Şimdi Ara

SIFIR ARAÇTA MOTOR DEĞİŞTİRMEK İSTİYORLAR(ARAÇ DEĞİŞİMİ KABUL EDİLDİ-ASTRA K) (9. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
4 Misafir (1 Mobil) - 3 Masaüstü1 Mobil
5 sn
306
Cevap
7
Favori
21.775
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 7891011
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Darthvader-


    quote:

    Orijinalden alıntı: kill1033

    Hortum çıktığından dolayı motor soğutma suyu boşalmış ve araç hararet yapmış. Belli bir süre hararetli halde motor çalışmaya devam ettiyse pistonlar, su ceketleri, contalar, pompa contaları falan zarar görmüş olabilir. O sebeple motoru komple değiştirmek istemeleri normal. Ford da aynısını yapıyor merak etmeyin. Daha önceden böyle akalara denk geldik.
    Demek istediğim motorun kendisi ayıplı değil. Motor suyu boşalmaları bu tür problemlere sebep olabilir.





    Doğru, olay aynen belirttiğiniz gibi oldu. Sonuçta pokemonun birinin adam gibi hortum takmaması ile başlıyor herşey. Başa dönüyoruz ama ne olursa olsun motor değişme favour olarak görülse de sonuçta bu iştem az yada çok zarar gören benim ve bunun karşılanması hakkım. Fordun veya x markanın da motor değiştirmesi durumun haklı olduğunu göstermez.

    Bugün ilgili yöneticiye attığım maili ekliyorum buraya, ferman padişahlarınındır.


    ''
    Sizi telefon ile rahatsız etmek istemedim, sadece kafama takıldığı için bir hususta bilgilendirme yapmak istiyorum. Tabi ki sizin operasyonel süreç ve prosedürleriniz hakkında bilgi sahibi olmamakla beraber sadece iş yükü yaratmaması amacı ile bu süreçte değişim dışında herhangi bir şeyi kabul etmeyeceğimi, motor değişimi + çeşitli olanaklar seçeneği de dahil olmak üzere tüm seçeneklerin red olacağını ve hukuki sürecin ivedilikle aktif hale geleceğini bildirmek isterim.

    Ayrıca, karar verici mekanizmalara hatırlatma amacı ile mevcutta bir aracım daha olduğunu, mahkeme sürecinde günlük hayat akışımın bir sekteye uğramayacağını, ayrıca firmanız vasıtası ile kullanmış olduğum taşıt kredisini de ödemeye devam edecek finansal gücümün de mevcut bulunduğunu ifade etmek isterim.

    Bilgilerinize sunarım,

    Bu mesajı göndermesen daha iyi olurdu, pazartesiyi beklemek en mantıklısı, belki de değişim diyecekler, firmayı mahkeme süreciyle korkutamazsın, ortada kendilerinden kaynaklanan ciddi bir sorun olduğunu düşünürlerse müşteri memnuniyeti kılıfıyla değiştirecekler,

    Sana tavsiyem beklemede kal, cevaplarını bir gör, sonra duruma göre cevap yazarsın.




  • Mahkemeden hiçbirşey çıkmaz. Orasından eminim de gerisini sen bilirsin.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Mahkemeden inşallah iyi sonuç çıkar ama.kolay kolay olucak iş değil geçmiş olsun tekrardan

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Motor değişimini kabul edenler ya firma yetkilisi yada olayı kavrayamamışlar 2000 kilometre yol ortalama 24 saat civarı bir çalışma süresine tekabül eder. Bu kadar kısa sürede arıza yapan bir makine kesinlikle üretim hatalıdır. Servisin motor değiltirmesi çok güzel bir hareket fakat araba 6 aylık olup 15.000 km civarı olsaydı kabul edilebilirdi ama ben olsam o halde bile değişime diretirdim. Kıçıkırık 9 bin liralık Honda Pcx de bile 3 aylık motor hararet yapıp piston silindir isteyince motora sandık motor takma yerine sıfırı ile değişim yapıldı, 80 bin liralık 24 saat çalışmış bir alet 25 30 bin liralık parçasını bozunca, o parça değiştirilerek çözüme ulaşılamaz. Konu sahibinin imkanı varmış ben olsam sırf tecrübe için bile araç değişimi ile uğraşırdım.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • adam_ıssız kullanıcısına yanıt
    Araçlarda bu tür problemleri anlayabilecek 3 tip çok kullanılan sensör var.
    1. sizin de dediğiniz gibi soğutma suyu seviye sensörü; bu sensör degas bottle denilen soğutma suyu rezervuarında oluyor. Dediğiniz gibi seviye belli bir noktanın altına inince uyarı veriyor.
    2. CHT sensör denilen motorun belli bir noktasında metal yüzeyinin sıcaklığını kontrol eden sensör. Bu tür aşırı ısınmalarda motor zarar görmemesi için konuluyor
    3. de her araçta olan termostattaki sıcaklık sensörü.

    Şöyle bir durum var; 1. ve 2. sensör her araçta olmayabiliyor ne yazıkki (maliyet kısma çalışmaları). Özellikle 2. sensör, 1. nin (soğutma suyu seviye sensörü) olmadığı araçlarda çok kritik. Eğer ilk iki sensör yoksa bu tür aşırı ısınmalarda araç sadece 3. sensörün verdiği değerlere kalıyor. 3. sensör dediğimiz de basit sıcaklık sensörü ve soğutma suyu boşaldıktan sonra havanın sıcaklığını ölçmeye devam edebiliyor ve bu da hararet uyarısının gecikmesine sebep olabiliyor. 2. (metal sıcaklığını ölçen) sensör de olmadığından motora zarar gelmeden uyaramıyor.

    Arkadaşın durumu buna benzer durum mu bilemiyorum. Ama öyleyse Opel kusurlu olur. Motor değiştirmek istemeleri bu yüzden olabilir.

    özetle:

    1 veya 2 den biri varsa iyi/yeterli, ikisi de yoksa çok sıkıntılı.




  • Zaten 80 bin tl verdiğim arabada yedek su deposu minimum seviye sensörü yoksa ve ben bunu öğrenirsem ilk fırsatta satardım. Bide koskoca opel bunu yaparsa diyecek birşey yok. Gerçi koskoca opel diyoruz da kaput keçesi ve depo dalga kıran olmaması koskoca kısmını siliyor artık benim gözümde. 47 bin tl lik kia rio da benzinli olmasına rağmen kaput keçesi ve dalga kıran varsa çok şey söylemeye de gerek yok. Aynı şekilde 52 bin tl lik benzinli i20 de de var ve bunlar benzinli B segmenti.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: acr


    quote:

    Orijinalden alıntı: mbulur

    Araçta motor değişikliği yapıldığını kimse anlayamaz. Ruhsatınız komple değişecek, ve yeni ruhsatta yeni motor numarası yazıyor olacak. Size ayıplı mal verilmemiş. Ayıplı mal demek yeni alındığı anda kusurlu mal demek. Siz aracı aldığınız anda araçta arıza yokmuş, montaj yada malzeme hatası nedeniyle 2200 km yol yaptıktan sonra arıza yaşamışsınız. Ayrıca araç hararet yaptığı anda durup motoru kapatsaydınız, motorda şu anki sıkıntı yaşanmamış olacaktı.

    Servis motorunuzu da onarmıyor ve komple değişim yapıyor daha ne istiyorsunuz? Sizin için söylemiyorum ancak insanlar servis motoru onarmak istese "tamir istemem komple değişim isterim" diyor, servis komple motoru değiştirse bu defa da komple aracı değiştirin diyor. Bu mantığı anlamak zor.

    Otomotiv sektöründe distribütörün kendine ait 4 adet satış şubesinin genel müdürü olarak çalıştığım yıllarda binlerce araç sattık, yine binlerce araç takasa aldık ve sattık. Aldığımız araçlardan oldukça fazla sayıda komple motor değişimi olmuş araç vardı, ne alım fiyatlarımızda herhangi bir eksiltme yaptık nede satarken aracın motoru değişmiş olduğu için daha ucuza sattık. Hatta araç yüksek kilometrelerde motor değiştirmişse daha yüksek fiyattan daha kolay sattık, komple yeni motorlu diyerek.

