Şimdi Ara

EURO DİESEL Mİ?? NORMAL DİESEL Mİ???? (8. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
3 Misafir - 3 Masaüstü
5 sn
241
Cevap
0
Favori
18.518
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 678910
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Nerde kalmıştık? Dizelde niçin benzinli motorda karşılaşılan ve motoru yıkıma uğratma kapasitesine sahip olan knocking/detonasyon oluşmaz konusunu biraz daha açalım.

    Önce vuruntudan aynı şeyi anlamadığımız ortaya çıktı, iyi de oldu. Benim söznü ettiğim vuruntu, bir motorun başına gelebilecek en büyük belalardan biridir.

    Evet hepimiz biliyoruz, deneysel çalıştırılan ve bazı prototiplerde kullanılan DI benzinli motorlar dışında otto cycle bir benzinli motorda silindir içine saf hava değil, vaporize olmuş benzin içeren hava gider. Benzin gaz formuna geçerek emme manifoldunda hava ile (14,5:1 stoykotik oran) karışır ve silindire, bu yanmaya daha doğrusu tutuşmaya hazır gaz, emme süpapları aracılığı ile girer. Bu gazın kendiliğinden tutuşması için gerekli bir kritik sıcaklık eşiği vardır. O eşik sıcaklık değerine ulaşıldığında gaz kendiliğinden tutuşur. Bu eşik değere nasıl ulaşılır? Bir alev kaynağı ile ( mesela buji), güç stroku sonrası, egzost strokunda scavenging ile tamamen temizlenmeyen karbon kalıntılarından bazışarının yanmay devam ediyor olması ile silindir içinde yine bir tutuşma kaynağı elde eederiz. Bir başka kaynak, yanlış çalışma sıcaklığına sahip bujiler olabilir. Bir diğer kaynak ise homojen olmayan metalurjik yapıya sahip silindir cidarları, piston ve segmanlar, bujiye değil pistona yakın konumlandırılmış egzost süpapları, bunlar hep tutuşma başlatıcılarıdır. Bir diğer tutuşma kaynağı ise yüksek basınçtır. Ancak burada bir yanlış anlama var gördüğüm kadarıyla. Kompresyon stroku ile silindir içi pik basınç değerine ulaşılmaz. Kompresyon stokundan hemen sonra gelen güç strokunun başlangıcında silindir içi pik basınca erişilir. Yoksa fakir karışım yüksek kompresyon ile zengin karışım düşük kompresyonun detanasyon oluşması konusundaki etkileri hemen hemen aynıdır. Detonasyonu oluşturan şey
    tek başına motorun yüksek kompresyon oranı değildir. Detonasyon pek çok faktörün kombinasyonu ile ortaya çıkabilir. Bunları elbette biliyoruz ama tartışmanın sağlığı açısından tekrarında yarar gördüm.

    Peki detonasyonun temel 2 kaynağı nedir? Auto-ignition ve pre-ignition.

    Auto-ignition, benzin-hava karışımının yani yanıcı gazın kendiliğinde tutuşmaya başlama sıcaklığında tutuşmasıdır. Bu hayli yüksek bir sıcaklıktır. Auto-ignition buji ateşlemeyi yaptıktan sonra gerçekleşir. TDC'de yanmaya başlayan gaz, silindirin alt yarısındaki yanmamış gazı daha da sıkıştırarak iç sıcaklığını artırır. Sözü edilen gaz kütlesi haki hazırda zaten fazlaca sıkıştırılarak iç sıcaklığı artırılmışsa, 33 m/sn. hızla gelen alev cephesinin yarattığı şok dalgası ile daha da sıkışarak kendiliğinden tutuşmasına yol açacak iç sıcaklığa erişir ve bu sıcaklık gaz kütlesinin hemen her yerinde aynı değerde oldu için de, silindirin alt kısmında kalan yanmamış gaz yanmak yerine patlar. Bu patlama hayli şiddetlidir. Piston o anda BDC'ye doğru ilerlemekte, bujinin yaktığı gaz da pistona ve yanmamış gaza doğru ilerlemektedir. Karşılaşma şok dalgaları arasında girişim saçakları oluşturur. Knocking esnasında oluşan titreşimin bir nedeni de budur. Knockingden kurtulmak için:
    1. avansı küçültürsünüz (retard)
    2. kompresyon oranını düşürürsünüz
    3. zengin karışım kullanırsınız (ekstra benzin ekstra soğutma sağlar)
    4. Doğru çalışma sıcaklığında (hot plug veya cold plug) buji kullanırsınız.
    5. rpm'i düşürüsünüz
    6. emme süpaplarının açısını yükseltirsiniz
    7. egzost süpaplarının açısını daraltırsınız
    8. benzinin oktan değerini yükseltirsiniz.
    9. soğutma hızını yükseltir, ısı transfer noktalarını yeniden gözden geçirisiniz.
    10 vs. vs.

    Pre-ignition ise buji ateşlenmeden önce silindire giren gazın ya emme zamanında ya da sıkıştırma zamanında yanmaya başlamasıdır. Ancak burada bir patlamadan söz edlemez. Sadece buji ateşlemeden önce yanma başlamıştır. Yanmanın hangi derecde başladığına bağlı olarak piston tacına binen yük artar. güç strokunda BMEP çok düşer ve motorun gücü azalır, titreşim artar (özellikle sekonder titreşim). Yani bizim anladığımız anlamda vuruntu artar. Pre-ignition'ın nedeni yüksek kompresyon değildir, düşük oktan da değildir. Silindir, piston ve yanma odası tasarımındaki kusurlar ile yetersiz egzantirik egzos zamanlaması ve yanlış buji en öenmli sebepleridir.

    Yukarıda 2 vuruntu kaynağından söz ettik. hadi şimdi de bunları bir dizel motora uyarlayalım:

    Dizel motor, emme zamanında içeriye hava emer. Havanın içinde Mazot yoktur. mazot görevini ifa etmek üzere enjektör memesinde beklemektedir. Emilen hava ortalama 20:1 gibi bir oranla yanma odası içine sıkıştırılır. Bu oranın yaratacağı basınç yüksek görünmekle birlikte az sonra mazotun püskürtülmesiyle gelecek olan hızlı yanma ve genleşmenin yol açacağı basınç yanında ihmal edilebilir düzeydedir. Piston TDC'ye kadar havayı sıkıştırır. Ne kadar sıkıştırırsanız sıkıştırın hava yanmaz. Havanın içindeki oksijen oksitler ama ortamda oksitlenecek bir şey varsa!

    Piston, rpm'e bağlı olarak, TDC'den hemen önce yaklaşık 2 ms.'de yanma odasına düzgün bir jet halinde mazotu püskürtür. Püskürtme basıncı ne kadar yüksekse mazot o kadar ince taneli olarak yanma odasına girer ve o kadar çabuk tutuşur. Dizelde, benzinli motordakinin aksine alev cephesi her yönde ilerler. Enjektörün püskürtme süresi ile pistonun TDC'ye ulaşma süresi arasında bir ilişki vardır ve bu ilişki tüm rpm bandında korunur. Püskrütme süresi ile miktarını ayarlayarak görece sabit bir piston içi basıncı elde edersiniz. yani basınç piston güç strokunda aşağı indikçe azalmaz (benzinlide öyle olur), önemli oranda sabit kalır. Dizelde bunu ayarlamak kolaydır. O yüzden dizelin tork karakteristiği benzinlininkinden farklıdır. Benzinlide piston içi basınç bir anda pik değere ulaşır ve hemen ardından düşmeye başlarken dizelde basınç piston TDC'ye inene kadar hemen hemen aynı kalır. Pik noktada benzinli motorun basıncı hayli yüksektir. Dizelde ise basınç daha düşüktür ama daha uzun süre korunur. Bu da motorların farklı tork karekteristiğine sahip olmalarına yol açar.

    Şimdi dizelde pre-ignition olamaz çünkü hava emilirken ve sıkıştırılırken ortamda mazot yoktur. Mazot ne zaman ve nerede vardır? Mazot TDC'de sıkışmış hava içşne püskürtüldüğü andan itibaren vardır ve daha gaz haline geçiş esnasında yanmaya başlar!. Bunun adı da auto-ignition veya teknik olarak söylersek, auto-knock !

    Evet, şaşırtıcı ama auto-ignition benzinli motorda asla istenmezken, dizel motorda olmazsa olmazdır. Dizelin çalışma prensibi budur. Yakıt kendiliğinde tutuşmalı. Peki niye dizelde patlama olmuyor? Çünkü mazot daha silindir içine dağılmaya fırsat bulamadan yanmaya başlıyor. patlama için tamamen gaz haline geçmesi gerek ama gaz halinde birikmeye fırsat bulamadan bir sütun halinde yanıp bittiği için asla patlamaya yol açamıyor.

    Mazot dizel motorda patlamaya hazır halde bekleme fırsatına asla sahip olamıyor çünkü tam da yanması istenildiği anda yanma odasına püskürtülüyor. Dizelin çalışma sisteminde sürprizlere yer yok!

    Peki dizel vuruntulu mu çalışır? Evet, bu vuruntudan ne anladığımıza bağlı.

    Vuruntuyu dizelin combustion sürecinin ürettiği kaba harmonk titreşimler olarak algılıyorsanız, evet, dizel vuruntulu çalışır.

    Ama benzinli motordaki gibi kontrolsüz yanma anlıyorsanız, bu dizelde mümkün değil. Dizelde kontrolsuz yanma bu anlamda olmaz.

