Şimdi Ara

İtü Hazırlığın Gerçek Yüzü

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
60
Cevap
5
Favori
46.856
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
1 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Her sene birçok ingilizce bilmeyen hevesli mutlu arkadaşımız İTÜ'yü kazandım diyerek ne ile karşılaşacağını bilmeden maçka ydy hazırlık binasında buluverir kendini. Önce görmeye gelir binayı , mükemmelmiş böyle eski falan abdülhamitten kalmış bu gibi saçma muhabbetler, ve acaba burdan çıkınca ingilizce konuşabilicekmiyiz gibi saçma sorular karmaşasında gururla girerler sınıflarına. Sınıfa %95 27-28 yaşlarında genç bir bayan hoca girer kapıda 1 saat içeri alınmayı bekledikten sonra. Bir tanışma kaynaşma çabası başlar sonra, burası iyidir tatlıdır. Herkesin suratında tedirginlik ve çekingenliğin arkasına gizlenmiş a(p)bdal bir gülümseme vardır. Sonra dersler başlar ki şanslıysanız basic dersinize (haftada 3 gün) sorunları olan egoist manyak bir bayan hocaya denk gelmediyseniz for example:) EMEL ZORLUOĞLU (kendisi manyağın tekidir bir tek seven arkadaş görmedim kendisini,sevmiyorum diyebilen de görmedim :) ) bir yarıyıl çok şanslı bilin kendinizi. Erkek hocaya denk geldiyseniz zaten sorun yok hepsi çok kafadır. Hazırlık lise gibidir 3 tane farkı vardır sadece projeksiyon cihazı, serbest kıyafet, sigara içebilme. Diğer kalan herşey yoklama disiplin hocaların sizin isteğiniz dışında verilmesi vs aynıdır liseyle. Genellikle sabah 8.45 te ders başlar %15 devamsızlık hakkın vardır buda b ve c kuru için 50 saat yapar, ilk dönem çok sıkıntı olmaz okulun heyecanıyla gelirsin sabahın 6 sında kalkıp. her dönem 2 quiz 2 cumulative(vize gibi ) 1 de final tarzında mid year sınavı olur 1 dönemde. Hepsinin farklı farklı yüzdesi alınır. Toplam puan sene sonunda 60 ederse haziranda yapılacak olan prof sınavına girmeye hak kazanırsın, birde devamsızlığının geçmemesi lazım tabi. Devamsızlığı aşar yada ortalamayı tutturamazsan hazirandaki sınava giremezsin, temmuza kalırsın. profa girince bildiğiniz muhabbet 60 almak zorundasınız en az ve bu öyle diğer forumlarda okuduğunuz otur çalış 10 gün, geçersin muhabbetinin rehabetine kapılmayın gayet zordur kazıktır geçemezsiniz temeliniz yoksa. Her kişinin kişiliğine göre hazırlık farklı geçer. Bu herkes aynı hayatı yaşarda herkes kendi hayatını yaşar diye tabir ettiğim bir sözüm gibidir. Alkolünüz sigaranız varsa, dışarda çok takılırsanız normalde, dönemin sonlarına devamsızlık saçmalığından dolayı seve seve sabahlayıp gidersiniz okula benim tam olarak şu an yaptığım gibi. Öyle hazırlık rahattır kafanı dinlersin saçmalıklarınada takılmayın. Hazırlıkta napıcağını bilemezsin lik dönem mal mal takılırsın orda burda babanın parasıyla, sevgilin varsa buluşursun içersin günler birbirine girer. Sonra gözlerinin altı morarır derslerin düşer. Sonra para kazanmak lazım dersin burgera lc waikikiye girersin geleceğe yön verecek mühendislerden biri olarak pas pas yaparsın, dayanamayıp 10 güne çıkarsın işten başka yollar yöntemler ararsın özel ders işine girersin parada kazanırsın tutturursan bu arada notların taban yapar, eğer sabırlıysan sabahın köründe kalkmaya hergün öyle yada böyle toplarsın ucundan haziranda girersin sınava son bir hafta çalışır geçersin cehennem ızdırabından daha kötüdür, sayısal ve ingilizceden nefret eden birinin hergün aynı şeyleri yaşaması. Sabredemezsen temmuzda girersin, devamsızlıktan kaldığın gün bi sigara yakarsın ve "ben ne kadar malmışım o kadar kastım şu vakte kadar keşke en başında bıraksaydım yine temmuzda girebiliyordum profa" dersin. Günler çabuk geçer, aylarda. HAZIRLIK NE İÇİN GEREKLİDİR BİLİYOMUSUN? HAYATININ GERİ KALANINA NASIL YÖN VERECEĞİNİ ANLARSIN BU 1 YILI ÇÖPE ATTIĞIN ZAMANDA. İngilizce falanda öğrenmezsin. Her yerde okuduğunuz şeyi tekrar yazıyorum buraya: İTÜ ticari bir kurumdur ve buda benim eklentim: Her şeyin olmasa da çoğu şeyin belli bir fiyatı vardır. Son olarak HATİCE BAKANLARla okulun ilk günü dersinize girer de tanışırsanız o dönem okulu sevme ihtimaliniz ve ona hem abla hem de normal olarak aşık olma ihtimaliniz de muhtemeldir.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi chngritü -- 23 Mayıs 2011; 3:49:39 >