    Opel ve Seat'ta komple araç değişimi hemen hemen imkansıza yakındır. Opel'in mahkeme kararına rağmen araç değişiminde direndiğine defalarca şahit oldum. Buna sebep mahkeme sonuçlanıncaya kadar mevcut aracın yenisinin gelmemesiydi. Örneğin X paketli Astra almışsınız ve artık o X paket gelmiyor yerine Y paket geliyor, Opel aracın aynısı artık üretimde yok yerine Y paket veririz ancak ...... kadar fark isteriz diyor. İstediği fark olması gerekenin çok üzerinde oluyor işler tıkanıyor.

    Yani aracınızı çok zor değiştirirler, bence komple motor değişimi olarak onarımı kabul edin, Herhangi bir sıkıntısı olmaz aracınızı keyifle kullanırsınız.


    Yahu tamam bilmiyorsunuz ama bari atıp tutmadan once yazdıklarınızı bir araştırın. Birde 3 tane oy almışsınız. Gulermisin, ağlarmisin.

    İspat yükü
    MADDE 10 – (1) Teslim tarihinden itibaren altı ay içinde ortaya çıkan ayıpların, teslim tarihinde var olduğu kabul edilir. Bu durumda malın ayıplı olmadığının ispatı satıcıya aittir. Bu karine, malın veya ayıbın niteliği ile bağdaşmıyor ise uygulanmaz.
    (2) Tüketicinin, sözleşmenin kurulduğu tarihte ayıptan haberdar olduğu veya haberdar olmasının kendisinden beklendiği hâllerde, sözleşmeye aykırılık söz konusu olmaz. Bunların dışındaki ayıplara karşı tüketicinin seçimlik hakları saklıdır.
    (3) Satışa sunulacak ayıplı mal üzerine ya da ambalajına, üretici, ithalatçı veya satıcı tarafından tüketicinin kolaylıkla okuyabileceği şekilde malın ayıbına ilişkin açıklayıcı bilgiyi içeren bir etiket konulur. Bu etiketin tüketiciye verilmesi veya ayıba ilişkin açıklayıcı bilginin tüketiciye verilen fatura, fiş veya satış belgesi üzerinde açıkça gösterilmesi zorunludur. Teknik düzenlemesine uygun olmayan ürünler ise hiçbir şekilde piyasaya arz edilemez. Bu ürünlere, Ürünlere İlişkin Teknik Mevzuatın Hazırlanması ve Uygulanmasına Dair Kanun ve ilgili diğer mevzuat hükümleri uygulanır.
    Tüketicinin seçimlik hakları
    MADDE 11 – (1) Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici;
    a) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme,
    b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme,
    c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme,
    ç) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme,
    seçimlik haklarından birini kullanabilir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür.


    http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2013/11/20131128-1.htm


    Siz önce ayıplı mal nedir onu öğrenin. Ayıplı mal demek yeni mal kriteriyle bağdaşmayan ürün demektir. Örneğin aracın gövdesindeki sac aksamnda size satılmadan önce hasar oluşur, hasarlı parça değişir, düzeltilir yada sadece boyanır ve size satılır, bu yapılan işlem malı ayıplı mal kategorisine sokar. Çünkü sonradan yapılan bu tamir hiçbir şekilde orjinal yapılan üretimin standardında değildir. Kanunda geçen madde bunu kapsar.
    Diğer taraftan araç size satılmadan önce örneğin klimasının çalışmadığı tespit edilir ve bu arızayla ilgili klima kompresörü komple değişir. Bu durum ürünü ayıplı mal durumuna sokmaz, çünkü arızaya sebep olan parça komple değişmiştir ve aracın ilerleyen zaman içindeki performansına yada ekonomik ömrüne herhangi bir olumsuz etkisi yoktur.

    Sizin mantığınzdan gidilse herhangi bir malda garanti kapsamı dahilinde çıkacak tüm arızaların ilgili malı ayıplı mal kategorisine sokması gerekir.



    Yeni bir araç üretimden son kullanıcıya satışına kadar hangi aşamalardan geçiyor kısaca yazayım.

    1)Fabrikada araçlar üretildikten sonra son kontrole ve fabrika pistinde yol kontrolüne alınır, ve herhangi bir hata tespit edilmesi durumunda fabrika içinde yer alan atölyeye alınır ve sorun giderildikten sonra sevkiyata sunulur. Fabrikadaki bu atölyenin yetkili servis standarlarından farkı yoktur.
    2) Araç diyelim Türkiye'ye geldi, distribütörün fiktif sahasını terkettikten sonra araç bayiye yollanmadan önce satış öncesi bakım denen bir işleme tabi tutulur. Bu işlem esnasında nakliye esnasında araca takılmış olan koruyucular vs sökülür ve aracın işleyişinde herhangi bir kusur olup olmadığı kontrol edilir, herhangi bir kusur yada çalışmayan bir aksam olması durumuda ilgili hata giderilir ve araç satılmak üzere bayiye nakledilir.
    3)Bayi aracı satışa sunmadan önce teslim öncesi bakım prosedürlerini uygular, burada araçta çalışmayan ve sorunlu bir kısım varsa ilgili hata düzeltilir ve araç tüm aksamları çalışır, tüm ayarları yapılmış olarak müşteriye satılır ve teslim edilir.

    Yukarıdaki üç aşamada yapılanları bir araya getirdiğinizde üretilen araçların en az yarısı yukarıdaki noktalardan birinde işlem görürken hata ortaya çıkarır ve ilgili hata giderilir. Kanun sizin anladığınız şekliyle olsa üretilen araçların en az yarısının hiç satılmaması ve araçların geri alınması gerekir.




  • mbulur M kullanıcısına yanıt
    Ek bilgi olarak bunların kayıtları fabrikada tutulur servislere verilmez. Çünkü aracı boyalı çıkan bir arkadaşın sorunu fabrikaya iletildiğinde boyanın fabrikada yapıldığına dair yazı verildi. Kusurlu boya yapıldığı için tekrar boyanmış bu yüzden mikron yüksek çıkıyordu. Ama onlara göre 400 e kadar normal olduğu için bunu hyundai bakım kitap yada garanti kitabında yazdığından bir şey yapılamadı. Araç boyası 100 - 400 mikron arası normaldir diye peşin peşin yazmışlar biyerde bende görmüştüm.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: mbulur

    quote:

    Orijinalden alıntı: acr


    quote:

    Orijinalden alıntı: mbulur

    Araçta motor değişikliği yapıldığını kimse anlayamaz. Ruhsatınız komple değişecek, ve yeni ruhsatta yeni motor numarası yazıyor olacak. Size ayıplı mal verilmemiş. Ayıplı mal demek yeni alındığı anda kusurlu mal demek. Siz aracı aldığınız anda araçta arıza yokmuş, montaj yada malzeme hatası nedeniyle 2200 km yol yaptıktan sonra arıza yaşamışsınız. Ayrıca araç hararet yaptığı anda durup motoru kapatsaydınız, motorda şu anki sıkıntı yaşanmamış olacaktı.

    Servis motorunuzu da onarmıyor ve komple değişim yapıyor daha ne istiyorsunuz? Sizin için söylemiyorum ancak insanlar servis motoru onarmak istese "tamir istemem komple değişim isterim" diyor, servis komple motoru değiştirse bu defa da komple aracı değiştirin diyor. Bu mantığı anlamak zor.

    Otomotiv sektöründe distribütörün kendine ait 4 adet satış şubesinin genel müdürü olarak çalıştığım yıllarda binlerce araç sattık, yine binlerce araç takasa aldık ve sattık. Aldığımız araçlardan oldukça fazla sayıda komple motor değişimi olmuş araç vardı, ne alım fiyatlarımızda herhangi bir eksiltme yaptık nede satarken aracın motoru değişmiş olduğu için daha ucuza sattık. Hatta araç yüksek kilometrelerde motor değiştirmişse daha yüksek fiyattan daha kolay sattık, komple yeni motorlu diyerek.

    Opel ve Seat'ta komple araç değişimi hemen hemen imkansıza yakındır. Opel'in mahkeme kararına rağmen araç değişiminde direndiğine defalarca şahit oldum. Buna sebep mahkeme sonuçlanıncaya kadar mevcut aracın yenisinin gelmemesiydi. Örneğin X paketli Astra almışsınız ve artık o X paket gelmiyor yerine Y paket geliyor, Opel aracın aynısı artık üretimde yok yerine Y paket veririz ancak ...... kadar fark isteriz diyor. İstediği fark olması gerekenin çok üzerinde oluyor işler tıkanıyor.

