Şimdi Ara

Mülteci İstilası Tamamlanıyor

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
39
Cevap
5
Favori
6.129
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
187 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Bu yazıyı kendi ülkesinin vatandaşları açlık sınırında yaşayan, görmediği sağlık hizmeti için borçlandırılan ve borcuna hala faiz yüklenen ama ülkeye doldurulan toplamı 10 milyonu bulmuş mültecilere her türlü ayrıcalığı tanıyanlardan, askerini yakarak öldürenlere vatandaşlık verenlerden, dağdan indirdiklerini en iyi okullarımıza hiçbir şart istemeden yerleştirenlerden, kısacası kansız bir avuç insandan korkmadığım için yazıyorum.



    Artık boşalan her eve, kapanan her dükkana mülteciler yerleşiyor. Sokakta, markette, Avm'de, çocuk parklarında, meydanlarda, toplu taşımada, nüfus müdürlüklerinde, yani her yerde fazlasıyla mülteci görüyorum ve kansız, kahpe, onursuz kişiler tarafından değersiz bir kağıt parçasına çevirilmiş Türk vatandaşlığı, evinizde bile rahat vermeyen gürültü topluluğu mülteci yığınına oy için dağıtılıyor.



    Aşağıdakileri Ankara'da yaşayan bir hastane personeli olarak yazıyorum. Daha yoğun mülteci nüfusuna sahip şehirleri, orada çalışanların nelere şahit olduklarını düşünemiyorum bile...



    Mülteciler bizlerin ödediği vergilerle tedavi oluyorlar ve hiçbir minnet duymuyorlar, emin olun. Hala daha fazlasının peşindeler.

    Her gün belediyelerden, kaymakamlıklardan ek para alabilmek için, sağlık kurullarından engelli raporu alan/almaya çalışan binlerce mülteci var.

    Diş hastaneleri, erişkin aciller, özellikle kadın doğum hastaneleri ve çocuk aciller bu insanların işgali altında. Acillerde her 3 hastadan 1'i, kadın doğum hastanelerinde her 2 hastadan 1'i mülteci.

    Randevu almak isteseniz aylarca beklemeniz gerekiyor, gittiğiniz her devlet hastanesinde, acil olarak gitseniz bile saatlerce sıra bekliyorsunuz çünkü mülteciler her yerde.

    Hastaneye gitseniz sizden ödeme isteyebilirler, eczaneye gitseniz ilaç veya muayene parası ödersiniz sigortalı olduğunuz halde. Her ay maaş verilen, çoğaldıkça maaşı artan, büyük şehirlere yerleşmiş, çalışıp veya dükkan açıp vergi ödemeyen, bağkur veya sigorta derdi olmayan, hala maddi yardım yapılan ve bedava tedavi olabilen bir mülteci ödemez.

    Kaç kez denk geldim sigortası olmadığı için muayene olamayan, randevu alamayan vatandaşlara.

    Kaç kez denk geldim ağrılar içinde dişini çektirmek isteyip sigortası olmadığı için tedavi olamayanlara.

    Diş yaptırmak isteyen vatandaşlara implant için fahiş fiyatlar istenip, mültecilere implant ücretinin küçük bir kısmı veya tamamen ücretsiz yapıldığına kaç kez denk geldim.

    Mültecilerden sıra gelmediği için randevu alamayan hamile kadınlara, hastanelerde nereye gitse sıra bekleyerek tüm gününü geçirenlere...


    Bu insanların "genelinin" ahlak yapısından bahsetmek gerek biraz da. Çok sayıda 18 yaş altı doğum oluyor mülteci topluluğunda (14 yaşında çocuğun çocuk doğurduğunu gördüm).

    Hala başlık parası, çok eşlilik gibi çağ dışı adetler geçerli durumda. Bu insanlarla aynı şehirlerde, aynı semtlerde, hatta aynı apartmanlarda yaşıyoruz.

    Yaklaşık 10 yılda bu kadar çabuk çoğalmalarının sebepleri çok eşlilik, 18 yaş altı doğumlar ve çoğaldıkça artan maaşları. 18 yaş altı doğumların bir diğer sebebi aile içi istismar. Sorumluların böyle sorunlarla en başta ilgilenmesi gerektiği yerde, devlet hastanelerinde çocukların çocuk doğurmalarına izin veriliyor. Bu korkunç durum hiç de azımsanacak düzeyde değil. Zaten hergün metroda, yolda veya nereye gitseniz her gördüğü kadına aç gözlerle bakan mültecilerin ahlak yapısını ve anlayışını daha fazla anlatmama gerek yok.


    Bir diğer önemli konu maliyetler. Türkiye'de doğan mülteci çocuk sayısı Türklere oranla daha fazla, hem de son birkaç yıldır böyle. Bir sezaryen ameliyatının, bir normal doğumun SGK'ya faturası tahmin edebileceğinizden de fazla. Ve mülteciler için günde onlarca sezaryen ameliyatı, yüzlerce normal doğum gerçekleştiriliyor Türkiye genelinde.

