Şimdi Ara

Aslında tek dünya devleti var ve bu adam dünyayı yönetiyor

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
28
Cevap
4
Favori
1.364
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
7 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Bu adam dünyayı yönetiyor

    190 devlet adamı sürekli bu adamdan icazet almaya gidiyor

    Bu adam kimdir ? Klaus schwab

    Aslında tek dünya devleti var ve bu adam dünyayı yönetiyor

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >



  • Komplo teorisyeni mantığı ile dünyanın inanılmaz karmaşık politik realitesini böyle indirgeyebilmek gerçekten inanılmaz. 1) Hiçbir insan evladı dünyayı tek başına yönetecek güce sahip değil. Rekabeti veya hiyerarşileri ya da normları veya sermayenin ve kaynakların ve statü sahipliğinin dağılmışlığınj geçtim, o kadar çok değişken var ki, dünyaya hükmetmek adeta insanlığın ötesine geçen bir task. 2) Dünya tek devlet olmaktan halen çok uzak. Bilakis farklı devletler arası rekabet ve savaş hala dünya siyasetinde ciddi bir yer işgal ediyor. En basitinden "uluslararası" lafı kullanıldığı zaman kastedilen genelde "devletlerarası" oluyor. Bu terimde "ulus" ile kastedilen esasında herhangi bir devlet. Modern yani çağdaş devlet zaten ulus devlettir. Modern devletler dahi karmaşık yapıları itibarıyla tek kişi tarafından yönetilmekten çok uzaklar. ABD gibi çok uluslulaşan kapitalizmin en tavan yaptığı yerlerde bile birbiriyle yarışmakla meşgul bir sürü süper zengin şahıs veya şirket var. Orada bile çeşitli sermaye çevreleri, lobiler var. Her birinin derdi de - misal Kongre'de veya Beyaz Saray'da kendi çıkarlarına uyan kararlar alınmasını sağlayıp pastadan en büyük dilimi koparmak. Bu anlamda belirli bir çevre Ukrayna'daki savaşı uzatma yanlısıyken başka bir çevre bir an önce savaşı bitirme taraftarı olabiliyor. Bir taraf kısmen ağır bassa dahi kavgalaşmaya başlıyorlar. Sonra Vietnam, Irak ve Afganistan Savaşları'ndaki gibi politikalar bir anda terk edilebiliyor ya da radikal biçimde değişiyor. Bu sadece günümüzdeki uluslararası düzenin temellerini atmış hegemonik bir süper güç addediliyor diye verdiğim Amerika örneği, işin içine Avrupa'yı, Uzak Asya'yı, Hindistan gibi aktörleri sokun. Meselenin nasıl daha da karmaşık hale geldiğini görün.

    Bazı insanların bu tarz örüntüleri kapabiliyorken gayet çocukça bir biçimde komplo teorisi perspektifiyle tek bir kişi tüm dünyaya hükmediyor diyenlerin bu karmaşıklığı kapamaması çok ilginç. Zeka ile ilgili olduğunu düşünüyorum. Komplo teorilerine inanma eğilimindekilerin analitik bilişsel becerileri veya G faktörü çevreyi daha derinlemesine okuyabilenlere nazaran biraz daha düşük olmalı. Aklıma başka makul açıklama gelmiyor. Bir de belki - görmek istediğine, en basit gelene - inanma eğilimi. Ama bu bile bir noktada insani yatkınlıklar kadar zekayla ilgili.
    Dunyada sanikdigi kadar cesitlilik yok aslinda. Onde gelen Fastfood, gida, ilac veya diger urunlerin bagli oldugu orumcek aglarini takip ederseniz tum sirketlerin uclari belli birkac sirkete bagli oldugu gorulur. En basitinden Teknoloji ve yazilim alaninda birkac Firma nerdeyse Tekel konumundadir ve bunlarin geneli ABD kayitli sirketlerdir.

    Insanlar hic sorumuyorlar milyarlarca insan Mobil isletim sisteminde jeden sadece iOS ve Android kullaniyor diye. Teknolojinin tekelde olmasi insanlari o seyin aracina ceviriyor oysa arac olmasi gereken insanlar degil O teknolojik urundur. Gelecekte insanlara islerini robotlarin ellerinden alacagi soyleniyor, du tam olarak dogru degil. Gelecekte insanlar robotlarin yerini alacak. Teknolojik gelismelerle birtakim nanoçipler bunyemize hatta beynimize kadar girecek.

