Şimdi Ara

Barış Özcan (7. sayfa)

Bu Konudaki Kullanıcılar:
3 Misafir - 3 Masaüstü
5 sn
189
Cevap
0
Favori
22.081
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
127 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 56789
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Scene

    İyi de biz zaten adamı clickbait yaptığı için eleştirmedik ki. Hatta "clickbait" yapılmasını normal karşıladık.

    Orada vurgulanan nokta clickbait yapması değil, clickbait yaptığı halde başkalarını inceden clickbait adı altında eleştirmesi.

    Sen daha okuduğunu anlayamamışsın dostum, ne diyebilirim sana.


    Tekrar buraya koyayım.



    Gördüğün üzere burada "adam clickbait yapmasın" yazmıyor, "başkasını clickbait üzerinden eleştirmesin çünkü buna hakkı yok" yazıyor.
    sizin gibi düşünenler; clickbait'i normal karşılıyor gibi yapıp, anti clickbaitcileri yemleyip, olayı başka yere çekmeye çalışır.
    adamın tüm videolarını clickbait gibi göstermeye çalışıp, diğer youtuberlardan farkı yok demeye çalışıyorsunuz. diğer demagojilerinizde gırla zaten.

    zaten alakasız bir durumda bile erdi'den bahsetmesi amacının bariz bir şekilde ne olduğunu açıklıyor. erdi'nin YouTube taki ilk yıllarını bilen bilir. 3 5 yorumlu videonun ilk gününde 10binlerce bot tık aldığını bilen bilir. bal tutan parmak misali markalara nasıl şirin gözükmeye çalıştığını bilen bilir. ha son zamanlarda pek izlemiyorum kendisini ama ara ara denk geliyorum daha dengeli yorumlar yapmaya çalışıyor. belki de zamanında çok eleştiri aldığından daha dengeliymiş gibi yapıyor olabilir. ama huylu da huyundan vazgeçmez..

    benim yazdığım aynen bu;
    Barış Özcan'ın clickbait yaptığı nadir de olsa doğrudur. ama o başlığı görünlerin çoğu o videonun clickbait olduğu bilerek izlerler ve o başlığın eleştirisi için tıklarlar.



    velhasıl kelam bu kadar ciddi ciddi birşeyler yazmışsın diye okuyum dedim ama o Erdi ismini görünce okumayı bıraktım. (konuşturmayın beni)



    neyse artık, Barış Özcan sizi sarmıyorsa eğer gidin ilhan Yılman ve ruhi Çenet masalları izleyin.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • gereksiz bir youtuber , izleyince anlarsınız , insanların aklını karıştırıp rant sağlıyor para kazanıyor ve herşeyi varsayım ,
  • quote:

    Orijinalden alıntı: ozzzy222

    gereksiz bir youtuber , izleyince anlarsınız , insanların aklını karıştırıp rant sağlıyor para kazanıyor ve herşeyi varsayım ,
    Çift haneli IQ sahiplerine fazla bir kanal, sana uygun bir çok kanal var onlara takıl.
  • Bu adamın kanalında bir kaç video izledim.
    Adamın hem türkçesi çok güzsl hem ingilizcesi.
    Hem editi çok güzel hem konuları..
    Saygılı efendi hoş bir kanal..
    Abartı yok clickbait ayağı yok.
    Maşallah Allah yolunu açık etsin.
    Faydalı bir kanal bence.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: acaluka

    Çift haneli IQ sahiplerine fazla bir kanal, sana uygun bir çok kanal var onlara takıl.

    Alıntıları Göster
    yaptığın yorum
    bir akplinin çıkarı olmadığı halde tayyibi savunmasıyla aynı doğru orantıda , bu yorumda senin ıq nu ölçeklendirmiş,




  • Çok fazla edebiyat yapıyor ve hiç çekilecek gibi değil.
    Misal yıldız sistemi hakkında konuşurken birden gün batımındaki kırmızı atmosferi anlatmaya başlıyor, hemen ardından güneşin kavurucu sıcaklığından bahsediyor ve buna bir edebiyat yaparak güneşi içimizi ısıtan ateş olarak yorumlayıp zaten sıcakkanlı olmak bizleri biz yapan değil midir benzeri anlamsız bir soru sorarak videoyu bitiriyor.
    Genellikle depresif, içe kapanık, eğitim hakkında algı sorunları yaşayan bir takım kişilik eksikliği olan insanları heyacanlandırıp içlerindeki kıvılcımı oluşturmaya yönelik bir kişilik.

    Bir kere şunu anlamanız lazım. Popüler bilim bilim değildir. Popüler bilim boş vakitlerde sabah vakitleri veya akşam vakitleri elinde kahvesi olan adamın dergi, gazetede okuyup o anki bir saatlik boş vakti doldurmaya yarar.

    Özel ilgisi olanın özel kaynağa ihtiyacı olur. Youtube gibi halka açık platformlar aracılığı ile bu ilgi karşılanmaz ve bu kanalları takip ederek vakit kaybı yapılmaya değmez. Muhtemelen kendisi çok sayıda kişiye ulaşmak için bu yolu tercih etmiş, bu kişinin geçmişini biraz kazsanız muhtemelen bir örgüt bağlantısı bulunur.
    Akıllı telefonların her gencin cebinde olduğu varsayımında bulunarak bu kitleye yönelik çalışıyor. Amacı nedir ne değildir bilinmiyor. Şüpheli birisi gibi görünüyor. Umuyorum yanılıyorumdur.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi acısarap -- 7 Mayıs 2019; 0:22:49 >




  • Her zaman olduğu gibi burada bile sınıflandırma yapılıyor.
    Sadece kaliteli insanlar şu kişileri takip eder ve sadece aptal insanlar şu müzikleri dinliyor gibi bir kategorilendirme yapılıyor.

    Konunun başlığına bakın, '' Barış Özcan neden konuşulmuyor'' Üstü kapalı bir şekilde ben bu kanalı takip ediyorum, ben Tarkan müzikleri dinleyen biri değilim ve dolayısıyla ben sizden farklıyım demeye çalışıyor.

    Ülkenin eğitim sisteminde ve bilime olan yetersizliklere birkaç satır eleştiri yapıp kendini bu tanıma ait olan cahil kitleden kurtarma çabası içine giriyor.

    Barış Özcan izleyenlerin zeka seviyeleri normalin üzerindedir, popüler bilim dinlemek, toplumsal ahlak anlayışına zıt isyankar tavır takınmanın doğruluğunu ispatlamaya çalışıyorsunuz.