    Toplamı tam olarak bilmiyorum ama doğum sayısının 1 milyonu geçtiğini rahatlıkla söyleyebilirim. 1 milyon ameliyat ve doğumun faturasının kaç milyar TL olduğunu hesaplayamam bile ve ortaya çıkan korkunç fatura yine halk olarak bize ödetiliyor.

    Bu ve diğer bölümlerdeki yatak ve ilaç masrafları, muayeneler, ameliyatlar, mr'lar ve bunların maliyetleriyle yeni bir ülke kuracak paranın harcandığını ve harcanmaya devam edildiğini söylemek ne yazık ki mümkün.

    Sorumlular zaten kalabalık olan ülkeyi ve kimsenin memnun olmadığı sağlık sistemini daha beter hale getiriyor, kendi insanına her yerde, her türlü eziyeti ediyor.






    Konu büyük ihtimalle silinecek. Son olarak şunu söylemek istiyorum: Keşke bilinçli bireyler olarak birlikte başkaldırıp her alanda insanları bunaltan, gençliğimizi harcayan kan emici sülüklerden hesap sorup bedel ödetebilseydik...








  • Mülteci istilası tamamlanmıyor bilakis daha yeni başlıyor.Mesela 2011 yılında Suriye iç savaşından kaçarak Türkiye'ye sığınan bir ailenin hamile eşi burada çocuğunu doğurdu ve o çocuk bugün 10 yaşında.Doğru düzgün bir eğitim almadı,doğru düzgün bir Türkçe öğrenmedi,doğru düzgün bu ülkeye adapte olmadı. 10 yaşında gelen 20 yaşında,20 yaşında gelen 30 yaşında,30 yaşında gelen 40 yaşında vs...Alayının durumu da 10 yaşındaki çocuktan farksız.Hiçbiri bu ülkeye adapte olmadı,adapte olmakta istemiyor.Bunu isteseler hepsi en azından gençlerin tamamı Türkçeyi öğrenir,dükkan tabelalarını 'arapça' yapmaz,kendi kültürünü ve dilini hakim kılmaya çalışmazdı.


    Mülteci istilası bunlar birkaç kuşak burada kalıp bir geçmişleri olduğu zaman tamamlanacak ve ondan sonra 'özerklik' ve 'bağımsızlık' safhasına geçiş yapacaklar.Yani Anadolu içinde adım adım federe bir devlete doğru son sürat ilerliyoruz.Zaten on yıl önce açılım sürecinde bugün senden benden milliyetçi geçinenler ''Neden Anadolu Birleşik Devletleri gibi bir devlet olmayalım?Neden eyalet sistemine geçmeyelim?'' diyorlardı.Ancak Anadolu Birleşik Devletleri olabilmek için ülke içinde farklı etnik grupların olması ve o etnik grupların bunu istemesi lazımdı.O dönem bunu Kürtlerden başka Lazlara,Alevilere,Çerkeslere vs kabul ettirmeye çalıştılar ancak hiçbiri yanaşmadı.Doğal olarak Anadolu Birleşik Devletlerinin kurulabilmesi için bu topraklarda Türklerden ve Türkleşmiş etnik gruplardan başka etnik grupların daha olması lazım ki bu devlet fikri konuşulabilsin.Türkiye eyaletlere bölünebilsin,kimliğini kaybetsin.Yüzlerce yıl aynı toprakları paylaşan,kız verip kız alıp kaynaşan,aynı dili ve aynı tarihi paylaşan bir ülke içinde eyalet sistemini kurmak mümkün değil.Bunun bozulması için dışardan Türkiye'ye etnik gruplar enjekte ediliyor.Böylece bu topraklarda geçmişi olmayan,bu toprakların diline,kültürüne,tarihine ortak olmayan yeni etnik gruplar oluşturuluyor.


    Misal 30 Ağustos zafer bayramını ele alalım.Bu bayramı bir Suriyeli,bir Afgan,bir Pakistanlı coşkuyla kutlayabilir mi?Anlamını ve önemini hissedebilir mi?Türk bayrağı hakkında özel minnet duyguları olabilir mi?Her gün verilen şehitler için birşey hissedebilir mi?Orta Asyadan itibaren kurulmuş Türk devletleri ve onların tarihi ilgisini çeker mi?Mete Han'ı,Attilayı,Alp Er Tunga'yı,Tomris Hatunu anlayabilir mi?Türkiye'nin son yüzyılını merak eder mi?Dilini kendi 'ana dili' gibi benimseyebilir mi?Kültürünü kendi 'ana kültürü' gibi benimseyebilir mi?