    Buraya deginmisken sinema sektorune deginmeden gecmemek olmaz. Birbirinden ayri gibi gorunen tum hersey aslinda belli basli yerlere baglilar buna sinema sektorude dahildir. Gelecekte planlanan isler once sinema sektorunde insanlara gosterilerek bilincaltina yerlestirilmesi ve kabullenmesi saglanir. Ilerde bu fikir gercek hayatta ortaya atilinca ben bunu onceden gormustum veya dusunmustum denir, aslinda istenende budur. Insan odaginin ne derece onemli oldugunun siz farkinda degilsiniz ama onlar bunun bilincinde ve daha once gosterilmeden hicbirsey yapmazlar, cunku kabullenmeyecegini bilirler.

    Ilk firmalardan soz ettim, sonra konu teknolojiye geldi ordan sinema sektoru ve psikoloji. Siralamayi asagidan yukari okursaniz once o olayi gorme ustune dusunme psikolojik etkilesim ve maruz kalma sonrasiysa teknolojinin bir parcasi ve araci haline gelme diye herseyi butunlestirip puzzleyi birlestirebilirsiniz.

    Dunyayi bir kisi yonetmiyor tabiki ama insanlik endustrinin ihtiyaci dogrultusunda kullaniliyor. Endustriye yon verenlerse insanlarin ve dunyanin gidisini uzun yillar oncesinden planlayip yonlendiriyor. Politikacilar bunun neresinde? Onlarda bunun bir araci halindeler. Birbirinden degisik ulkeler ve yonetimlerin salgin doneminde genelinin nasilda ellerine tutusturulan gorevleri yerine getirdiklerini gorduk. Dunyada insanlar cift kutuplu birbirine zit ve rakip gorunen askinda kendi ziddini ve rakibini hatta muhalefetinide kendi ureten bir sistemle yonetiliyorlar. Hangi tarafta yer aldiginiz farketmez, sistemin icinde olmaniz yeterli. Disina cikmaniz icinse konforunuzdan ve teknolojiden tum suniliklerden vazgecmeniz gerekir belki caninizdanda.
    Eliltler veya Ist Akil olarak adlandirmak daha dogru. Ust akli olusturan insanlar dunyada insanlarin ne yedigine, hangi katki maddelerine maruz kalacagina, nasil giyindigine (moda) nasil dusunmesi gerektigine (sosyal medya, medya, egitim sistemi) nasil yasamasi gerektigine, nasil kutuplasmasi gerektigine (Komunizm vs Kapitalizm) karar veripte milyarlarca insanin hayatini bir salgin bahanesiyle etkileyebiliyorken, insanlarin cok cesitli oldugu ve kooayca tek elden yonetilemeyeceklerini savnmak tum olanlari gormezden gelmektir. DSÖ nun aldigi kararlarin, milli devletlerin saglik bakanliginin ustunde olduguna dair raporu cogu ulkeler imzaliyorken, finans sistemide ayni yonde ilerliyorken hele.

    Tek dunya devletide gelecek, bunun icin insanligi birlestirecek suni bir dusman veya tehdit gerekli. Aa oda ne yillardir komplo teorisi dedikleri uzayli ve ufolari yavastan kabul etmeye baslamalari aranan suni dusman bulundumu acaba? Uzayli yalaniyla insanligi ona karsi savasmak icin bir yere toplarlar, olur biter. Insanlari birlestirmek ayristirmaktan kolaydir. Salginda yapildi bu zaten. Birbirine dusman insanlar Asi karsitligi veya Asi yandasliginda birlestiler. Sorunlar kuresellestikce insanlarda birlestiriliyor.
  • Komplo teorisyeni mantığı ile dünyanın inanılmaz karmaşık politik realitesini böyle indirgeyebilmek gerçekten inanılmaz. 1) Hiçbir insan evladı dünyayı tek başına yönetecek güce sahip değil. Rekabeti veya hiyerarşileri ya da normları veya sermayenin ve kaynakların ve statü sahipliğinin dağılmışlığınj geçtim, o kadar çok değişken var ki, dünyaya hükmetmek adeta insanlığın ötesine geçen bir task. 2) Dünya tek devlet olmaktan halen çok uzak. Bilakis farklı devletler arası rekabet ve savaş hala dünya siyasetinde ciddi bir yer işgal ediyor. En basitinden "uluslararası" lafı kullanıldığı zaman kastedilen genelde "devletlerarası" oluyor. Bu terimde "ulus" ile kastedilen esasında herhangi bir devlet. Modern yani çağdaş devlet zaten ulus devlettir. Modern devletler dahi karmaşık yapıları itibarıyla tek kişi tarafından yönetilmekten çok uzaklar. ABD gibi çok uluslulaşan kapitalizmin en tavan yaptığı yerlerde bile birbiriyle yarışmakla meşgul bir sürü süper zengin şahıs veya şirket var. Orada bile çeşitli sermaye çevreleri, lobiler var. Her birinin derdi de - misal Kongre'de veya Beyaz Saray'da kendi çıkarlarına uyan kararlar alınmasını sağlayıp pastadan en büyük dilimi koparmak. Bu anlamda belirli bir çevre Ukrayna'daki savaşı uzatma yanlısıyken başka bir çevre bir an önce savaşı bitirme taraftarı olabiliyor. Bir taraf kısmen ağır bassa dahi kavgalaşmaya başlıyorlar. Sonra Vietnam, Irak ve Afganistan Savaşları'ndaki gibi politikalar bir anda terk edilebiliyor ya da radikal biçimde değişiyor. Bu sadece günümüzdeki uluslararası düzenin temellerini atmış hegemonik bir süper güç addediliyor diye verdiğim Amerika örneği, işin içine Avrupa'yı, Uzak Asya'yı, Hindistan gibi aktörleri sokun. Meselenin nasıl daha da karmaşık hale geldiğini görün.

