Yeni Kayıt
Konudaki Resimler
önceki
|
Hızlı 
Bildirim
Dünya Petrol Krizi - Peak Oil (38. sayfa)
Sıcak Fırsatlarda Tıklananlar
Editörün Seçtiği Fırsatlar
Daha Fazla 
Bu Konudaki Kullanıcılar:
Daha Az 
2 Misafir (1 Mobil) - 1 Masaüstü, 
1 Mobil
1 Mobil
Giriş
Mesaj
-
-
quote:
Orijinalden alıntı: vezir
Sayın nlty 2000,
sizin takdire şayan yazınızı bir site komple alıntı yapmış.Bilginiz olsun.
''GDO`lar: Adı konmamış kitle imha silahları ''
http://www.tumgazeteler.com/?a=5630192
Alıntı yapanların nerden aldıklarını yazması tabiiki şık ve etik olanı.
Fakat bu tür isimsiz alıntıları hiç dert etmemek gerekir.
Zaten amacımız mümkün olduğunca herkesin bilinçlenmesi değil mi?
Herkesin gerçekleri öğrenmesi uyanması değil midir ntly2000 gibi insanların çırpınması, birşeyler yapması?
Alsınlar da nasıl alıyorlarsa alsınlar,
Şu 3 maymunu oynayan medyada böyle yazıların daha çoğlamasına yol açacaksa alsınlar.
***
Beni bugün şaşırtan bir yazı da hiç hazzetmediğim Haşmet BABAOĞLU'nun bugünkü yazsında geldi.
"...
Global ekonomik kriz gelip geçici bir çöküş değil, bir "dönüşüm momenti"dir!
Belli oluyor ki, 2010'dan itibaren içine girilecek dünya ekonomik düzeninde hiçbir şey eskisi gibi olmayacak! Bunu iktisatçılar biliyor. İşadamları biliyor. Hükümet biliyor. Bir tek bizim medya habersizmiş gibi davranıyor, o ayrı!
... "
Yazının tamamı
http://www.sabah.com.tr/Yazarlar/babaoglu/2009/10/19/tusiada_baskan_bulmak_isin_gercegi
-
Biraz da gülelim..
http://webtv.hurriyet.com.tr/default.aspx?cid=1&vid=756
Acaba 2 sene içinde bizim İstanbul'da da böyle görüntülere tanık olabilecek miyiz? Ne dersiniz??
Özellikle haberin veriliş şekline de dikkat.. '' İstanbullu seyret ve rahatla ''
-
quote:
Orijinalden alıntı: ihg70
"...
Global ekonomik kriz gelip geçici bir çöküş değil, bir "dönüşüm momenti"dir!
Belli oluyor ki, 2010'dan itibaren içine girilecek dünya ekonomik düzeninde hiçbir şey eskisi gibi olmayacak! Bunu iktisatçılar biliyor. İşadamları biliyor. Hükümet biliyor. Bir tek bizim medya habersizmiş gibi davranıyor, o ayrı!
... "
Yazının tamamı
http://www.sabah.com.tr/Yazarlar/babaoglu/2009/10/19/tusiada_baskan_bulmak_isin_gercegi
Yoo, yoo ben hele hükümetin pek bir şey bildiğini sanmıyorum. Mesela üstel büyüme nedir, hiç bir bakan ya da AKP vekilinin bildiğini sanmıyorum. Nüfusun artması bir yana, felaketleri en az kayıpla atlatmak için ne pahasına olursa olsun acilen sabitlenmesi gerektiğini bildiklerini sanmıyorum. Ekonomik düzenin(ya da kapitalizmin) sürekli büyüyemezse çökecek olduğunu bilip anladıklarını sanmıyorum. Etkisiz yığınların çoktan seçmeli olarak kötünün iyisini seçtikleri temsili sistemin toplumu çöküşe -bırakın çöküşü herhangi bir zorluğa- hazırlayamayacağını bildiklerini sanmıyorum. Onların bildiği bir kaç CIA ajanı danışmanın gevelediğinden ibaret. Kaza eseri farklı bir şey duduyor ya da okuyorlarsa da derinliği ekonomik krizin "ne kadar süreceği"nden ibarettir.
Şöyle izah edeyim; ben bu bakanlar kadar zengin olsaydım ve yine şimdi bildiklerimi biliyor olsaydım kafa dengi arkadaşları toplar kendime bir kale yapardım. Herşeyiyle kendine yeten sığınaklı bir kale.