    Normalde Türkleştirme programları yapılsa bu engeller büyük ölçüde giderilebilir ancak bugün Türkiye daha kendisine 'Türk' demekten çekinen,andımızı 'faşist' ve 'ırkçı' bir uygulama olarak gören,Anadoludaki 1000 yıllık Türk varlığını bu sığınmacılara ve mültecilere benzeten dahası Osmanlı tarafından Balkanları Türkleştirmek amacıyla Balkanlara yerleştirilen ancak daha sonra Anadoluya geri dönmek zorunda kalan Balkan Türkleri ile bunları bir tutmaya çalışan bir zihniyet tarafından idare ediliyor.


    Kısacası gelecek kuşaklar beceriksiz ve öngörüsüz bu göçmen politikasının faturasını çok ağır ödeyecekler.Nitekim bizlerde ödemeye başladık.Bizim bugün ödediklerimiz gelecekte bizim çocuklarımızın ve torunlarımızın ödeyeceği bedeller yanında çok basit kalır...

    Korkarım ki kilis ve hatay ileride elimizden çıkacak. Mülteciye acıyanın geçekten beynine s*çayım. Onların bir suçu yok asıl suç onları ülkeye alan iktidarda diyenin de beynine s*çayım. Evet iktidar en büyük suçlu ama savaştan kaçma ayağına avrupaya yerleşme hayali olan ancak avrupa almadığı için Türkiye'de sıkışıp kalmış mülteci de suçlu.


    "Mülteciler bizlerin ödediği vergilerle tedavi oluyorlar ve hiçbir minnet duymuyorlar" Şu yazdığının altına kaşe, imza, mühür ne varsa basarım kardeşim, ancak bazı hümanist geçinen beyin yoksunları bunu anlamıyor "ama onlar da insaaaağn napalım savaşta ölsünler miğğ" diye geziyor ortalıkta.


    Bunların savaştan kaçtığı falan yok, fırsat bu fırsat Avrupa ve diğer gelişmiş ülkelere ancak böyle yamanırız diyerek yola çıkıyorlar, Türkiye bir avrupa değil ama en azından suriyeden iyidir. Güneydoğuda Türk bir esnaf, orada dükkan açan bir suriyelinin sabah suriyeden gelip dükkanı açtığını akşam dükkanı kapatınca tekrar suriyeye gittiğini söyledi, bu adam mı mazlum ezilmiş şimdi?


    Zor durumda olan, canı tehlikede olan hala çocuk yapmaya mı uğraşır? Kusura bakmayın şu mülteci krizinden sonra da mültecilerin hiçbirine acımamaya başladım artık. Dünyanın neresine gidersen git bu mülteci geçinen tiplerin kucağında 3-5 çocuk olur, gittiği yerlerin suç/düzensizlik oranını artırır. Bakın göçmenlerden bahsetmiyorum, göçmen dediğin gururlu olur, gittiği yerde kimseye ilişmeden hayatını kazanmaya o ülkeye layık olmaya çalışır ve o ülkeye ve insanlarına da adapte olur, onlardan biri olur, bu sürede vergisini de öder aldığı hizmetlerin bedelini de. Öyle hem gittiği ülkeden maaş alıp, hem bedava sağlık hizmeti alıp, vergisiz dükkan işletip sonra da "bu ülkeyi sevmiyorum/nefret ediyorum" demez.


    Mülteci geçinen kolpa sürüsünün aldığı hizmetlerin bedelinin daha fazla olması lazım, gittiği doktordan ona fatura çıkart bakayım ya da dükkanından vergi al bak o zaman suriyeye dönüyor mu dönmüyor mu?

    Katilmiyorum bu yoruma. Cografya kader falan degildir, beceriksiz yonetim ve basiretsiz milletler, aldiklari beceriksiz, hatali kararlarin sorumlulugunu kabul etmek istemedikleri icin, boyle abuk sabuk tanimlar uyduruyor.


    "Cografya kaderdir"

    "Ortadoguda petrol olmasa ABD bizi karistirmazdi yigenim"

    "DIs gucler"


    vs. vs. bunlar hep ayni kafanin sonucu.


    Israil ortadogu'nun icinde, neden ic karisiklik yok ? Yada Umman, ya da Guney Kibris, ya da Urdun. Ornekler cogaltilabilir.


    AKP iktidara gelmeden once de ortadogu bu haldeydi, gelen gecen cakiyordu bombalari, ama hicbir turkiye iktidari burnunu ortadoguya sokmamisti.