    Bazı insanların bu tarz örüntüleri kapabiliyorken gayet çocukça bir biçimde komplo teorisi perspektifiyle tek bir kişi tüm dünyaya hükmediyor diyenlerin bu karmaşıklığı kapamaması çok ilginç. Zeka ile ilgili olduğunu düşünüyorum. Komplo teorilerine inanma eğilimindekilerin analitik bilişsel becerileri veya G faktörü çevreyi daha derinlemesine okuyabilenlere nazaran biraz daha düşük olmalı. Aklıma başka makul açıklama gelmiyor. Bir de belki - görmek istediğine, en basit gelene - inanma eğilimi. Ama bu bile bir noktada insani yatkınlıklar kadar zekayla ilgili.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • iyi yönetimler amcama.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Nat Alianovna kullanıcısına yanıt

    Bu sadece dünyayı yönetenlerden birisi bunun daha bill gatesi var george sorosu var böyle 150-200 kişi var dünyayı arka plandan yöneten

    Çinde yapılanlar ortada halkı sosyal kredi sistemi ile tamamen kontrol altına almaları

    Siz komplo diye alay etmeye devam edin

    Neden bütün devlet adamları sürekli bu adamla buluşuyor ? Ama sorsan hepsi komplo




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Tarafsiz Goz -- 28 Eylül 2023; 10:43:54 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Nat Alianovna kullanıcısına yanıt

    Teori kötü bir şey değildir, beyin jimnastiğidir. Bazı teorilerin komplo teorisi ile adlandırılmaya başlanması JFK cinayetinden sonra olmuştur. Çoğu basit seviyedeki insan ABD devletinin resmi açıklması olan "başkanının sadece 1 nişancı tarafından öldürüldüğüne" ve "sihirli kurşun" teorisine inanmaya devam eder veya sorgulamaz.

    Evet saçma sapan teoriler ortada dolaşıyor : uzaylılar, reptiller, düz dünya vs. vs. diğer taraftan dünyada kabul etmek istemeyeceğimiz ve edemediğimiz büyüklükte kötülükler oluyor, bazı güç odaklarının ekmeğine yağ süren.

    Yine bunlardan en barizi 11 Eylül saldırılarıdır. Öncesinde ve sonrasında yaşananlar kimlerin bu işten çıkar elde ettiğini net gösterir. Yine çoğunluğun WTC7'nin nasıl serbest düşüşle yıkıldığından bile haberi yoktur.


    Klaus amcaya gelirsek. Klaus bence sadece elitlerin sözcüsü. Davos'ta iş çevreleri ile politikacıları bir araya getiriyor düzenli olarak ve geleceği biz şekillendiriyoruz diyor hiç de mütevazılık göstermeyerek.


    Davos klübüne üye politikacıları görünce, Davos'un gerçekten eriştiği yerleri kişileri görmek açıkçası beni rahatsız ediyor.


    Bu devirde hala romantik şekilde dünyayı insanlar demokrasi ile yönetiyor masalına inanlar var tabi ama bence daha çok kişi dünyayı aslında elitlerin yönettiğini görmeye başladı Neden yönetemesinler ki: parayı veren düdüğü çalar misali politikacıları yönlendirmek zor değil.


    Sizce neden ülkemizde (çevre ve) iklim bakanlığı oluşturuldu? Yeşile olan sevgimizden mi?

    Neden dijital paramız 1-2 yıl içinde çıkacak?

    Neden içten yanmalı değil de elektrikli araç üretiyoruz ? ( üretilen enerjiyi yeşil yapmadan üretilen her elektrikli araç fazladan pil atığıdır)


    Neden bütün ülkeler para basma yarışına girdi ve sonrasında enflasyon girdabına girildi?


    Neden halklar daha fazla fakirleştiriliyor (enflasyonla) ve artık çok daha az insan ev alabilir hale geldi?


