Şimdi Ara

İngilizce Konuşmak İstiyorsan Sakın Grammer Öğrenme (4. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir (1 Mobil) - 1 Masaüstü1 Mobil
5 sn
159
Cevap
28
Favori
31.250
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
4 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 23456
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • puhahahah tabi sonrası böle olur. Bak daha nasıl ders anlattığımı bile bilmeden ahkam kesiyorsun...Yaptığınız sürekli bu...

    yok ingilizce öğrettiğim öğrencilerime böle teknik detayları yığmıyorum onlar ingilizce öğreniyor sonuçta sizin gibi işin uzmanıymış gibi şöyle yapın böle yapın bu hocamızın mucizevi yöntemi çok işe yarar demiyor... Onlar öğrenmeyi öğreniyorlar ve b1 seviyesine geldiklerinde artık bağımsız öğrenci statüsüne ulaşıyorlar...Ehh bunun için bana yığınla para veriyorlar zaten.

    Emin olun ki siz sadece öğrendiğinizi sanıyoruz şuan ortaokul seviyesinde ki öğrencilerim bile dil öğrenme mantığını çok daha iyi kavramıştır diye düşünüyorum. Zira bi A.J hocanız gibi yapma, sanal context ve hikayeler değil öğrencilerimin hayatlarında ne var ise onun üzerinden ilerliyoruz




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Blitzkrieger

    puhahahah tabi sonrası böle olur. Bak daha nasıl ders anlattığımı bile bilmeden ahkam kesiyorsun...Yaptığınız sürekli bu...

    yok ingilizce öğrettiğim öğrencilerime böle teknik detayları yığmıyorum onlar ingilizce öğreniyor sonuçta sizin gibi işin uzmanıymış gibi şöyle yapın böle yapın bu hocamızın mucizevi yöntemi çok işe yarar demiyor... Onlar öğrenmeyi öğreniyorlar ve b1 seviyesine geldiklerinde artık bağımsız öğrenci statüsüne ulaşıyorlar...Ehh bunun için bana yığınla para veriyorlar zaten.

    Emin olun ki siz sadece öğrendiğinizi sanıyoruz şuan ortaokul seviyesinde ki öğrencilerim bile dil öğrenme mantığını çok daha iyi kavramıştır diye düşünüyorum. Zira bi A.J hocanız gibi yapma, sanal context ve hikayeler değil öğrencilerimin hayatlarında ne var ise onun üzerinden ilerliyoruz



    Hocam, A.J.Hoge sağolsun bir sürü para istemiyor bizden, ve yapma sanal hikayeler anlatmıyor. Yaşamın içinden gerçek yazılar ile başlıyor herşey.

    Bu paylaşımın devam etmesi için, sizin bilgi sahibi olmanız lazım, set içinde herhangi bir bölümü dinleyin ( ortalama 45 dakika sürüyor ) öyle devam edelim, bizi okuyanlarda buna göre bir tahlil yapsınlar.

    Her sette 5 mp3 var. Ve Pdf Text dosyaları var.
    Her Set En az 1 Hafta Çalışıp %100 özümsedikten ve gözü kapalı hızlıca sorulara hissederek cevap veriyorsan yeni sete geçiyorsun.
    1. Audio ( başlangıç hikaye 1-3 dakika )
    2. Commentary ( konu ile ilgili hocanın kişisel görüşleri 10-15 dakika )
    3. Mini Story (10-15 dakika ) ( soru cevap kısmı, bu konu çok önemli, çünkü beyni açıp konuşma güdüsünü aktif hale getiriyor
    4. Point of Mini Story ( 5-10 dakika, değişik zamanlarda hikaye anlatılıyor )
    5. Vocabulary ( yeni kelimeler basit bir ingilizde ile anlatıyor )

    Önemli Not: Ben bu seti satmıyorum, bu setten para kazanmıyorum, tek yaptığım 4 aydır günde 2 saatimi veriyorum, ve tecrübelerimi paylaşıyorum.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi gitar -- 4 Aralık 2012; 17:35:50 >




  • anladığım kadarı ile korsan kullanıyorsunuz Today Only $97 ($147) diyor sitesinde


    ahaha yok yaşamın içinden değil CLT dediğimiz yaklaşımın uzantıları bu AJ'nin yediği halt :D

    gayet sanal contextler senin kendi yaşantın ile uzaktan yakından alakası yok

    sen tecrübelerini paylaşmıyorsun garip çıkarımlarınla işin uzmanıymış gibi anlatıyorsun

    bak bu olayı en güzel anlatan bir tanesi vardı alıp üvey kardeşine uygulamış testi haftalık feedback veriyordu kardeşinin ilerleyişi hakkında sonuç ? elbette ki çalışmadı...Zaten aklı başında olan işin farkına varabilecek birisi effortless saçmalığına inanmaz neden mi ?

    AJ'nin para iadesi şartlarını okursan anlarsın. Haftanın 5 günü çalışmış olmak sürekli tekrarlar falan fistan...İyide adam bunları yapacaksa niye effortless olsun ki ? effortless dediğin günde 3-5 dakka dinlerim olur biter yok işte öle 3 kuruşa 5 köfte. Adı effortless sadece gerisi yalan. Ayrıca sistemin çalışması için belli bir seviyede olmanız gerekiyor. Yani b1-b2 arası...Eee biz zaten kurlarda bu seviyeye gelen öğrenciye independent öğrenci diyoruz. yani kendi kendine eğitimini devam ettirebilir. Üstteki mesajımda da söylemiştim. O dakkadan sonra eşşek değilsen effortless değil oxford grammar kitabını bile bitirsen cümle kurmaya başlarsın

    yani neymiş ? critical analysis sevgili dostlarım. Kendinizi kandırmayın. Çalıştıktan sonra herkes öğrenir AJ şu bu yalan...Bizim arkadaşta ismi yusuf new york'ta göçmen kurslarına joseph eğitim setini sattı new york'ta çok satılıyor. reklam aynı reklam yani AMERİKAN TARZI NLP ! olayı




  • Konuya iki açıdan bakalım

    Açı 1: siz diyorsunuz ben bu sistemi bilmiyorum ama bu tarz benzer şeyler çok duydum, işe yaramaz beş para etmez.