  • Bu heryerde böle bizim gazidede böyle zaten 30 yaşından büyük okutmanı zor bulursun
  • quote:

    Orijinalden alıntı: ateşkes

    Bu heryerde böle bizim gazidede böyle zaten 30 yaşından büyük okutmanı zor bulursun
    Mesele okutmanın yaşı değil, sadece şans üzerine çöpe attığın 1 yılının nasıl geçiceği...
  • Benim de merak ettiğim acaba İşletme fakültesiyle aynı bina mıdır hazırlık binası?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: pitrat

    Benim de merak ettiğim acaba İşletme fakültesiyle aynı bina mıdır hazırlık binası?
    yazdıklarının hepsini okudum emin ol bu sadece itü de böyle değil bende bu sene hazırlıkta kaldım okuduğum üniversite tam bir ticarethane bu üniversiteye kaptırdığım paralara mı yanayım yoksa boşa giden bir seneme mi birde insanda okuma hevesi kalmadı oda ayrı tabi lise mi hiçbir zaman sevmemiş biri olarak üniversitede en azından biraz okulumu sevmeye çalıştım ama nafile olmadı olmadı bir insan her sabah derse okulu söverek gidiyorsa bir sorun var demektir dersteki hocalardan işittiğim azarı lisede işitmemişimdir utanmasalar kıyafetimize karışacaklar o derece sözde üniversite ama bin şahit ister hayırlısıyla bir kurtulsaydım ( isim vermek istemiyorum belki bu sene tercihlerinde yazacak arkadaşlar vardır heveslerini kırmak istemem gerçi pek yazılcak biryerde değil ya hadi neyse )




  • quote:

    Orijinalden alıntı: pitrat

    Benim de merak ettiğim acaba İşletme fakültesiyle aynı bina mıdır hazırlık binası?


    Hayır, değil. İkisi de Maçka Kampüsü'nde; ancak hazırlık sınıfı YDY ve Atrium binalarında mevcut.




    Konuya gelirsek... Hazırlık sınıflarında zaten yaşı 35'in üstünde olan hoca pek bulunmuyor. Mesele bu değil zaten.

    İTÜ'de İngilizce adına çok süper bir şey beklemeyin. Ben geçen dönem hazırlık sınıfının A kurundaydım. En iyi düzeyde olan kur budur; ancak en dandik olanı da. Bütün dönemim derslerde sınıfın bir köşesinde uyuyarak geçti. Zaten her sabahın köründe gitmek işkence geliyordu, uykumu okulda tamamlıyordum. Essay yazmak dışında elde ettiğim aman aman bir şey yok. Dönem sonundaki Proficiency sınavından 88 puan alıp Irregular oldum, İTÜ'ye göre şimdi güya Advanced düzeyinde İngilizcem varmış. :)

    YDY binası tarihî bir binadır, Maden Fakültesi eskiden burasıymış. Hatta bazen adreslerde "Eski Maden Fakültesi" olarak geçer. SKM de burada. Güzel bir binadır her şeyiyle. Ancak Atrium binası tam bir rezalet. Hazırlık sınıfını Atrium'da okudum. Sınıflardaki projeksiyon cihazları ve ses sistemi dışında hiçbir özelliği yok. Binanın yapıları birbirlerine halatlarla bağlıydı. Işık görmeyen sınıfları vardır. Bizim sınıfın altındaki kanalizasyon borusu patlamıştı, sınıfa yayılan b.k kokusundan ötürü birkaç hafta sineklerle beraber ders işlemiştik. Konservatuar da bu binada olduğu için binanın rezil yapısının içinde oldukça entellektüel tipler görmeniz olasıdır. Neyse, konunun da çok dışına saptık, İTÜ'deki hazırlık sınıfının asıl meselesi bina değildir sanırım.