    Sanırım şimdi anlaşacağız ama benim sorum hala baki. Takıntı olarak almayın. Gerçekten öğrenme isteği ve azmi. Sülfür yeni nesil dizel motorlara nasıl zarar veriyor?


    uote]Orjinalden alıntı: vezir

    knocking ile alakalı dizelde olmaz olayını da ben daha önce karşılaşmamıştım.

    http://auto.howstuffworks.com/diesel2.htm
    burada havanın sıkışması esmasında olduğundan bahsetmekte

    animasyon

    http://auto.howstuffworks.com/diesel1.htm





  • quote:

    Orjinalden alıntı: eflatun

    birileri tam ve teknik olarak açıklasa şu konuyu ne kadar güzel olacak


    dostum her sey basıt

    arabanı sevıyorsa ve uzun sure bınceksen euro dıeselden sasma

    ben ayda 3000-4000 km yol yapıyorum ve euro dıesel kullanıyorum

    ozellıkle turbolu aracların mutlaka euro dıesel kullanması lazım.
  • NEDEN?

    quote:

    Orjinalden alıntı: *AXI*


    quote:

    Orjinalden alıntı: eflatun

    birileri tam ve teknik olarak açıklasa şu konuyu ne kadar güzel olacak


    dostum her sey basıt

    arabanı sevıyorsa ve uzun sure bınceksen euro dıeselden sasma

    ben ayda 3000-4000 km yol yapıyorum ve euro dıesel kullanıyorum

    ozellıkle turbolu aracların mutlaka euro dıesel kullanması lazım.
  • Benim aracımda ne zaman euro Dizel alsam (ki bu zamana kadar 3 depo kadar aldım, yıllık ortalama 30.000 KM yol yapıyorum) aracım bayıyor, çekişten güçten düşüyor. Daha çok yakıt harcıyor ve motor bazen kalkışlarda stop bile edebiliyor

    Ancak normal dizelde bu sorunların hiçbiri yok. Aldığımdan beridirde hep normal dizelle depoyu fullerim. Hiçbir sorun yaşamadım. İlk günkü gibi çekişinde performansında bir eksilem yok motorda. Ses te aynı.

    Bu sebeple kendime şu soruyu sordum...

    EURO 1 normal motorinle arabam çok rahat kullanırken ve maksimum güç alırken neden EURO 4 euro dizelde aracım güçten kesiliyor, çok daha fazla yakıt tüketiyor????

    Cevabı motorda gördüm. Motor ünitesinin arka kısmında ECU biriminin üzerindeki yazılarda EURO 1 yazdığını gördüm. Aracım yerli üretim olması sebebiyle sanırım EURO 1 e göre ayarlanmış motor.

    Ancak yeni grande puntolarda EURO 4 emisyonları var.

    Arkadaşlar EURO 1 ile EURO 4 arasındaki tek fark çevre kirlilik oranının azaltılması. Aksine kükürt dizel araçlar için temel elementlerden biri olmassa olmaz... Kükürt zararlı olsaydı en başından beridir tamamen kükürtsüz motorin çıkartırlardı. Hem fiyat olarakta çok farklı değiller.

    Yeni nesil dizellerin neden normal dizele hassas oldukları konusunda sorunun cevabı katalatik konvertörlerde ve turbolarda saklı... Dizel motorlar çevreci olsun diye EURO 4 ü çıkarmışlar (zaten yakında EURO 5 çıkıyor 10ppm lik kükürt oranıyla...) tabi aracın yakıt enjektör sistemlerini katalatik konvertörleri ve turbolarıda buna göre yeniden modifiye ettiler. Tek neden ÇEVRE ....

    ama bende çevreci biriyim Çevreyi kirletmek istemem. ama malesef aracım EURO DiZELLE çalışmıyor yeni olmasına rağmen gitmiyor, sorun çıkartıyor bana...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi MULTIJET13 -- 29 Haziran 2007; 14:45:38 >




  • Söylediklerine önemli ölçüde katılıyorum, Turbo kısmı hariç. Benim baştan beri sormakta olduğum soru da zaten o. Yeni nesil dizel motorlarda kükürt neden ve daha önemlisi "NASIL" sorun yaratıyor? Bunun teknik izahını çok aradığım halde bulamadım.

    Bu türboşarjör için de geçerli. Evet, nasıl?

    Sonuçta turboşarjör öyle karmaşık bir yapı değil. resimde de görülüyor. Resimde görülmeyen tek şey egzost tarafındaki wastegate. turbonun sulfur veya sülfürik asitle temas edeceği tek yer türbin kısmı, üstü dökme demir salyangoz, içinde bıçakları paslanmaz çelik veya seramikten yapılmış kanatları olan türbin fanı. Öte yanda da impeller var, yani kompresör. Egzost türbin salyongozundan türbin kanatlarına çarparak çıkıp gidiyor. Bu esnada ne oluyor da, türbin palleri veya salyongoz cidarında sorun oluşuyor, kavitasyon mu? korozyon mu? Sermaik nasıl korozyona uğrar? Yani ben bunun cevabını merak ediyorum. Saptama var, açıklama yok. O zaman da inanasım gelmiyor.



    Öte yandan, şu ya da bu görüşün tarafı değilim, sadece anlamaya çalışıyorum. Bunu da belirteyim.


    quote:

    Orjinalden alıntı: MULTIJET13

    Benim aracımda ne zaman euro Dizel alsam (ki bu zamana kadar 3 depo kadar aldım, yıllık ortalama 30.000 KM yol yapıyorum) aracım bayıyor, çekişten güçten düşüyor. Daha çok yakıt harcıyor ve motor bazen kalkışlarda stop bile edebiliyor

    Ancak normal dizelde bu sorunların hiçbiri yok. Aldığımdan beridirde hep normal dizelle depoyu fullerim. Hiçbir sorun yaşamadım. İlk günkü gibi çekişinde performansında bir eksilem yok motorda. Ses te aynı.

    Bu sebeple kendime şu soruyu sordum...

    EURO 1 normal motorinle arabam çok rahat kullanırken ve maksimum güç alırken neden EURO 4 euro dizelde aracım güçten kesiliyor, çok daha fazla yakıt tüketiyor????

    Cevabı motorda gördüm. Motor ünitesinin arka kısmında ECU biriminin üzerindeki yazılarda EURO 1 yazdığını gördüm. Aracım yerli üretim olması sebebiyle sanırım EURO 1 e göre ayarlanmış motor.

    Ancak yeni grande puntolarda EURO 4 emisyonları var.

    Arkadaşlar EURO 1 ile EURO 4 arasındaki tek fark çevre kirlilik oranının azaltılması. Aksine kükürt dizel araçlar için temel elementlerden biri olmassa olmaz... Kükürt zararlı olsaydı en başından beridir tamamen kükürtsüz motorin çıkartırlardı. Hem fiyat olarakta çok farklı değiller.

    Yeni nesil dizellerin neden normal dizele hassas oldukları konusunda sorunun cevabı katalatik konvertörlerde ve turbolarda saklı... Dizel motorlar çevreci olsun diye EURO 4 ü çıkarmışlar (zaten yakında EURO 5 çıkıyor 10ppm lik kükürt oranıyla...) tabi aracın yakıt enjektör sistemlerini katalatik konvertörleri ve turbolarıda buna göre yeniden modifiye ettiler. Tek neden ÇEVRE ....

    ama bende çevreci biriyim Çevreyi kirletmek istemem. ama malesef aracım EURO DiZELLE çalışmıyor yeni olmasına rağmen gitmiyor, sorun çıkartıyor bana...



    />




  • Normal Dizelin yani Euro 1 standartında dizel yakıtın, yeni nesil dizel araçların turbo sistemlerinde verdiği zararlar şu şekilde oluyor..

    Yeni nesil dizel araçların motor silindir ve enjeksiyon üniteleri euro 4 50ppm lik motorine göre üretildiği için

    1- Yüksek kükürt oranına sahip motorindeki kükürt yanma sonrası zararlı bileşikleri pistonlarda yağ ile karışıyor. Buda yağın işlevini azaltıyor.

    2- Turbo daki yağlanma motor yağı ile sağlanır.

    2- Yağ turbonun en önemli bileşenlerindendir. iyi yapılamayan yağlanma sonucu turbo yeterince rahat işlevini yapamaz ve zorlanır. Aşırı ısıdan intercooler fonksiyonu yağın ısısını arttırır. Buda yağın ömrünün daha erken bitmesine sebep olur.

    3- Yüksek kalitedeki sentetik yağlar deterjan etkisi ile yağa karışmış zararlı kükürt türevleri bileşiklerinin zararlarını azaltıyor...
  • Hocam güzel yazmışsın ancak müzmin bir muhalif olarak ben yine itraz edeceğim. Sırayla gidelim:

    Enjektörlerin motorin kompozisyonuna göre tasarlanmasını anlayabilirim ama silindir tasarımının motorin cinsiyle ilgisini kuramadım.

    1. Dediğin doğru. Yağ kontaminasyonu genellikle bu yolla olur. Ama daha çok vaporize olamayıp silindir duvarına yapışan sıvı zereeciklerin piston yağ segmanı tarafından kartere doğru süpürülmesiyle, zamanla yağ, yanma ürünleriyle kontamine olur. Daha doğrusu, yanmamış yanma ürünleriyle... Ama bu, tüm motorlar için geçerlidir. Aksi halde ne yağı belli periyodlarda değiştirmeye gerek kalırdı, ne de yağ filtrelerine. Yağın kontaminasyonu yalnızca bu yolla olmaz, ama en büyük kontaminasyon kaynağı budur. Burada haklısın, mekaznizmayı tam bilmiyorum ama sülfürik asidin veya SO3'ün kartere bu yolla inme ihtimalini küçümsemiyorum. Ancak bu durum eurodizel öncesi dizel motorlar için de geçerli.

