Şimdi Ara

Kitap ve Seri Kitap Tanıtımları (3. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
137
Cevap
21
Favori
17.333
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
2 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: NaFs

    Çok yararlı bir konu olabilir. Yarın bende en sevdiğim ve tek seri olarak okuduğum polisiye serisi Dr.Hunter'ı tanıtacağım bende

    Alıntıları Göster
    Stephen King - Kara Kule Serisi

    1- Kara Kule - Silahşor
    2- Kara Kule - Üç'ün Çekilişi
    3- Kara Kule - Çorak Topraklar
    4- Kara Kule - Büyücü ve Cam Küre
    5- Kara Kule - Calla'nın Kurtları
    6- Kara Kule - Susannah'nın Şarkısı
    7- Kara Kule - Kule

    Kitap ve Seri Kitap Tanıtımları


    Kara Kule, Amerikalı yazar Stephen King tarafından yazılan fantastik, bilim-kurgu, korku ve western türlerindeki kitap serisidir. Seri hayatta kalmış son silahşör Roland Deschain' ın gizemli Kara Kule' yi arayışını anlatmaktadır.
    King hikâyeyi direkt olarak Robert Browning' in Childe Roland to the Dark Tower Came (Şövalye Roland Kara Kule' ye Geldi) adlı uzun şiirinden esinlenmiştir. Başta J.R.R. Tolkien' in Yüzüklerin Efendisi serisi ve Sergio Leone' nin yönettiği western filmi İyi, Kötü ve Çirkin olmak üzere birçok sanat dalı eserlerinden esinlenmiş veya göndermeler yapmıştır. Ayrıca, King' in yazmış olduğu birçok öyküyle bağlantılıdır.

    Konusu

    Seri, King' in yarattığı fantastik bir paralel evren olan orta-dünyada, hayatta kalmış son silahşor olan Roland' ın, "geçip gitmiş" dünyanın kötü gidişatını durdurmak için, varlığın merkezi olan Kara Kule' ye yaptığı tehlikeli yolculuk anlatmaktadır. İlk başta kendi başına çıktığı Kara Kule yolculuğunda yanına birkaç yoldaş daha edinen Roland çeşitli mekânlardan ve zaman tünellerinden geçerek büyülü ve sıradışı dünyalarda birçok savaşa girer.

    Kaynak: Wiki



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Hz. Zeus -- 17 Şubat 2014; 21:26:21 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Hz. Zeus

    Stephen King - Kara Kule Serisi

    1- Kara Kule - Silahşor
    2- Kara Kule - Üç'ün Çekilişi
    3- Kara Kule - Çorak Topraklar
    4- Kara Kule - Büyücü ve Cam Küre
    5- Kara Kule - Calla'nın Kurtları
    6- Kara Kule - Susannah'nın Şarkısı
    7- Kara Kule - Kule

    Kitap ve Seri Kitap Tanıtımları


    Kara Kule, Amerikalı yazar Stephen King tarafından yazılan fantastik, bilim-kurgu, korku ve western türlerindeki kitap serisidir. Seri hayatta kalmış son silahşör Roland Deschain' ın gizemli Kara Kule' yi arayışını anlatmaktadır.
    King hikâyeyi direkt olarak Robert Browning' in Childe Roland to the Dark Tower Came (Şövalye Roland Kara Kule' ye Geldi) adlı uzun şiirinden esinlenmiştir. Başta J.R.R. Tolkien' in Yüzüklerin Efendisi serisi ve Sergio Leone' nin yönettiği western filmi İyi, Kötü ve Çirkin olmak üzere birçok sanat dalı eserlerinden esinlenmiş veya göndermeler yapmıştır. Ayrıca, King' in yazmış olduğu birçok öyküyle bağlantılıdır.

    Konusu

    Seri, King' in yarattığı fantastik bir paralel evren olan orta-dünyada, hayatta kalmış son silahşor olan Roland' ın, "geçip gitmiş" dünyanın kötü gidişatını durdurmak için, varlığın merkezi olan Kara Kule' ye yaptığı tehlikeli yolculuk anlatmaktadır. İlk başta kendi başına çıktığı Kara Kule yolculuğunda yanına birkaç yoldaş daha edinen Roland çeşitli mekânlardan ve zaman tünellerinden geçerek büyülü ve sıradışı dünyalarda birçok savaşa girer.

    Kaynak: Wiki

    Alıntıları Göster
    jules verne serisi

    1.dünyanın merkezine yolculuk


    Almanya'nın Hamburg kentinin eski mahallesinde küçük bir ev; masanın üzerinde çözülmeyi bekleyen şifreli bir yazı duruyor. Genç Axel'in amcası jeolog ve maden bilimci Profesör Otto Liedenbrock, az önce bu şifreli pusulayı el yazması eski bir kitabı karıştırırken bulmuştu. Bu küçücük kâğıda şifrelenen not, Profesör Liedenbrock için, dünyanın merkezine doğru yolculuğun sır perdesinin aralanması anlamına geliyordu. Amcasının manevi kızı Grauben'e âşık olan Axel'in, sonuç vermeyeceğini bile bile, "magmaya doğru yolculuk bizi eritmez mi" yolundaki itirazına bilime âşık Profesörün yanıtı, "Riski göze almayanlar, başarılara imza atamazlar" olacaktı. Artık yapacak bir şey yoktu; 24 Mayıs 1863 Pazar günü trenle Danimarka'ya doğru başlayan yolculuk, onları İzlanda'nın başkenti Reykjavik'e götürecek ve burada anlaştıkları rehber Hans ile dünyanın merkezine gidebilmek için Sneffell Dağı'nın kraterlerindeki yolu bulmaya koyulacaklardı. Bu yolculukta onları inanılması güç sürprizler bekliyordu. Ve bir bekleyen daha vardı: Axel'i çok seven Grauben...