    Bizim hazırlıkta bir Amerikalı hoca vardı, asıl mesleği çevre mühendisliğiymiş. Bunlar bir sertifika ile Türkiye gibi ülkelerin hazırlık sınıflarında hocalık yapabiliyor. Yaşı da 27-28 civarlarında bir şeydi. Diğer hocamız da Türktü. Hâlen Boğaziçi Üniversitesinde yüksek lisansını tamamlamakta. Derslerde başta sadece İngilizce konuşulacağını söylese de birkaç gün sonra dersler çatır çatır Türkçe işlendi. Amerikalı hoca yoklamayı kafasına göre alırdı; ancak Türk hoca yoklamayı her ders üşenmeden alırdı.

    Hazırlık sınıfında dönem içi sınavlar (Quiz, Cumulative, Midyear, Endyear, Speaking, Writing) bazen zor da olur, bazen kolay. Ancak prosedür çok rahat: Ortalamayı 60 yapsan yeter, dönem sonundaki Proficiency'e girme hakkı kazanıyorsun. Ha tutmadı mı? Ocaktakine/hazirandakine girme hakkın yok. Temmuzda girebilirsin.

    Eğer Amerikalı hocalara denk gelirseniz Writing sınavlarından bol puanlar almanız olasıdır, pek takmıyorlar ufak hatalara. Speaking sınavı da öyle ciddi bir şey değil. Seçtiğiniz bir konuyla ilgili 2-3 kısa ve öz cümle söyleyebilen 70+ not alıyor.

    Kullanılan kitapların aman aman bir özelliği yoktur, okkalı kitaplar değildir. Bu D kurunda da böyle, A'da da. Ancak Boğaziçi Üniversitesi, ODTÜ, Bilkent Üniversitesi, Özyeğin Üniversitesi gibi okullara bakıyorum da onlarda hazırlık sınıfı çok daha ciddi. Hazırlık sınıfında kalanlar duyuyorum. Kalın kitaplarla ödev yapanlar duyuyorum. İTÜ'de lisans dönemindeki bir Akademik İngilizce dersinde (ING102 kodlu) ilk defa öğretilen Argumentative Essay konusunu bir arkadaşım hazırlık sınıfında görüyormuş. Buradaki hazırlık sınıfında Essay yazmak dışında ödev de verilmiyor. Bir de A kurlarına verilen LEI (Longman English Interactive) saçmalığı...

    Eğer kafa hocalara denk gelirseniz dersler genellikle lay lay lom geçer. Bu da İngilizce düzeyinizde çok iyi bir ilerlemenin önündeki engellerden birisidir. Dersi pek takmayan o kadar insanın arasında hocayı anlamaya da çalışabilirsiniz tabii.


    Kısacası İTÜ'deki hazırlık sınıfından çok ciddi bir İngilizce katkısı beklemeyin. :)



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-C1E9C52E6 -- 24 Mayıs 2011; 1:08:46 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Guest-C1E9C52E6

    quote:

    Orijinalden alıntı: pitrat

    Benim de merak ettiğim acaba İşletme fakültesiyle aynı bina mıdır hazırlık binası?


    Hayır, değil. İkisi de Maçka Kampüsü'nde; ancak hazırlık sınıfı YDY ve Atrium binalarında mevcut.




    Konuya gelirsek... Hazırlık sınıflarında zaten yaşı 35'in üstünde olan hoca pek bulunmuyor. Mesele bu değil zaten.

    İTÜ'de İngilizce adına çok süper bir şey beklemeyin. Ben geçen dönem hazırlık sınıfının A kurundaydım. En iyi düzeyde olan kur budur; ancak en dandik olanı da. Bütün dönemim derslerde sınıfın bir köşesinde uyuyarak geçti. Zaten her sabahın köründe gitmek işkence geliyordu, uykumu okulda tamamlıyordum. Essay yazmak dışında elde ettiğim aman aman bir şey yok. Dönem sonundaki Proficiency sınavından 88 puan alıp Irregular oldum, İTÜ'ye göre şimdi güya Advanced düzeyinde İngilizcem varmış. :)

