Komşu meselesinden dolayı davalık olduk. Davada savunmamızı vermemize rağmen, hakim sanki savunma yapılmamış gibi karar verdi. Öyle bir karar ki; şikayetçi yaralamaya teşebbüsten şikayetçiyken kasten yaralamadan* ceza verilecek kadar uçuk. Bizde hem reddi hakim yaptık hem de hakimi Hakim ve Savcılar Kuruluna şikayet ettik. Başta reddi hakim talebimiz kabul edilip başka güne başka bir mahkeme ayarlandı. Sonra o mahkeme oybirliği ile reddi hakim talebini reddetti. Savunma hakkı yok sayılacaksa mahkemeler neden var? Sonuna kadar gitsem sonuç alacağımı düşünüyorum ama mahkemelerle pek işi olmayan biri olarak huzursuz oluyorum. Ne yapmalıyım? *Düzeltme: Dava başlığı ve cezalandırma kasten yaralama. Ama sonrasında teşebbüs aşamasında kaldığı diye indirim yapılmış. Sanırım bu hali olağan. Anayasa mahkemesine baştan beri düşündüğüm, savunma hakkı yönünden itiraz edeceğim. Son duruşmada sunduğum deliller davadaki tek fiziki unsurdu. Onlar bile kâle alınmamış. < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Daima İleri -- 25 Ocak 2025; 20:33:31 > < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
Savunma ve reddi hakim hakkımız çiğneniyor
![](/static/forum/img/populer-yerinde.png)
![](/static/forum/img/populer-yerinde.png)
![Daha fazla göster butonu](/static/forum/img/Layer_3.png)
![](/static/forum/img/downicon.png)
![](/static/forum/img/upicon.png)
![](/static/forum/img/close.png)
-
-
Hocam mahkemeler şuan maalesef şuan tiyatro salonu gibi neden derseniz ya sürekli davalar erteleniyor bir yıl altı ay sonraya gün veriliyor yada öyle anlamsız kararlar veriliyor ki örnek vermek gerekirse alacak verecek davalarında kısmen haklı kısmen haksız diye hüküm veriyor ki deli çıkmamak elde değil o yüzden Allah yardımcınız olsun zira ben 2019 dan beri Sürünüyorum mahkemelerde haklı iken mağdur ken davalı oldum akıl alır gibi değil.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Kronik bir sıkıntı var o zaman. Ben dava ile ilk ilgilenirken hata yapmaktan korkuyordum. Yargı erkinin bu konuda pek korkusu yok. Allah düşürmesin dedikleri kadar varmış. Kuralına göre işlese sıkıntı olmayacaktı.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Valla hocam ben işim gereği sürekli adliyelerdeyim gördüğüm saçmalıklar anlatsam yol olur ki insan bu yüzden mağdur olduğu hâlde lânet olsun keşke hiç dava açmasaydım diyor özellikle alakalımıdır bilmiyorum ama otuz yaşında hakim savcılar görmeye başladık ki genç ve tecrübesiz olmadığı için ya karara bağlamıyorlar dosyaları yada çok anlamsız kararlar veriyorlar oda yıllar alıyor
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Hakimler ve savcılar kuruluna yaptığımız şikayete cevap geldi. Karar vermişler ve şikayet işleme konulmalmış. Karar metnini göndermediler. 10 gün içinde itiraz edebilirsiniz deniyor ama neye itiraz edileceği belli değil. Karar metni için dilekçe vermek istediğimizde öyle bir dilekçenin verilemeyeceği söylendi. Neye itiraz edeceğimizi sorduğumuzda eski dilekçemizi tekrar verebileceğimiz belirtildi. Zar zor karar metni talep dilekçesini verebildik.
Adalette her aşamada sıkıntı var.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Daima İleri -- 25 Haziran 2024; 12:19:16 >
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Bugün nihai karar aleyhimize geldi.
Avukat kararın saçma olduğunu kabul ediyor ama itiraz yolunun tükendiğini söyledi. Türkiye'de avukatlık mesleğinin olması gerekenden zayıf olması mahkemelerin keyfekeder karar vermesinde etkin bir sebep gibi. Ben mahkemelerin avukatlardan çekinmesini ve takdir hakkını aşan kararlar verirken iki kere düşünmelerini beklerdim.
Anayasa mahkemesine bireysel başvuru hakkını kullanacağız. Bu sebeple anayasa mahkemesine bireysel başvuru hakkının bir lütuf değil yol tıkamak için bir girişim olduğunu anladım. AİHM'e başvuruyu engellemek maksadını taşıyormuş. Avukatımız anayasa mahkemesinin red vermesinin çok yüksek ihtimal olduğunu söyledi. Ama karar açıklamada çok yavaşlarmış. AİHM'e giden yolu uzatacak.