    Edebiyatta bilimkurgunun öncülerinden, Jules Verne'nin (1828-1905) en ünlü romanlarından olan Dünyanın Merkezine Yolculuk, ilk kez 1864 yılında basıldı. Daha hava taşıtı ve pratik denizaltılar bile bulunmadan yıllarca önce, denizlerin altı, gökyüzü ve uzaya ilişkin konularda romanlara imza atan Jules Verne'in yapıtları 150'ye yakın dile çevrildi.
    Kitap ve Seri Kitap Tanıtımları


    2.cangada
    Kitap ve Seri Kitap Tanıtımları


    Peru'nun Iquitos Köyü'nde büyük bir çiftliği olan Joam Garral, kızının düğün törenini gerçekleştirmek için, ailesiyle birlikte memleketi Brezilya'ya gitmeye karar verir. Garral ailesi, oraya gitmek için Amazon Nehri'ni jangada adı verilen büyük bir salla geçecektir. Yolculuk sırasında, Joam geçmişinin karanlık sırlarıyla tekrar yüzleşir ve adını aklamayı planlar, çünkü işlemediği bir suç yüzünden Brezilya'da arananlar listesindedir. Joam'ın suçsuzluğunun kanıtı olan şifreli belge, Torrés adında bir adamın ellerindedir. Ancak Torrés'in bu bilgi karşılığında talep ettiği bedel çok yüksektir.

    Jangada, bir yandan aile, onur ve sadakat gibi kavramların zorluklar karşısında nasıl önem kazandığını bir yandan da Amazon'un yaban hayatını, hayvan topluluklarını ve büyülü doğal güzelliklerini muhteşem bir dille anlatıyor.

    3.deniz altında 20 bin fersah


    Denizler Altında Yirmi Bin Fersah, Jules Verne'in ilk kez 1870 yılında yayınlanan bir bilim kurgu romanıdır.

    Roman, 1868’de Nautilus adlı denizaltısı ile seyahat eden Kaptan Nemo ve denizaltıya misafir olan bilim adamı Pierre Aronnax’ın Kızıldeniz, Akdeniz, kayıp Atlantis kıtası, Güney Kutbu’nu içeren seyahatleri ve yaşadıkları maceralar üzerinedir.

    Romanın ilk baskısı illüstratör Alphonse de Neuville ve Edouard Riou tarafından yapılmış pek çok görsel içerir.

    Roman; 1907, 1916 ve 1954’te filme çekilmiştir.

    Kitap ve Seri Kitap Tanıtımları


    4.bir piyango bileti

    Dal’da yaşayan Hansenler yörenin en meşhur otellerinden birini işletmektedir. Eşini kaybeden Madam Hansen, oğlu Joël, kızı Hulda ve müstakbel damadı da olan yeğeni Ole Kamp’la birlikte huzurlu bir yaşam sürer. Kızı Hulda ile Ole’nin nikah törenine hazırlanan Madam Hansen’in yaşamı beklenmedik bir konukla kabusa dönüşür. İçine kapanık, pek fazla konuşmayan Madam Hansen artık iyice sessizleşmiş ve çıkrık tezgahının başında daha uzun saatler geçirmeye başlamıştır. Annesinin yaşadığı sıkıntı bir yana, Hulda da evlilik için gereken parayı kazanmak üzere son bir sefere çıkan denizci nişanlısı Ole’den haber alamamaktan oldukça endişe duymaktadır. Sakin, huzurlu bir yaşantısı olan Hansenler için hayat tersine dönmüştür. Onları bu durumdan ancak bir mucize kurtarabilecektir…

    Dünyanın dört bir yanından öykülerle okuyucusunu buluşturan Jules Verne, bu kez Norveç’in soğuk ikliminden sıcak bir hikâyeyle karşımızda… Çaresizliğin insanı nasıl da güç durumlara soktuğunu, ama umudun asla yitirilmemesi gerektiğini anlatan Piyango Bileti Kuzey Avrupa’nın coğrafyası, insanları ve gündelik yaşantısına dair ayrıntılarıyla okuyanları o topraklara götürüyor
    Kitap ve Seri Kitap Tanıtımları


    BEYLER AYRICA KİTAPLAR ŞUAN %25 İNDİRİMDE ALMAK İSTİYENLER GÖZ ATSIN







    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi The SATANİST -- 16 Şubat 2014; 12:33:39 >




  • XpressMusic34 kullanıcısına yanıt
    Evet konudaki mesaj sayısı artarsa kimse aradığı incelemenin mesajını bulmakla uğraşmaz çünkü, böyle çok daha iyi.
    Yalnız linki açık açık vermek yerine o benim yaptığım gibi gizlemek daha iyi olur daha şık durur, şekilciliğim tuttu.
    Yapmak istersen yukarıda quote ile color arasında duruyor link oradan yapılıyor, yapılmazsa da önemli değil tabi önemli olan işlevi.
  • Hemen ilgileniyorum hocam.

    @christopher smith
    Değerli katkılarınız için teşekkür ederiz.

