Şimdi Ara

Sadece biraz dertleşmek...

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
4
Cevap
0
Favori
244
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • 16 yaşındayım. Fakat şu yaşıma kadar bu erken yaşta yaşamadığım şey kalmadı. Ömrümün en güzel yıllarında yaşamaya dair bir hevesim, iştahım kalmadı. Bu bana yazılan boktan kadere sövmekten başka elimden hiçbirşey gelmiyor. Evet toparlanmaya tabi ki çalışıyorum ama başaramıyorum. Ne zaman ayağa kalksam tekrar bir olay oluyor veya mutlu olsam bir acı verici birşey oluyor ve yıkılıyorum. Bundan 2 3 hafta önce 5 senelik en yakın arkadaşım öldü. Onun şokunu atlattı atlatacakken trafik kazası geçirdim. 1 2 hafta öyle geçti. Ne muzice ki ölmedim, gerçekten mucize. O hızda bana çarpan bir arabanın göğüs kafesimde 1 çatlak ve bacağımda burkukluk bırakması mucize. Ama bir yaratıcı var ve ölmemden çok acı çekmemi istiyor. Bana öyle gösteriyor tüm bu yaşadıklarım. Çocukken yaşadığım travmaları, dışlanmalarımı vs hiç anlatmayacağım en büyük korkularım onlar. Sonra ailesel olaylar başladı. Buralara da fazla değinmek istemiyorum. Boşanma vs gibi ve babamı intihar edecekken kurtardım... Alkollü gelmişti eve kendinde değildi bilinçli yapmadı bunları. Zaten şok olmuştum o gün orda olmasam şuan o yoktu...
    Özel hayatım çok kötü şuan. Normal hayatımda aynı anlayacağınız. Biliyorum kimsenin hayatı iyi değil ama herkesin dertleri kendince büyük veyahut küçük. Benim bu yaşadıklarım bana çok ağır geliyor ve bunları hak edecek bu yaşta hiçbirşey yapmamışken. Komaya girdi babam sonra zaten erken kendine geldi. Hastaneden gece dayım getirdi eve. Uyumaya çalıştım ve o gece hep düşündüm. Bana çocukluk yaşatmamış ama şuan o hatalarını telafi etmeye çalışan babamı tam affedip hayatımı düzeltmeye çalışırken böyle birşey yapması beni çok üzdü açıkçası. Herneyse sonuçta babam.
    Sevdiğim kız var... Bunları buraya yazıyorum evet çoğunuza şimdi söyleyeceklerim saçma gelebilirim ama benim duygularımda bu yönde... Kendisi benim yaşama sebebim hayatımın anahtarıydı... Ruh eşimdi... Çok seviyordum hâlâ da seviyorum. Ya onu da kaybedersem bunca şeyin üstüne demiştim kendi kendime. Hayalî bile kötüydü. Hayatta en son olmasını istediğim şeydi onu kaybetmek. Bir şekilde sızmışım ve o gün o kızla bukuşacaktım. Önceden hediye vs almıştım tam sevgili olma aşamasındaydık, hatta kendisi bana umut vermişti başlarda da. Ben normalde unutmaya çalışıyordum karşılık vermiyor diye düşünerek. Ama o da şans vereceğini söylemiş arkadaşlarına onlar da bana böyle diyince 1 buçuk aydan belli konuşuyoruz işte... "Konuşuyorduk..."
    Her neyse o gün uyandım onla konuştuğum zamanlar bana çok iyi geliyordu acaba yazmışmıdır diye kalkıp baktım yoksa uykum vardı ve saat 7 30 du daha. 3 mesaj diyordu mesajlara girdim 3 uzun paragraf yazmış.
    Malesef orda anladım kötü şeyler olduğunu cümleye de "bunları söyleyeceğim için çok üzgünüm" demişti. Kısaca size şunu özet geçeyim paragraftan.
    "Küçükken şort giydiğinde bile babası erkekler hakkında konuşur ve kendisini erkeklere yarandırmaya getirirmiş konuyu. Erkekleri kötü şekilde anlatırmış falan yani hep. Bana cümlesinde çok iltifat etti ince düşünmemi, ona yaşattığım güzel anıları, anlattığım anılarımı, saf olmamı vs ne kadar sevdiğini bilmemi istediğini vurguladı. Bunları benim üzülmemem için söylemediğinide söyledi.tamamen içinden geçenlermiş bunlar. Kafasında ki ses "Eğer bir erkekle yakınsan baban seni sevmiyordur ve iğrenç bir insansındır" hep kafasını yiyormuş, ne zaman bir erkekle yakınlaşsa. Yani yüksek ihtimalle babası öğrendiğinde zaten güzel olmazdı sevgili olsak. o bu ihtimali göze alamadı sanırım. Ben o gün intihar edecektim. Bu 15 temmuz günü... Herşey üst üste gelmişti ve dediğim gibi yaşama sebebim de artık beni yalnız bırakmıştı... İntihar edeceğim sırada bana yazdı. Biraz daha konuştuk işte çatıdaydım o sıra. Benimle tekrar bir gün karşılaşmayı umut etti. Bende öyle dedim "tekrar seninle bir gün karşılaşmak isterim" diye ve beni hayata döndüren bir kaç kelime; "Seni bulacağım olur mu" yaşamamı sağladı. "O zaman kafamda rahat olacak korkularımı da yenmiş olacağım" dedi. Söz verdi bunları diyerek. Bende hemen içeri girdim ve ona "Yaşamak için bi gayrette bulunacağıma ve ömrümün sonuna kadar onu bekleyeceğime söz verdim ve sonra birbirimize güvendiğimizi söyleyerek veda ettik ... Ha bide "Gururunu incitmeyecekse arkadaş kalabiliriz ama aşıklar olamayız cümlesi" kalbime hançer gibi saplanmış bir cümleydi gerçekten ne zaman duysam ağlıyorum...
    Tek istediğim şey onun sevgisiydi. O da beni sevdiğini ve benim gibi biriyle olmak hep hayalî olduğunu söylemişti. Ama babası izin vermiyor işte malesef...
    Ben bu kızın intihar edecekken beni hayata döndürmesini tekrar ruh eşim olmasına bağladım. Siz nasıl anlamlandırırsınız bilemem. Hayat çok üstüme geliyor. Her şey üst üste oldu. Umarım en son olmasını istediğim şey buydu. Tekrar başka birşey olmaz umarım çünkü kırılma noktasındayım yaşamak için direniyorum. Çok boş yaptığımın farkındayım kusura bakmayın sadece tüm yaşadıklarımı, içimde tuttuklarımı dökmek istedim... Kendinize iyi bakın okuyanlara da teşekkür ederim.