    YDY binası tarihî bir binadır, Maden Fakültesi eskiden burasıymış. Hatta bazen adreslerde "Eski Maden Fakültesi" olarak geçer. SKM de burada. Güzel bir binadır her şeyiyle. Ancak Atrium binası tam bir rezalet. Hazırlık sınıfını Atrium'da okudum. Sınıflardaki projeksiyon cihazları ve ses sistemi dışında hiçbir özelliği yok. Binanın yapıları birbirlerine halatlarla bağlıydı. Işık görmeyen sınıfları vardır. Bizim sınıfın altındaki kanalizasyon borusu patlamıştı, sınıfa yayılan b.k kokusundan ötürü birkaç hafta sineklerle beraber ders işlemiştik. Konservatuar da bu binada olduğu için binanın rezil yapısının içinde oldukça entellektüel tipler görmeniz olasıdır. Neyse, konunun da çok dışına saptık, İTÜ'deki hazırlık sınıfının asıl meselesi bina değildir sanırım.

    Bizim hazırlıkta bir Amerikalı hoca vardı, asıl mesleği çevre mühendisliğiymiş. Bunlar bir sertifika ile Türkiye gibi ülkelerin hazırlık sınıflarında hocalık yapabiliyor. Yaşı da 27-28 civarlarında bir şeydi. Diğer hocamız da Türktü. Hâlen Boğaziçi Üniversitesinde yüksek lisansını tamamlamakta. Derslerde başta sadece İngilizce konuşulacağını söylese de birkaç gün sonra dersler çatır çatır Türkçe işlendi. Amerikalı hoca yoklamayı kafasına göre alırdı; ancak Türk hoca yoklamayı her ders üşenmeden alırdı.

    Hazırlık sınıfında dönem içi sınavlar (Quiz, Cumulative, Midyear, Endyear, Speaking, Writing) bazen zor da olur, bazen kolay. Ancak prosedür çok rahat: Ortalamayı 60 yapsan yeter, dönem sonundaki Proficiency'e girme hakkı kazanıyorsun. Ha tutmadı mı? Ocaktakine/hazirandakine girme hakkın yok. Temmuzda girebilirsin.

    Eğer Amerikalı hocalara denk gelirseniz Writing sınavlarından bol puanlar almanız olasıdır, pek takmıyorlar ufak hatalara. Speaking sınavı da öyle ciddi bir şey değil. Seçtiğiniz bir konuyla ilgili 2-3 kısa ve öz cümle söyleyebilen 70+ not alıyor.

    Kullanılan kitapların aman aman bir özelliği yoktur, okkalı kitaplar değildir. Bu D kurunda da böyle, A'da da. Ancak Boğaziçi Üniversitesi, ODTÜ, Bilkent Üniversitesi, Özyeğin Üniversitesi gibi okullara bakıyorum da onlarda hazırlık sınıfı çok daha ciddi. Hazırlık sınıfında kalanlar duyuyorum. Kalın kitaplarla ödev yapanlar duyuyorum. İTÜ'de lisans dönemindeki bir Akademik İngilizce dersinde (ING102 kodlu) ilk defa öğretilen Argumentative Essay konusunu bir arkadaşım hazırlık sınıfında görüyormuş. Buradaki hazırlık sınıfında Essay yazmak dışında ödev de verilmiyor. Bir de A kurlarına verilen LEI (Longman English Interactive) saçmalığı...

    Eğer kafa hocalara denk gelirseniz dersler genellikle lay lay lom geçer. Bu da İngilizce düzeyinizde çok iyi bir ilerlemenin önündeki engellerden birisidir. Dersi pek takmayan o kadar insanın arasında hocayı anlamaya da çalışabilirsiniz tabii.


    Kısacası İTÜ'deki hazırlık sınıfından çok ciddi bir İngilizce katkısı beklemeyin. :)

