Şimdi Ara

Barış Özcan

Bu Konudaki Kullanıcılar:
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
189
Cevap
0
Favori
22.075
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
127 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Bilenler bilir, Barış bey nasadan mail aldı, kerimcandan daha değerli bir haber neden bu kadar gün yüzüne cıkmıyor ve haberlerde yer almıyor anlamıyorum








    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Hakan.. -- 7 Mayıs 2019; 21:32:57 >







  • Ben de kendimce Barış Özcan hakkındaki naçizane değerlendirmelerimi soru-cevap veya önerme-cevap şeklinde bu başlıkta paylaşayım. Uzun zamandır bu konuları canlı yayında Barış Özcan'ın kendisiyle veya bir seveni ile tartışmak istiyorum ama hem kendisi hem de sevenleri canlı yayında tartışmaya gelince ya görmemezlikten geliyorlar ya da yok oluyorlar.

    ----------------------------------


    1- Barış Özcan fetöcüdür.

    Bize ne? Bununla ilgilenmesi gereken adli kurumlardır, bizler değil. Bugün burada Barış Özcan'ı konuşmamızın tek bir sebebi var, o da Youtube'da popüler bir yayıncı olması. Yani konuşulacak konu kendisinin özel yaşamı değil, yaptığı işlerdir. Ürettiği içerikleri değerlendirmek yerine, eleştirel argümanlar üretmek yerine bu adamı böyle bir konuda eleştirmek, bana doğrudan haksızlıkmış gibi geliyor.

    Ad Hominem: Ad hominem, argumentum ad hominem ya da insan karalama safsatası, kalıplaşmış bir latince deyimdir. Bir reaksiyonun, belirli bir kişinin herhangi bir konudaki duruşu yerine şahsına yöneltilmesidir. Örneğin bir argümana cevap verirken, argümanı eleştirmekten ziyade, argümanı ortaya atan kişinin alakasız bir özelliğini gündeme getirerek fikirlerini çürütmeye çalışmaktır. (Kaynak: Vikpedi)

    Malesef bu yola çok başvuruyoruz. Bu aynı zamanda "siber zorbalık" kapsamına giren bir davranıştır.
    -------------------------------


    2- Barış Özcan iyi bir araştırmacıdır.

    Kesinlikle yanlış. Barış Özcan'ın iyi araştırmacı olduğunu bir kenara bırakalım, iyi bir araştırmada olan temel kriterleri bile yerine getirmemektedir. Hep merak etmişimdir bu "Barış Özcan iyi araştırmalar yapıyor" diye konuşan adam kim? Nasıl bir yetkinlikle bu sonuca vardı? Araştırma yöntemlerine ve tekniklerine dair ne biliyor? Bir araştırma yöntemleri uzmanına danışırsanız Barış Özcan'ın yaptığı araştırmaların aslında ne kadar yüzeysel ve bilimsel açıdan niteliksiz olduğunu anlarsınız. Zaten adamın da nitelikli araştırmalar yapmak gibi bir kaygısı yok. Allah aşkına bu "iyi araştırmacı" diye konuşan adamla bir kerecik bu tartışmayı canlı yapmak istiyorum. Bir canlı yayında tartışalım bunu; bunu söyleyen adam kimdir, neyin nesidir? Çok merak ediyorum.
    -------------------------------

    3- Barış Özcan anlattığı konulara hakim.

    Bunu duyduğumda her seferinde kocaman bir kahkaha atıyorum. Çok merak ediyorum, adamın konuya hakim olduğunu nasıl anladın? Sen bir kere konuya hakim değilsin. Örneğin astronomi ve astrofizik konularını ele alalım. Bir astrofizik bilgin yok, bir probe üzerindeki enstrümanlara ait teknik bilgin yok, astronomi'nin alt dallarını bile bilmiyorsun. Kusura bakma ama gökyüzünde işaret ettiğim 10 tane yıldızın isimlerini saymaktan acizsin. O zaman nasıl anladın konuya hakim olduğunu?

