Şimdi Ara

Eşcinsellik Hakkında (33. sayfa)

Bu Konudaki Kullanıcılar:
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
836
Cevap
4
Favori
28.835
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 3132333435
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: El Fuego

    Konunun altta veya üstte kalması değildir asıl konu. Aklıselim her insan eşcinselliğin tabiat kanunlarıyla örtüşmediğini gayet iyi bilir. Konuda dezenformasyon yapılıyor.

    sgrafik konunun altta veya üstte kalmasindan bahsetti. O yuzden o mesaji yazdim.

    Akliselim diyorsunuz, ancak tek referansiniz kendi fikriniz. Size yanlis geliyor diye tabiat kanunlariyla örtüsmedigini nereden cikarttiniz? Bir seyin tabiat kanunlariyla örtüsmemesi icin nasil olmasi gerekir? Dogada görüldügünü biliyoruz escinselligin. Cocuk sahibi de oluyorlar escinsel ciftler.

    Bunlari bilmeyen biri gelip size "neden escinsellik tabiat kurallariyla örtüsmüyor?" dese, ne diyeceksiniz?

    Konuda dezenformasyon yaptigimizi söylüyorsunuz ancak tek bir adam akilli öneri getirmediniz ya da saglikli bir arastirmanin kaynagini sunmadiniz. "Cocuklarima nasil aciklayacagim?" diye soruyorsunuz. Cocugunuz sokakta bir zenci görüp neden onun ten renginin koyu oldugunu sordugunda nasil acikliyorsaniz öyle aciklayacaksiniz. Farkliliklarin korkulacak bir sey olmadigini ögreterek.

    Eger insanlar bu sekilde etkilenip cinsen yönelimleri degistirilebilseydi sizin iddianiza göre "dogal olarak" heteroseksuel olan insanlarin nasil escinsel cocuklari olurdu? Escinsellerin evlat edindikleri ve büyüttükleri ciftlerin cocuklari da heteroseksuel olmazlardi.

    Dezenformasyondan kastiniz nedir? Hangi bilgi carpitildi ya da yalan yanlis yere söylendi?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: paranoid_andr0id
    Cocuk sahibi de oluyorlar escinsel ciftler.

    Doğal olarak öyle mi? Kaç eşcinsel çift çocuk sahibi oldu? Burada eşcinselliğin doğal olup olmadığı konusunda görüş paylaşıyoruz. Savunulanlar öncelikle doğru olmalı!
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Nürnberger

    quote:

    Orijinalden alıntı: paranoid_andr0id
    Cocuk sahibi de oluyorlar escinsel ciftler.

    Doğal olarak öyle mi? Kaç eşcinsel çift çocuk sahibi oldu? Burada eşcinselliğin doğal olup olmadığı konusunda görüş paylaşıyoruz. Savunulanlar öncelikle doğru olmalı!




    Genetik hastalik sahibi heteroseksuel aileler cocuk saghibi olmak istediklerinde spermn bankalarindan sperm secip veya tasiyici anne ile cocuk sahibi oluyorlar. Escinsel ciftler de bu sekilde cocuk sahibi oluyorlar.

    Bu konuda iki arguman olabilir.

    - "Escinsellik yuzunden soyumuz tukenecek, cocuk sahibi olamiyorlar!" diyebilirsiniz.
    + Evet tasiyici annelik, ya da sperm bankalari yardimiyla cocuk sahibi oluyorlar, yani soyumuz tehlikede degil.

    - Evet ama dogal yoldan cocuk sahibi olamiyorlar, bu tur yontemler dogal degil!
    + Eee? Genetik bir hastaligi var diye kendi spermi degil de sperm bankasindan baska birisinin spermiyle cocuk sahibi olan ya da rahmi cocuk icin elverisli olmadigindan tasiyici anneyi secen heteroseksuel ciftler de var. Onlarin durumu da sizin tabirinizle "dogal" degil ancak cocuk sahibiler. Bu yöntemler sizin dogallik anlayisinizla bagdasmiyor diye dogan cocuklar sahte ya da ruhsuz falan mi oluyor? Gayet sizin ya da benim gibi birey oluyorlar. Neye karsi ciktiginizi anlamiyorum. Sperm kliniklerinin varligindan da rahatsiz misiniz, escinsellerin varligi kadar?

    Buraya öylesine iki link veriyorum, tamamini arastirmadim. Yalnizca "homosexual parents" etiketiyle arattirdim böyle bir sayfa cikti. Fox news'in bizim ulkemizdeki samanyolu haberden farkli olmadigini belirteyim. Iki farkli görüsü okuyun;





    Kasten ingilzce link vermiyorum ancak adam akilli birsey bulamadim turkce kaynaklarda.