    Alıntıları Göster
    YTÜ, Marmara gibi üniversiteler de hazırlığa dair bir şey yoktur zaten. Sıralama yapacak olursak özel ünileri içine katmadan bildiğiniz B,O,İ dir. İTÜ'de öğrenci kitlesi olarak iyi bir gözlem gücüne sahipseniz farkediceğiniz ilk şeylerden biri öğrencilerine değer verdiğidir, farklı olduğunuzu hissettirir. Bütün bu İTÜ'ye yeni gelen kitle arasında parmakla gösterilecek kadar az sayıda öğrencinin kendi farkını belli etmesi için tolerans gösterebilecek bir üniversite. Sana apaçık fırsat sunmasa da kendi adını kullandırarak senin yükselmene müsade eden bir yer kısaca. Hazırlıkta kafa dinlemekten kastı herkesin farklı oluyor, eğer birşeyler yapmak istiyorsanız İTÜ adını bu üniye geldikten sonra arkanıza alarak hareket etmenizi tavsiye ederim, okulun ilk gününden itibaren özellikle. Bunun için mezun olmayı beklemeniz gerekmiyor tabiki. (ODTÜ, Boğaziçi, Bilkent vs deki arkadaşlar ne kadar abartmış iyiki bi üni kazanmış diye düşünmeyin bu söylediklerimin zaten İTÜ ve 4-5 tane üni için geçerli olduğunun farkındasınızdır zaten, diğer ünideki arkadaşlar da mümkünse sövmeyin :)) Benim görüşüm olarak hazırlık ingilizce eğitimi adı altına gizlenmiş bölümünüz dışında kendi benliğinizi ön plana çıkartıp birşeylerin altına imzanızı attığınız yıldır aynı zamanda.




  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
  • quote:

    Orijinalden alıntı: chngritü

    YTÜ, Marmara gibi üniversiteler de hazırlığa dair bir şey yoktur zaten. Sıralama yapacak olursak özel ünileri içine katmadan bildiğiniz B,O,İ dir. İTÜ'de öğrenci kitlesi olarak iyi bir gözlem gücüne sahipseniz farkediceğiniz ilk şeylerden biri öğrencilerine değer verdiğidir, farklı olduğunuzu hissettirir. Bütün bu İTÜ'ye yeni gelen kitle arasında parmakla gösterilecek kadar az sayıda öğrencinin kendi farkını belli etmesi için tolerans gösterebilecek bir üniversite. Sana apaçık fırsat sunmasa da kendi adını kullandırarak senin yükselmene müsade eden bir yer kısaca. Hazırlıkta kafa dinlemekten kastı herkesin farklı oluyor, eğer birşeyler yapmak istiyorsanız İTÜ adını bu üniye geldikten sonra arkanıza alarak hareket etmenizi tavsiye ederim, okulun ilk gününden itibaren özellikle. Bunun için mezun olmayı beklemeniz gerekmiyor tabiki. (ODTÜ, Boğaziçi, Bilkent vs deki arkadaşlar ne kadar abartmış iyiki bi üni kazanmış diye düşünmeyin bu söylediklerimin zaten İTÜ ve 4-5 tane üni için geçerli olduğunun farkındasınızdır zaten, diğer ünideki arkadaşlar da mümkünse sövmeyin :)) Benim görüşüm olarak hazırlık ingilizce eğitimi adı altına gizlenmiş bölümünüz dışında kendi benliğinizi ön plana çıkartıp birşeylerin altına imzanızı attığınız yıldır aynı zamanda.

    Alıntıları Göster
    arkadaşlar zaten herhangi bir yabancı dil sıfırdan başlayarak bir senede akademik çalışma yapacak kadar geliştirilemez.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: ay dikey

    arkadaşlar zaten herhangi bir yabancı dil sıfırdan başlayarak bir senede akademik çalışma yapacak kadar geliştirilemez.

    Alıntıları Göster
    quote:

    profa girince bildiğiniz muhabbet 60 almak zorundasınız


    Sizin felsefe buysa daha ne derslerden kalacaksınız hazırlık sadece bir başlangıç.
    Yazdıklarının tamamını okudum, üniversite rehaveti...




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Havenless

    quote:

    profa girince bildiğiniz muhabbet 60 almak zorundasınız


    Sizin felsefe buysa daha ne derslerden kalacaksınız hazırlık sadece bir başlangıç.
    Yazdıklarının tamamını okudum, üniversite rehaveti...

    Alıntıları Göster
    Ergenlik çıkışı haklısın Evil Dead. Yazının tamamını okudunmu yoksa yazının tamamına gözmü gezdirdin? İTÜ'ye gelen herkesin neyle karşılaşacağı hakkında bilgisi olsun istedim, anlayana...




  • quote:

    Orijinalden alıntı: chngritü

    Ergenlik çıkışı haklısın Evil Dead. Yazının tamamını okudunmu yoksa yazının tamamına gözmü gezdirdin? İTÜ'ye gelen herkesin neyle karşılaşacağı hakkında bilgisi olsun istedim, anlayana...

    Alıntıları Göster
    Bende hazırlık okudum bu sene. C kurundayım, profa giricem işte bu hafta.