    İspatlasanız da ispatlamasanız da benim için birşey değişmez.
  • yahu arkadas hakkaten garipsin, takıla takıla konu baslagına mı takıldın?
    yapmayın etmeyin herseyi böyle sorgular hale gelirseniz hayat cekilmez olur söyleyim sana
    altı üstü merak ettim konu actım, sadece barıs özcan yazsaydım ne yazcaktın acaba?
    gördüm kü 7 sayfa olmus demekki konusulması gereken seyler varmıs sadece bunu merak ettim.

    quote:

    Tarkan müzikleri dinleyen biri değilim ve dolayısıyla ben sizden farklıyım demeye çalışıyor.


    demişsin yahu burda sizden farklıyım desem ne olur demesem ne olur kim sallar yahu böyle bişeyi herkesin fikri kendine
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Scene

    Ben de kendimce Barış Özcan hakkındaki naçizane değerlendirmelerimi soru-cevap veya önerme-cevap şeklinde bu başlıkta paylaşayım. Uzun zamandır bu konuları canlı yayında Barış Özcan'ın kendisiyle veya bir seveni ile tartışmak istiyorum ama hem kendisi hem de sevenleri canlı yayında tartışmaya gelince ya görmemezlikten geliyorlar ya da yok oluyorlar.

    ----------------------------------


    1- Barış Özcan fetöcüdür.

    Bize ne? Bununla ilgilenmesi gereken adli kurumlardır, bizler değil. Bugün burada Barış Özcan'ı konuşmamızın tek bir sebebi var, o da Youtube'da popüler bir yayıncı olması. Yani konuşulacak konu kendisinin özel yaşamı değil, yaptığı işlerdir. Ürettiği içerikleri değerlendirmek yerine, eleştirel argümanlar üretmek yerine bu adamı böyle bir konuda eleştirmek, bana doğrudan haksızlıkmış gibi geliyor.

    Ad Hominem: Ad hominem, argumentum ad hominem ya da insan karalama safsatası, kalıplaşmış bir latince deyimdir. Bir reaksiyonun, belirli bir kişinin herhangi bir konudaki duruşu yerine şahsına yöneltilmesidir. Örneğin bir argümana cevap verirken, argümanı eleştirmekten ziyade, argümanı ortaya atan kişinin alakasız bir özelliğini gündeme getirerek fikirlerini çürütmeye çalışmaktır. (Kaynak: Vikpedi)

    Malesef bu yola çok başvuruyoruz. Bu aynı zamanda "siber zorbalık" kapsamına giren bir davranıştır.
    -------------------------------


    2- Barış Özcan iyi bir araştırmacıdır.

    Kesinlikle yanlış. Barış Özcan'ın iyi araştırmacı olduğunu bir kenara bırakalım, iyi bir araştırmada olan temel kriterleri bile yerine getirmemektedir. Hep merak etmişimdir bu "Barış Özcan iyi araştırmalar yapıyor" diye konuşan adam kim? Nasıl bir yetkinlikle bu sonuca vardı? Araştırma yöntemlerine ve tekniklerine dair ne biliyor? Bir araştırma yöntemleri uzmanına danışırsanız Barış Özcan'ın yaptığı araştırmaların aslında ne kadar yüzeysel ve bilimsel açıdan niteliksiz olduğunu anlarsınız. Zaten adamın da nitelikli araştırmalar yapmak gibi bir kaygısı yok. Allah aşkına bu "iyi araştırmacı" diye konuşan adamla bir kerecik bu tartışmayı canlı yapmak istiyorum. Bir canlı yayında tartışalım bunu; bunu söyleyen adam kimdir, neyin nesidir? Çok merak ediyorum.
    -------------------------------

    3- Barış Özcan anlattığı konulara hakim.

    Bunu duyduğumda her seferinde kocaman bir kahkaha atıyorum. Çok merak ediyorum, adamın konuya hakim olduğunu nasıl anladın? Sen bir kere konuya hakim değilsin. Örneğin astronomi ve astrofizik konularını ele alalım. Bir astrofizik bilgin yok, bir probe üzerindeki enstrümanlara ait teknik bilgin yok, astronomi'nin alt dallarını bile bilmiyorsun. Kusura bakma ama gökyüzünde işaret ettiğim 10 tane yıldızın isimlerini saymaktan acizsin. O zaman nasıl anladın konuya hakim olduğunu?

    Konuyla alakasız bir insanın, başka bir insanın konu üzerindeki sunumundan yola çıkarak "konuya hakim" değerlendirmesi yapması kadar komik bir şey olamaz. Zaten Barış Özcan anlattığı konulara gerçekten de hakim değil. Çok netim ve eminim bu konuda. Eğer kendisi lütfedip kendisiyle bu konuları tartışacak biriyle canlı yayın çıkarsa, konuya ne kadar hakim olup olmadığı o zaman anlaşılacaktır. Tamamen kendinden emin bir üslupla sunum hazırlamakla konuya hakim olunmuyor. Bunları da geçtim, bolcana da yanlış, yanlı ve aldatıcı bilgiler veriyor. Bu konuya başka maddede değineceğim.
    --------------------------------------


    4- O kadar çok biliyorsan sen yap.

    Ben neden yapayım, neden bilmediğim konu hakkında işin uzmanı, öğretmen edasıyla içerik oluşturup insanlarda böyle bir izlenip bırakayım? Ben bilmediğim konu hakkında konuşmamayı tercih ediyorum, hele hele kendinden emin ve yol gösterici, vaaz verici edasıyla asla konuşmam. İşin komiği o alandaki örneğin bir doçent bile Barış Özcan kadar pişkin konuşmuyor, ömrünü o alana vermesine rağmen.

    Eskiden kahvede batak oynarken istediği konu hakkında konuşan, sürekli büyük resmi gören; siyaset, ideoloji, ekonomi vs. her şeyi bilen, her konu hakkında fikri olan dayılarımız vardı; artık bir konu hakkında 2-3 tane scientific paper ve 2-3 kitap okuyup, o konu hakkında istediği gibi konuşabileceğini zanneden youtuber'larımız var. İstediği gibi fikir geliştirip üretebiliyor. Pişkin pişkin.

    Bak örneğe bak! Carl Sagan mesleğe 40 yılını verdi, belgeselde verdiği vaaz bölümü 4 küsür dakika. Tüm belgesel boyunca 10 dakika vaaz vermiyor. Barış Özcan sadece birkaç makale ve birkaç kitap okuyarak verdiği vaaz, video başına 15 dakika.
    -----------------------------------


    5- Barış Özcan clickbait yapan türk medyasına ayarı verdi.