    Hatta bir de söyle bisey var;

    http://catholiceducation.org/articles/homosexuality/ResearchReviewHomosexualParenting.pdf

    bu tarz haberlerin kaynaklarinin inatla dini kuruluslardan gelmesi sizce de garip degil mi? Eger deger yargilarinizi belirleyen sey din ise zaten bu tartismamiz bir cikmazda.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: paranoid_andr0id

    Genetik hastalik sahibi heteroseksuel aileler cocuk saghibi olmak istediklerinde spermn bankalarindan sperm secip veya tasiyici anne ile cocuk sahibi oluyorlar. Escinsel ciftler de bu sekilde cocuk sahibi oluyorlar.

    Bu konuda iki arguman olabilir.

    - "Escinsellik yuzunden soyumuz tukenecek, cocuk sahibi olamiyorlar!" diyebilirsiniz.
    + Evet tasiyici annelik, ya da sperm bankalari yardimiyla cocuk sahibi oluyorlar, yani soyumuz tehlikede degil.

    - Evet ama dogal yoldan cocuk sahibi olamiyorlar, bu tur yontemler dogal degil!
    + Eee? Genetik bir hastaligi var diye kendi spermi degil de sperm bankasindan baska birisinin spermiyle cocuk sahibi olan ya da rahmi cocuk icin elverisli olmadigindan tasiyici anneyi secen heteroseksuel ciftler de var. Onlarin durumu da sizin tabirinizle "dogal" degil ancak cocuk sahibiler. Bu yöntemler sizin dogallik anlayisinizla bagdasmiyor diye dogan cocuklar sahte ya da ruhsuz falan mi oluyor? Gayet sizin ya da benim gibi birey oluyorlar. Neye karsi ciktiginizi anlamiyorum. Sperm kliniklerinin varligindan da rahatsiz misiniz, escinsellerin varligi kadar?

    Buraya öylesine iki link veriyorum, tamamini arastirmadim. Yalnizca "homosexual parents" etiketiyle arattirdim böyle bir sayfa cikti. Fox news'in bizim ulkemizdeki samanyolu haberden farkli olmadigini belirteyim. Iki farkli görüsü okuyun;





    Kasten ingilzce link vermiyorum ancak adam akilli birsey bulamadim turkce kaynaklarda.

    Hatta bir de söyle bisey var;

    http://catholiceducation.org/articles/homosexuality/ResearchReviewHomosexualParenting.pdf

    bu tarz haberlerin kaynaklarinin inatla dini kuruluslardan gelmesi sizce de garip degil mi? Eger deger yargilarinizi belirleyen sey din ise zaten bu tartismamiz bir cikmazda.

    Burada tartıştığımız şey eşcinsellerin üremesinin doğallığı konusu. Hastalıklı çiftlerin tıbbi yardımla çocuk sahibi oluyor oluşları onların doğal olarak üredikleri gerçeğini değiştirmiyor. Ama eşcinsellerde böyle bir olasılık yok. 30 yıl önce tüpbebek hayal bile edilemezdi. Tıp biliminin gelişiyor olması eşcinselliği doğallaştırmaz.

    Birde şunu belirtmeliyim; ben burada yazan arkadaşları incitmekten kaçınıyorum. Bu nedenle bazen yanıt vermiyorum ancak görülüyor ki bazı arkadaşlar yanıt verilmeyince kendilerine hak verildiği zannına kapılıyorlar. Böyle bir durum yok.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Nürnberger

    Burada tartıştığımız şey eşcinsellerin üremesinin doğallığı konusu. Hastalıklı çiftlerin tıbbi yardımla çocuk sahibi oluyor oluşları onların doğal olarak üredikleri gerçeğini değiştirmiyor. Ama eşcinsellerde böyle bir olasılık yok. 30 yıl önce tüpbebek hayal bile edilemezdi. Tıp biliminin gelişiyor olması eşcinselliği doğallaştırmaz.

    Birde şunu belirtmeliyim; ben burada yazan arkadaşları incitmekten kaçınıyorum. Bu nedenle bazen yanıt vermiyorum ancak görülüyor ki bazı arkadaşlar yanıt verilmeyince kendilerine hak verildiği zannına kapılıyorlar. Böyle bir durum yok.


    Aradaki fark nedir?
  • Sizin gibi rafine birinin bunu anlayamamış olması gerçekten garip paranoid_andr0id. Diyorum ki heterosexual ilişki doğaldır çünkü üremeyi sağlar. Eşcinsel ilişki doğal değildir çünkü üreme olmaz. Tıbbi yardımı bir kenara koyunuz. İnsanlık milyonlarca yıl yaşında. Oysa tüpbebek henüz 20-30 yıllık bir gelişme. Canlılığın doğallığından bahsediyoruz.
  • Sizi anliyorum ama nasil bir cikarim yapmaya calistiginizi henuz tam anlamiyla kavrayamadim.

