Şimdi Ara

Hafta sonu izmire gittim ! Körfezi dolandım. (5. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
91
Cevap
1
Favori
6.040
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
58 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
Giriş
Mesaj
  • t24
    Cengiz Holding, Limak'ı şikayet etti; CHP’li Hatay Büyükşehir Belediyesi'nin elektrik ihalesini aldı
    https://t24.com.tr/haber/cengiz-holding-limak-i-sikayet-etti-chp-li-hatay-buyuksehir-belediyesi-nin-elektrik-ihalesini-aldi,951721




    https://www.haberler.com/bakan-ergin-hatay-in-cilgin-projesi-amanos-tuneli-5344673-haberi/
    Ben konuşmanızı kolaylaştırayım.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi en1gma -- 8 Ocak 2022; 10:55:49 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • en1gma kullanıcısına yanıt

    Beni alıntılayarak/cevaplayarak bir mesaj yazmışsınız "beyni 3 gram çalışan herkes katılır zaten...." gibisinden ama mesajınız değiştirilmiş veya silinmiş olduğundan göremiyorum.


    Hizmet üretmeyen, söz verip yapmayan herkese laf sallamışsınız. Çok haklısınız. Katılıyorum.


    O parti bu parti fark etmez demeye getiriyorsunuz, tamamen katılıyorum.


    A veya B parti savunucusu kendi partisine laf etmiyor başkasına sallıyor demeye getiriyorsunuz, tamamen katılıyorum.


    Fakat pragmatist bakış açısıyla, sadece kendinizi düşünerek hazine garantili yollara ilişkin düşüncelerinize katılmıyorum.


    Çok basit açıklayayım, madem faydacılık ilk tercih, vergilerimizin nereye gittiğinin önemi yok yeter ki hizmet gelsin, o halde bağımsızlığı bırakalım örneğin ABD mandası olalım "yeter ki hizmet gelsin". E bu bakış açısı buraya çıkıyor. Hoş zaten pek manda olmadığımız da söylenemez. Örn: Fulbright.


    Böyle bir bakış açısına katılmıyorum. Yandaş zengin etmeye katılmıyorum. Senin tırın geçecek diye vergimin sadece "parası olan belli bir kesime" hizmet/yol olarak sunulmasına katılmıyorum.


    Madem sen vergimizin ülkedeki eğitim hizmetleri, sağlık hizmetleri vs gibi sosyal hizmetlere, araştırmalar, startuplar, genç girişimciler gibi gelişme hizmetlerine, parası olana değil de tüm halka yarayacak alt yapı hizmetlerine, toplumsal hizmetlere vs harcanmasını umursamayıp sadece kendi tırını düşünerek "yollara" harcanmasını istiyorsun, o halde ben de senin tırını umursamayıp "hazine garantili yollar" olmasın diyebilirim.


    E öyle ya, sen sadece tırını ve kendini düşünüyorsun nasılsa. Buna da görev zararı gibi bir şey diyorsun.


    Mesela "eğitim zararı", "sosyal hizmetler zararı", "üretim zararı", "teknoloji zararı", "Ar-ge zararı" senin umrunda değil demek ki bu kadar şiddetli şekilde yollara ilişkin savunma yapıyorsun.


    E sen toplumsal gelişimi, ihtiyaçları vs düşünmeyip de kendi tırını düşünürsen; ben de "banane senin tırından, ben vergimin yola gitmesini istemiyorum" diyebilirim.


    Mesela ben vergimin senin tırının tekeri daha az eskisin de sen tırın için daha az edişe duy diye harcanmasını istemiyorum.


    E o zaman mesela şeyi savunayım ben de:


    Personel/öğrenci taşımacılığı yapan kişilere hazine garantili bedava otobüs/dolmuş verilsin. Bunun maliyetini de nakliyecilere ekstra vergi yükü olarak yansıtsınlar. Sonuçta insanlar yağmurda çamurda otobüs bekliyor, yıllardır ortada bir görev zararı var.