    Davos'un ( WEF - DEF) gelecek için öngördüğü kiralamaları ileride daha fazla görecek miyiz? Mülksüzleştirme böyle giderse, kesin.



    Aslında tek dünya devleti var ve bu adam dünyayı yönetiyorAmerica Uncoveredyoutube
    The World Economic Forum is an NGO with a lot of influence. Among the alumni of its Young Global Leaders program are leaders in tech, government, business, advocacy and other fields. Whether you agree with the goals and values of the WEF or not, is the power it has over governments, business and society at large a good thing? In this episode of America Uncovered, we look at some of the things WEF founder Klaus Schwab has said, how the WEF has handled critical questions in the past, and how Klaus Schwab talks about the "loyalty" of the Canadian constituency. SUPPORT US: Patreon.............► https://www.patreon.com/americauncovered Merchandise.....► https://www.americauncovered.tv/merchandise SOCIAL: Facebook...► https://facebook.com/America-Uncovered-1819821761677650/ Instagram..► https://instagram.com/americauncovered Twitter........► https://twitter.com/USUncovered
    https://www.youtube.com/watch?v=c6EP87lvaGU




  • Tarafsiz Goz kullanıcısına yanıt

    Dünyayı tek kişi mi yoksa çok kişi mi yönetiyor? Bunun üstünde önce bir karar vermeniz gerekir. İlk mesajınıza göre tek kişi, bana verdiğiniz cevaba göre iki kişi yönetiyor. İkincisi yönetmekten ne anlıyorsunuz bunu bir açmak lazım. Teknik olarak benim titrimdekiler de forum yönetiyor. Ama esasında kontrolümüzde olmayan onca değişken karşısında bir siteyi ne kadar "yönetiyoruz"? Literatürde buna kontrol açığı (control gap) deniyor sözgelimi. Olguların çokluğuyla karakterize olan tabiatta herkes en basitinden böyle bir limitle karşı karşıya. Diğer bir deyişle, her şeyi kontrol etmen mümkün değil. Kimse de o güç bulunmuyor.


    Mesela FED niye süper zenginlerin aleyhinde ve bir kısmının da muhalefetine rağmen faiz artırıyor? ABD niye Çin'i düşman olarak tanımlıyor? Rusya ile Batı neden Ukrayna üstünde savaş halinde? Niye çeşitli karşılıklı yaptırımlarla birbirlerini sabote ediyorlar? Geçiniz. Birkaç soru sorarak komplo teorisyenlerinin fazla basitleştirici ve indirgeyici bir perspektifi bir anda yerlebir etmek mümkün. Söylediğim gibi, dünya kimsenin tekelinde olamayacak kadar karmaşık bir yer. Kimisinin olaylar üzerinde daha genel kontrolünün olması, kimisinin görece daha fazla nüfuzlu olması bu gerçeği değiştirmiyor. Enerji, teknoloji ve silah sanayi devleri çimlerin üzerinde tepiniyorsa da tek bir devlet-toplum kompleksitesine mensup olmadıklarını ve birbirleriyle rekabet halinde olduklarını görebilirsiniz. Liderlik, ideoloji, kimlik, devlet, meşruiyet, prensipler, normlar vb tüm bu değişkenleri bir kalemde silip hepsini ruh hastası gibi lanse edilen gözlüklü bir teknoloji yatırımcısının kendisine atfedilen tüm dünyayı veya popülasyonu dönüştürme fantazilerine aracı yapmak ancak gerçek dünyadan anlamayan insanların işidir. Kimse o yatırımcının gücü, etkisi ,kendi büyük planları veya gündemleri yoktur demez. Ama bunların bir sınırı olduğu ve meşru bir iktidar erkiyle yani devlet-toplum kompleksitesinin kudretiyle kıyaslanamayacağı açıktır. Bu dünyada henüz - pek çok şeyi temsil eden - "devletten" daha güçlü bir sosyal nesne veya figür hiçbir yerde yaratılamamıştır. Özel sektör güçlü ve nüfuzludur öyle olmasına, şirketler çoğu devletten daha zengin dahi olabilir ama böylesi bir meşruluk güçleri yoktur. Devlet bu çerçevede araçsallaştırılabilir ama farkında bile olmadan sana kendi sınırlarını veya rotalarını koyar. Bu dünyada gidemeyeceğin yerler, aşamayacağın sınırlar vardır.