    @Grimmjow Jaggerjack
    Katkınız için teşekkürler, seri hakkında kısa bir bilgi girmelisiniz.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi XpressMusic34 -- 16 Şubat 2014; 15:32:03 >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: XpressMusic34

    Hemen ilgileniyorum hocam.

    @christopher smith
    Değerli katkılarınız için teşekkür ederiz.

    @Grimmjow Jaggerjack
    Katkınız için teşekkürler, seri hakkında kısa bir bilgi girmelisiniz.
    Kitap tutkunları konusuna yazdığımız incelemeler geçmiş sayfalarda kayboluyor aslında keşke aklımıza gelseydi de orada da bu link olayını yapmasını isteseydik arkadaştan.Boş olduğum bir gün konudaki yazdığım tanıtımların linklerini ayıklayıp göndereyim bu şekilde amacına daha iyi hizmet eder sonuçta onları millet fikir edinsin diye yazıyoruz ama millet bulamıyor o yazdıklarımızı.
  • Sentez* kullanıcısına yanıt
    Sentez ilgin için teşekkür ederim, aslında senden inceleme rica edecektim, tam düşünürken sen bu mesajı yazmışsın. Tekrar teşekkürler.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: XpressMusic34

    Sentez ilgin için teşekkür ederim, aslında senden inceleme rica edecektim, tam düşünürken sen bu mesajı yazmışsın. Tekrar teşekkürler.
    Dr. David Hunter Serisi - Simon BECKETT

    Serideki Kitaplar

    1.Ölümün Kimyası
    2.Kemiklerin Şifresi
    3.Ölülerin Fısıltısı
    4.Mezarların Çağrısı

    Bu seri ithaki yayınları tarafından dilimize kazandırılmış çevirisi gayet güzel, imal hatası ve cümle düşüklüğüne rastlamadım. Kitaplar gayet akıcı insanı sıkmıyor ve bir an önce diğer sayfaya geçmek için kendinizi çabalar bir şekilde bulabiliyorsunuz.Yazar merak unsurunu çok iyi kullanıyor ve çarpıcı sonlarla kitaplara nokta koyuyor.
    Kitapların konusuna gelirsek David Hunter'ın uzmanlık alanı antropoloji ve bu alandaki olaylara yardımcı oluyor fakat işin içine girip olayların merkezinde olmaktan kurtulamıyor. Diğer bir artı yönü Dr.Hunter kendi iç hesaplaşmalarının da olması güzellik katıyor. Olayların gerçekçilik yönü çok yüksek ve adeta sizde olayı yaşıyormuşsunuz hissine kapılıyorsunuz. Böyle olmasında büyük etken Simon Beckett'in kendi tecrübelerinden faydalanması .Fazla uzatmadan bitireyim, polisiye severler mutlaka okusun benim şahsi görüşüm Rizzoli-Isles serisinden daha güzel bir seri.

    İlk kitap linki:



    Kitap ve Seri Kitap Tanıtımları



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi NaFs -- 16 Şubat 2014; 22:02:12 >




  • the right hand of evil kullanıcısına yanıt
    Seriyi tanıttım hocam umarım beğenirsiniz
  • Sentez* kullanıcısına yanıt
    Patlat bi KKG.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: NaFs

    Seriyi tanıttım hocam umarım beğenirsiniz

    Çok güzel olmuş. Elinize sağlık.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: the right hand of evil

    quote:

    Orijinalden alıntı: NaFs

    Seriyi tanıttım hocam umarım beğenirsiniz

    Çok güzel olmuş. Elinize sağlık.

    Alıntıları Göster
    Hocam 2012de okuduğum birkaç kitap hariç ya sadece puanlayıp geçmişim ya lafını dahi etmemişim ki yazık etmişim sağlam kitapların yanında sağlam birkaç seri de var bunların içinde.2013'de okuduğum kitapların bulabildiğim kadarının linklerini veriyorum bir 10 kadar daha olması lazım ama bulamadım En son okuduğunuz kitaplar konusunda olabilir ya da eksik taradım Kitap Tutkunları konusunu ama bulursam eklerim geri kalanını.


    http://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=68776132 Ateş Geçitleri - Steven Pressfield
    http://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=69790437 Kar Kurdu – Glenn Meade
    http://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=71960647 Kar Kaplanı (İnfazcı) – Trevanian
    http://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=72739961 Metro 2033 – Dimitry Glokhovsky
    http://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=72739961 Boksör Böcek – Ned Beauman
    http://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=73629898 Suç 1,Suç 2 – Ferdinand On Schirach
    http://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=75767548 22/11/63 – Stephen King
    http://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=76247978 Kötü Ruh – Maxime Chattam
    http://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=76721181 Taht Oyunları – George R.R. Martin
    http://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=77172221 Kralların Çarpışması – George R.R. Martin
    http://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=77814040 Kılıçların Fırtınası – George R.R. Martin
    http://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=78259495 Kargaların Ziyafeti - George R.R. Martin
    http://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=79872594 Ejderhaların Dansı – George R.R. Martin
    http://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=78408448 İmkansızın Şarkısı – Haruki Murakami
    http://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=78963226 1Q84 – Haruki Murakami
    http://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=79883758 Sonsuzluğun Sonu – Isaac Asimov
    http://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=80162606 İmparatorluk – Isaac Asimov
    http://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=80762776 Altın Galaksi – Isaac Asimov
    http://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=83729733 Oğullar ve Rencide Ruhlar – Alper Canıgüz



    Onu da yakın zamanda tanıtırım hocam.
    @GencayA



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Sentez* -- 17 Şubat 2014; 0:26:57 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Sentez*