    Konuyla alakasız bir insanın, başka bir insanın konu üzerindeki sunumundan yola çıkarak "konuya hakim" değerlendirmesi yapması kadar komik bir şey olamaz. Zaten Barış Özcan anlattığı konulara gerçekten de hakim değil. Çok netim ve eminim bu konuda. Eğer kendisi lütfedip kendisiyle bu konuları tartışacak biriyle canlı yayın çıkarsa, konuya ne kadar hakim olup olmadığı o zaman anlaşılacaktır. Tamamen kendinden emin bir üslupla sunum hazırlamakla konuya hakim olunmuyor. Bunları da geçtim, bolcana da yanlış, yanlı ve aldatıcı bilgiler veriyor. Bu konuya başka maddede değineceğim.
    --------------------------------------


    4- O kadar çok biliyorsan sen yap.

    Ben neden yapayım, neden bilmediğim konu hakkında işin uzmanı, öğretmen edasıyla içerik oluşturup insanlarda böyle bir izlenip bırakayım? Ben bilmediğim konu hakkında konuşmamayı tercih ediyorum, hele hele kendinden emin ve yol gösterici, vaaz verici edasıyla asla konuşmam. İşin komiği o alandaki örneğin bir doçent bile Barış Özcan kadar pişkin konuşmuyor, ömrünü o alana vermesine rağmen.

    Eskiden kahvede batak oynarken istediği konu hakkında konuşan, sürekli büyük resmi gören; siyaset, ideoloji, ekonomi vs. her şeyi bilen, her konu hakkında fikri olan dayılarımız vardı; artık bir konu hakkında 2-3 tane scientific paper ve 2-3 kitap okuyup, o konu hakkında istediği gibi konuşabileceğini zanneden youtuber'larımız var. İstediği gibi fikir geliştirip üretebiliyor. Pişkin pişkin.

    Bak örneğe bak! Carl Sagan mesleğe 40 yılını verdi, belgeselde verdiği vaaz bölümü 4 küsür dakika. Tüm belgesel boyunca 10 dakika vaaz vermiyor. Barış Özcan sadece birkaç makale ve birkaç kitap okuyarak verdiği vaaz, video başına 15 dakika.
    -----------------------------------


    5- Barış Özcan clickbait yapan türk medyasına ayarı verdi.

    Hayatımda duyduğum en komik cümlelerden biri. Barış Özcan Youtube Türkiye'de kendi türünde yapılan içerikler arasında son 5 yılda en çok izlenilen clickbait videonun sahibi. Adam clickbait'in kralını yapmakta. En çok izlenen videolarından ilk ikisini yazayım:

    "Dünya yuvarlak değildir"
    "Yabancı dil öğrenmenin en hızlı yolu: KO-KO Tekniği"

    İkisi de birbirinden clickbait. Yani Barış Özcan clickbait konusunda birilerine ayar verecek durumda değil çünkü kendisi clickbait tanrısı zaten. Üstelik o zamanı geriye alma haberinde clickbait'i yapan Türk Medyası da değil, o haberde clickbait'i yapan orjinal makaleyi ilk haber haline getiren Live Science haber sitesi.

    Şunu da ekleyeyim; clickbait yapmak suç mu değil mi bilmiyorum, her yayın organı bir miktar clickbait yapıyor ve bu normal bence fakat clickbait yapıp sonra başkalarını clickbait yapmakla inceden inceden eleştirmek ahlaksız bir davranış.
    ---------------------------------------------


    6- İyi de bu adam bilim insanı değil, youtuber.


    Bunu bize yazacağına; videoları altında kendisini milli eğitim bakanı ilan eden, Einstein ile karşılaştıran, kendisi üzerinden tüm Türk bilim insanlarına hakaret eden, kendisini son yüzyılın en iyi 3 araştırmacısından biri ilan eden, kendisini Türkiye'nin İlber Ortaylı'dan sonra en entelektüel kişisi ilan eden binlerce, on binlerce, yüz binlerce cahil sürüsüne anlatsana. Yakında milyonlar olacaklar. Bunu bize neden anlatıyorsun? Biz zaten Barış Özcan'ın ne olduğunu biliyoruz. Bu adamı yüz binlerce kişi hunharca, pişkin pişkin överken, eleştiren 300 500 kişiye mi bir şeyler yazma ihtiyacı hissettin? Bu mu senin vicdanın?
    ---------------------------------------