    Misal İstanbul merkezli eski imparatorluklar (Bizans dedikleri Roma ve Osmanlı) otokrasiyle idare ediliyorlardı. Hükümdarları yeryüzünde Mesih'in veya Allah'ın bir yansımasıydı. Tebaalarının hayatlarını avuçlarında tutan yarı ilahi varlıklar gibiydiler. Mühürlü veya kırmızı mürekkepli fermanları adeta bir doğa yasası gibi addedilirdi. Asırlar boyunca dünya üzerindeki en büyük vergi kaynaklarının üzerinde oturdular. Bu mutlak monarşik geleneğe sahip devletlerin hükümdarlarının bile bu atfedilen mutlak gücü koşulluydu. Kafalarına esen her şeyi - herhangi bir bedel ödemeden ya da aşamayacakları bir engelle karşılaşmadan - yapamazlardı. Onun için birisi "dünyaya hükmediyor" derken "hükmetmenin" ne anlama geldiğini açmak lazım.


    Türkiye zamanında mesela faiz indirimleri yaptı, hatırı sayılır miktarda Batılı sermayeyi zarar edecekleri biçimde kaçırdı. O zaman "dünyaya hükmeden" Hz. Bill Gates'ler, Hz. Soroslar vb neredeydi? Teoride Batılı aktörler bir üfleyişte Türkiye'yi batırabilirler. Ama teoride.... Haliyle eski ABD Başkanı Trump da teoride bir üfleyişte batırabilirdi, ki bunun tehdidini savurdu. Ama teoride.... Kağıt üstünde. Neden batırmadılar? Çünkü dünya böyle işlemiyor arkadaşlar. NATO üyeliği denen bir şey var. Jeopolitik konum diye bir şey var. Karşılıklı bir ticaret hacmi var. Yaklaşık 90 milyon genç nüfusa sahip bir ülke gerçeği var karşınızda. Türkiye gibi orta boyutlu bir devlet dahi alacağı misilleme kararlarla birçok kişinin canını yakabilir çünkü. Haliyle tamamen görmezden gelemezsin.


    Onun için yaklaşımınız ve diğer komplo teorisyenlerinin indirgemeciliği temelden çürük. Sebebi de açıkladığım gibi basit. Dünya tek kişiye veya genelde farazi bir gündeme aşırı rol yükleyen komplo teorilerine indirgenemeyecek kadar karmaşık bir yer.


    İlk başta basit gibi gelecek esasında çok zor bir soru: Sizce Rusya'yı binlerce dolarlık mont giyen Putin mi yönetiyor, yoksa havyar yiyen oligarklar mı? Hepsi de mafyalaşmış, zaman zaman birbirinin kanını döken yapılar. Zaten bunu teşvik edip geniş kitlelerin sefaleti pahasına bencilce kendi lehine çevirmeye çalışan Rus devlet geleneği içinde bunlar süzülüyorlar. Biraz derine inerseniz - teorik çerçevede - işin içinden çıkmanın ne kadar zor olacağını görebilirsiniz. Ama siz Gates hepimize çip takacak bizi robot yapacak, gereksiz dünya nüfusunu da yok edecek, birkaç Amerikalı veya Yajudi para babası elit hemen hemen herkesi kölesi yapmış, tüm sistem tamamen onlara yönelik işliyor seviyesindesiniz. Aşın şunu. Azıcık daha ciddi literatür okuyun. İşler böyle yürümüyor. Gene dünyada genelde daha güçlü olanların ve tabii daha akıllı olanların borusunun daha çok öttüğü nispeten andıran bir tablo var. Ama tek merkezli veya tek kişi odaklı olmaktan 636365262 mil uzakta.

    < Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Ünlü Britanyalı tarihçi Niall Ferguson'ın The Square and The Tower (Meydan ve Kule) diye bir kitabı var. Lobileri - komplo teorisyenlerinin onları karikatürize ettiği şekilden arındırıp gerçeğe daha yakın haliyle, lobiciliği dinamikleriyle ve tarihiyle - anlatıyor. Küresel dominasyoncu komplo teorilerine inanan herkes bu kitaba bir göz atmalı. Politik veya teknik bir yetkiyle servet, bilgi vb kanallardan gelen nüfuzun farkını ayırt edebilmeli. Lobilerin gücünü hafife almamalı ama gözünde de o kadar büyütmemeli.

    Yahu zaten küresel dominasyon peşinde koşar gibi davranan kimse çok olduğu ve diğerleri öbürünün üstünlüğüne rıza göstermediği için hiçbirisi diğerlerine tamamen üstün gelemiyor. :D Bu çok basit mantığı bile neden kuramıyorsunuz? :D

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
  • Dunyada sanikdigi kadar cesitlilik yok aslinda. Onde gelen Fastfood, gida, ilac veya diger urunlerin bagli oldugu orumcek aglarini takip ederseniz tum sirketlerin uclari belli birkac sirkete bagli oldugu gorulur. En basitinden Teknoloji ve yazilim alaninda birkac Firma nerdeyse Tekel konumundadir ve bunlarin geneli ABD kayitli sirketlerdir.