    AKP'nin gelmesi, ummetci, islamist, baas kafasiyla politika yapip, osmanli imparatorlugunu yeniden kurmayi planlamasiyla turkiye olmayan gsmh'si ile, olmayan politik nufuzu ve askeri kapasitesiyle ortaguya sey bulmus gibi atladi. Sonucu da bu.


    suriye savasi baslagidindan bu yana milyonlarca multeci, KASTEN bu ulkeye alindi, akp'nin uyguladigi multeci politikasinin temelinde, gelen her suriyeliye turk vatandasligi verip, suriye sorununa direk mudahil olmakti -ki bunu yapti-. Uygulanan bu plan esasen urdun'un filistin sorununda uyguladigi ayni plandi ki copy-paste yapti akp, urdun filistin tarihini okuyanlar arka planda donen vatandaslik oyunlarini bilecektir.


    tipki filistin sorununuda arafat'in cikmasi gibi, suriye sorununda da esad'in savasi kazanmasi sonucu, turkiye'nin uzerinden oyun oynamak icin ulkesine soktugu 5 milyon suriyeli turkiye'ye kaldi.


    suriyelilerin gidemeyeceginin ortaya cikmasi, ve multecilerin avrupa'da yarattigi kargasa, akp'ye yeni bir plan verdi. "Malum gitmeyecekler, bari sopa olarak kullaniriz" dediler, ve daha cok multeci almak icin kapilari actilar. Pakistanlisi, afgani, somalilisini ulkeye aldilar. o da yetmedi, ic savas olan, yokolmus ulkelere afrika acilimi altinda vizeleri kaldirdilar. vizelerin kalkmasini bilen yuzbinlerce afrikali deniz karayolu korkusu olmadan THY tarafindan tasinarak turkiye'ye sokuldu.


    Suriler ve pakiler, afganlar dahil su an turkiye'de 10milyondan fazla kacak var. Dnyanin en buyuk parali asker ordusu su an turkiyede, akp tarafindan besleniyor. egitilen kismi, tsk tarafindan libya'da, suriye'de, afganistan'da, azerbaycan'da kullaniliyor.


    Yemleri bitince de yeniceri gibi ayaklanacaklar.


    AKPnin eger giderse, sonrasinda yasanacak olan bir ic savastir. AKP gitmesin diye soylemiyorum, hazirliginizi yapin diye uyariyorum.

  • Yunan kızı manita yapmış kendine.

    Yazında ifadelerine biraz dikkat etseydin keşke, baya baya yazmışsın.


    Mülteci İstilası Tamamlanıyor

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Mülteci istilası tamamlanmıyor bilakis daha yeni başlıyor.Mesela 2011 yılında Suriye iç savaşından kaçarak Türkiye'ye sığınan bir ailenin hamile eşi burada çocuğunu doğurdu ve o çocuk bugün 10 yaşında.Doğru düzgün bir eğitim almadı,doğru düzgün bir Türkçe öğrenmedi,doğru düzgün bu ülkeye adapte olmadı. 10 yaşında gelen 20 yaşında,20 yaşında gelen 30 yaşında,30 yaşında gelen 40 yaşında vs...Alayının durumu da 10 yaşındaki çocuktan farksız.Hiçbiri bu ülkeye adapte olmadı,adapte olmakta istemiyor.Bunu isteseler hepsi en azından gençlerin tamamı Türkçeyi öğrenir,dükkan tabelalarını 'arapça' yapmaz,kendi kültürünü ve dilini hakim kılmaya çalışmazdı.


    Mülteci istilası bunlar birkaç kuşak burada kalıp bir geçmişleri olduğu zaman tamamlanacak ve ondan sonra 'özerklik' ve 'bağımsızlık' safhasına geçiş yapacaklar.Yani Anadolu içinde adım adım federe bir devlete doğru son sürat ilerliyoruz.Zaten on yıl önce açılım sürecinde bugün senden benden milliyetçi geçinenler ''Neden Anadolu Birleşik Devletleri gibi bir devlet olmayalım?Neden eyalet sistemine geçmeyelim?'' diyorlardı.Ancak Anadolu Birleşik Devletleri olabilmek için ülke içinde farklı etnik grupların olması ve o etnik grupların bunu istemesi lazımdı.O dönem bunu Kürtlerden başka Lazlara,Alevilere,Çerkeslere vs kabul ettirmeye çalıştılar ancak hiçbiri yanaşmadı.Doğal olarak Anadolu Birleşik Devletlerinin kurulabilmesi için bu topraklarda Türklerden ve Türkleşmiş etnik gruplardan başka etnik grupların daha olması lazım ki bu devlet fikri konuşulabilsin.Türkiye eyaletlere bölünebilsin,kimliğini kaybetsin.Yüzlerce yıl aynı toprakları paylaşan,kız verip kız alıp kaynaşan,aynı dili ve aynı tarihi paylaşan bir ülke içinde eyalet sistemini kurmak mümkün değil.Bunun bozulması için dışardan Türkiye'ye etnik gruplar enjekte ediliyor.Böylece bu topraklarda geçmişi olmayan,bu toprakların diline,kültürüne,tarihine ortak olmayan yeni etnik gruplar oluşturuluyor.