    7- Bu adama neden bu kadar kızgınsın? - 1


    Ben bu adama kızgınım çünkü bu adam başkalarının emeklerini çaktırmadan kendisine mal ediyor. Bir örnekle açıklamaya çalışayım. Bilindik bir isim olan Erdi Özüağ'ı örnekleyelim. Anladığım kadarıyla adam köpek (affına sığınarak) gibi çalışıyor. Cidden Erdi Özüağ'ın bitmeyen merakına, yaman biri olmasına hayran olmamak elde değil. Önce yeni geliştirilen işlemcilerin teknolojilerine ait makalelerin hepsini okuyor; aslında okumuyor, hatim ediyor. Üstüne tüm etkinliklere elinden geldiğince katılmaya çalışıyor. Etkinlik arasında yetkili bir mühendisi veya yöneticiyi tenhada sıkıştırıp ekstra bir şeyler almaya çalışıyor. Gidip konferansta veya sunumda şirket ceo'sunu sıkıştırıp, sorulması gereken önemli soruyu alnının ortasına çakıyor. Rakip firmanın değerlendirmelerini yokluyor. İşin sonunda görüyorsunuz ki adam işin içindeki herkesi herkesi elinden geldiğince didiklemiş, o teknolojinin gerçeğine ulaşmış. Sonra başlıyor video hazırlamaya. Edindiği tüm bilgileri, kendi üslubunca fakat tüm yalınlığıyla anlatmaya çalışıyor. Biz de bu videoları izliyoruz. Buraya kadar her şey tamam. Şimdi sorumu soruyorum?

    Siz hiç o işlemci teknolojisini Erdi Özüağ geliştirdi zanneden bir okuyucu gördünüz mü?

    "Erdi Abi çok güzel teknoloji geliştirmişsin, tebrik ederim"

    "Erdi Abi bu geliştirdiğin işlemci ile ufkumu 8'e katladın"

    Böyle yazan hiç gördünüz mü? Ben bir tane dahi görmedim. Çünkü Erdi Özüağ o bilgileri, o araştırmaları ve o teknolojiyi kendine mal etmiyor. Bilgi aktarıcısı, haberci ve teknoloji sitesinde haber editörü olduğunun farkında.

    Peki Barış Özcan'da işler nasıl?

    Çocuk termodinamiğin ikinci kanununun evrenin sonu üzerindeki etkilerini Barış Özcan düşündü zannediyor. Ya düşün ki entropi'nin evrendeki işleyişini ilk Barış Özcan düşündü zannediyor. Neden böyle? Çok basit çünkü Barış Özcan her ne kadar kendisine hikaye anlatıcısı dese de; sağda solda okuduğu fikirleri ince ince kendisine mal edip insanlara sunduğu için, konu hakkında bilgisiz insan da onu Barış Özcan düşündü veya geliştirdi zannediyor. Çünkü Barış Özcan'ın tüm hikayelerindeki kahramanlar birer figüran, isimden öte bir şey değil. Barış Özcan'ın hikayelerinin odağında Barış Özcan var. Sen, gencecik ergenlik çağındaki çocuklara bilgiç bir tavırla o düşünceleri, gelişmeleri kendin düşünüyormuş gibi anlatırsan; o çocuklar da öyle zannederler. Belgesellerde bile önemli bir nokta olduğunda bu konuşmayı arka plandaki sese (sunucuya) değil, o işi başaran bilim insanına yaptırıyorlar. Çünkü adamın hakkı adama teslim edilmeli. Örneğin Mesut Çevik ÖTV'deki artışı işin uzmanına danışıyor, bu davranışı neden yapıyor acaba?

    55 yaşında bilim kadını zamanından kısıyor, parasından kısıyor, çoluğundan çocuğundan kısıyor; gidiyor 5 yıl boyunca Orta Asya'daki yüksek rakımlarda buz kütlelerini inceliyor; hayati tehlike atlatıyor, donma tehlikesi atlatıyor, yerel halk veya siyasi gruplarla başı derde giriyor ve daha niceleri... Barış Özcan bir sunum hazırlayıp tüm övgüleri toplasın diye mi?