    Hocam 2012de okuduğum birkaç kitap hariç ya sadece puanlayıp geçmişim ya lafını dahi etmemişim ki yazık etmişim sağlam kitapların yanında sağlam birkaç seri de var bunların içinde.2013'de okuduğum kitapların bulabildiğim kadarının linklerini veriyorum bir 10 kadar daha olması lazım ama bulamadım En son okuduğunuz kitaplar konusunda olabilir ya da eksik taradım Kitap Tutkunları konusunu ama bulursam eklerim geri kalanını.


    http://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=68776132 Ateş Geçitleri - Steven Pressfield
    http://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=69790437 Kar Kurdu – Glenn Meade
    http://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=71960647 Kar Kaplanı (İnfazcı) – Trevanian
    http://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=72739961 Metro 2033 – Dimitry Glokhovsky
    http://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=72739961 Boksör Böcek – Ned Beauman
    http://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=73629898 Suç 1,Suç 2 – Ferdinand On Schirach
    http://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=75767548 22/11/63 – Stephen King
    http://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=76247978 Kötü Ruh – Maxime Chattam
    http://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=76721181 Taht Oyunları – George R.R. Martin
    http://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=77172221 Kralların Çarpışması – George R.R. Martin
    http://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=77814040 Kılıçların Fırtınası – George R.R. Martin
    http://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=78259495 Kargaların Ziyafeti - George R.R. Martin
    http://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=79872594 Ejderhaların Dansı – George R.R. Martin
    http://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=78408448 İmkansızın Şarkısı – Haruki Murakami
    http://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=78963226 1Q84 – Haruki Murakami
    http://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=79883758 Sonsuzluğun Sonu – Isaac Asimov
    http://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=80162606 İmparatorluk – Isaac Asimov
    http://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=80762776 Altın Galaksi – Isaac Asimov
    http://forum.donanimhaber.com/fb.asp?m=83729733 Oğullar ve Rencide Ruhlar – Alper Canıgüz



    Onu da yakın zamanda tanıtırım hocam.
    @GencayA
    Rizzoli and Isles, tıbbi gerilim ve polisiyenin bir arada olduğu, her kitabın birbiriyle bağlantılı olduğu bir roman serisidir. Seride, Doktor Isles ve Dedektif Rizzoli'nin maceraları anlatılmaktadır. Kitaplar birbirinden bağımsız gibi gözüksede, tüm kitaplar birbiriyle bağlantılıdır.

    Seri Boston'da geçmektedir. Karakterler olayların örgüsüne göre şehir değiştirmekte ancak yaşadıkları ve çalıştıkları şehir Boston'dur. Schroeder plaza polis merkezinde görev yapmaktalar. İkili orta yaşlarda, kendi evlerinde yaşayan insanlardır. Jane Rizzoli karakteri sert ve biraz daha duygusuz gibi gözükür, ancak Maura İsles karakteri onun tam aksine biraz daha duygusaldır. Seri boyunca maceradan maceraya atlayan bu ikilinin ailesine dair bilgilere de zaman zaman yer verilir. Jane Rizzoli karakterinin ailesi geçim sıkıntılarıyla yüzleşmiş ve Jane'in tanımına göre fakir bölgelerde yaşamıştır. Anne ve babası iyi bir çiftken, araları bozulan anne ve babasının durumlarınıda yakından inceler.

    Tess Gerritsen'in belkide en güzel yanı, bir kitabın içerisine iki farklı hikaye eklemesidir. Daha sonra bu iki hikayeyi birleştirir ve muntazam bir eseri ortaya çıkarır. Bu bağlamda, şahsıma göre okurken en çok üzüldüğüm ve duygulandığım romanı "Siliniş"tir. Kitaplar genellikle maceranın ana karakterinin anlatmasıyla başlar, ve ya onlara bakan üçüncü gözler tarafından aktarılır. Kimi zaman karakterin ağzından okurken, kimi zaman hissettiklerine kulak veririz. Ek olarak belirtmek gerekirse, tüm kitaplar bölümlerden oluşmaktadır ve polisiyenin en çok sevdiğimiz yanı olan, macerayı ortasında bırakıp başka bir olaya dönme örgüsüde tüm kitaplarda bulunmaktadır. Tess Gerritsen tüm seri boyunca en az üç farklı yazım metodu kullanmıştır. Her kitapta kendini ne kadar geliştirdiğini fark ettiğimiz Gerritsen, kendisininde doktor olması sebebiyle kitaplarında tıbbi terimleri olağan bir şekilde kullanır. Yani herhangi bir kasıntı ve ya alıntı yoktur, bunu okurken hissedersiniz. Doğan Kitap çevirmen notu olarak tıbbi terimleri bize aktarır. Ancak Martı yayınevi bu imkanı malesef sunmamaktadır. Bu tıbbi terimlerin en güzel yanı, onları merak etmeniz ve interneti açıp tek tek kelimeleri aratmanıza neden olur ki çok heyecan vericidir. Gerritsen sadece tıbbi terimler değil, zaman zaman eski kelimeleride kullanmakta ve ne kadar iyi bir okur ve araştırmacı olduğunu bize gösterir.