    Yani aracınızı çok zor değiştirirler, bence komple motor değişimi olarak onarımı kabul edin, Herhangi bir sıkıntısı olmaz aracınızı keyifle kullanırsınız.


    Yahu tamam bilmiyorsunuz ama bari atıp tutmadan once yazdıklarınızı bir araştırın. Birde 3 tane oy almışsınız. Gulermisin, ağlarmisin.

    İspat yükü
    MADDE 10 – (1) Teslim tarihinden itibaren altı ay içinde ortaya çıkan ayıpların, teslim tarihinde var olduğu kabul edilir. Bu durumda malın ayıplı olmadığının ispatı satıcıya aittir. Bu karine, malın veya ayıbın niteliği ile bağdaşmıyor ise uygulanmaz.
    (2) Tüketicinin, sözleşmenin kurulduğu tarihte ayıptan haberdar olduğu veya haberdar olmasının kendisinden beklendiği hâllerde, sözleşmeye aykırılık söz konusu olmaz. Bunların dışındaki ayıplara karşı tüketicinin seçimlik hakları saklıdır.
    (3) Satışa sunulacak ayıplı mal üzerine ya da ambalajına, üretici, ithalatçı veya satıcı tarafından tüketicinin kolaylıkla okuyabileceği şekilde malın ayıbına ilişkin açıklayıcı bilgiyi içeren bir etiket konulur. Bu etiketin tüketiciye verilmesi veya ayıba ilişkin açıklayıcı bilginin tüketiciye verilen fatura, fiş veya satış belgesi üzerinde açıkça gösterilmesi zorunludur. Teknik düzenlemesine uygun olmayan ürünler ise hiçbir şekilde piyasaya arz edilemez. Bu ürünlere, Ürünlere İlişkin Teknik Mevzuatın Hazırlanması ve Uygulanmasına Dair Kanun ve ilgili diğer mevzuat hükümleri uygulanır.
    Tüketicinin seçimlik hakları
    MADDE 11 – (1) Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici;
    a) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme,
    b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme,
    c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme,
    ç) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme,
    seçimlik haklarından birini kullanabilir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür.


    http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2013/11/20131128-1.htm


    Siz önce ayıplı mal nedir onu öğrenin. Ayıplı mal demek yeni mal kriteriyle bağdaşmayan ürün demektir. Örneğin aracın gövdesindeki sac aksamnda size satılmadan önce hasar oluşur, hasarlı parça değişir, düzeltilir yada sadece boyanır ve size satılır, bu yapılan işlem malı ayıplı mal kategorisine sokar. Çünkü sonradan yapılan bu tamir hiçbir şekilde orjinal yapılan üretimin standardında değildir. Kanunda geçen madde bunu kapsar.
    Diğer taraftan araç size satılmadan önce örneğin klimasının çalışmadığı tespit edilir ve bu arızayla ilgili klima kompresörü komple değişir. Bu durum ürünü ayıplı mal durumuna sokmaz, çünkü arızaya sebep olan parça komple değişmiştir ve aracın ilerleyen zaman içindeki performansına yada ekonomik ömrüne herhangi bir olumsuz etkisi yoktur.

    Sizin mantığınzdan gidilse herhangi bir malda garanti kapsamı dahilinde çıkacak tüm arızaların ilgili malı ayıplı mal kategorisine sokması gerekir.



    Yeni bir araç üretimden son kullanıcıya satışına kadar hangi aşamalardan geçiyor kısaca yazayım.

    1)Fabrikada araçlar üretildikten sonra son kontrole ve fabrika pistinde yol kontrolüne alınır, ve herhangi bir hata tespit edilmesi durumunda fabrika içinde yer alan atölyeye alınır ve sorun giderildikten sonra sevkiyata sunulur. Fabrikadaki bu atölyenin yetkili servis standarlarından farkı yoktur.
    2) Araç diyelim Türkiye'ye geldi, distribütörün fiktif sahasını terkettikten sonra araç bayiye yollanmadan önce satış öncesi bakım denen bir işleme tabi tutulur. Bu işlem esnasında nakliye esnasında araca takılmış olan koruyucular vs sökülür ve aracın işleyişinde herhangi bir kusur olup olmadığı kontrol edilir, herhangi bir kusur yada çalışmayan bir aksam olması durumuda ilgili hata giderilir ve araç satılmak üzere bayiye nakledilir.
    3)Bayi aracı satışa sunmadan önce teslim öncesi bakım prosedürlerini uygular, burada araçta çalışmayan ve sorunlu bir kısım varsa ilgili hata düzeltilir ve araç tüm aksamları çalışır, tüm ayarları yapılmış olarak müşteriye satılır ve teslim edilir.

    Yukarıdaki üç aşamada yapılanları bir araya getirdiğinizde üretilen araçların en az yarısı yukarıdaki noktalardan birinde işlem görürken hata ortaya çıkarır ve ilgili hata giderilir. Kanun sizin anladığınız şekliyle olsa üretilen araçların en az yarısının hiç satılmaması ve araçların geri alınması gerekir.


    Buna gülerler. Kusura bakmayın. Yukarıda maddeleri vermesem neysede hala hatanizda ısrar ediyorsunuz. Cahillik, araştırmamak bir nebze kabul edilebilir belki ama hazir ispatıyla önünüze koyduktan sonra hala cahil kalmaya diretmek kabul edilemez.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: acr

    quote:

    Orijinalden alıntı: mbulur

    quote:

    Orijinalden alıntı: acr


    quote:

    Orijinalden alıntı: mbulur

    Araçta motor değişikliği yapıldığını kimse anlayamaz. Ruhsatınız komple değişecek, ve yeni ruhsatta yeni motor numarası yazıyor olacak. Size ayıplı mal verilmemiş. Ayıplı mal demek yeni alındığı anda kusurlu mal demek. Siz aracı aldığınız anda araçta arıza yokmuş, montaj yada malzeme hatası nedeniyle 2200 km yol yaptıktan sonra arıza yaşamışsınız. Ayrıca araç hararet yaptığı anda durup motoru kapatsaydınız, motorda şu anki sıkıntı yaşanmamış olacaktı.

    Servis motorunuzu da onarmıyor ve komple değişim yapıyor daha ne istiyorsunuz? Sizin için söylemiyorum ancak insanlar servis motoru onarmak istese "tamir istemem komple değişim isterim" diyor, servis komple motoru değiştirse bu defa da komple aracı değiştirin diyor. Bu mantığı anlamak zor.

    Otomotiv sektöründe distribütörün kendine ait 4 adet satış şubesinin genel müdürü olarak çalıştığım yıllarda binlerce araç sattık, yine binlerce araç takasa aldık ve sattık. Aldığımız araçlardan oldukça fazla sayıda komple motor değişimi olmuş araç vardı, ne alım fiyatlarımızda herhangi bir eksiltme yaptık nede satarken aracın motoru değişmiş olduğu için daha ucuza sattık. Hatta araç yüksek kilometrelerde motor değiştirmişse daha yüksek fiyattan daha kolay sattık, komple yeni motorlu diyerek.

    Opel ve Seat'ta komple araç değişimi hemen hemen imkansıza yakındır. Opel'in mahkeme kararına rağmen araç değişiminde direndiğine defalarca şahit oldum. Buna sebep mahkeme sonuçlanıncaya kadar mevcut aracın yenisinin gelmemesiydi. Örneğin X paketli Astra almışsınız ve artık o X paket gelmiyor yerine Y paket geliyor, Opel aracın aynısı artık üretimde yok yerine Y paket veririz ancak ...... kadar fark isteriz diyor. İstediği fark olması gerekenin çok üzerinde oluyor işler tıkanıyor.

    Yani aracınızı çok zor değiştirirler, bence komple motor değişimi olarak onarımı kabul edin, Herhangi bir sıkıntısı olmaz aracınızı keyifle kullanırsınız.


    Yahu tamam bilmiyorsunuz ama bari atıp tutmadan once yazdıklarınızı bir araştırın. Birde 3 tane oy almışsınız. Gulermisin, ağlarmisin.