    Tibbi yardimi bir kenara koydugumuzda simdi döneme kadar rahmi fetusun büyümesi icin elverissiz olan heterosexuel bir kadinin evliligi dogal degil miydi? Ya da babasinda huntington hastaligi olan bir erkegin cocugunda bu hastaligin olabilecegine inanip cocuk yapmaktan kacinmasi onun evliligini dogal olmaktan cikartir mi?

    Yegane amacimiz cocuk yapmakmis gibi anlatiyorsunuz. Eger hicbir tibbi yardima ragmen cocuk sahibi olamayacagini bilen bir kadin bir erkekle evlense bu ciftin iliskisinin dogal olmadigini iddia eder miydiniz? Eger buna inaniyorsaniz escinsellik dogal degildir.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi paranoid_andr0id -- 22 Nisan 2012; 23:20:19 >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: paranoid_andr0id

    Sizi anliyorum ama nasil bir cikarim yapmaya calistiginizi henuz tam anlamiyla kavrayamadim.

    Tibbi yardimi bir kenara koydugumuzda simdi döneme kadar rahmi fetusun büyümesi icin elverissiz olan heterosexuel bir kadinin evliligi dogal degil miydi? Ya da babasinda huntington hastaligi olan bir erkegin cocugunda bu hastaligin olabilecegine inanip cocuk yapmaktan kacinmasi onun evliligini dogal olmaktan cikartir mi?

    Yegane amacimiz cocuk yapmakmis gibi anlatiyorsunuz. Eger hicbir tibbi yardima ragmen cocuk sahibi olamayacagini bilen bir kadin bir erkekle evlense bu ciftin iliskisinin dogal olmadigini iddia eder miydiniz? Eger buna inaniyorsaniz escinsellik dogal degildir.

    Verdiğiniz sıradışı örneklerin birer anomali olduğunun farkındasınız değil mi?

    Tekrar yazıyorum ve konudan çekiliyorum, çünkü konunun gidişatından rahatsızım. Konuya müdahil olmam özendirilme denemesi yapıldığı içindir. Doğuştan gelen özellikler dışında, tercih ile seçilen eşcinsellik doğal değildir, özendirilmemelidir. İnsanlığın geleceği için tehdittir.
  • Eşcinsellik normal birşey olsa binlerce yıllık yaşamda çoktan normal karşılanırdı.
    Kimse kendini kandırmasın 20 yıl hoş karşılanır 80 yıl horlanır.
    En azından bu güne kadar olan bu.
  • Eşcinsellik çok doğal birşeymiş gibi savunanları görünce şaşırıyorum. Tamam, benim eşcinsellere saygım var, ayrıca eşcinselleri kesinlikle hor görme yada aşağılama lüksümüz de yok bununda farkındayım.

    Ama yinede bu doğal birşey değil. Bir canlının hemcinsinden hoşlanıyor olması nasıl doğal olabilir ki ?

    Sonuçta insanoğlunun neslinin devamını sağlaması için üreme şarttır. Ve bu üreme sürecine tamamen ters olan eşcinsellik ise kesinlikle doğal değildir çünkü neslin devamına tamamen zıt bir kavramdır...

    Herkese sevgiler , saygılar...
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Nürnberger

    quote:

    Orijinalden alıntı: paranoid_andr0id

    Sizi anliyorum ama nasil bir cikarim yapmaya calistiginizi henuz tam anlamiyla kavrayamadim.

    Tibbi yardimi bir kenara koydugumuzda simdi döneme kadar rahmi fetusun büyümesi icin elverissiz olan heterosexuel bir kadinin evliligi dogal degil miydi? Ya da babasinda huntington hastaligi olan bir erkegin cocugunda bu hastaligin olabilecegine inanip cocuk yapmaktan kacinmasi onun evliligini dogal olmaktan cikartir mi?

    Yegane amacimiz cocuk yapmakmis gibi anlatiyorsunuz. Eger hicbir tibbi yardima ragmen cocuk sahibi olamayacagini bilen bir kadin bir erkekle evlense bu ciftin iliskisinin dogal olmadigini iddia eder miydiniz? Eger buna inaniyorsaniz escinsellik dogal degildir.

    Verdiğiniz sıradışı örneklerin birer anomali olduğunun farkındasınız değil mi?

    Tekrar yazıyorum ve konudan çekiliyorum, çünkü konunun gidişatından rahatsızım. Konuya müdahil olmam özendirilme denemesi yapıldığı içindir. Doğuştan gelen özellikler dışında, tercih ile seçilen eşcinsellik doğal değildir, özendirilmemelidir. İnsanlığın geleceği için tehdittir.