    Misal 30 Ağustos zafer bayramını ele alalım.Bu bayramı bir Suriyeli,bir Afgan,bir Pakistanlı coşkuyla kutlayabilir mi?Anlamını ve önemini hissedebilir mi?Türk bayrağı hakkında özel minnet duyguları olabilir mi?Her gün verilen şehitler için birşey hissedebilir mi?Orta Asyadan itibaren kurulmuş Türk devletleri ve onların tarihi ilgisini çeker mi?Mete Han'ı,Attilayı,Alp Er Tunga'yı,Tomris Hatunu anlayabilir mi?Türkiye'nin son yüzyılını merak eder mi?Dilini kendi 'ana dili' gibi benimseyebilir mi?Kültürünü kendi 'ana kültürü' gibi benimseyebilir mi?


    Normalde Türkleştirme programları yapılsa bu engeller büyük ölçüde giderilebilir ancak bugün Türkiye daha kendisine 'Türk' demekten çekinen,andımızı 'faşist' ve 'ırkçı' bir uygulama olarak gören,Anadoludaki 1000 yıllık Türk varlığını bu sığınmacılara ve mültecilere benzeten dahası Osmanlı tarafından Balkanları Türkleştirmek amacıyla Balkanlara yerleştirilen ancak daha sonra Anadoluya geri dönmek zorunda kalan Balkan Türkleri ile bunları bir tutmaya çalışan bir zihniyet tarafından idare ediliyor.


    Kısacası gelecek kuşaklar beceriksiz ve öngörüsüz bu göçmen politikasının faturasını çok ağır ödeyecekler.Nitekim bizlerde ödemeye başladık.Bizim bugün ödediklerimiz gelecekte bizim çocuklarımızın ve torunlarımızın ödeyeceği bedeller yanında çok basit kalır...




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Long Nightt -- 2 Ocak 2022; 21:3:7 >




  • Yunanlı kızı kıskanan varsa yardımcı oluruz.
    Membağına götürürüz.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi buradan bir taytlı geçti -- 2 Ocak 2022; 10:41:34 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • iyi de ne yapalım bro, alnı secdeye değen müslüman, Türk'ten evladır diyen bir zihniyet var

  • Korkarım ki kilis ve hatay ileride elimizden çıkacak. Mülteciye acıyanın geçekten beynine s*çayım. Onların bir suçu yok asıl suç onları ülkeye alan iktidarda diyenin de beynine s*çayım. Evet iktidar en büyük suçlu ama savaştan kaçma ayağına avrupaya yerleşme hayali olan ancak avrupa almadığı için Türkiye'de sıkışıp kalmış mülteci de suçlu.


    "Mülteciler bizlerin ödediği vergilerle tedavi oluyorlar ve hiçbir minnet duymuyorlar" Şu yazdığının altına kaşe, imza, mühür ne varsa basarım kardeşim, ancak bazı hümanist geçinen beyin yoksunları bunu anlamıyor "ama onlar da insaaaağn napalım savaşta ölsünler miğğ" diye geziyor ortalıkta.


    Bunların savaştan kaçtığı falan yok, fırsat bu fırsat Avrupa ve diğer gelişmiş ülkelere ancak böyle yamanırız diyerek yola çıkıyorlar, Türkiye bir avrupa değil ama en azından suriyeden iyidir. Güneydoğuda Türk bir esnaf, orada dükkan açan bir suriyelinin sabah suriyeden gelip dükkanı açtığını akşam dükkanı kapatınca tekrar suriyeye gittiğini söyledi, bu adam mı mazlum ezilmiş şimdi?


    Zor durumda olan, canı tehlikede olan hala çocuk yapmaya mı uğraşır? Kusura bakmayın şu mülteci krizinden sonra da mültecilerin hiçbirine acımamaya başladım artık. Dünyanın neresine gidersen git bu mülteci geçinen tiplerin kucağında 3-5 çocuk olur, gittiği yerlerin suç/düzensizlik oranını artırır. Bakın göçmenlerden bahsetmiyorum, göçmen dediğin gururlu olur, gittiği yerde kimseye ilişmeden hayatını kazanmaya o ülkeye layık olmaya çalışır ve o ülkeye ve insanlarına da adapte olur, onlardan biri olur, bu sürede vergisini de öder aldığı hizmetlerin bedelini de. Öyle hem gittiği ülkeden maaş alıp, hem bedava sağlık hizmeti alıp, vergisiz dükkan işletip sonra da "bu ülkeyi sevmiyorum/nefret ediyorum" demez.


    Mülteci geçinen kolpa sürüsünün aldığı hizmetlerin bedelinin daha fazla olması lazım, gittiği doktordan ona fatura çıkart bakayım ya da dükkanından vergi al bak o zaman suriyeye dönüyor mu dönmüyor mu?





  • Long Nightt kullanıcısına yanıt
    Ben anlamıyorum. Bu federasyonlara bölünmesini kime ne faydası var? Sebep ne yani?