-
quote:
Yoo, yoo ben hele hükümetin pek bir şey bildiğini sanmıyorum. Mesela üstel büyüme nedir, hiç bir bakan ya da AKP vekilinin bildiğini sanmıyorum. Nüfusun artması bir yana, felaketleri en az kayıpla atlatmak için ne pahasına olursa olsun acilen sabitlenmesi gerektiğini bildiklerini sanmıyorum. Ekonomik düzenin(ya da kapitalizmin) sürekli büyüyemezse çökecek olduğunu bilip anladıklarını sanmıyorum. Etkisiz yığınların çoktan seçmeli olarak kötünün iyisini seçtikleri temsili sistemin toplumu çöküşe -bırakın çöküşü herhangi bir zorluğa- hazırlayamayacağını bildiklerini sanmıyorum. Onların bildiği bir kaç CIA ajanı danışmanın gevelediğinden ibaret. Kaza eseri farklı bir şey duduyor ya da okuyorlarsa da derinliği ekonomik krizin "ne kadar süreceği"nden ibarettir.
ama başbakanımız dün televizyonda EN AZ 3 Kişilik
aileden bahsetti. hesap kitap yaptırmışlar nufusumuzu korumak için bu sayıyı bulmuşlar. Bilseler aslında ne söylemeleri gerektiğini , halen kış uykusundan uyanamadıkları belli oluyor.
-
quote:
Orijinalden alıntı: nlty2000
Yoo, yoo ben hele hükümetin pek bir şey bildiğini sanmıyorum. Mesela üstel büyüme nedir, hiç bir bakan ya da AKP vekilinin bildiğini sanmıyorum. Nüfusun artması bir yana, felaketleri en az kayıpla atlatmak için ne pahasına olursa olsun acilen sabitlenmesi gerektiğini bildiklerini sanmıyorum. Ekonomik düzenin(ya da kapitalizmin) sürekli büyüyemezse çökecek olduğunu bilip anladıklarını sanmıyorum. Etkisiz yığınların çoktan seçmeli olarak kötünün iyisini seçtikleri temsili sistemin toplumu çöküşe -bırakın çöküşü herhangi bir zorluğa- hazırlayamayacağını bildiklerini sanmıyorum. Onların bildiği bir kaç CIA ajanı danışmanın gevelediğinden ibaret. Kaza eseri farklı bir şey duduyor ya da okuyorlarsa da derinliği ekonomik krizin "ne kadar süreceği"nden ibarettir.
Şöyle izah edeyim; ben bu bakanlar kadar zengin olsaydım ve yine şimdi bildiklerimi biliyor olsaydım kafa dengi arkadaşları toplar kendime bir kale yapardım. Herşeyiyle kendine yeten sığınaklı bir kale.
Aynı fikirdeyim.
Hükümettekilerin olayın vehametini zerre kadar anladıklarından şüpheliyim.
Eğer biliyor da şu andaki yaptıklarını da bile bile yapıyorlarsa durum burada anlatılamayacak kadar vahimdir zaten.
Zor günler bizi bekliyor
Belki 5 yıl sonra, 10 yıl sonra..
Belki 6 ay sonra.
Kaçış yok, olacak.
Olmasa bile önemi yok.
Şehrin saçmasapan tüketim koşuşturmasından, yaşam şartlarından uzak,
Doğa içinde sade ve kendine yeten bir yaşam asla benim için bir kayıp olmayacak.
Yeni çağa ve düzene hazırım.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ihg70 -- 8 Haziran 2010; 1:36:09 >
-
quote:
Zor günler bizi bekliyor
Belki 5 yıl sonra, 10 yıl sonra..
Belki 6 ay sonra.
Kaçış yok, olacak.
Olmasa bile önemi yok.
Şehrin saçmasapan tüketim koşuşturmasından, yaşam şartlarından uzak,
Doğa içinde sade ve kendine yeten bir yaşam asla benim için bir kayıp olmayacak.
Yeni çağa ve düzene hazırım
aslında maya takvimine göre çok kısa bir süre sonra yeni bir çağ başlayacak , ama ne gibi gelişmelerin olacağını göreceğiz. Ancak verilen tarihelr geçip de bir şey olmayacağını düşünmek de hatalı olur çünkü zaten iklim ve yağış miktarındaki değişiklik farkedilmeyecek gibi değil. Arka arkaya yıllar böyle yağış olursa verimli toprağın önemliş ibr kısmı zarar görecek , geri kalanı için zaten erozyon ve kıtlık uzun yıllardır öngörülüyor.
şahsi kanatlerimie göre maya takviminde belirtilemye çalışılan döngü toprak altındaki magmanın hareketi ve sonuçları ile ilgili . Kutupların yer değişmesi gibi dünya çağında felaketlerin olabilirliği hep bununla alakalı. Büyük volkan patlamaları için hazırlıklı olmak gerkekir . Evet bize çok uzakta olacaktır ancak bu asıl deprem fırtınaların başlaması için yeterli bir veri oluşturmaktadır. ülkemiz deprem kuşagında olacağı için deprem riski düşük bölgelerimizde dahilolmak üzere yeni bir silsile için geri sayım sürmektedir. Bunun başlangıcı belki olmaya başlamıştır ancak başlamadı ise bile volkanik hareketler duyarsanız tedbirli olmak gerektiğini hatırlayın yeter.
-
quote:
Doğa içinde sade ve kendine yeten bir yaşam asla benim için bir kayıp olmayacak.
Yeni çağa ve düzene hazırım.
