Başında Folikülit (kıl kökü iltihabı) olanlar - YAĞ Kaynaklı -Güncel (16. sayfa)

quote:

Orijinalden alıntı: Yeteneksizsiniz86

Bu arada ekleme yapayım... Bu vichy oil control şampuan çok serttir sık yıkanan arkadaşlara hiç önermem.. Derinizi kurutursunuz onun yerine "sodium chloride ve sodium içermeyen" şampuanlara yönelirseniz çook daha mükemmel sonuç alırsınız... Bu durum zaten kozmetiklerdeki tuzlardan dolayı oluyor diyebilirirz ... Ha ben sabun kullanayım onda tuz yok derseniz hata yaparsınız onda tuzun allahı kostik var hiç iyi olmaz;) birde bu stres olayına deyinelim öyle stressiz olun demekle olmaz, daha bilimsel olarak şunu önereyim biraz vücuttaki kortizol oranını doğal yollarla nasıl düşürebilirsiniz bunu araştırın... İşte diyettir. Yürüyüştür falan...

quote:

Orijinalden alıntı: boomla

Merhaba arkadaslar,

Yurt disinda yasiyorum ve sizin gibi bende bu sorunu yillardir cekiyordum, ama sonunda caresini buldum. Burada da boyle bir baslik oldugunu bildigimden gelip sizinle paylasmak istedim. 100% bir cozumden bahsediyorum yoksa sizde bilirsiniz, bu sorun icin onerilen yontemler genelde 90% ise yarar.

Yillardir denedmedigim (burada over-the-counter medical shampoo) sampuyan, receteyle verilenlerde dahil, kullanmadigim alternatif method (uzum sirkesi, elma sirkesi, bitkisel yag, sarimsak puresi etc.) kalmadi. Hatta 10-11 seans akupunture da gittim, sonuc hep biraz iyilesme ama yine tekrar eski haline dondu. Umudu yitirdigim bir anda, Aveda Shampure diye bir sampuan buldum. 25 bitki ozuyle yapilan birsey. Dedim, denemekten zarar cikmaz. Daha ilk yikamada, hemen farki hisetttim. Ikinci yikamayla sacimin icinde bir tane bile sivilce birkmadi. 1 haftadir sacim, tertemiz, 100%. Simdi, turkiyede bu sampuandan varmi bilmiyorum, ama olurda bir denk getirebilirseniz deneyin derim.

Saygilar

quote:

Orijinalden alıntı: Herşeykullanımda

Merhaba arkadaşlar

Ben de senelerdir aynı sıkıntıyı çekiyorum. Yanılmıyorsam 2010 yazıydı, saçımın içindeki ilk sivilceler çıktığında. Yazlıktaydık ve o civardaki bi cildiyeciye gitmiştim. Saçta çıkan önemsiz bir sivilce olduğunu düşünmüştüm tabi. 2 merhem verir, düzelir sanmıştım. Doktor tonton tatlı bi teyzeydi, çok net konuştu, bu hastalıktan kurtulmak biraz zordur dedi!. Tabi o esnada ben yine olayın ciddiyetinin farkında değildim. Adını hatırlamıyorum ama bi antibiyotik vermişti, bi tane de merhem. O sıralar yazlıkta sıklıkla alkol aldığımız için antibiyotiği kullanamadım. Sivilcelerde çok bir değişiklik de olmamıştı. O sıralar beni çileden çıkarmıyordu tabi sivilceler. Sonra Ankaraya döndük, burada bi özel hastaneye gittim, Tetradox ve Clindoxyl bir de adını hatırlamadığım uhu gibi bir merhem daha verdi, 3 ay kullan sonra yine gel dedi. Kullanmaya başladıktan 1 ay sonra sivilceler geçti, ben de ilacı bıraktım. O sıralar bunun ne illet bi hastalık olduğunu bilmiyorum tabi. Neyse, ilacı bırakınca 1 ay sonra tekrar çıkmaya başladı sivilceler, o sırada yurt dışındaydım iş için. Doktora mail attım, Tetradoxa tekrar başlayın, Türkiyeye dönünce tekrar görüşelim dedi. Ben yine başladım Tetradoxa, 1 ay sonra yine geçti sivilcelerim.O arada Türkiyeye döndüm ama sivilceler geçtiği için gitmedim doktora. Sivilceeler geçince ben Tatradoxu bıraktım, sonra klasil 1 ay sonra tekrar çıkmaya başladı sivilceler, ben de doğru doktora gittim. Bunun kesin çözümü Roaccutane dedi ve ilacı yazı. O arada bu ilacı yazmam için şu kağıdı imzalaman lazım dedi. Yeşil bi kağıt, üzerinde özetle şu yazyor; "Bu ilacı kullanmak için gerizekalı olmak lazım, nitekim intihar etmene bile sebep olabilir." Ben reçeteyi aldım ama, daha önce bu ilacı kullanan kimle konuştuysam sakın kullanma dediler. Başka doktorlara da gittim, direkt Roaccutane yazmaya kalktılar, kullanmam deyince antibiyotik dayadılar. Saçma bir kısır döngüye girdim, Tetradox kullanıyorum geçiyor, bırakıyorum tekrar çıkıyor. E antibiyotik dediğiniz şey de karaciğeri yoruyor, ilelebet kullanacak halimiz yok.

