Yeni Kayıt
Konudaki Resimler
önceki
|
Bildirim
HIZ LİMİTLERİ GÜNCELLİĞİNİ YİTİRMİŞTİR. (4. sayfa)
Sıcak Fırsatlarda Tıklananlar
Editörün Seçtiği Fırsatlar
Daha Fazla 
Bu Konudaki Kullanıcılar:
Daha Az 
2 Misafir - 2 Masaüstü
Giriş
Mesaj
-
-
quote:
Orijinalden alıntı: TUNERBOY
Hız sınırının değil, nitelikli sürücü(iyi eğitilmiş) sayısının artırılması gerektiğini düşünüyorum. Araçlar binbir çeşit elektronik sisteme sahip olsalar da kendi kendilerine gaz vermezler ya da makas atmazlar. Kazaların %90 küsürünün sebebi İNSANdır.Diğer faktörler geri kalan yüzdelik dilimde kaybolur gider. Bir olayı ortadan kaldırmak ya da azaltmak için o olayın gerçekleşmesinde en fazla yüzdelik dilime sahip faktör üstünde çalışmak gerekir. Özellikle Türkiye gibi ehliyetin yalnızca ciltlenip cüzdana konulan ve polis isteyince çıkarılan bir belge olduğu ülkede hız sınırının cartın curtun yerine trafik eğitiminin üstünde durmak gerekir. Bir Almanya olabilmek için(hız sınırları,trafik işleyişi,...), sollarken selektör yapma gereği duymayacağımız seviyeye gelmeliyiz
Sonuç olarak, insanların eğitim kalitelerini yükseltmeden limitler üstünde oynamanın bir mantığı yoktur.
Öncelikle trafik kazaların çoğunluğunun hız limitlerini aşmaktan olduğuna dair resmi bir verimiz yok.
Bize göre de ehliyet sınavları zorlaştırılmalı, acemi sürücülerin trafiğe çıkması zorlaştırılmalı ve ehliyet ciltlenip cüzdana konan ve polis istediği zaman çıkarılan bir belge olmamalıdır. Bu konuda mutabıkız.
Trafik kazalarında kusurlu olan % 90 insandır. Bu düşüncenizde de mutabıkız.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi musab76 -- 19 Ocak 2010; 13:48:46 >
-
Ancak kusurun tek sebebi hız değildir.Belki tekrar olacak ama trafik kazaları hatalı sollamalardan, yanlış şerit değiştirmelerden, aşırı hızdan, dikkatsizlik ve dalgınlıktan, bir de sizin bahsettiğiniz gibi ülkemizde yeni ve kolaylıkla ehliyet almış birinin trafikteki kontrolsüz hareketlerinden meydana gelir. Biz aşırı hızı savunmuyoruz. Makul ve uygulanabilir bir hız limitini savunuyoruz.
Almanya konusundaki düşüncenize katılmıyoruz. Biz hiçbir zaman yazılarımızda Avrupadaki uygulamaları örnek göstermedik. Avrupada yapılan her uygulama doğru olacak diye bir şey yok.Örneğin bazı bölümlerdeki sınırsız hız limiti. Bize göre hatalı bir uygulamadır.
Bize göre hız limitleri makul seviyelere getirilirse insanımız da bu hız sınırlarının makul ve uygulanabilir olduğunu kabul edecek, kendisine ceza verildiğinde itiraz etmeyip hatasını kabul edecek, cezasını ödeyecektir ve sonuçlarına katılacaktır.
Şimdi olduğu gibi özellikle dört beş şeritli yollarda hız limitini “50,70” gibi sınırlarla, şehir dışındaki yollarda “90” hız limitiyle düşük tutarsanız ve ceza yazmak için radar uyarısı vermeden tepe ya da köprü çıkışlarına saklanırsanız insanımız bu uygulamanın insan hayatını korumaya ve kazaları önlemeye yönelik olmadığını ve bütçe açığını kapatmak için toplanan vergi olduğunu düşünecek, bu uygulamalara saygı göstermeyecek ve itiraz edecek, radar olduğunu nasıl anlarsınız diye forumda başlık açacaktırlar ki bize göre son derece haklılar.