    2. Evet çokluk öyledir ancak bazı türbolar plain bearing (yatak) yerine hassas roller bearing (rulman) kullanır ve bu tip türbolarda yağlama gerekmez. Dolayısıyla bu tip türbolar için tezimizi baştan çöpe atmak zorundayız. Öte yandan, çoğu türbo hala motor yağını yağlama için kullanmaktadır. Dolayısıyla sülfürle kirlenmiş yağ ile yağlanmaktadır. Bu gruba yalnızca turbo j-milini değil, egzantirik nillerini, süpapları süpap yayları ve diper silindir kafası elemanlarını da aynı kefeye katmak gerekir.
    Bu da büyük ölçüde doğru. Ama yine eski dizeller için de geçerli bir durum.
    3. Bu herhalde yanlış olmuş, ya da ne bileyim yanlış ifade edilmiş. Yağın yağlamasını sağlayan şey onun viskozitesidir. Viskozite kontaminasyonla birlikte azalır ama günümüz sentetik yağlarının çoğunun viskozitesi kontaminasyondan ya hemen hiç etkilenmez ya da çok az etkilenir. Dolayısıyla turbonun görevini ifa etmesini engelleyecek kadar düşmüş bir vizkozite türbodan çok önce krank milinin sıkışıp kilitlenmesine yol açar. Türboya sıra gelene kadar yağ filtresi ve pompası arızalanır. Ayrıca silindir kafasını da unutmayalım. Dolayısıyla yağın kontamine olması türbonun çalışmasını çok etkilemez çünkü kontamine olmuş yağ dahi birinci vazifesi olan yağlama ve soğutma işlevini sürdürür, sadece bu işin verimi yavaş yavaş düşer. Evet türbo basit ama hassas bir alettir, mil devri rulmanlılarda dakikada 280-300 bine kadar çıkar, diğerlerinde 180-250 bin arasında değişir. Dolayısıyla yağlamanın kesilmesi türbo açısından ciddi sorun yaratır ama kontaminasyon nadiren yaratır. Intercooler ise yağla ilgili değildir, intercooler'ın yağlama ile ilgisini anlayamadım. INtercooler ısı transferini ya hava ya da su ile yapar, yağla ilgisi yoktur yani. Bunu gerçekten anlamadım.

    4. Evet doğru, bunu zaten 3. maddede söylemişim.

    Şimdi özetleyelim,
    1. yağın sülfürle kirlenmesi önemli değildir çünkü sülfür, iyi bir yağlayıcıdır. Aksine yağı incelterek türboya zarar değil fayda vermesi gerekir.
    2. Yağın sülfür değil ama sülfürük asit veya SOx bileşenleriyle kirlenmesi ise başka birşeydir. Buradaki mekanizmayı bilmiyoruz. Yani bunlar ne yapıyor ve nasıl yapıyor da türboya zarar veriyor belli değil.

    3. Söylediğin süreç tamamen - baştan sona - eski dizeller için de geçerli. Eski dizellerde yağ sülfürle kontamine olmuyor muydu? Bu yağ eski dizellerin türbolarını yağlamıyor muydu? Eski dizellerin türboları zarar görmezken yeni dizellerin türboları neden zarar görüyor?

    Hocam ben soruma hala yanıt alamadım.


    quote:

    Orjinalden alıntı: MULTIJET13

    Normal Dizelin yani Euro 1 standartında dizel yakıtın, yeni nesil dizel araçların turbo sistemlerinde verdiği zararlar şu şekilde oluyor..

    Yeni nesil dizel araçların motor silindir ve enjeksiyon üniteleri euro 4 50ppm lik motorine göre üretildiği için

    1- Yüksek kükürt oranına sahip motorindeki kükürt yanma sonrası zararlı bileşikleri pistonlarda yağ ile karışıyor. Buda yağın işlevini azaltıyor.

    2- Turbo daki yağlanma motor yağı ile sağlanır.

    2- Yağ turbonun en önemli bileşenlerindendir. iyi yapılamayan yağlanma sonucu turbo yeterince rahat işlevini yapamaz ve zorlanır. Aşırı ısıdan intercooler fonksiyonu yağın ısısını arttırır. Buda yağın ömrünün daha erken bitmesine sebep olur.

    3- Yüksek kalitedeki sentetik yağlar deterjan etkisi ile yağa karışmış zararlı kükürt türevleri bileşiklerinin zararlarını azaltıyor...





  • Arkadaşlar öncelikle konuyla ilgili araştırmalarından dolayı TRCAPİTAL’e, VASAGO’ya, VEZİR’e ve TRALLES’e çok teşekkür ederim. Forumdaki tüm yorumları okudum bana baya bir fikir verdi diyebilirim. Bu arada bende bir yıldan beri corsa 1.3 CDTI kullanıyorum ve normal mi euro mu konusunda teknik bir cevap alamadım. Bayide ve serviste kesinlikle euro diesel kullanmam gerektiğini söylediler. Aracın kitapçığında EN 590 standardında diesel yakıt kullanmam gerektiği yazıyor. EN 590 ı araştırdım ve TSE kalite standardı olduğunu öğrendim fakat burada düşük kükürtten bahsetmiyor. Birde eurodieselin commonrail araçlar için kesinlikle kullanılması gerektiğini çünkü pompa yerine kullanılan Kütük denilen aletin pompaya göre iki kat daha yüksek basınçta çalıştığını ve yüksek kükürt oranının bu parçaya zarar verebileceğini duymuştum ne dersiniz.
  • Teşekkürler. Benim araştırmalarıma göre, yüksek sülfürlü dizelin, sülfürik asidin bilinen ve üstesinden gelinebilen korrozik etkileri dışında, motorun yanma ve sonrasında yer alan komponentlerine (silindir ve elemanalrı, türbo vs.) kayda değer bir zararı yok. Olsa, zeten bu soruyu sormazdım.

    Öte yandan, yeni nesil dizel motorlarla eski nesil motorlar arasındaki temel ve ayırdedici fark yakıt püskürtme sistemlerinde yatıyor. Eski dizellerde DI, olsun pre-chamber tasarımlı olsun, yakıt bir defada püskürtülüyordu. Dizelin kemikli mekanik sesinin de nedeni budur. Oysa yeni sistemler püskürtmeyi en az 3 en çok 7 defada gerçekleştiriyorlar. Püskürtmeyi de temelde 3 aşamaya ayırmışlar:
    1. Pilot enjeksiyonu
    2. Güç enjeksiyonu
    3. Emisyon enjeksiyonu

    Bu 3 aşamanın herbirinde de 1'den fazla püskürtme yapıldığı oluyor. Bunun aslında mazotun kükürt içeriği ile pek bir ilgisi yok. İlgi şurada kuruluyor. Enjektör basınçları 300-350 bardan 1500-2000 bara kadar fırladı. Bu yüksek basınç, daha küçük enjektör nozzle (delik) kullanımını mümkün kıldı. Şimdiki enjektörlerin delikleri eskilerine nazaran çok daha küçük ve daha çok sayıda. Okuduğum kaynaklarda yüksek sülfürün yeni enjektörlere zarar verebileceği söyleniyor ama mekanizması anlatılmıyor. Bir de dizellerin çoğunda katalitik konverter yok. Zaten dizelde esas sorun COx emisyonu değil NOx emisyonu. O yüzden benzinli araçtakilerden farklı olarak, kullanılacaksa NOx katalizörü kullanmak gerekiyor. Yoksa mevcut dizel püskrütme teknolojisi yeterince temiz yanmayı mümkün kıldığından, çok az dizel otomobilde katalist var. Ama yüksek sülfürün ne tür olursa olsun katalistleri çalışmaz kıldığı kesin.

    Özetle, yüksek sülfürün vurduğu 2 yer var:
    1. Yüksek basınçlı yeni enjektörler
    2. Kullanılmışsa katalitik konvertörler.

    Bu ikisi de eski nesil dizellerde yok.

    Kütük denilen şey ise common-rail'in Türkçe karşılığı. Rail dediğimiz de içinde yüksek basınçlı sıvı barındırabilecek mukavemette flüt görünümlü bir boru. Yüksek sülfür boruya zarar vermez. Ama enjektörlere verdiği söyleniyor. Zaten enjektöre verdiği zarar da daha çok yeni enjenktörlerin deliklerini tıkama yönünde olabilir Ama tüm araştırmalarıma rağmen nasılını açıklayan bir kaynak bulamadım.

    Fakat esas gerçek şu: Tüm bu işler, hükümetlerin ve çevre kuruluşlarının, mazot içindeki sülfürü azaltmak istemelerinden dolayı başladı. Motor üreticilerinin artan çevre baskısına karşı koymak için yeni nesil dizelleri geliştirmeleriyle de ivme kazandı. Yani, işin esası kanaatimce teknolojiden çok çevre.

    quote:

    Orjinalden alıntı: AYDINTR

    Arkadaşlar öncelikle konuyla ilgili araştırmalarından dolayı TRCAPİTAL’e, VASAGO’ya, VEZİR’e ve TRALLES’e çok teşekkür ederim. Forumdaki tüm yorumları okudum bana baya bir fikir verdi diyebilirim. Bu arada bende bir yıldan beri corsa 1.3 CDTI kullanıyorum ve normal mi euro mu konusunda teknik bir cevap alamadım. Bayide ve serviste kesinlikle euro diesel kullanmam gerektiğini söylediler. Aracın kitapçığında EN 590 standardında diesel yakıt kullanmam gerektiği yazıyor. EN 590 ı araştırdım ve TSE kalite standardı olduğunu öğrendim fakat burada düşük kükürtten bahsetmiyor. Birde eurodieselin commonrail araçlar için kesinlikle kullanılması gerektiğini çünkü pompa yerine kullanılan Kütük denilen aletin pompaya göre iki kat daha yüksek basınçta çalıştığını ve yüksek kükürt oranının bu parçaya zarar verebileceğini duymuştum ne dersiniz.




  • Bahsettiğiniz Kütük Sistemi (Common Rail) Benim aracımda da var. Yüksek basınçlı yeni enjektörler ve katalitik konvertör de var. Neden peki ben Euro Dizel kullanınca arabam gitmiyor. normal Dizelde gidiyor?????????????????????? Motor aynı motor. 2 side multijet .... ama biri euro dizel diğeri normal motorin.....
  • Açıkçası "gitmiyor" la ne kasdedilmiş anlamadım. Palio'da katalitik konvertör var mı bilmiyorum, aynı motoru kullanan G.Punto'da var. Ama G.Punto Euro IV normlarına uyumlu. Palio nedir bilmiyorum.

    Sonuçta araçta katalitik konvertör var ve yüksek kükürtlü dizel kullanıyorsan katalitik konvertörün yakında su koyverir, buna emin ol.

    Çok süreceğini de sanmıyorum.

    Ve garanti kapsamında da değiştirmezler. Aracın kitapçığına bak. Orda açık ifadelerle bu belirtilmişse hiç şansın yok.