    Öncelikle hazırlıktan çıkınca şakır şakır ingilzice konuşma olayı yok tabi, böyle bi beklentiyle gelmemek lazım. ama bu sadece itü için geçerli değil, türkiyedeki üniversitelerde genel durum bu. yurtdışına çıkıp pratik yapmak gerekiyo mutlaka

    devamsızlık - not konusuda kişiye kalmış bişeydir. hocaların da çoğu yardım ediyor zaten devamsızlık konusunda. ilk dönemki sınıfmda 70 le geçen adamlar biliyorum. notlardan 60+ almakta çok süper bi çalışma gerektirmiyor bence. ha hazırlığa geldim ben yatayım diyosan geçemeyebilirsin tabi.. ama okulda işlenenleri az biraz tekrar etsen not sıkıntı olmaz diye düşünüyorum, ki kazık da değil pek sınavlar sınavlardan 20 alanlardada var 90+ alanlarda. ineklemek de gerekmiyor yani yüksek almak için.

    ayrıca hazırlık gerçekten rahat bi sene. lisansa geçince bunun önemini daha iyi anlarız emin ol (irregular geçen arkadaşlarımdan biliyorum). sosyal hayat için fazlasıyla boş zaman kalıyo yani.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi walkerx -- 4 Haziran 2011; 22:23:52 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: walkerx

    Bende hazırlık okudum bu sene. C kurundayım, profa giricem işte bu hafta.

    Öncelikle hazırlıktan çıkınca şakır şakır ingilzice konuşma olayı yok tabi, böyle bi beklentiyle gelmemek lazım. ama bu sadece itü için geçerli değil, türkiyedeki üniversitelerde genel durum bu. yurtdışına çıkıp pratik yapmak gerekiyo mutlaka

    devamsızlık - not konusuda kişiye kalmış bişeydir. hocaların da çoğu yardım ediyor zaten devamsızlık konusunda. ilk dönemki sınıfmda 70 le geçen adamlar biliyorum. notlardan 60+ almakta çok süper bi çalışma gerektirmiyor bence. ha hazırlığa geldim ben yatayım diyosan geçemeyebilirsin tabi.. ama okulda işlenenleri az biraz tekrar etsen not sıkıntı olmaz diye düşünüyorum, ki kazık da değil pek sınavlar sınavlardan 20 alanlardada var 90+ alanlarda. ineklemek de gerekmiyor yani yüksek almak için.

    ayrıca hazırlık gerçekten rahat bi sene. lisansa geçince bunun önemini daha iyi anlarız emin ol (irregular geçen arkadaşlarımdan biliyorum). sosyal hayat için fazlasıyla boş zaman kalıyo yani.

    Alıntıları Göster
    Kusura bakmayın nereye soracağımı bilemedim ama en bilgili de sizsiniz bu konuda o yüzden size sorayım hazırlıkta a kuru kaç ders. Ve haftada kaç gün gideceğiz okula??




  • quote:

    Orijinalden alıntı: okanno

    Kusura bakmayın nereye soracağımı bilemedim ama en bilgili de sizsiniz bu konuda o yüzden size sorayım hazırlıkta a kuru kaç ders. Ve haftada kaç gün gideceğiz okula??

    Alıntıları Göster
    hafta içi öğlen 1 e kadar okulda olursunuz büyük ihtimalle. ama hafta içinde boş gün kalma gibi bir durum olmuyor a kuruda olsanız. Haftalık 18 ders var diye biliyorum a kurlarına bazı günler 4 bazı günler 3 falan olur.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi chngritü -- 17 Eylül 2011; 19:34:14 >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: zamazingo mühendisi

    yazdıklarının hepsini okudum emin ol bu sadece itü de böyle değil bende bu sene hazırlıkta kaldım okuduğum üniversite tam bir ticarethane bu üniversiteye kaptırdığım paralara mı yanayım yoksa boşa giden bir seneme mi birde insanda okuma hevesi kalmadı oda ayrı tabi lise mi hiçbir zaman sevmemiş biri olarak üniversitede en azından biraz okulumu sevmeye çalıştım ama nafile olmadı olmadı bir insan her sabah derse okulu söverek gidiyorsa bir sorun var demektir dersteki hocalardan işittiğim azarı lisede işitmemişimdir utanmasalar kıyafetimize karışacaklar o derece sözde üniversite ama bin şahit ister hayırlısıyla bir kurtulsaydım ( isim vermek istemiyorum belki bu sene tercihlerinde yazacak arkadaşlar vardır heveslerini kırmak istemem gerçi pek yazılcak biryerde değil ya hadi neyse )

    bende kaldım hacı hangi üniversite
    +
    olaylar genel olarak odtüde de aynı
    hele bizde bir pop quiz olayı vardır ki sormayın
    ordan yırtmışsınız



