madende ölenler neden şehit oluyor? (8. sayfa)

Üzücü bir durum daha önce uyarı yapılmasına rağmen yine aynı şeyleri yaşıyoruz..Burada şehit veya değil tartışması yapmayacağım çünkü herşeyin doğrusunu rabbim bilir.. Sonuçta insanlar öldü tartışmaya bile gerek yok ateş düştüğü yeri yakıyor..

Ona bakarsanız dinimizde her gün ölümü düşünmek bile şehit sayılıyor..

Şehitlik kavramının bile içi boşaldı.

Şehitlik zorunlu karşılığı olmayan şeylerde verilir.Sen bir çıkar elde ediyorsan ve kendi insiyatifinle orda isen buna şehitlik filan denmez.Gönüllü iştir o.

Misal zorunlu askerlik görevi gibi.Bu şehitliktir ama polis olsun diğer uzman erbaş vs olsun bu aslen şehit değildir.Kendi istekleri ile oraya gelmişlerdir.

Aynı şekilde doktorluk olur öğretmenlikte buna eklenebilir.Ota b*ka şehitlik denmeye başlandı.

Suistimalin suçu örtbas etmenin kılıfı olmuş şehitlik.Ranzadan düşüp ölene yok.Apartmanın altında çürük yapıda kalmaktan hayatını yitirene bile şehit diyecekler nerede ise.

"Zorunlu askerlik" dışında aslen gerçek şehitlik yoktur.Devlet sırf üstlenemediği sorumluluğun bedelini hafifletmek için halkın parasını yine halkı kandırmak için kullanır.Bunu savunanada yazık diyorum.

Hümanizmin dine muhalifliği, yani işte. O konuda hümanizm büyük bir şemsiye başlık olarak o denli tutarlı veya en basitinden homojen değil. Hatta Cicero'dan İtalyan Rönesansı'na uzanan standart bir tarihsel hümanizmayı düşünürsek hiç de öyle dine karşı değil. En basitinden İtalyan Rönesansı'nın dünyaca ünlenmiş temsili sanatındaki dini temaları düşünebiliriz. Hemen akla gelecek örnekler Leonardo Da Vinci'nin Son Akşam Yemeği diye bilinen duvar resmi, Michelangelo'nun Davud ve Musa heykelleri, Sistine Şapeli'nin tavanını kaplayan freskosu. Hümanizmanın antik öncülü addedilen, Avrupa geleneğinde önemli bir yer işgal eden Cicero da geleneksel Roma dinine (Religio) bağlı yurtsever bir karakterdi.

Ancak aydınlanmacı rasyonalite (genel anlamda) kesinlikle dediğiniz gibi ele alınabilir. Yani dine katı biçimde muhalif. Yine de bazı aydınlanmacılar arasında Muhammed Peygamber'in de toplumunu ıslah etmeye yeltenen aydınlanmacı bir profil olarak yorumlanıp övüldüğünü not düşelim. Aydınlanmacılardaki esas alerji Avrupa'daki kurumsal dine yani Ortaçağ'ın Kilise Hıristiyanlığına, akla-bilime dayanmayan her türlü eski adete, din adamları ve mutlakiyetçi monarşiye dönüktü.

Şehitlik bir makam , eğer vermezsen insanlar suçlu-sorumlu arar.

Makamı verip oyalıyorsun , avutuyorsun...

Çok güzel örnek vermişsin. Kulaktan kulağa oynarken bile burdan matkap derdik 4 kişi geçince sözcük "nihayet" e dönerdi. 1000 küsur yıldır ne hadisi ? Nasıl aynı kalsın ? 6000 - 7000 tane hadis yazabilmek için yemeden içmeden hadis düşünmen lazim sadece.

7000 e kadar say desem nerdeyse 1 saat sürer. Şiir yaz yılda 300 tane yazabiliyor musun? Kim demişti hatırlamıyorum. Bu kadar hadise Peygamberin ömrü yetmez diye. Yani ben şu an deistim. Hadislerin doğruluğuna inancımı kaybetmeden önce de inanmıyordum. Akil var mantık var. Ayetlere inanan birini anlarım da bir insanın kısa hayatı boyunca 6-7000 adet hadis söylediğini ve bu 7000 hadisin günümüze kadar kulaktan kulağa değişmeden geldiğine inanmak akıl mantık işi degil. 3 kişi yan yana gelip kulağınıza birşey soyleyin bakalım öteki uçtan ne olarak çıkacak ?

6 kitap var, bunları kabul ediyoruz. en önemlileri de buhari ve muslim 

Hocam ben de inançlı bir insan olarak hadisler için aynısını dedim ve bazı arkadaşlara göre dinden çıktım hemen kâfir ilan edildim.

hadis konusunda size hak veriyorum bu mantıklı açıklamanızdan sonra...

anlamıyorlar hocam işte böyle basit bir şeyi bile, uğraşmamak için direkt blok basıyorum çoğuna 

ilk başta bende inanmamıştım mantığını sorgulamıştım. daha sonra konu başına dönünce şehadet kısmından bahsedince benimde mantığıma oturdu dediklerin.

zaten benim bildiğim kadarıyla peygamber efendimizin sözlerini açıklayan klşilerın hafızası çok kuvvetli olduklarını duymuştum.

Doğru hocam çok kuvvetli ama en ufak bir şüphede sahihlikten düşüyor hadis. Hadisleri ileten kişiler zaten sıradan insanlarda değil, hayatını dine adamış kişiler.