Eğitim kalitesinden kastettiğiniz insanlarımızın tahsil durumuysa buna hiçbir şekilde katılmadığımızı da belirtmek isteriz.
Trafik eğitiminden bahsediyorsanız karşısındakine saygı duyan her insan zaman içinde istisnalar hariç bilinçli olarak araba kullanacaktır. İnsanımızı küçümsemeyiniz, insanımız bir çok Avrupa ülkesindeki insandan daha medenidir ve bize göre daha saygı değerdir.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi musab76 -- 19 Ocak 2010; 13:52:21 >
-
quote:
Orijinalden alıntı: infinite
dün eve giderken otoban üzerinden çoğu zaman yusuflayarak geçiyorum....
çünkü ipini koparan bazı tipler genelde kimse kızmasın yargılamak değil çoğu zaman örnek vermek isterim piyasada sayısı fazla özellikle kullandığım yolda hyundai accent crdi ve megane dci ler makas ve rahat rahat 160 lara varan süratlerde gidiyorlar 90-100le aktığım trafikte öyle bir geçişin kaç ettiğini bir sürücü tahmin edebilir.
Radara kadar herkes allah ne verdi ise basıyor bu memlekette işini bilen basıyor daha doğrusu....
istanbul gişelerden gebze izmite doğru zaten 3 senem git gelle geçti...araçlar sürat denemelerini buralarda yapıyor...
ancak şehirler arası yolculuklarda yol ayırlmış ise acelesi olanlar zaten 120km nin üzerinde seyrediyorlar.... gidiş geliş yollarda ise mazara klasik tır kıçında sollamaya çıkamayanların oluşturduğu bir lokomotif ve arkadan gelen bir trasnporterın 14 aracı birden sollamaya çalışması gibi manzaralar...
sonrası akşam haberleri....bu ülkede birşeylerin değişmesi için bu cümle bile insanı yoruyor....hepsi ülke gerçeğidir eğitimsizliğin getirisidir...
bizim insanımız markaları karıştırır ne olduğunu bilemez ama içinde engellenemez bir sürat çılgınlığı yatar...neresi olursa olsun yardırmada sınır tanımaz...
Biz aşırı hızı ve otobanda yapılan hız denemelerini savunmuyoruz ve tasvip etmiyoruz.
Radar konusundaki düşüncemizi bir önceki mesajımızda yazdık.
Yine transporterlerin 14 aracı birden solama yapmasını da savunmuyoruz. Trafik kazalarının bir nedeni de hatalı sollamadır. Başka başlıklar altında da sürücülerimize önlerini görmeden sollama yapmamalarını, sabırlı ve dikkatli olmalarını, bunun yanında gündüz seyahatlerinde karşılıklı geliş gidiş olan yollarda farlarını yakmalarını tavsiye ediyoruz ki, gündüz far yakmak göz yanılsamasını önler ve elim kazaların çoğunu engeller.
Eğitim konusundaki düşüncemizi de önceki mesajımızda yazdık.
Bizim savunduğumuz nokta hız limitlerinin yükseltilmesi ve makul seviyelere getirilmesidir, limitsiz hız uygulaması veya sürat çılgınlığı yapılması değil
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi musab76 -- 19 Ocak 2010; 13:59:20 >
-
Hatalı mesaj, kaldırılmıştır
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi musab76 -- 19 Ocak 2010; 14:03:48 > -
quote:
Orijinalden alıntı: cfiliz
Önemli bir konu olduğuna katılıyorum, tartışılması da gerekli. Ama kusura bakmayın, gerçekten anlamadığım için soruyorum, hep "biz" ifadesi var. "siz"i anlarım, ikincil çoğul şahısa genel olarak veya ikincil tekil şahısa saygı ifadesi olarak kullanılabilir. Ancak "biz" -eğer bir topluluk, dernek, kurum, kuruluş, vs'den bahsetmiyorsanız- birincil tekil şahıs için doğru bir ifade değildir. Benim anlamamış olduğum bir nokta varsa açıklarsanız, sevinirim.