    Seriyi gözünüzün önüne sadece cinayetler olarak getirmeyin, Mısıra ve müzelere yaptığımız yolculuklar, tarihi kazı alanlarına gitmelerimiz ve şeytanları ziyaretlerimiz yüzeysel değil, derinine bilgilerle dolu olur. Gerritsen yapmış olduğu bu incelikle kesinlikle bir kaç sayfa olarak geçmez, kocaman bölümlerce Mısır'la ilgili bilgi verebilir, şeytanlar hakkında size bir şeyler öğretebilir. Yani sadece ölüm odaklı değil, aynı zamanda bilgi dolu bir seride sizi bekliyor.

    Karakterler hakkında kısa bilgiler vermek istiyorum.

    Maura isles karakteri Adli Tıp Uzmanı'dır. Mesleğinin zirvesinde ve doktorası bulunmaktadır. Ailesi hakkında "ikiz bedenler" romanında bilgi verilmektedir. Maura isles, en büyük korkusunun insanlar olduğunu Dedektif Frost'a anlatırken son derece samimidir. Dışardan bakıldığında, polislerin ona taktığı lakapla Ölüm Kraliçesi son derece mesleğine düşkündür ve onu başka bir şeyle meşgul olurken göremezsiniz. Ancak Gerritsen, Maura ile ilgili bölümler yazarken seriye genel olarak dağıtmış olduğu "Maura hakkında" kısımlarında görürüz ki, aslında eve girdiğinde odaları tek tek gezen, kapıları kilitleyen ve alarm sistemi olmadan uyuyamayan, çok fazla yemek yemeyen ve bir o kadar duygusal bir karakter olduğunu görürüz. Hayatta tek başına olan Maura'nın başından bir evlilik geçmiştir ve onun sonrasında kimseye ciddi anlamda bağlanmamıştır. Ta ki rahiple tanışıp farklı duygular yaşayana kadar. Siyah ve dolgulu saçları olan Maura, en kötü koşullarda -ceset bulunan yer bir bataklık bile olsa- son derece alımlı ve güzeldir.

    Jane Rizzoli karakteri, yazarın betimlemesine göre aşırı güzel bir kadın değil. Son derece sert ve görev yaptığı Cinayet Masası biriminin tek kadın dedektifi. Zekidir ve olayları çözerken kullandığı metodlar ilgi çekicidir. Ortağı Frost'la son derece iyi anlaşır ancak muhabbetleri hiç yoktur. Sadece birbirini tanıyan iki çift olduğunu söyleyebiliriz. Jane Rizzoli karakterinin ailesi fakir bölgelerde büyüdüğü için Jane zaman zaman kendi taktığı isimle , o köprüden eskiden yaşadığı yerlere bakıp duygulanmayı çok sever. Bunu yaptığını seride çok yerde göreceksiniz. Rizzoli, dostları için yapmayacağı şeyi olmayan bir kadın olmasına rağmen, bunları çok belli etmez. Yani içten içe aslında çok duygusal bir karakteri okuruz, ancak dışardan bakıldığında o dokunulmaması gereken bir dikendir. Rizzoli tanıştığı Fbi ajanı Gabriel'i gördüğünde ve Regina ya merhaba dediğinde hayatı tamamen değişecektir.

    Dedektif Frost ve Korsak, Rizzoli'nin biriminde çalışan iki dedektif. Frost, Rizzoli'nin sağ kolu, ortağı, yardımcısıdır. Korsak daha sonra emekli olmaktadır. Frost mesleğinde iyidir ve bilgisayarlarla arası mükemmeldir.

    Sonuç olarak Rizzoli Isles, zaman zaman ailenin önemine vurgu yapan, içerisinde romantizim, gerilim,macera,korku,tıbbi , dini, tarihi vb. bulunduran bir seridir. Okurken sıkılacağınız ve bırakacağınız son serilerden biridir.

    RIZZOLI AND ISLES DIZISI
    Abd'de TNT'de yayınlanan dizidir. Dizi şimdiye kadar dört sezon çekilmiştir. Seriyle bağlantısı son derece azdır ancak oldukça başarılı bir dizidir.
    Diziden bir görüntü (Rizzoli ve Isles karakterleri)
    Kitap ve Seri Kitap Tanıtımları


    Kitap ve Seri Kitap Tanıtımları

    Serinin ilk kitabı. (fotoğraf İnternetten alınmıştır.)

    Serinin orjinal adı: Rizzoli and Isles

    Yazar: Tess Gerritsen. Yazar hakkında detaylı bilgi:
    tr.wikipedia.org
    Tess Gerritsen - Vikipedi
    http://tr.wikipedia.org/wiki/Tess_Gerritsen


    Serinin Kitapları;

    Cerrah - The Surgeon (2001)
    Çırak - The Apprentice (2002)
    Günahkar - The Sinner (2003)
    İkiz Bedenler - Body Double (2004)
    Siliniş - Vanish (2005)
    Mefisto Kulübü - The Mephisto Club (2006)
    Ruh Koleksiyoncusu - The Keepsake (2008)
    Buz Gibi Soğuk - Ice Cold (US) / The Killing Place (UK) (2010)
    Sessiz Kız - The Silent Girl - (2011)
    Sona Kalan-Last to Die - (2012)



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi XpressMusic34 -- 17 Şubat 2014; 20:27:12 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: XpressMusic34

    Rizzoli and Isles, tıbbi gerilim ve polisiyenin bir arada olduğu, her kitabın birbiriyle bağlantılı olduğu bir roman serisidir. Seride, Doktor Isles ve Dedektif Rizzoli'nin maceraları anlatılmaktadır. Kitaplar birbirinden bağımsız gibi gözüksede, tüm kitaplar birbiriyle bağlantılıdır.