    < Bu ileti Android uygulamasından atıldı >
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
  • Marshall-Bruce kullanıcısına yanıt

    Bunlar mülteci değil asalak, bildiğin parazit


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Üzülerek söylüyorum ama maalesef Türkiye içinde yaşayan nüfusun en az %60 ı hak ettiği şekilde yönetiliyor. Hatta hak ettiğinden iyi bir yönetime sahip. Kalan %40 ve çocuklar için çok üzgünüm.


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • TheLordMan kullanıcısına yanıt

    amerika öyle istiyor.

  • Mesajınızda ki her harfinize katiliyorum.
    Ayrıca bir diğer büyük harcama kalemi de aklınıza gelmemiş sanırım Suriye sınırı içi de ki yol hastane üniversite postane vs gibi sanki bizimmis gibi yapılan hizmet ve giden paralar.

    Muhafazakar bir aileden geliyorum.
    Kendimi müslüman olarak tanimliyorum ama Arap hayranı değilim. Yav niye oluyum ki Araplar benim ırkıma hayran olsun. Neymiş İslamiyet Araplara gelmiş ??? Eeeeee banane . Alın ummetciliginizi başınıza çalıp defolup gidin bu ülkenin başından. Her konu cozulurdu ekonomi adaletsizlik demokrasi vs her aksaklık giderlirdi ama bu mülteci çöplüğüne cevrilmemizin bir çözümü maalesef yok arkadaşlar.

    Benim ırkımin bir çocuğu aç yatarken bu sunepelere giden her lokma benden yana haram zıkkım olsun.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • çoğrafya kaderdir diye laf var ya aslında gerçekten öyle. Suriyedeki savaşın bedelini Türkiye ödedi ve ödemeye devam ediyor.


    Savaştan kaçan ve bunu fırsat bilenler ülkeden kaçtılar. aslında denetimsizlik ve tüm kapıları açmamız bunu tetikledi. belki sınırlı ve zorlayıcı şekilde mültecileri kabul etsek bukadar fazla gelen olmazdı.


    örneğin bugün AB'ye katılsak Tüm TC vatandaşları avrupada dolaşım hakkına sahip olsa bakın bakalım kaç milyon insan gidiyor :)

    Suriyede,afganistan türkmenistanda (burada savaş yok ama ülkemizde çokça türkmen var) yaşanan durum bu. insan huzursuz olduğu ortamdan kurtulmak ister.

    Fırsat varsa da yararlanmak ister.


    bizim ekonomik sıkıntılarımızın 1 nedeni de aşırı mülteciyi ülkede barındırıyor olmamızdır. hem sağlık konusunda yük, hem sigortasız çalışma konusunda ülkeye zarar veriyorlar. işsizliğin artması sebepleri.





  • Şu sapıklığa bakın, insan katil olur. Hemde PAKİ??


    Mülteci İstilası Tamamlanıyor
    Mülteci İstilası TamamlanıyorSığınmacı Gündemitwitter
    “Tiktok'ta malikhasnain002 ismiyle paylaşım yapan Pakistan uyruklu bir sığınmacı, sevgilisi ile birlikte yürüyen bir kadını gizlice videoya aldı. (Görüntüler mağdur tarafın daha fazla mağdur olmaması için tarafımızca blurlanmıştır) https://t.co/KPtpgrWOqu”
    https://twitter.com/SiginmaciGundem/status/1477723943465365506?s=20

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bundan 7-8 sene önce defalarca dedim


    Üniversite sınavsız gelen yamyam doluydu


    Bunlar dedim nasıl geliyorlar, nasıl böyle bir haksızlık yapılıyor bize


    Adımız ırkçıya çıktı. Bunu dedim diye 24 tane Türk öğrenci beni şikayet etmiş.


    Şimdi üzülmüyorum, bu ülke bunu haketti. Sadece akp değil bu sorunu Türk milleti kabul etti

  • Bunlar iyi günler çok daha kötü günler yakın

  • TheLordMan kullanıcısına yanıt

    Bağımsız devlet olmak daha kolay olur..


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • McCarty kullanıcısına yanıt

    Coğrafya kader olabilir ama bir İsveç bir Tayvan Norveç İzlanda zorlu kötü buz gibi coğrafyadan yada denizin ortasında zenginlik yaratmışlar biz ise iyi coğrafyadan fakirliği yaratmışız


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • McCarty kullanıcısına yanıt

    Katilmiyorum bu yoruma. Cografya kader falan degildir, beceriksiz yonetim ve basiretsiz milletler, aldiklari beceriksiz, hatali kararlarin sorumlulugunu kabul etmek istemedikleri icin, boyle abuk sabuk tanimlar uyduruyor.


    "Cografya kaderdir"

    "Ortadoguda petrol olmasa ABD bizi karistirmazdi yigenim"

    "DIs gucler"


    vs. vs. bunlar hep ayni kafanin sonucu.