    Öte yandan, gitmemek nedir? Yani eurodizelle araba çalışmıyor mu?
    Yok, "performansı düşüyor" diyorsan, bu da ilginç bir durum.

    Bu tür iddialar bana pek inandırıcı gelmez. 95 oktan yerine 97-98 oktan kullanıp performans artışı aldığını söyleyenlere de inanmam.
    Çoğunlukla psikolojiktir bu tür yargılar ve saptamalar.

    Ben de bazen 95 bazen de 97 oktan kullanıyorum ve hiç bir fark göremiyorum (zaten teknik olarak görülmemesi gerekiyor). Nasıl oluyorsa başkaları görüyor!..

    Bu da ona benzemesin sakın?

    Nihayetinde iki yakıt türü arasındaki fark, eurodizelde kükürt ve polar moleküllerinin olmayışı (yanmada enerji üretimine katkıları yoktur ama iyi yağlama özelliklerine sahiptirler), buna mukabil aynı yağlama etkisini sağlamak üzere yağlayıcı ve zararsız katkı maddelerinin varlığıdır. Bunların performansa etkileri yoktur, olumlu ya da olumsuz.

    Ancak motor sesi 2 yakıt türü arasında kısmen değişiyor olabilir, bu da performans farkı yanılgısına yol açan etmenlerdendir. Yoksa performans ölçülerek anlaşılır. 0-100'ü 13,5 saniye alan araçla 14 saniyede alan araç arasındaki farkı yanyana getirmediğiniz sürece, ortalama bir sürücünün anlaması pek mümkün değildir. Bu yüzden "performans arttı azaldı vb." gibi iddalara pek inanmam. Ölçelim görelim gerçekten gidiyor mu, yoksa gitmiyor mu?

    Sanırım şimdi yeni bir tartışma dalgası başlayacak. Vatana millete hayırlı-uğurlu olsun.

    quote:

    Orjinalden alıntı: MULTIJET13

    Bahsettiğiniz Kütük Sistemi (Common Rail) Benim aracımda da var. Yüksek basınçlı yeni enjektörler ve katalitik konvertör de var. Neden peki ben Euro Dizel kullanınca arabam gitmiyor. normal Dizelde gidiyor?????????????????????? Motor aynı motor. 2 side multijet .... ama biri euro dizel diğeri normal motorin.....







  • birkaç gün iş gezisine çıktım bayağı yazı yazılmış .okuya okuya cevaplamaya çalışacağım , hata olursa affola
  • Madem derine daldınız ,benden günah gitti,vurgun yiyecekler ayrılabilir.
    Aşagıda dizel odasında yanma anında oluşan knocking için detaylar bulacaksınız dikkale okursanız bunun içinde çok güzel bilgiler bulunmaktadır.


    For both engine designers and control purposes, a better understanding of the knocking that occurs during combustion in engines can lead to optimal decisions which will make engines operate more efficiently. The rapid rise in diesel engines is recognized as an audible impulse noise, which is known as ``knock.'' The knock is caused by the spontaneous combustion of a significant volume of fuel/air mixture. The knock produces shock waves within the combustion chamber and results in a great number of combustion chamber resonance frequencies. The engine used in the experiments was a six-cylinder modified diesel engine running in ethanol conditions. The main purpose of this research is to determine the knock phenomena and the adiabatic process. To perform the data analysis a time-frequency spectral approach was used. The results revealed both radial and circumferential resonances. The most important adiabatic coefficients were carried out and used to calculate the heat release rate.
    The Journal of the Acoustical Society of America -- November 2000 -- Volume 108, Issue 5, pp. 2594-2595
    As mentioned above, diesel knock is not responsible for thermal damages due to abnormal heat transmission but a sharp fluctuation in torque may not provide any quiet driving and also, there is a risk that its impact will result in causing an excessive stress (Automobile Engineering, Won Sup Bae, 1992, Dongmyung Publication Co., pp. 222-230; Diesel Engine, Eung-Suh Kim, 1996, Semoon Publication Co., pp. 367-370; Automobile Engine II diesel engine, Jae-Hwi Kim, 1997, Choongwon Publication Co., pp. 442-444.).

    Unlike a gasoline engine, a diesel engine has an unclear limitation on the diesel knock phenomenon which may be underestimated. Basically, it is possible to avoid the diesel knock with a short ignition lag. As such, since the ignition lag causes diesel knock, it is imperative that to prevent such phenomenon, diesel fuel having better ignition property should be used and, otherwise, proper alternatives be instituted.

    To overcome the combustion related problems associated with a diesel engine, such factors as compression ratio and suction/ cylinder temperature should be considered. Hence, it is preferred that the temperature of compression and suction is higher, since this means that higher compression is given to the air inhaled into a combustion chamber.

    Under such state, the fluidity of air intake and proper time of injecting diesel fuel should be determined. A swirling or turbulent flow of air-intake will facilitate the chemical reaction during the mixing process. Moreover, if an air-intake temperature is high, vaporization of diesel fuel is increased which helps to atomize the injected diesel oil, thus shortening the ignition lag. Also, if the injection period of fuel is determined as a top dead center, its mean temperature and pressure are maximized so that the ignition lag is further shortened.

    However, since a machine has a limit, the mechanical limit should be necessarily overcome by shortening the ignition lag period through proper control of appearance or nature of the diesel fuel. The ignition lag period is one of the critical problems affected by diesel fuel. At this point, with reference to the appearance and nature of diesel fuel, including the process of atomization and dispersion, the possible notion is that since diesel fuel having higher firing temperature is responsible for longer ignition lag, diesel fuel of many cetane numbers should be used, and atomized dispersion should be mechanically considered so that injected fuel is in broad contact with high-temperature air. In addition, the following regulation method is considered in solving the problems associated with the properties of diesel fuel in terms of its physicochemical causes.

    First, when the viscosity of diesel fuel is reviewed, the viscosity of hydrocarbons is enhanced proportionately with the increase of carbon numbers. If the carbon numbers are the same, the viscosity of naphthene series is higher than that of olefin or paraffin series. In general, if the boiling point of diesel fuel is low, its viscosity is also low. Also, the viscosity of diesel fuel has a close relationship with atomization; if the viscosity of diesel fuel is low, its enhanced dispersing property and particulated dispersion facilitate the heating and vaporization, thus shortening the ignition lag and improving the combustion. However, if the viscosity of diesel fuel is extremely low, its weak through-force within a combustion chamber results in losing the homogenous distribution of diesel fuel within a cylinder and a poor contact with air is also responsible for inhomogeneous combustion. In addition, a poor lubrication is caused by an injection pump or injection nozzle and there is a high risk on the leakage of diesel fuel. In contrast, if the viscosity of diesel oil is much higher, the residues are accumulated on the internal engine, thus generating smoke and bad odors.

    In case of diesel fuel having varying viscosity in terms of its nature, a fuel temperature should be maintained at a certain level. Therefore, it is generally stipulated that the viscosity of diesel fuel be 2~5.8 nwl2 /s at 30° C. or 37.8° C. Nevertheless, as mentioned above, it is imperative that diesel oil should be provided with the following conditions, such as guaranteed through-force, better dispersion and enhanced particulation.

    Second, diesel fuel should have better ignition property so as to ensure normal combustion without diesel knock in a diesel engine. In general, a cetane number is mentioned for specifying the firing property. It is stipulated that the cetane number of a high-speed diesel engine fuel be more than 45 at minimum. If any diesel fuel has many cetane numbers, better improved starting point contributes to more efficient driving. However, if any diesel fuel has a great number of cetanes, there will be larger portion occupied by normal paraffin-based hydrocarbons and then, lower density and viscosity will be responsible for a weak penetration of injected fuel, thus resulting in imperfect combustion.

    Third, with reference to the formation of soot, there is an increasing trend for soot release, when diesel fuel has a more compact molecular structure. Namely, the trend for soot release becomes higher in the sequential order of paraffin, naphthene and aromatic series.

    As shown in the following chemical formula 1, normal paraffin has a hydrocarbon-bonded linear chain type (direct chain type) with a molecular formula of Cn H2n+2.

    Chemical formula 1 ##STR1##

    Also, as shown the following chemical formula 2, naphthene series consist of ring-shaped and single-bonded hydrocarbons structure with a molecular formula of Cn H2n. Its structure is chemically stable since there is no double bonding.

    Chemical formula 2. ##STR2##

    Further, as shown the following chemical formula 3, aromatic series consist of ring-shaped and double-bonded hydrocarbons structure. Its basic structure is a three-double bonded benzene ring with 6 carbon atoms. Several other molecules may be bonded to benzene ring, while its ignition property is low and anti-knock is strong.

    Chemical 3. ##STR3##

    As noted in the above chemical formulae 1, 2 and 3, it is assumed that the molecular structure of carbon may be a factor in producing the soot during the combustion of diesel fuel.

    Further, the majority of solid particle substances of diesel fuel released by combustion is in the range of about 0.01-10 µm in diameter. Thus, some solid particle substances of soot whose mean mass has a particle size of less than 1 µm in diameter should be separated prior to combustion, the appearance of diesel fuel should be also controlled. As observed from the above results, the formation of such solid particle substances is due to the chemical reaction of hydrocarbons.

    In the meantime, with reference to some hydrocarbon of diesel fuel similar to that of the chemical formula 2 and chemical formula 3, carbon particles from the hydrocarbon are isolated during heating reaction in a pocket at the surface of fuel particles and when the reaction is continuously made, the combustion of these carbon particles are blocked and non-firing carbon particles are released into air in the form of soot. With carbon particles isolated, the blocked combustion of isolated carbon particles may be explained by the above mentioned facts but another factor is that among the ring-shaped hydrocarbons, molecular structures of the chemical formulae 2 and 3, hydrogen is isolated only when double-bonded molecular structure of carbon is not degraded; then, due to various reasons, such as combustion in insufficient oxygen during combustion and operating conditions of internal diesel engine, some solid particle substances are formed and released in the form of soot.