    Seri Boston'da geçmektedir. Karakterler olayların örgüsüne göre şehir değiştirmekte ancak yaşadıkları ve çalıştıkları şehir Boston'dur. Schroeder plaza polis merkezinde görev yapmaktalar. İkili orta yaşlarda, kendi evlerinde yaşayan insanlardır. Jane Rizzoli karakteri sert ve biraz daha duygusuz gibi gözükür, ancak Maura İsles karakteri onun tam aksine biraz daha duygusaldır. Seri boyunca maceradan maceraya atlayan bu ikilinin ailesine dair bilgilere de zaman zaman yer verilir. Jane Rizzoli karakterinin ailesi geçim sıkıntılarıyla yüzleşmiş ve Jane'in tanımına göre fakir bölgelerde yaşamıştır. Anne ve babası iyi bir çiftken, araları bozulan anne ve babasının durumlarınıda yakından inceler.

    Tess Gerritsen'in belkide en güzel yanı, bir kitabın içerisine iki farklı hikaye eklemesidir. Daha sonra bu iki hikayeyi birleştirir ve muntazam bir eseri ortaya çıkarır. Bu bağlamda, şahsıma göre okurken en çok üzüldüğüm ve duygulandığım romanı "Siliniş"tir. Kitaplar genellikle maceranın ana karakterinin anlatmasıyla başlar, ve ya onlara bakan üçüncü gözler tarafından aktarılır. Kimi zaman karakterin ağzından okurken, kimi zaman hissettiklerine kulak veririz. Ek olarak belirtmek gerekirse, tüm kitaplar bölümlerden oluşmaktadır ve polisiyenin en çok sevdiğimiz yanı olan, macerayı ortasında bırakıp başka bir olaya dönme örgüsüde tüm kitaplarda bulunmaktadır. Tess Gerritsen tüm seri boyunca en az üç farklı yazım metodu kullanmıştır. Her kitapta kendini ne kadar geliştirdiğini fark ettiğimiz Gerritsen, kendisininde doktor olması sebebiyle kitaplarında tıbbi terimleri olağan bir şekilde kullanır. Yani herhangi bir kasıntı ve ya alıntı yoktur, bunu okurken hissedersiniz. Doğan Kitap çevirmen notu olarak tıbbi terimleri bize aktarır. Ancak Martı yayınevi bu imkanı malesef sunmamaktadır. Bu tıbbi terimlerin en güzel yanı, onları merak etmeniz ve interneti açıp tek tek kelimeleri aratmanıza neden olur ki çok heyecan vericidir. Gerritsen sadece tıbbi terimler değil, zaman zaman eski kelimeleride kullanmakta ve ne kadar iyi bir okur ve araştırmacı olduğunu bize gösterir.

    Seriyi gözünüzün önüne sadece cinayetler olarak getirmeyin, Mısıra ve müzelere yaptığımız yolculuklar, tarihi kazı alanlarına gitmelerimiz ve şeytanları ziyaretlerimiz yüzeysel değil, derinine bilgilerle dolu olur. Gerritsen yapmış olduğu bu incelikle kesinlikle bir kaç sayfa olarak geçmez, kocaman bölümlerce Mısır'la ilgili bilgi verebilir, şeytanlar hakkında size bir şeyler öğretebilir. Yani sadece ölüm odaklı değil, aynı zamanda bilgi dolu bir seride sizi bekliyor.

    Karakterler hakkında kısa bilgiler vermek istiyorum.

    Maura isles karakteri Adli Tıp Uzmanı'dır. Mesleğinin zirvesinde ve doktorası bulunmaktadır. Ailesi hakkında "ikiz bedenler" romanında bilgi verilmektedir. Maura isles, en büyük korkusunun insanlar olduğunu Dedektif Frost'a anlatırken son derece samimidir. Dışardan bakıldığında, polislerin ona taktığı lakapla Ölüm Kraliçesi son derece mesleğine düşkündür ve onu başka bir şeyle meşgul olurken göremezsiniz. Ancak Gerritsen, Maura ile ilgili bölümler yazarken seriye genel olarak dağıtmış olduğu "Maura hakkında" kısımlarında görürüz ki, aslında eve girdiğinde odaları tek tek gezen, kapıları kilitleyen ve alarm sistemi olmadan uyuyamayan, çok fazla yemek yemeyen ve bir o kadar duygusal bir karakter olduğunu görürüz. Hayatta tek başına olan Maura'nın başından bir evlilik geçmiştir ve onun sonrasında kimseye ciddi anlamda bağlanmamıştır. Ta ki rahiple tanışıp farklı duygular yaşayana kadar. Siyah ve dolgulu saçları olan Maura, en kötü koşullarda -ceset bulunan yer bir bataklık bile olsa- son derece alımlı ve güzeldir.

    Jane Rizzoli karakteri, yazarın betimlemesine göre aşırı güzel bir kadın değil. Son derece sert ve görev yaptığı Cinayet Masası biriminin tek kadın dedektifi. Zekidir ve olayları çözerken kullandığı metodlar ilgi çekicidir. Ortağı Frost'la son derece iyi anlaşır ancak muhabbetleri hiç yoktur. Sadece birbirini tanıyan iki çift olduğunu söyleyebiliriz. Jane Rizzoli karakterinin ailesi fakir bölgelerde büyüdüğü için Jane zaman zaman kendi taktığı isimle , o köprüden eskiden yaşadığı yerlere bakıp duygulanmayı çok sever. Bunu yaptığını seride çok yerde göreceksiniz. Rizzoli, dostları için yapmayacağı şeyi olmayan bir kadın olmasına rağmen, bunları çok belli etmez. Yani içten içe aslında çok duygusal bir karakteri okuruz, ancak dışardan bakıldığında o dokunulmaması gereken bir dikendir. Rizzoli tanıştığı Fbi ajanı Gabriel'i gördüğünde ve Regina ya merhaba dediğinde hayatı tamamen değişecektir.