    Tercih ile seçilen bir eşcinsellik türü yok zaten. Bu durumda özendirme diye bir şey de olamaz, olsa da başarılı olmaz.
  • Anomali veya degil, bu tarz insanlarin birlikte olmalarini yadirgiyor musunuz? Eger escinsellik ile olan tek sorununuz "dogal" yoldan cocuk yapilamamasi ise ayni tutumu bunlara karsi da göstermelisiniz.

    Nerede özendirme yapiliyor 3. kez soruyorum. Hala özendirme yapiliyor deyip kaciyorsunuz.

    Escinselligin dogustan geldigine yönelik tek yumurta ikizleri uzerinde yapilmis arastirmalar var. Ancak her iki türlü de kesin bir sonuca varilmis degil.

    Escinseller (tip yardimiyla ya da degil) cocuk sahibi olabildiklerine göre nasil bir tehdit olabilirler insanlik icin?

    Konunun gidisati beni de rahatsiz etmeye basladi. 11-12 sayfadir ayni seyler tartisiliyor. Özlük haklari diye bir sey var zaten. Sizin bu konudaki tutumunuzu tam olarak bilmiyorum ama bir cok kisinin asil derdi escinselligi igrenc bulmalari. Hos gencken okulda iki erkek fikrini igrenc bulan arkadaslarim birbirleriyle lezbiyen pornosu takasi yaparlardi sürekli. Ne diyebilirsiniz bu insana? Sorsak dogal olmadigi icin iki erkegin birlikte olmasini yanlis buldugunu söyler.

    Haklisiniz, su noktadan sonra tartismak abes olur. Böylece birakmak en iyisi.
  • Siz evrimin her zaman 'survival of the fittest' yonunde mi isledigini saniyorsunuz? En adaptive olani destekler evrim, ve bu adaptasyon her zaman 'fittest' olan icin degil, populasyonun en fit olmasi icin calisir. Escinsellik var oluslarindan beri binlerce turde gorulen bir yonelim. Ve evrim hicbir zaman escinselligi yok etmemistir, populasyonda yaklasik belirginliklerde mevcut olmustur. Biseksuellik icin de ayni sey gecerli. Bu hem populasyonun dengesini, rekabetin azalmasini, kaynaklarin daha dengeli kullanilmasini saglar ayni zamanda. En fit olmak demek, direkt olarak uremekle iliskilendirilemez. Populasyonun denge icinde ilerlemesine yardimci olacak her sey evrimin korudugu gerceklerdir. Yeri gelince Darwin'e sacmaladi dersiniz, yeri gelince Darwin'in uremeye verdigi onemi savunursunuz. Gunumuzde evrim cok daha kapsamli biliniyor ve arastiriliyor. Ama burada kafadan yazanlarin hicbirinin gercek anlamda en ufak bir arastirma yaptigini zannetmiyorum. Asagida linkini verdigim kitaba biraz goz atabilirsiniz.

    Google Books
    Straight Science? Homosexuality, Evolution and Adaptation
    http://books.google.com.tr/books?id=642HukKOChAC


    Ayrica bir arkadas yillardir horgoruldugunu soylemis, eski antik yunan donemlerini incelesin. Sadece yunanlar da degil gerci, ama ornek olmasi icin soyluyorum. Yeterli derecede uremek icin kadinlar kullanilirdi. Sanat, sex, zevk vs seyler erkekler arasinda gerceklesirdi daha cok. Erkek vucudunun guzelligi yuceltilirdi. Askerlikte, birlikte bir erkegin bir sevdigi ya da sevdikleri varsa, o erkegin o birligi daha iyi savunacagi durumu soz konusuydu. Koca memeli koca testisli bereket tanrilari/tanricalari ve bunlarin bereketi artirmak icin yaptigi hemcins aktiviteleri, gay/hetero ya da daha geneliyle queer tanrilar, ibadet icin yapilan hemcins pagan aktiviteleri vs ilginizi cekerse bakis acilarini okuyabilirsiniz. Neyse. Aslinda insanlarin cok cok buyuk cogunlugu iki uc nokta olan homoseksuellik ve heteroseksuelligin arasinda farkli oranlarda bulundugu icin, yani teorik olarak biseksuel olduklari icin ve bu durumu eski yunanlar acik bir sekilde yasadiklari icin, bize sanki ogretilerek ozenilerek olunan bir seymis gibi gelebilir bu. Oysa ilahi dinlerin, tutucu ahlak felsefelerinin, kapitalist sistemin getirdigi yukumlulukler insanlari kafeslemistir. Insanlari dogasindan uzaklastirip anormallige suruklemistir. Ne oldu ikinci dunya savasindan sonra ozellikle pat diye nufus artmaya basladi. Bu populasyon uc noktaya cikinca ne olacak? Doga bu noktaya getirmeye izin verdiyse, bunu asagi dusurmesini de bilecek. Cunku dogada oldukca dengesiz bir populasyonuz an itibariyla. Kaynaklar tukenince gorulecek bu. Escinsel orani belirli oranda korunsa da bir noktadan sonra populasyonun buyumesi durmak zorunda, over dozda bir buyume soz konusu.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: El-Cezeri
    Hiç bir birey doğuştan eşcinsel doğmaz. Onu bu duruma sevk eden psikolojik sebepler ve farklı düşünceleri yatar. Bu etkiler bir araya geldiğinde kişinin duygusal yaşamınıda etkiler. Kimisi çocukken gördüğü istismar ve şiddetten dolayı, kimisi yaşadığı olumsuzluklardan dolayı bazıları ise yaşadığı ferah, geniş hayattan yada şöhretten veya sürekli tattığı sınırsız zevklerden dolayı farklı arayışlara girer. Nihayetinde böyle bir yola saptığında sanılır ki kendisi en başından beri eşcinseldi. Bu tamamen yanlış.