    Insanlar hic sorumuyorlar milyarlarca insan Mobil isletim sisteminde jeden sadece iOS ve Android kullaniyor diye. Teknolojinin tekelde olmasi insanlari o seyin aracina ceviriyor oysa arac olmasi gereken insanlar degil O teknolojik urundur. Gelecekte insanlara islerini robotlarin ellerinden alacagi soyleniyor, du tam olarak dogru degil. Gelecekte insanlar robotlarin yerini alacak. Teknolojik gelismelerle birtakim nanoçipler bunyemize hatta beynimize kadar girecek.

    Buraya deginmisken sinema sektorune deginmeden gecmemek olmaz. Birbirinden ayri gibi gorunen tum hersey aslinda belli basli yerlere baglilar buna sinema sektorude dahildir. Gelecekte planlanan isler once sinema sektorunde insanlara gosterilerek bilincaltina yerlestirilmesi ve kabullenmesi saglanir. Ilerde bu fikir gercek hayatta ortaya atilinca ben bunu onceden gormustum veya dusunmustum denir, aslinda istenende budur. Insan odaginin ne derece onemli oldugunun siz farkinda degilsiniz ama onlar bunun bilincinde ve daha once gosterilmeden hicbirsey yapmazlar, cunku kabullenmeyecegini bilirler.

    Ilk firmalardan soz ettim, sonra konu teknolojiye geldi ordan sinema sektoru ve psikoloji. Siralamayi asagidan yukari okursaniz once o olayi gorme ustune dusunme psikolojik etkilesim ve maruz kalma sonrasiysa teknolojinin bir parcasi ve araci haline gelme diye herseyi butunlestirip puzzleyi birlestirebilirsiniz.

    Dunyayi bir kisi yonetmiyor tabiki ama insanlik endustrinin ihtiyaci dogrultusunda kullaniliyor. Endustriye yon verenlerse insanlarin ve dunyanin gidisini uzun yillar oncesinden planlayip yonlendiriyor. Politikacilar bunun neresinde? Onlarda bunun bir araci halindeler. Birbirinden degisik ulkeler ve yonetimlerin salgin doneminde genelinin nasilda ellerine tutusturulan gorevleri yerine getirdiklerini gorduk. Dunyada insanlar cift kutuplu birbirine zit ve rakip gorunen askinda kendi ziddini ve rakibini hatta muhalefetinide kendi ureten bir sistemle yonetiliyorlar. Hangi tarafta yer aldiginiz farketmez, sistemin icinde olmaniz yeterli. Disina cikmaniz icinse konforunuzdan ve teknolojiden tum suniliklerden vazgecmeniz gerekir belki caninizdanda.

    < Bu ileti iOS uygulamasından atıldı >




  • Nat Alianovna kullanıcısına yanıt

    Niall Ferguson'ı araştıracağım, neler diyor küresel dominasyon için bakalım.


    Ancak birilerinin şunu dedi bunu dedi yorumlarından önce herkesin kendi yorumu da olmalı. Dünyanın nereye neden ve nasıl gittiğini görebilmeli.


    Eğer taa Thomas Malthus'dan beri gelen nüfus kaygılarını anlarsanız bugün birçok güç sahibinin ("elitler" deniyor) neye inandığını ve ne için çalıştığını daha iyi anlarsınız.


    Konu küresel dominasyon değil. Konu elitlerin kendilerine ve kendi kuşaklarına dünya kaynaklarının bırakılması ve "unuseful eaters" denen geniş kitlelerin dünya kaynaklarını tüketmelerinin önüne geçilmesi.


    İstersen elitlerin bunu açıkça ( nüfus artışının en önemli sorun olduğu) dile getirdiği örnekleri paylaşabiliriz.



    Bunun (dünya kaynaklarının elitlere kalmasının) birkaç ayağı var:


    1. Nüfusun azaltılması
    2. Kitlelerin tüketimlerinin azaltılması
    3. Kitlelerin seyahatlerinin azaltılması



    Yukarıda bahsettiğim yeni politikalar ( iklim bakanlığı, elektrikli arabalar - pilli araba demek lazım aslında - , dijitalleşme ve dijital paranın gelişi ) boşuna bütün dünyada aynı anda başlamadı.


    "Karbon ayak izi" uygulamasının mantığı budur.


    Eğer çevreyle ilgili samimi bir kaygı olsa hem üretim aşamasında hem de kullanım ömrü bittiğinde çevresel atık pil bırakan arabaları desteklemekten önce toplu taşıma desteklenir bütün dünyada.