    Açı 2: Ben uzun bir araştırmadan sonra bu seti keşfettim, günde en az 2 saatimi veriyorum ve tam 4 aydır çok çok büyük bir gelişme kaydettiğimi söylüyorum, ve tecrübelerimi de paylaşıyorum.

    bunun üzerine söylenecek ne var anlamadım. Bu tartışmayı okuyanlar karar versin artık ne diyeyim, ideefixe olmadım hiçbir konuda.
  • bilmiyorum demedim milletin desteğini çekip benim yanlış olduğumu kanıtlamaya mı çalışıyorsun ? buda logical fallicies'lerden :D ha birde ideefixe insanları tanımlamak için kullanılan bir sıfat değil kendisi noun olur fixed ideea 'dan gelir



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Blitzkrieger -- 4 Aralık 2012; 20:17:38 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Hocam sen kafana göre takıl, insanların parasını sömürmeye devam et.

    Bir nesil bu ülkede senin gibi insanlar yüzünden dil öğrenemedi, ve hala öğrenemiyor. Konuşamıyor. Bu benim haklı olduğumun ispatıdır. Araya senin sıkıştırdığın akademik kavramları kullanmama gerek yok, ki onlarda yabancı araştırmalar zaten. Senin ve senin gibi idefix, insanların üretimi değil. Başka bir şeye gerek yok. Öğrencilerinin parasını ve ümitlerini almaya devam et.

    İnternet sayesinde dünyanın fikri bilgisi bakış açısı ve imkanına çok çok ucuza ulaşır olduk. Okuldaki hocalarda senin gibilerdi, allahtan sadece onlara ihtiyacımız yok, ufkumuz genişledi. Şükür




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi gitar -- 4 Aralık 2012; 23:33:51 >




  • Bence gramer öğretilmesi iyidir.Şimdi ben present perfect tensi bilmezsem veya simple past tensi bilmiyorsam nasıl geçmiş zamanda cümle kuracağım.Öyle pazarlamacı ingilizcesi istemiyorum.
    Bizim ingilizce konuşamamızın sebebi günlük hayatta ingilizce konuşmamak.Hergün konuşsam öğrenirim.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: gitar

    Hocam sen kafana göre takıl, insanların parasını sömürmeye devam et.

    Bir nesil bu ülkede senin gibi insanlar yüzünden dil öğrenemedi, ve hala öğrenemiyor. Konuşamıyor. Bu benim haklı olduğumun ispatıdır. Araya senin sıkıştırdığın akademik kavramları kullanmama gerek yok, ki onlarda yabancı araştırmalar zaten. Senin ve senin gibi idefix, insanların üretimi değil. Başka bir şeye gerek yok. Öğrencilerinin parasını ve ümitlerini almaya devam et.

    İnternet sayesinde dünyanın fikri bilgisi bakış açısı ve imkanına çok çok ucuza ulaşır olduk. Okuldaki hocalarda senin gibilerdi, allahtan sadece onlara ihtiyacımız yok, ufkumuz genişledi. Şükür



    puhahahha


    ufaklık senin şu kullandığın effortless vb şu bu setler benim gibi adamların araştırmalarının sonucunda ortaya atılır...

    ha effortless'nın dayandığın yaklaşımların işi yaramadığı tabi ki kanıtlandı

    ufku geniş arkadaşlar direct method ve CLT'nin eleştirilerine bakabilirler...

    Neymiş bilmiyorsan bir haltı git okulunda öğren kaba etinden laflar sallama böle saçma kuramları her türlü ezerim. Yok öle sıkışınca öğretemediniz falan fistan yemezler :D ezik propagandası yapma

    ha birde öğrenemedi öğretemedi falan yok onlar senin bu effortless'in temelini uygulamaya çalışan öğretmenler. Diyorum hala bilmeden konuşma. Yahu yazdığım 2 terimi araştırsan kafada ki dişliler dönmeye başlayacak senin ama...

    birde şu akademik terim ve araştırmacı olayını anlamadım...Bunlar dil ediniminin temel kuramı :D

    birde AJ aslında bir dil eğitmeni değil pazarlamacıdır geçmişini bir araştırın dil öğretmek ve eğitmek konusunda hiç bir akademik eğitimi yok..

    Aslında sizin gibi işin uzmanıyım tiplerini OUP seminerlerine götüreceksin orda görecekler neymiş ne değilmiş. OUP = oxford university press bilmeyenler için

    ayrıcahttp://www.usingenglish.com/forum/ask-teacher/160693-effortless-english-works.html native speakerların yorumlarına bakabilirsiniz burdan



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Blitzkrieger -- 5 Aralık 2012; 10:46:01 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Blitzkrieger



    ufaklık senin şu kullandığın effortless vb şu bu setler benim gibi adamların araştırmalarının sonucunda ortaya atılır...

    ha effortless'nın dayandığın yaklaşımların işi yaramadığı tabi ki kanıtlandı

    ufku geniş arkadaşlar direct method ve CLT'nin eleştirilerine bakabilirler...