    Bir insanın içeriği altında "helal olsun, adam her şeyi biliyor lan" yazıyorsa; bu, o adam için övgü değil utanç olmalıdır. O kitleye de bunu inandırmıştır. Zaten çoğu zaman bir düşüncenin değerinden veya dandikliğinden dolayı, o düşünceyi Barış Özcan'ın üretip üretmediği anlaşılıyor. Fakat kendisi bilerek isteyerek o düşünceyi, kaynağını muğlak bıraktığı için gencecik çocuklar da onu Barış Özcan üretti zannediyor. İşin komiği kendisi de bu durumdan mutlu. Hiç ama hiç rahatsız olmuyor. Biri bana "Entropi'yi çok güzel düşünmüşsün" veya "Dünyanın düzlüğü veya yuvarlaklığı konusundaki fikirlerinde çok özgünsün" dese; yerin dibine girerim, çıkmam da oradan.

    Bilimsel makaleleri son kullanıcıya aktarmak değerli bir şeydir, bu zaten bilim var olduğundan beri bilinen bir durum. Bunları kendine mal eden bir üslupla anlatıyorsan ya da çaktırmadan o bölümü muğlak bırakıyorsan, bu ahlaksızlıktır ve maalesef elimizde buna ilişkin binlerce kanıt var. Başka bir yayıncıda böyle yorumlar bulamazsınız, neden acaba? Bu yorumlar bir elin parmaklarını geçmese neyse. On binlerce var. Ben zaten senin böyle bir hileye başvurduğunu biliyorum da maksat şu an buradaki okuyucuya ispatlamak olsun.
    -----------------------------------------------


    8- Bu adama neden bu kadar kızgınsın? - 2

    Ben bu adama kızgınım çünkü anlattığı basit bir konuda bile bilgiç tavrı beni rahatsız ediyor. Kendi kitlesinin gazına gelmiş olabilir, kendisini ileri düzey bir entelektüel zannedebilir, kendisini Arda Turan gibi toplumun kanaat önderi zannedebilir; kendisini yol gösterici, ufuk açıcı veya öğretmen zannedebilir. Doğaldır... Kitlenin gazıyla kimin karakteri nasıl bozulur bilemezsin, çok örneklerini gördük. Yani adamı kendisini kaybettiği için suçlamıyorum fakat beni rahatsız ediyor.

    Anlatırken sürekli bir bilgiçlik, sürekli "sen malsın, ben de şu an senin ufkunu genişletiyorum" tavrı, sürekli vaaz verme, sürekli nasihat, sürekli öğreticilik. Barış Özcan'a göre muhabbet şu şekilde:

    Barış Özcan: Dünyanın yuvarlak olduğunu nereden biliyorsun? (Bilgiç bir tavırla)

    Biz: Barış Abi biz ilkokulda böyle öğrendik. (Barış Özcan'a göre biz böyle cevaplıyormuşuz.)

    Barış Abi sen yaklaş bu tarafa hele ben sana dünyanın yuvarlak olduğunu en az 25 yoldan ispatlayayım. Zaten inanılmaz çöp bir içerik hazırlamışsın, sürüyle eksik ve yanlış bilgi var, üstüne bir de bilgiçlik taslıyorsun. Artık öyle bir noktaya geldi ki kendisini çok seven çocuklar bile "Barış Abi iyisin, güzelsin ama şu bilgiç tavrından vazgeç ne olur, seni çok seviyoruz" yazmaya başladı.

    Barış! Sen her hafta insanların ufkunu ikiye katlayacak, sürekli farkındalık yaratacak, vizyon geliştirecek kapasitede bir insan değilsin. Kaldı ki aşağıdaki fotoğraftaki adamları youtube'a koy, her hafta vizyon geliştiremezler. Ağzından sürekli vizyon, farkındalık lafları eksilmiyor. Lütfen kendinin, yaptığın işin farkında ol.


    -------------------------------------------------------------------


    9- Adam eğitici içerikler hazırlıyor.