    İspat yükü
    MADDE 10 – (1) Teslim tarihinden itibaren altı ay içinde ortaya çıkan ayıpların, teslim tarihinde var olduğu kabul edilir. Bu durumda malın ayıplı olmadığının ispatı satıcıya aittir. Bu karine, malın veya ayıbın niteliği ile bağdaşmıyor ise uygulanmaz.
    (2) Tüketicinin, sözleşmenin kurulduğu tarihte ayıptan haberdar olduğu veya haberdar olmasının kendisinden beklendiği hâllerde, sözleşmeye aykırılık söz konusu olmaz. Bunların dışındaki ayıplara karşı tüketicinin seçimlik hakları saklıdır.
    (3) Satışa sunulacak ayıplı mal üzerine ya da ambalajına, üretici, ithalatçı veya satıcı tarafından tüketicinin kolaylıkla okuyabileceği şekilde malın ayıbına ilişkin açıklayıcı bilgiyi içeren bir etiket konulur. Bu etiketin tüketiciye verilmesi veya ayıba ilişkin açıklayıcı bilginin tüketiciye verilen fatura, fiş veya satış belgesi üzerinde açıkça gösterilmesi zorunludur. Teknik düzenlemesine uygun olmayan ürünler ise hiçbir şekilde piyasaya arz edilemez. Bu ürünlere, Ürünlere İlişkin Teknik Mevzuatın Hazırlanması ve Uygulanmasına Dair Kanun ve ilgili diğer mevzuat hükümleri uygulanır.
    Tüketicinin seçimlik hakları
    MADDE 11 – (1) Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici;
    a) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme,
    b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme,
    c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme,
    ç) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme,
    seçimlik haklarından birini kullanabilir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür.


    http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2013/11/20131128-1.htm


    Siz önce ayıplı mal nedir onu öğrenin. Ayıplı mal demek yeni mal kriteriyle bağdaşmayan ürün demektir. Örneğin aracın gövdesindeki sac aksamnda size satılmadan önce hasar oluşur, hasarlı parça değişir, düzeltilir yada sadece boyanır ve size satılır, bu yapılan işlem malı ayıplı mal kategorisine sokar. Çünkü sonradan yapılan bu tamir hiçbir şekilde orjinal yapılan üretimin standardında değildir. Kanunda geçen madde bunu kapsar.
    Diğer taraftan araç size satılmadan önce örneğin klimasının çalışmadığı tespit edilir ve bu arızayla ilgili klima kompresörü komple değişir. Bu durum ürünü ayıplı mal durumuna sokmaz, çünkü arızaya sebep olan parça komple değişmiştir ve aracın ilerleyen zaman içindeki performansına yada ekonomik ömrüne herhangi bir olumsuz etkisi yoktur.

    Sizin mantığınzdan gidilse herhangi bir malda garanti kapsamı dahilinde çıkacak tüm arızaların ilgili malı ayıplı mal kategorisine sokması gerekir.



    Yeni bir araç üretimden son kullanıcıya satışına kadar hangi aşamalardan geçiyor kısaca yazayım.

    1)Fabrikada araçlar üretildikten sonra son kontrole ve fabrika pistinde yol kontrolüne alınır, ve herhangi bir hata tespit edilmesi durumunda fabrika içinde yer alan atölyeye alınır ve sorun giderildikten sonra sevkiyata sunulur. Fabrikadaki bu atölyenin yetkili servis standarlarından farkı yoktur.
    2) Araç diyelim Türkiye'ye geldi, distribütörün fiktif sahasını terkettikten sonra araç bayiye yollanmadan önce satış öncesi bakım denen bir işleme tabi tutulur. Bu işlem esnasında nakliye esnasında araca takılmış olan koruyucular vs sökülür ve aracın işleyişinde herhangi bir kusur olup olmadığı kontrol edilir, herhangi bir kusur yada çalışmayan bir aksam olması durumuda ilgili hata giderilir ve araç satılmak üzere bayiye nakledilir.
    3)Bayi aracı satışa sunmadan önce teslim öncesi bakım prosedürlerini uygular, burada araçta çalışmayan ve sorunlu bir kısım varsa ilgili hata düzeltilir ve araç tüm aksamları çalışır, tüm ayarları yapılmış olarak müşteriye satılır ve teslim edilir.

    Yukarıdaki üç aşamada yapılanları bir araya getirdiğinizde üretilen araçların en az yarısı yukarıdaki noktalardan birinde işlem görürken hata ortaya çıkarır ve ilgili hata giderilir. Kanun sizin anladığınız şekliyle olsa üretilen araçların en az yarısının hiç satılmaması ve araçların geri alınması gerekir.


    Buna gülerler. Kusura bakmayın. Yukarıda maddeleri vermesem neysede hala hatanizda ısrar ediyorsunuz. Cahillik, araştırmamak bir nebze kabul edilebilir belki ama hazir ispatıyla önünüze koyduktan sonra hala cahil kalmaya diretmek kabul edilemez.

    Alıntıları Göster
    Tüketicinin seçimlik hakları
    MADDE 11 – (1) Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici;
    a) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme,
    b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme,
    c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme,
    ç) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme,
    seçimlik haklarından birini kullanabilir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür.
    (2) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakları üretici veya ithalatçıya karşı da kullanılabilir. Bu fıkradaki hakların yerine getirilmesi konusunda satıcı, üretici ve ithalatçı müteselsilen sorumludur. Üretici veya ithalatçı, malın kendisi tarafından piyasaya sürülmesinden sonra ayıbın doğduğunu ispat ettiği takdirde sorumlu tutulmaz.
    (3) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir. Orantısızlığın tayininde malın ayıpsız değeri, ayıbın önemi ve diğer seçimlik haklara başvurmanın tüketici açısından sorun teşkil edip etmeyeceği gibi hususlar dikkate alınır.
    (4) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi haklarından birinin seçilmesi durumunda bu talebin satıcıya, üreticiye veya ithalatçıya yöneltilmesinden itibaren azami otuz iş günü, konut ve tatil amaçlı taşınmazlarda ise altmış iş günü içinde yerine getirilmesi zorunludur. Ancak, bu Kanunun 58 inci maddesi uyarınca çıkarılan yönetmelik eki listede yer alan mallara ilişkin, tüketicinin ücretsiz onarım talebi, yönetmelikte belirlenen azami tamir süresi içinde yerine getirilir. Aksi hâlde tüketici diğer seçimlik haklarını kullanmakta serbesttir.
    (5) Tüketicinin sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim hakkını seçtiği durumlarda, ödemiş olduğu bedelin tümü veya bedelden yapılan indirim tutarı derhâl tüketiciye iade edilir.
    (6) Seçimlik hakların kullanılması nedeniyle ortaya çıkan tüm masraflar, tüketicinin seçtiği hakkı yerine getiren tarafça karşılanır. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca tazminat da talep edebilir.

    http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2013/11/20131128-1.htm

    3. maddeye göre, araç değişimi isterseniz karşı taraf motor değişimiyle aracın sorununun tamamen giderilebileceğini belirterek isteğinizi reddedebilir. mahkeme de aynı yönde karar verebilir. böyle olursa boş yere uğraşmış olursunuz. motor değişti diye aracın değer kaybedeceğini düşünmüyorum. ikinci el değerinin düşeceğini söylerseniz iş bilirkişiye gidebilir; aleyhinize karar çıkabilir.

    o yüzden kafa yormayın; motoru değiştirsinler. her markada olabilecek bir sorun bu. ne marka alırsanız alın, araba şans işidir. piyango bu kez size vurmuş. yeni motor takıldıktan sonra sorunlar çıkarsa o zaman belki araç değişimi isteyebilirsiniz. ancak bu durumda aracınız değiştirtebileceğinizi sanmıyorum. gerçi örnek yargı kararları varsa o zaman iş değişebilir. bence yine de uğraşmaya değmez.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi archerman11 -- 24 Eylül 2016; 21:48:36 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: archerman11