    Neymiş bilmiyorsan bir haltı git okulunda öğren kaba etinden laflar sallama böle saçma kuramları her türlü ezerim. Yok öle sıkışınca öğretemediniz falan fistan yemezler :D ezik propagandası yapma

    ha birde öğrenemedi öğretemedi falan yok onlar senin bu effortless'in temelini uygulamaya çalışan öğretmenler. Diyorum hala bilmeden konuşma. Yahu yazdığım 2 terimi araştırsan kafada ki dişliler dönmeye başlayacak senin ama...

    birde şu akademik terim ve araştırmacı olayını anlamadım...Bunlar dil ediniminin temel kuramı :D

    birde AJ aslında bir dil eğitmeni değil pazarlamacıdır geçmişini bir araştırın dil öğretmek ve eğitmek konusunda hiç bir akademik eğitimi yok..

    Aslında sizin gibi işin uzmanıyım tiplerini OUP seminerlerine götüreceksin orda görecekler neymiş ne değilmiş. OUP = oxford university press bilmeyenler için

    ayrıcahttp://www.usingenglish.com/forum/ask-teacher/160693-effortless-english-works.html native speakerların yorumlarına bakabilirsiniz burdan

    Sizinle tartışmak yapmak mümkün değil hocam.

    mahalleri karıları gibi yaklaşımınız var, iyice çirkefleştiniz. Ufaklık dediğiniz kişi dil öğrenmek hevesi ile ciddi bir çalışma yapan belirli bir yaşa gelmiş bir insan.

    Benim gibi düşünmeyebilirsiniz , ama bu sizin haklı olduğunuzu göstermez.

    Sizin gibi bu işi biliyorum diyen insanlar yüzünden insanlar ne dil öğrenemiyor birde soğuyor bu işten.

    Allahtan internet sayesinde sizin gibi okumuş cahillere muhtaç değiliz. Çok büyük bir ilerleme kaydettim ve bu sadece internet sayesinde oldu.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi gitar -- 5 Aralık 2012; 10:56:44 >




  • Bak diyorum bilmiyorsan susacaksin. Bana cirkef diyip harakeret etmek zaten dusunce sistemininizin ne kadar basit oldugunu gosteriyor. Ayrica bu anlattiklarim bilimsel bilgiler sizin gibi kulaktan dogma bilgiler degil. Dili ogrenemeyen sensin... bende ogrendim akamdemik seviyede konusup makalelerimi yazabiliyorum ve ogrencilerime ogretiyorum...

    Sizin yaptiginiz magazin haberlerine inanmak. Native speakerlarin yorumlarini koydum sistem hakkinda ingilizceniz varsa okuyun yoksa ay bu nesil ogrenemedi falan gibi sacma dayanaksiz yorumlar yapma ! Yazdiklarimi ciddi sekilde okuyup birazda olsa arastirirsan dil ogrenmeknedir bunun gercek yuzunu bilimsel olarak dogru olani gorursun. Ha yok anlamiyorsan, bilmiyorsan bilmedigin seyler hakkinda yorum yapma...

    Yasim 23 o ogretemeyen ogretmen nesline yetisemedim ama yetise idim suan yaptigim gibi bilgisizliklerini yuzune vurup yalan bilgilerle milleti kandirdiklarini cok guzel anlatirdim...

    Tartismayi uzatmdan soylediklerim var olan bilimsel verilerle, kanit ve kaynaklarla dil ogrenmenin ne demek oldugunu uzerinedir. KISISEL GORUSLER DEGILDIR ! Bu verilerde benim doğruluğum ve senin yanlışlığın tartışma konusu bile değil.

    İşim mesleğimde biyolojik boyutta beynin dili nasıl öğrendiği üzerinedir...Bu düzeyde bir tartışma ile geleceksen buyur. Ama böle kulaktan doğma bilgiler, senin yanlış olduğunu anlatayan kişiyi diğerinin desteğini bulmak için genellemeler ile falan (herkese sorsan herkes aynısını der yıllarca, öğrenemedik, öğretemediler diye) tartışma olmaz. Gerçek düzeyde bilgin varsa bu sistem neden çalışır anlat cevabını vereyim ama yok grammar olmadan pat diye konuşacağız falan fistan...Saçma, gerçek dışı açıklamalar...İNSAN BEYNİ BÖLE ÇALIŞMAZ. üst mesajlarımdan mental lexicon diye yazdığım bu idi. Olmadı sana slide dosyamı göndereğim oku, bak öğren !



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Blitzkrieger -- 5 Aralık 2012; 13:20:45 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Merhabalar Hocam ( dikkat ederseniz hiçbir zaman saygısız konuşmadım konuşmam, ufaklık demem hakaret etmem, kimseyi aşağılamam, ama karşımdaki de saygısızca hakaret eder şekilde konuşursa, sadece ben haklıyım derse cevabını alır)

    Konuya Dönelim

    Şimdi siz birkaç eğitimden geçmişsiniz, birkaç yol öğrenmişsiniz ve sadece bunlar doğrudur, bunun dışındaki herşey saçmadır yanlıştır şeklinde bir tavrınız var.

    Bende diyorumki, üniversite mezunu ve bir çalışan kişi olarak, daha önce birkaç yol denedim, gramer çalıştım kursa gitti vs. ama dil öğrenme konusunda malesef yol alamadım.