    Hayatımda duyduğum en komik cümlelerden biri. Barış Özcan Youtube Türkiye'de kendi türünde yapılan içerikler arasında son 5 yılda en çok izlenilen clickbait videonun sahibi. Adam clickbait'in kralını yapmakta. En çok izlenen videolarından ilk ikisini yazayım:

    "Dünya yuvarlak değildir"
    "Yabancı dil öğrenmenin en hızlı yolu: KO-KO Tekniği"

    İkisi de birbirinden clickbait. Yani Barış Özcan clickbait konusunda birilerine ayar verecek durumda değil çünkü kendisi clickbait tanrısı zaten. Üstelik o zamanı geriye alma haberinde clickbait'i yapan Türk Medyası da değil, o haberde clickbait'i yapan orjinal makaleyi ilk haber haline getiren Live Science haber sitesi.

    Şunu da ekleyeyim; clickbait yapmak suç mu değil mi bilmiyorum, her yayın organı bir miktar clickbait yapıyor ve bu normal bence fakat clickbait yapıp sonra başkalarını clickbait yapmakla inceden inceden eleştirmek ahlaksız bir davranış.
    ---------------------------------------------


    6- İyi de bu adam bilim insanı değil, youtuber.


    Bunu bize yazacağına; videoları altında kendisini milli eğitim bakanı ilan eden, Einstein ile karşılaştıran, kendisi üzerinden tüm Türk bilim insanlarına hakaret eden, kendisini son yüzyılın en iyi 3 araştırmacısından biri ilan eden, kendisini Türkiye'nin İlber Ortaylı'dan sonra en entelektüel kişisi ilan eden binlerce, on binlerce, yüz binlerce cahil sürüsüne anlatsana. Yakında milyonlar olacaklar. Bunu bize neden anlatıyorsun? Biz zaten Barış Özcan'ın ne olduğunu biliyoruz. Bu adamı yüz binlerce kişi hunharca, pişkin pişkin överken, eleştiren 300 500 kişiye mi bir şeyler yazma ihtiyacı hissettin? Bu mu senin vicdanın?
    ---------------------------------------


    7- Bu adama neden bu kadar kızgınsın? - 1


    Ben bu adama kızgınım çünkü bu adam başkalarının emeklerini çaktırmadan kendisine mal ediyor. Bir örnekle açıklamaya çalışayım. Bilindik bir isim olan Erdi Özüağ'ı örnekleyelim. Anladığım kadarıyla adam köpek (affına sığınarak) gibi çalışıyor. Cidden Erdi Özüağ'ın bitmeyen merakına, yaman biri olmasına hayran olmamak elde değil. Önce yeni geliştirilen işlemcilerin teknolojilerine ait makalelerin hepsini okuyor; aslında okumuyor, hatim ediyor. Üstüne tüm etkinliklere elinden geldiğince katılmaya çalışıyor. Etkinlik arasında yetkili bir mühendisi veya yöneticiyi tenhada sıkıştırıp ekstra bir şeyler almaya çalışıyor. Gidip konferansta veya sunumda şirket ceo'sunu sıkıştırıp, sorulması gereken önemli soruyu alnının ortasına çakıyor. Rakip firmanın değerlendirmelerini yokluyor. İşin sonunda görüyorsunuz ki adam işin içindeki herkesi herkesi elinden geldiğince didiklemiş, o teknolojinin gerçeğine ulaşmış. Sonra başlıyor video hazırlamaya. Edindiği tüm bilgileri, kendi üslubunca fakat tüm yalınlığıyla anlatmaya çalışıyor. Biz de bu videoları izliyoruz. Buraya kadar her şey tamam. Şimdi sorumu soruyorum?

    Siz hiç o işlemci teknolojisini Erdi Özüağ geliştirdi zanneden bir okuyucu gördünüz mü?

    "Erdi Abi çok güzel teknoloji geliştirmişsin, tebrik ederim"

    "Erdi Abi bu geliştirdiğin işlemci ile ufkumu 8'e katladın"

    Böyle yazan hiç gördünüz mü? Ben bir tane dahi görmedim. Çünkü Erdi Özüağ o bilgileri, o araştırmaları ve o teknolojiyi kendine mal etmiyor. Bilgi aktarıcısı, haberci ve teknoloji sitesinde haber editörü olduğunun farkında.

    Peki Barış Özcan'da işler nasıl?

    Çocuk termodinamiğin ikinci kanununun evrenin sonu üzerindeki etkilerini Barış Özcan düşündü zannediyor. Ya düşün ki entropi'nin evrendeki işleyişini ilk Barış Özcan düşündü zannediyor. Neden böyle? Çok basit çünkü Barış Özcan her ne kadar kendisine hikaye anlatıcısı dese de; sağda solda okuduğu fikirleri ince ince kendisine mal edip insanlara sunduğu için, konu hakkında bilgisiz insan da onu Barış Özcan düşündü veya geliştirdi zannediyor. Çünkü Barış Özcan'ın tüm hikayelerindeki kahramanlar birer figüran, isimden öte bir şey değil. Barış Özcan'ın hikayelerinin odağında Barış Özcan var. Sen, gencecik ergenlik çağındaki çocuklara bilgiç bir tavırla o düşünceleri, gelişmeleri kendin düşünüyormuş gibi anlatırsan; o çocuklar da öyle zannederler. Belgesellerde bile önemli bir nokta olduğunda bu konuşmayı arka plandaki sese (sunucuya) değil, o işi başaran bilim insanına yaptırıyorlar. Çünkü adamın hakkı adama teslim edilmeli. Örneğin Mesut Çevik ÖTV'deki artışı işin uzmanına danışıyor, bu davranışı neden yapıyor acaba?

    55 yaşında bilim kadını zamanından kısıyor, parasından kısıyor, çoluğundan çocuğundan kısıyor; gidiyor 5 yıl boyunca Orta Asya'daki yüksek rakımlarda buz kütlelerini inceliyor; hayati tehlike atlatıyor, donma tehlikesi atlatıyor, yerel halk veya siyasi gruplarla başı derde giriyor ve daha niceleri... Barış Özcan bir sunum hazırlayıp tüm övgüleri toplasın diye mi?