Darısı hepimizin başına.. Ben de dönemlik planlarımı yaptım zaten.. Benim dezavantajım hem biraz genç olmam, hem de etrafımda bu olup bitenleri reddedenlerle dolu olmam, tamamen tek başımayım..
Bu arada bugün tesadüfen öğrendiğim bir şeyi paylaşmak istiyorum, daha doğrusu biliyordum ama araştıracak yazı bulamamıştım, kanıt olmadığı için pek ihtimal vermiyordum, şimdi biraz okudum, doğru olma olasılığının epey yüksek olduğuna kanaat getirdim, başka bir forumdan bir amcazademizin parça parça görüşlerini ve bir de köşe yazısı koymak istiyorum..
Olay 5-6 Eylül 2007 Gecesi gerçekleşiyor..
http://yenisafak.com.tr/yazarlar/default.aspx?t=04.10.2007&y=IbrahimKaragul
http://www.milliyet.com.tr/2007/09/06/son/sondun20.asp
http://www.milliyet.com.tr/2007/09/07/son/sondun24.asp
http://www.milliyet.com.tr/2007/09/10/son/sonsiy23.asp
http://www.milliyet.com.tr/2007/09/13/son/sondun15.asp
http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/goster/haber.aspx?id=7227623&tarih=2007-09-05
Diğer yazı.. (Parçalıdır, birleştirip koydum, karışık gelebilir)
quote:
5-6 Eylüi gecesi Dunya ve de özelliklede bölgemiz bir Nükleer felaketin eşiginden dönmüş bulunmaktadir.
Bu konuda butun dunyada o gunden bu yana görülen eşi görülmemiş suskunluk zaten birçok şeyi açiklar.
Ben bu konuda başka basliga bir seyler yazmiştim,ama o baslik esrarıengiz bir biçimde kayboluverdi.
Cok daha evvel sunlari soylemistim Iran konusunda "ABD nin Iran' a saldirmak gibi bir plani yoktur,gördukleriniz birer senaryodur,gerçekten Iran'a saldirmak isteyecek ABD başkani kafasina kursunu yer ve kursunu atan bir arap veya yahudi olmaz".
5-6 Eylul gecesi benim soylediklerime benzer şeyler olmustur dunyada gerci baskana kimse kursun atmamistir ama "Project Checkmate" ABD nin emir-komuta zinciri dışına çıkilarak durdurulmuş, Israil ile ABD de buna yakin duran fraksiyonun (Yahudi Lobisi) Iran' a yönelik nükleer saldirisi onlenmiştir.
5-6 Eylul gecesinden sonra ABD nin Iran'a mudahale ihtimali tamamen ortadan kalkmistir ama Israil'in tek basina mudahale ihtimali artmis bulunmaktadir, eğer boyle bir Israil mudahalesi olursa benim şahsi görüşümce bu müdahale de "Project Checkmate" gibi önlenecektir.
Bu arada Turkiyede hanimlarin baslarini acmalarini veya kapamalari husunda ağızlarini hiç kapamayanlarin ülkemizin ve bölgemizin bir nukleer felakerin eşine gelmesine neden 5-6 Eylul gecesinden hiç mi hiç bahsetmemeleri çok ilginç
Turbana karşı olup olmamak hic onemli degildir,ama "Operation Orchard" ve "Project Checkmate" nin planlayilayıcılarinınmı yoksa o planlari önleyenlerinin mi yaninda olundugu konusu hayati önemdedir,ters köşeye yatip gol yememek icin.
Hava savunma sistemleri hakkinda toplayacaginiz ELINT bilgileri ancak bir kac dakika veya en fazla bir kaç saat sonra yapilacak bir hava saldirisinda kullanilabilir, cunki hava savunmasi da enayi degildir kullandiklari parametreleri hemen degistirirler,yani bugün elde ettiginiz ELINT informasyonunun,eger düşmaninizın sizin o bilgiyi ögrendiğinizden haberi varsa,ki Suriyenin vardir,bir saat sonra hiç bir degeri kalmaz, çunki düşman savunmasi kullandigi paramatreleri değistirmiş olur siz saldırana kadar.
5-6 Eylul gecesi Israilin gerceklestirdigi "Operation Orchard" in hedefi Suruyenin 1.5 ay kadar Rusyadan aldigi Hava savunma sistemi hakkinda ELINT toplayarak bunu "Real Time data link" ile Iran'a saldiracak "Project Checkmate" ye bildirmekti,cunki Iran ve Suriyenin Rusyadan aldigi sistemler tipatip aynidir.
"Operation Orchard" a Israil savaş uçaklarının yanısira bir adet ELINT (elektronik istihbarat toplama) uçağıda katılmış ve bu uçak Suriye hava sahasına hiç girmemiştir.