Hız limitleri arttırılmalı mı..? Bence genel olarak "hayır". Bazı özel noktalarda sıkıntılar olabilir, ancak otoyol gibi ayrılmamış, yayaların karşıdan karşıya geçebileceği bir yolda hız sınırını 120km/saat'e yükseltirseniz ve yayayı algılama, tepki gösterme ve frenleme için elinizde olan süreniz 90km/saat hıza göre daha kısalacaktır.
Evet, Alman otoyollarında hız sınırı daha yüksek. Ancak duruma göre sınırın LED panolar ile değiştirilebildiğini hatırlıyorum (yağmurlu havada düşürülmesi gibi). Alman otoyolunda araba kullanırken, 4-5 şeritli otoyolda 160km/saat ile sağdan ikinci şeritte gittiğimi hatırlıyorum. Sol tarafımdan vızır vızır geçiyorlardı. Ama inanın Yalova - Bursa arası trafikten daha güvende hissettim. Neden..? İnsanlar hızlı gitse dahi, diğer kurallara son derece bağlılar. Hiç makas atan görmedim, önündeki arabayı geçtikten sonra sağ şeride geçmeyen araç görmedim.. Bizde sağında araba kalmasa bile adam atıyor kendisi sol şeride, sonra nasıl trafik işlesin..? İki kez şerit değiştirmek zor geliyor herhalde..
Ayrıca, ehliyetin Türkiye de maalesef aşırı kolay verildiğini düşünüyorum. Allah aşkına, sürücü kursuna gidip ehliyet alamayan kaç kişi var..? En azından ben alırken, sözüm ona sağlık kontrolüne gittik. Ne görme testi yapıldı ne bir şey.. Psikolojik değerlendirme gibi bir şey vardı, doktor hastane dışındaymış sürücü kursundan grup olarak geldiğimizde, daha sonra imza atıp gönderdi dosyayı.. Belki aramızda psikopatlar vardı : ))
Elbette kazalar olmasın.. Ama daha emniyet kemerinin sesini kesmek için koltuğun arkasından geçirerek yerine öyle takan yurdum insanından bahsediyoruz (tabii ki düzenli veya ara-sıra takanlar var, onları tenzi ederim).
Hangimiz yaya geçitine bir yaya yaklaştığında durup yol veriyoruz..? Genelde, çarpınca bonus kazanılan bilgisayar oyunları gibi, üzerine gitmeye çalışıyoruz.. Ya da kaçımız, döner kavşakta kimin geçiş üstünlüğü olduğunun farkında..?
Şu ana kadar karşı yönde yapılan yorumlar içinde en çok sizin yorumlarınızı beğendiğimizi belirtmek isteriz. Forumdaki karşı yöndeki düşüncelere sırasıyla cevaplar yazıyoruz, o yüzden ancak bu kadar cevap yazabildik. Objektif ve ön yargılardan uzak yorumlarınızdan dolayı teşekkür ediyoruz
Yorumlarınızın tamamına cevap yazacağız, ancak şunu bilmenizi isteriz, yazacağımız cevaplar biraz gecikebilir. Bizi mazur görünüz.
Forumdaki ilk mesajlarımızı okumanızı istiyoruz.