    Kim ulen bu lafı söyleyen? Kim bu eğitim uzmanı arkadaş? Benim mesleğim öğretmenlik; 11 yıl da eğitim fakültelerinde akademisyenlik yaptım. Çok merak ediyorum bu Barış Özcan'ın eğitici olduğunu iddia eden arkadaşı? Bir kerecik sohbet etmek istiyorum. Kardeşim ne sen, ne de barış özcan eğitim'in e'sini dahi bilmiyorsunuz. Öyle kendi aranızda triplere girmişsiniz, kusuruma bakma ama bunu söylemek zorunda kaldım.

    Şimdi açacaksın bir öğretim yöntem ve teknikleri kitabını, "sunuş yoluyla öğretim stratejilerini" okuyacaksın. Nedir, ne değildir; avantajları, dezavantajları nelerdir; neden eskisi kadar popüler değildir, neden eğitimciler bundan kaçınmaya çalışmaktadır; bunlar üzerine okumalar gerçekleştireceksin. Sonra Barış Özcan'ın sunuş yoluyla öğretim dahi yapmadığını, düz anlattığını fark edeceksin.

    Her konuyu bilişsel alanın anca bilgi-kavrama basamağına çıkan, geleneksel bir öğretim metodu kullanarak Barış Özcan neyi öğretebilir? Sizin eğiticilikten ve öğreticilikten kastınız ne? Bu kısmı geçiyorum, uzun hikaye, fazlası var, sinirim bozulmasın.

    Hadi gencecik çocuk sırf ilgisini çekiyor diye Barış Özcan'ın anlattığı konuları gerekli gördü; sen kocaman adamsın, çocuk için neyin gerekli, neyin gereksiz olduğunu kestiremiyor musun? Binlerce çocuk videoların altında "okulda bize tam sayılar gibi gereksiz konuları öğretiyorlar, keşke böyle taş sektirme videosu tarzı şeyler öğretseler" yazıyor. Sen nasıl bu kafaya girdin?

    Sen Barış Özcan izlediğinde ne ufkun genişliyor, ne de yararlı bir iş yapıyorsun; sen sadece o esnada tüketiyorsun, kendini tatmin ediyorsun, kendince entelektüelleşme ihtiyacını karşılıyorsun; bu kadar, fazlası değil. Ne o içeriklerde anlatılan insanlar aklında, ne de o hap bilginin sana bir hayrı dokunacak. Aksine o içerik sana araştırmayı değil tüketmeyi, hazıra konmayı öğretiyor.

    Zaten Barış Özcan'ın amacı da eğitmek değil, sadece bunu iyi bir kalkan olarak kullanıyor. Barış Özcan'ın amacı daha çok izlenmek, asıl amacı ilgi çekici içerikler hazırlamak. Ana amaç yararlılık değil, ilgi çekici olması. Sen de entelektüelleşmiyorsun, sadece tüketiyorsun, haz duyuyorsun bu kadar. Youtube'un amacı bu zaten.

    Bunlar hep son dönemde patlak veren bilim romantizminden kaynaklanıyor. Başka maddede değineceğim.
    -------------------------------------------

    Yazmaya devam edeceğim. Asıl noktaya değinmedim.
    Ya şu koskoca Youtube çöplüğünde düzenli ve kaliteli "TÜRKÇE" içerik sunan kaç tane insan var

    Bırakın şu ezik kompleksini,kötüleyip farklı olayım çabalarını zira komiksiniz sadece

    Daha faydalı olacaksanız buyrun saha sizin ama Kerimcan'ın cinsel organının çok daha fazla ilgi gördüğü bir topluma fazla bile
    2. bölüm olarak devam ediyorum.

    Konuyu tekrar soru-cevap veya önerme-cevap formatına çevirmeden önce bahsetmek istediğim başka bir konu var. Bu ifadeyi ekşi sözlük'te birinden gördüm. Adam gerçekten inanılmaz bir terim üretmiş.

    "New Wave of Turkish Heavy Chomar" Ben eskiden buna bilim romantikleri diyordum. Artık neoçomar diyorum.