    Tüketicinin seçimlik hakları
    MADDE 11 – (1) Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici;
    a) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme,
    b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme,
    c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme,
    ç) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme,
    seçimlik haklarından birini kullanabilir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür.
    (2) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakları üretici veya ithalatçıya karşı da kullanılabilir. Bu fıkradaki hakların yerine getirilmesi konusunda satıcı, üretici ve ithalatçı müteselsilen sorumludur. Üretici veya ithalatçı, malın kendisi tarafından piyasaya sürülmesinden sonra ayıbın doğduğunu ispat ettiği takdirde sorumlu tutulmaz.
    (3) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir. Orantısızlığın tayininde malın ayıpsız değeri, ayıbın önemi ve diğer seçimlik haklara başvurmanın tüketici açısından sorun teşkil edip etmeyeceği gibi hususlar dikkate alınır.
    (4) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi haklarından birinin seçilmesi durumunda bu talebin satıcıya, üreticiye veya ithalatçıya yöneltilmesinden itibaren azami otuz iş günü, konut ve tatil amaçlı taşınmazlarda ise altmış iş günü içinde yerine getirilmesi zorunludur. Ancak, bu Kanunun 58 inci maddesi uyarınca çıkarılan yönetmelik eki listede yer alan mallara ilişkin, tüketicinin ücretsiz onarım talebi, yönetmelikte belirlenen azami tamir süresi içinde yerine getirilir. Aksi hâlde tüketici diğer seçimlik haklarını kullanmakta serbesttir.
    (5) Tüketicinin sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim hakkını seçtiği durumlarda, ödemiş olduğu bedelin tümü veya bedelden yapılan indirim tutarı derhâl tüketiciye iade edilir.
    (6) Seçimlik hakların kullanılması nedeniyle ortaya çıkan tüm masraflar, tüketicinin seçtiği hakkı yerine getiren tarafça karşılanır. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca tazminat da talep edebilir.

    http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2013/11/20131128-1.htm

    3. maddeye göre, araç değişimi isterseniz karşı taraf motor değişimiyle aracın sorununun tamamen giderilebileceğini belirterek isteğinizi reddedebilir. mahkeme de aynı yönde karar verebilir. böyle olursa boş yere uğraşmış olursunuz. motor değişti diye aracın değer kaybedeceğini düşünmüyorum. ikinci el değerinin düşeceğini söylerseniz iş bilirkişiye gidebilir; aleyhinize karar çıkabilir.

    o yüzden kafa yormayın; motoru değiştirsinler. her markada olabilecek bir sorun bu. ne marka alırsanız alın, araba şans işidir. piyango bu kez size vurmuş. yeni motor takıldıktan sonra sorunlar çıkarsa o zaman belki araç değişimi isteyebilirsiniz. ancak bu durumda aracınız değiştirtebileceğinizi sanmıyorum. gerçi örnek yargı kararları varsa o zaman iş değişebilir. bence yine de uğraşmaya değmez.

    Alıntıları Göster
    Darhvader,

    Öncelikle değişimi kabul etmemeni takdir ettim haklarımızı aramalı birbirimize örnek ve destek olmalıyız

    2.si malesef firmalar bizleri mağdur ediyorsa bizde işimizi bilmeli ve tabiri caizse birazda gerektiğinde aptala yatabilmeliyiz.

    Yani yapılması gereken bence öncelikle değişimi en üst kademeden talep edersin. olumluysa konu kapandı.

    Olumsuz ise motor değişimi yaptırıp aracı geri alırsın fakat hiçbir yere bir hak talep etmeyeceğine dair bir imza atmazsın. Bundan sonra 3 yol izleyebilirsin.
    1. avukatınla davacı olarak aracın değişimini istersin
    2. avukatınla aracın uğradığı değer kaybını istersin örnek 10bintl onlada kredinin bir kısmını kapatır kapatır birde faiz yükünden kurtulursun
    3. servis ile çingene pazarlığı yapar 1-2 yıl ücretsiz bakım 5 yılda garanti istersin(tabi ilk 2 maddeden sonuç alamayacağına inanırsan)

    yani son maili atmana gerek yoktu bence bizlerde biraz uyanık olmalı ve değişimi kabul ediyormuş gibi yapıp sonradanda hakkımızı arayabiliriz.
    bence sende maddi imkanın olsa olmasa bu olayı bu araca ihtiyacı olan sade vatandaş gibi değerlendir. tabiki ne mutluki hukuk seni sekteye uğratırsa açta açıkta kalmicaksın...




  • quote:

    Orijinalden alıntı: archerman11

    Tüketicinin seçimlik hakları
    MADDE 11 – (1) Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici;
    a) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme,
    b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme,
    c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme,
    ç) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme,
    seçimlik haklarından birini kullanabilir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür.
    (2) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakları üretici veya ithalatçıya karşı da kullanılabilir. Bu fıkradaki hakların yerine getirilmesi konusunda satıcı, üretici ve ithalatçı müteselsilen sorumludur. Üretici veya ithalatçı, malın kendisi tarafından piyasaya sürülmesinden sonra ayıbın doğduğunu ispat ettiği takdirde sorumlu tutulmaz.
    (3) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir. Orantısızlığın tayininde malın ayıpsız değeri, ayıbın önemi ve diğer seçimlik haklara başvurmanın tüketici açısından sorun teşkil edip etmeyeceği gibi hususlar dikkate alınır.
    (4) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi haklarından birinin seçilmesi durumunda bu talebin satıcıya, üreticiye veya ithalatçıya yöneltilmesinden itibaren azami otuz iş günü, konut ve tatil amaçlı taşınmazlarda ise altmış iş günü içinde yerine getirilmesi zorunludur. Ancak, bu Kanunun 58 inci maddesi uyarınca çıkarılan yönetmelik eki listede yer alan mallara ilişkin, tüketicinin ücretsiz onarım talebi, yönetmelikte belirlenen azami tamir süresi içinde yerine getirilir. Aksi hâlde tüketici diğer seçimlik haklarını kullanmakta serbesttir.
    (5) Tüketicinin sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim hakkını seçtiği durumlarda, ödemiş olduğu bedelin tümü veya bedelden yapılan indirim tutarı derhâl tüketiciye iade edilir.
    (6) Seçimlik hakların kullanılması nedeniyle ortaya çıkan tüm masraflar, tüketicinin seçtiği hakkı yerine getiren tarafça karşılanır. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca tazminat da talep edebilir.

    http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2013/11/20131128-1.htm

    3. maddeye göre, araç değişimi isterseniz karşı taraf motor değişimiyle aracın sorununun tamamen giderilebileceğini belirterek isteğinizi reddedebilir. mahkeme de aynı yönde karar verebilir. böyle olursa boş yere uğraşmış olursunuz. motor değişti diye aracın değer kaybedeceğini düşünmüyorum. ikinci el değerinin düşeceğini söylerseniz iş bilirkişiye gidebilir; aleyhinize karar çıkabilir.

    o yüzden kafa yormayın; motoru değiştirsinler. her markada olabilecek bir sorun bu. ne marka alırsanız alın, araba şans işidir. piyango bu kez size vurmuş. yeni motor takıldıktan sonra sorunlar çıkarsa o zaman belki araç değişimi isteyebilirsiniz. ancak bu durumda aracınız değiştirtebileceğinizi sanmıyorum. gerçi örnek yargı kararları varsa o zaman iş değişebilir. bence yine de uğraşmaya değmez.

    Yaziyorsunuzun ama yanlış yorumluyorsunuz yada okuduğunuzu anlamıyorsunuz. 11 maddenin 3.fıkrası değişim durumunda orantısız güçlükler durumundan bahsediyor. Ve bu durumda dahi iade edebilir diyor iyi okuyun. Su davadan opelin hiçbir şansı yok.

    Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tuketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir.

    1) Burada bir gizli ayıptan değil açık bir ayıptan bahsediyoruz. 6 ay içinde çıkan fonksiyon ve kullanımı etkileyecek sorunlar,satış esnasında varmış gibi düşünülür. Bu gizli ayıp değil açık bir ayıptır. Burada konumuzun gizli ayıpla alakası dahi yok.
    2) Hararet sorunu olması aracın yolda kalması motorunun inip değişmesi tamamen aracın en aslı fonksiyonunu yerine getirmemesi ile ilgilidir. YANİ yürümemesi.
    3)Burada tartışılan konu küçük esnaf Ahmet değil. GM ve onun markasi Opel. Opel değişimde nasıl bir orantısız güçlük yaşayacak? Bu kurumlar bir arabaya mi takılacak?
    4) Bütün bu durumlar servis raporlarıyla belgelenmiş durumda. Yani sorun kabul edilmiş ve motor değişimi müşteriye bildirilmiş. En büyük kozda bu. Opelin kaçacak bir yeri yok.