-
Bizim savunduğumuz hız limitleri sınırsız hız limitleri değildir. Uygulanabilir ve makul hız sınırlarıdır. Şehirler arası bir yolda 160 hız limitiyle gitmeyi biz de savunmuyoruz ve talep etmiyoruz.quote:
Orijinalden alıntı: ulas3567
Arabaların teknik olarak gelişmesi ölümleri azaltmamış aksine artırmıştır..Çevrenize bakın bakalım olan kazalarda ölenlerin kullandığı araçlarda kaç hava yastığı var?abs? esp? zart zurt güvenlik sistemlerinden hangileri var..Çoğunda hepsi var ama insanlar ölmeye devam ediyor ABS var diye 160 basarsan otoyolda kamyona çarparsan ölürsün..esp var diye viraja 170 le girersen ölürsün..8 hava yastığım var diye 120 ile kafa kafaya bir arabaya girersen ölürsün..Güvenlik testleri 50 km ile olan çarpmalarda yapılıyor onda bile yüzde yüz garanti veren araç yok..Mercedeste BMW de de insanlar ölüyor..
Hızlı gidersek yol çabuk biter yorulmayıza kesinlikle katılmıyorum..Sürekli uzun yol yapan biri olarak hızlı gittiğim limitleri zorladığım yolculuklarda bir süre sonra kesinlikle tüm dikkatim dağılıyor kaslarım kasılıyor ve yolun son kısımlarında daha kötü oluyorum.Hızlı giderken beyniniz ve vucudunuz her an bişey olucakmış gibi refleks olarak kasılmış ve hazır duruma geçtiği için bu hazır bekleme safhası insanı yoran bir süreç..Normal hızlarda vucud daha gevşek ve rahat durumda durduğundan sonuçta yolun son kısımlarında dikkat ve beden olarak tehlikelere daha çabuk cevap vericek seviyede kalıyor..
Bu arada görme olarak hız artıkça oluşan tünel etkisi gibi diğer olumsuzlukları da düşünürsek hız limitleri bu seviyelerde kalmalı...
Size basit bir matematik formulüyle, x=vt ile gideceğimiz zamanı açıklayalım.Diyelim ki gideceğimiz mesafe 500 km.
Bu uzunluktaki bir mesafeyi 100 km hız sınırıyla giden bir sürücü bu mesafeyi 5 saatte giderken 132 km hız sınırıyla giden bir sürücü gideceği mesafeyi 3,78 saatte katedecektir. Sizinde gördüğünüz gibi sürücümüz gideceği noktaya yaklaşık 1,5 saat erken varıyor. Bunu biz söylemiyoruz, matematik söylüyor.
"120" km hız sınırıyla seyahat etmek kişiyi yormaz, reflekslerini zayıflatmaz,kişinin dikkatini dağıtmaz. Aksine seyahat süresi kısalacağı için sürücü usanmaz ve daha dikkatli gider.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi musab76 -- 19 Ocak 2010; 14:23:16 >
-
Hız limitleri güncelliğini yitirmedi.
Zaten nasıl yitirebilirki. Bir araca 120 ile çarmayı göze alabilir mi insan veya 150 ile. Mecbur sınır konulmalı ki hayvanın biri sollayarak sana kafadan 140 -150 gibi bir hızla vurup öldürmesin.
Tam tersine radarlar artırılmalı.
Bu arada siz kimsiniz? -
şehirler arası 90 km basan sürücü,
ilçe merkezinden geçerken,
virajlardan geçerken
sollama öncesinde kamyon arkasında takılmaktan dolayı,
ortalama hızı hiç bi zaman 90 olamaz.
genellikle 60 oluyor.(en azından bende öyle)(hadi sizde 70 olsun.)
500 km lik yolu 60 la gittiğin taktirde
500/60:8,3, yani 8,5 saat sürer. hatta daha fazlası
500/70:7,1 yani 7,5 saate yakın sürer. hatta daha fazlası
bir sürücünün aralıksız olarak 7,5-8,5 saat araç sürmesi hiç sağlıklı olmadığı gibi,
yorulacak ve dikkati dağılacaktır.
her 2 saatde bir, 10 dk felan mola vermeli.
toplmada yolculuk 9 saati çok rahat geçer.
sorumluluk sahibi bir vatandaş,
bu hesabı yapar, tedbirini alır ve yola çıkar.
bunu yapmayan bence sorumsuz vede saygısızdır.