İlk yıllarda sadece saçımda çıkıyordu bu arada, sonra yüzüme de sıçradı. Gün içinde ister istemez kafamdaki sivilcelerle oynuyordum, sonra o elleri yüzüme sürünce yüzüme de bulaştı diye düşünüyorum. Neyse, nedeni çok önemli değil, öyle ya da böyle yüzümde de fena halde sivilce çıkmaya başladı. Baktım böyle olmayacak alternatif tedavi yöntemleri aradım. 2014 yılının yazında, bitkiderman'ın bi setini aldım, hem sabunu olan hem de losyonu. Setin içinden kese gibi bir şey çıktı önce yüzünüzü keseliyorsunuz sonra, sabunla losyonla filan yıkıyorsunuz tarzı bi şey. İşte bu hayatımın hatası oldu, yüzümdeki sivilceler öyle bir hal aldı ki, resmen cüzzamlı gibi oldum. Tüm psikolojim altüst oldu.

Neyse uzatmayayım, daha önce aklıma neden gelmediğini bilmiyorum ama iş cüzzamlılık seviyesine gelince, bundan yaklaşık 20 sene öncesinde annemin işlettiği güzellik salonunda çalışan, bizim Ankaraya taşınmamız sonrasında işe tek başına devam eden, kendi ilaçlarını kendisi yapan, deyim yerindeyse portakal gibi cildi olan nice insanı iyileştirdiğine onlarca kez şahit olduğum Madam Nino'yu aradım. Nino 65-70 yaşlarında, şu an İzmitte ikamet eden, Gürcü asıllı tonton bir teyzemiz. İzmitte beni muayene edip krem, losyon ve yıkama köpüğü seti verdi. Yıkama köpüğünü hem akşamları işten eve gelince yüzümü yıkamak için, hem de sabahları tıraş köpüüğü yerine kullandım, losyonu ise her akşam, bir fısfıs vasıtasıyla ince pamuk parçalarına sürüp, o pamuk parçalarıyla yüzüme ve kafama (saçlarımı çok kısa kesip) maske yaptım. en son da sivilcelerin üzerine kremi sürdüm. Sonuç; resimler aşağıda arkadaşlar. Yaklaşık 4 ay içinde normal insana döndüm, psikolojim düzeldi. Bu tedaviye ilk başlamamın üzerinden yaklaşık 1,5 sene geçti, şu an yüzümde hiç sivilce yok, saçımda da 10 - 15 tane var ama beni rahatsız edecek seviyede değiller, çoğu çok küçük. Nadiren bazıları büyüyor, onlara bahsettiğim kremi sürünce geçiyorlar.

Sonuç olarak; hastalıktan tam olarak kurtulabildim mi? Hayır, ama hem antibiyotik kullanarak karaciğeri mahvetmeden hem de o Roacccutane denen ilacı kullanmadan, normal insanlar gibi yaşayabildiğim bir çözüm buldum.