Israil ucaklari bu operasyon sirasinda dogrudan Suriye hava sahasina girmemisler Akdeniz ve Turkiye üzerinden uçarak Suriye hava sahasına Kuzeyden girmişlerdir,bu tabii Suriyeliler için biraz sürpriz olmuştur,ayrica bu yeni hava savunma sistemleri Suriye ve Iran'a sadece 1-2 ay evvel teslim edilmiştir boyle durumlarda bunlari kullananlar epey tecrubesiz ve sisteme yabanci olduklarindan tam verim alinamaz, bu acidan "Project Checkmate" saldirinin zamanlamasini bu "tecrübesizlik penceresinin" açık oldugu tarihe denk getirmis olmali diye düşünüyorum.
Bu olayla ilgili olarak dunyanin elinde elle tutulabilir sadece bir delil vardir, oda Turkiyeye düsen diş yakit tanklaridir,ama onlarda dikkatle düşünülürse çok şeyi açıklarlar.
1)Israilden kalkan Israil savas ucaklari direkt uçuş yaparak Suriye icinde herhangi bir hrdefi vurmak istedikleri zaman dış yakit tankı taşımazlar hedefler yakindır ucaklarin rahat rahat menzillerin icindedir,yani bu defa Israil uçaklarinin dış yakıt tankı tasimakta olmalari onlarin hedeflerine direkt olarak yönelmediklerini,büyük bir kavis çizerek Turkiye üzerinden saldırdıklarini gösterir.
2)Bu yakit tanklari savas ucaklari "Break turn" tabir ettigimiz çok sert manevralara başlayacaklari zaman atilir,çunki bunlar ucaga asili iken "Break Turn" tipi manevra yapmak zordur, peki pilotlar ne zaman "Break turn" yapmaya ihtiyac duyarlar,ya baska bir ucakla çatişmaya girecekleri zaman,veya atılan bir füzeden kurtulmak icin.
5-6 Eylül gecesi Turkiye semalarinda çok tehlikeli şeyler olmustur ve malesef türbana karşı olanlarda ,taraftar olanlarda birlikte ters köşeye atlamışlardır o gece.
Bende daha evvel yazmıştim "Project Checkmate" i durduranlar Amerikan aksanı ile Ingilizce konuşan ABD silahlı kuvvetleri mensupları,özelliklede Hava Kuvvetleri mensuplarıdir, kariyerlerini , belki de hayatlarini tehlikeye atarak durdurmuş böylecede 6 Eylül gunu Iran topraklari üzerinde mantar görünümlü bulutlarin yükselip milyonlarca kisinin olmesini onlemislerdir.
Peki Turkiyede ne yapilmistir 5 Eylül günü? Hiçbirsey! ,Hala 5-6 Eylül gecesi olanlar Turk halkindan saklanmaya çalışılmaktadir..
Mesela Pentagon açiklamasında nukleer başliklı füzelerin hizmet dışı birakilacakları için Barksdale AFB ine nakledildikleri söylenmiştir.
Bu ne demektir?
Bu şu demektir,Pentagon açıklaması acele ile hazırlanmış ve muhtemelen de bu işin , yani nukleer baslikli havadan yere fuzelerin "hizmet dışı" bırakılma prosedürlerinden hiç haberi olmayan biri tarafindan hazirlanmis bir "damage control" dökümani oldugunu gösterur zira ABD hava kuvvetlerinin elindeki butun nukleer baslikli fuzelerin "hizmet dışı" bırakilma yani "decommissioning" işlemleri sadece ve sadece Kirkland AFB de yapılmaktadır yani bütün hizmet dişi birakilacak havadan yere nukleer baslikli fizelerin gitmesi gereken yer Kirkland dir, Barksdale degil.
Aciklamada deniyorki "efendim bunlar yanlişlikla uçaklara takilmiş"
Yahu bırakin ucaklara takmayi,onlari depolardan çikarmak için Offutt dan izin gerekir,böyle bir izin ise ortada yoktur.
Ayrica "Live" ve "Dummy" başliklarin renk kodlari farklidir,nukleer silahlarla ilgili personel secmedir,sokaktan toplanmamislardir boyle buyuk hata yapmalarina imkân ve ihtimal yoktur.
"Bent Spear" olarak nitelenen bir olay "Empty Quiver" olarak islem görmüstur,tarihte birçok "Bent Spear" olayi olmuştur ama bunlarin hiçbiri "Empty Quiver" seviyesine gelmemistir.
Buda bize şunu gösterir: 5 eylul gunu Atlantigin her iki yakasinda çok önemli ve tehlikeli şeyler yaşanmıştır.
Nedir yasanan ?
ABD silahli kuvvetlerinin "chain of command" i atlanıp secret service uzerinden verilen emirlerle bir saldiri yaptirilmasi denenmistir,işin özeti budur
Turkcesi Iran'a yönelik büyük bir nükleer saldırı ABD silahlı kuvvetleri mensuplarinin direnmesi sayesinde önlenmiş bulunmaktadir,bolgemizin bir daha böyle olaylarla karşılaşmaması dilegi ile hepimize geçmiş olsun...
http://www.timesonline.co.uk/tol/news/world/asia/article2512097.ece
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi hazardousmen -- 20 Ekim 2009; 0:18:11 >
-
quote:
Orijinalden alıntı: ihg70
- Küçük bir meblağ dışında bankalarda para tutmuyoruz. Bunu zaten uzun zamandır uyguluyorduk.