    Dedektif Frost ve Korsak, Rizzoli'nin biriminde çalışan iki dedektif. Frost, Rizzoli'nin sağ kolu, ortağı, yardımcısıdır. Korsak daha sonra emekli olmaktadır. Frost mesleğinde iyidir ve bilgisayarlarla arası mükemmeldir.

    Sonuç olarak Rizzoli Isles, zaman zaman ailenin önemine vurgu yapan, içerisinde romantizim, gerilim,macera,korku,tıbbi , dini, tarihi vb. bulunduran bir seridir. Okurken sıkılacağınız ve bırakacağınız son serilerden biridir.

    RIZZOLI AND ISLES DIZISI
    Abd'de TNT'de yayınlanan dizidir. Dizi şimdiye kadar dört sezon çekilmiştir. Seriyle bağlantısı son derece azdır ancak oldukça başarılı bir dizidir.
    Diziden bir görüntü (Rizzoli ve Isles karakterleri)
    Kitap ve Seri Kitap Tanıtımları


    Kitap ve Seri Kitap Tanıtımları

    Serinin ilk kitabı. (fotoğraf İnternetten alınmıştır.)

    Serinin orjinal adı: Rizzoli and Isles

    Yazar: Tess Gerritsen. Yazar hakkında detaylı bilgi:
    tr.wikipedia.org
    Tess Gerritsen - Vikipedi
    http://tr.wikipedia.org/wiki/Tess_Gerritsen


    Serinin Kitapları;

    Cerrah - The Surgeon (2001)
    Çırak - The Apprentice (2002)
    Günahkar - The Sinner (2003)
    İkiz Bedenler - Body Double (2004)
    Siliniş - Vanish (2005)
    Mefisto Kulübü - The Mephisto Club (2006)
    Ruh Koleksiyoncusu - The Keepsake (2008)
    Buz Gibi Soğuk - Ice Cold (US) / The Killing Place (UK) (2010)
    Sessiz Kız - The Silent Girl - (2011)
    Sona Kalan-Last to Die - (2012)

    Alıntıları Göster
    Edit: Harry Potter serisi incelemesini daha iyi yapacak birini tanıyorum. Bu yüzden mesajımı editledim.

    @sayisalman
    Herkes için Harry Potter serisini inceler misin?



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi XpressMusic34 -- 17 Şubat 2014; 19:09:44 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: XpressMusic34

    Edit: Harry Potter serisi incelemesini daha iyi yapacak birini tanıyorum. Bu yüzden mesajımı editledim.

    @sayisalman
    Herkes için Harry Potter serisini inceler misin?
    --



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi XpressMusic34 -- 17 Şubat 2014; 19:10:20 >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: XpressMusic34

    --

    Alıntıları Göster
    Hayali iki kıta arasında geçen, tüm hikayenin 3.bir şahıs tarafından anlatıldığı, mevsimlerin seneler sürdüğü fantastik roman serisi. 7 kitap halinde yayınlanması planlanmıştır. Mitoloji ve sihirin hemen hemen olmadığı seride kasıtlı olarak cinsellik kullanan yazar, fantezi alanında adını duyurdu. Ateş saçan ejderhalar, duvarın arkasındaki diğerleri gibi doğaüstü varlıklar barındırmaktadır.
    Seriden esinlenerek çekilen dizi game of thrones ve hazırlanan video oyunları büyük ilgi gördü.

    Kitap ve Seri Kitap Tanıtımları

    Yazar hakkında detaylı bilgi:
    tr.wikipedia.org
    George R. R. Martin - Vikipedi
    http://tr.wikipedia.org/wiki/George_R._R._Martin


    Serinin Kitapları ve derinine bilgi

    http://forum.donanimhaber.com/m_49149810/tm.htm




  • quote:

    Orijinalden alıntı: NaFs

    Dr. David Hunter Serisi - Simon BECKETT

    Serideki Kitaplar

    1.Ölümün Kimyası
    2.Kemiklerin Şifresi
    3.Ölülerin Fısıltısı
    4.Mezarların Çağrısı

    Bu seri ithaki yayınları tarafından dilimize kazandırılmış çevirisi gayet güzel, imal hatası ve cümle düşüklüğüne rastlamadım. Kitaplar gayet akıcı insanı sıkmıyor ve bir an önce diğer sayfaya geçmek için kendinizi çabalar bir şekilde bulabiliyorsunuz.Yazar merak unsurunu çok iyi kullanıyor ve çarpıcı sonlarla kitaplara nokta koyuyor.
    Kitapların konusuna gelirsek David Hunter'ın uzmanlık alanı antropoloji ve bu alandaki olaylara yardımcı oluyor fakat işin içine girip olayların merkezinde olmaktan kurtulamıyor. Diğer bir artı yönü Dr.Hunter kendi iç hesaplaşmalarının da olması güzellik katıyor. Olayların gerçekçilik yönü çok yüksek ve adeta sizde olayı yaşıyormuşsunuz hissine kapılıyorsunuz. Böyle olmasında büyük etken Simon Beckett'in kendi tecrübelerinden faydalanması .Fazla uzatmadan bitireyim, polisiye severler mutlaka okusun benim şahsi görüşüm Rizzoli-Isles serisinden daha güzel bir seri.