    Bir insanın içeriği altında "helal olsun, adam her şeyi biliyor lan" yazıyorsa; bu, o adam için övgü değil utanç olmalıdır. O kitleye de bunu inandırmıştır. Zaten çoğu zaman bir düşüncenin değerinden veya dandikliğinden dolayı, o düşünceyi Barış Özcan'ın üretip üretmediği anlaşılıyor. Fakat kendisi bilerek isteyerek o düşünceyi, kaynağını muğlak bıraktığı için gencecik çocuklar da onu Barış Özcan üretti zannediyor. İşin komiği kendisi de bu durumdan mutlu. Hiç ama hiç rahatsız olmuyor. Biri bana "Entropi'yi çok güzel düşünmüşsün" veya "Dünyanın düzlüğü veya yuvarlaklığı konusundaki fikirlerinde çok özgünsün" dese; yerin dibine girerim, çıkmam da oradan.

    Bilimsel makaleleri son kullanıcıya aktarmak değerli bir şeydir, bu zaten bilim var olduğundan beri bilinen bir durum. Bunları kendine mal eden bir üslupla anlatıyorsan ya da çaktırmadan o bölümü muğlak bırakıyorsan, bu ahlaksızlıktır ve maalesef elimizde buna ilişkin binlerce kanıt var. Başka bir yayıncıda böyle yorumlar bulamazsınız, neden acaba? Bu yorumlar bir elin parmaklarını geçmese neyse. On binlerce var. Ben zaten senin böyle bir hileye başvurduğunu biliyorum da maksat şu an buradaki okuyucuya ispatlamak olsun.
    -----------------------------------------------


    8- Bu adama neden bu kadar kızgınsın? - 2

    Ben bu adama kızgınım çünkü anlattığı basit bir konuda bile bilgiç tavrı beni rahatsız ediyor. Kendi kitlesinin gazına gelmiş olabilir, kendisini ileri düzey bir entelektüel zannedebilir, kendisini Arda Turan gibi toplumun kanaat önderi zannedebilir; kendisini yol gösterici, ufuk açıcı veya öğretmen zannedebilir. Doğaldır... Kitlenin gazıyla kimin karakteri nasıl bozulur bilemezsin, çok örneklerini gördük. Yani adamı kendisini kaybettiği için suçlamıyorum fakat beni rahatsız ediyor.

    Anlatırken sürekli bir bilgiçlik, sürekli "sen malsın, ben de şu an senin ufkunu genişletiyorum" tavrı, sürekli vaaz verme, sürekli nasihat, sürekli öğreticilik. Barış Özcan'a göre muhabbet şu şekilde:

    Barış Özcan: Dünyanın yuvarlak olduğunu nereden biliyorsun? (Bilgiç bir tavırla)

    Biz: Barış Abi biz ilkokulda böyle öğrendik. (Barış Özcan'a göre biz böyle cevaplıyormuşuz.)

    Barış Abi sen yaklaş bu tarafa hele ben sana dünyanın yuvarlak olduğunu en az 25 yoldan ispatlayayım. Zaten inanılmaz çöp bir içerik hazırlamışsın, sürüyle eksik ve yanlış bilgi var, üstüne bir de bilgiçlik taslıyorsun. Artık öyle bir noktaya geldi ki kendisini çok seven çocuklar bile "Barış Abi iyisin, güzelsin ama şu bilgiç tavrından vazgeç ne olur, seni çok seviyoruz" yazmaya başladı.

    Barış! Sen her hafta insanların ufkunu ikiye katlayacak, sürekli farkındalık yaratacak, vizyon geliştirecek kapasitede bir insan değilsin. Kaldı ki aşağıdaki fotoğraftaki adamları youtube'a koy, her hafta vizyon geliştiremezler. Ağzından sürekli vizyon, farkındalık lafları eksilmiyor. Lütfen kendinin, yaptığın işin farkında ol.


    -------------------------------------------------------------------


    9- Adam eğitici içerikler hazırlıyor.

    Kim ulen bu lafı söyleyen? Kim bu eğitim uzmanı arkadaş? Benim mesleğim öğretmenlik; 11 yıl da eğitim fakültelerinde akademisyenlik yaptım. Çok merak ediyorum bu Barış Özcan'ın eğitici olduğunu iddia eden arkadaşı? Bir kerecik sohbet etmek istiyorum. Kardeşim ne sen, ne de barış özcan eğitim'in e'sini dahi bilmiyorsunuz. Öyle kendi aranızda triplere girmişsiniz, kusuruma bakma ama bunu söylemek zorunda kaldım.

    Şimdi açacaksın bir öğretim yöntem ve teknikleri kitabını, "sunuş yoluyla öğretim stratejilerini" okuyacaksın. Nedir, ne değildir; avantajları, dezavantajları nelerdir; neden eskisi kadar popüler değildir, neden eğitimciler bundan kaçınmaya çalışmaktadır; bunlar üzerine okumalar gerçekleştireceksin. Sonra Barış Özcan'ın sunuş yoluyla öğretim dahi yapmadığını, düz anlattığını fark edeceksin.

    Her konuyu bilişsel alanın anca bilgi-kavrama basamağına çıkan, geleneksel bir öğretim metodu kullanarak Barış Özcan neyi öğretebilir? Sizin eğiticilikten ve öğreticilikten kastınız ne? Bu kısmı geçiyorum, uzun hikaye, fazlası var, sinirim bozulmasın.

    Hadi gencecik çocuk sırf ilgisini çekiyor diye Barış Özcan'ın anlattığı konuları gerekli gördü; sen kocaman adamsın, çocuk için neyin gerekli, neyin gereksiz olduğunu kestiremiyor musun? Binlerce çocuk videoların altında "okulda bize tam sayılar gibi gereksiz konuları öğretiyorlar, keşke böyle taş sektirme videosu tarzı şeyler öğretseler" yazıyor. Sen nasıl bu kafaya girdin?

    Sen Barış Özcan izlediğinde ne ufkun genişliyor, ne de yararlı bir iş yapıyorsun; sen sadece o esnada tüketiyorsun, kendini tatmin ediyorsun, kendince entelektüelleşme ihtiyacını karşılıyorsun; bu kadar, fazlası değil. Ne o içeriklerde anlatılan insanlar aklında, ne de o hap bilginin sana bir hayrı dokunacak. Aksine o içerik sana araştırmayı değil tüketmeyi, hazıra konmayı öğretiyor.

    Zaten Barış Özcan'ın amacı da eğitmek değil, sadece bunu iyi bir kalkan olarak kullanıyor. Barış Özcan'ın amacı daha çok izlenmek, asıl amacı ilgi çekici içerikler hazırlamak. Ana amaç yararlılık değil, ilgi çekici olması. Sen de entelektüelleşmiyorsun, sadece tüketiyorsun, haz duyuyorsun bu kadar. Youtube'un amacı bu zaten.