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Jamie Hyneman -- 23 Eylül 2011; 1:35:57 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Jamie Hyneman

    quote:

    Orijinalden alıntı: zamazingo mühendisi

    yazdıklarının hepsini okudum emin ol bu sadece itü de böyle değil bende bu sene hazırlıkta kaldım okuduğum üniversite tam bir ticarethane bu üniversiteye kaptırdığım paralara mı yanayım yoksa boşa giden bir seneme mi birde insanda okuma hevesi kalmadı oda ayrı tabi lise mi hiçbir zaman sevmemiş biri olarak üniversitede en azından biraz okulumu sevmeye çalıştım ama nafile olmadı olmadı bir insan her sabah derse okulu söverek gidiyorsa bir sorun var demektir dersteki hocalardan işittiğim azarı lisede işitmemişimdir utanmasalar kıyafetimize karışacaklar o derece sözde üniversite ama bin şahit ister hayırlısıyla bir kurtulsaydım ( isim vermek istemiyorum belki bu sene tercihlerinde yazacak arkadaşlar vardır heveslerini kırmak istemem gerçi pek yazılcak biryerde değil ya hadi neyse )

    bende kaldım hacı hangi üniversite
    +
    olaylar genel olarak odtüde de aynı
    hele bizde bir pop quiz olayı vardır ki sormayın
    ordan yırtmışsınız

    Alıntıları Göster
    hazırlıgı o kadar da eleştirmeyin.okuldaki dersleri adam gibi dinleseniz birazcık eve gidince baksanız dogru duzgun ogrenirsiniz.o okulda harika hocalar da var.yaş onemli deil.




  • tamam o kadar eleştirmiyoruz ama yine bazı eksik yönleri, yanlışları oluyor
  • quote:

    Orijinalden alıntı: sahosman

    tamam o kadar eleştirmiyoruz ama yine bazı eksik yönleri, yanlışları oluyor
    hiç bir hazırlıktan çok şey beklemeyin, hazırlık kötü kötü diye geziyor herkes itüde ama tek yaptıkları şey gezip tozmak içmek, arkadaşım herşeyi okuldan beklemek hata, hazırlık sana ingilizceye zaman ayırma hakkı verir, dersler gereksiz olabilir gerçekten bende hep uyurdum ama writingde adam gibi yapardım yapılması gerekeni basicdede gramerlere ve kelimelere çok önem verirdim, dil zaten bu şekilde öğrenilmez, ben bu sene irregular oldum b kuruydum, ve çok şey öğrendim ama nasıl sürekli ingilizce şeyler okudum, kelime çok çalıştım, ve yaptım en önemli şey basit bi zevkim olan dizi-filmi ingilizce altyazıyla izlemek oldu arıtk türkçe altyazı kullanmıyorum ve ingilizcem çok ilerledi bu konuda şüphem yok kelime dağarcığım da çok gelişti, he speaking dersen evet o konuda bişeyler yapmaları lazım çünkü bende konuş desen sıkıntım var ama biraz yurtdışında kalsam bu temelle çok rahat konuşurum kısacası, hazırlıkta gezip tozup sonra hazırlık çok gereksiz yeaa demek saçma sen emek vermezsen tabiki birşey alamazsın , ayrıca itünün hazırlığı akredite olmuş durumda ve bir çok üniversiteden daha iyi boğaziçiyle kıyaslamıyorum tabi ama diğer üniversitelerle büyük fark var, itü zaten şuan mühendislik de odtüyü bırak boğaziçini bile geçmiş durumda yaptığı atılımlarla ve gelişen türkiyede büyük rol oynayacak teknik üniversite olduğu için gerçi benim bölüm endüstri müh. old için bi katkım olamıcak izleyelim bakalım rektörü de değiştirdiler gerçi




