< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Just_brtsh -- 2 Mart 2019; 22:10:57 > |
Bildirim
En iyi HUKUK fakültesi hangi üniversitede?
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Just_brtsh -- 2 Mart 2019; 22:10:57 > |
herkes ezber konuşuyor anasını satayım. Yok gs yok koç ulan allah aşkına 1 kere bile eğitimlerine denk geldiniz mi? herkes ösys puanına aldanıyor. Gs hukuk ösym kontenjanı ile 25+1 tane türkiye derecesi yapmış insanları alıyor evet ancak bir bu kadar da ''FRANSIZCA'' sınavı ile alıyor. 76kda olupta gs hukukta okuyan var, girin youtubede kızın videosu var. Aynı şekilde geçenlerde kim milyoner olmak ister adlı yarışmada 333+667 sorusunu cevaplayamayan 'GS HUKUK''lu biri çıktı... Ankara hukuk okuyan biri olarak şunu diyim : En iyi eğitim kalitesi bilkent ancak en başarılı okul Ankara. Sebebi ise 13 yargıtay üyesinin 7 tanesinin ankara hukuk mezunu olması ve hakim savcılar kurulununda çok çok büyük kısmının ankara hukuktan mezun olması. Bir kere yerleştiler mi herkes kendi çevresini getiriyor göreve... Bu işler böyle
|
Açılın gençler Marmara Hukuk 4. sınıf öğrencisi geldi.
Yukarıda arkadaş yazmış ama bir daha değinelim, ÖSYM puanı bir üniversitenin iyi olup olmamasında çok da belirleyici değildir. Bir üniversitenin iyi bir üniversite olup olmadığını belirleyen o üniversitenin akademik yeterliliğidir. Çünkü üniversiteler iş bulmak için değil, bilim yapmak amacıyla vardır. Yani sizin akademisyenlerinizin kendi alanlarına ne kadar hakim oldukları, alanlarında ne kadar derinleştikleri, ne kadar makale yazdıkları gibi etkenler bir üniversiteyi kaliteli kılar (akademik olarak). Bu akademik başarı sizin ne kadar kaliteli bir eğitim alacağınızla doğrudan bağlantılıdır. Bunun yanında hocalarınızın devlet kademelerinde aldıkları görevler, danışmanlık verdiği konular, meclis çalışmalarına katılıp katılmadıkları da kendi tecrübelerini size aktarma konusunda büyük oranda etkili. Bunları araştırmak size baya bir fikir verecektir. Marmara Hukuk için bilgi isteyen özelden yazabilir. İş bulma kurumu değildir dedik ama hepimizin amacı aslında güzel bir iş ve iyi bir maaşla hayatımızı rahat sürdürmek. Bu yüzden pek tabi herkes en iyi fakülteyi tespit etmek ve oraya gitmek istiyor. Bu açıkçası pek gerçekçi bir yaklaşım değil. Ankara'da nasıl bilemiyorum ancak İstanbul'a bakacak olursanız buradaki büyük büroların aradıkları niteliklerin başında İngilizce bilmek geliyor. İngilizce'nizin de karmaşık sözleşmeler çevirebilecek kadar iyi olmasını arıyorlar. Bunu mülakata giden arkadaşlarımdan ve kendimden biliyorum. Bu yüzden İngilizce eğitimi olmayan fakültelerdeki öğrenciler dezavantajlı. Ve kendi okulumda İngilizce bilmeyen arkadaşların 3 ve 4. sınıfta kursa başladığını görüyorum. Çünkü işveren senin akademik olarak ne kadar başarılı olduğunla değil, kendisinin ne kadar işine yarayacağını düşünüyor. İngilizcen yoksa büyük bürolar biraz sıkıntılı yani. Daha orta çaplı ya da büyüme aşamasında olan bürolarda kazanacağın deneyim daha farklı olacaktır. Tabi her büronun kendi çalışma prensipleri var, şuan genelleme yapıyorum. Bunun yanında bu bürolardaki çalışma temposuna da bakmak lazım. Yani büyük bir büroda çalışırsınız ama günün 18 saati iş düşünerek geçirmek zorunda kalabilirsiniz. Kazanacağınız deneyimi sonra kendi işinizi kurarak kullanmak mantıklı bir seçenek. Şunu da unutmayın, sizin kendi işinizi kurmanız mühendislik, doktor gibi mesleklere nispeten çok kolay. Bu işi büyütmek ise sizin elinizdekileri nasıl kullandığınızla alakalı. Ben küçük bir şehirde yaşıyorum aslen, orada büro kurmak çok kolay ve müvekkil de bulunur. Ancak bakacağım davalardan kazanacağım miktarla ne uzar ne kısalırım. Bu yüzden orada çalışmayı aklımdan çıkardım. Şehir seçimi önemli çalışmak için. Bu arada İstanbul'daki üniversitelerden mezun olanların İstanbul'da iş bulması, Ankara üniversiteleri mezunlarına göre daha kolay. Ankara'da da aynı durumun geçerli olduğu kulağıma çalınmıştı. Demek ki genel geçer, insanı iş sahibi yapan bir hukuk fakültesi yok. Meslek