    Konunun başıdan bu görüşü farklı şekillerde de olsa savunanlar. Tekrar ve tekrar söylüyorum. Bu şekilde bir çıkarımın yapıalbilmesi için düzinelerce homoseksüelle çalışmış, incelemiş olmanız gerekiyor. Bence bu böyledir, başka nasıl olabilir ki diyerek olaya tam anlamıyla hakimmişçesine davranamazsınız. Bu yazdıklarını temellendireceğiniz herhangi bir tez çalışması var mı ortada? Sizin veyahut başkalarının yaptığı?

    Ama tam tersi için bir sürü var. Psikologlar, psikoloji dernekleri homoseksüelliğin heteroseksüellikten kazanılış açısından bir farkı olmadığını ve en az heteroseksüellik kadar normal olduğunu söylüyorlar.

    Psikoloji bir bilimdir. Her kişinin bakıp da bu olsa olsa böyledir, bunun tabanında bunlar yatar diyeceği bir alan değildir. Rica ediyorum iddialarınızı temellendirin. Aksi halde şikayet etmek zorunda kalacağım. Yanlış anlamayın, amacım sizi susturmak değil. Ama hiç bir temele ve gözleme dayanmayan verileri sunmak da konunun kalitesinin korunması adına doğru değil.

  • www.sensualism.com
    Pheromones and gay men
    http://www.sensualism.com/gay/pheromones.html


    Daha önce defalarca koymuştum. Tekrar koyayım sizin için önemli olan kısımları.

    "Gay men's brains respond differently from those of heterosexual males when exposed to a sexual stimulus, researchers have found. The homosexual men's brains responded more like those of women when the men sniffed a chemical from the male hormone testosterone.

    "It is one more piece of evidence ... that is showing that sexual orientation is not all learned," said Sandra Witelson, an expert on brain anatomy and sexual orientation at the Michael G. DeGroote School of Medicine at McMaster University in Ontario, Canada. "



    But when confronted by a chemical from testosterone, the male hormone, portions of the brains active in sexual activity were activated in straight women and in gay men, but not in straight men, the researchers found.

    The response in gay men and straight women was concentrated in the hypothalamus with a maximum in the preoptic area that is active in hormonal and sensory responses necessary for sexual behavior, the researchers said.

    And when estrogen, the female hormone was used, there was only a response in the olfactory portion of the brains of straight women. Homosexual men had their primary response also in the olfactory area, with a very small reaction in the hypothalamus, while heterosexual men responded strongly in the reproductive region of the brain.
  • sen islama eşcinselliği mi sokmaya çalışıyorsun?

    hayır eşcinsellik zaten toplumun içinde var. ben islama hiç yakışmayan yalanı müslümanlardan uzak görmek istiyorum. çünkü eşcinsel ya yokedilmeli yada toplumun içinde onurlu bir birey olarak kendine bakabilmeli ve yer edinmelidir. ara çözümlerle, terapilerle, kamufle olmalarla, hormon tedavisi yada muska ile sadece üzerinde uğraşmış olursunuz. cinsel kimliğini yaşamayı tek başına yönsüz yordamsız yaparken, sonradan aile reisi olarak yapmaya devam eder. böylece kişisel özgürlük sorununu toplumsal bir soruna çevirmiş olursunuz. kandırılmış ve kandırmış insan öyküleri yurduma yakışmaz.

    dini ve milli kimlik kadar cinsel kimlik önemli mi ki, sizin hukukunuza önem verelim?

    yükselen islamiyet vicdan hürriyetine katkı sağlar. dini kimlikler yıllarca ezildi, biçildi. insani bir özellik olduğu ortaya çıkınca ister istemez toplumsal karakter içinde yeri belli oldu. tüm dini kimliklerin özgürleşmesi ile toplumsal payda kuvvetlenir ve geleceğe ümit toplumsal bir kardeşlik bağı içinde yerini bulur.