    Bunlar hep son dönemde patlak veren bilim romantizminden kaynaklanıyor. Başka maddede değineceğim.
    -------------------------------------------

    Yazmaya devam edeceğim. Asıl noktaya değinmedim.
    Azıcık İngilizce bilen herkesin okuyup anlayabileceği videoları Türkçe'ye çevirip para kazanan ilk Ruhi ismindeki o elemanı görmüştüm sonra( belki de daha önce) bu Barış denen eleman popüler oldu.

    Ne zaman popüler olduğunu bilemem çünkü popüler olan şeyler ve ne zaman popüler oldukları benim ilgi alanımın çok dışında kalıyor.

    Bu gibi elemanların videolarından toplam 2-3 tanesini izleyince zaten bugüne kadar çoğunu okuduğum bilgileri verdiğini görüyorum. Oyun oynarken bile İngilizce diye ben bundan keyif almıyorum , konuşmalı oyun olmasın diyen insanlar kaldı ki keyifleri için İngilizce öğrenme gayreti yokken bu konuları öğrenmek için mi vakit harcayacak?

    Mümkün değil. O burada da boşluğu dolduracak birisi lazım, bu sıfır bilgiye sahip kitleye bir çevirmen olarak hap bilgiyi dayayip duruyor. Her seferinde de müritleri ( abone sayısı) artıyor. Arttıkça müritleri yeni dinlerini başka dindar kişilere de aktarıyor böylece yeni bir Barış Özcan dini ortaya çıkıyor.

    Tespitlerinin hepsi Ruhi için de geçerli , bu kadar uzun yazmaya olan sabrın ve hepsinin detaylı tespitler olması takdiri hak ediyor.

    Bu kadar detayli düşünen kişilerde yumuşak doku rahatsızlıkları ( fibromyalji ) vs gibi hastalıklar oluyor. Var mi sende?

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Scene

    Ben de kendimce Barış Özcan hakkındaki naçizane değerlendirmelerimi soru-cevap veya önerme-cevap şeklinde bu başlıkta paylaşayım. Uzun zamandır bu konuları canlı yayında Barış Özcan'ın kendisiyle veya bir seveni ile tartışmak istiyorum ama hem kendisi hem de sevenleri canlı yayında tartışmaya gelince ya görmemezlikten geliyorlar ya da yok oluyorlar.

    ----------------------------------


    1- Barış Özcan fetöcüdür.

    Bize ne? Bununla ilgilenmesi gereken adli kurumlardır, bizler değil. Bugün burada Barış Özcan'ı konuşmamızın tek bir sebebi var, o da Youtube'da popüler bir yayıncı olması. Yani konuşulacak konu kendisinin özel yaşamı değil, yaptığı işlerdir. Ürettiği içerikleri değerlendirmek yerine, eleştirel argümanlar üretmek yerine bu adamı böyle bir konuda eleştirmek, bana doğrudan haksızlıkmış gibi geliyor.

    Ad Hominem: Ad hominem, argumentum ad hominem ya da insan karalama safsatası, kalıplaşmış bir latince deyimdir. Bir reaksiyonun, belirli bir kişinin herhangi bir konudaki duruşu yerine şahsına yöneltilmesidir. Örneğin bir argümana cevap verirken, argümanı eleştirmekten ziyade, argümanı ortaya atan kişinin alakasız bir özelliğini gündeme getirerek fikirlerini çürütmeye çalışmaktır. (Kaynak: Vikpedi)

    Malesef bu yola çok başvuruyoruz. Bu aynı zamanda "siber zorbalık" kapsamına giren bir davranıştır.
    -------------------------------


    2- Barış Özcan iyi bir araştırmacıdır.

    Kesinlikle yanlış. Barış Özcan'ın iyi araştırmacı olduğunu bir kenara bırakalım, iyi bir araştırmada olan temel kriterleri bile yerine getirmemektedir. Hep merak etmişimdir bu "Barış Özcan iyi araştırmalar yapıyor" diye konuşan adam kim? Nasıl bir yetkinlikle bu sonuca vardı? Araştırma yöntemlerine ve tekniklerine dair ne biliyor? Bir araştırma yöntemleri uzmanına danışırsanız Barış Özcan'ın yaptığı araştırmaların aslında ne kadar yüzeysel ve bilimsel açıdan niteliksiz olduğunu anlarsınız. Zaten adamın da nitelikli araştırmalar yapmak gibi bir kaygısı yok. Allah aşkına bu "iyi araştırmacı" diye konuşan adamla bir kerecik bu tartışmayı canlı yapmak istiyorum. Bir canlı yayında tartışalım bunu; bunu söyleyen adam kimdir, neyin nesidir? Çok merak ediyorum.
    -------------------------------

    3- Barış Özcan anlattığı konulara hakim.

    Bunu duyduğumda her seferinde kocaman bir kahkaha atıyorum. Çok merak ediyorum, adamın konuya hakim olduğunu nasıl anladın? Sen bir kere konuya hakim değilsin. Örneğin astronomi ve astrofizik konularını ele alalım. Bir astrofizik bilgin yok, bir probe üzerindeki enstrümanlara ait teknik bilgin yok, astronomi'nin alt dallarını bile bilmiyorsun. Kusura bakma ama gökyüzünde işaret ettiğim 10 tane yıldızın isimlerini saymaktan acizsin. O zaman nasıl anladın konuya hakim olduğunu?

    Konuyla alakasız bir insanın, başka bir insanın konu üzerindeki sunumundan yola çıkarak "konuya hakim" değerlendirmesi yapması kadar komik bir şey olamaz. Zaten Barış Özcan anlattığı konulara gerçekten de hakim değil. Çok netim ve eminim bu konuda. Eğer kendisi lütfedip kendisiyle bu konuları tartışacak biriyle canlı yayın çıkarsa, konuya ne kadar hakim olup olmadığı o zaman anlaşılacaktır. Tamamen kendinden emin bir üslupla sunum hazırlamakla konuya hakim olunmuyor. Bunları da geçtim, bolcana da yanlış, yanlı ve aldatıcı bilgiler veriyor. Bu konuya başka maddede değineceğim.
    --------------------------------------


    4- O kadar çok biliyorsan sen yap.

    Ben neden yapayım, neden bilmediğim konu hakkında işin uzmanı, öğretmen edasıyla içerik oluşturup insanlarda böyle bir izlenip bırakayım? Ben bilmediğim konu hakkında konuşmamayı tercih ediyorum, hele hele kendinden emin ve yol gösterici, vaaz verici edasıyla asla konuşmam. İşin komiği o alandaki örneğin bir doçent bile Barış Özcan kadar pişkin konuşmuyor, ömrünü o alana vermesine rağmen.