    Ne kadar salakça dimi?


    Tartışmak istersen fikirlerimizi paylaşırız, yeter ki mantıklı şeylerle gel ve empati yeteneğin kaybolmamış olsun. Yoksa boşa vakit kaybı.





  • Ortada mandacılık yok
    Ha arıyorsan ve askerlik yaptıysan memleketin bütün savunma sanayiinin abd ye ihale edildiğini görmüşsündür
    F 35 almadık s 400 aldık diye yakınan adamlara tayyarenin tüm komutasinin abd nin elinde olduğunu anlatıyorsun,bik bik ötmeye devam ediyor
    Yollara para harcamazsan memleketin kalkınmaz,ilerlemez.
    Bahsettigin şeyler kalkınma ile oluyor.
    Sağlık dedin değil mi,neden hastane yapamadık?
    Eğitim mi dedin? Devrim arabalarını hurkuslari yok ettik,ve?
    Arge?
    Sihalara bimde satılan çin malı dron kim dedi?
    Som mam l gibi mühimmatlara soba borusu kim dedi?
    Aydınlarımız,eğitimli nesil.;)
    Yandaş zengin etmek derken,şu al ya da ödeye civangate iskilere imza atanlar,22 tane bankayı batırıp memleketi imf ye teslim edenler kamu malını yagmalayanlar,yeğenler dayılar falan ne olacak?
    Ellerini kollarını sallayarak gayet zengin geziyorlar bunlar:)
    Demek ki senin istememenle olmuyor.
    Her ülkenin becerebildiği ve beceremediği şeyler vardır.
    Bizde de düzgün hizmet üretme becerisi yok.
    Ama vaat palavra yalan dolan sahtekarlık becerisi bolca var.
    Benim tırım sırtında senin bezini,mamani,meyveni,sebzeni,bulgur,buğday,saman,demir gida ihraç ürünü taşıyor.
    Gir sıraya yol yok bekle 20 seneye devlet yapar beleş geçecekmişiz dediğin zaman onlar için de sıraya girmiş oluyorsun bilmem farkında mısın:)
    Toplumu geliştirmek istiyorsan önce her şeye bok atan bilmediği konuda ahkam kesen kitleyi adam etmek lazım.
    Edebildik mi?

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • en1gma kullanıcısına yanıt

    20 kişi aynı anda konuşursa gürültü olur, 20 şeyi aynı anda konuşursan çorba olur.


    Bir sürü şeyi aynı anda söyleyince sadece çorba oluyor.


    Dikkat et, ben sadece senin "pragmatist" bakış açın için yazdım. Öyleydi böyleydi deyip de 100 yıllık mevzuları aynı mesaja sığdırman bir işe yaramaz, sadece konuyu "çorba" yapar.


    Bak 3 kere aynı şeyi farklı şekilde anlattım, bu yüzden bir sonraki mesajında lütfen "öyleydi böyleydi" diye saydırmaya çalışma.


    Ama ben senin anlatmak istediğini rahat şekilde anlıyorum. Önemli olan konuyu sonradan okuyacakların da bir şekilde anlaması.


    Özetle sen tırının keyfini düşünüyorsun, bunu da "benim tırım senin bezini bulgurunu taşıyor" kılıfına sarıyorsun. Senin tırın olmazsa başkasının tırı taşır sıkıntı yok. Başkası olmazsa öteki olur, o olmazsa beriki olur. Teee binlerce yıldır bu malzemeler bir şekilde taşıyor. Senin de tırının da özel bir tarafın yok yani. Tır ehliyetini alan, tırını alan yapar. Sen sadece kazancının ve keyfinin derdindesin, bu açık saçık ortada.


    Sen diyorsun ki; benim tırım rahat rahat gelsin gitsin, bu rahatlığın bedelini de hazine yani millet ödesin. Öyle yağma yok kardeşim, var da yok. Yani yaptılar o yağmayı ama benim itirazım var. Bunu her ortamda dile getiririm, senin bir sürü cümle yazman bu gerçeği değiştirmez. Senin bir sürü cümle yazman, araya da "benim tırım rahat gitmeli" demen, "pragmatist" bakış açını ortaya çıkarır sadece.