    toplumsal doğru milli kimlik algısı, diğer milli kimlikleri tanıyıp onlarla irtibat kurmayı gerektirir. milli kimlik üstünlük vasfına değil, bir ailenin ferdleri gibi birbirini tanımaya doğru değiştikçe doğru şeklini buldu ve buluyor. tüm milli kimliklerin özgürlüğü parçalanmayı değil, her milli kimlik sahibi kitlenin toplum içinde kendi mahareti ile uyum sağlamasını netice verir. ezik ve yararlanıcı değil, katılımcı ve sahip bir ruh gelişir. cinsel kimlik de üçüncü adım olarak yerini alacaktır.

    her cinsel kimlik sahibi diğer özellikleri ile ve insani varlığı ile toplumsal ödevlere katılır ve haklardan yararlanır. işe alırken, askere alırken, mahkemede yada toplum önünde aynı maharete sahip iki insandan birinin erkek, diğerinin kadın, birinin ermeni diğerinin başörtülü müslüman, birinin garplı diğerinin şarklı, birinin eşcinsel diğerinin eşcinsel olmayan bir kişi olması sonucu etkilemez. zaten uniter devletin vatandaşına etmesi gereken taahhüd de budur. madem ki devletin ortada bir tarifi var. o zaman bu tarifin gereğini de yapar. kişilerin birbirine veya gruplara nasıl baktığından etkilenmeden adaleti ortaya koyar.

    bu söylediklerinin örneği var mı ki inanalım?

    insanlık tarihine biraz dikkat eden bunu görür. Hz. Ademin oğulları habil ve kabil arasındaki gerilimden başlayan bireysel ötekileştirme, tanımama, bir yere kadar tahammül edilir ve ardından cinayetle sona ererdi. gruplar ve kabileler devletlere dönüştü. insanlık uzun yıllar içinde devletlerin bazen barış dolu baharını bazen savaş dolu kışlarını yaşadılar. benzer devletlerin biraraya gelmesi ile imparatorluk denilen devlet grupları oluştu. imparatorluklar kendilerini oluşturan devletleri tamamen kendi bedenlerinde ya eritmeye yada ötekileştirmeye uğraştılar. dünyanın tamamen keşfine kadar koca dünyada istenmeyen ötekinin hep gideceği bir yer vardı. "uymayan defolur gider" kuralı insanlık kadar eski olduğundan dinler ve geleneklerle desteklenir ve çoğu kere ara çözümlerle yada ince bir siyasetle atlatılırdı. tüm toplumların öyle böyle kabul ettiği genellemeci bir yönlenme tersine dönene kadar bu kısmen de işe yaradı. artık dinin inceliğine bakmadan özünü hissetmeden de yararlanılabiliyordu. felsefe çağı biterken arkada geleneklerin ve dini özünü kaybetmiş peşin kabullerin demode olup inanılmadığı bir dönem başlıyordu. bireye yönelen ilgi milli unsurlara dikkat etmeye başladı. artık istenmeyenin gidecek bir yeri yoktu. o zaman iki seçenek vardı. ya yokedilmeli yada onun da varlığı da dahil edilip, sistem tekrar tarif edilmeliydi. ilk akla geleni iki dünya savaşında denendi. sonucunda ise yenen de yenilen de istediğini alamadı. sonrasında ise milli değerlerin ne olduğu tekrar şekilleniyor ve milli ve geleneksel nefret ve ötekileştirme yerini milletler ittifakına bırakıyordu. hemen ardından daha dar dairede aile kavramı bundan etkilendi. büyük ve kuşakları içinde barındıran temsil edicisi ve iç kanunları olan büyük aile yerini çekirdek aileye bıraktı. ötekileştiren soydan atan irade şimdi milyonlarca yanyana gelmiş çekirdek ailenin yaşadığı şehirlerde yeni dönemi gösteriyordu. artık eski gözlükle bakıldığında aile bile denemez şekiller aile tarifi içinde yaşayabiliyordu. şimdi ise dünyada tüm dikkatler bireyin üzerinde toplanıyor. bir kişiliği oluşturan tüm kimliklerin ve sıfatların varlıkları ile bir birey tarafından onurla taşınabilmesi özgürlüğü artık yaşanabiliyor. bu sizin yada benim kişisel iznime bağlı olmadan, yaşadığımız çağın büyük çarklarının dönmesi ile zaten oluşuyor. buna uymayan yapılar ise zaten eski asırlarda olduğu gibi tarih sayfalarına gömülüyor. bu gidişattan anlaşılıyor ki bu hiç doğal değil, tesadüfi değil... insanın anlaması gereken bir ders, bireyden başlayıp tüm dünyayı kaplıyor... kendi aklına geleni yapmak yada kendine emredilene tabi olmak arasındaki ince bakış yine en son kendi bireysel özelliklerini keşfedene kadar ders veriliyor. artık dünya ilk akla geleni yapamayacak kadar dolu ve kalabalık; hem hayatın kıymeti, ötekileştirmekden daha yüksek... sonuçta ise inat edenler ibretle tarihte yerlerini alıyor, dersi alıp hayatına uygulayanlar kazanıyor. bu gidişatı gören herkes, nefretle anılan bir ebeveyn olmak yerine eşcinsel evladına sahip çıkar ve ona kıymet verir. bireylerin tüm farklılıklarını koruyarak tüm şevkleri ile insanlık ailesi içinde yerlerini alıp gayretlerini gösterecekleri bir döneme giderken bunun başarıldığı "asr-ı saadet" bir rol model olarak önümüzde duruyor.