    Eskiden kahvede batak oynarken istediği konu hakkında konuşan, sürekli büyük resmi gören; siyaset, ideoloji, ekonomi vs. her şeyi bilen, her konu hakkında fikri olan dayılarımız vardı; artık bir konu hakkında 2-3 tane scientific paper ve 2-3 kitap okuyup, o konu hakkında istediği gibi konuşabileceğini zanneden youtuber'larımız var. İstediği gibi fikir geliştirip üretebiliyor. Pişkin pişkin.

    Bak örneğe bak! Carl Sagan mesleğe 40 yılını verdi, belgeselde verdiği vaaz bölümü 4 küsür dakika. Tüm belgesel boyunca 10 dakika vaaz vermiyor. Barış Özcan sadece birkaç makale ve birkaç kitap okuyarak verdiği vaaz, video başına 15 dakika.
    -----------------------------------


    5- Barış Özcan clickbait yapan türk medyasına ayarı verdi.

    Hayatımda duyduğum en komik cümlelerden biri. Barış Özcan Youtube Türkiye'de kendi türünde yapılan içerikler arasında son 5 yılda en çok izlenilen clickbait videonun sahibi. Adam clickbait'in kralını yapmakta. En çok izlenen videolarından ilk ikisini yazayım:

    "Dünya yuvarlak değildir"
    "Yabancı dil öğrenmenin en hızlı yolu: KO-KO Tekniği"

    İkisi de birbirinden clickbait. Yani Barış Özcan clickbait konusunda birilerine ayar verecek durumda değil çünkü kendisi clickbait tanrısı zaten. Üstelik o zamanı geriye alma haberinde clickbait'i yapan Türk Medyası da değil, o haberde clickbait'i yapan orjinal makaleyi ilk haber haline getiren Live Science haber sitesi.

    Şunu da ekleyeyim; clickbait yapmak suç mu değil mi bilmiyorum, her yayın organı bir miktar clickbait yapıyor ve bu normal bence fakat clickbait yapıp sonra başkalarını clickbait yapmakla inceden inceden eleştirmek ahlaksız bir davranış.
    ---------------------------------------------


    6- İyi de bu adam bilim insanı değil, youtuber.


    Bunu bize yazacağına; videoları altında kendisini milli eğitim bakanı ilan eden, Einstein ile karşılaştıran, kendisi üzerinden tüm Türk bilim insanlarına hakaret eden, kendisini son yüzyılın en iyi 3 araştırmacısından biri ilan eden, kendisini Türkiye'nin İlber Ortaylı'dan sonra en entelektüel kişisi ilan eden binlerce, on binlerce, yüz binlerce cahil sürüsüne anlatsana. Yakında milyonlar olacaklar. Bunu bize neden anlatıyorsun? Biz zaten Barış Özcan'ın ne olduğunu biliyoruz. Bu adamı yüz binlerce kişi hunharca, pişkin pişkin överken, eleştiren 300 500 kişiye mi bir şeyler yazma ihtiyacı hissettin? Bu mu senin vicdanın?
    ---------------------------------------


    7- Bu adama neden bu kadar kızgınsın? - 1


    Ben bu adama kızgınım çünkü bu adam başkalarının emeklerini çaktırmadan kendisine mal ediyor. Bir örnekle açıklamaya çalışayım. Bilindik bir isim olan Erdi Özüağ'ı örnekleyelim. Anladığım kadarıyla adam köpek (affına sığınarak) gibi çalışıyor. Cidden Erdi Özüağ'ın bitmeyen merakına, yaman biri olmasına hayran olmamak elde değil. Önce yeni geliştirilen işlemcilerin teknolojilerine ait makalelerin hepsini okuyor; aslında okumuyor, hatim ediyor. Üstüne tüm etkinliklere elinden geldiğince katılmaya çalışıyor. Etkinlik arasında yetkili bir mühendisi veya yöneticiyi tenhada sıkıştırıp ekstra bir şeyler almaya çalışıyor. Gidip konferansta veya sunumda şirket ceo'sunu sıkıştırıp, sorulması gereken önemli soruyu alnının ortasına çakıyor. Rakip firmanın değerlendirmelerini yokluyor. İşin sonunda görüyorsunuz ki adam işin içindeki herkesi herkesi elinden geldiğince didiklemiş, o teknolojinin gerçeğine ulaşmış. Sonra başlıyor video hazırlamaya. Edindiği tüm bilgileri, kendi üslubunca fakat tüm yalınlığıyla anlatmaya çalışıyor. Biz de bu videoları izliyoruz. Buraya kadar her şey tamam. Şimdi sorumu soruyorum?

    Siz hiç o işlemci teknolojisini Erdi Özüağ geliştirdi zanneden bir okuyucu gördünüz mü?

    "Erdi Abi çok güzel teknoloji geliştirmişsin, tebrik ederim"

    "Erdi Abi bu geliştirdiğin işlemci ile ufkumu 8'e katladın"

    Böyle yazan hiç gördünüz mü? Ben bir tane dahi görmedim. Çünkü Erdi Özüağ o bilgileri, o araştırmaları ve o teknolojiyi kendine mal etmiyor. Bilgi aktarıcısı, haberci ve teknoloji sitesinde haber editörü olduğunun farkında.

    Peki Barış Özcan'da işler nasıl?

    Çocuk termodinamiğin ikinci kanununun evrenin sonu üzerindeki etkilerini Barış Özcan düşündü zannediyor. Ya düşün ki entropi'nin evrendeki işleyişini ilk Barış Özcan düşündü zannediyor. Neden böyle? Çok basit çünkü Barış Özcan her ne kadar kendisine hikaye anlatıcısı dese de; sağda solda okuduğu fikirleri ince ince kendisine mal edip insanlara sunduğu için, konu hakkında bilgisiz insan da onu Barış Özcan düşündü veya geliştirdi zannediyor. Çünkü Barış Özcan'ın tüm hikayelerindeki kahramanlar birer figüran, isimden öte bir şey değil. Barış Özcan'ın hikayelerinin odağında Barış Özcan var. Sen, gencecik ergenlik çağındaki çocuklara bilgiç bir tavırla o düşünceleri, gelişmeleri kendin düşünüyormuş gibi anlatırsan; o çocuklar da öyle zannederler. Belgesellerde bile önemli bir nokta olduğunda bu konuşmayı arka plandaki sese (sunucuya) değil, o işi başaran bilim insanına yaptırıyorlar. Çünkü adamın hakkı adama teslim edilmeli. Örneğin Mesut Çevik ÖTV'deki artışı işin uzmanına danışıyor, bu davranışı neden yapıyor acaba?