    As aforementioned, any possible hypothesis based on viscosity, firing property and formation of soot is that to comply with some conflicting problems of diesel fuel, better injecting property should be provided and at the same time, its ignition property is higher; in addition, some solid particle substances generated by diesel fuel should be eliminated.

    In light of the aforementioned aspects, the following matters should be considered so as to reduce the formation of soot from a diesel internal combustion engine and to improve the combustion efficiency intended for saving fuel consumption.

    First, it is a dry air inhaled from the atmosphere to a diesel engine. Namely, the chemical composition of dry air comprises 78 vol % (75 wt %) of nitrogen (N2) and 21 vol % (23.2 wt %) of oxygen (O2). When dry air including nitrogen and oxygen is inhaled into a cylinder and compressed under higher pressure, some measures should be taken to have oxygen immediately react with diesel fuel under vaporization of hydrocarbons for oxidation thereof, without having the oxygen reacting with the nitrogen.

    Second, some proper measures should also be established when hydrogen is isolated from carbon, in order that a) vaporized hydrocarbon may be reacted with oxygen, and b) perfect combustion may be made available by proper reaction among hydrogen, carbon and oxygen.

    Therefore, this inventor has made extensive studies to overcome the above several problems and completed this invention which may inhibit the release of gaseous toxic wastes and particulated toxic wastes and at the same time, may improve the fuel consumption. This invention is characterized in that a) to improve combustion conditions of diesel fuel when supplied from a fuel tank to a fuel feed hose or pipe, lots of hydrocarbons (a mixture of hydrocarbons having about 10~20 carbons boiled at about 170~370° C.) in the diesel fuel are induced by an electromagnetic regulation method to achieve a molecular nature that is nearly adequate for perfect combustion, b) for further effective combustion, oxygen in the inhaled and compressed air is controlled by an electromagnetic regulation method from an air intake hole, c) under excess of air, solidified particle carbons owing to insufficient oxygen, and d) carbons may be sufficiently reacted with oxygen in any reaction band.

    Title: Analysis of Combustion Process in Dual Fuel Diesel Engines: Knock Phenomena Approach
    Document Number: 2005-01-1132

    Author(s):
    M.H. Saidi - Sharif Univ. of Technology
    V. Pirouzpanah - Tabriz University
    K. Eisazadeh-Far - Sharif Univ. of Technology



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi vezir -- 3 Temmuz 2007; 13:58:13 >




  • ben sonuna kadar okumadım ancak siz sadece başlığına bakmışsınız halbuki tüm yakıtlar benim için sıkıştırılarak yakılıyorsa aynıdır.
    bnece abstrack göz atarsanız olaya vakıf olabiliriz.Bütün knocking okayında ses dalgası üretilir bu sizin sandığınızdan çok karmaşık bir sistemetiğe sahiptir.

    Abstract. This paper investigates the combustion knock characteristics of diesel
    engines running on natural gas using pilot injection as means of initiating combustion.
    The diesel engines knock under normal operating conditions but the knock
    referred to in this paper is an objectionable one. In the dual-fuel combustion process
    we have the ignition stage followed by the combustion stage. There are three
    types of knock: diesel knock, spark knock and knock due to secondary ignition
    delay of the primary fuel (erratic knock). Several factors have been noted to feature
    in defining knock characteristics of dual-fuel engines that include ignition delay,
    pilot quantity, engine load and speed, turbulence and gas flow rate.


    quote:

    Orjinalden alıntı: tralles

    Sevgili Vezir,

    gönderdiğin linki okuma fırdatı bulamadın sanırım çünkü link dizel motorda knoking ile değil dual-fuel (ikili-yakıt) sistemine sahip deneysel bir dizel motordaki doğal gaz çevriminde oluşabilen detonasyon karateristiklerini inceliyor. Yani dizel motorda doğal gaz kullanırsak (benzinli motorlarda yıllardır kullanılıyor) karşılaşabileceğimiz detonasyon sorununu irdeliyor. Yazının dizel çevrimle bir ilgisi yok maalesef.


    quote:

    Orjinalden alıntı: vezir

    dizelde vuruntu olmaz diye düşünenlere detaylı açıklamalı teknik döküman .

    http://www.ias.ac.in/sadhana/Pdf2002Jun/Pe1011.pdf






  • buradaki tespitler yanlış değildir majör olmasa bile turbo yağlamasında etkendir.Çünkü turbolarda makaralı tip rulman yoktur ve yatak yağ filmi kalınlığı çok düşüktür her şeyden etkilenmekte ve turboyu etkilemektedir.
    quote:

    Orjinalden alıntı: MULTIJET13

    Normal Dizelin yani Euro 1 standartında dizel yakıtın, yeni nesil dizel araçların turbo sistemlerinde verdiği zararlar şu şekilde oluyor..

    Yeni nesil dizel araçların motor silindir ve enjeksiyon üniteleri euro 4 50ppm lik motorine göre üretildiği için

    1- Yüksek kükürt oranına sahip motorindeki kükürt yanma sonrası zararlı bileşikleri pistonlarda yağ ile karışıyor. Buda yağın işlevini azaltıyor.

    2- Turbo daki yağlanma motor yağı ile sağlanır.

    2- Yağ turbonun en önemli bileşenlerindendir. iyi yapılamayan yağlanma sonucu turbo yeterince rahat işlevini yapamaz ve zorlanır. Aşırı ısıdan intercooler fonksiyonu yağın ısısını arttırır. Buda yağın ömrünün daha erken bitmesine sebep olur.

    3- Yüksek kalitedeki sentetik yağlar deterjan etkisi ile yağa karışmış zararlı kükürt türevleri bileşiklerinin zararlarını azaltıyor...




  • bende sorumu silindir içi korozyon için yeniliyorum.

    Yeni dizel araçlarımızda silindir içi korozyon gözlenmekte midir yoksa sadece teoride mi düşünülmektedir.?

    önce gerçekte ne olmakta oluyor sorusunu sormadan elimizde böyle yeni nesil araçların gömlekleri veya silindir kafaları ile alakalı elle tutulabilir ve istatistiksel olarak ispatlanabilir veri var mı ? diye sormak zorundayım.

    quote:

    Orjinalden alıntı: vezir

    sayın trales,
    uzun zamandır teknik detaya inebilenler olmadığı için belirli arkadaşlar ile konuyu anlamaya çalıştık.Aslında tam benim istediğim ortam budur .Doğruyu bulmak için elimizdekiler ile teorik olarak olması gerekeni ve pratikte karşılaştığımız olayı olarak vaka belirlemesi yapmak , mühendislik yorumu yapomak.Yıllardır mesleğim icabı hep bu tür üst düzey tartışları yaptım , öğrendiklerim oldu kendi kafama yatmayanlar oldu .Şimdi bu olay için ben teybi başa sararak sormam gerekiyor.

    Yeni dizel araçlarımızda silindir içi korozyon gözlenmekte midir yoksa sadece teoride mi düşünülmektedir.?bunu yanıtlamadan adım atmak istemiyorum çünküğ bu işler satranç gibidir bazen kendinizle çelişir duruma düşebilirsiniz.




  • Çok Teşekkürler Vezir...

    Ben yazdıklarımda tamamen Dizel Bir araçla seyahat ettiğim için izlenimlerimi aktardım. Turbo ve yağ birbirleri ile bağlantılıdır. Kalitesiz yağ turboyu bozar...

    Motorindeki kükürt te eğer motor için normal değerlerin üzerinde ise yağı bozar...

    normal Dizelin Common rail ünitesine çok ciddi zararlar verdiği söyleniyor bu yazılanlarda...

    PEKİ SORUYORUM ?????????????????????????????????????????????????

    Benim aracımda da

    Katalatik Konvertör
    Turbo intercooler
    Common rail ve yüksek basınçlı yakıt enjektörleri var..... Aynı Multijet Sistem.. Teknik isimlendirmesi ile 1.3 JTD...

    1- Aynı motor (1.3 multijet) Fiat Grande Punto da da Fiat Palio da da var. Her iki aracın bünyesindeki motorda da aynı üniteler var.
    2- Fiat resmi web sitesinde grande punto için euro dizel, palio için ise normal motorin (Dizel) kullanılır diyor..
    3- Aynı donanımlarda ne farklıki birinde euro dizel diğerinde normal dizel ile araç gidiyor..... ?????????

    Ben naptıysam euro dizelden performans alamadım. araç gidiyor ama ölü gidiyor. hatta yokuşlarda stop bile ettiği oluyor. Çekişi düşüyor. Çok daha fazla yakıt tüketiyor euro dizel benim arabamda.

    Ancak normal dizelde hiçbir sorun yaşamıyorum.

    Arkadaşlar ben gene söylüyorum. euro dizelin tek espirisi çevre normları...

    ama hala neyin hangi birimin farkından dolayı uyumsuzluk olduğunu bulamadım




  • Hoşgeldin Vezir,

    Önce buna cevap vereyim. Abstract dahil yazıyı baştan sona okumuştum. Yazdığımda bir yanlışlık yok. Gönderdiğin yazı dual-fuel dizel motorlarda doğal gas (LNG) kullanımının knock karakteristiklerini incleiyor. Platform dizel motoru ama yakıt mazot değil. Bu birincisi. Bu ada aşağıdaki abstractan alıntıdır:
    "This paper investigates the combustion knock characteristics of diesel
    engines running on natural gas using pilot injection as means of initiating combustion."

    Sanırım çevirmeme gerek yok, herhalde neyi araştırdığı çok açık.

    Bu da yine aynı abstractan:

    we have the ignition stage followed by the combustion stage. There are three
    types of knock: diesel knock, spark knock and knock due to secondary ignition
    delay of the primary fuel (erratic knock)

    İkincisi, yazılarımda da belirttiğim üzere knocking konusunda kavram kargaşası var aramızda. Ben knocking türlerini bir daha hatırlatayım yukarıdaki senin yazıdan alıntıyla...

    Daha önce de belirttiğim üzere dizel knock zaten dizelin doğal çalışma halidir. Benim sözünü ettiğim knock senin yazında da bahsedilen 3. tip
    knock olan erratic tabir edilen pinging fenomenidir ve detonasyondan kaynaklanır. Ve bunun dizellerde görülmesi mümkün değildir. Hala iddiamda ısrarlıyım. Bu sadece benzinli ve bujili motorlara has bir olgu. Dizel bir motorda spontone (kontrolsuz) ikinci ve patlayarak genişleyen bir alev cephesinin oluşması mümkün değil.