Peki birikiminizi nasıl tutuyorsunuz? Altın yapıp toprağa mı gömdünüz?
quote:
Orijinalden alıntı: ihg70
Eşim Rus. Rusyanın kırsal sayılabilecek bir bölgesinde zor şartlarda büyüdüğü için her türlü zor şartta nasıl yaşanacağını çok iyi biliyor.
Böyle bir eş için adam kesebilirdim ne yalan söyleyeyim...
quote:
Orijinalden alıntı: ihg70
4-Kardeşlerimi ve aileerini tahliye edip bizim bulunduğumuz noktada toplayacak acil seyahat planları (kalabalık olmak hem toprağı işlemek hem güvenlik açısından daha avantajlı olacaktır)
Peki kardeşleriniz bu durumlardan haberdar mı? Ben kardeşime ilahi gerçeği tebliğ ettim ama o bildiğini okuyor.
quote:
Orijinalden alıntı: ihg70
6-Bulunduğumuz yeri savunacak gerekli silahlara sahip olmak!
Ben bunun faydasından pek emin değilim. Kılıçla yaşayan kılıçla ölür.
quote:
Orijinalden alıntı: ihg70
7- Şu an için tüm önemli belgelerin (fotoğraflar, videolar, önemli dökümnalar, evraklar ) hepsinin taranmasını, Blu-ray, DVD'lere aktarılması ve bunların 1'den fazla farklı coğrafik bölgelerde yedeklemesini tamalamış durumdayım.
Bu tam olarak nasıl bir şey? Sadece hatıralar mı yedeklendi? Diplomanızı taramanız ne kazandıracak? Ben e-kitaplarımın çıktısını alayım dedim, binlerce sayfa oluyor, mümkün değil. Arşivin yedeğini, yedeğini ve yedeğini aldım ama hepsi de harddisk. Açıkçası harddiskten sağlam bir şey var mı bilmiyorum. DVD'ler çok narin.
Eposta adresinizi özelden atarsanız sizinle haberleşmek isterim.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi nlty2000 -- 20 Ekim 2009; 1:19:36 >
-
quote:
Orijinalden alıntı: nlty2000
Peki birikiminizi nasıl tutuyorsunuz? Altın yapıp toprağa mı gömdünüz?
Çok fazla bir birikimimiz yok.
quote:
Orijinalden alıntı: nlty2000
Böyle bir eş için adam kesebilirdim ne yalan söyleyeyim...
Hayatımda yaptığım en doğru iş
Allah herkese gönlüne göre nasip etsin.
quote:
Orijinalden alıntı: nlty2000
Peki kardeşleriniz bu durumlardan haberdar mı? Ben kardeşime ilahi gerçeği tebliğ ettim ama o bildiğini okuyor.
İşlerin yakında küresel boyutta çok kötüye gideceği, kitlesel göçler ve kargaşanın olacağı, böyle durumlarda birarada olmamızın çok iyi ve önemli olacağı konusunda konuştum.
Konuşmasam bile önemi yok çünkü beni babaları gibi görürüler ve sözümden çıkmazlar. Yarın "herşeyi bırakın gelin" desem bırakıp gelirler.
quote:
Orijinalden alıntı: nlty2000
Ben bunun faydasından pek emin değilim. Kılıçla yaşayan kılıçla ölür.
Hiç kullanmazsam bile evimde bir köşede saklı olarak silah olmasını isterim. Otoritenin kaybolacağı, çok ciddi asayiş problemlerinin yaşanacağı dönemler geçirceğiz gibi. Neyin ne zaman lazım olacağını bilemezsin. "Ah keşke.." demek istemem.
quote:
Orijinalden alıntı: nlty2000
Bu tam olarak nasıl bir şey? Sadece hatıralar mı yedeklendi? Diplomanızı taramanız ne kazandıracak? Ben e-kitaplarımın çıktısını alayım dedim, binlerce sayfa oluyor, mümkün değil. Arşivin yedeğini, yedeğini ve yedeğini aldım ama hepsi de harddisk. Açıkçası harddiskten sağlam bir şey var mı bilmiyorum. DVD'ler çok narin.
Şimdi bir konuyu çok iyi anlamak gerekiyor.
İleri derecede tahribat yapacak geniş kapsamlı bir nükleer savaş veya kozmik-çevresel bir felaket (göktaşı çarpması, suların 150-200 metre yükslemesi, marduk vs) olmadığı sürece taş devrine dönmeyeceğiz.
Olacak şu: Kargaşa-kaos dönemi. 10-15 yıl, belki biraz daha uzun veya daha kısa sürecek bir kaos dönemi.
Bu süreçte Dünya nüfusu 1 milyar civarında bir noktaya çekilecek. Bazı ülkeler tarih olacak, ülke sınırları değişecek, başrol oyuncuları değişecek, yeni ülkeler, sınırlar ortaya çıkacak. Petrol uygarlığı ve buna dayanan tüketim-düzeni yerini, geriye kalan insanların ihtiyaçlarını rahatlıkla karşılayacak enerjilerin kullanılacağı yeni bir çağ başlayacak.
