Şimdi Ara

evrimsel perspektiften kadınların eş seçimi sorusu

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir (1 Mobil) - 1 Masaüstü1 Mobil
5 sn
32
Cevap
0
Favori
893
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • arkadaşlar şimdi kadınlarda kısa zamanlı ve uzun zamanlı eş seçimi olur, uzun zamanlı (long term) olanda kadın kendine kaynak sağlayan sadık eş arar burada bir sorun yok.

    gel gelelim kısa zamanlı eş seçimine(short term partner),
    burada benim beynim yanıyor. bir kadın psikopatlarla, azılı suçlularla, kafayı sıyırmış erkeklerle yani medeniyete uymayan insanlarla neden neden neden çiftleşmek ister?

    evrimsel biyolojide buna ne denir bilen var mı açıklayacak olan var mı?



  • Evrimsel bir açıklaması olmak zorunda değil, kültürden de kaynaklanabilir. İddian doğru değil bir kere: Ahlak yoksunu bir eskort kadın bile, bir tecavüzcü ile tek gecelik ilişkiye girmezdi bence. Çünkü insanın doğası gereği böyle davranması normal. Tecavüzde;

    1. Mağdur kişiye hem psikolojik, hem fiziksel zarar verilir.
    2. Mağdur bunu istemiyor olmasına rağmen zorlanır.
    3. Tecavüzcü tecavüz etmek zorunda değildir, yani zevki için acı çektirir.
    4. Mağdur kişi, üzerinden zevk alınacak bir beden olarak görülür, kişiliği gözardı edilir.

    Bunları görmezden gelen birisine ne denebilir bilmiyorum.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi St. Mark of Ephesus -- 2 Şubat 2020; 23:4:55 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • kendimizi kadın olarak düşünelim. bunu düşünmeyelimve bilimsel olarak aslında biz de kadınız zira kromozomlarımız gereği aynı zamanda x'iz diyelim.

    yani total manada bizim tanımımız şu. biz aslında kadın değiliz. yani erkeğiz demiyoruz. biz kadın değiliz diyerek erkeği tanımlamak zorundayız.

    ............................

    teorik olarak bizim kadın olmayan halimiz mesela eşcinselliğe karşı iken bizim kızımız gayet de normal gibi gözükebilir. yani eril olarak kadın olmamız dahi bir erille münasebeti ancka dişile evrildikten sonra kabul eder. bu durum esasen bencillik olduğu gibi özünde ödenmesi gereken bir borcu kendi öz kızına ödetmek olarak da kabul edilebilir ki bu durum ispatlanadabilir.

    ............................

    yani biz dahi kadın değilken bir erille münasebeti istemeyiz. ancak kadın olunca ve fakat biz olmayınca normal görürüz. mehaz denen şeye bakarsan mehazın esasen erille ilişkiyi istemeyen bir şey olduğunu görürsün.

    neden unsurunun icazetsizliğini sonuç unsuru kabulle önceki nesle sirayet edecek şekilde teşmil edemez. yani kadının bir erille birlikte olmayı istemesi kendi sorunu olabilir ancak mehazın bu konuda icazeti yoktur. mehaz ancak ve ancak tam bir kadın suretine evrildikten sonra bunu olumlar.

    ...........................




  • Şimdi bilimsel bir bilgi paylaşırdım da neyse bazı şeyleri konuşmak doğru olmaz. Benim dediğim doğru. Hatta gerçek. Kadınlar bu tip erkeklere karşı koyamıyorlar.keza bir araştırmada dark triad karakter özelliği taşıyanların daha çok eşleşme şansı olduğunu yazıyordu....

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • avcılarınavcısı kullanıcısına yanıt
    Bahsettiğin araştırmayı paylaşabilirsin. Araştırmada kadınlar gerçekten tecavüzcüler, katillerden mi etkileniyor yoksa şiddet yanlısı kişilerden mi? Eğer tecavüzcülerden etkileniyorsalar hiçbir kadın, tecavüze karşı çıkmazdı. Görebiliyoruz ki böyle bir şey yok. Hiçbir kadın tecavüze uğramak istemez.

    Ek olarak bu tür ilgiler sürekli tek gecelik ilişki yaşayan karınlarda daha sık görülebilir. Evlilik dışı cinsel ilişki ahlaken yanlış olduğu gibi bir de bunu sürekli olarak yaşayan biri; karşısındaki insanlara değer vermez, sorumluluk bilincini kavrayamaz ve karakterini geliştiremez vs. Bu tür şeyler insanı daha kötü ahlaki yozlaşmaya itebilir.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi St. Mark of Ephesus -- 3 Şubat 2020; 22:2:38 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Dinlere inanmayan birisi için evlilik dışı cinsel ilişki ahlaken yanlış mı oluyor yine de?
  • one night stand için = en iyi gen (yani en iyi tip) seçiliyor, gerisi önemli değil. Dediğin kadınlar mazoşist olabilir veya heyecan arıyordur.
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
  • torlofan T kullanıcısına yanıt
    Olabilir. Fakat çoğu ateist ahlaki liberalizmi savunduğu için zinayı normal görüyor. Geleneksel doğal hukuka dayanarak zinanın ahlaken yanlış olduğunu gösteren argümanlar mevcut. Aslına bakarsan ahlaki liberalizm savunucuları ahlakı karşılıklı rızaya indirgedikleri için karşılıklı rızaya dayalı; ensesti, zoofiliyi, nekrofiliyi, eşcinsel ilişkileri de normal buluyorlar. Bunlar ahlaki sezgilerimize ters gelen şeyler. Bu arada sezgi derken doğaüstü bir şeyden bahsetmiyorum. Cinayetin yanlış olduğunu hiçbir akıl yürütme yapmadan içsel olarak biliriz. Aynı şekilde enseste de içsel bir tepki gösteririz. İşte sezgi budur. Ahlaki liberalizmi savunanlar ensesti vs ahlaki sezgilere değil iğrençliğe bağlıyorlar. Tıplı ayak yalamak gibi. Ayak yalamak iğrençtir ama rızaya dayalıysa etiktir diyorlar. Ensesti falanda böyle görüyorlar. Bunların neden iğrenç geldiğini de evrimsel psikolojiye bağlıyorlar.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi St. Mark of Ephesus -- 4 Şubat 2020; 13:14:15 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • torlofan T kullanıcısına yanıt
    Bu arada hocam, her ahlaki durumu sezgilerimiz göstermeyebilir. Buradan hareketle veganizme falan karşı çıkmayalım. Evet, hayvanları yemek bize sezgisel olarak normal geliyor. Fakat sezgiler zaman zaman yanılabilir. Zaten ahlak felsefesi bunun için var.

    Buradan veganizm doğrudur sonucu çıkmasın. Veganizm ayrı bir tartışma örnek için verdim bunu. Daha net bir örnek: Bir kadının küçük bir çocuğu taciz etmesi de ahlaken yanlış ama sezgilerimiz normal görüyor bunu.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Zina tabiri dinsel bir tabir ve cinsel ilişkinin evlilik hariç olan kısmına karşılık geliyor. Dine inanmayan birisi ise evliliği resmiyetten öte görmeyebilir rahatlıkla, bunun ahlaksızlık olarak algılanması bence saçma. Adam inanmıyorki evliliğin tanrı katında bir değeri olduğuna. Kaldıki sapkınlık bile onun için ahlaksızlık olmayabilir.

    Bu ahlak kavramı hiç objektif değil benim gözümde.
  • torlofan T kullanıcısına yanıt
    Zinanın yanlış olduğuna dair argümanlar seküler. Yani herhangi bir ateistin kabul edebileceği argümanlar. Doğal hukuk dediğimiz görüşe dayanıyor bu. Doğal hukuğu savunan ateistler var.

    Objektiften ne anladığına bağlı. Objektif aynı durumda olan herkes için geçerli olan demek. Mutlak ahlakla karıştırıyorsun bunu muhtemelen. Her ahlaki önerme mutlak olmak zorunda değil. Ama atıyorum “zevk için bebeklere işkence etmek yanlıştır” önermesi bana prima facie mutlak doğru geliyor. Objektif örneklere gelirsek “Arkadaşımı katiller arıyorsa yalan söylemeliyim” önermesi de prima faice doğru gelecektir. Burada yalan söyleyemenin mutlak yanlış-doğru olmayacağı görüşü çok açık. Burada aynı durumda olan herkes için geçerli bir kuraldan bahsediyoruz. Kısacası mutlak ahlak her önerme için yok. Çoğu ahlaki önerme objektif önermeler taşıyor.

    Ahlak objektif değil demek ahlak yok demek bu arada. Bunu bilmeden söyleyerek “bebeklere tecavüz etmek normaldir” demiş oluyorsun. Tabi bunu fark edemeden söylediğinin farkındayım. Objektif ve mutlak farkını bilmediğin için bunu söylemen normal. Çoğu insan bu yüzden objektif ahlak yok diyor zaten. Felsefecileri okursak çoğunun ahlaki gerçekçi olduğunu yani ahlaki değerlerin olduğunu savunduğunu görüyoruz.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi St. Mark of Ephesus -- 4 Şubat 2020; 20:10:16 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Senin yaptığına demogoji deniyor sanıyorum. Ben cinsellikten bahsederken sen bebekleri katarak konuyu saptırıyorsun.

    Yetişkin insanların cinsel ilişki yaşamasına ahlaksızlık demek objektif değildir subjektiftir; benim dediğim bu. Bir ateist zina diye birşeyi kabul etmiyorki onun için bu bir ahlaksızlık olsun.

    Ahlakın genelini kapsayan şekilde de bir subjektiflikte bahsedilebilir istisnalar var diye subjektif olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Toplumların değerleri kimi yerde birbirine çok zıt şekilde olabiliyor ve doğal olarak ahlaksızlık olarak gördükleri şeyler değişebiliyor.
  • torlofan T kullanıcısına yanıt
    Ne alaka? Ben orada örnek veriyorum. Ayrı bir paragrafa geçtim orada. Zinayı örnek vermedim çünkü bebeklere işkence etme veya yalan söyleme konusunda ahlaki olup olma tartışması yok. Zina için tartışmalar var. Zinaya etiktir diyende var etik değildir de. Ancak her felsefeci-ahlakın olduğunu kabul ediyorsa- bebeklere işkence etmek ve yalan söylemek yanlıştır diyecektir. Mutlak ahlak ve objektif ahlak farkını göstermek için örnek veriyorum ben orada.

    Zina dediğin evlilik dışı cinsel ilişki. Ateist zinayı kabul etmiyor ne demek? Ahlaki olmadığını kabul etmesi mümkün demiştim. Alexander Pruss’un one body kitanında öne sürdüği argümanlar başarılıysa zinanın objektif olarak yanlış olduğunu göstermiş oluyoruz zaten.

    Toplum örfü ile ahlak aynı şey değil. Amerika’da büyüklerin elini öpmek gibi bir adet olmayabilir mesela. Bunu yapmıyor diye kimse ahlaksız olmaz. Ahlaki anlaşmazlık argümanı bu şekilde sunulmuyor. Ahlaki anti-realist felsefeciler böyle bir şey iddia etmez. İnsan kurban etme vs. örnek verecek olsaydın tartışılırdı. Ki onlarda bile ontolojik sorun yok. Şimdi baştan aşağı konuyu anlatmam mümkün değil ama Micheal Huemer okumanı önerebilirim bu konuda. Bir ikincisi ahlaki realizmin doğruluğu için sadece 1 tane objektif ahlaki önerme yeterli.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi St. Mark of Ephesus -- 4 Şubat 2020; 22:24:44 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • torlofan T kullanıcısına yanıt
    Ayrıca bir ateistin zina hakkında ahlakilik tartışmasına girmesi için ahlakı kabul etmesi gerekiyor önce. Bazı ateistler ahlakın olmadığını söylüyor çünkü şu argümandan kaçmaya çalışıyorlar:

    P1:Ahlak varsa Tanrı vardır.-varlığı daha olasıdır-
    P2:Ahlak var.
    S:O halde Tanrı var.

    1. Öncül nasıl doğru diye soracaksın bu meta-etikte bir tartışmaya kapı aralıyor. Ateistlerin ahlakın kaynağına dair bir meta-etik teorisi ortaya koyamaması teistlerin ise koyması 1. Öncülü doğrular. Çok fazla teistik meta-etik teorisi var. Ateistletin ise işi zor bu konuda. Platoncu realist bir görüş takınıyor çoğu.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi St. Mark of Ephesus -- 4 Şubat 2020; 21:55:58 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Ben şunu anladım felsefeciler sıradan insan algılarını düşünmeden bir ahlak kavramı geliştirmeye çalışıyorlar. Sokaktaki insanın ahlak kelimesinden anladığı ile felsefecilerin tartıştığı şeyler benzer değil.

    Ahlakın tanrı ile biçimlendirilmesi başka bir tartışma bence, insan olarak göreceli şekilde toplumdan topluma ahlak denen şeyi tanımlıyoruz biz. Farklı farklı ahlaki durumlar var, örf adet ile bezenmiş olanları da var ancak burdaki kriter sanırım çoğunluğun ahlak olarak neyi benimsediği.

    Sodom şehri idi sanırım-Kur'an da Lut kavmi olarak geçen yer; homoseksüelliğin normal olduğu bir toplum idi. O adamlara göre bu normal bir davranıştı ve ahlaksız olarak kimse kimseyi suçlamazdı. Ancak tanrıya göre bu ahlaksızlıktı ve cezalandırıldı bunun gibi görüyorum ben olayı. Subjektif diye de bu sebepten söylüyorum.
  • torlofan T kullanıcısına yanıt
    Kısmen öyle. Çünkü, insanlar dediğim gibi örfle ahlakı karıştırabiliyorlar. Ama özünde her insan cinayetin yanlış olduğunu sezgisel olarak bilir. Ahlak nedir ne değildir bunu çoğu insan tam olarak bilmiyor. Tabi bir eğitimli insan felsefe okumasa dahi böyle bir ayrımı yapabilir.

    Zaten bu ayrı bir tartışma, ahlakın kaynağıyla ilgili bir tartışma. Ahlak varsa doğaya indirgenebilir mi, yoksa soyut nesneler gibi gayridoğal-doğayla nedensel ilişkiye giremeyen- mıdır? Bu tür birçok tartışma var.

    Lut kavmi sadece eşcinselliği normal görmüyordu Kuran’da Lut kavminin fuhuş ve tecavüzü de normal gördükleri söylenir. Işid’de kafa kesiyor ve bunu normal görüyor. Ama biz sezgisel olarak ve akıl yürüterek Işid’in yaptığının ahlaken yanlış olduğunun farkındayız. Ahlaken yozlaşmış toplumları nadiren görmek ahlakın objektifliğini zedelemez. Her toplumda durduk yere insan öldürmek normal olsaydı o zaman Bayesçi anlamda bir sıkıntı olabilirdi.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi St. Mark of Ephesus -- 4 Şubat 2020; 22:58:24 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Dinsel Bi veri olmaksızın zina yalan söyleme hırsızlık katil Vs. Her şekilde toplum dışı olarak görülen şeylerden.

    Evlilik zaten Bi kişiye özgülenme hali iken rıza dışı zina evlilik kurumuna ters Bi şey. Bunun inançla ilgisi yok.

    ..........

    Totalde kadının eş seçimi denen unsur biraz anlam bilgisi içeriyor.

    Kitapta selam der geçer mealinde nihayet var. Şimdi İslam kelime olarak selam-sılm kökenli Bi şey. Yani göreceğin dünya insanlar malaniyatın dibi olacak he de geç değil selam de geç denmiş.

    Şimdi kadını da ele alırken türleşme denen şeyi üreme denen şeye çevirebilme yetisi araması gerek.

    Yani kopya birey değil orijinal insan yapabilen biri.

    ............

    Burada yaratıcının varlığına dair bi çıkarım var. Bence insanın türleşme organı esasen yok. Şundan dolayı. Evladı katledilir ya da köle gibidir hayat onu ezer geçer ve bu durum normal karşılanır hale gelir.

    Yaratıcı Bence insana üreme organı vermemiş kopyalama vasıtası vermiş.

    .........

    Evlat anne baba gibi kavramlar öyle sinek gibi değerlendirilecek şeyler olamaz. Şimdi denebilir ki insan evladı için ölür. Aslında o evlat değil kendisi.

    Gerçekten evlat olan şey anne ve babayı koruyan Bi şeydir ve bunun varlığı esasen bu iki ebeveyn üreme organının verildiğine karinedir.

    Bu açıdan kadının eş seçimi özünde kendisini koruyan Bi evlat bahşedecek üreme kabiliyetine sahip Bi eş olmalıdır.

    .......

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: St. Mark of Ephesus

    Bahsettiğin araştırmayı paylaşabilirsin. Araştırmada kadınlar gerçekten tecavüzcüler, katillerden mi etkileniyor yoksa şiddet yanlısı kişilerden mi? Eğer tecavüzcülerden etkileniyorsalar hiçbir kadın, tecavüze karşı çıkmazdı. Görebiliyoruz ki böyle bir şey yok. Hiçbir kadın tecavüze uğramak istemez.

    Ek olarak bu tür ilgiler sürekli tek gecelik ilişki yaşayan karınlarda daha sık görülebilir. Evlilik dışı cinsel ilişki ahlaken yanlış olduğu gibi bir de bunu sürekli olarak yaşayan biri; karşısındaki insanlara değer vermez, sorumluluk bilincini kavrayamaz ve karakterini geliştiremez vs. Bu tür şeyler insanı daha kötü ahlaki yozlaşmaya itebilir.
    bildiklerimi bilsen şok geçirirsin. hani yüzüklerin efendisinde cüceler haddinden fazla kazıp şeytanı uyandırmıştı ya, işte fazlasını bilmek de böyle bir şey. genel olarak konuşuyorum.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi avcılarınavcısı -- 5 Şubat 2020; 21:8:30 >




  • Ben çoğu zaman evlenmeyi bile düşünmüyorum artık.

    O tip kadınlar da evlenirlerse aldatılmayı göze almışlar demektir. Çünkü kadının bu tiplere ilgi duyması suçtur, aldatılmayı göze almışlardır. Erkeğin sadık olabilmesi için kadının sicilinin her şekilde temiz olması gerekiyor ki bu da senin tezini -bence- çürütüyor.
    Bir de biz erkekler nasıl çeşit çeşitsek, kızlar da çeşit çeşit.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: St. Mark of Ephesus

    Ayrıca bir ateistin zina hakkında ahlakilik tartışmasına girmesi için ahlakı kabul etmesi gerekiyor önce. Bazı ateistler ahlakın olmadığını söylüyor çünkü şu argümandan kaçmaya çalışıyorlar:

    P1:Ahlak varsa Tanrı vardır.-varlığı daha olasıdır-
    P2:Ahlak var.
    S:O halde Tanrı var.

    1. Öncül nasıl doğru diye soracaksın bu meta-etikte bir tartışmaya kapı aralıyor. Ateistlerin ahlakın kaynağına dair bir meta-etik teorisi ortaya koyamaması teistlerin ise koyması 1. Öncülü doğrular. Çok fazla teistik meta-etik teorisi var. Ateistletin ise işi zor bu konuda. Platoncu realist bir görüş takınıyor çoğu.
    Ahlaktan ontolojik bir çıkarım yapmak doğru mu? Ahlak insan üretimidir dersin eğer ahlakın varlığını açıklamak istiyorsan. Aynı durum bilgi için de geçerli, - objektif - bilgi varsa o halde tanrı var ya da bilgi insan üretimidir dersin. Bunlar bence pek de sağlam argümanlar değiller her halükarda da Platonculuğa açılıyorlar. Kavram realizmi - yani Platonculuk - her zaman Tanrı ile anlam kazanıyor. Ateistlerin meta etikte verimsiz veya yoksul oluşu da muhtemelen bununla alakalı olmalı. Materyalist ya da natüralist anlayışta ahlak insan üretimi dolayısıyla içgüdülere en uygun, en yaygın kabul gören ve evrensel diyebileceğimiz ahlak kuralları bile aslında yapay ve rölatif, tek fark kimi yapay ahlak kuralları insanın yaşam kalitesini genel olarak yükseltme eğilimindeyken kimisi de - cinayet veya terör gibi - düşürüyor. İçgüdüler birey temelli olduğu için kimisi için cinayet veya terörde de sorun yoktur. Soygunun farklı biçimleri lafın gelişi birey için yararlı ama toplum için genel olarak zararlı. Grup bencilliği söz konusuysa topluluğun soygunu topluluk dışı olan bireye veya gruba zararlı yani vice versa olarak. Eğer ahlak böylesi çelişikse, ahlak tanrısal olamaz. Ahlak mükemmel değilse o halde ahlak yapay ve kusurlu. Haliyle herhalde meta etik anlamda objektif ve mükemmel ahlak yoksa Tanrı da yok sonucu çıkıyor.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.