çünkü matematik hesap ortada.
bunlara uymadan yolculuk yapan ya hız kurallarını ihlal ediyordur.
aralıksız sürüyorsa kende ve başka sürücüleri tehlikeye atıyordur.
birde hızdan ödün vermemek için virajlara hızlı giriyordur, hatalı sollama yapıyordur, ilçe merkezinden hızlı gidiyordur.
500 km yi, bu süreden kısa sürede tamamlayan benim kriterlerime ve mevcut kurallara göre suç işliyordur.
bu bu kadar net.
işte kuralla uymadığı için kazaya sebebiyet veren kişi,
benim gözümde sorumsuz, saygısız ve aptal dır.
kaza yapmayan ise, şimdilik vadesi dolmamıştır,
onun da zamanı gelecektir ama.
matematik ve istatistik bir bilimdir.
kimse bilime karşı gelemez.
TR de trafik kazası oranı ve o kazada ölenler, yaralananlar ortadadır.
rakamlarla bilinmektedir.
bunun çözümü hız limitlerini artırmak kesinlikle değildir.
2005 ten beridir bu forumda yazı yazarım.
1 kez ceza aldım.
o da devlet aleyhine yazı yazdığım içindir.
(kii vatanımı milletimi, ve devletimi çok seven birisiyimdir normalde,
o anda, haklı ama öfkeli bir yazı yazdım, e haliyle uzaklaştırılmayı da hak ettim.)
bu gün de bu başlığı, ve yazılanları görünce,
2005 ten beri aynı cümleleri yazmak yerinde, daha agresif bir cevap verme yoluna gittim.
siz değilde, çok sevdiğiniz birisi, kural ihlali yapan bir sürücü tarafından yaralandırıldığında yada öldürüldüğünde,
kesinlikle bana hakvereceksiniz.
benim bir yakınım, herhangi bir traafik kazasında yaralanmadı yada ölmedi.
"akıllı insanlar başlarına gelenlerden ders alır.
daha daha akıllı insanlar başkalaının başlarına gelenlerden ders alır."
sizlerinde, benimde, TR deki trafikte ölme olasılığımız çok fazla.
ya sebebi bu kadar basit bir şey için ölmek çok gücüme gidiyor.
hiç mi aklımız yokki bunun önüne geçemiyoruz?
hadi kansere daha çare bulamadık, hastalıklardan felan ölünür.
savaşlarda ölünür,
ama trafik kazasında ölmek-sakat kalmak,
ne kadar anlamsız ve aptalca.
buna sebebiyet veren de ne kadar aptal? işte o kadar aptal...!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!
-
quote:
Orijinalden alıntı: tuncay altuntoprak
Hız limitleri güncelliğini yitirmedi.
Zaten nasıl yitirebilirki. Bir araca 120 ile çarmayı göze alabilir mi insan veya 150 ile. Mecbur sınır konulmalı ki hayvanın biri sollayarak sana kafadan 140 -150 gibi bir hızla vurup öldürmesin.
Tam tersine radarlar artırılmalı.
Bu arada siz kimsiniz?
-
Üslubunuz yanlış, o yüzden cevap yazmadık.
Herkes aynı fikirde olmak zorunda değildir, sizinle aynı düşünceye sahip olmayan insanlara saygılı olmak zorundasınız.
Düzgün bir şekilde düşüncelerinizi ifade ederseniz hatalı gördüğünüz noktalarda bizi ve en azından forumdaki yazıları okuyan arkadaşlarımızı doğru yönlendirmiş olacaksınız,
Bu şekilde karşısında saygı duyulmadan yapılan yorumlar düşüncenizi savunamadığınızı gösterir ve bu kızgınlıkla da insanları küçümsemeye ve ( aptal, siz kimsiniz gibi ifadeler kullanılmaya başlar ) tepeden bakmaya başlarsınız.