    55 yaşında bilim kadını zamanından kısıyor, parasından kısıyor, çoluğundan çocuğundan kısıyor; gidiyor 5 yıl boyunca Orta Asya'daki yüksek rakımlarda buz kütlelerini inceliyor; hayati tehlike atlatıyor, donma tehlikesi atlatıyor, yerel halk veya siyasi gruplarla başı derde giriyor ve daha niceleri... Barış Özcan bir sunum hazırlayıp tüm övgüleri toplasın diye mi?

    Bir insanın içeriği altında "helal olsun, adam her şeyi biliyor lan" yazıyorsa; bu, o adam için övgü değil utanç olmalıdır. O kitleye de bunu inandırmıştır. Zaten çoğu zaman bir düşüncenin değerinden veya dandikliğinden dolayı, o düşünceyi Barış Özcan'ın üretip üretmediği anlaşılıyor. Fakat kendisi bilerek isteyerek o düşünceyi, kaynağını muğlak bıraktığı için gencecik çocuklar da onu Barış Özcan üretti zannediyor. İşin komiği kendisi de bu durumdan mutlu. Hiç ama hiç rahatsız olmuyor. Biri bana "Entropi'yi çok güzel düşünmüşsün" veya "Dünyanın düzlüğü veya yuvarlaklığı konusundaki fikirlerinde çok özgünsün" dese; yerin dibine girerim, çıkmam da oradan.

    Bilimsel makaleleri son kullanıcıya aktarmak değerli bir şeydir, bu zaten bilim var olduğundan beri bilinen bir durum. Bunları kendine mal eden bir üslupla anlatıyorsan ya da çaktırmadan o bölümü muğlak bırakıyorsan, bu ahlaksızlıktır ve maalesef elimizde buna ilişkin binlerce kanıt var. Başka bir yayıncıda böyle yorumlar bulamazsınız, neden acaba? Bu yorumlar bir elin parmaklarını geçmese neyse. On binlerce var. Ben zaten senin böyle bir hileye başvurduğunu biliyorum da maksat şu an buradaki okuyucuya ispatlamak olsun.
    -----------------------------------------------


    8- Bu adama neden bu kadar kızgınsın? - 2

    Ben bu adama kızgınım çünkü anlattığı basit bir konuda bile bilgiç tavrı beni rahatsız ediyor. Kendi kitlesinin gazına gelmiş olabilir, kendisini ileri düzey bir entelektüel zannedebilir, kendisini Arda Turan gibi toplumun kanaat önderi zannedebilir; kendisini yol gösterici, ufuk açıcı veya öğretmen zannedebilir. Doğaldır... Kitlenin gazıyla kimin karakteri nasıl bozulur bilemezsin, çok örneklerini gördük. Yani adamı kendisini kaybettiği için suçlamıyorum fakat beni rahatsız ediyor.

    Anlatırken sürekli bir bilgiçlik, sürekli "sen malsın, ben de şu an senin ufkunu genişletiyorum" tavrı, sürekli vaaz verme, sürekli nasihat, sürekli öğreticilik. Barış Özcan'a göre muhabbet şu şekilde:

    Barış Özcan: Dünyanın yuvarlak olduğunu nereden biliyorsun? (Bilgiç bir tavırla)

    Biz: Barış Abi biz ilkokulda böyle öğrendik. (Barış Özcan'a göre biz böyle cevaplıyormuşuz.)

    Barış Abi sen yaklaş bu tarafa hele ben sana dünyanın yuvarlak olduğunu en az 25 yoldan ispatlayayım. Zaten inanılmaz çöp bir içerik hazırlamışsın, sürüyle eksik ve yanlış bilgi var, üstüne bir de bilgiçlik taslıyorsun. Artık öyle bir noktaya geldi ki kendisini çok seven çocuklar bile "Barış Abi iyisin, güzelsin ama şu bilgiç tavrından vazgeç ne olur, seni çok seviyoruz" yazmaya başladı.

    Barış! Sen her hafta insanların ufkunu ikiye katlayacak, sürekli farkındalık yaratacak, vizyon geliştirecek kapasitede bir insan değilsin. Kaldı ki aşağıdaki fotoğraftaki adamları youtube'a koy, her hafta vizyon geliştiremezler. Ağzından sürekli vizyon, farkındalık lafları eksilmiyor. Lütfen kendinin, yaptığın işin farkında ol.


    -------------------------------------------------------------------


    9- Adam eğitici içerikler hazırlıyor.

    Kim ulen bu lafı söyleyen? Kim bu eğitim uzmanı arkadaş? Benim mesleğim öğretmenlik; 11 yıl da eğitim fakültelerinde akademisyenlik yaptım. Çok merak ediyorum bu Barış Özcan'ın eğitici olduğunu iddia eden arkadaşı? Bir kerecik sohbet etmek istiyorum. Kardeşim ne sen, ne de barış özcan eğitim'in e'sini dahi bilmiyorsunuz. Öyle kendi aranızda triplere girmişsiniz, kusuruma bakma ama bunu söylemek zorunda kaldım.

    Şimdi açacaksın bir öğretim yöntem ve teknikleri kitabını, "sunuş yoluyla öğretim stratejilerini" okuyacaksın. Nedir, ne değildir; avantajları, dezavantajları nelerdir; neden eskisi kadar popüler değildir, neden eğitimciler bundan kaçınmaya çalışmaktadır; bunlar üzerine okumalar gerçekleştireceksin. Sonra Barış Özcan'ın sunuş yoluyla öğretim dahi yapmadığını, düz anlattığını fark edeceksin.

    Her konuyu bilişsel alanın anca bilgi-kavrama basamağına çıkan, geleneksel bir öğretim metodu kullanarak Barış Özcan neyi öğretebilir? Sizin eğiticilikten ve öğreticilikten kastınız ne? Bu kısmı geçiyorum, uzun hikaye, fazlası var, sinirim bozulmasın.

    Hadi gencecik çocuk sırf ilgisini çekiyor diye Barış Özcan'ın anlattığı konuları gerekli gördü; sen kocaman adamsın, çocuk için neyin gerekli, neyin gereksiz olduğunu kestiremiyor musun? Binlerce çocuk videoların altında "okulda bize tam sayılar gibi gereksiz konuları öğretiyorlar, keşke böyle taş sektirme videosu tarzı şeyler öğretseler" yazıyor. Sen nasıl bu kafaya girdin?