    Elitler karbon kredini parasıyla alıp kendi özel jetlerinde ve yatlarıyla gezerken, halk kredisini doldurduğu için değil uçak, otobüs yolculuğu yapamayacak.





  • Tayyip duymasın soka girer

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Sky_Vision_V2 kullanıcısına yanıt

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 12 aile yönetmiyor muydu? Yoksa 5 miydi?

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Nat Alianovna

    Komplo teorisyeni mantığı ile dünyanın inanılmaz karmaşık politik realitesini böyle indirgeyebilmek gerçekten inanılmaz. 1) Hiçbir insan evladı dünyayı tek başına yönetecek güce sahip değil. Rekabeti veya hiyerarşileri ya da normları veya sermayenin ve kaynakların ve statü sahipliğinin dağılmışlığınj geçtim, o kadar çok değişken var ki, dünyaya hükmetmek adeta insanlığın ötesine geçen bir task. 2) Dünya tek devlet olmaktan halen çok uzak. Bilakis farklı devletler arası rekabet ve savaş hala dünya siyasetinde ciddi bir yer işgal ediyor. En basitinden "uluslararası" lafı kullanıldığı zaman kastedilen genelde "devletlerarası" oluyor. Bu terimde "ulus" ile kastedilen esasında herhangi bir devlet. Modern yani çağdaş devlet zaten ulus devlettir. Modern devletler dahi karmaşık yapıları itibarıyla tek kişi tarafından yönetilmekten çok uzaklar. ABD gibi çok uluslulaşan kapitalizmin en tavan yaptığı yerlerde bile birbiriyle yarışmakla meşgul bir sürü süper zengin şahıs veya şirket var. Orada bile çeşitli sermaye çevreleri, lobiler var. Her birinin derdi de - misal Kongre'de veya Beyaz Saray'da kendi çıkarlarına uyan kararlar alınmasını sağlayıp pastadan en büyük dilimi koparmak. Bu anlamda belirli bir çevre Ukrayna'daki savaşı uzatma yanlısıyken başka bir çevre bir an önce savaşı bitirme taraftarı olabiliyor. Bir taraf kısmen ağır bassa dahi kavgalaşmaya başlıyorlar. Sonra Vietnam, Irak ve Afganistan Savaşları'ndaki gibi politikalar bir anda terk edilebiliyor ya da radikal biçimde değişiyor. Bu sadece günümüzdeki uluslararası düzenin temellerini atmış hegemonik bir süper güç addediliyor diye verdiğim Amerika örneği, işin içine Avrupa'yı, Uzak Asya'yı, Hindistan gibi aktörleri sokun. Meselenin nasıl daha da karmaşık hale geldiğini görün.

    Bazı insanların bu tarz örüntüleri kapabiliyorken gayet çocukça bir biçimde komplo teorisi perspektifiyle tek bir kişi tüm dünyaya hükmediyor diyenlerin bu karmaşıklığı kapamaması çok ilginç. Zeka ile ilgili olduğunu düşünüyorum. Komplo teorilerine inanma eğilimindekilerin analitik bilişsel becerileri veya G faktörü çevreyi daha derinlemesine okuyabilenlere nazaran biraz daha düşük olmalı. Aklıma başka makul açıklama gelmiyor. Bir de belki - görmek istediğine, en basit gelene - inanma eğilimi. Ama bu bile bir noktada insani yatkınlıklar kadar zekayla ilgili.

    sana katılıyorum, saçmalık, bir insana veya birkaç aile falan neyse tanrısal bir zeka veya güç addettiklerinden haberi yok komplocuların, ulan bir insan dünyayı böyle parmağında oynatabiliyorsa zaten zeus falandır o, ne yapabilirsin, bunun yanında bazı senaryolar da kagamı kurcalamıyor değil, mesela tüm dünyada müthiş bir göç dalgası var, ırklar birbirine karışıyor, hadi bizim ülkeyi geç avrupaya giderseniz yoğun bir arap zenci nüfus görürsünüz, tuhaf gerçekten, çok enteresan ne olacak böyle insan hayret ediyor, yakında ab ırkları yok olacak herhalde, bu savaşlar göç dalgaları tesadüf değil bence, kimler planlıyor bilemiyorum, yahudiler hristiyanlardan intikam alıyor olabilir, birkaç 10 yıla tüm kıta aynı ırk olacak sanırım, ve kesin bizimle birlikte, ozaman ab ye alırlar herhalde bizi




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi dndd -- 30 Eylül 2023; 15:47:50 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Nat Alianovna kullanıcısına yanıt
    Aslında tek dünya devleti var ve bu adam dünyayı yönetiyor
  • Nat Alianovna kullanıcısına yanıt

    Evet beyler duydunuz moderatörü.