    Şimdi gelelim yazdıklarına;


    Alıntı

    metni:
    Ortada mandacılık yok


    Demişsin, bal gibi var. Fulbright örneğini bilerek verdim. Yaşın 80 üstü değilse sen de bu "manda eğitimi"nden geçtin haberin yok. Hepimiz geçtik, sadece bazılarımız durumun farkında o kadar. Biraz araştırırsan nasıl şaşıracaksın bir bilsen.


    Diğer söylediklerinin tamamı bu eğitimden geçen nesillerin uygulamaları işte. Arada sırada dürüst insanlara rast geliriz ya, işte bu bencil eğitimin farklında olup da kendini mantık çerçevesinde iyi şekilde eğiten insanlar onlar. Mesleği fark etmez, öğretmen, doktor, tamirci, tesisatçı, bakkal, kapıcı hepsi olabilir. Her meslekten, her yaştan, her şehirden bu tarz insana rastlamak mümkün. Geri kalanların çoğu Fulbright'ın istediği gibi yetişiyor.


    Alıntı

    metni:
    Toplumu geliştirmek istiyorsan önce her şeye bok atan bilmediği konuda ahkam kesen kitleyi adam etmek lazım.


    Demişsin, %100 katılıyorum. Ama sen de bu verdiğin örnekteki gibi hareket ediyorsun, milletin ne dediğini umursamadan, milletin absürt rakamlara sahip bu yola muhalefet olmasına sen de ahkam kesiyorsun. Demek ki kendine de bir iğne batırmak lazım.


    İşin iyi tarafı, sana bir yandan da bilgi veriyorum, Fulbright diyorum, çoğunluğun neden adam olamadığını söylüyorum işte.


    Özetle, senin tırın rahat rahat gidecek diye, parası olanlar rahat rahat gidecek diye yol yapılmaz kardeşim. 10 kişi arasında para toplayacak, 2 kişinin rahatı için harcayacak. Yok ya, öyle bir dünya yok.


    Sen tırını düşünüyorsun, bulgur bez taşıyor diyorsun. İyi tamam, ben de fabrikada çalışıyorum diyelim, ben de senin yediğin yağı, peyniri, sucuğu, mutfağında kullandığın eşyayı, bindiğin "tırın" lastiğini vs üretiyorum diyelim. O zaman benim de işe gidişim gelişimin rahatlığını sen çek. Benim rahat ve konforlu servisimin maliyetini senin tırının yıllık vergisine ekleyelim.


    Böyle bir mantık olabilir mi ya? :)





  • Dostum şurada yanlış anlaşılıyorum.
    Ben dolarla geçiş garantisi falan bunları savunmuyorum.
    Ben "bizim memlekette bu işleri bu şekilde yapmazsan olmuyor bedelini,yani görev zararını hepimiz ödüyoruz" diyorum:)

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • en1gma kullanıcısına yanıt

    Demek ki neymiş? Akıl akıldan üstündür.


    Demek ki neymiş? 1-2 gündür meramını anlatmaya çalışan insanları aşağılamak, geri zekalı muamelesi yapmak hoş bir şey değilmiş.


    Birisi gelir, değerli vaktini "laf anlatmak için" harcar. Sonra da aslında o kadar da mantıklı konuşmadığını anlayıp "yanlış anlaşılıyorum" diyebilirsin.


    Yanlış falan anlaşılmıyorsun, ben seni çok iyi anlıyorum, sen pragmatist davranıyorsun. Senin işine yarıyorsa milletin vergisinin nereye gittiğini önemsemiyorsun. Senin işine yarıyorsa yoksulluğun artmasını, yatırımların sürdürülebilir olmasını, yatırımların tabana yayılmasını veya sosyal politikaları içermesini umursamıyorsun bu çok açık.