    Açık konuşucam. Yeni nesil bir çomarlık akımı gelişti Türkiye'de. Ağzından sürekli bilim, uzay, kuantum, Mars, Nikola Tesla, Elon Musk, entelektüellik, vizyon vs laflar eksilmeyen ama bu kavramlara, kişilere, olgulara bir o kadar uzak bir nesil oluştu malesef.

    Hayatında bir tane astrofizik ile ilgili scientific paper dahi okumamış insan bir anda bir haberin altında astronomi uzmanı olarak belirebiliyor. Sürekli bilimden bahsedip, bilimsel yöntemin temel kavramlarına dair tek bir şey dahi bilmeyen insanlar türedi.

    Bu bilim romantizmi yapan kitle kadar cahilini görmedim ben açıkçası. Barış Özcan kitlesinin de bunlardan oluşması şaşırtmıyor beni. Sürekli Nikola Tesla öven ve Edison'a hakaret eden bu kitleyi sürekli "Ben Edison'un daha büyük bir mucit olduğuna inanıyorum, gel tartışalım" dediğimde hakaretler edip yok olduklarını gördüm.

    Tespit 1 - Nikola Tesla hakkında bir şeyler söyle dediğinde genellikle 8 tane bilgi verirler ve bu bilgilerin 5 tanesi yanlıştır. Nikola Tesla'yı abartır da abartırlar.

    Tespit 2 - Kuantum teorisi hakkında 8 saat aralıksız konuşabilirler ve içinde bir tane, bir tane, bir tane sayısal-cebirsel ifade veya denklem geçmez. Bir formülün sözel tezahüründen bile bahsetmezler. 8 saat boyunca kuantum teorisi hakkında sözel ne konuştun?

    Tespit 3 - Sürekli uzay ve Mars'tan bahsedip konu hakkında hiç hiç hiç hiçbir şey bilmezler. Ya da bildikleri Barış Özcan videoları kadardır.

    Tespit 4 - Filmlerde "psikopat" ve "şizofren" rolündeki karakterlere taparlar. Onlara göre bir insan şizofren veya psikopat karakteri oynamışsa mutlaka oscarlık performans sergilemiştir.

    Tespit 5 - Sürekli anlamsız bir abartma ve romantizm uğraşı içindedirler.

    Tespit 6 - Belki de en önemlisi... Ne konuştukları hakkında hiçbir fikirleri yoktur.

    Tespit 7 - Herbokologdurlar. "Hangi konuda uzmansın, hangi konuda sana danışalım?" sorusuna "o an konuşulan konuda" gibi bir cevapları vardır ama doğrudan söylemezler.

    Tespit 8 - Aslında Her bilimsel araştırmada en önemli sorulardan biri olan "ne halta yaradı bu şimdi" sorusunu geri kafalı bir soru zannederler ve akabinde 20 sayfa edebiyat dökerler.

    Tespit 9 - Uzay'a yatırım yapmalı mıyız? gibi oldukça mantıklı sorularda agresifleşirler.

    Tespit 10 - Kutup yıldızının dahi yerini bulmakta zorlanırlar.

    Tespit 11 - minimum bilgi ve derinlik, maksimum yüzeysellik ve vizyon ilkesi

    bu ilkeye göre bilgi miktarı azaldıkça vizyon genişliği artar. örneğin uzay teknolojisi hakkında hayatında toplasan 10 tane bilimsel makale okumamış bir neoçomar insanoğlunun gelecek 150 yıl içindeki uzay serüveni hakkında gönül rahatlığıyla kestirim yapabilirken, hayatında bir tane bile bilimsel makale okumamış bir neoçomar insanoğlunun gelecekteki 10000 yılı hakkında derinlemesine bir vizyon geliştirebilir. neoçomar demek, kısıtlı bilgisiyle işin tekniğinden, derininden uzak, bilgiden yoksun, o alanın uzmanı edasıyla sürekli vizyon geliştirebilen dangalak demektir.