  • Okudum kardesim. İmkanin varsa "umudunu kaybetme" filmini izlemeni tavsiye ederim. Zaten bu tip durumlarda insani ya bir kitap ya bir film ya bir muzik bir sekilde ayakta tutuyor.

    Dunyanin duzeni, isleyisi bu yonde. Bir sey surekli kotuye gitmez. Fark etmedigimiz ufak ufak donum noktalari cikar karsimiza. Yarin ne olacagini bilmeyisimiz isin hem kotu hem de iyi yani. Biz her seyin guzel gitmesini, planimiz dahilinde islemesini isteriz. Ama bir suru olasilikla ic ice yasiyoruz. İsin biraz da guzel yani bu zaten. Kotu dedigimiz sey bazen iyi oluyor, iyi dedigimiz sey de bazen kotu olabiliyor. Hayat surprizlerle dolu vesselam. Yasayip deneyimleyecegiz
  • Seninle aynı yaştayım, evet dediğin gibi hepimizin büyük ya da küçük pek çok derdi var. Sen zor günleri atlatmışsın, kardeşim. Çok zor günleri... Benim de özel hayatım çok çalkantılı, ailevi problemlerim fazla fakat yaşam mücadelesi veren savaşçı ruhum ağır basıyor. Buraya içini dökmen iyi olmuş, insan derdini canlı kanlı birine anlattığını hissetmeyince kötü oluyor doğrusu. İnsanız, sosyal varlıklarız fakat maalesef her şey herkese anlatılmıyor, anlıyorum seni. Canına kıyma, hayat yaşamaya değer, yaşadıkça göreceksin. Duygu seli yaşadığımız bir dönemdeyiz. Ben hayattan ne bir zevk ne haz alıyorum şu sıralar. Hep karşılıksız aşk yaşıyorum, ruh ikizim dediğim insan gözümün içine baka baka bana hoşlandığı kızları anlatıyor. O da biliyor ne yaptığını, biliyor ruh ikizim olduğunu ama böyle yapmayı tercih ediyor işte. İnsanlar vahşi yaratıklar maalesef. Duygusuz ve kalpsiz olmak istiyorum, kalbimi kilitlemek istiyorum. Anlamsız bir boşluğun içindeyim, inancımı yitirmek üzereyim, tutunacak bir dalım yok, yaşama karşı ümidim azaldı fakat intiharın geri dönüşü yok, savaşçı olmaya devam edeceğiz. Sen de ben de. Sana güveniyorum dostum. Kendine iyi bak lütfen.





  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
    
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.