    bunun bedeli nedir?

    zencinin, kadının ve eşcinselin öteki olmadığı bir dünyanın bedeli; nefsin arzuları peşinde koşarak hedon ve ilk akla geleni, kafaya yatanı yapmak yerine, ruhun kemali peşinde koşturan, toplumsal görevleri talep eden, danışmaya kıymet veren islamı kabul edip yaşamaktır. ilk anda görünen can sıkıcıdır ve ağırdır. hiç de heveslere uygun değildir. çünkü Hürriyet, Rahmanın omuzlara yüklediğidir. hür olmak dilediğini yapmak değil, hayatın karşısında tek saf olup omuz omuza gelebilmektir. omuz omuza ya getiriliriz, yada hür olarak kendimiz geliriz. sonuçda ise ayakta dimdik ve omuz omuza hür olarak bir araya gelmenin onurunu yaşarız. bu keyif ise ömre değerdir...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi eflatoon -- 26 Nisan 2012; 14:50:35 >
  • tüm kimlikler, insan hayatını onurunu koruduğu sürece saygıyı hakeder. doğru yaşamak budur.

    islam kimliği doğru yaşandığı sürece saygıyı hakeder, zaten tarih de bunu anlatır. eğer ülkenizdeki gayr-i müslimlerin ibadethanelerini yıkmaktan bahseden bir adam olarak islam namına konuşmaya kalkarsanız tüm dünya ifadelerinizi paçavra yerine koyar. bedevi çadırına geri yollar. nasıl ki öyle de oldu... nerede selefi rezilliği nerede budinin altın anahtarı şehrin kapısında sunulan nezih saygı....

    türk kimliği de doğru yaşandığı sürece saygıyı hakeder, şerefler yazan hatıralar bunları anlatır. ne zaman ki, kendi milletinize bazılarını feda etmekten bahsetmeye başladınız, işte o zaman rüzgar tersden esmeye başlar, korumaya kalkarken zarar verirsiniz...

    eşcinsellik de muhatabının kimliğine saygılı duruşu ile elbette saygıyı hakediyor. 12 sayfadır sabırla saldırılara "biz size saldırmıyoruz ama kur'an sizi lanetliyor napalım?" gibi akıl dışı cümlelere muhatap olduğumuz halde uzmanların ifadelerini rivayet, çevremizde kendimizde yaşadığımız gerçekleri ifade eden yazılar paylaştık. paylaşacağız da...

    eşcinsel kimlik tüm diğer kimlikler gibi toplumda yerini alana kadar, bu duruş devam edecek... intiharın kıyısında, aşağılanan, yapmadığı şeyler teee dünyanın öteki ucunda başka birisi yapıyor diye kendisine baskı kurulan, her cuma hutbesinde vaazın kendi üstüne kükreyerek lanet yağdırdığını hisseden her bireye ulaşılacak... teselli verilecek... toplumla uyumlu, diğer çocuklar gençler gibi sıcak, gülümseyen, pozitif katkı sağlayan bir birey olması için her adım atılacaktır...
  • ayrı bir başlık açıp bunu orda halletseniz... buranın konusu "Eşcinsellik hakkında"

    sizin moderatörleri tenkitlerinizi yada neyin hoşunuza gideceğini okumak zorunda değilim.

    bu başlık altında yazacağınız yeni ifadeleriniz varsa onu okumak isterim.