    İlk kitap linki:



    Kitap ve Seri Kitap Tanıtımları

    Alıntıları Göster
    @nafs
    Katkınız için teşekkür ederiz.

    @sentez
    Öncelikle katkın için teşekkürler. Sen zaten çok güzel bir liste yapmışsın, bende tek tek yukarı almak istemedim direk mesajını link olarak ekledim. Önerdiğin bir şekil varsa öylede yapabiliriz.

    --

    İlk mesajdaki incelemeleri aşağı aldım arkadaşlar, bölüm yöneticisine bir kaç gündür ulaşamadım -aşağı alıp almamam konusunda danışmıştım, olası bir mesaj arttırımı dile gelmesin diye- ancak cevap gelmeyince aşağı aldım. İlk mesaj daha derli toplu duruyor sanki, önerilere göre yine şekil verebiliriz.




  • Yukarıda kara kule serisinin sıralamasını yazdım. İnternet'te ki yorumlarda hep spoiler olduğu için buraya koymadım. Kendimde seriyi tam bitirmediğim için net bir yorum yapamıyorum ama benim yazdığım gibi sadece sıralama ve resim koyulsa sayfa daha sade, güzel durur gibi.
  • Kısa bir tanıtım yazarsanız çok daha güzel olacaktır. Yukarıdaki örnekler gibi.

    @Oromë
    Selamlar. Sentez'in önerisiyle size bu mesajı yazıyorum. Bizim için Yüzüklerin efendisini inceler misiniz? Teşekkürler.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: XpressMusic34

    Kısa bir tanıtım yazarsanız çok daha güzel olacaktır. Yukarıdaki örnekler gibi.

    @Oromë
    Selamlar. Sentez'in önerisiyle size bu mesajı yazıyorum. Bizim için Yüzüklerin efendisini inceler misiniz? Teşekkürler.
    Rizzoli And Isles incelemesine detaylar eklenmistir.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: XpressMusic34

    Rizzoli And Isles incelemesine detaylar eklenmistir.

    Alıntıları Göster
    Platon - Sokratesin Savunması


    Bu kitap ve okuduğum kitapları yorumladığım blogumdan da ulaşabilirsiniz...




    Günümüzden yaklaşık 2500 yıl önce yaşayan ve helenistik dönemin en büyük filozofu olarak kabul edilen Sokrates'in bir grup tarafından iftira ve karalamalar ile nasıl katledildiğini ve bu durumu ne kadar büyük bir olgunlukla karşıladığını okumak insanı derinden etkiliyor.

    Kitabın üç bölümü yargılama öncesi,karar,kararın uygulanması olarak derlenmiş.

    Yargılama sırasında söz alan Sokrates'in tüm idaaları çok basit cevap ve önermelerle nasıl çürüttüğünü ve aslında iftiraların ne kadar asılsız olduğunu gösteriyor.Bu bölümde tanrıları inkar ve gençleri cahilleştirmekle suçlanan Sokrates'in kendini suçlayanlara ve mahkemeye karşı çok sakin ve kendinden emin konuşması,başlarda sinir bozsa da zamanla etkisi altında bırakıyor insanı.

    İkinci bölümde karardan sonra söz aldığında,aslında çıkacak olan kararı bildiğini ve buna göre konuşmalarını hazırladığı görülüyor.Karara itiraz etmiyor anacak özellikle öğrencilerin baskısı ve tazminatın kendileri tarafından ödeneceğini belirtmeleri üzerine istemeden de olsa cezanın ölümden tazminata çevrilmesini istiyor ve kesinlikle sürgünü kabul etmiyor.Bunun sebebini de kendi halkının dahi fikirlerine tahammül edemezken sürgüne gideceği,hiç tanımadığı insanların kendini kabul etmeyeceğini ve kendinin de fikirlerinden asla vazgeçmeyeceği olarak gösteriyor.

    Kesin karar verildikten sonra geçen son bölümde ise,kendisine ölüm cezasını bildirmeye gelen arkadaşı Krito ve öğrencisi Platon'un tüm ısrarlarına rağmen kaçmayı asla düşünmüyor.Kaçmamasının sebebini o kadar güzel bir dille anlatıyor ki bu açıklamalardan etkilenmemek mümkün değil.Kendisine zehir getiren gardiyanın da aslında onu ne kadar çok sevdiği ve ölümü üzerinde ne kadar ağladığı Onun insanlar üzerindeki etkisi açıklıyor.Ölmeden önce son sözü de Krito'ya oluyor ve "horoz borcunun ödenmesini" rica ediyor.Ölüme giderken dahi fikirlerini değiştirmeyen birinin bu şekilde davranması da normal aslında.

    Kitabı okurken bazen bu kadar da ukala olmamalı dedirtiyor insana.Ama sonuçta gelmiş geçmiş en büyük filozoflardan ve düşünürlerden biri,sanırım o kadar ukalalıkta olmak zorunda.

    İster milattan önce 399 yılının Atinasında,isterse de milattan sonra 2014 yılının Türkiye'sinde olsun,iftira ve karalamaların sonuçlarının aynı olduğunu düşünmek sinir bozucu bir durum.iftira atılan insanların sözleri dinlenmeden peşin hükümlerle cezalandırıldığı gerçeği,sanırım insanoğlu var oldukça devam edecek.




  • 
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.