Sizinde burada ( karşı yönde fikre sahip çok düzgün ve objektif yorum yapan arkadaşlarımız oldu, kendilerine teşekkür ediyoruz ) düşüncenizi savunamadığınızı düşünür, böyle bir konuda da tartışma yapmayı lüzumsuz buluruz.
Bu yorumlar arttığı takdirde bu başlık altında, belki de bir daha bu forumda fikirlerimizi paylaşmayacağımızı buradan beyan ediyoruz ve sözümüzün arkasındayız.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi musab76 -- 20 Ocak 2010; 11:58:39 >
-
Herhalde üyelere 1.Nisan sakasi falan yapmak istediniz.
3-4 kisi neden biz diye yaziyorsunuz diye sormus. Hic birini cevaplamamissiniz.
Trafik ve kurallarla ilgili yetkili agiz gibi yaziyorsunuz?
Eger bir grup adina yaziyorsaniz, bu grup nedir, kimlerden olusur?
Veya bir grup adina yazmaniza kurallara uygun mu?
Bunlara cevap vermediginiz sürece, bu konuyu ciddiye almayi kesiyorum. -
İlk mesajlarımızda grup adına yazmadığımızı, kendi adımıza yazdığımızı ifade etmiştik zaten. İlk mesajlarımızı okumuş olsaydınız görürdünüz. Ben ifadesini kullanmayı tercih etmiyoruz, o yüzden biz ifadesini kullanıyoruz.
Türkçe açısından doğru bir kullanım olmadığını kabul ediyoruz. Bir çok Türkçe imla hatası bulunan, noktalama işaretleri yanlışları olan, anlatım bozukluğu ve ifadeyi cümleye doğru dökememe gibi hataların sıklıkla olduğu bir forumda, bizi de bu kusurumuzla mazur görmenizi istiyoruz.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi musab76 -- 20 Ocak 2010; 3:19:48 > -
10 yıldan fazla süredir trafikteyiz. Her gün araç kullanıyoruz, sıklıkla şehirlerarası seyahatlerimiz oluyor.
Forumda diğer konu başlıklarındaki mesajlarımızı okuyan arkadaşlarımız buradan bizim yalan ve yanlış bir söylemde bulunmayacağımızı bilirler.
Bugüne kadar şehirlerarasında sizin bahsettiğiniz hız limitlerinde çok az yolculuk yaptık. Şimdiye kadar bırakın yayaya çarpmayı, kedi köpek bile ezmedik. Yalnız bir iki kuşun aracımıza çarptığı ve öldüğü oldu. Bundan dahi çok müteessir olduk. Allah şahidimizdir.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi musab76 -- 20 Ocak 2010; 11:57:30 > -
quote:
Orijinalden alıntı: derememo
şehirler arası 90 km basan sürücü,
ilçe merkezinden geçerken,
virajlardan geçerken
sollama öncesinde kamyon arkasında takılmaktan dolayı,
ortalama hızı hiç bi zaman 90 olamaz.
genellikle 60 oluyor.(en azından bende öyle)(hadi sizde 70 olsun.)
500 km lik yolu 60 la gittiğin taktirde
500/60:8,3, yani 8,5 saat sürer. hatta daha fazlası
500/70:7,1 yani 7,5 saate yakın sürer. hatta daha fazlası
bir sürücünün aralıksız olarak 7,5-8,5 saat araç sürmesi hiç sağlıklı olmadığı gibi,
yorulacak ve dikkati dağılacaktır.
her 2 saatde bir, 10 dk felan mola vermeli.
toplmada yolculuk 9 saati çok rahat geçer.
sorumluluk sahibi bir vatandaş,
bu hesabı yapar, tedbirini alır ve yola çıkar.
bunu yapmayan bence sorumsuz vede saygısızdır.