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Jan!ssaRy

    hiç bir hazırlıktan çok şey beklemeyin, hazırlık kötü kötü diye geziyor herkes itüde ama tek yaptıkları şey gezip tozmak içmek, arkadaşım herşeyi okuldan beklemek hata, hazırlık sana ingilizceye zaman ayırma hakkı verir, dersler gereksiz olabilir gerçekten bende hep uyurdum ama writingde adam gibi yapardım yapılması gerekeni basicdede gramerlere ve kelimelere çok önem verirdim, dil zaten bu şekilde öğrenilmez, ben bu sene irregular oldum b kuruydum, ve çok şey öğrendim ama nasıl sürekli ingilizce şeyler okudum, kelime çok çalıştım, ve yaptım en önemli şey basit bi zevkim olan dizi-filmi ingilizce altyazıyla izlemek oldu arıtk türkçe altyazı kullanmıyorum ve ingilizcem çok ilerledi bu konuda şüphem yok kelime dağarcığım da çok gelişti, he speaking dersen evet o konuda bişeyler yapmaları lazım çünkü bende konuş desen sıkıntım var ama biraz yurtdışında kalsam bu temelle çok rahat konuşurum kısacası, hazırlıkta gezip tozup sonra hazırlık çok gereksiz yeaa demek saçma sen emek vermezsen tabiki birşey alamazsın , ayrıca itünün hazırlığı akredite olmuş durumda ve bir çok üniversiteden daha iyi boğaziçiyle kıyaslamıyorum tabi ama diğer üniversitelerle büyük fark var, itü zaten şuan mühendislik de odtüyü bırak boğaziçini bile geçmiş durumda yaptığı atılımlarla ve gelişen türkiyede büyük rol oynayacak teknik üniversite olduğu için gerçi benim bölüm endüstri müh. old için bi katkım olamıcak izleyelim bakalım rektörü de değiştirdiler gerçi

    Alıntıları Göster
    hazırlıklar öyle zaten itü vs diye ayırmaya gerek yok ki yabancı dilde en kötü ülkelerden biriyiz . çogu şeyi insan kendi çabacası ile ögrenir zaten. hazırlık güzel bir giriş olabilir sadece




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Canis_Majoris_Vy

    hazırlıklar öyle zaten itü vs diye ayırmaya gerek yok ki yabancı dilde en kötü ülkelerden biriyiz . çogu şeyi insan kendi çabacası ile ögrenir zaten. hazırlık güzel bir giriş olabilir sadece

    Alıntıları Göster
    hazırlığın ilk dönemi bitmek bitmek üzere ve konuyu açan arkadaşla tamamen mutabıkız.ingilizce seviyemde gözle görülür bir ilerleme yok gibi.
    haftada 8 saat giren grammer hocamızın beyin ölümü gerçekleşmiş heralde.ne konulara hakimiyeti var ne de sınıfta otoritesi. kitaptaki uygulamaları sırf yapmış olmak için uyduruk bir şekilde yapıyoruz. halimize acıyan reading hocamız grammer dersleri yaptı da bikaç yeni birşey öğrenmiş olduk. writing hocasının da hakkını yemeyeyim, bayağı bayağı paragraf-essay yazmayı öğretti.
    yine de hazırlık okuduğuma pişman değilim. sinemadır, istanbulu gezmedir filan bir sürü şey yaptık ve toy olduğum için birçok işin arkasından koşmam gerekti, ev değiştirmek gerekti..vs lisansda olsaydım bu kadar şeye mümkünatı yok yetişemezdim.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: mow_

    hazırlığın ilk dönemi bitmek bitmek üzere ve konuyu açan arkadaşla tamamen mutabıkız.ingilizce seviyemde gözle görülür bir ilerleme yok gibi.
    haftada 8 saat giren grammer hocamızın beyin ölümü gerçekleşmiş heralde.ne konulara hakimiyeti var ne de sınıfta otoritesi. kitaptaki uygulamaları sırf yapmış olmak için uyduruk bir şekilde yapıyoruz. halimize acıyan reading hocamız grammer dersleri yaptı da bikaç yeni birşey öğrenmiş olduk. writing hocasının da hakkını yemeyeyim, bayağı bayağı paragraf-essay yazmayı öğretti.
    yine de hazırlık okuduğuma pişman değilim. sinemadır, istanbulu gezmedir filan bir sürü şey yaptık ve toy olduğum için birçok işin arkasından koşmam gerekti, ev değiştirmek gerekti..vs lisansda olsaydım bu kadar şeye mümkünatı yok yetişemezdim.

    Alıntıları Göster
    Şunu hiçbir zaman sevmemişimdir içinde bulunulan durumu iyi hale getirmek yerine eleştirmek....
    Dışarda hazırlıkta aldığınız eğitim ve imkanı bulamazsınız tamam çalışmıyor olabilirsiniz vs ama olumsuz yorum yapmayın..




  • 
Sayfa: 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.