Mevcut petrol uygarlığı düzeninden yeni enerji uygarlık düzenine yumuşak, kansız bir geçişin olmayacağı kesinleşti gibi. Buna dair hiç bir hazırlık yok. Bu geçiş kıra-döke yapılacak.
Bir kaos-kargaşa dönemi yaşanacak. Bu 10 yıl mı sürer, 20 yıl mı sürer bilmiyorum. Ama eninde sonunda kaos bitip taşlar yerine oturduğunda, dengeler yeniden kurulduğunda bulunduğumuz seviye asla taş devri veya ortaçağ uygarlığı olmayacak.
Teknoloji kaldığı yerden devam edecek ama bu teknolojinin dayandığı enerji petrol olmayacak.
İşte bütün mesele bu 10-15 yıllık geçiş döneminde hayatta kalabilmek!
Kendime ait hatıraları ve önemli gördüğüm evrakları (diploma dahil) tarayıp saklıyorum.
Taranmış evrak fazla yer kaplamıyor zaten, fotoğraflar da öyle. Asıl yer kaplayan videolar.
Videolar 12 Bluray disc tutarken (12x 25GB) geri kalan tüm taranmış döküman+fotoğraf+ıvırzıvır 3 DVD tutuyor (3x 4.7GB)
Ben asla ve asla hiç bir harddiske ve flash memory'e güvenmem!
Bunu bir elektronik mühendisi olarak söylüyorum.
CD türü medayalar (CD, DVD, Bluray) en güvenli yedekleme-saklama yöntemleridir.
Herhangi bir IT çalışanına sorduğunuzda alacağınız cevap budur.
Elektriksel yük ve manyetik tabanlı hiç bir aygıt güvenli değildir.
Kuvvetli bir elektrik-manyetik alana maruz kaldığında üzerindeki bilgiler kaybolur.
CD türü medyalar manyetizmadan, elektrikten etkilenmezler.
En yavaş hızda yazılmış kaliteli bir CD/DVD, kutusuna konulup saklanırsa üzerindeki bilgiyi teorik olarak sonsuza kadar korur.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ihg70 -- 8 Haziran 2010; 1:39:23 >
-
Cumhurbaşkanlığı makamını işgal eden zat bize ABD postalı altında ezileceğimiz günleri mi müjdeliyor?
http://www.mirhaber.com/haber.php?haber_id=29628
Irak'tan çekilecek askerlerin Türkiye'den geçeceği haberleri üzerinde geçen haftalarda endişelerimi yazmıştım. Sanırım o askerler sonsuza kadar buradan gitmeyecek. Yeni füze alımı işi de acaba ABD'nin zaten kendi kullanacağı füzelerin parasını bize ödetme kumpası olmasın? Şimdi bunlara incir çekirdeğini doldurmayacak sebeplerden (ya da perde arkasında var olan ama benim bilmediğim sebeplerden) İsrail'le hırlaşmaya başladığımız bilgisini ekleyin. Ne çıkıyor? Ben toplayamadım biri toplasın.
Dağa kaçmak bile bizi kurtarmayabilir.
-
quote:
İsrail'le hırlaşmaya başladığımız bilgisini ekleyin. Ne çıkıyor? Ben toplayamadım biri toplasın.
Abd istemeden böyle bir 180 derece dönüşü bizim hükemetin yapması zor. herşey birilerinin kontrolü altında. Sadece fark israil politikalarını şimdiki hükemet başkan veya bazı kurmaylarının desteklemiyor olmaları. Direk karşılarına almak yerine dolaylı yoldan üçüncü taşaron olarak ülkemizi kullnıyorlar. Kendi ülkemizde farklı fikir ve uygulamalar olduğu gibi ABd de de farklı fikir ve düşüncede olanların etkileri bu yönde ceyeran ettiğine inanıyorum. Sonuç olarak hiçbir zaman avrupa birliğine giremeyecek olan ülkemize uyan yeni ibr dış politika ve oluşum şekillendiriliyor . Burada ordunun temel işlevi jandarmalık olarak görüldüğüne inanıyorum.Yönetmek için öncelikle bölmek zorundadalr bunun için de tavşan ve havuç misli sopa nın da olduğu unutulmamalıdır. Tüm mesele ulus devlet zihniyetini temellerini çadırdatmak ve bir daha eski durumuna ulaşmasını engellemek.
-
TC Cumhurbaşkanının bu sözü çok korkutucu. Bu sözü okuduğumda kafamda oluşan tabloyu sizlerle paylaşmak isterim:
Mevcut hükümet bu kademeye zaten ABD'nin desteği ile gelmiştir. Bu adamlar DTP'nin meclise girmesine önayak oldular. DTP Türkiye'de yaşayan kürt vatandaşları Millet Meclisinde temsil edip, tüm etnik grupların ortak paydada buluşmasına önayak olur diye düşünülürken geldikleri noktayı hepimiz görüyoruz.