çünkü matematik hesap ortada.
bunlara uymadan yolculuk yapan ya hız kurallarını ihlal ediyordur.
aralıksız sürüyorsa kende ve başka sürücüleri tehlikeye atıyordur.
birde hızdan ödün vermemek için virajlara hızlı giriyordur, hatalı sollama yapıyordur, ilçe merkezinden hızlı gidiyordur.
500 km yi, bu süreden kısa sürede tamamlayan benim kriterlerime ve mevcut kurallara göre suç işliyordur.
bu bu kadar net.
işte kuralla uymadığı için kazaya sebebiyet veren kişi,
benim gözümde sorumsuz, saygısız ve aptal dır.
kaza yapmayan ise, şimdilik vadesi dolmamıştır,
onun da zamanı gelecektir ama.
matematik ve istatistik bir bilimdir.
kimse bilime karşı gelemez.
TR de trafik kazası oranı ve o kazada ölenler, yaralananlar ortadadır.
rakamlarla bilinmektedir.
bunun çözümü hız limitlerini artırmak kesinlikle değildir.
2005 ten beridir bu forumda yazı yazarım.
1 kez ceza aldım.
o da devlet aleyhine yazı yazdığım içindir.
(kii vatanımı milletimi, ve devletimi çok seven birisiyimdir normalde,
o anda, haklı ama öfkeli bir yazı yazdım, e haliyle uzaklaştırılmayı da hak ettim.)
bu gün de bu başlığı, ve yazılanları görünce,
2005 ten beri aynı cümleleri yazmak yerinde, daha agresif bir cevap verme yoluna gittim.
siz değilde, çok sevdiğiniz birisi, kural ihlali yapan bir sürücü tarafından yaralandırıldığında yada öldürüldüğünde,
kesinlikle bana hakvereceksiniz.
benim bir yakınım, herhangi bir traafik kazasında yaralanmadı yada ölmedi.
"akıllı insanlar başlarına gelenlerden ders alır.
daha daha akıllı insanlar başkalaının başlarına gelenlerden ders alır."
sizlerinde, benimde, TR deki trafikte ölme olasılığımız çok fazla.
ya sebebi bu kadar basit bir şey için ölmek çok gücüme gidiyor.
hiç mi aklımız yokki bunun önüne geçemiyoruz?
hadi kansere daha çare bulamadık, hastalıklardan felan ölünür.
savaşlarda ölünür,
ama trafik kazasında ölmek-sakat kalmak,
ne kadar anlamsız ve aptalca.
buna sebebiyet veren de ne kadar aptal? işte o kadar aptal...!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!
Bize göre insan hayatı kutsaldır, her şeyden önce gelir. Dün satır aralarında yazının sonunda kullanılan "aptal" ifadesinden dolayı böyle bir acınız olabileceğini fark edemedik, kusura bakmayınız. Belli ki bir acınız var ve sizin bize “aptal” diye hitap etmenize rağmen bu acınızı paylaşıyoruz, yakınınız olan kişiye de en samimi ve içten dileklerimizle Allahtan rahmet diliyoruz.
Acınızdan dolayı da artık size kızmıyoruz, istediğinizi yazmakta özgürsünüz. Yazdıklarınızdan dolayı sizi anlayışla karşılayacağımızı bilmenizi isterim. Bizim tepkimiz size karşı sadece susmak olacaktır.
Ama karşı yöndeki düşüncelerinizi karşılıklı saygı çerçevesinde ifade ederseniz hatalı olduğumuz noktaları kabul edeceğiz, katılmadığımız noktalarda da neden katılmadığımızı nedenleriyle izah edeceğiz. Sağlıcakla kalınız.
-
Derememo arkadaşımız yazdıklarınız doğrudur. Biz hesaplamayı yaparken değişkenleri dikkate almadık. Bu konuda bir hatamız oldu. Bu hatamızdan dolayı mazur görünüz.
