O en büyük Türk

İmam Hatipte okurken Kuran Okuma ve Tecvid ders kitabımız vardı. Kuran hocamız o zamanlar kitabı açıp "Ulan şu adamın resmini kuran kitabına koymayın bari derdi"

Böyle yetiştik yıllarca.

Camiler ahır edildi, hocalar asıldı, atatürk içki içerdi, bir gecede cahil kaldık, kuran okumak bile yasaklandı gibi klasik dinci laflarıyla büyüdük.

Okullarda Atatürk'ün hayatını ne kadar dinlesek faydası olmazdı, ters etki yapardı, bunlar hep uydurma, bizi kandırıyorlar der geçerdik.

Tabi insan belli bir yaşa geliyor, araştırıyor, sorguluyor, kritik düşünmeyi öğreniyor.

Şimdi bakıyorum da benim gibi kandırılan, uyduruk bir inanç uğruna Atatürk'e küfür eden, Kendi vatanına düşman edilmiş ne kadar çok insan var. Hayret ediyorum. 100 yıl sonra bile.

Atatürk'ün en büyük fedakarlığı budur bence. Arkadaşları ile düşman olmak pahasına, milletinden nefret edilme pahasına hayatın gerçeği neyse Türk Milleti'nin onuru, haysiyeti ve istikbali için gereken neyse onu yapmış. Köle olmak isteyen halka hayır özgür olacaksın demesini bilmiş.

Bizim en büyük şansımız bu topraklardan bir Atatürk'ün geçmesidir.

Tüm bunlara rağmen hala daha bazıları 'O Türk değildi' diyebiliyor.

Yakup Kadri'nin 'Yaban' isimli eserinde baş kahramanına kullandırdığı repliği tekrarlamak istiyorum;

'İnsan Türk olur da nasıl Mustafa Kemal Paşa'dan yana olmaz?'

İşte tüm mesele bu aslında...

Meşhur repliği 47:24'ten sonra dinleyebilirsiniz.

Kurduğu partide bile adını anamayanlar var, önce onlara konuşun.

Keşke herkes Türklerin kökenini araştırsa, inançlarını, ahlaklarını, insanlara davranışlarını savaşçı ruhunu Atatürk Türkleri iyi araştırdı ve nekadar önemli bir ırk olduğunu anladı. Bu arapların kellerimizi aldıktan sonra bu islamıda bize kitlediklerinden beri işler yolunda gitmiyordu taki Atatürk ortaya çıkana kadar. Herşey yolunda giderken Atatürk öldü gine atatürkten önceki halimize geri dönüyoruz hızla hemde.

"Fuzuli, gökten yere insen sana yer yok

Yürü var gel, ya Araptan ya Acemden"

Osmanlıda uzun müddet, Arabım, Acem'im, Rum'un, Ermeniyim, Yahudiyim, Arnavutum demek serbestken Türk'üm demek serbest değildi. Türk demek köylü, cahil demekti. Etrakı bi idrak, Eşek Türk gibi lakaplar takılırdı Türklere.

"şalvarı şaltak osmanlı

eğeri kaltak osmanlı

ekende yok biçende yok

yiyende ortak osmanlı"

”Orduya ilk katıldığım günlerde, bir Arap binbaşısının ‘Kavm-i Necip (Arap) evladına sen nasıl kötü muamele yaparsın’ diye tokatladığı bir Anadolu çocuğunun iki damla göz yaşında Türklük şuuruna erdim. Onda gördüm ve kuvvetle duydum. Ondan sonra Türklük benim derin kaynağım, en derin övünç membaım oldu. Benim hayatta yegane fahrim, servetim, Türklükten başka bir şey değildir.”

Mustafa Kemal Atatürk

Atatürk Türklük bilincini yitirmiş, ezilmiş, hor görülmüş bir millete yeniden Türk olduğunu hatırlattı, tarihi olduğunu, dili olduğunu hatırlattı. Bir Türk dünyaya bedeldir diyerek yitirilmiş özgüvenlerini kazandırmaya çalıştı.

En büyük Türk demek belki abartılı olur, ama en büyüklerden biri olduğu kesin.

Ben imam hatip lisesinde okumadım ama tutucu bir yerde tutucu bir ortaokul ve lisede okumuştum.Orada hem ortaokul hem de lisede 'din' derslerine giren kişiler (öğretmen/hoca bile demek istemiyorum) konu Atatürk ve Din başlığına gelince tüm sınıfa o konuyu atlatır başka bir konudan derse devam ederlerdi.Bu tutumları sadece Atatürk ve Din konusunda kalmaz 'Dünya üzerinde başka inanışlar' konusuna gelince de aynısını yaparlardı.Dersleri boyunca sünni islamı anlatır hatta bizlere namaz surelerini zorla ezberletirlerdi.

Bu kafalar ne yazık ki günümüzde hala daha bulunuyor.Evrim konusunda da aynısını yaparlardı.Ortaokul ve lisedeki fen hocalarım konu evrime gelince anlatmazlar ve farklı konulardan derse devam ederlerdi.

Hani bu dinci kesim 'gençlerimizin beynini yıkıyorlar' diye konuşurlar ya alayı yalan söyler.Bugün o okullarda ne Atatürk ve din anlatılır,ne evrim anlatılır.Zaten geçen yıllarda evrim konusunu tamamen müfredattan çıkardılar.Konu Atatürk olunca .ötleri yemediği için buna cesaret edemiyorlar ama ellerinde olsa Atatürk'ü de çıkartılar kitaplardan.

Zira onların isteği birey olmayan,Türklüğünü unutmuş,şeyhlere ve tarikatlara körü körüne bağlı bir nesil.Bu mücadele Osmanlı aydınlanmasından günümüze kadar devam ediyor.