    Israil ortadogu'nun icinde, neden ic karisiklik yok ? Yada Umman, ya da Guney Kibris, ya da Urdun. Ornekler cogaltilabilir.


    AKP iktidara gelmeden once de ortadogu bu haldeydi, gelen gecen cakiyordu bombalari, ama hicbir turkiye iktidari burnunu ortadoguya sokmamisti.


    AKP'nin gelmesi, ummetci, islamist, baas kafasiyla politika yapip, osmanli imparatorlugunu yeniden kurmayi planlamasiyla turkiye olmayan gsmh'si ile, olmayan politik nufuzu ve askeri kapasitesiyle ortaguya sey bulmus gibi atladi. Sonucu da bu.


    suriye savasi baslagidindan bu yana milyonlarca multeci, KASTEN bu ulkeye alindi, akp'nin uyguladigi multeci politikasinin temelinde, gelen her suriyeliye turk vatandasligi verip, suriye sorununa direk mudahil olmakti -ki bunu yapti-. Uygulanan bu plan esasen urdun'un filistin sorununda uyguladigi ayni plandi ki copy-paste yapti akp, urdun filistin tarihini okuyanlar arka planda donen vatandaslik oyunlarini bilecektir.


    tipki filistin sorununuda arafat'in cikmasi gibi, suriye sorununda da esad'in savasi kazanmasi sonucu, turkiye'nin uzerinden oyun oynamak icin ulkesine soktugu 5 milyon suriyeli turkiye'ye kaldi.


    suriyelilerin gidemeyeceginin ortaya cikmasi, ve multecilerin avrupa'da yarattigi kargasa, akp'ye yeni bir plan verdi. "Malum gitmeyecekler, bari sopa olarak kullaniriz" dediler, ve daha cok multeci almak icin kapilari actilar. Pakistanlisi, afgani, somalilisini ulkeye aldilar. o da yetmedi, ic savas olan, yokolmus ulkelere afrika acilimi altinda vizeleri kaldirdilar. vizelerin kalkmasini bilen yuzbinlerce afrikali deniz karayolu korkusu olmadan THY tarafindan tasinarak turkiye'ye sokuldu.


    Suriler ve pakiler, afganlar dahil su an turkiye'de 10milyondan fazla kacak var. Dnyanin en buyuk parali asker ordusu su an turkiyede, akp tarafindan besleniyor. egitilen kismi, tsk tarafindan libya'da, suriye'de, afganistan'da, azerbaycan'da kullaniliyor.


    Yemleri bitince de yeniceri gibi ayaklanacaklar.


    AKPnin eger giderse, sonrasinda yasanacak olan bir ic savastir. AKP gitmesin diye soylemiyorum, hazirliginizi yapin diye uyariyorum.





  • Bir yanlışı düzelteyim bunlar mülteci değil. Sığınmacı veya geçici koruma statüsünde göçmen.


    Türk yasalarına ve avrupa ile imzalanan göçmen yasalarına göre bunları sınır dışı etme imkanına sahibiz.


    Su anda yapmamamız ileride büyük sorunlara yol açabilir.


    refworl.org ve unhcr.org 'de biraz önce bazı makaleler okudum. Gece yarısı bir dünya işim varken 1 senedir ne yazık ki saatlerimi böyle şeylere veriyorum. (Bu sorun yüzünden istanbuldan göç etmek zorunda kaldım anadoluya)


    Çok karışık araştırdığım için şimdi direkt link veremeyeceğim (Türkiye diye aratıp bazı belgeleri inceleyebilirsiniz siteden)


    Okuduğum kaynaklarda kürt sorununu esad'ın da daha önce yaşadığı yazıyor. Ama bunları yazarken avrupa kaynakları ezilmiş azınlık kürt halkı diye yazıyor. Verdiği kaynaklarda 'da 20-30 tane çoğunda tutuklanma bir süre sonra salıverilme olmasına rağmen eziyet diye bahsediyor ve Kürt halkı ezilirken bunu Arap Milliyetçiliği altında yapıldığı yazılıyor. Bakın bunların gerçekliğini çok bilmem son 1 haftadır araştırıyorum bu konuyu. (Danimarka göçmen bürosundan çevirerek okuduğum bir yazı)


    Esad bunları 1998'den sonra adana anlaşmasından sonra yaşamaya başlıyor ve 13 yıl sonra suriye iç savaşı baş gösteriyor 1 ay içerisinde iç savaş yayılıyor.


    Yani emparyalist güçler aynı taktiği kullanıyor. %10 bir topluluk + bu topluluklar ile hareket eden bir kitle kışkırtıp diğer azınlık ve eğitimsiz halk ile beraber iç savaşa zorlanıyorlar.