Burada anlatmak istediğimiz kişinin kaç km yolculuk yapacağı değil, kişinin trafikte geçirdiği sürenin uzunluğudur. Kişi 3 saati mola olmak üzere toplam 8 saat yolculuk yapabilir.
3 saati mola vererek 5 saat yolculuk yapan bir sürücü ( toplamda 8 saat ) sizinde bahsettiğiniz gibi ortalamada 70 km bir hızla hız limitlerine uyarak giderse en fazla 350 km yol kateder ki, bu mesafeyi bu kadar uzun sürede gitmek kişiyi fazlasıyla yorar, kişinin reflekslerini zayıflatır ve dikkatini dağıtır. Böyle bir kişi kaza yapmaya daha müsait olur. -
Hız limitlerinde yolculuk yapan araç sahibinin yayaya çarpmama ve ölümcül kazaya karışmama garantisi yoktur.
Bize göre dikkatli giden bir araç sürücüsü yayaya çarpmaz. Dikkatli gitmekten hız limitlerine uyarak gitmeyi anlamayınız.
Biz de böyle bir kazaya günün birinde kendimiz de karışacak olursak, “otoban” hariç yayalara çarpan insanların kendimiz de dahil en ağır şekilde cezalandırılmasını istiyoruz. Bildiğiniz gibi otoban yayalara kapalıdır.
Ayrıca biz aşırı hızı savunmuyoruz. Makul ve mantıklı limitler olmalı diyoruz.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi musab76 -- 20 Ocak 2010; 12:08:02 > -
Yayaya çarpma konusunda hatta bisiklete çarpma konusunda emin olunuz biz sizden çok daha hassasız, emin olun böyle bir elim kaza olursa da bu aracın hız limitlerinde seyahat edip etmediğinin bizim gözümüzde hiçbir önemi yoktur. Yayaya çarpan kişi her zaman suçludur ve cezalandırılması gerekir. ( Otoban hariç, otoban yaya trafiğine kapalıdır )
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi musab76 -- 20 Ocak 2010; 12:13:09 > -
Trafikte kazasında ölenler ve yaralananlar sadece hız limitlerini aştıkları için ölmez ve yaralanmazlar. Bunun bir çok nedeni vardır. Nedenlerini tekrar yazmayacağım. Hız limitlerini aşmadan gidildiğinde de bir çok kaza olur.
Şunu da hatırlatmak isteriz trafiğe çıktığınızda hız limitlerinde yolculuk yaptığınızda kaza yapma riskiniz “0” diye bir şey yoktur. Kazanın tek nedeni hız değildir.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi musab76 -- 20 Ocak 2010; 12:19:02 > -
Örneğin şehirlerarası bir yolda tali yoldan anayola çıkmanız icab edebilir. Anayoldan da 90-100 km hız limitiyle gelen arabalardan biri siz yola hatalı giriş yaparsanız size çarpabilir ve ölümcül bir kazayla karşılaşabilirsiniz.
-Karşılıklı geliş gidiş olan yollarda siz hız limitlerine uymuş olsanız da karşınızdaki araç sürücüsü uyumuşsa size çarpabilir ve ölümcül kazayla karşılaşabilirsiniz.
-Şehirler arası yolda hız limitlerine uymuş seyahat ederken karşınıza birden bire köpek çıkabilir, siz köpeğe çarpmamak için ani hareketler yaparsanız direksiyon hakimiyetini kaybedersiniz ve ölümcül bir kazaya neden olabilirsiniz.
-Hız limitlerinde gitmenize rağmen dikiz aynasına bakmayıp şerit değiştirirseniz sollamaya çıkan araç size çarpabilir ve ölümcül kazaya neden olabilirsiniz.
Bu örnekleri çoğaltabilirsiniz. Bu kazaların hız limitlerine uyup uymamakla bir alakası yoktur. Bahsettiğimiz kazaları hız limitlerine uyan da uymayan da yapabilir.Buna kimse garanti veremez.
Ip işlemleri
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