    --------------------


    başlığı kilitletmeye çalışmak son derece basit bir davranış. biz camuslar gibi itişip kakışan değil artık her meselesini bilimsel dini ve her türlü değerler dairesinde ifade edebilen bir milletiz...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi eflatoon -- 25 Nisan 2012; 15:00:21 >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: eflatoon

    tüm kimlikler, insan hayatını onurunu koruduğu sürece saygıyı hakeder. doğru yaşamak budur.

    islam kimliği doğru yaşandığı sürece saygıyı hakeder, zaten tarih de bunu anlatır. eğer ülkenizdeki gayr-i müslimlerin ibadethanelerini yıkmaktan bahseden bir adam olarak islam namına konuşmaya kalkarsanız tüm dünya ifadelerinizi paçavra yerine koyar. bedevi çadırına geri yollar. nasıl ki öyle de oldu... nerede selefi rezilliği nerede budinin altın anahtarı şehrin kapısında sunulan nezih saygı....

    türk kimliği de doğru yaşandığı sürece saygıyı hakeder, şerefler yazan hatıralar bunları anlatır. ne zaman ki, kendi milletinize bazılarını feda etmekten bahsetmeye başladınız, işte o zaman rüzgar tersden esmeye başlar, korumaya kalkarken zarar verirsiniz...

    eşcinsellik de muhatabının kimliğine saygılı duruşu ile elbette saygıyı hakediyor. 12 sayfadır sabırla saldırılara "biz size saldırmıyoruz ama kur'an sizi lanetliyor napalım?" gibi akıl dışı cümlelere muhatap olduğumuz halde uzmanların ifadelerini rivayet, çevremizde kendimizde yaşadığımız gerçekleri ifade eden yazılar paylaştık. paylaşacağız da...

    eşcinsel kimlik tüm diğer kimlikler gibi toplumda yerini alana kadar, bu duruş devam edecek... intiharın kıyısında, aşağılanan, yapmadığı şeyler teee dünyanın öteki ucunda başka birisi yapıyor diye kendisine baskı kurulan, her cuma hutbesinde vaazın kendi üstüne kükreyerek lanet yağdırdığını hisseden her bireye ulaşılacak... teselli verilecek... toplumla uyumlu, diğer çocuklar gençler gibi sıcak, gülümseyen, pozitif katkı sağlayan bir birey olması için her adım atılacaktır...





    dostum öncelikle üzerinde durmak istediğim bir nokta var. islam her meseleye sosyal hayatın rehabilitesi açısından bakar. bir şey toplum açısından sakıncalı olarak addedilmiş ise bu yasaklanmıştır. örnek vereyim faizin birey ve ekonomi üzerindeki yıkıcı etkisi, alkolün hem birey hem de toplum sağılığı açısından sakıncaları, keza kumar, eşcinsellik, zina vs.

    bunlar yasaklanmakla birlikte kişisel tercihleri doğrultusunda bir kişi bu fiilleri işlemekte ise kendisini bağlar. bunun gibi, dini gönderen ile alakaları kesilmiş ve topyekün yeryüzünden kaldırılmaları gerektiği söylemleri de söyleyenleri bağlar. tarih, hırsızlıktan ayyaşlıktan tefecilikten velayet derecelerine yükselen insanları yazar.

    eşcinsellik bir hastalık mıdır yoksa kişisel tercih midir meselesi uzmanlarca çok uzun zamanlardır araştırılıyor yazılıyor çiziliyor. bu bir kişisel tercih ise ve bireysel olarak bunu yaşamaktaysa kişiyi bağlar, dini olarak orada bir yasak varsa ona uymamıştır din sahibi ile arasındadır. peygamber zamanında tek bir recm olmuştur o da kadının kendi ısrarları sonucundadır. asr-ı saadette eşcinseller vardı bir tane tutulup öldürülen var mı kayıtlarda? "yakaladığınızı öldürün" şeklinde gelen rivayetlerin sıhhati tartışılır. ha yasak mı yasak, buna inanır inanmaz uyar uymaz kendi meselesidir.

    bunun haricinde, eşcinsellerin toplumdan izole edilmemesi gerektiği konusunda sözlerinize katılıyorum. izole derken dışlanmamayı kastediyorum. bana göre eşcinsellik yaşanmamalıdır, ama kişisel tercih sahiplerini bizler birer birey olarak kendi tercihleri ile başbaşa bırakmalıyız. fikri platformlarda her şey tartışılır ama fiilen müeyyidelerde bulunmak doğru mudur değil midir bu da ayrıca tartışılır.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: C4
    bana göre eşcinsellik yaşanmamalıdır

    uzun uzun yazmanıza gerek yok... bir cümle ile hakk-ı hayatı esirgemişsiniz bile...

    gerisi tartışılamaz yoksa ya recmeder ya kimliğimi açığa çıkarıp rezil eder, hedef haline getirir, fanatiklere yem edersiniz... yada daha yavaş bir ölümü seçip terapiye gönderirsiniz... insana saygınızı tekrar muhasebe edin...

    eminim eşcinsellik hakkında dendiğinde, "eşcinsel insandır" yazacaksınız...
  • 
Sayfa: önceki 3132333435
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.