Şimdi Ara

AYAK BAĞI SÜNNET (?) -3-

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
1
Cevap
0
Favori
189
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • AYAK BAĞI SÜNNET (?)
    -3-


    Hiç kuşkusuz insanın bir modele; hayatın modellemeye ihtiyacı vardır.
    Kaldı ki insanın bir eğitici bulma, müşahhas varlık görme ihtiyacı eğitim ve te'dib yasalarının zorunlu sonucudur.
    Durup dururken demiyorlar:
    Ağaç ağacın insan insanın gölgesinde... diye.

    Hem aksi nasıl olacak ki!
    Konu insan ve hayat olunca.
    Bütün boyutlarıyla hayatın kuşatıldığı bir din vâzedilecek de iş, Kitap'ın getirilip bırakılmasıyla bitecek? Vahiy sadece Kur'an'dan ibaret kalacak? "Kur'an'dan başka vahiy yok" denilecek?

    Oysa Kur'andan başka vahiy olduğunu bize en başta yine Kur'an-ı Kerim bildirir.

    Tahrim Suresi'nin 3.ayetinde geçen konuyla ilgili Peygamberimiz (sav), eşlerinden birine gizli bir söz söylemişti. Fakat eşi o sözü ifşa edip Allah da bunu Peygamberimiz (sav)e haber verince Peygamberimiz (sav), bildirilenlerden bir kısmını eşine açıklamış bir kısmından da vazgeçmişti.
    Açıklamadığı şey Kur'an mıdır? Hayır.
    Nedir öyleyse ?
    Allah'tan gelen ve ızhar edilmeyip vazgeçilen bir şeyin olduğu açık oysa.
    Adını koyalım bunun. Nedir bu?
    Vahiy değil de nedir?

    Buyurun size bir detay daha:
    Ayetleri getiren Cibrildi. Doğrusu Cibril her geldiğinde de ayet getirmiyordu. Bir başka zaman insan suretinde gelip sorduğu "İslam nedir? İman nedir? İhsan nedir?" Soruları da Kur'an'dan bir ayet değildi; ama dinden bir şeydi. Bu seferki gelişini yine Peygamberimiz,
    "O Cibrîl'di. Size dininizi öğretmeye gelmişti." buyurarak açıklığa kavuşturmuştu. (Buhari, İman, 37; Müslim, İman, 1; Ebu Davut, Sünnet, 16; Tirmizi, İman,4.)
    Demek ki din, bir tek Kitap'la tamamlanan bir şey değildi.

    Bu durumda"Sadece Kur'an!" demeye devam edecek miyiz? Kitap'tan başka delil kaynağı görmemeye... Oysa bizim delil kaynağımız 4 ve daha fazlası değil miydi?
    Olayı yerinde ve bağlamında anlayacaksak Peygamberimizin tatbikini; sahabe -i kiramın yolunu yordamını, anlama biçimini göz ardı edemeyiz sanıyorum.
    İslam hukuk sisteminin temel taşlarından birisi olarak görülen meşhur MUAZ HADİSİNİ burada anmalıyız.
    Peygamberimizin Yemen'e vali olarak göndereceği Muaz bin Cebel'e
    "Sana bir dâva geldiği vakit nasıl hükmedeceksin?" sorusuna
    "Allah’ın kitabıyla hükmedeceğim" der Muâz.
    -(Meseleyi Kitabullah’ta) bulamazsan?
    -Resûlullah’ın sünnetiyle hükmedeceğim.
    -Ne Kitabullah’ta ve ne de Resûlullah’ın sünnetinde bulamazsan?
    -Kendi re’yimle ictihad edeceğim, (hüküm vermekten) geri durmayacağım." (Ebu Dâvud, Akdiye 11, 3592, 3593); (Tirmizi, Ahkâm 3, 1327, 1328). Demesi üzerine
    Peygamberimizin "onayını" alan bu durum, bir taraftan sahabenin hükme varmada değer hiyerarşisini ortaya koyarken bir yandan da ikinci kaynak olan Sünnetin te'yidini vermekteydi.