    Maddeleri okurken biraz daha anlamlandirmaya çalışmak güzel ama nedense arkadasin istegine gore hep olumsuz açıdan bakilmaya çalışılıyor. Buda ister istemez yukarilardaki bir arkadaşın firma çalışanı yada sektör çalışanı tabirini hatırlatıyor.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • acr kullanıcısına yanıt
    3. fıkra "orantısız güçlükler olsa bile iade edebilir" demiyor. böyle bir durumda malın ayıpsız misli ile değiştirilmesini orantısız güçlüklerin durumuna bağlıyor. yani eğer varsa orantısız güçlüklerin durumuna göre malın yenisi ile değiştirilebileceğini söylüyor.

    1) adı geçen yasada açık ayıp veya gizli ayıp diye bir deyim kullanılmıyor. nereden çıkardınız, demek istediğiniz nedir, bilmiyorum.
    2) ben hararet yapmış motorun aracı yürüttüğünü söylemedim. ayrıca konuyla ne alakası var?
    3) sorunuzun cevabı 3. fıkrada var. ayrıca ister "küçük esnaf ahmet" ister gm olsun, yasa yasadır. iddia ettiğinizin aksine yasalar gm için de geçerlidir. lehlerine olan hakları kullanabilirler.
    4) sanki opel yasal yükümlülüklerini yetirme getirmemek için kırk takla atıyormuş gibi opel'in kaçacak yeri olmadığını söylemişsiniz. motor değişimi kararı almaları yeni araç verecekleri anlamına gelmez.

    ben olumsuz bakmadım. yasayı okudum ve yorum yaptım. kesin bir şey söylemedim, olabilecek şeylerden bahsettim. kendi seçimimin ne olduğunu belirttim. bunu yaparken de sizin yaptığınız gibi kimseye hakaret etmedim. siz ise benim yazdığımın tek bir kelimesini okumadan ne konuyla, ne de benim yazdıklarımla ilgisi olmayan bir cevap yazmışsınız. ama bu forumda alıştık artık. bu ilk değil, son da olmaz.

    ayrıca "Yaziyorsunuzun ama yanlış yorumluyorsunuz yada okuduğunuzu anlamıyorsunuz." hakaretini size iade ediyorum.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi archerman11 -- 25 Eylül 2016; 4:00:25 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: archerman11

    3. fıkra "orantısız güçlükler olsa bile iade edebilir" demiyor. böyle bir durumda malın ayıpsız misli ile değiştirilmesini orantısız güçlüklerin durumuna bağlıyor. yani eğer varsa orantısız güçlüklerin durumuna göre malın yenisi ile değiştirilebileceğini söylüyor.

    1) adı geçen yasada açık ayıp veya gizli ayıp diye bir deyim kullanılmıyor. nereden çıkardınız, demek istediğiniz nedir, bilmiyorum.
    2) ben hararet yapmış motorun aracı yürüttüğünü söylemedim. ayrıca konuyla ne alakası var?
    3) sorunuzun cevabı 3. fıkrada var. ayrıca ister "küçük esnaf ahmet" ister gm olsun, yasa yasadır. iddia ettiğinizin aksine yasalar gm için de geçerlidir. lehlerine olan hakları kullanabilirler.
    4) sanki opel yasal yükümlülüklerini yetirme getirmemek için kırk takla atıyormuş gibi opel'in kaçacak yeri olmadığını söylemişsiniz. motor değişimi kararı almaları yeni araç verecekleri anlamına gelmez.

    ben olumsuz bakmadım. yasayı okudum ve yorum yaptım. kesin bir şey söylemedim, olabilecek şeylerden bahsettim. kendi seçimimin ne olduğunu belirttim. bunu yaparken de sizin yaptığınız gibi kimseye hakaret etmedim. siz ise benim yazdığımın tek bir kelimesini okumadan ne konuyla, ne de benim yazdıklarımla ilgisi olmayan bir cevap yazmışsınız. ama bu forumda alıştık artık. bu ilk değil, son da olmaz.

    ayrıca "Yaziyorsunuzun ama yanlış yorumluyorsunuz yada okuduğunuzu anlamıyorsunuz." hakaretini size iade ediyorum.

    Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tuketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir.

    3. madde aynen dediğim gibi. Eğer satıcı tuketicinin istedigi sekilde malı değiştiremez yada onarım yapamazsa tuketiciye iade yada indirim hakkını verir. Maddeyi lütfen anlamaya çalışın.
    Bununla ilgili bir çok emsal karar var. Örnek bir civata aldınız ve bozuk çıktı tamiri olamayacağı için yenisinin verilmesi gerekir. Tamir istemek orantisiz gucluktur. Yada bir tv aldiniz ama bozuk cikti ve bu tv iki sene onceki partinin maliydi. Stokta yok. Alicinin değişim istemesi mantıklı olmaz çünkü olmayan seyi istemek orantisiz güçlüktür . Bulunamayacagi icin ücret iadesi yada kusur oranında indirim yapilması gerekir. Burada satıcı yine seçim yapamaz.

    1-2 ve 3. maddede belirttiginiz durumları mesajımda açıklamaya çalıştım çünkü konuda bu durumlar konuşuluyor ve sizinde benzer bir sekilde düşündüğünüzü sandım.

    4)Firmaların özellikle Tr'deki durumu malum. Kaldı ki yine kendiniz değişim yapılmayacağını yada yapmayabileceklerini düşünmüş olmalisiniz ki yukarıdaki ilk mesajı yazdınız.

    Size hakaret etmedim. Sadece olanı yada gördüğümü söyledim. Bunu hakaret olarak görüyorsanız yine okuduğunuzu yanlış yorumluyorsunuz demektir. Sizi kırmak gibi bir amacım ve niyetimin kesinlikle olmadığını bilmenizi isterim. Ayrıca bana hakaret ettiğinizi söylemişsiniz. Onuda sizin olayi yanlış yorumlamaniza veriyorum ve bu konuda da bir özür bekliyorum.

    İyi günler.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi acr -- 25 Eylül 2016; 18:23:54 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: acr


    quote:

    Orijinalden alıntı: mbulur

    quote:

    Orijinalden alıntı: acr


    quote:

    Orijinalden alıntı: mbulur

    Araçta motor değişikliği yapıldığını kimse anlayamaz. Ruhsatınız komple değişecek, ve yeni ruhsatta yeni motor numarası yazıyor olacak. Size ayıplı mal verilmemiş. Ayıplı mal demek yeni alındığı anda kusurlu mal demek. Siz aracı aldığınız anda araçta arıza yokmuş, montaj yada malzeme hatası nedeniyle 2200 km yol yaptıktan sonra arıza yaşamışsınız. Ayrıca araç hararet yaptığı anda durup motoru kapatsaydınız, motorda şu anki sıkıntı yaşanmamış olacaktı.

    Servis motorunuzu da onarmıyor ve komple değişim yapıyor daha ne istiyorsunuz? Sizin için söylemiyorum ancak insanlar servis motoru onarmak istese "tamir istemem komple değişim isterim" diyor, servis komple motoru değiştirse bu defa da komple aracı değiştirin diyor. Bu mantığı anlamak zor.

    Otomotiv sektöründe distribütörün kendine ait 4 adet satış şubesinin genel müdürü olarak çalıştığım yıllarda binlerce araç sattık, yine binlerce araç takasa aldık ve sattık. Aldığımız araçlardan oldukça fazla sayıda komple motor değişimi olmuş araç vardı, ne alım fiyatlarımızda herhangi bir eksiltme yaptık nede satarken aracın motoru değişmiş olduğu için daha ucuza sattık. Hatta araç yüksek kilometrelerde motor değiştirmişse daha yüksek fiyattan daha kolay sattık, komple yeni motorlu diyerek.

    Opel ve Seat'ta komple araç değişimi hemen hemen imkansıza yakındır. Opel'in mahkeme kararına rağmen araç değişiminde direndiğine defalarca şahit oldum. Buna sebep mahkeme sonuçlanıncaya kadar mevcut aracın yenisinin gelmemesiydi. Örneğin X paketli Astra almışsınız ve artık o X paket gelmiyor yerine Y paket geliyor, Opel aracın aynısı artık üretimde yok yerine Y paket veririz ancak ...... kadar fark isteriz diyor. İstediği fark olması gerekenin çok üzerinde oluyor işler tıkanıyor.