    Bunu daha önce 1920-1935 aralarında Türkiye'de denediler. (Seyh said vb.) Cibran Aşireti (Kürttür. Oğuzların Çepni boyundandır) ve bir çok Kürt aşiretleri Türkiye cumhuriyeti güçleri arasında yer alıp bastırmışlardır. Halen bir çok Kürt korucuları ve aileleride yine bu emparyalist oyunları görüp karşısında olmuşlardır. HDP'nin silahlı terör örgütlerine verdikleri açık destek ile ne halde olduğumuz halen belli.


    Çok şükür. Türkiye'yi bu sorun nedeni ile bir iç savaşa sürükleyemediler. Ama halen sıcak tutmak için ellerinden geleni yapıyorlar.


    İnsanlar eğitimsiz ve şiddet yanlısı olduğu sürece bu sorunlar her zaman sıcak olmaya devam eder. Kürt sorunu yoktur. Ama eğitimsiz bir halk sorunu vardır.


    Nato, BM o zamana kadar pkk gibi örgütleri terör listesinde olmasına rağmen silahlandırıyorlar. Bunlar zaten kanıtlandı ve kabul edildi biliyorsunuz.


    Kuzey ve Doğru suriye özerk yönetimi 2012'de (daha öncesi eminim var) kuruluyor. Halen abd, ingiltere, fransa, kanada, almanya, hollanda, belçika, danimarka, avutralya, birleşik arap emirlikleri ve çok ilginç bir şekilde katar tarafından destekleniyor. Bir kısmını aşağıdaki linkte bulabilirsiniz.


    Mülteci İstilası Tamamlanıyor
    Mülteci İstilası Tamamlanıyortr.wikipedia.org
    Suriye İç Savaşı - Vikipedi
    https://tr.wikipedia.org/wiki/Suriye_%C4%B0%C3%A7_Sava%C5%9F%C4%B1




    Türkiye 'de Kürtler ile bir iç savaş oluşturamadılar. %10 'luk bir kesim bu iş için yetersiz geldi. Üstelik bu kesim süre içerisinde eğitim durumlarını daha yukarı taşıdılar ve özerklik söylemlerini bir kenara bıraktılar ve ne kadar saçma olduğunu kendi gruplarında bile konuşuyorlar.


    Emperyalist gücler simdi hem bu kesime iceriden destek verip hemde daha egitimsiz, suc yanlısı, savas görmüş bir kesim ile destekleyip ic savası baslatmak istiyorlar.


    Su anda suriyelilerin daha az!!! bir suc oranı olmasının tek nedeni ellerinde yeterli güç olmadığı ve gruplanamadıklar için. Ne yazık ki 10 sene sonra herşey çok başka olacak. Bunu görmemek için kör olmak lazım.



    Nüfus artışına bakıldığında böyle göç almaya devam ederse 5 sene sonra %15 yabancı sığınmacı Türkiye'de var olabilir. Bunu içeride kışkırtılan kesim ile destek verilirse Türkiye'nin iç savaşa sürüklenmesinin ne kadar kolay olduğunu anlatmama gerek yok herhalde.


    Bir çok devletde bu iç savaşı destekleyecek. Silah satışları yapacak. İnsanlık için, barış için diyecekler bunu yaparkende.


    Türkiyede insanların insanlık duyguları üzerinden, din üzerinden duyguları sömürülüp bu bekaa sorununu görmezden gelmesi isteniyor ve ne yazık ki BASARILI oluyor. Türkiye'de yayın yapan yabancı bazı kanallar Türkiye sınırında bekleyen insanları acitasyon ile gösterirken Yunanistan'ın kurşun yağmuruna tuttuğu sığınmacılara hiç yer vermiyor.



    Ben 5 vakit namaz kılan anadolu halkının büyük bir kesimi gibi Muhafazakar milliyetçiyim. Ne yazık ki milliyetçilik (vatanseverlik) duyguları körelen bir Türk halkı (Türk, Kürt, Laz, Çerkez vb.) var. Vatanserverlik duyguları olmayan her halk sömürge olmaya ve yok olmaya mahkumdur.



    Avrupanın hiç bir ülkesi 10 milyona yaklaşan bir göçü kabul etmez arkadaşlar.


    Türkiye'de çok büyük sorunlar var. Bu yüzden milliyetçi bir politika şart.


    Zafer Partisi bu konuda en iyisi gibi sadece göç sorunu değil bir çok politikaları var ama en başa bunu koyuyorlar ve en doğrusu bu.


    Bunun dışında eğer cumhur ittifakını destekliyorsanız oyunuzu MHP'ye verin. Eğer millet ittifakını destekliyorsanız oyunuzu İYİ PARTİ 'ye verin. Bu partiler ittifak partilerin stepnesi değil sözcüsü olmalılar.


    Yoksa konuda bir arkadaşın dediği gibi. Kötü günler bitti çok daha kötü günler geliyor.





  • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.