Hükümetin bir anda ortaya attığı Kürt açılımı ve Ermeni sorunlarının baskıcı bir şekilde, hızla ve olayın temeli anlaşılmadan çözümlemek için uğraşmalarının sebeplerini konuştuk. Özellikle petrol nakil hatlarının güvenliğinde Türkiye için biçilen rol ve bu sebeple hükümetin bu açılımları yapması bana çok mantıklı gelmişti...Ta ki Cumhurbaşkanı'nın bu açıklamasına kadar...
Şu anda durumdan anladığımın özeti; Kürt açılımı-çözüm vs. denilerek her iki taraf da daha yoğun bir kutuplaşma oluşturuluyor. Devamında küçük bir iç savaş yada buna benzer bir duruma mukabil ABD'li dostlarımızın petrol nakil hatlarının güvenliğini kendilerinin kontrollerine alacaklarını düşünüyorum..
Birde işin şu yönü var ki ABD'lilerin bunu bize zorla yapıyorlarmış gibi değil, bizim iyiliğimiz için yardım ettikleri gibi göstereceklerini düşünüyorum. Böylece ülkede yoğun tartışmalar yaşansa bile hükümetin bu işgalin yanında tavır sergileyeceği ve insanımızın bir süre sonra herşeyi hazmeder-unutur yapısı ile düzene gireceğine inanıyorum.
Çok mu saçmaladım acaba, sizler ne düşünüyorsunuz??
Bu arada petrol yine 80 dolar civarına dayandı, altının onsu 1065 dolar...İkinci tokat ne zaman ve nasıl?
-
quote:
Orijinalden alıntı: Zizim
TC Cumhurbaşkanının bu sözü çok korkutucu. Bu sözü okuduğumda kafamda oluşan tabloyu sizlerle paylaşmak isterim:
Mevcut hükümet bu kademeye zaten ABD'nin desteği ile gelmiştir. Bu adamlar DTP'nin meclise girmesine önayak oldular. DTP Türkiye'de yaşayan kürt vatandaşları Millet Meclisinde temsil edip, tüm etnik grupların ortak paydada buluşmasına önayak olur diye düşünülürken geldikleri noktayı hepimiz görüyoruz.
Hükümetin bir anda ortaya attığı Kürt açılımı ve Ermeni sorunlarının baskıcı bir şekilde, hızla ve olayın temeli anlaşılmadan çözümlemek için uğraşmalarının sebeplerini konuştuk. Özellikle petrol nakil hatlarının güvenliğinde Türkiye için biçilen rol ve bu sebeple hükümetin bu açılımları yapması bana çok mantıklı gelmişti...Ta ki Cumhurbaşkanı'nın bu açıklamasına kadar...
Şu anda durumdan anladığımın özeti; Kürt açılımı-çözüm vs. denilerek her iki taraf da daha yoğun bir kutuplaşma oluşturuluyor. Devamında küçük bir iç savaş yada buna benzer bir duruma mukabil ABD'li dostlarımızın petrol nakil hatlarının güvenliğini kendilerinin kontrollerine alacaklarını düşünüyorum..
Birde işin şu yönü var ki ABD'lilerin bunu bize zorla yapıyorlarmış gibi değil, bizim iyiliğimiz için yardım ettikleri gibi göstereceklerini düşünüyorum. Böylece ülkede yoğun tartışmalar yaşansa bile hükümetin bu işgalin yanında tavır sergileyeceği ve insanımızın bir süre sonra herşeyi hazmeder-unutur yapısı ile düzene gireceğine inanıyorum.
Çok mu saçmaladım acaba, sizler ne düşünüyorsunuz??
Bu arada petrol yine 80 dolar civarına dayandı, altının onsu 1065 dolar...İkinci tokat ne zaman ve nasıl?
Yok, saçmalamıyor olabilirsiniz
'70'lerde sağcıları solcuların gölgesine karşı kışkırtıp ortalığı karıştıranlar milleti '80'de gelen "çözüm"e razı etmişlerdi. Şimdi sağcılarla PKK'yı şehirlerde savaştırıp ABD'den gelen "çözüm"e milleti razı etmek istiyor olabilirler. Bu sefer "çözüm" neden içeriden değil diyeceksiniz, bu arada geçecek zamanı da içerideki çözümcüleri harcamak için kullanacaklar olabilir. Zaten 5 yıldır artan şiddette harcamaya çalışıyorlar.
PKK grubunun açıkçası gizli geleceğini düşünmüştüm. Ama adları belli, yüzlerini gösteriyorlar. Sınıra bir grup gider bu herifleri daha sonra infaz etmek için takibe alır mı acaba diye düşünmüştüm, iyi ki olmadı. Kapıyı kapatıp girişe engel de olmadılar. İlginç...
Peki bize ne olacak?
Önce enerji, gıda, para üçlüsü dar alanda bizi sıkıştıracak. PKK ile karşıt grup kurşun atmaya başlamadan önce bu üçlü epey yol alabilir, kale önüne kadar ilerleyebilir.
