Dünya'yı gezmenin saçmalık olması

Birçok insan, dünyayı gezmenin hayatın en büyük zenginliklerinden biri olduğuna inanır. Fakat ben farklı düşünüyorum. Gezmek, görmediğin yerleri görmek elbette ilginç olabilir, ancak günün sonunda bunun gerçekten bir anlamı var mı? Özellikle dijital çağda, dünyanın herhangi bir yerini internet üzerinden kolayca keşfedebiliyorken bu kadar büyük harcamalar yapıp, zaman ayırmak mantıklı mı? Ayrıca, seyahat etmek çevreye zarar veriyor, bireysel olarak karbon ayak izimizi artırıyor. Üstelik gezmenin maddi yükü de cabası. Sadece bir yerlere gitmiş olmak için gitmek, bir ‘deneyim’ mi, yoksa sadece bir moda mı? Gezmenin gerçek faydalarını sorgulamak gerek.

Gezmeye harcanacak o büyük bütçeyi başka şekilde değerlendirmek daha mantıklı olmaz mıydı? Örneğin, bir Avrupa turu ya da uzak bir ülkeye yapılacak bir seyahat için harcanacak parayla hayatınızda daha kalıcı yatırımlar yapabilirsiniz. Ev alabilir evinizin konforunu artırabilir, bir eğitim programına katılabilir ya da geleceğinize katkı sağlamak için yatırım yapabilirsiniz.

Bunun yanında, birikimlerinizi gezmek yerine daha toplumsal faydalar için kullanmak mümkün. İhtiyaç sahiplerine yardım edebilir, eğitim bursları sağlayabilir ya da yerel bir hayır kurumuna bağış yaparak başkalarının yaşamına dokunabilirsiniz. Bu şekilde, hem kendiniz hem de başkaları için daha sürdürülebilir bir etki yaratmak mümkün olabilir.

Elbette, herkesin öncelikleri farklıdır. Ancak dünyayı gezmenin artık bir statü sembolüne dönüştüğünü ve çoğu insanın sosyal medyada gösteriş yapmak uğruna gezilere çıktığını da kabul etmeliyiz. Günün sonunda, gezmek gerçekten hayatınızı değiştirecek mi, yoksa bu deneyim gelip geçici mi olacak? Bu deneyimin gelip geçici olacağını düşünenlerdenim. Parayı gezmek yerine hayat standartlarınızı yükseltmeye harcamak çok daha mantıklı ve akılcı.

neden gereksiz? bence çok gerekli. Allah neler yaratıyor dedirtecek yerler var.

Bu bir zihniyet meselesi, vizyon meselesi. Sen mesela Kuzey Norveç Kutup dairesindeki doğal güzellikleri, o şirin mi şirin küçük kasabaları, yerel insanları falan youtube videosundan izleyerek görmekle yetinebilirsin. Veya zaten oralara gidecek paran yoktur, vize alamazsın vs. Ama ben şahsen kendim gittim, bütün milli parklarını da dolaştım, yol kenarında kendi hallerinde yürüyen ren geyiklerini de fotoğrafladım. Benim için inanılmaz bir tecrübe idi.

Ama dediğim gibi başkası için farklı olabilir. ‘’ Oraya gidip o kadar para harcayacağıma şunu alırım ‘’ da diyebilirsin. Bu sana kalmış. Senin vizyonsuzluğun, fakirliğin, dar görüşlülüğün veya alt sınıftan geliyor olman başkasının zevkinin saçma olduğu anlamına gelmez

Yaş kaç?

Kişisel zevkleri saçmalık olarak nitelemekten daha saçma olan çok az şey vardır, belki de hiç yoktur bu dünyada.

Statüsünü göstermek amacıyla gezenler var elbette ama insanların çoğu bu sebeple gezmiyor. Yurtdışı seyahatin ekonomik olarak en ulaşabilir olan ülkelerin vatandaşları yine dünyanın en çok seyahat edenler oluyor.

Gerçekten faydası var mı diyorsun, bu bakış açınızla her türlü hobinin gereksiz olduğu sonucuna ulaşılabilir. Faydalarını soruyorsan, bu biraz da insanın gezerken ne yaptığına bağlı. Gittiğin yerlerin yerel yemeklerinden yiyorsan, yerel halkı ile iletişime geçiyorsan, yerel etkinliklere katılıyorsan, gezdiğin yerleri iş olsun diye gezmiyorsan kendine kültürel anlamda çok şey katabiliyorsun. Bunların hiçbirini yapmıyor, sadece bir kaç bina görüp fotoğraf çekiyor olsan bile hatırlanacak ve anlatmaya değecek anıların oluyor. Her türlü ultra dahil otelde yatmaktan daha çok şey katıyor insana.

Senin turist olarak çevreye vereceğin zarar milyonda bir mertebesindedir.

Çok büyük paralar gerektirmiyor, hele ki yakın ülkelere gidiyorsan. Bir mutfak dolabı değiştirmenin bedeli 100 bin ₺ olmuş, bu para ile çok güzel bir gezi düzenlersin. Zaten yurtdışı gezisi yapmak Türkiye'de tatil yapmaktan daha ucuza geliyor. AirBNB, hostel gibi seçenekler de var. Restoranlar zaten Türkiye'den ya daha ucuz ya da aynı para. Bu parayla ne kadar yatırım yapabilirsin? Hayat standardını ne kadar yükseltebilirsin?

Köyünde oturup dijtal ekrandan izlemekle, başka diyarları gezerek, tanıyarak görmek arasındaki farkı anlamak için bir yerlere gidip canlı görmeniz lazım...

Öyle aman aman paralar da etmiyor, Türkiye'de ege akdeniz kıyılarında 4-5 gecelik bir tatil bedeli ile, avrupanın çeşitli ülkelerine bir hafta turla katılıp farklı kültürlerle yerinde tanışabilirsiniz... Yeter ki vize sorununu aşın.

Aradaki farkı o zaman anlarsınız.

senin Cumhurbaşkanının lafına uymayıp o parayı biriktirseydin, şincik şan firanşişko seyahatine gitmişkten taaa urlardan yepisyeni bir ayfon 16 promax alarak ülkene döner ve 20 şenedir dewam ettirdiğin "her şeneye yepişyeni bir model tilifonla girmek" geleneğini sürdürmüş olurdun. senin Cumhurbaşkanının lafına uydun ve şincik sürün dur bakam...

O pası durdurmak senin elindeydi, ufak bir el becerisi ile eski haline gelirdi.. Parayı kolay kazandığın için hiç düşünmeden gidip yenisini aldın, zaten yenisni almaya sanki dünden razıymışsın gibi...

Mercan yokuşunda hamallık yaparak o parayı kazansaydın, bisikletin pasını temizler ve yenisini satın almazdın...