    Ateşlenme anında herhalde ses dalgası üretilir, ben ne sanıyormuşum ki? Yani motorların çalışırken çıkardığı ses herhalde arabanın müzik sisteminden gelmiyor, motorundan geliyor. Zaten modern motorlardaki knock sensörleri birer piezo-elektirik mikrofon değil midir? Sonuçta sesin frekansındaki değişimi algılayarak avansı retard eden sistemler bunlar. Mikrofondan gelen sesi analiz eden bir yazılım algoritması da arka planda çalışır. Ancak motordaki ses üretim dinamikleri çok karmaşık olduğundan bu knock-sensörler sık sık yanılırak redarda girer ve performansı düşürürler. Yani bunu biliyorum da konumuzla ne kadar ilgili anlayamadım.

    Tüm yakıtlar sıkıştırılarak yakılabilir ama mazot sıkıştırılmadan yakılır. dizel motorda sıkıştırılan havadır. bunu söylemekten dilimde tüy bitti. Bu konuda bir türlü anlaşamıyoruz galiba.

    Bir de bu çok karmaşık sistematiği yazarsan memnun olurum.

    Yazmadın mı havada kalıyor.



    quote:

    Orjinalden alıntı: vezir

    ben sonuna kadar okumadım ancak siz sadece başlığına bakmışsınız halbuki tüm yakıtlar benim için sıkıştırılarak yakılıyorsa aynıdır.
    bnece abstrack göz atarsanız olaya vakıf olabiliriz.Bütün knocking okayında ses dalgası üretilir bu sizin sandığınızdan çok karmaşık bir sistemetiğe sahiptir.

    Abstract. This paper investigates the combustion knock characteristics of diesel
    engines running on natural gas using pilot injection as means of initiating combustion.
    The diesel engines knock under normal operating conditions but the knock
    referred to in this paper is an objectionable one. In the dual-fuel combustion process
    we have the ignition stage followed by the combustion stage. There are three
    types of knock: diesel knock, spark knock and knock due to secondary ignition
    delay of the primary fuel (erratic knock). Several factors have been noted to feature
    in defining knock characteristics of dual-fuel engines that include ignition delay,
    pilot quantity, engine load and speed, turbulence and gas flow rate.


    quote:

    Orjinalden alıntı: tralles

    Sevgili Vezir,

    gönderdiğin linki okuma fırdatı bulamadın sanırım çünkü link dizel motorda knoking ile değil dual-fuel (ikili-yakıt) sistemine sahip deneysel bir dizel motordaki doğal gaz çevriminde oluşabilen detonasyon karateristiklerini inceliyor. Yani dizel motorda doğal gaz kullanırsak (benzinli motorlarda yıllardır kullanılıyor) karşılaşabileceğimiz detonasyon sorununu irdeliyor. Yazının dizel çevrimle bir ilgisi yok maalesef.


    quote:

    Orjinalden alıntı: vezir

    dizelde vuruntu olmaz diye düşünenlere detaylı açıklamalı teknik döküman .

    http://www.ias.ac.in/sadhana/Pdf2002Jun/Pe1011.pdf








  • Sevgili vezir, buna da hemen cevap vereyim.

    Baştan sona okudum. Yazı bir kere eksik. Yazının başı yok ve belli ki yazının başında dizel motor ile benzinli motor arasındaki knocking farkları anlatılıyor. Nerden mi anladım? Yazından alıntı yapayım:

    "As mentioned above, diesel knock is not responsible for thermal damages due to abnormal heat transmission but a sharp fluctuation in torque may not provide any quiet driving and also, there is a risk that its impact will result in causing an excessive stress (Automobile Engineering, Won Sup Bae, 1992, Dongmyung Publication Co., pp. 222-230; Diesel Engine, Eung-Suh Kim, 1996, Semoon Publication Co., pp. 367-370; Automobile Engine II diesel engine, Jae-Hwi Kim, 1997, Choongwon Publication Co., pp. 442-444.).

    Unlike a gasoline engine, a diesel engine has an unclear limitation on the diesel knock phenomenon which may be underestimated. Basically, it is possible to avoid the diesel knock with a short ignition lag. As such, since the ignition lag causes diesel knock, it is imperative that to prevent such phenomenon, diesel fuel having better ignition property should be used and, otherwise, proper alternatives be instituted. "

    Gördüğün gibi yazıya "as stated above" ile giriş yapmış ve devamında
    Dizel knock'unun başta anlatıldığı üzere termal zararlardan sorumlu olmadığını anlatarak devam etmiş gitmiş...

    Umarım yazının baş kısmı tarafından sansürlenmemiştir.

    Öte yandan bu yazı, benim daha önce de ifade ettiğim dizeldeki yanma gecikmesini tanımlıyor, Lütfen eski yazılarıma bir bakıver. Burda benim anlattığımdan farklı bir şey yok. Sadece detay var. Dizeldeki yanma gecikmesi neden ve nasıl gerçekleşiyor, olası sonuçları ve kontrol altına alma yolları anlatılıyor. Burda benim sözünü ettiğim ve sadece benzinli motorlarda olur dediğim iki hadise: auto-ignition ve pre-ignition (genel adları detonasyon) kavramlarından söz etmiyor ki!

    Söz ettiği şey sadece dizel motora mahsus ve düşük kompresyon oranı ve /veya düşük setan yüzünden kaynaklanan "ignition delay" - yanma gecikmesini anlatıyor. Yanma dizelde gecikirse neden gecikir?
    1. yakıtın yanma karakteristikleri (geç tutuşması vs.)
    2. Düşük kompresyon (yetersiz sıcaklık)

    Dizelde bundan kaynaklanan kaba titreşime de knocking deniliyor ve bu yüzden kavram kargaşası doğuyor. oysa dizelde detonasyon olmaz. Ben iddiamın arkasındayım. DİZELDE BENZİNLİ MOTORDAKİ DETONASYON OLMAZ. Ama her türlü titreşime knocking denildiği için kavramlar karışıyor.

    Yüksek kompresyon vuruntuya yol açar diyorsunuz, sonra da kompresyon yetersiz olduğu için dizelde yanma gecikmesi oluşur diyen yazılar gönderiyorsunuz, kendinizle çelişiyorsunuz.

    Göndermeden önce bu yazılar okunmuyor mu acaba? ya da benim yazdıklarım da okunmuyor sanırım.

    Bu yazıya yarın detaylı cevap vereceğim çünkü mesaim bitiyor çıkmak zorundayım. yarın öğleden sonra bu yazıya ayrıntılı yanıt vereceğim ve kavramları yerli yerine oturtacağız.

    İyi akşamlar.

    quote:

    Orjinalden alıntı: vezir

    Madem derine daldınız ,benden günah gitti,vurgun yiyecekler ayrılabilir.
    Aşagıda dizel odasında yanma anında oluşan knocking için detaylar bulacaksınız dikkale okursanız bunun içinde çok güzel bilgiler bulunmaktadır.


    For both engine designers and control purposes, a better understanding of the knocking that occurs during combustion in engines can lead to optimal decisions which will make engines operate more efficiently. The rapid rise in diesel engines is recognized as an audible impulse noise, which is known as ``knock.'' The knock is caused by the spontaneous combustion of a significant volume of fuel/air mixture. The knock produces shock waves within the combustion chamber and results in a great number of combustion chamber resonance frequencies. The engine used in the experiments was a six-cylinder modified diesel engine running in ethanol conditions. The main purpose of this research is to determine the knock phenomena and the adiabatic process. To perform the data analysis a time-frequency spectral approach was used. The results revealed both radial and circumferential resonances. The most important adiabatic coefficients were carried out and used to calculate the heat release rate.
    The Journal of the Acoustical Society of America -- November 2000 -- Volume 108, Issue 5, pp. 2594-2595
    As mentioned above, diesel knock is not responsible for thermal damages due to abnormal heat transmission but a sharp fluctuation in torque may not provide any quiet driving and also, there is a risk that its impact will result in causing an excessive stress (Automobile Engineering, Won Sup Bae, 1992, Dongmyung Publication Co., pp. 222-230; Diesel Engine, Eung-Suh Kim, 1996, Semoon Publication Co., pp. 367-370; Automobile Engine II diesel engine, Jae-Hwi Kim, 1997, Choongwon Publication Co., pp. 442-444.).

    Unlike a gasoline engine, a diesel engine has an unclear limitation on the diesel knock phenomenon which may be underestimated. Basically, it is possible to avoid the diesel knock with a short ignition lag. As such, since the ignition lag causes diesel knock, it is imperative that to prevent such phenomenon, diesel fuel having better ignition property should be used and, otherwise, proper alternatives be instituted.

    To overcome the combustion related problems associated with a diesel engine, such factors as compression ratio and suction/ cylinder temperature should be considered. Hence, it is preferred that the temperature of compression and suction is higher, since this means that higher compression is given to the air inhaled into a combustion chamber.

    Under such state, the fluidity of air intake and proper time of injecting diesel fuel should be determined. A swirling or turbulent flow of air-intake will facilitate the chemical reaction during the mixing process. Moreover, if an air-intake temperature is high, vaporization of diesel fuel is increased which helps to atomize the injected diesel oil, thus shortening the ignition lag. Also, if the injection period of fuel is determined as a top dead center, its mean temperature and pressure are maximized so that the ignition lag is further shortened.

    However, since a machine has a limit, the mechanical limit should be necessarily overcome by shortening the ignition lag period through proper control of appearance or nature of the diesel fuel. The ignition lag period is one of the critical problems affected by diesel fuel. At this point, with reference to the appearance and nature of diesel fuel, including the process of atomization and dispersion, the possible notion is that since diesel fuel having higher firing temperature is responsible for longer ignition lag, diesel fuel of many cetane numbers should be used, and atomized dispersion should be mechanically considered so that injected fuel is in broad contact with high-temperature air. In addition, the following regulation method is considered in solving the problems associated with the properties of diesel fuel in terms of its physicochemical causes.