    Bu yaz boşluk vardı ve oturdum ücretli ve ücretsiz birçok sistemi araştırdım ( para sorunum yok ) Ve A.J Hoge hocamla tanıştım. Hatta Türkiyeye davet ettim kendisini, eğer fırsat bulursa zevkle geleceğini söyledi.

    4 aydır hergün 2 saat ciddi şekilde dinleme ve konuşma çalışması yapıyorum. Ve çok ciddi ilerleme kaydettim, bunuda insanlarla paylaştım.

    Dil öğrenimi konusunda sayısız yol var, tek bir doğru yok, yoksa bu kadar çok seçenek olmazdı tek seçenek olurdu. Yani sadece sizin okuduğunuz birkaç kaynak doğru değil.

    Verdiğiniz linkteki insanları okudum, çoğu setten haber bile yok, işe yaramaz demişler. Hatta biri sizin kankanız olur büyük ihtimal

    soruyu soranı düzeltmiş, "is it" diye değil "does it.." diye sorulur demiş .:))) Sözlü notu verecek sanki

    ********************************************************************************
    verdiğiniz link: http://www.usingenglish.com/forum/ask-teacher/160693-effortless-english-works.html
    Yorum:
    Re: Effortless English. Is it works?
    Nothing which is worth anything is effortless!

    By the way, your title should read "Does it work?", not "Is it works?"
    ********************************************************************************

    bunlar sizin gibi kullanmayan insanların yorumları, bu set işe yaramadığı bu yoruma göre mi ispatlandı



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi gitar -- 5 Aralık 2012; 15:02:59 >




  • şu konuyu bir netleştirelim...

    Ben sadece bir kaç yöntem tekniği görmedim. Dünyada ingilizce eğitimi adına kullanılan her psikolojik, linguistik yaklaşımdan ve bunlara dayalı olarak türetilen yaklaşımlardan haberdarım. Aynı şekilde sadece bir kaç yaklaşımın eğitimini değil, bununla beraber öğrenenlerin, öğretenlerin öğretilen içeriğin ve aklına gelebilecek tüm değişkenlerin eğitimini aldım. Kullanılan kaynakların değerlendirilmesi, adapte edilmesi, öğrencilerin yaş,cinsiyet ve sosyal altyapı farklılıkları, onların bireysel öğrenme türleri ya da öğrenememe türleri vs bununla birlikte öğretmen eğitimi...Bununla birlikte dil,beyin ve iletişim eğitimide aldım.

    Benim burda anlattığım bilgiler AJ hoge gibi reklamcının fikirleri ile kıyaslanacak bilgi değil. Çünkü o adamın yaptığı işin dayanağı kendisi değil. Ortaya attığı bir fikir bile yok çünkü bu adamın yaptığı iş daha önce farklı isimlerle piyasalara sürüldü olmuyor denildi ve terkedildi. Üstte yazdım CLT, direct method ya da callan methodu...

    Benim size anlatamaya çalıştığım bu bilgilerin doğruluğunu tartışamassınız çünkü beyin ile ilgili elimizde olan veriler bu bilimsel bilgilerin gerçekliğini kanıtlar. Cognitive Psychology değişmedikçe ya da farklı bir boyuta ulaşmadıkça da bu bilgiler yanlış denilemez. Bahsettiğim kuramlar evrensel grammar ( bu sizin bildiğiniz grammar değil UG diye geçer Chomsky'nin kuramı) ve bununla bağlantılı olarak beynin dil edinim süreci...

    Bu gerçek, geçerli bilimsel kuramların anlattığına göre AJ hoge'nun milletin gözünü boyamak için ortaya attığına inanılan (aslında orjinali 1950'lerden Grammar Translation askerleri konuşturmayınca Direct Method olarak ortaya atıldı) fikrin doğru olmadığı. Çünkü bu UG teorisi aynı zamanda poverty of input'u öne sürer...Yani sadece input (maruz kalınan dil ögeleri) ile UG kurallarını beyinde aktif hale getiremessiniz. Burda AJ bunun tam tersini savunuyor. işte bu yüzden bu adamın yaptığı iş yalan. Amerikan tarzı NLP dememin sebebi doğru olmayan bir fikri karşı motive etmeye çalışması. Zaten insanlar bu motivasyon ile bu sistemi kullanmaya başlıyorlar ki o motivasyon ile hangi sistemi kullanırsan çalışır zaten. Effortless setinin bir getirisi ya da mucizesi değil. Bu iç disiplinler olmadan effortless seti yalandan öte birşey değil. Zaten alt yapınız yoksa tamamen fasa fiso.

    Bu arada bu yurtdışında insanlar grammar olmadan konuşuyorlar yalanını bırakın artık. britishism diye bir akım yayılmaya başladı ki artık 9gag gibi sitelerde bile heceleme hatası ile ilgili laf sokmalar var.En son TED filminde bile ingilizce konuşamıyorsun diye eleştiriyordu. Sizin o özendiğiniz zenci arkadaşlar Amerikada bilingual olmaya çalışıyor ya da aksan değiştirmeye çalışıyorlar çünkü artık AAE afro-american english iş yapmıyor. Bu insanlara dili bilmiyorlar diye bakıyorlar...

    Özetleyecek olursak bana 3-5 teori biliyor eğitim görmüş vs gibi basit yaklaşımlarla gelmeniz yanlış. Bu şekilde aldığım eğitimi küçümser bir hava yaratıp iyimserlik altından yaklaşımınızın doğru olduğunu başkalarına göstermeye çalışmanız anlamsız. Ayrıca critical analysis'nin de ne olduğunun farkındayım. Daha önce aristo'nun fallicieslerinden mesajımdan bahsettim.