    Sadece Kur'an diyeceksek ve bundan başka bir delil kaynağı da görmeyeceksek ahad bir haberle gelen ve "icma"ya da konu olan "Kadının halası ve teyzesi üzerine nikahlanamayacağını" (Buhârî, Nikah:27; Müslim, Nikah :37,39)
    bildiren hadis ve hükmüne ne diyeceğiz? Kur'anda geçmiyor diye bu hükme kim karşı gelebilir, kim itiraz edebilir ki?


    Hem neden -azizim- Peygamberin tavzih edici vasfı bize ağırlık verir, anlamsız gelir, yük olur, yok görünür? Bu durum, Kitabın -hâşâ- noksanlığına izafe edelir?
    Üstad Bediuzzaman'ın teşbihi , "güneşle gündüz" zorunluluğu üzerine. Aklen, dinen ve tab'an bu böyle. Bunun üzerinden soralım: Güneşle gündüz bütünlüğünde/tamamlayıcılığında güneşe bir noksanlık mı gelmiştir?

    Kitapta bulunacaklar listesini biz mi belirliyoruz ki -haşa- "bu kadarına tamam şu kadarı noksan" diyebilelim. Sonra Kur'an. O tam Kitap... Allahın üzerine hakemlik ettiği hak Kitap.. (En'am114) Ezeli hayat ve hidayet rehberimiz. Amenna!
    Lakin O'nu açıklayan olmazsa kim hayatı bize pratize edecek? Kim öğretecek? Kim dinin uygulanabilirlik durumunu gösterecek?

    Bunun bir makuliyeti var mı gerçekten?

    Aç olan insanı yemeği yapıp sunanla değil de yemek kitabıyla mı karşılamak, doyurmak istiyoruz?


    Basit bir hukuk davasında bile bir avukata can atarız. Bir şey tasarlarken, bir işlem yaparken, en basit günlük bir işte bile ne çok izahata ihtiyaç duyarız. Bir bilenden bir uzmandan yardım isteriz. Bir yerden bir yere giderken bile adres sorarız. O adresi bilene, en iyi bilene döne döne sormadan edemeyiz.

    Anayasa vardır ve tamdır. Fakat o, ne savcıdır ne de hakim. Onu tatbik edecek bir hukuk insanına ihtiyaç vardır.
    O Kitapla birlikte ayrıca yasaya yönetmeliğe yönergeye de ihtiyaç duyulur. Onların olması nasıl ki anayasaya bir eksiklik düşürmezse Kur'anın yanında Sünnetin varlığı da böyledir.

    Gölge midir? Hayır! Ayak bağı mıdır?Hayır! Tersine O Mübarek Kitabın dayanağıdır, eli ayağıdır...
    Sünnet, vahyi getirenin söz hakkıdır. Örnekliğindeki öncelik hakkıdır. Murad-ı ilahi üzere elimizdeki hayatı... önümüzdeki hayatı... bize açan çarşaf listedir. Kur'an'ı açıklayan birinci kaynaktır.

    Birinci kaynağa varmayan bir tefsir, birinci ağızdan almadığımız bir bilgi, bir hüküm, bir karar, bir emir, bir talimat, bir izahat kırk çatal kazık, kırk sahte yüz ve bir yığın cüruf ortaya çıkarır da o zaman din tastamam komediye dönüşür.

    Oysa Kur'anın beşer planındaki en mükemmel uygulayıcısı ve örneği olan Peygamberin devrede olması, ortaya çıkacak "ölçü krizini" ve "değer anarşisini" ortadan kaldırır.

    On tazı bir aslan, kırk sahte bir gerçek, kırk bin yalan bir doğru etmeyeceğine göre... Kur'anın evrensel yorumu... en taze, en gerçek yorumu... mihveri... bir yığın cürufa karşı cevheri... demek olan Sünnet, sahtelikler cennetine karşı da tam bir teminattır.

    Sözün özü :

    Kitabın yanında ikinci hüküm kaynağı olmazsa O Din sadece bir romantizm olmaktan; KİTAP da sadece bir Kitap olarak kalmaktan öteye gitmez. Vesselam..


    Ahmet Yüksel (2018)







  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
    
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.