    Tespit 12 - uzman düşmanlığı

    uzmanlardan nefret ederler. bir konu hakkında derinlemesine bilgi sahibi olan insanlara, yani uzmanlara karşı büyük bir kin beslerler. bu anlamda hayatını bir bilimsel alana veya alt dallarına adamış insanlardan tiksinirler. eğer toplum tarafından benimsenen ünlü bir uzman ile karşılaşırlarsa ve ona karşı saldırganlık besleme şansları yok ise, onu da ellerinden geldiğince yüzeyselleştirmeye çalışırlar. örneğin ilber ortaylı'nın seks, kuantum teorisi, stephen hawking hakkındaki fikirlerini merak eder ve önemserler. onlar için ilber ortaylı'nın tarih, siyaset ve sosyal bilim hakkında konuşması yersiz, önemsiz ve sıkıcıdır.

    Tespit 13 - yüzeyselliği yüceltme

    daha önce neoçomarların uzman nefretinden bahsetmiştik. bunun yerine her konuda 10 gram bilgisi ve olmayan yetkinlikleriyle sürekli vizyon geliştirdiğini zanneden insanlara taparlar. onlara göre gerçek entelektüel, bir konu alanında iki makale ve bir kitap okuyup o alanda bir uzman edasıyla vizyon geliştirebilen insanlardır.

    yüzeysel bilgiye ve yüzeysel bilgi sahibi insanlara karşı derin ve sonsuz bir sevgi beslerler. En büyük örneklerinden biri de Barış Özcan'dır. Barış Özcan'a karşı sevgileri de buradan gelmektedir.

    Ne kadar çok yüzeysellik, ne kadar çok hap bilgi, ne kadar çok konu hakkında derinlikten uzak, boş konuşma; o kadar hayranlık, o kadar tapınma.



    Son Tespit - Fanatiktirler. Partizanlık, tarafçılık, bağımlılık, adamcılık kanlarına işlemiştir. Barış Özcan videosunu yarım saat geç izlediği için ağlayarak özür dileyen mi dersin, "biz seni haketmiyoruz" diye naralar atan mı dersin, Barış Özcan'ı Enes Batur ile karşılaştırıp kaliteli olduğu çıkarımını yapan mı dersin, başka bir video 3 milyon ilendi diye yırtınan mı dersin.


    Bu insanlar bilimin içine mistisizm sokma eğilimindedirler. Onlar göre nikola tesla x'i bulmuştur ama büyük amcalar engellemiştir, Onlara göre nikola tesla y'yi icat etmiştir ama plastik şirketleri önünü kesmiştir. Sürekli totolarından gizem üretme uğraşı içindedirler.
    Özellikle genç beyinleri aydınlattığı için kendisi hakkında fetöcü iması yapılması beni şaşırtmıyor.Tam da akpnin istemedigi şeyi yapıyor.Yüksek aboneli Türk youtuberlar biraz olsun kendisini örnek alsa, en azından Enes Batur izleyip, zombi gibi yetişen çocukların kurtulma şansı olur.
    Hocam bu nasıl bir tespittir, beni benden aldın . Özellikle de 7. madde çok iyi. Erdi Özüağ, çalışkan olduğu ve mükemmeliyetçi yapısını doğru kullandığı için sektörde belki de dünyada eşsiz olduğunu düşünüyorum.
    DH bünyesinde sizin gibi birini görebilmek de oldukça güzel. Tespitlerinizin altına parmağımı basarım
  • Zaman gazetesine sponsorluk yapmış ve her türlü malum örgütün seminerine katılmış, Türkiye'de bile ikamet etmeyen biri neden konuşulsun?

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Sence? Bir düşün. Bu ülkede teknoloji vs çay bahçesini kim kazandı? Çay bahçesi kazanmıştı ama o çay bahçeleri de yok.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • İyi bi içerik aktarıcı ama bu adama bilim adamı gibi muamele gösterilmeye çalışılması abes bence.
    Kendisi tam bir abdurrahman çelebi.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Elsa