    Yazdığım isimlerin ve teorilerin yanlış olduğu söylemeniz neredeyse imkansız çünkü göreceli değiller...

    Ayrıca komik bulduğun mesaj gayet ciddi...Evet bu forumlarda bu şekilde kullanıyorlar ve o uyaran kitle sizin öğrenmeye çalıştığınız dilin SAHİBİ olan kitle size böle gülüyor. Ordaki insanlar hem ingilizce'yi anadili olarak kullanan hemde bir çoğu dil eğitimi ya da dil bilimi alanlarından gelen insanlar. Eğitimi almış olanlar. Sizin gibi bilgisizce konuşanlar değil.

    Sonuç olarak hiç bir şeyin cevabını veremiyorsunuz ve sürekli eziliyorsunuz. Zira sizin destek bulmaya çalıştığınız kitleden gün içinde bana gelen PM'lerde bu görüşü destekliyor. Bilmiyorum indirilen linklerden bir geliriniz var sanki. Sürekli pmler ile paylaşım yapıyorsunuz ama...İşin gerçeği AJ hoge'nun mucizevi bir reklamcı olduğu ve yığınları yönetmek konusunda oldukça başarılı işler yaptığı. Dil eğitimi ile uzaktan yakında alaksı yok...Kabul etsenizde etmesenizde...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Blitzkrieger -- 5 Aralık 2012; 16:29:47 >




  • Şimdi anlaşamadığımız net olarak anladık. Sizin net öneriniz nedir.

    İnternet üzerinde online ve ücretli profesyonelce ingilizce eğitimi veren çok site var. Sizin somut bir öneriniz varmı, sizin denediğiniz kullandığınız yöntemi tam veya yakın kullanan yaklaşım varmı.

    Örnek benim çok beğendiğim ve dünya çapında en iyi olduklarını iddaa eden www.englishtown.com sitesi var. her gün 1 saat anadili ingilizce olan eğitmelerde konuşuyorsunuz ve bir sürü online etkinlik var. Gibi...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi gitar -- 5 Aralık 2012; 16:43:38 >
  • 80 günde ingilizce setide çok güzel gramer destek olarak verilmiş yani özet olarak ancak çok sıkışır ve detaya inmek istersen daha fazla gramer ve kelime bilgisi için ekler verilmiş bakıp bakmamak sana kalmış...mantıklı bir yöntem diye düşünüyorum..

    zaten 3 ayda falan ingilizce öğrenilir ancak geliştirmek yıllar alır..Öğrenmek nedir onu tanımlamak lazım..

    Birde yeni başlayan biriyle daha önceden az birazda olsa temel atmış birinin yöntemi bence farklılaşır.

    Bu arada ben new headway tazı kitapları da seviyorum içinde seviyene uygun sıkmayan bir gramer, ses kayıtları, bulmacaları, bol dialogları, seviyeye göre cümle içinde kullanılmış kelimeleri ile bence bütün ihtiyacı karşılıyor, ancak tabi ki sıkı çalışılacak ve iyi bir öğreten olursa etkisi çok artar diye düşünüyorum...kaldı ki en modern yöntemlere göre tasarlanmış en iyi üniversitelerden birinini yayını ve kurslarda okutuluyorsa bilimsel olarak laf edilemez bence..tabi sadece bu değil bütün büyük üniversitelerin bu tarz kitapları var..
    Ama öğrenmemek için bahane üreten elbette ne olursa olsun sıkılacak ve bahane bulacaktır..azimli biri ise az bir kaynakla bile seviyesini yükseltecektir.

    Şuda va ki diğer kaynakları diziler, müzikler okumalar vb hepsini hayatına yardımcı destek olarak sokacaksın, ama en azından elementary seviyesi bitene kadar extra destekle kafa karıştırmamak gerekir....benim düşüncem budur...ingilizceyi zaten belli seviyede bilen kişiler bulmaca çözebilir, kitap okuyabilir zaten biliyordur ve önemli olan hatırlamaktır ve daha iyiye gitmektir onların için yöntem farklılaşabilir elbette..



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi okaaaaaan -- 24 Ağustos 2013; 1:36:57 >




  • Effortlesin hocası ülkemizde blog açıp kitap satanlara komisyon veriyor, o yüzden aşırı abartılı reklam yapan Trk bloglara rastladım insanları sömürüyorlar..

    Bu pazarlama kısmı ancak yöntemin başarısız olduğu anlamınada gelmez belli bir temel seviye istiyor, zaten sonuçta karkısı mutlaka çok olur diye düşünüyorum sürekli tekrarlar, konuşturması, dinleme okuma sonuçta ingilizce öğrenimi için gereken şeyler.....Gitar benim güvendiğim canlı ve dürüt bir örneğidir, işe yaramaması zatem mümkün değil ancak eksiksiz çalışan bir örnek var ve işe yarayı yaramaması değil ne kadar yarayıp yaramayacğını ona danışıyoruz sürekli...tam bitince ayrıntılı bir yazı yazacaktır inşallah.....saygılar..


    Güzel tartışma için teşekkür ederim arkadaşlar okuyanlar için bilgilendirici..
  • elbette dil öğrenmek için önereceğim bir yaklaşım var oda eclective view'dir...

    Peki nedir bu eclective ? Şu demek; dil öğrenmek için tek bir kaynağa, yaklaşıma, anlayışa fikre sadık kalamassınız. Dil öğrendim diyebilmeniz edinmiş olmanız gereken yetileri farklı kaynaklar ve yaklaşımlar aracılığı ile edinmelisiniz.