için diğer seçenekler akademisyenlik ve hakim-savcılık. Akademisyenlik sürekli okuyup araştırma yapmaktır. Hayatınızın her anını hukuka adayamayacaksınız bu alana adım atmayın bence. Hukuk zaten sürekli okumanı ve araştırmanı gerektiren bir bölüm. Son cümleyi tekrar tekrar okuyun çünkü tam manasıyla gerçek. Akademisyenlerin kaliteliliğine yukarıda değinmiştim, bu kaliteyi sağlayan okulları da parmakla gösterirsiniz zaten. Hakim-savcılık içinse şunu söyleyeyim. "Türkiye'de hukuk mu var yhaa .s.s" geyiğini duymuşsunuzdur. Arkadaşlar her kurumun eleştiriye açık yönleri vardır ama hakim ve savcılar ciddi manada işlerini yapmak için uğraşıyorlar. Siz de işini onurluyla yapan bir hakim veya savcı olabilirsiniz. Bu tamamen size kalmış bir şey. Konu biraz dağınık oldu ama demek istediğimi bir daha tekrarlayayaım. Genel geçer, sizi iş sahibi yapan bir fakülte yok. İş sahibi olsanız da bunun size çok rahat bir hayat sunacağının garantisi yok. Ama çabalayın, işin özü çabalamak. Birçok işte çalıştım şu ana kadar ve çabaladığını gören insanlar bunu karşılığını veriyor iş hayatında. Son olarak İstanbul'daki bazı huku fakültelerini kendimce değerlendireceğim. Tabi ki sizin işinize yarayacak şekilde ;) 1- Marmara Hukuk - Akademisyenleri kaliteli, Kadıköy'e yakın ve sosyal hayatı canlı. Öğrenci profili gayet iyi, sürekli kendini geliştiren yapıdalar. Ancak binası Marmara'nın merkez kampüsü olan Göztepe'ye taşınacak. Bu yüzden büyük prestij kaybı yaşayacağını düşünüyorum. Olay pek çıkmaz, bazen orta bahçesinde bir grup öğrenci slogan atarak yürür. Mezunları birbirini tutar ve çok yerde Marmara mezunu insan görebilirsiniz. 2- İstanbul Hukuk - Akademisyenleri kaliteli, köklü bir hukuk fakültesi. Beyazıt'ta bulunuyor ancak biraz olaylı bir kampüs. Ama zaten okula gitmeyeceksiniz, çok takılmayın. Çevresindeki notçular cidden bu okuldaki insanların mezun olmasına odaklanmış durumda. Alın oradan notları okuyun, baya güzeller :) Buranın mezunları da birbirini tutar, 1990-2000 arası kurulan hukuk bürolarında kurucu ortakların en az %80'i İÜ mezunudur. 3-Galatasaray Hukuk - Boğaz manzarası + çay 75kr. Kendi içine kapanık ama sosyal olarak gerekli imkanları sunan bir okul. Fransız'ca eğitim alıyorsunuz, 1 yıl hazırlığı var. Akademisyenleri kaliteli, bazıları Fransız bildiğim kadarıyla. Ancak iş dünyasında kendilerine çok rastlamadım. Fransızca bilmek sizi Kamu hukuku(Özellikle Anayasa ve İdare) alanında akademik kariyer yapmak isterseniz öne geçirecektir. Fransız Hukuku öğretiyorlar mı bilmiyorum, Fransa'da iş yaparlar mı ondan da emin değilim. 4-Türk-Alman Üniversitesi- Akademisyenlerinin yarısı Alman ama yeni yeni oturan bir okul. Hazırlıkta başka insanlarla kaynaşma şansınız var ama hazırlığı geçme oranı %40'mış. Dekanıyla konuşmuştum, buradan diploma alıp Almanya'da çalışmayı düşünmeyin demişti. Almanca bilirsiniz. Yine, akademisyenlik için güzel bir tercih. Sanırım ilk mezunlarını bu sene verecek(emin değilim). Ama kalabalık hukuk fakülteleriyle karşılaştırınca öğrenciyle çok ilgilenen bir akademik kadrosu var. Bu arada burası cidden hiçliğin ortasında bir üniversite(Sırf bu yüzden Marmara'yı buranın önüne koymuştum, iyi ki de öyle yapmışım) 5-Bahçeşehir Üniversitesi - Akademisyenleri öğrencilerle çok ilgili. Bu üniversiteye gidip azimli olun cidden bir yerlere gelirsiniz. Kaliteli bir eğitim var.Sadece Feridun Yenisey hoca için bile gidilir. Mezunlarını büyük bürolarda çalıştıklarını görüyorum. 6,7,8- Yeditepe, Bilgi ve Kültür Üniversiteleri'ninden de bahsetmek isterdim ancak pek bilgim yok. Ancak mezunlarını sık sık görüyorum iş hayatında. Bu sıralama, en iyiden en kötüye şeklinde yapılmamıştır. Aklıma gelenleri yazdım böyle bildiğim kadarıyla. Uzun oldu ama işinize yarar umarım :) |
|
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Yoğurtlu Ayran -- 3 Mart 2019; 11:40:14 > < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
|
|
|
|
|
|
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
|
|
|
|
|
|
|
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |