Şimdi Ara

Gelin okuldaki nöbetimde kızla 5 gün süren maceramı anlatıyorum PART-6 geldi

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
553
Cevap
153
Favori
22.192
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Merhaba arkadaşlar yazmayı düşünüyordum uzun zamandır. Bugün kendimi iyi hissediyorum. Okunabilir ve takip edilebilir şekilde olması için part part yazacağım.


    Kesinlikle CSB değildir emin olabilirsiniz.



    PART - 1 HER ŞERDE BİR HAYIR VARMIŞ GERÇEKTEN


    Lisedeki nöbetçilik sistemini bilirsiniz. Her müdür yardımcısının yanına bir öğrenci verilir çay getirir götürür bilimum işlerde yardımcı olunur falan.. Bunu yapma sırası bana gelmişti. Ama o kadar isteksizim ki anlatamam yerime sürekli eleman arıyorum sen yap ben haftaya yaparım diye yok kimse kabul etmiyor..

    Şimdi hangi bölgede nöbetçilik yapacağınız da meçhul yani bizim okulda 4 müdür yardımcısı var proje odası var bir de otel bölümü var kapı nöbetçiliği de var oraya da düşebilirsiniz.. Artık ne yapayım dedim kaçış yok gittim nöbet yapacağım yeri de 2. kattaki müdür yardımcısının yanında istedim. Çünkü aralarında en rahat yer orasıydı.

    Oldu Pazartesi..Her zaman ki gibi gittim okula (biraz daha erken gidiyor nöbetçiler) Benim nöbetçi olduğum katta 9. sınıflar var ben de 12 yim tabi bir ağırlıkta oluyor

    Beyler ilk günün ilk saatleri o kadar sıkıcıydı ki.. Otursan vakit geçmiyo kalkıp yürüyorum bir yere ayrılamam. Hoca da 11-11:30 gibi geliyo zaten yapacak hiç bir işim yok. Sürekli dönüp duruyorum avare avare. Sonra aşağı inip çıkan bir kız gördüm. Daha önce 1-2 kere görmüştüm koca okulda. Sessiz bir tip gibiydi heralde benim gibi. Ama harbiden çok güzeldi bee.

    İlk gün konuşma olmadı. Son saatlere doğru tabii. Sıkıcı bir günün sonlarına doğru yaklaştıkça artık bitse de eve gitsem diye düşünürken kız aşağı indi benim olduğum kata.

    Aramızda şöyle bi konuşma geçti:

    k-kız
    b-ben

    k: merhaba bir şey rica edebilir miyim ?
    b: tabi olur
    k: ben çok sıkıldım hiç yapacak bir şey yok. hoca da gitti (yanında nöbet yaptığı müdür yardımcısı) (kız 1 üst katta beyler) ben de gidicem soran olursa işi çıktı falan diyebilir misin ?
    b: (ben de ulan ben niye daha önce yapmadım falan diye düşünürken kızın planını çalmak olmaz diye tamam tabi falan dedim)


    Sonra aklıma bir şey takıldı. Biz her giriş-çıkışta saat ve imzanın atılması gereken bir belge imzalıyoruz. Şimdi kız erken çıktı diye bunu da imzalamadı çünkü izin vermezlerdi çıkmasına.

    Nedense bu benim aklımı baya bir karıştırdı ve başı yansın istemedim kızın. Ne akla hizmetse başlarım facebooktan aramaya.. da, kızın adını soyadını bilmiyorum

    Bir yerlerden nöbet listesi falan bulmam lazım ki ordan öğreneyim. Üzerinden neredeyse 1 sene geçti bu anlattıklarım geçen sene ygs nin açıklandığı haftaya denk geliyo beyler o yüzden tam hatırlayamıyorum nasıl bulduğumu kızın ismini ama ya nöbet listesinden ya sınıfındaki listeden falan bir şekilde buldum..

    Başladım telefonun g*t kadar ekranından aramaya[ Sonunda buldum ve eklemedim, mesaj attım. Dedim sen böyle böyle gittin ama imza falan atılması gerekiyordu bunun hakkında bir şeyler düşün gibisinden. Tabi geri dönüş bekliyorum ama gelmedi.


    Facebooktan mesaj atmam kızla hiçbir şekilde temas kurmak istememden kaynaklanmıyor. Sadece insanlık olarak başı yansın istemedim. Zaten ne kadar sıkıcı olduğu belli. Uzar falan diye düşündüm..


    İlk gün bu şekilde bitti. Kız hiç aklıma falan da gelmedi. Taa ki 2. güne kadar



    -To be contiuned-








    PART 2 - HMM



    Evet beyler part 2 ile devam ediyorum 2. part 2. gün anlamına geliyor..


    Sabah kalkmıştım yine iyi hatırlıyorum ulan daha 2. gün nasıl geçecek falan diye söyleniyodum ama bi yandan da sonuçta 9 ders boş boş oturmaktan iyidir hem 9. sınıflar gelip sürekli sorular soruyo öyle zaman geçiyo diye düşünüyodum..

    Yine gittim okula nöbet yerime. Yine benim hoca yok saat kaçta gelir bilmiyorum da. Defterleri falan dağıttım bekliyorum. Hava da çok soğuk o zamanlar hareket etmeye çalışıyorum ki hep ısınayım. Sonra aklıma kız geldi acaba ne oldu falan diye ama hemen aklıma gelip gitti geçici olarak. Hala daha görmemiştim çünkü benim kattan geçmesi lazım görmem için.

    Ya beyler şuan gözümün önünde canlandı da o kadar güzeldi ki. Mavi bi montu vardı belden kemerli incecik kız da beyaz tenliydi o kadar masum ve güzeldi ki neyse dönelim tekrar

    Kızı ben hala görmedim oturmuşum müdür yardımcısının önündeki sandalyeye koridorları izliyorum boş boş. Sonra bu göründü hemen sol tarafta merdiven gördüm geçerken selam verir gibi oldu ben de günaydın dedim ama öyle yavşak yavşak değil tabi normal hocalara falan nasıl günaydın denirse o şekil

    Kız sürekli bir aşağı bir yukarı gitmeye başladı. Dedim galiba işi var ne güzel ulan benim daha hoca yok başımda iş verse de sınıflara girip çıksam çok eğlenceli oluyo diye düşünüyodum.

    Sonra ben merdivenin başında duruyodum yukarı çıkarken (elinde çay vardı büyük ihtimalle hocaya götürüyodu) aramızda şöyle bi konuşma geçti:


    k:kız
    b:ben

    k: pardon bi şey sorucam, dün facebooktan mesaj atan sen miydin ?
    b: evet herhangi bir sorun olmaması için uyarmak istedim aslında önce arkadaşlarına sordum sana ulaşabilirler mi diye ama en son çarem mesaj atmak oldu (salladım tabi)
    k: teşekkür ederim de nerden buldun beni ?
    b: adını soyadını buldum ufak bir araştırmadan sonra ulaştım dedim (çok iyi hatırlıyorum orda bi espri yapmıştım gülmüştü ama hatırlamıyorum :D)
    k: teşekkürler tekrar ben şunları götüreyim soğumasın
    b: ben de teşekkür ederim



    Bu konuşmadan sonra facebooktan nasıl ekleştik hiç hatırlamıyorum.. Galiba eklesene mi demişti de eklemiştim. Ama ekleştik yani bir şekilde..


    Beyler 2. gün de böyle şeyler oldu hatırlamaya çalışıyorum ayrıntısına varana kadar ama genellikle 4. ve 5. günlerde ve sonrasındaki 1-2 gün daha heyecanlı açıkçası çok güzel olaylar oluyodu yazmak için sabırsızlanıyorum en son karne günü benim için çok duygusal bi gündü açıkçası oraya kadar gidicem inşallah ama 2. gün anca böyle inerken çıkarken selamlaşmalar oldu daha da bi şey olmadı.

    Kız aklımda yavaş yavaş yer etmeye de başlamıştı hani..

    Yapacağım öküzlüklerin daniskalarını da yanında getirecekti yani


    Şimdilik bu kadar beyler

    To be continued






    PART 3- BİR AŞAĞI BİR YUKARI


    Evet beyler 3. part yani 3. gün. Bilmiyorum ne oldu ama 3. güne kadar hiç bir şey yokken her şey birden bire olmaya başladı.. 3. gün gerçekten hoca bana çok iş vermeye başlamıştı. Sürekli öğrencilerin velileri geliyordu, staj için soru sormaya gelen öğrenciler oluyordu onlarla da ben ilgileniyordum hep. Yerimde duramıyodum doğru düzgün.

    Daha sonra benim hoca otel tarafına geçti ve baya bir süre gelmedi. Ben de yine tek başıma oturmaya devam ediyordum kös kös..

    Derken, birden kız geldi yanıma. Gerçekten nasıl oldu da bir anda olaylar gelişti bilmiyorum ama, karşılıklı oturup sohbet etmeye başladık.

    Muhabbeti kız getiriyordu daha çok. Aramızda geçen konuşmaları diyalog şeklinde net hatırlamıyorum o yüzden hangi konularda konuştuğumuzu yazıcam.

    İlk olarak benim çok sessiz ve sakin birisi olduğumu düşündüğünü söyledi. Ben böyle insanları çok severim ve kendime yakın bulurum dedi. Tabii bir sonuç çıkarmak hem zordu hem de bunun için çok erkendi ki ne gibi bi sonuç çıkardı ki zaten

    Ben ona kim olduğu hakkında sorular sordum çünkü okul bitene kadar koridorda görsem bi daha aklıma gelmeyecek ve görmeyeceğim bir kızdı fakat çok güzeldi nasıl bilmiyorum ama.. Daha çok neden bir daha aklıma gelmezdi çünkü o kadar güzel bir kızın anca erkekleri kukla edeceğini falan düşünürdüm açıkçası..

    Ben sorular sormaya başladım. 1 sene önce (11. sınıfın başında) başka bir şehirden geldiklerini söyledi. Ailesinden bahsetti biraz. Annesi ile babası ayrıymış. (benim gibi falan dedim) bir tane küçük kardeşi varmış sadece onun için yaşıyormuş falan babasıyla çok iyi bir bağı varmış..

    Ben de kendi ailemden bahsettim fakat çok düzenli bi aile yaşantım olmadığından anlatacak çok bi şeyim de yoktu haliyle.

    Konu birden siyasete döndü. Kız gerçek bir cumhuriyetçi çıktı ki ben bayılırım böyle kızlara harbiden. Ülkenin durumuyla ilgili konuştuk. Benim babam ve eşi de aşırı Atatürkçü ve cumhuriyetçidir onlardan bahsettim "tanışmak ve oturup konuşmayı çok isterim" dedi.

    Babasından bahsetti uzun uzun. Rose şarapları çok severmiş bakın hala hatırlıyorum

    Beyler çok iyi hatırlıyorum, konuşurken birbirimizin gözlerinin içine bakarak ve bir an olsun hiç ayırmadan uzun uzun sohbet ediyorduk. Ben bazen içimden "ulan şu hale bak" falan diye geçiriyodum çünkü hala inanamıyordum. Hem bu kadar güzel (gerçekten abartmıyorum) bu kadar terbiyeli ve bilgili. Ayrıca cumhuriyetçi ve vatansever diye düşünüyodum kendi kendime.

    Onun kadar uzun ve cesaretli bakamıyodum göz bebebklerinin içine. Gözlerimi kaçırıyodum bi koridorun ucuna bakıyodum tekrar gözlerine bi tırnaklarıma tekrar gözlerine.. Kalbim de çıkacak gibiydi birden durum bu vaziyete gelmişti.

    Neredeyse bütün ders saatlerinde ya ben onun yanına çıkıyordum ya o benim yanıma geliyordu (ben 1 kere gidiyosam o 3 kere geliyodu) hep sıkıldım ya ne sıkıcı bu nöbet buraya geliyorum diyodu..

    Ben de tabii illa kötü düşüncem ya illa bir şeyler kötü gitmek zorunda ya, "olm kız sıkılıyor ondan geliyor yoksa ne" diye söyleniyodum kendi kendime.

    Derken ben kantine gideceğimi, bir şey isteyip istemediğini sordum. Teşekkür etti bir şey istemediğini söyledi ama ben yine caramio aldım

    Döndüğümde çay ve caramio verdim ve kız harbi çok sevindi bu benim en sevdiğim çikolata falan gibisinden şeyler söyledi.

    Biz bu şekilde oturup konuşarak birbirimize baya bir kaynaştık. Tabi bu kaynaşma hala hiç bir şey ifade etmiyordu kimse için.

    Sınıftaki şerefsiz arkadaşlarım hariç tabi..

    Yerin dibine sokmaya ant içmişler gibiydiler. Bir tenefüs birisi gelip beni ziyaret etti ve kenara çekip "oo kardeşim ne bu hal" falan demeye başladı. Bizim sınıfta da kardşeim lafı meşhurdur herkes birbirine oo kardeşimmm gibi şeyler der

    Gitmiş tabi sınıftaki herkese yaymış. Bir sonraki tenefüs hiç unutmam gözümün önünde canlanıyo hala utanıp gülüyorum, hepsi birbirinin koluna girip salla sallana oo kardeşimm hayırlı olsun deyip kaçıyolardı Ben de "ne salak herifler bunlar ya" diyodum arkalarından ama artık her tenefüs gelip oo oo demey başlamışlardı. Tabi kız bundan rahatsız oluyo muydu bilmiyorum ama hiç bi tepki göstermiyodu.

    Daha sonra bir ders saatinde konuşurken kusura bakmamasını istedim ve özür diledim. Önemli değil onlar öyle sansa ne olur gibisinden şeyler söyledi ve her iki kişinin oturup konuşunca sevgili olmayacağını söyledi ben de haklısın tabi falan dedim..

    O gün kızla sürekli bütün gün bir aradaydık diyebilirim ve kız aklımdan çıkmamaya başlamıştı.

    Artık daha yakından tanıyodum en azından 3 gün olmasına rağmen çabuk tanışmış ve kaynaşmıştık. Ve biliyordum ki kız sürekli yanıma geliyordu ve gelmek istiyordu artık.

    Sonraki gün bir kaç adım daha ileri gittik fakat bunları bilmeniz için 4. partı yazmam gerekecek tabi.

    To be continued






    PART 4- PASTİL VE TAŞINMA


    Evet beyler. 4. gün. ve 4. part

    Tahmin ettiğimden daha fazla vakit geçirmeye başladık kızla. istinasız değil ders saatleri, tenefüslerde bile yanımdaydı artık. Ben de ayrı bi havalanıyodum yalan yok yani yanımda güzel bir kız olunca

    Bu sefer ben onun yanına gitmiştim. Tabii ki en sevdiği çikolata olan caramio yu alarak. Bu sefer siyah çocuksu nike marka montum yerine, biraz daha fiyakalı ve cix gözükmek adına deri montumu giymiştim o gün. Ayakkabılarımı erkenden kalkıp boyamıştım. Evden çıkmadan önce defalarca aynaya bakmıştım ama bunların hiç birini yaparken kızı düşünmemiştim sadece yapmıştım.

    Tabii ki özel bir şey olmasa bunları yapmam ama sanki nedensizce yapmışım gibiydi..

    O gün hava gerçekten çok rüzgarlıydı. Fırtına vardı. Kapalı havaları her zaman severim ben. O kapalı hava yüzünden okulun koridorları da kapkaranlık oluyodu ve up uzun koridorun karşısında sadece ben ve kızın varlığını bilmek o an harbiden çok fenaydı, heyecan vericiydi.

    Her an bir hocanın çay istemesinden, görev vermesinden, abuk sabuk şeylerle muhabbete dahil olmasından çok korkuyordum..

    Kız ödev yapıyordu. Edebiyattan mı ne ödev almış, birinin hayatını araştırıyodu. Kim hatırlamıyorum. Ordan tekrar konu siyasede döndü çünkü araştırdığı kişi siyasetle ilgili biriydi. Konuştukça konuştuk ben daha çok bağlandım tabi o ara.

    Ardık öğretmenler odasından çay alır olduk (ne zaman çay yazsam kendini çaylayan adam geliyo aklıma)

    Geçen akşam eve gittiğimde hep facebooktan resimlerine bakmıştım. Çoğumuzun yaptığı gibi profilini ince ayrıntısına kadar incelemiştim.

    Galiba sevgilisi yoktu da çünkü hiç bir delil bir işaret bulamamıştım. Bir kaç şarkı sözü, siyasi içerikli yazılar, 1-2 de resim vardı duvarında.

    Konuşurken kızda bir halsizlik sezdim ve grip olduğunu, sabah ilaç içtiğini, az kalsın gelemeyeceğini fakat ödevini yetiştirmesi gerektiği için gelmek zorunda olduğunu falan söyledi.

    Ben ne kadar kendi adıma pay çıkarmak istesem de yapamadım tabi. Zaten çok saçma olurdu şimdi bile saçma olurmuş iyi ki çıkarmamışım diyorum.

    Ben açıkçası sevdiğim kişi için her şeyi yaparım beyler. İster 1 saat önce tanımış olayım ister tanımayayım bile.. Sürpriz yapmayı ayrı bir seviyorum.

    Mesela gittiğim spor salonundaki hocalarımı çok sevdim, aramızda çok büyük bir bağ olmuşmuştu. Protein tozu paramı gidip hediyeye vermiştim salondaki 5 hocaya da ufak çaplı hediyeler almıştım. Yani bilmiyorum salaklık mı aptallık mı.. Pişman da olmuyorum.

    Hep annemin sözü geliyor aklıma. Yere düşürdüğünü, kaybettiğini düşün derdi paranı. Öyle öyle aklıma hiç gelmiyo keşke yapmasaydım demiyorum hiç bi zaman.

    Benim yine bu yönüm ağır bastı. Bu kıza bir şeyler yapmalıydım iyileşmesi için. Koştura koştura kantine gittim.

    Abi nane-limon gibi bir şey var mı ?
    -Yok.

    Ordan dooğru öğretmenler odasına

    Hocam nane limon herhangi soğuk algınlığına iyi gelecek bir ilaç var mı ?
    -Ne yapacaksın
    Neyse hocam..

    Ordan dooğrucana otel bölümüne

    Stajer öğrenciye; buralarda ilaç var mı dostum
    -Bilmem ki
    yav he he


    yok yok yoook


    Düşündüm düşündüm sonunda aklıma benim şerefsiz arkadaşlar geldi.

    Bunlar her yarım saatlik arada kaçıp patates ekmek yemeye giderlerdi. Birinden rica ettim.

    + ben
    - şerefsiz arkadaş


    +Kardeşim patatese gidecek misin ?
    - evet kardeşim ne oldu ister misin alayım sana da ?
    +yok kardeşim sağol bana pastil lazım acilen
    -hayırdır kardeşim yoksa yengemize bir şey mi oldu ? (tam şerefsiz ya )
    +ben gülerek "yok olm ya ne alakası var, üşütmüşüm biraz tat falan da alamıyorum pastil lazım para versem alabilir misin eczaneden ?
    - (yine her zamanki gibi zorluk çıkaraklar ya başta zar zor kabul ettirdim) tamam ver para


    Evet sonunda uğurladım arkadaşları ve niyeyse asil asil ve usul usul dünyanın en büyük toplaklarını ele geçirecekmişim gibi beklemeye başladım heyecanlı bi şekilde.

    Kız sürekli yazı yazıyordu ödevini yetiştirmek için. Gerçekten hiç vakti yoktu kafasını kaldıramıyordu bile. Ben de yanına gidip gitmemek arasında kararsızdım çünkü zamanından çalıyordum yetiştiremezdi falan.. Ama dayanamadım gittim.

    Yazdığı kağıttan bir tanesini verdi. Ben okudum okudum ama hiç bi şey anlamadım,

    O sıra Attila İlhan dan açıldı konu ve çook çok sevdiğini söyledi. Kağıtta bi yerde adı geçiyodu. (Bu konu üzerine o kadar çok mallık yaptım ki ilerki partlarda yuh diyeceksiniz )


    Evet sonunda zil çalmıştı fakat bizim şerefsizler hocalara yakalanmamak için her zaman geç girerlerdi kapıdan. Sonra geldi ve ben pastili aldım. Eczane poşetinin içindeydi. Çıkarıp baktım şöyle. Fiyat etiketi falan var mı diye. Vardı çıkardım. Dedim bir de çay alayım ben bu kıza sıcak sıcak boğazından geçsin rahatlar.

    Aldım çayı gittim yanına. Uzattım poşeti şaşırdı gibi oldu. Açtı bir baktı pastil. İşte o anki bakışları yok mu.. Tahmin edebilirsiniz çoğunuzun başına gelmiştir. Birini mutlu ettiğinizde o kişinin size bakışları, hele de güzel bakışları varsa allaaaaaaah (bu bakışların en babasını 5. partta yani bundan sonraki partta aldım oonu da okuyacaksınız )

    Kız tabi çok şaşırdı. Hayranlık duyar gibi oldu bi an. Parasını ödemek istedi ama ben tabii ki müsade etmedim.

    Daha sonra beni hoca çağırdı ve bir kaç ufak iş verdi. Onları hallederken göğsüm sürekli kabarıktı sanarsın sevgililer gününde sevgilini dünyanın en güzel hediyesiyle sevindirmişsin

    Hocanın verdiği işi bitirdim. Ve telefondan kızın twitter hesabına baktım. (Twitter kullanmıyodum ama kız twitterı facebooktan daha aktif kullanıyodu)

    Oradan hava çok soğuk bugünşöyle böyle bilmem ne bi şeyler yazıyodu ve yeni bir yazı vardı.

    Ayy ayy pastil de mi alırlarmış şımardımm

    aynen böyle bi şey yazıyodu. Pek sevindirmedi bu beni sanki sınıfça toplanıp pastile girmişler gibi yazmıştı.

    Ama kız da ne yazsın ki şimdi. O sıra pek takılmıştı aklıma ama sonraları unuttum gitti.. (aslında hala aklımda )

    Ben benim nöbetçilik yaptığım kattaki masama gittim. Bir de ne göreyim, kız almış çantasını defterini kalemini, benim masanın üstüne koymuş. Kız üst kattaydı ya, bildiğiniz benim yanıma taşınmış. Kendisi yoktu ama. Ben tabi bu duruma çok sevindim. Kantine gittim ve çikolata aldım

    Ve kızın defterinin arasına koydum.

    Şansa bakın ki ben yanındayken buldu kız çikolatayı. Ben o ara utandım. Yine teşekkürler havada uçuşuyo. Beni bu kadar mutlu eden ve düşünen kimse yoktu son zamanlarda falan dedi. Tabi onu mutlu edince ben de mutlu oldum..

    Derken üst kattan güüm diye bi ses geldi. Çıktık baktık üst kattaki müdür yardımcısının odasının penceresi rüzgardan bildiğiniz kopmuştu. Fırtınalıydı ya hava..

    Onun üzerine de konuştuk ulan yer şeyin üzerine konuşur olmuştuk kızla.

    Lafın arasında, montumun çok yakıştığını söyledi. Ben de bi şımardım bi şımardım Belli etmedim ama teşekkür ettim gülerek.


    Gelip giden şerefsiz arkadaşlarımı anlatmama gerek yok. Pastil olayını da anlamışlardı zaten..

    Çektim kenara uyardım, beni düşünmüyosanız kızı düşünün falan dedim.. Onlar bir daha yapmadılar fakat ben hayatımın en büyük utanç verici şeyini ve hayatımın öküzlüğünü yapacağımdan haberim yoktu tabi..

    Ama bunların hepsini 5. partta yazacağım şimdilik bu kadar

    Part 4 de biraz durgun geçti fakat part 5 ve sonrasındaki aksiyon ve atraksiyona hazır olun derim..

    To be continued



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ne bilim ben ya adamı -- 10 Nisan 2013; 1:00:06 >







  • Aksama 100 gram cekirdekle burdayim

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Takip
  • 2.gün kız bir arkadaşının sınıf arkadaşı çıkar okuldan kaçar ve se öğrenirsin o sınıfı fişini çalarsın kızın önüne atarsı düşün bunu bence



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi lipso -- 4 Nisan 2013; 12:53:57 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Hadi mübarek iyisin takipdeyiz
  • okudum devam et
  • Hikayeyi ben tamamlayım beyler kızla yarın konustuk, muhabbet ilerledi elimi pantolunma attı yiyistik cart curt sonra olaylar olaylar ayrıldık xd (baltali ilah mode:on)

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
  • takip

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • önlerden

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Dinliyok hacı devam

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
  • rezerve
  • Anlat bekliyorum
  • yerimizi alalım
  • ilk sayfa

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • mesajım bulunsun

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 1 sene önce şeyi şimdi anlatıyorsun joeeeee
  • yerimi aldım devamını bekliyorum

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • önlerden
  • önlerden
  • YER
  • 
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.