    Sen Barış Özcan izlediğinde ne ufkun genişliyor, ne de yararlı bir iş yapıyorsun; sen sadece o esnada tüketiyorsun, kendini tatmin ediyorsun, kendince entelektüelleşme ihtiyacını karşılıyorsun; bu kadar, fazlası değil. Ne o içeriklerde anlatılan insanlar aklında, ne de o hap bilginin sana bir hayrı dokunacak. Aksine o içerik sana araştırmayı değil tüketmeyi, hazıra konmayı öğretiyor.

    Zaten Barış Özcan'ın amacı da eğitmek değil, sadece bunu iyi bir kalkan olarak kullanıyor. Barış Özcan'ın amacı daha çok izlenmek, asıl amacı ilgi çekici içerikler hazırlamak. Ana amaç yararlılık değil, ilgi çekici olması. Sen de entelektüelleşmiyorsun, sadece tüketiyorsun, haz duyuyorsun bu kadar. Youtube'un amacı bu zaten.

    Bunlar hep son dönemde patlak veren bilim romantizminden kaynaklanıyor. Başka maddede değineceğim.
    -------------------------------------------

    Yazmaya devam edeceğim. Asıl noktaya değinmedim.




  • Scene kullanıcısına yanıt
    söylediklerinin tümüne neredeyse katılıyorum. çevreme, bu tip adamları tavsiye etmediğim gibi bir konu araştırmak veya bir konu hakkında bilgi edinmek istiyorlarsa wikipedia gibi sitelere veya bildiğim kaynaklar varsa doğrudan kaynaklara yönlendiriyorum.

    toplum olarak cahil olduğumuz için, malesef ki bu tipler prim yapmaya devam edecekler.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Konuyu açan arkadaşa sormak lazım? hocam siz nerede yaşiyorsunuz ? Türkiyede neyin prim yaptığı, nelerin ilgi çektiğini bilmiyormusunuz ?

    Barış özcan en kral videoyu da paylaşsa bunun haber değeri "Türkiyede" "SIFIRDIR"


    Şahsi fikrim konuşulmasın da gerek yok !
  • Graviton G kullanıcısına yanıt
    Valla bende hayran kaldım nasıl oluyor diyede normaldir dedim . Herkes standart bir akla sahip olacak değil koyun her yerde var .

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • İlhan Berat yılmam, Kaan Alphan Ünsal dinlediğim hikaye anlatımlarını beğendiğim kanallar.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: McCarty

    Konuyu açan arkadaşa sormak lazım? hocam siz nerede yaşiyorsunuz ? Türkiyede neyin prim yaptığı, nelerin ilgi çektiğini bilmiyormusunuz ?

    Barış özcan en kral videoyu da paylaşsa bunun haber değeri "Türkiyede" "SIFIRDIR"


    Şahsi fikrim konuşulmasın da gerek yok !
    tamam hocam bende onu anlatmaya calisiyorum
    kerimcan enes batur gibi isimlerin yaptiklari haber degeri tasirken bu adam neden konusulmuyor onu merak ettim
    su tiplerden ziyade baris bey konusulaa hic degilse cocuklarimizin ufku biraz acilmis olur. Derdim baris beyi ovmek degil burada sadece ben merak ettigim icin sordum
    tek istedigim gereksiz kisilerden ziyade hic degilse baska dolu insanlarin bu ulkede konusulmasini on plana cikmasini istiyorum

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Ben içerik tüketicisiyim. Kendime uygun, bilgimi, görgümü ileri seviyeye taşıyacak, şu ana kadar farkedemediğim bir şeye denk gelirsem izlerim,okurum,araştırırım.

    Sizi bilmem ama kişisel gelişim alanında söylediklerinin kendime uygun olanını hayatıma uygulamaya çalışıyorum ve açıkçası çok da faydasını gördüm. Video yaptığı konularda uzman mı, elbette değil. Kendisi de bunu inkar etmiyor zaten. İlginç konular hakkında elimden geldiğince bilgilendirme yapmak amacıyla video çekiyorum diyor.

    Genelde bilindik konularda yazsa da , özellikle oğluna kitap okuma sevgisini nasıl aşıladığını, oğluyla birlikte yılda kaç kitap okuduğunu tane tane anlatıyor. Bilgiyi ha gibi yutmak yerine o bilginin araştırılıp doğru veya eksik yanlarını tamamlarsın. Bu da senin için bir kazançtır. Bu anlamda " NUSRETE GİTTİK, HESAP GELDİ KAÇ PARA ÖDEDİK, DÜNYANIN EN ACI BİBERİNİ YEDİK , SONUÇ NE OLDU" gibi safsatalar milyonlarca seyredilirken, çok detaylı olmasa da insanın o konuya merak salmasını sağlayan bu adama saygım var.

    Sonuç olarak, dediğim gibi yaptığı videolarla ilgimi çekiyor ve izliyorum. Olay bundan ibaret



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-0173FC748 -- 7 Mayıs 2019; 9:51:45 >




  • O kim? Vasfı nedir?

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Hakan..

    tamam hocam bende onu anlatmaya calisiyorum
    kerimcan enes batur gibi isimlerin yaptiklari haber degeri tasirken bu adam neden konusulmuyor onu merak ettim
    su tiplerden ziyade baris bey konusulaa hic degilse cocuklarimizin ufku biraz acilmis olur. Derdim baris beyi ovmek degil burada sadece ben merak ettigim icin sordum
    tek istedigim gereksiz kisilerden ziyade hic degilse baska dolu insanlarin bu ulkede konusulmasini on plana cikmasini istiyorum

    Alıntıları Göster
    hocam söyledim ya işte Barış özcanın ürettiği içerikler Türkiyede "ilgi" çekmiyor.

    barış özcan veya bu tarzda faydalı içerik üreten birisinin haberi gündem olsun, Haberi okuyup yorum yapanların çoğu "kim la bu salak ne anlatiyor uzay muzay" der...

    ama kerimcan durmaz müstescen yerini gösterince bizim millet seviyor böyle haberleri. ha sevenden daha çok eleştirenler olsa bile yine de ülkenın geneli bu olaydan haberdar oluyor.


    Bunda medya'nın da suçu var. çünki onlarda yaptıkları haberin okunmasını isterler. barış özcanı haber yapsan kaç kişi okur veya ilgisini çeker? Birinde %80lere çıkarken , diğerinde %40'ı geçse başarılı sayılır bana göre.




  • 
Sayfa: önceki 56789
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.