    Milletin vergisinin nereye gittiğini önemseyen, bunu sorgulayan ve düşüncelerini beyan edenleri de aşağılamaya çalışıyorsun.


    Senin tabirinle faydacılık "militanlığı" yapıyorsun.


    Bunun yerine, tepeden bakarak yazmak yerine desen ki "arkadaşlar bu da olmazsa hiç hizmet olmuyor, haklısınız geçiş pahalı, garantili olması sıkıntılı vs ama bu yollar da gerekliydi, keşke daha ucuz olsa ama yine de bu yollar yapılsa" tarzı bir yaklaşımın olsa, o zaman daha net "anlaşılabilirsin". Yolların gerekli olduğu konusunda tabi ki hemfikiriz ama yapılış yönteminin doğruluğu konusunda ayrışabiliriz.


    Özetle;


    Tam da bizim toplumun olmasını istedikleri gibi birbirine düşman taraflaşmalar yerine, konuşarak, tartışarak, bilgileri paylaşarak daha doğru düşünceleri ortaya çıkarabiliriz. Bilmediğimizi öğrenir, bilmeyenlere de öğretebiliriz.


    Örneğin, "bazı projelerin" peşkeş çekildiğini veya seçim yatırımı olarak söz verip de yapılamadığını senin mesajlarından öğrendim. Teşekkürler.


    Sen de daha ılımlı olarak, empati yaparak, dinleyerek, daha bir sürü şey öğrenebilirsin. Mesela milletin vergisinin parası olana hizmet olarak dönmesinin, bunun karşılığında da birilerine peşkeş çekilmesinin parası olanlar haricinde bir moka yaramadığı gibi.


    Sağlıcakla kal.





  • Hocam bu konuyu açan provokatörun üçüncü saçmalığı
    Neymiş pahalı olacaksa gecmeyeymisiz 15 sene beklermişiz devlet yaparmış
    Daha önceki konularına da yazdım ve ne zaman buradaki ilkel bencil faşist tiplerin yazdığından farklı bir şey yazsan anında aktroll diye giriyorlar lafa.
    Bütün yazılarımda var,sen yapmıyorsun elin oğluna dolarla garantiyle veriyorsun diyorum
    Yapmayan biziz bizim devletimiz
    Yapmıyor kardeşim bedelini sırtımıza yüklüyor.
    Niye olmayan hizmetin bedelini sen veya ben ödüyoruz?
    Senin tabirin şurada yanlış
    Ucuza olsun
    Ucuza olmuyor azizim,daha pahalıya oluyor.
    Çünkü zaman maliyet denen ve matematikle açıklanabilen bir kavram var.
    Bak sadece kendi etrafımdan üç örnek verdim.görev zararı ile 0km anahtar teslim osmangazi yapabiliyorsun.
    Geçişi bedava.
    Bugün vaat edildikleri tarihte bu projeleri özel sektöre havale etseydin belki geçiş ücreti ödeyecektin.Ama şuan o 20 30 milyar lira cebinde kalacaktı.
    Bak sadece kuşadası buharkent yolunun yapılmamasının maliyeti yıllık 1 milyar lira.bu para senden benden çıkıyor.
    Matematikle kavga edemezsin.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi en1gma -- 9 Ocak 2022; 13:30:0 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Cem_Alim C kullanıcısına yanıt

    Maaşallah. Vizyon müthiş.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Navi -- 9 Ocak 2022; 11:15:56 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • hangi akla hizmetse konuyu kilitlemişler.aradığınız cevaplar burada mevcut.
    Atatürk havalimanını yazayım.
    orası bakkal dükkanı bile olamayacak kapasitede değildi.rötarsız uçak kalktığını hatırlamıyorum facialardan dönülüyordu o derece.ve bu konuyu açan tip gibi modeller "ne var bekle yarım saat incilerin mi dökülür ne gerek var yeni havalimanına" dediler.şuan hiçbirinden tıs çıkmıyor.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.