    Yazma için ayrı okuma için ayrı dinleme vs için ayrı... Tüm bu yetileri geliştirmeniz size dili öğretir. Sadece dinleyerek konuşamassınız aksine okudukça konuşmaya başlarsınız ki buda beyninizin görsel materyali daha sistematik bir şekilde analiz etmesi ile alakalı. Çok dinleyen iyi konuşur demek doğru değil. okuma yapmak dil kurallarını daha kalıcı ve hızlı içerlemenize yardımcı olacaktır. Ama durum anadilinizi ediniyor olsaydınız (2-5) yaş arası dinleme işinize yarayabilirdi. Peki hiç mi dinleme yapmayalım ? Elbette ki hayır. Cümleleri doğru şekilde fonoteği ile telafuz edebilmeniz için dinleme yapmanızda şart. Hele ki ingilizce gibi yazılış ve okunuş farklı olan (phonemic ve phonetic) farkı olan bir dil için dinleme şart. Ama tüm bu aşamaları doğru şekilde aşabilmeniz için genel anlamda İngilizce'de cümle nasıl kurulur, hangi kurallar ile ne anlatılır gibi genel şemayı bilmeniz gerekmekteki bunun içinde grammar bilgisi gerekmekte.

    Misal Türkçe özne bağımlılığı olmayan bir dildir ama bunu ingilizcede yapamassınız...

    Misal Ali çok başarılı sınavı kazanacağını biliyor. diyebiliyorsunuz. Ama bunu ingilizce söylerken;

    Ali is quite succesfull he knows he will pass the exam. dediğinizde burdaki "He" ile kimi anlatmak istediğiniz net değildir. Elbette ki bağlı cümlelerden ( discourse) dan bu anlaşılabilir ama bu cümleye söyleyen kişi orda ki he'nin ali'nin kendinisi olduğunu açıklamak gerekir. Ali başarılıdır ve bir başkasının (he) 'nin kazanacağınıda söylemiş olabilir bu yüzden. ya da bu durumu bilin bir başka (he) bile olabilir.

    İŞte çok basit bir şekilde direk çeviri methodu bu yüzden işe yaramaz ve grammar bilgisi bunun için gereklidir. Sizin bu durumda he'nin ali'ye ait olduğunu söyleyebilmeniz için reflexive kullanmanız gerekir vs...

    Özetle Dil öğrendiğiniz sürece beyniniz fiziksel olarak büyür arkadaşlar ve öle yattığın yerden olacak iş değildir. Ayrıca bu kadar düzenli çalışıyorsanız bir çok sistem işe yarayacaktır.

    Bu arada bende headway, english file, english plus ve english in mind gibi kaynaklar kullanıyorum. Özel sektör ve üniversite dil hazırlık grupları ile çalışıyorum. Bu sene MEB'i bıraktım ve yakın sürede dil eğitmenliği işini bırakıp tamamen dil bilimi alanına geçmeye çalışıyorum öğretim görevlisi olarak. Tüm bu eğitim tecrübemle söylüyorum ki bu şekilde mucizeviymiş gibi tek bir sisteme adamayın kendinizi. Özverili çalışın ve dili hayatınıza adapte edin. Tüm yetileri öğrenmeniz gerekmekte.




  • Hocam Önerileriniz için çok teşekkürler,

    şimdi benim çalışma prensibim de ve yaptıklarımda aslında sizin söylediklerinize yakın ama farklı 1 sistem. Bu sebeple anlaşamıyoruz zaten

    1. gramer çalışma diyoruz
    2. kelime ezberleme diyoruz
    3. sadece dinleyip tekrar etme diyoruz
    4. sadece film dizi izleyerek öğrenemezsin diyoruz

    peki bunlar olmadan nasıl olacak, üstelik sıkmadan ve çok çok zevkli dil öğrenmek mümkün değilmi?

    işte bizi okuyan tüm ziyaretçiler için 7 tane video, 7 tane kural

    http://www.effortlessenglishpage.com/p/7-rules.html


    Önemli Not: Eğer bu videoda söylenenleri anlamayacak kadar ingilizce altyapınız yoksa bu set işe yaramayacaktır. Altyapısı olan ve bireysel çalışma yapan kişiler için ise altın değerinde.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi gitar -- 6 Aralık 2012; 12:21:28 >




  • Neah kelime ezberleme ? Hangi sekilde ogerenirsniz ogrenin o ezberlemedir. Farkinda olmadan ogrenme yoktur :) 7 kural vs dediklerim cok alakasiz...


    Grammar ogrenmek zorundasiniz :)

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • sistem olarak türkiyede ingilizce öğretimi ne amaçlarla yapılıyor :

    1) zorunlu eğitim içinde ingilizce: tamamiyle ingilizce öğretmemeye dayalıdır.Ayrıca ölçüm sisteminin gramere dayandırılarak başarının ölçüldüğü sistemi içerir. ingilizce konuşma becerisi kazandırma olasılığı yok gibi birşeydir.