    Yani aracınızı çok zor değiştirirler, bence komple motor değişimi olarak onarımı kabul edin, Herhangi bir sıkıntısı olmaz aracınızı keyifle kullanırsınız.


    Yahu tamam bilmiyorsunuz ama bari atıp tutmadan once yazdıklarınızı bir araştırın. Birde 3 tane oy almışsınız. Gulermisin, ağlarmisin.

    İspat yükü
    MADDE 10 – (1) Teslim tarihinden itibaren altı ay içinde ortaya çıkan ayıpların, teslim tarihinde var olduğu kabul edilir. Bu durumda malın ayıplı olmadığının ispatı satıcıya aittir. Bu karine, malın veya ayıbın niteliği ile bağdaşmıyor ise uygulanmaz.
    (2) Tüketicinin, sözleşmenin kurulduğu tarihte ayıptan haberdar olduğu veya haberdar olmasının kendisinden beklendiği hâllerde, sözleşmeye aykırılık söz konusu olmaz. Bunların dışındaki ayıplara karşı tüketicinin seçimlik hakları saklıdır.
    (3) Satışa sunulacak ayıplı mal üzerine ya da ambalajına, üretici, ithalatçı veya satıcı tarafından tüketicinin kolaylıkla okuyabileceği şekilde malın ayıbına ilişkin açıklayıcı bilgiyi içeren bir etiket konulur. Bu etiketin tüketiciye verilmesi veya ayıba ilişkin açıklayıcı bilginin tüketiciye verilen fatura, fiş veya satış belgesi üzerinde açıkça gösterilmesi zorunludur. Teknik düzenlemesine uygun olmayan ürünler ise hiçbir şekilde piyasaya arz edilemez. Bu ürünlere, Ürünlere İlişkin Teknik Mevzuatın Hazırlanması ve Uygulanmasına Dair Kanun ve ilgili diğer mevzuat hükümleri uygulanır.
    Tüketicinin seçimlik hakları
    MADDE 11 – (1) Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici;
    a) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme,
    b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme,
    c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme,
    ç) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme,
    seçimlik haklarından birini kullanabilir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür.


    http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2013/11/20131128-1.htm


    Siz önce ayıplı mal nedir onu öğrenin. Ayıplı mal demek yeni mal kriteriyle bağdaşmayan ürün demektir. Örneğin aracın gövdesindeki sac aksamnda size satılmadan önce hasar oluşur, hasarlı parça değişir, düzeltilir yada sadece boyanır ve size satılır, bu yapılan işlem malı ayıplı mal kategorisine sokar. Çünkü sonradan yapılan bu tamir hiçbir şekilde orjinal yapılan üretimin standardında değildir. Kanunda geçen madde bunu kapsar.
    Diğer taraftan araç size satılmadan önce örneğin klimasının çalışmadığı tespit edilir ve bu arızayla ilgili klima kompresörü komple değişir. Bu durum ürünü ayıplı mal durumuna sokmaz, çünkü arızaya sebep olan parça komple değişmiştir ve aracın ilerleyen zaman içindeki performansına yada ekonomik ömrüne herhangi bir olumsuz etkisi yoktur.

    Sizin mantığınzdan gidilse herhangi bir malda garanti kapsamı dahilinde çıkacak tüm arızaların ilgili malı ayıplı mal kategorisine sokması gerekir.



    Yeni bir araç üretimden son kullanıcıya satışına kadar hangi aşamalardan geçiyor kısaca yazayım.

    1)Fabrikada araçlar üretildikten sonra son kontrole ve fabrika pistinde yol kontrolüne alınır, ve herhangi bir hata tespit edilmesi durumunda fabrika içinde yer alan atölyeye alınır ve sorun giderildikten sonra sevkiyata sunulur. Fabrikadaki bu atölyenin yetkili servis standarlarından farkı yoktur.
    2) Araç diyelim Türkiye'ye geldi, distribütörün fiktif sahasını terkettikten sonra araç bayiye yollanmadan önce satış öncesi bakım denen bir işleme tabi tutulur. Bu işlem esnasında nakliye esnasında araca takılmış olan koruyucular vs sökülür ve aracın işleyişinde herhangi bir kusur olup olmadığı kontrol edilir, herhangi bir kusur yada çalışmayan bir aksam olması durumuda ilgili hata giderilir ve araç satılmak üzere bayiye nakledilir.
    3)Bayi aracı satışa sunmadan önce teslim öncesi bakım prosedürlerini uygular, burada araçta çalışmayan ve sorunlu bir kısım varsa ilgili hata düzeltilir ve araç tüm aksamları çalışır, tüm ayarları yapılmış olarak müşteriye satılır ve teslim edilir.

    Yukarıdaki üç aşamada yapılanları bir araya getirdiğinizde üretilen araçların en az yarısı yukarıdaki noktalardan birinde işlem görürken hata ortaya çıkarır ve ilgili hata giderilir. Kanun sizin anladığınız şekliyle olsa üretilen araçların en az yarısının hiç satılmaması ve araçların geri alınması gerekir.


    Buna gülerler. Kusura bakmayın. Yukarıda maddeleri vermesem neysede hala hatanizda ısrar ediyorsunuz. Cahillik, araştırmamak bir nebze kabul edilebilir belki ama hazir ispatıyla önünüze koyduktan sonra hala cahil kalmaya diretmek kabul edilemez.

    Kusura bakmayın cahil olan sizsiniz. Kanunun ne dediğinden sizden daha önceden haberim var. Sorun sizin kanunu işinize geldiği gibi yanlış şekilde yorumlamanız. Sizin düşüncenize ve yorumunuza göre 6 ay içinde herhangi bir sebeple yeni bir üründe arıza çıkması durumuda ürün direk ayıplı mal kategorisine giriyor. Cahil olan sizsiniz ki size detaylı olarak açıkladım ancak işinize gelmediğinden halen dediğinizde ısrar ediyorsunuz.

    Opel aracınızı değiştirmez. Mahkeme yolu açık, 2 yıl yerel mahkeme 1.5 yıl yargıtay süresi derken 3.5 yıl uğraşın bakalım.




  • sadece opel değil hiç bir marka aracı değiştirmez maalesef... değer kaybı olacak Ama sandık motor tek çare... Yoksa mahkeme 4 yıl sürer..

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: mbulur

    quote:

    Orijinalden alıntı: acr


    quote:

    Orijinalden alıntı: mbulur

    quote:

    Orijinalden alıntı: acr


    quote:

    Orijinalden alıntı: mbulur

    Araçta motor değişikliği yapıldığını kimse anlayamaz. Ruhsatınız komple değişecek, ve yeni ruhsatta yeni motor numarası yazıyor olacak. Size ayıplı mal verilmemiş. Ayıplı mal demek yeni alındığı anda kusurlu mal demek. Siz aracı aldığınız anda araçta arıza yokmuş, montaj yada malzeme hatası nedeniyle 2200 km yol yaptıktan sonra arıza yaşamışsınız. Ayrıca araç hararet yaptığı anda durup motoru kapatsaydınız, motorda şu anki sıkıntı yaşanmamış olacaktı.

    Servis motorunuzu da onarmıyor ve komple değişim yapıyor daha ne istiyorsunuz? Sizin için söylemiyorum ancak insanlar servis motoru onarmak istese "tamir istemem komple değişim isterim" diyor, servis komple motoru değiştirse bu defa da komple aracı değiştirin diyor. Bu mantığı anlamak zor.

    Otomotiv sektöründe distribütörün kendine ait 4 adet satış şubesinin genel müdürü olarak çalıştığım yıllarda binlerce araç sattık, yine binlerce araç takasa aldık ve sattık. Aldığımız araçlardan oldukça fazla sayıda komple motor değişimi olmuş araç vardı, ne alım fiyatlarımızda herhangi bir eksiltme yaptık nede satarken aracın motoru değişmiş olduğu için daha ucuza sattık. Hatta araç yüksek kilometrelerde motor değiştirmişse daha yüksek fiyattan daha kolay sattık, komple yeni motorlu diyerek.