Hakimler ve savcılar kurulu ilkel devletlerde bile olan dilekçe hakkının kullanımına şu ana kadar engel oldu. Dilekçe verirken karşılığında bir belge verilmediği için dilekçenin gerçek manada çöpe atılmış olma ihtimali yüksek. Bu ülkede neden bu risk üzerine mahkemelere baskı oluşturulmamış? Dilekçeler verilen tarafın keyfine göre işleme konuluyor. Dilekçe verdik demek için adliyenin kamera kayıtlarını inceleme talebi mi oluşturmamız gerekecek illa ki?
Karşı tarafın avukatı hakaretamiz tavırlar takındığı için ödemesini maksimum geciktirme ile yapmak istiyoruz. Bunu nasıl yapabiliriz? Süreci lehimize çevirdikten sonra bu avukat hakkında da hakaretten suç duyurusunda bulunmak istiyorum. Hakareti mahkeme salonunda, tutanağa işleyecek şekilde yaptı. Aynı zamanda iftira şeklinde ithamlarda bulundu.
AİHM'e gittiğimde savcı, hakim, reddi hakim talebini reddeden üst mahkeme kurulu, hakimler ve savcılar kurulunda hakkımızda karar veren kişiler, anayasa mahkemesi hakkında şikayette bulunmak istiyorum. Bu kadar yığının olması sonucu nasıl etkiler merak ediyorum. Zincirleme bir hukuk garabeti. Tek kişi veya kurumluk bir mesele değik.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
-
''Şikayetçi yaralamaya teşebbüsten şikayetçiyken kasten yaralamadan ceza verilecek kadar uçuk.''
İfadenizle ilgili bir şey sormak istiyorum.
Mağdur, genellikle suç tipi bilmez olayı anlatır, TCK'nın hangi maddesini ihlal ettiğini soruşturma aşamasında savcı belirler. Mağdur vekili varsa o ihlal edilen suçla ilgili uygun maddeyi belirtebilir ancak ihlal edilen suç tipini nihayetinde savcı iddianamesinde belirler. O yüzden savcı iddianamesinde TCK'nın hangi maddesinin ihlal edildiğine kanaat getirdi ve iddianameyi düzenledi bilmek önemlidir.
Kovuşturma aşamasında hakim ise savcının düzenlediği iddianameyle bağlı değildir. Yapılan yargılama esnasında edinilen ve kovuşturulan bilgilerle bunun dışında da hüküm verebilir.
Bunlar hukuki yorumlarımdı, sormak istediğim soru şu,
Komşunuzla ne gibi bir sorun yaşadınız da iş kasten yaralamaya kadar gitti?
-
2 kamu personeli hakkında kvkk hakkında şikayetçi oldum ifademi olayı anlatarak verdim , kyok kararlarına şahit . arama ekran görüntüleri . gsb.com dan alınmış lisans belgesinde telefonum kurdukları whatsapp grubunda olmadığımı belirttim ama adamın ifadesi aynen şu . evet a kişisi b kişini şikayet etti ama telefon numaraları b kişinde var ve kayıt olurken izin alıyoruz :) hiç bişey olmadı bende kanun yararına bozmaya gittim
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Olay, annemin komşunun, yolu kapatan "bebek için kullanılmayan" bebek arabasını dışarı koymasıyla başlamış. Komşu gelip zile basmış. Karşılıklı atışmışlar. O sırada annem iş yaparken kullandığı oklava ile kapıya çıkmış. Olayın birebir tanığı değilim ama yaralamanın olmadığına eminim.
Olay sonrası bizimkilerde şikayetçi olmuş: Kapıya vurdukları için. Savcı ısrar şartı sağlanmadı diye reddetmiş.
Polis tutamağı:
... Darp veya cebir olayı olmadığından dolayı her iki tarafta doktor raporu istemediğini beyan etmişlerdir. ...
Savcılık İddanamesi:
SUÇ: Kasten Silahla Yaralamaya Teşebbüs, Alenen Hakaret
... alenen hakaret ve yaralamaya teşebbüs eyleminde bulunduğu, yaralamaya teşebbüs eyleminin bilgi sahibi ... müşteki ile şüphelinin arasına girmesiyle tamamlanamadığı, şüpheliye atılı suçların bilgi sahibi ... beyanıyla doğrulandığı, müştekinin şikayetçi olduğu ...,
Kasten yaralama meselesi ilk mahkeme sonrası ortaya çıktı. Gerekçesi falan yok. Olaya biraz geç uyandım*. Ben kasten silahla yaralamaya teşebbüsten ceza yediğimizi sandım.
*: Aslında ilk haliyle doğru anlamışım. Genel olarak savunma hakkı ihlali var, fiziki deliller görmezden gelindi. Basit yaralamadan verilen ceza teşebbüs halinde kaldığı gerekçesiyle düşürülmüş.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Daima İleri -- 25 Ocak 2025; 20:40:37 >
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X