Sonra ortalık karışır. Polisin etkinliği bilerek azaltılıyor zaten. Jandarma desen neredeyse sınırdışı edecekler. Özel güvenlik de palazlandı mı iyice, şehirlerde kurtarılmış bölgeler, savunma grupları oluşur. Taşra daha güvenli olmaz. Böbreğini vererek satın aldığın GD tohumu ektiğin tarlanı sulamak için eli AK-47'li adamlardan izin alırsın.
Kaos içinde inim inim inleyen millet Düyun-u Umumiye'nin kurulmasını, TCMB'nin, Hazine'nin, limanların yabancıya verilmesini, boru hatlarının bazı "stratejik" noktalarına yabancı asker yerleştirilmesini(ehem, bu noktaların içinde Çanakkale Boğazı da var) umursamaz. Aman can güvenliğim der. Can güvenliği de Irak'a geldiği gibi gelir. Gol olur!
Farklı senaryosu olan?
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi nlty2000 -- 20 Ekim 2009; 14:13:18 >
-
quote:
Orijinalden alıntı: ihg70
Allah herkese gönlüne göre nasip etsin.
Hocam saha komseri görmesin dikkat, kızıyor sonra
Bu arada son okuduklarım gayet mantıklı tespitler. Hepsine katılıyorum.
PKK lılara ne olacağıyla ilgil fikrim ise, İmralıya konulacakları yönünde. Dikkat! -
Petrol arzında iki ayrı düşüş teorisini karşılaştıran güzel ve kısa bir inceleme:
http://www.baylocalize.org/files/Our_Post-Peak_Oil_Future.pdf
Biri basamaklı, kriz-durulma-kriz-durulma düşüşü, diğeri küt diye damardan öle sürüne düşüş. -
Bazen eskiden okuduğum şeyleri tekrar okuyorum. Burada paylaşmış mıydık bilemedim ama doğal kaynaklar ve insanoğlu'nun gelişim sürecini incelemiş bir teori olan "Olduvai Theory" oldukça ilgimi çeker.
Richard Duncan tarafından ortaya atılmış bu teori basitçehttp://www.hubbertpeak.com/duncan/olduvai.htm adresinde görülebilir. Sayfanın altındaki ": The Olduvai Theory. Energy, Population, and Industrial Civilization." linkine tıklarsanız teorinin orjinalini inceleyebilirsiniz.
Endüstri toplumunun süresinin 100 yıllık bir periyodu olduğunu savunna teori oldukça düşündürücü.
-
quote:
Orijinalden alıntı: nlty2000
Petrol arzında iki ayrı düşüş teorisini karşılaştıran güzel ve kısa bir inceleme:
http://www.baylocalize.org/files/Our_Post-Peak_Oil_Future.pdf
Biri basamaklı, kriz-durulma-kriz-durulma düşüşü, diğeri küt diye damardan öle sürüne düşüş.
Şahsen basamaklı düşüş teorisi tam benim kafamdakini anlatıyor. -
quote:
Orijinalden alıntı: Zizim
Bazen eskiden okuduğum şeyleri tekrar okuyorum. Burada paylaşmış mıydık bilemedim ama doğal kaynaklar ve insanoğlu'nun gelişim sürecini incelemiş bir teori olan "Olduvai Theory" oldukça ilgimi çeker.
Richard Duncan tarafından ortaya atılmış bu teori basitçehttp://www.hubbertpeak.com/duncan/olduvai.htm adresinde görülebilir. Sayfanın altındaki ": The Olduvai Theory. Energy, Population, and Industrial Civilization." linkine tıklarsanız teorinin orjinalini inceleyebilirsiniz.
Endüstri toplumunun süresinin 100 yıllık bir periyodu olduğunu savunna teori oldukça düşündürücü.
Eskiden okuduğunuz şeylerin yanında aklımı da okuyor olma ihtimaliniz var :)
Olduvai Teorisi hakkında yazı yazsam mı diye düşünürken siz mesaj yazıyormuşsunuz. Daha önce yazan var mı diye Google'a bakarken şunu buldum:
http://www.netpano.com/makale/?makale=157
Başka da bir şey yok. İş başa düştü yine...
-
Kıyamet senaryocusunun kalbi de başka bir kıyamet senaryocusununkine karşı oluyor demekki
Peak oil kavramıyla tanışmama vesile olan makale budur aslında, petrol bitebilir mi falan diye safça araştırma yaparken bulup okumuştum da yazıyı bitirdiğimde buz kesmiştim. Ondan beridir de Dr. Doomsday'lerden biri oldum :)
Bu arada teorinin orjinalinden biraz daha genişletilmiş yukarıda linkini verdiğim yazı. Özellikle ben elektrik kesintileriyle ilgili olan kısımları çok fazla çözememiştim fakat uzun versiyonunda daha bir oturdu kafamda.
Çok gerçekçi (tokat gibi) bir teori gerçekten..
Ip işlemleri
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