    First, when the viscosity of diesel fuel is reviewed, the viscosity of hydrocarbons is enhanced proportionately with the increase of carbon numbers. If the carbon numbers are the same, the viscosity of naphthene series is higher than that of olefin or paraffin series. In general, if the boiling point of diesel fuel is low, its viscosity is also low. Also, the viscosity of diesel fuel has a close relationship with atomization; if the viscosity of diesel fuel is low, its enhanced dispersing property and particulated dispersion facilitate the heating and vaporization, thus shortening the ignition lag and improving the combustion. However, if the viscosity of diesel fuel is extremely low, its weak through-force within a combustion chamber results in losing the homogenous distribution of diesel fuel within a cylinder and a poor contact with air is also responsible for inhomogeneous combustion. In addition, a poor lubrication is caused by an injection pump or injection nozzle and there is a high risk on the leakage of diesel fuel. In contrast, if the viscosity of diesel oil is much higher, the residues are accumulated on the internal engine, thus generating smoke and bad odors.

    In case of diesel fuel having varying viscosity in terms of its nature, a fuel temperature should be maintained at a certain level. Therefore, it is generally stipulated that the viscosity of diesel fuel be 2~5.8 nwl2 /s at 30° C. or 37.8° C. Nevertheless, as mentioned above, it is imperative that diesel oil should be provided with the following conditions, such as guaranteed through-force, better dispersion and enhanced particulation.

    Second, diesel fuel should have better ignition property so as to ensure normal combustion without diesel knock in a diesel engine. In general, a cetane number is mentioned for specifying the firing property. It is stipulated that the cetane number of a high-speed diesel engine fuel be more than 45 at minimum. If any diesel fuel has many cetane numbers, better improved starting point contributes to more efficient driving. However, if any diesel fuel has a great number of cetanes, there will be larger portion occupied by normal paraffin-based hydrocarbons and then, lower density and viscosity will be responsible for a weak penetration of injected fuel, thus resulting in imperfect combustion.

    Third, with reference to the formation of soot, there is an increasing trend for soot release, when diesel fuel has a more compact molecular structure. Namely, the trend for soot release becomes higher in the sequential order of paraffin, naphthene and aromatic series.

    As shown in the following chemical formula 1, normal paraffin has a hydrocarbon-bonded linear chain type (direct chain type) with a molecular formula of Cn H2n+2.

    Chemical formula 1 ##STR1##

    Also, as shown the following chemical formula 2, naphthene series consist of ring-shaped and single-bonded hydrocarbons structure with a molecular formula of Cn H2n. Its structure is chemically stable since there is no double bonding.

    Chemical formula 2. ##STR2##

    Further, as shown the following chemical formula 3, aromatic series consist of ring-shaped and double-bonded hydrocarbons structure. Its basic structure is a three-double bonded benzene ring with 6 carbon atoms. Several other molecules may be bonded to benzene ring, while its ignition property is low and anti-knock is strong.

    Chemical 3. ##STR3##

    As noted in the above chemical formulae 1, 2 and 3, it is assumed that the molecular structure of carbon may be a factor in producing the soot during the combustion of diesel fuel.

    Further, the majority of solid particle substances of diesel fuel released by combustion is in the range of about 0.01-10 µm in diameter. Thus, some solid particle substances of soot whose mean mass has a particle size of less than 1 µm in diameter should be separated prior to combustion, the appearance of diesel fuel should be also controlled. As observed from the above results, the formation of such solid particle substances is due to the chemical reaction of hydrocarbons.

    In the meantime, with reference to some hydrocarbon of diesel fuel similar to that of the chemical formula 2 and chemical formula 3, carbon particles from the hydrocarbon are isolated during heating reaction in a pocket at the surface of fuel particles and when the reaction is continuously made, the combustion of these carbon particles are blocked and non-firing carbon particles are released into air in the form of soot. With carbon particles isolated, the blocked combustion of isolated carbon particles may be explained by the above mentioned facts but another factor is that among the ring-shaped hydrocarbons, molecular structures of the chemical formulae 2 and 3, hydrogen is isolated only when double-bonded molecular structure of carbon is not degraded; then, due to various reasons, such as combustion in insufficient oxygen during combustion and operating conditions of internal diesel engine, some solid particle substances are formed and released in the form of soot.

    As aforementioned, any possible hypothesis based on viscosity, firing property and formation of soot is that to comply with some conflicting problems of diesel fuel, better injecting property should be provided and at the same time, its ignition property is higher; in addition, some solid particle substances generated by diesel fuel should be eliminated.

    In light of the aforementioned aspects, the following matters should be considered so as to reduce the formation of soot from a diesel internal combustion engine and to improve the combustion efficiency intended for saving fuel consumption.

    First, it is a dry air inhaled from the atmosphere to a diesel engine. Namely, the chemical composition of dry air comprises 78 vol % (75 wt %) of nitrogen (N2) and 21 vol % (23.2 wt %) of oxygen (O2). When dry air including nitrogen and oxygen is inhaled into a cylinder and compressed under higher pressure, some measures should be taken to have oxygen immediately react with diesel fuel under vaporization of hydrocarbons for oxidation thereof, without having the oxygen reacting with the nitrogen.

    Second, some proper measures should also be established when hydrogen is isolated from carbon, in order that a) vaporized hydrocarbon may be reacted with oxygen, and b) perfect combustion may be made available by proper reaction among hydrogen, carbon and oxygen.

    Therefore, this inventor has made extensive studies to overcome the above several problems and completed this invention which may inhibit the release of gaseous toxic wastes and particulated toxic wastes and at the same time, may improve the fuel consumption. This invention is characterized in that a) to improve combustion conditions of diesel fuel when supplied from a fuel tank to a fuel feed hose or pipe, lots of hydrocarbons (a mixture of hydrocarbons having about 10~20 carbons boiled at about 170~370° C.) in the diesel fuel are induced by an electromagnetic regulation method to achieve a molecular nature that is nearly adequate for perfect combustion, b) for further effective combustion, oxygen in the inhaled and compressed air is controlled by an electromagnetic regulation method from an air intake hole, c) under excess of air, solidified particle carbons owing to insufficient oxygen, and d) carbons may be sufficiently reacted with oxygen in any reaction band.

    Title: Analysis of Combustion Process in Dual Fuel Diesel Engines: Knock Phenomena Approach
    Document Number: 2005-01-1132

    Author(s):
    M.H. Saidi - Sharif Univ. of Technology
    V. Pirouzpanah - Tabriz University
    K. Eisazadeh-Far - Sharif Univ. of Technology





  • Sevgili vezir, buna da hemen cevap vereyim.

    Baştan sona okudum. Yazı bir kere eksik. Yazının başı yok ve belli ki yazının başında dizel motor ile benzinli motor arasındaki knocking farkları anlatılıyor. Nerden mi anladım? Yazından alıntı yapayım:

    "As mentioned above, diesel knock is not responsible for thermal damages due to abnormal heat transmission but a sharp fluctuation in torque may not provide any quiet driving and also, there is a risk that its impact will result in causing an excessive stress (Automobile Engineering, Won Sup Bae, 1992, Dongmyung Publication Co., pp. 222-230; Diesel Engine, Eung-Suh Kim, 1996, Semoon Publication Co., pp. 367-370; Automobile Engine II diesel engine, Jae-Hwi Kim, 1997, Choongwon Publication Co., pp. 442-444.).

    Unlike a gasoline engine, a diesel engine has an unclear limitation on the diesel knock phenomenon which may be underestimated. Basically, it is possible to avoid the diesel knock with a short ignition lag. As such, since the ignition lag causes diesel knock, it is imperative that to prevent such phenomenon, diesel fuel having better ignition property should be used and, otherwise, proper alternatives be instituted. "

    Gördüğün gibi yazıya as stated above" ile giriş yapmış ve devamında
    Dizel knoc'unun başta anlatıldığı üzere termal zararlardan sorumlu olmadığını anlatarak devam etmiş gitmiş...

    Umarım yazının baş kısmı tarafından sansürlenmemiştir.

    Öte yandan bu yazı, benim daha önce de ifade ettiğim dizeldeki yanma gecikmesini tanımlıyor, Lütfen eski yazılarıma bir bakıver. Burda benim anlattığımdan farklı bir şey yok. Sadece detay var. Dizeldeki yanma gecikmesi neden ve nasıl gerçekleşiyor, olası sonuçları ve kontrol altına alma yolları anlatılıyor. Burda benim szöünü ettiğim ve sadece benzinli motorlarda olur dediği iki hadise: auto-ignition ve pre-ignition (genel adları detonasyon) kavramlarından söz etmiyor ki!

    Söz ettiği şey sadece dizel motora mahsus ve düşük kompresyon oranı ve /veya düşük setan yüzünden kaynaklanan "ignition delay" - yanma gecikmesini anlatıyor. Yanma dizelde gecikirse neden gecikir?
    1. yakıtın yanma karakteristikleri (geç tutuşması vs.)
    2. Düşük kompresyon (yetersiz sıcaklık)

    Dizelde bundan kaynaklanan kaba titreşime de knocking deniliyor ve bu yüzden kavram kargaşası doğuyor. oysa dizelde detonasyon olmaz. Ben iddiamın arkasındayım. BENZİNLİ MOTORDAKİ DETONASYON DİZEL MOTORDA OLMAZ.

    Yüksek kompresyon vuruntuya yol açar diyorsunuz, sonra da kompresyon yetersiz olduğu için dizelde yanma gecikmesi oluşur diyen yazılar gönderiyorsunuz, kendinizle çelişiyorsunuz.

    Göndermeden önce bu yazılar okunmuyor mu acaba? ya da benim yazdıklarım da okunmuyor sanırım.

    Bu yazıya yarın detaylı cevap vereceğim çünkü mesaim bitiyor çıkmak zorundayım. yarın öğleden sonra bu yazıya ayrıntılı yanıt vereceğim ve kavramları yerli yerine oturtacağız. Benzinli motordaki Knocking nedir, dizeldeki nedir, herkese Türkçe cevap vereceğim. Kimsenin de bir yere kaçmasına gerek yok.

