Geçmiş dönem... Valinin biri makamında otururken gözü odasının kapısına ilişmiş. Karar vermiş kapıyı değiştirecek. Her ne kadar sağlam dursa da artık makamına yakışmadığını düşünmüş olsa gerek ki değişiminin geldiğini düşünmüş. Sekreterine seslenip ilgilenecek kişileri çağırmış. Gelen kişiye durumu izah etmiş ve 2 tane çevrenin en iyi marangoz ustasını çağırtmış. Gel zaman git zaman marangozlar bulunmuş ve huzuruna çıkmak için müsaade istenmiş. Vali, tamam gelsinler ama tek tek girsinler odaya bir görüşelim kimler bakalım. Derdi sadece onları tanımak değil tabi bir de verecekleri fiyatı değerlendirecekler. İlk marangoz girmiş. Vali, eee söyle bakalım şimdi nedir kapının durumu ? Marangoz, haklısınız valim her ne kadar iyi gözükse de değişmesi uygundur. Onarım derseniz o da olur ama bu sefer işin fiyatı yüzü astarını geçer. Yeni kapı takalım biz buraya. Vali kabul etmiş . Şöyle sağlam bir kapı olsun da bizden sonrakiler de kullansın nedir fiyatı ? Marangoz 500 e hallederiz demiş. Diğeri gelmiş İkinci marangoz da aynı şekilde düşünmüş. Vali fiyat sorduğunda 1500 demiş!!!. Vali sinirlenmiş haklı olarak direk olarak, diğer marangozun 500 e yaptığına sen nasıl 1500 istersin deyip izahını istemiş. Marangoz valim 1500 ün 500 ü kapı malzemesi ve işçiliğine 500 ü size kalan 500 ü de bana. Böylece herkes kazanacak. Demek istediğim. Çevrenizde olan biten ne kadar proje, yapı, inşaat, kamu binası, yol çalışması, yer altı servisler vs aklınıza ne gelirse belediyeler bütçelerinden karşılar ve örtülü ödenekler ile maliyetler karşılanır. Türkiye şehirlerinin %80 i (20 lik payı iyimser olmaktan başka çarem yok) işlerini yukarıdaki hikaye ile sürdürüyor. Hesapları tutmak denetlemek bir vatandaş olarak imkansız. Şimdi merak ediyorum suçlu kim ? Ak parti mi ? Mhp mi ? Chp mi ? vs keşke sizin demenizle sadece bir kişi çalsa. Tonla harcanan para külliyeye olsun makam arabaları olsun. Öyle olsa ben razıyım valla her ay söylesinler yatırayım paralarını. Öyle değil işte sizin dediğiniz çalanların masrafları memleketin bu vatandaşları zaten bir günde ödediği vergiler ile karşılar diğer 29 gün ödenen vergilerin hesabı ne olacak? Bu kadar israfın sonu ne olacak ?. Şunu da söylemeden geçemeyeceğim ister yanlış algılayın ister küfredin umurumda olmaz. Tam 100 yıl olacak devleti devralalı ve hala bir devlet nasıl yönetilir, ekonomisi nasıl canlı tutulur öğrenemediler. Kanunlar desen kişiye özel uygulanıyor. Denetleme desen işte 35 yaşındayım gördüğüm sokak satıcılarını engellemeleri. Arada bir zabıta o da canı sıkılıyor sıkılmasalar dolaşmaya dahi çıkmazlar. Çıktılarında ise neşeleri yerinde ise esnaf yırttı. Değilse haklı haksız fark etmeksizin cezalar havalarda uçuyor. Bunun dışında denetleme vergi denetlemesiymiş vs muhasebeciler zaten işleri kılıfına uyduruyor. Nasıl bir meslek ise bildiğin yasal mafya vari işler. Eğitim desen sınıfta kalma yok öğretmen ne yapsın. Üniversiteye giriş bedava olmuş yolda çevir 10 da 7 si ya mezundur yada okuyordur. Gençliğe bakıyoruz 20 yaşına gelmiş bırak çalışmayı tornavida alıp bir vida sıkmış değil. Başı boş geziyor. Özetle 10 yılda 15 milyon genç e devam... 100 Yıl geçti o bile güncellenmedi. Ne 10 yılı ne 15 milyon genç sloganlara devam. Kalın sağlıcakla. |
Bildirim