    2) kurslarda öğretilen ingilizce: ticari kaygılar taşır. ingilizce konuşmaktan ziyade kpds, üdf ve buna bunlara benzer sınavlara hazırlanan insanlarada hitab ettiği için yine gramer ağırlıklı kur sistemini benimserler. öğretmenlerinin çoğu telaffuz açısından rezildir. yanlış kulak alışkanlığı ingilizce öğrenimini sınırlar. kompleks gramer kuralları içinde boğulan kişinin tek yaptığı (başarılı olan azınlık içersinden) çeviri konusunda uzmanlaşmaktır. maalesef kursa başlayan öğrencilerden kurların tamamını tamamlayanlara pek rastlanmaz. buda gösteriyor ki kurslarda biryerlerde yanlış yapıyor. Bunun nedeni şu aslında: öğretmenler beginner ve elementry kısımlarını neredeyse ezberliyorlar. gösterebilecekleri tüm perf. gösteriyorlar. yüksek kurlarda eğitmenler aynı başarıyı, motivasyonu sağlayamıyorlar. En önemlisi başlangıç seviyelerinde gösterdikleri yeterliliğide gösteremiyor öğreticiler. birşeyler öğretmek adınada ağır gramer konularına girilince öğrencinin dersten koptuğu anda ise onun için o kurs bitiyor. artık amaç ing. öğretmek değil zaman doldurmak noktasına geldiği için bir sonraki kura öğretmen sınıfı taşıyamıyor. (aslında öğretmenlerede kızamıyorum. Onlarada yanlış metodlarla öğretecek şekilde eğitim aldılar.) İşte büyük yanlış burada. siz bir dil kursuna giderseniz ilk soracağınız soru "kursun tüm kurları tamamlayan öğrenci yüzdesi nedir" onu öğrenmek olmalıdır. Kurslarda üst sınıflarda öğretmen beğenmemenin nedenide budur.

    Devletimizde ingilizce bilgisini ölçmenin tek yolunun gramer olmadığını anlarsa işte o zaman toplumsal olarak dil öğretimmi düzene girer. Kurslar türkiyede bu ikilemi yaşıyor. Sınavlara hazırlanmak adına ağır gramer yapılı bir öğretimimi benimseyecekler yoksa gerçekten ingilizce mi öğretecekler.


    3) bireysel öğrenim: sadece medya materyallerini ve internet ortamını kullanarak kendine göre bir sistematik içinde bunu başarmak yüzde olarak hepsinden daha fazla ing. öğrenme yüzdesi vermekte. bunun nedeni kişinin güdüleyeninin kendisi olması, internette bulduğu özellikle yabancı kaynaklı ingilizce öğretici sitelerin; ingilizceyi konuşma ağırlık olarak öğretmek istemesi, bizler gibi hiç birinin gramer saplantısı yok. basit anlamdaki grameri öğrenme süreci içinde veriyorlar. sonuçta amaç konuşulan canlı ingilizceyi öğretmekse ağır gramer bu öğretimi ancak engelleyebilir. dil bilim; dili, matematiksel olarak inceler, fakat herhangibir dili kullanan kimse, cümle kurarken bu matematiği asla kullanmaz. sadece dil refleksini kullanır. bu refleksin gelişmesini sağlayan yöntem en iyi dil öğretim yöntemidir. Bu yetiyi sağlayabilen kursta en iyi kurstur.

    okuduğunuz için teşekkürler. (imla hatası olabilir)


    alıntı:




  • Ülkemizde kişisel gayretleriyle bu işi yapan kişi ve kurumlar haricinde bu konuda tam bir fiyasko yaşıyoruz. Bir yandan sistem içinde eli kolu bağlı ingilizce öğretmenleri (sistemin çarkları onlarıda geriye götürüyor), diğer bir yandan var olan siteme karşı alternatif sunan eğitimciler (bunlarda ingilizce öğretemeyen sistemde yani okulda veya üniversitede öğrenciyi başarılı kılmak adına gramerde saplanıyorlar)

    Peki bu kadar profesör, dil bilimci sizce aptal mı? hayır kesinlikle değiller. değiller ama "kolaya kaçıyorlar" dersek yalan söylemiş olmayız. İngilizce bilgisini ölçme yöntemi olarak en basit, en ucuz, en ekonomik yöntem gramer üzerinden soru üretmektir (bana göre değil, onlara göre öyle) . Bu tamamen kolaycılıktır ve kesinlikle dil becerisini ölçmez. okullarda da öğretmenler bu kolaycılığı seçiyorlar. Sonra "ingilizce" öğrenmekle "matematik" öğrenmek aynı yöntemlerle yapılıyor. Artık bu noktadan sonra amaç ingilizce öğrenmenin dışında öğrenci için o' dilin matematiğini öğrenmek oluyor ve bu iş matematik problemi yazar gibi gramer problemi yazan öğretmene kadar gidiyor. Bu sistemde en fazla başarılı olan çok iyi bir "kitap tercumanı " olur. olup olacağı sadece bu kadar. Formal yapı onu o kadar esir alır ki; artık öğrendiği "ingilizce"den başka birşeydir. O dilin matematiğini öğrenmiştir sadece ve dilin kendisi kesinlikle bu değildir. (ingilizce öğretmenleri eğitilirken dilin matemetiği derinlemesine verilmelidir. Bu ayrı bir konu fakat öğretmenler bile eğitilirken diğer dil becerilerinden yoksun kalıyorlar. işte öğrenenin neyi nasıl öğreteceğini bilmemesi noktasında sorun başlıyor. unutmamak gerekir ki "dil" öğrenimi sürecinde bir futbolcu; kondisyonunu devamlı nasıl zirvede tutması gerekiyorsa bir eğitmeninde bu kondisyonu zirvede tutmak adına kendi eğitimini sonlandırmaması gerekir. İngilizce öğretmeni yetiştirmedeki sorunlar daha derin fakat son olarak yapılması gereken bir eğitimci; görevinin sadece öğrenciye "rehberlik etmek" olduğunu bilmesi gerekir. daha ötesi değil.)