    İyi Akşamlar



    quote:

    Orjinalden alıntı: vezir

    Madem derine daldınız ,benden günah gitti,vurgun yiyecekler ayrılabilir.
    Aşagıda dizel odasında yanma anında oluşan knocking için detaylar bulacaksınız dikkale okursanız bunun içinde çok güzel bilgiler bulunmaktadır.


    For both engine designers and control purposes, a better understanding of the knocking that occurs during combustion in engines can lead to optimal decisions which will make engines operate more efficiently. The rapid rise in diesel engines is recognized as an audible impulse noise, which is known as ``knock.'' The knock is caused by the spontaneous combustion of a significant volume of fuel/air mixture. The knock produces shock waves within the combustion chamber and results in a great number of combustion chamber resonance frequencies. The engine used in the experiments was a six-cylinder modified diesel engine running in ethanol conditions. The main purpose of this research is to determine the knock phenomena and the adiabatic process. To perform the data analysis a time-frequency spectral approach was used. The results revealed both radial and circumferential resonances. The most important adiabatic coefficients were carried out and used to calculate the heat release rate.
    The Journal of the Acoustical Society of America -- November 2000 -- Volume 108, Issue 5, pp. 2594-2595
    As mentioned above, diesel knock is not responsible for thermal damages due to abnormal heat transmission but a sharp fluctuation in torque may not provide any quiet driving and also, there is a risk that its impact will result in causing an excessive stress (Automobile Engineering, Won Sup Bae, 1992, Dongmyung Publication Co., pp. 222-230; Diesel Engine, Eung-Suh Kim, 1996, Semoon Publication Co., pp. 367-370; Automobile Engine II diesel engine, Jae-Hwi Kim, 1997, Choongwon Publication Co., pp. 442-444.).

    Unlike a gasoline engine, a diesel engine has an unclear limitation on the diesel knock phenomenon which may be underestimated. Basically, it is possible to avoid the diesel knock with a short ignition lag. As such, since the ignition lag causes diesel knock, it is imperative that to prevent such phenomenon, diesel fuel having better ignition property should be used and, otherwise, proper alternatives be instituted.

    To overcome the combustion related problems associated with a diesel engine, such factors as compression ratio and suction/ cylinder temperature should be considered. Hence, it is preferred that the temperature of compression and suction is higher, since this means that higher compression is given to the air inhaled into a combustion chamber.

    Under such state, the fluidity of air intake and proper time of injecting diesel fuel should be determined. A swirling or turbulent flow of air-intake will facilitate the chemical reaction during the mixing process. Moreover, if an air-intake temperature is high, vaporization of diesel fuel is increased which helps to atomize the injected diesel oil, thus shortening the ignition lag. Also, if the injection period of fuel is determined as a top dead center, its mean temperature and pressure are maximized so that the ignition lag is further shortened.

    However, since a machine has a limit, the mechanical limit should be necessarily overcome by shortening the ignition lag period through proper control of appearance or nature of the diesel fuel. The ignition lag period is one of the critical problems affected by diesel fuel. At this point, with reference to the appearance and nature of diesel fuel, including the process of atomization and dispersion, the possible notion is that since diesel fuel having higher firing temperature is responsible for longer ignition lag, diesel fuel of many cetane numbers should be used, and atomized dispersion should be mechanically considered so that injected fuel is in broad contact with high-temperature air. In addition, the following regulation method is considered in solving the problems associated with the properties of diesel fuel in terms of its physicochemical causes.

    First, when the viscosity of diesel fuel is reviewed, the viscosity of hydrocarbons is enhanced proportionately with the increase of carbon numbers. If the carbon numbers are the same, the viscosity of naphthene series is higher than that of olefin or paraffin series. In general, if the boiling point of diesel fuel is low, its viscosity is also low. Also, the viscosity of diesel fuel has a close relationship with atomization; if the viscosity of diesel fuel is low, its enhanced dispersing property and particulated dispersion facilitate the heating and vaporization, thus shortening the ignition lag and improving the combustion. However, if the viscosity of diesel fuel is extremely low, its weak through-force within a combustion chamber results in losing the homogenous distribution of diesel fuel within a cylinder and a poor contact with air is also responsible for inhomogeneous combustion. In addition, a poor lubrication is caused by an injection pump or injection nozzle and there is a high risk on the leakage of diesel fuel. In contrast, if the viscosity of diesel oil is much higher, the residues are accumulated on the internal engine, thus generating smoke and bad odors.

    In case of diesel fuel having varying viscosity in terms of its nature, a fuel temperature should be maintained at a certain level. Therefore, it is generally stipulated that the viscosity of diesel fuel be 2~5.8 nwl2 /s at 30° C. or 37.8° C. Nevertheless, as mentioned above, it is imperative that diesel oil should be provided with the following conditions, such as guaranteed through-force, better dispersion and enhanced particulation.

    Second, diesel fuel should have better ignition property so as to ensure normal combustion without diesel knock in a diesel engine. In general, a cetane number is mentioned for specifying the firing property. It is stipulated that the cetane number of a high-speed diesel engine fuel be more than 45 at minimum. If any diesel fuel has many cetane numbers, better improved starting point contributes to more efficient driving. However, if any diesel fuel has a great number of cetanes, there will be larger portion occupied by normal paraffin-based hydrocarbons and then, lower density and viscosity will be responsible for a weak penetration of injected fuel, thus resulting in imperfect combustion.

    Third, with reference to the formation of soot, there is an increasing trend for soot release, when diesel fuel has a more compact molecular structure. Namely, the trend for soot release becomes higher in the sequential order of paraffin, naphthene and aromatic series.

    As shown in the following chemical formula 1, normal paraffin has a hydrocarbon-bonded linear chain type (direct chain type) with a molecular formula of Cn H2n+2.

    Chemical formula 1 ##STR1##

    Also, as shown the following chemical formula 2, naphthene series consist of ring-shaped and single-bonded hydrocarbons structure with a molecular formula of Cn H2n. Its structure is chemically stable since there is no double bonding.

    Chemical formula 2. ##STR2##

    Further, as shown the following chemical formula 3, aromatic series consist of ring-shaped and double-bonded hydrocarbons structure. Its basic structure is a three-double bonded benzene ring with 6 carbon atoms. Several other molecules may be bonded to benzene ring, while its ignition property is low and anti-knock is strong.

    Chemical 3. ##STR3##

    As noted in the above chemical formulae 1, 2 and 3, it is assumed that the molecular structure of carbon may be a factor in producing the soot during the combustion of diesel fuel.

    Further, the majority of solid particle substances of diesel fuel released by combustion is in the range of about 0.01-10 µm in diameter. Thus, some solid particle substances of soot whose mean mass has a particle size of less than 1 µm in diameter should be separated prior to combustion, the appearance of diesel fuel should be also controlled. As observed from the above results, the formation of such solid particle substances is due to the chemical reaction of hydrocarbons.

    In the meantime, with reference to some hydrocarbon of diesel fuel similar to that of the chemical formula 2 and chemical formula 3, carbon particles from the hydrocarbon are isolated during heating reaction in a pocket at the surface of fuel particles and when the reaction is continuously made, the combustion of these carbon particles are blocked and non-firing carbon particles are released into air in the form of soot. With carbon particles isolated, the blocked combustion of isolated carbon particles may be explained by the above mentioned facts but another factor is that among the ring-shaped hydrocarbons, molecular structures of the chemical formulae 2 and 3, hydrogen is isolated only when double-bonded molecular structure of carbon is not degraded; then, due to various reasons, such as combustion in insufficient oxygen during combustion and operating conditions of internal diesel engine, some solid particle substances are formed and released in the form of soot.

    As aforementioned, any possible hypothesis based on viscosity, firing property and formation of soot is that to comply with some conflicting problems of diesel fuel, better injecting property should be provided and at the same time, its ignition property is higher; in addition, some solid particle substances generated by diesel fuel should be eliminated.

    In light of the aforementioned aspects, the following matters should be considered so as to reduce the formation of soot from a diesel internal combustion engine and to improve the combustion efficiency intended for saving fuel consumption.

    First, it is a dry air inhaled from the atmosphere to a diesel engine. Namely, the chemical composition of dry air comprises 78 vol % (75 wt %) of nitrogen (N2) and 21 vol % (23.2 wt %) of oxygen (O2). When dry air including nitrogen and oxygen is inhaled into a cylinder and compressed under higher pressure, some measures should be taken to have oxygen immediately react with diesel fuel under vaporization of hydrocarbons for oxidation thereof, without having the oxygen reacting with the nitrogen.

    Second, some proper measures should also be established when hydrogen is isolated from carbon, in order that a) vaporized hydrocarbon may be reacted with oxygen, and b) perfect combustion may be made available by proper reaction among hydrogen, carbon and oxygen.

    Therefore, this inventor has made extensive studies to overcome the above several problems and completed this invention which may inhibit the release of gaseous toxic wastes and particulated toxic wastes and at the same time, may improve the fuel consumption. This invention is characterized in that a) to improve combustion conditions of diesel fuel when supplied from a fuel tank to a fuel feed hose or pipe, lots of hydrocarbons (a mixture of hydrocarbons having about 10~20 carbons boiled at about 170~370° C.) in the diesel fuel are induced by an electromagnetic regulation method to achieve a molecular nature that is nearly adequate for perfect combustion, b) for further effective combustion, oxygen in the inhaled and compressed air is controlled by an electromagnetic regulation method from an air intake hole, c) under excess of air, solidified particle carbons owing to insufficient oxygen, and d) carbons may be sufficiently reacted with oxygen in any reaction band.

    Title: Analysis of Combustion Process in Dual Fuel Diesel Engines: Knock Phenomena Approach
    Document Number: 2005-01-1132

    Author(s):
    M.H. Saidi - Sharif Univ. of Technology
    V. Pirouzpanah - Tabriz University
    K. Eisazadeh-Far - Sharif Univ. of Technology





  • 
Sayfa: önceki 678910
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.