    Zaman gazetesine sponsorluk yapmış ve her türlü malum örgütün seminerine katılmış, Türkiye'de bile ikamet etmeyen biri neden konuşulsun?
    o malum kesimin hocasına ne istediyse verenler konuşuluyor ve hatta durmadan konuşuyorlar ama?
  • Barış Özcan'a uzun sure onyargiliydim, abartilan bir kisi oldugunu saniyordum ama birkac ay once bir yerde beklerken youtube'da onerilerde cikinca bir izleyeyim dedim ve onyargilarimda haksiz oldugumu gordum. Adam cok bilgili ve arastirmaci biri ve izledigim kadariyla her seyi tarafsiz bir bicimde anlatmaya calisiyor. Sayesinde kisa surede cok sey ogrendim. Nasa'ya davet edildigine de cok sevindim, firsat olunca bakacagim nasa videolarina

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Elsa

    Zaman gazetesine sponsorluk yapmış ve her türlü malum örgütün seminerine katılmış, Türkiye'de bile ikamet etmeyen biri neden konuşulsun?
    Boş yapma
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Mehmet TANRISEVEN
    geçen yıl açıldı
    Daha Fazla Göster
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Elsa

    Zaman gazetesine sponsorluk yapmış ve her türlü malum örgütün seminerine katılmış, Türkiye'de bile ikamet etmeyen biri neden konuşulsun?
    "Türkiye'de bile ikamet etmeyen biri neden konuşulsun"

    Barış Özcan





  • Özellikle genç beyinleri aydınlattığı için kendisi hakkında fetöcü iması yapılması beni şaşırtmıyor.Tam da akpnin istemedigi şeyi yapıyor.Yüksek aboneli Türk youtuberlar biraz olsun kendisini örnek alsa, en azından Enes Batur izleyip, zombi gibi yetişen çocukların kurtulma şansı olur.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Tornado of Souls

    Özellikle genç beyinleri aydınlattığı için kendisi hakkında fetöcü iması yapılması beni şaşırtmıyor.Tam da akpnin istemedigi şeyi yapıyor.Yüksek aboneli Türk youtuberlar biraz olsun kendisini örnek alsa, en azından Enes Batur izleyip, zombi gibi yetişen çocukların kurtulma şansı olur.
    Bende bunu anlatmaya calısıyorum hocam 50TL ye 100TL ye hamburger yedim videolarından ziyade bu adam izlenilmeli.
  • Bu adamı dinlemeyi çok istedim ama hitabetini sevemedim bi türlü çok durağan mı desem değişik bi anlatımı var yoksa içeriklerine heves ediyorum.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Ölüyen Yürüler

    "Türkiye'de bile ikamet etmeyen biri neden konuşulsun"





    Alıntıları Göster
    Beni niye konuşuyorsun ki zaten

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Ölüyen Yürüler

    Boş yapma

    Alıntıları Göster
    Sen de dolu yap knk

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: ornitolog

    o malum kesimin hocasına ne istediyse verenler konuşuluyor ve hatta durmadan konuşuyorlar ama?

    Alıntıları Göster
    Konuşulmaması lazım

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Konuşulmak ne lan
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Ölüyen Yürüler

    "Türkiye'de bile ikamet etmeyen biri neden konuşulsun"





    Alıntıları Göster
    Müthiş kapak olmuş. Şahsen tebrik ederim.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: kangaetemo

    Barış Özcan'a uzun sure onyargiliydim, abartilan bir kisi oldugunu saniyordum ama birkac ay once bir yerde beklerken youtube'da onerilerde cikinca bir izleyeyim dedim ve onyargilarimda haksiz oldugumu gordum. Adam cok bilgili ve arastirmaci biri ve izledigim kadariyla her seyi tarafsiz bir bicimde anlatmaya calisiyor. Sayesinde kisa surede cok sey ogrendim. Nasa'ya davet edildigine de cok sevindim, firsat olunca bakacagim nasa videolarina
    evrim ağacına da uğra bir ara hocam
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Elsa

    Zaman gazetesine sponsorluk yapmış ve her türlü malum örgütün seminerine katılmış, Türkiye'de bile ikamet etmeyen biri neden konuşulsun?
    Barış Özcan

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • aslinda orada da takilmayi istiyorum da bu aralar okudugumu anlayamama problemim var video daha iyi oluyor o yuzden

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Ölüyen Yürüler

    "Türkiye'de bile ikamet etmeyen biri neden konuşulsun"





    Alıntıları Göster
    E beni konuşun dememiş ki adam?

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • 
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.