    Dediğim gibi herkez bunu çok iyi biliyor fakat ülkemizde yabancı dil eğitim politikası oluşturulurken kolaycılığa kaçılıyor. Peki bu kolaya kaçmanın bedeli ne biliyor musunuz:

    ben söyleyeyim; milyarlarca lira hiç olmuş bir yatırım.

    O zaman kolaycılığın ekonomik olduğunu düşünenler "verimli eğitim" kavramını es geçiyorlar. "Kolaycılık adına yapılan gramer tabanlı ölçüm sistemi tam ir verimsizlik örneğidir. Bu düşüncede olanlar için ingilizce öğretip - öğretmemek sorun değil, maalesef böyle.. Grameri iyi olanın ingilizceside iyidir mantığının bizi getirdiği nokta bu işte. Ülkemizde komik olan bir noktada ne biliyor musunuz? Maalesef bir çok kursun bile öğrenci alırken yaptığı seviye tesbit sınavlarının grameri sorguluyor oluşu :)



    ingilizce öğretimi için (türkiye için) bir öğrenim ve öğretim politikası geliştirilmeli (ingilizce öğreten ve bunu kullandıran bir sistem) ve bunun dışına çıkan özel kurs, birebir eğitim ve devlet okulları bir amaç için aynı yöntemleri kullanmalı. Ölçme sistemi kolaya kaçılarak sadece gramer ağırlıklı bir ölçme sistemi olmamalı.

    her aklına esen benim sistemim en iyisi diyor ama sonuçta gramerle ingilizce bilgisinin ölçüldüğü sınavlara hazırlıyor öğrencilerini. ( türk dilinin tüm gramer özelliklerini birebir bilmek gerekmez türkçe öğrenebilmek için mesela)

    sonuçta gramere saplanan eğitimci ve öğrenci haliyle bataklıkta batıyor. kafasında ingilizceyi o kadar büyütüyor ki; sonunda yaptığı çoğumuz gibi pes etmek oluyor.

    ben türkçeyle karşılaştırarak yapılan öğretim sistemine karşıyım. bu arabadan yola çıkarak uçakla nasıl uçulur onu öğretmeye benziyor. ingilizce ve türkçe nin tek benzer noktaları ikisinde dil olması. karşılaştırmalı öğretim ancak sınavlara hazırlanan öğrencilere faydalı olur.

    Düşünün ingilizce konuşmak isteyen birisi:

    Duyduğu ingilizce cümleyi önce zihninden türkçeye çevirip sonra türkçe düşündüğü bir cümleyi tekrar ingilizceye çevirip karşıya iletmesi.

    işlemler:

    1) karşıdaki ingilizce soru sordu.
    2) biz zihnimizden bunu önce türkçeye çevirdik
    3) türkçeye çevirdiğimiz cümleyi anladık
    4) anladığımız bu soruya türkçe bir cevap hazırladık.
    5) türkçe hazırladığımız bu cevabı tekrar zihnimizden ingilizceye çevirip karşı tarafa ilettik

    sonra yine;

    1 ,2,3,4 ve 5. adım....



    Böyle bir mantıkla ingilizce konuşmak isteyen birisi hem beynini fazlaca yormuş hemde çoğunlukla tek kelime edemeden öylece donakalmış olur. Bu imkansızı başarmak gibi birşey. Konuşmanın reflex haline gelmesinin tek çaresi türkçeyi devreden çıkarmaktan geçiyor ( bu işlemin beginner seviyesinden sonra yapılmasını savunanlarda olduğu gibi başlangıçta böyle başlanılmalı diyenlerde var)


    sonuçta belirli bir metoda sığdırmanın güçlüğü içinde yapılması gereken "esnek öğretme sisteminin" benimsenmesi. kurallarla çevrili bir sistemin en büyük eksisi yine kendi koyduğu kurallar oluyor. (sistemin kendisini tıkayan yine sistemin koyduğu kurallar oluyor) sınav mı? konuşma mı? okuma- yazma mı? (bilimsel makale vs) bunlar nasıl farklı ihtiyaçlarsa kişinin ihtiyacı neye uygunsa ona ağırlık verilecek bir öğretme sistemi ( öğrenci merkezli) en başarılı öğretme sistemi olur. ben bu görüşteyim.


    İngilizce bilgisini nasıl mı ölçeceğiz peki: merak etmeyin siz ingilizceyi, ingilizce öğretir gibi öğretirseniz bunun karşılığı ölçümü gerektirmez. İlla ölçmek mi istiyorsunuz:


    -- Ölçme tekniği ingilizce yeterliliğini ölçmeli gramer bilgisini değil.
    -- "Durum" ve "durum analizi" yaptırılmalı yani öğrencinin ingilizce ile verdiği tepkiler ölçülmeli.
    -- telaffuz ölçümü yapılmalı. Doğru olmayan telaffuz dil öğrenimindeki en büyük engellerden biridir.
    -- Sınavlarda sözlük kullanımı serbest bırakılmalı. böylece öğrenci sınav olurken bile bir öğrenim gerçekleşir. sınavların sayısı quizler şeklinde uzun tutulursa bu etki artırılmış olur.
    -- dil öğrenimi severek yapılır. Zorla ingilizce öğretilmez. En önemlisi bu dili sevdirmelidir. Hiçbir zaman not korkusuyla dil öğretilmez. Bu öğretmenin doğasına aykırı.




    not: iki cevapta şu konudan alıntı. : http://forum.donanimhaber.com/m_31451397/mpage_3/tm.htm




  • 
Sayfa: önceki 23456
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.