Birisi köydeki arazimizin önündeki su kenarına çökmüş.

Seçili yer bizim, bu kişi aşağıdaki yerin etrafını kapatmış, prefabrik ev koymuş. Bizim arazi ile suyun kenarındaki yer normalde devletin. Ama bildiğim kadarıyla arazinin önündeki kısmı tarım amacıyla kullanabiliyorsun. Ev, iş yeri yapmadığın sürece bostan veya bahçe yapmanı sorun etmiyorlar.

Bu bahsettiğim kişi etrafına 3-5 tane tinerci toplamış. Muhtar konuşmaya gittiğinde muhtarı dövmüşler.

Bu durumda ne yapmak gerekir?

Muhtarı korkutmuşlar. Ben artık karışmam diyor.

diyorsunuz. "Aşağıdaki yerin etrafı" ile kastettiğiniz yer tam olarak neresi? Yol ile suyun arasında kalan bölge mi?

Bu su tam olarak nedir? Deniz mi, göl mü, dere mi, çay mı, ırmak mı? Nedir?

diyorsunuz. Hazine arazisini izinsiz ekip biçemez, izinsiz kullanamazsınız. Uygulamada bir yaptırımla karşılaşmayabilirsiniz. Ama fiiliniz mevzuata aykırı olur. Tinercilerin muhtarı dövmesi yasal değil ama söylediğinize göre dövmüşler. Hazine arazisini izinsiz ekip biçmeyi de öyle düşünebilirsiniz.

Uğraşmaya kararlıysanız muhtarın darp edildiğinin devletin kayıtlarına geçirmenizde yarar var. Normalde basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek yaralanmalar şikayete tabi. Ancak muhtarın bu işgalcilerin yanına gitmesi belki de ilgili kanunlarda kendisine verilmiş bir görevin kapsamında olabilir. Eğer durum böyle ise muhtar şikayetçi olmasa dahi siz muhtarın korkudan şikayet edemediğini belirterek bunu jandarmaya veya savcılığa bildirebilirsiniz. Kamu görevlisine görevi yaptırmamak için direnme suçu şikayete tabi değil. Hem olayın ayrıntılarını bilmediğim için hem de hukukçu olmadığım için doğru yorum yapmam zor. Anlattıklarınza bakılırsa muhtar şikayetçi olmadıkça faillerin cezalandırılması, soruşturma açılması gibi ihtimaller biraz düşük gibi duruyor. Darp meselesini bir hukuçuya danışmanız faydalı olur. Ayrıca bu konuyu forumun "Hukuk" kategorisi kısmında açıp detayları ile anlatıp sormanızı öneririm.

(Eğer bu işgalcilerin bölgedeki karakolda, savcılıkta tanıdığı olduğundan şüpheleniyorsanız şikayetinizi CİMER'den de oluşturunuz.)

Ayrıntılar bilinmediği için doğru yorum yapmak zor. Yazdıklarınızdan aklımıza gelenler ne kadarsa o kadarını paylaşabiliyoruz sadece.

-Eğer bahsettiğiniz arazi köye aitse TCK 154/2 kapsamında savcılığa şikayet edebilirsiniz. İnternette örnek şikayet dilekçeleri vardır.

-İşgal edilen arazi köye aitse kaymakamlığa başvurup işgalcilerin atılmasını isteyebilirsiniz. İnternetten, 3091 sayılı Taşınmaz Mal Zilyedliğine Yapılan Tecavüzlerin Önlenmesi Hakkında Kanun şikayet dilekçesi örneklerini bulabilirsiniz. Bu kanun kapsamında başvurmak için işgali öğrendikten sonra en geç 60 gün içinde başvurmanız gerekiyor. Ki yazdıklarınıza bakılırsa siz öğreneli biraz zaman geçmiş. 60 günden daha az zamanınız var yani. Ayrıca işgalci 1 yıldan daha uzun süredir işgal ediyorsa yine bu yolu kullanamazsınız. İşgalci işgale başlayalı 1 yıldan az zaman geçmiş olmalı. Kaymakamlığa başvurduktan sonra soruşturma yürütülür, şikayetiniz haklı bulunursa işgalci oradan atılır. Yalnız bu yolu kullandığınız takdirde soruşturmacı memurların yolluk masraflarını başvuruda siz ödersiniz.

Hem savcılığa hem de kaymakamlığa başvurmanızın önünde de engel yok. Her ikisine de başvurabilirsiniz.

-Yok eğer bahsettiğiniz arazi bir kuruma aitse bahsettiğiniz arazinin sahibi olan kuruma, arazisinin işgal edildiğini ihbar ediniz. İlgili kurum da kaymakamlığa başvurup aynı yolu izleyebilir. Böyle bir imkan var ama uğraşırlar mı bilemem.

-Bahsettiğiniz yerde bir sit alanı varsa, tabiat varlıklarına zarar veriliyorsa yahut Kıyı Kanunu'na aykırı bir durum varsa Çevre Şehircilik Bakanlığı'na ihbar edebilirsiniz.