Ne illet bir hastalıkmış anlamadım, ne tedavisi var ne bir şey. Bu krem ve solüsyonu daha ne kadar kullanmaya devam ederim bilemiyorum ama dediğim gibi en azından artık kafamda/yüzümde sivilce olduğu takıntısından/stresinden kurtuldum.

Bitkiderman ürünlerinin yüzümü soktuğu şekli, sonrasında Ninonun ilaçları kullanmam ve bugünkü halimin resimleri aşağıda..

quote:

Orijinalden alıntı: Yeteneksizsiniz86

Bakın arkadaşlar... Antibiyotikler ciltteki sebum seviyesini azalttığı için dolaylı yoldan geçici bir şifa buluyorsunuz. Yani vücudunuzda kronik bir enfeksiyon yüzde 99 unuzun yok... Şimdi beni dinleyin...
1.Mentolden kesinlikle uzak duracaksınız. Malesef diş macunlarında ve sakızlarda çokça nane ve mentol var.
2.kimyasal olarak gliserinden ve silikon türevlerinden uzak duracaksınız. Şimdi çoğu kepek şampuanında saç derisini kaplayıp kurumaması için dimethicone ve türevleri yani silikon bulunur bunun için kepek şampuanları iyi gelmez aksine kötüleştirir. Hatta yukarıda bir arkadaş Vichy dercos yeşil şampuan önermiş ama sakın ha kepek için olanını değil OİL CONTROL olanını kullanacaksınız... İçinde paraben ve silikon olmayanı... Kepek için olanında hem mentol hem çokca silikon bulunur iyi gelmez...
3. İki gün boyunca günde iki kez Brufen 600mg alın. Bu güvenli ve çok basit bi ağrı kesici aspirin gibi bişey şimdi burası önemli bunu aldığınız iki gün saç derisindeki folikülitleriniz kurumaya geçmeye başladıysa o zaman vücudunuzda gizli bir enflamasyon var buda yüzde 95 diş köklerinizden kaynaklanıyor gömülü 20 lik dişleri azı dişlerinde olan çürümler falan v.b o zaman diş tedavisine gidin total röntgenle bakılsın hatta 20 likleri falan bence çektirin çürükleri tedavi ettirin
4.Vichy dercos OİL CONTROL kullanın. Ve duştan sonra nasıl şampuanı parmaklarınızla saç dplerinizi ovuyorsunuz durulanırkende aynı şekilde parmaklarınızla suyla saç diplerinizi ovuşturun iyice şampuanı arındırın yani...
5. Birkaç tane mentol ve nane içermeyen diş macunu var piyasada bunları kullanmaya çalışın. Hadi bakalım...

quote:

Orijinalden alıntı: Yeteneksizsiniz86

Ben açıkçası hiçbir sabunu önermem çünkü sabun kostikten yani birçeşit tuzdan yapılıyor ve cilt ph i ile hiç uyumlu değil, kıl köklerini resmen kazıyarak büzülmesini sağlar ve faydadan çok zararı olur... Zaten işin aslı birçok arkadaşında sorunu bu kozmetiklerde bulunan bazı kimyasallar ve en çokta tuzlar... Mesela bir arkadaş AVEDA SHAMPURE önermiş içeriğine baktım bizim baş düşmanlarımızdan cocamidopropyl betaine içermiyor... Bunun için faydalı olabilir...

quote:

Orijinalden alıntı: Yeteneksizsiniz86

Şimdi şöyle dün akşam yukarıdaki arkadaşın önerdiği aveda shampure şampuanı araştırıyor ve inceliyorum özellikle yurt dışı siteler makaleler ve forumlarda... Şöyleki içerik olarak gerçekten çok temiz.. Ve forumlarda yarım çay kaşığı bile süper köpürüyor gibi yorumlar var.. Hal böyleyken 1000 ml ini alsan internette 130-150 civarı yani bir litre hergün dahi kullansan sana rahat 3 ay gider. Bence aveda al bir kere en büyüğünü... Onun haricinde elinde büyüteç şapmuanların içeriğinde kaybolursun o olmasın bu olmasın diye...
İllahaki başka birşey alayım dersen içeriğinde olmaması gereken cocamidopry betain ve türevleri yani coconat (hindistan cevizi ve hind. Cevizi yağı türevleri olmayacak, mentol ve nane ksinlikle olmayacak...