    Bu işleri Nat Alianovna bilir, Cüneyt Zapsu bilmez.

    Cüneyt Zapsu her yıl davos'a boşuna gidiyor.

    Cüneyt Zapsu çenesini kapasın! Burada Nat Alianovna'nın sözü geçer.

    Nat Alianovna MRNA aşılarını da savunur.

    Böyle "nüfus azaltılacak" gibi iddialara asla inanmaz.

    Engin D.youtube
    Wef - Cüneyt Zapsu - yeni dünya düzeni
    https://www.youtube.com/shorts/UEGmh9sSThY?si=ZBJosMK5fDFy6vbn

    Edit:

    Nat Alianovna, Cüneyt Zapsu'nun zekası hakkında da ilginç bir tespit yapmış.

    En zeki sensin Nat Alianovna.

    Senden ötesi hikaye..  

     

    Cüneyt Zapsu da kimmiş? Çocukça şeylere inanan biri işte. Davosa nasıl alıyorlar böyle tipleri?

    Alıntı

    metni:
    Nat Alianovna adlı kullanıcının, yanıtlanan mesajı:
    Bazı insanların bu tarz örüntüleri kapabiliyorken gayet çocukça bir biçimde komplo teorisi perspektifiyle tek bir kişi tüm dünyaya hükmediyor diyenlerin bu karmaşıklığı kapamaması çok ilginç. Zeka ile ilgili olduğunu düşünüyorum. Komplo teorilerine inanma eğilimindekilerin analitik bilişsel becerileri veya G faktörü çevreyi daha derinlemesine okuyabilenlere nazaran biraz daha düşük olmalı. Aklıma başka makul açıklama gelmiyor.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi djoz -- 30 Eylül 2023; 18:51:17 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • djoz kullanıcısına yanıt

    Elbette aşı düşmanı birisinden daha iyi bildiğim kesindir. Aramızdaki fark dürüstçe bildiğimi söylememdir. Tepeden bakar duran "entektüel bir bakış açısıyla" davranır ve bunu da dürüstçe söylerim. Entelektüel kelimesi anlamak (intellegere) fiilinden gelir. Anlamayanların her şeyi bilir gibi davrandığı bir dünyada anlamayanlara tevazu numarası yapmam. Sahte bir tevazunun ardına saklanmam. Ad hominem'e sığınmam. En önemlisi de saygılı ve müdanasızım.

    < Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Sayın @Nat Alianovna'nın dediği gibi dünya çok karmaşık. İthamlar bazen zayıf kalıyor. Tek kişinin akı da yetmez teşkilatı da. Ancak;

    bu halk dilindeki özetidir. EN çok sözü geçen yöneten diye adlandırılır. Kendi hanı gibi yönetemiyordur ama en çok sözü geçip hayal edilemeyecek kadar büyüğü alıp en büyük gücü konuşturuyordur!!

  • nucro kullanıcısına yanıt

    Elitlerin genel derdi küresel dominasyon, nüfusun imhası değil. Nüfus imhası kolay bir iş de değil. Öyle deneysel aşıyla vs olacak şey de değil. Dünya kaynaklarının ciddi bir kısmı elitlerin zaten. Anlamadığınız şey elitlerin çok çok iyi tanımlanmış belirli bir genel amaç doğrultusunda eş güdümlü hareket eden monolitik bir sınıfsal topluluk tiplemesi teşkil etmediği. Elitler liberalizm ve kapitalizm çerçevesinde bir uluslararası düzen meydana getirdiler. Bu doğru. Ama sistem içerisinde, yer yer kendi sistemlerinin bazı kurallarını ihlal ederek, yer yer bu kurallara atıfta bulunarak rekabet içerisinde oldular. Tutarsız politikalar izlediler. Birbirinin aleyhinde çalışan projeler ürettiler. Ancak, dünya çapında popülasyon imhası veya suni kıyamet gibi çılgınca projelerle toptan sistemi lağvetmeye de asla yeltenmediler. Thomas Malthus'un asimetrik kaynak, geometrik nüfus artışı argümanında da zaten ciddi sorunlar var. Malthus mantığı öyle genelgeçer bir yasa değil. Malthus'un karamsar nüfus denklemi - bazı özel koşullarda ortaya çıkabilse dahi, Darwin'e doğal seleksiyon kuramında ilham olsa bile - her koşulda harekete geçmiyor.

    < Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Yazacaksanız sataşmadan yazın. Kişisel husumetinizi kendinize saklayın. Böyle hasır adam veya ad hominem ifadelerle yazarak olmaz. Sizin isminize atıfta bulunmuyorum bile. Siz ama devamlı kullanıcı adımdan veya forum titrimden dem vuruyorsunuz. Buna gerek yok.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.