    Opel ve Seat'ta komple araç değişimi hemen hemen imkansıza yakındır. Opel'in mahkeme kararına rağmen araç değişiminde direndiğine defalarca şahit oldum. Buna sebep mahkeme sonuçlanıncaya kadar mevcut aracın yenisinin gelmemesiydi. Örneğin X paketli Astra almışsınız ve artık o X paket gelmiyor yerine Y paket geliyor, Opel aracın aynısı artık üretimde yok yerine Y paket veririz ancak ...... kadar fark isteriz diyor. İstediği fark olması gerekenin çok üzerinde oluyor işler tıkanıyor.

    Yani aracınızı çok zor değiştirirler, bence komple motor değişimi olarak onarımı kabul edin, Herhangi bir sıkıntısı olmaz aracınızı keyifle kullanırsınız.


    Yahu tamam bilmiyorsunuz ama bari atıp tutmadan once yazdıklarınızı bir araştırın. Birde 3 tane oy almışsınız. Gulermisin, ağlarmisin.

    İspat yükü
    MADDE 10 – (1) Teslim tarihinden itibaren altı ay içinde ortaya çıkan ayıpların, teslim tarihinde var olduğu kabul edilir. Bu durumda malın ayıplı olmadığının ispatı satıcıya aittir. Bu karine, malın veya ayıbın niteliği ile bağdaşmıyor ise uygulanmaz.
    (2) Tüketicinin, sözleşmenin kurulduğu tarihte ayıptan haberdar olduğu veya haberdar olmasının kendisinden beklendiği hâllerde, sözleşmeye aykırılık söz konusu olmaz. Bunların dışındaki ayıplara karşı tüketicinin seçimlik hakları saklıdır.
    (3) Satışa sunulacak ayıplı mal üzerine ya da ambalajına, üretici, ithalatçı veya satıcı tarafından tüketicinin kolaylıkla okuyabileceği şekilde malın ayıbına ilişkin açıklayıcı bilgiyi içeren bir etiket konulur. Bu etiketin tüketiciye verilmesi veya ayıba ilişkin açıklayıcı bilginin tüketiciye verilen fatura, fiş veya satış belgesi üzerinde açıkça gösterilmesi zorunludur. Teknik düzenlemesine uygun olmayan ürünler ise hiçbir şekilde piyasaya arz edilemez. Bu ürünlere, Ürünlere İlişkin Teknik Mevzuatın Hazırlanması ve Uygulanmasına Dair Kanun ve ilgili diğer mevzuat hükümleri uygulanır.
    Tüketicinin seçimlik hakları
    MADDE 11 – (1) Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici;
    a) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme,
    b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme,
    c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme,
    ç) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme,
    seçimlik haklarından birini kullanabilir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür.


    http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2013/11/20131128-1.htm


    Siz önce ayıplı mal nedir onu öğrenin. Ayıplı mal demek yeni mal kriteriyle bağdaşmayan ürün demektir. Örneğin aracın gövdesindeki sac aksamnda size satılmadan önce hasar oluşur, hasarlı parça değişir, düzeltilir yada sadece boyanır ve size satılır, bu yapılan işlem malı ayıplı mal kategorisine sokar. Çünkü sonradan yapılan bu tamir hiçbir şekilde orjinal yapılan üretimin standardında değildir. Kanunda geçen madde bunu kapsar.
    Diğer taraftan araç size satılmadan önce örneğin klimasının çalışmadığı tespit edilir ve bu arızayla ilgili klima kompresörü komple değişir. Bu durum ürünü ayıplı mal durumuna sokmaz, çünkü arızaya sebep olan parça komple değişmiştir ve aracın ilerleyen zaman içindeki performansına yada ekonomik ömrüne herhangi bir olumsuz etkisi yoktur.

    Sizin mantığınzdan gidilse herhangi bir malda garanti kapsamı dahilinde çıkacak tüm arızaların ilgili malı ayıplı mal kategorisine sokması gerekir.



    Yeni bir araç üretimden son kullanıcıya satışına kadar hangi aşamalardan geçiyor kısaca yazayım.

    1)Fabrikada araçlar üretildikten sonra son kontrole ve fabrika pistinde yol kontrolüne alınır, ve herhangi bir hata tespit edilmesi durumunda fabrika içinde yer alan atölyeye alınır ve sorun giderildikten sonra sevkiyata sunulur. Fabrikadaki bu atölyenin yetkili servis standarlarından farkı yoktur.
    2) Araç diyelim Türkiye'ye geldi, distribütörün fiktif sahasını terkettikten sonra araç bayiye yollanmadan önce satış öncesi bakım denen bir işleme tabi tutulur. Bu işlem esnasında nakliye esnasında araca takılmış olan koruyucular vs sökülür ve aracın işleyişinde herhangi bir kusur olup olmadığı kontrol edilir, herhangi bir kusur yada çalışmayan bir aksam olması durumuda ilgili hata giderilir ve araç satılmak üzere bayiye nakledilir.
    3)Bayi aracı satışa sunmadan önce teslim öncesi bakım prosedürlerini uygular, burada araçta çalışmayan ve sorunlu bir kısım varsa ilgili hata düzeltilir ve araç tüm aksamları çalışır, tüm ayarları yapılmış olarak müşteriye satılır ve teslim edilir.

    Yukarıdaki üç aşamada yapılanları bir araya getirdiğinizde üretilen araçların en az yarısı yukarıdaki noktalardan birinde işlem görürken hata ortaya çıkarır ve ilgili hata giderilir. Kanun sizin anladığınız şekliyle olsa üretilen araçların en az yarısının hiç satılmaması ve araçların geri alınması gerekir.


    Buna gülerler. Kusura bakmayın. Yukarıda maddeleri vermesem neysede hala hatanizda ısrar ediyorsunuz. Cahillik, araştırmamak bir nebze kabul edilebilir belki ama hazir ispatıyla önünüze koyduktan sonra hala cahil kalmaya diretmek kabul edilemez.

    Kusura bakmayın cahil olan sizsiniz. Kanunun ne dediğinden sizden daha önceden haberim var. Sorun sizin kanunu işinize geldiği gibi yanlış şekilde yorumlamanız. Sizin düşüncenize ve yorumunuza göre 6 ay içinde herhangi bir sebeple yeni bir üründe arıza çıkması durumuda ürün direk ayıplı mal kategorisine giriyor. Cahil olan sizsiniz ki size detaylı olarak açıkladım ancak işinize gelmediğinden halen dediğinizde ısrar ediyorsunuz.

    Opel aracınızı değiştirmez. Mahkeme yolu açık, 2 yıl yerel mahkeme 1.5 yıl yargıtay süresi derken 3.5 yıl uğraşın bakalım.

    Ne oldu gizli ayıptan vazgeçtiniz sanırım. İsterseniz size çizikten dolayı değiştirilmiş yada şanzımanından ses geliyor diye değişmiş araclarin kararlarınida koyabilirim. Aşağıdaki maddeleri anlayarak okumanızı tavsiye ediyorum.

    MADDE 8 – (1) Ayıplı mal, tüketiciye teslimi anında, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan maldır.
    (2) Ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda, internet portalında ya da reklam ve ilanlarında yer alan özelliklerinden bir veya birden fazlasını taşımayan; satıcı tarafından bildirilen veya teknik düzenlemesinde tespit edilen niteliğe aykırı olan; muadili olan malların kullanım amacını karşılamayan, tüketicinin makul olarak beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mallar da ayıplı olarak kabul edilir.
    (3) Sözleşmeye konu olan malın, sözleşmede kararlaştırılan süre içinde teslim edilmemesi veya montajının satıcı tarafından veya onun sorumluluğu altında gerçekleştirildiği durumlarda gereği gibi monte edilmemesi sözleşmeye aykırı ifa olarak değerlendirilir. Malın montajının tüketici tarafından yapılmasının öngörüldüğü hâllerde, montaj talimatındaki yanlışlık veya eksiklik nedeniyle montaj hatalı yapılmışsa, sözleşmeye aykırı ifa söz konusu olur.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Burada Opel den Allah razı olsun sıfır motor takıcakmış diyenler resmen emperyalistlerin piyonu olmuş vaziyette insan bu kadar marka fanatiği olamaz burada kendisi gibi kullanıcının hakkını savunacağına sanki firmanın avukatıymış gibi savunanlar siz neyin kafasını yaşıyorsunuz daha sıfır cihaz kullanıcıyla alakalı olmayan ve firmanın ayıplı malı değişim istemek en doğal hakkı şahsen ben ikinci el araç alırken motoru değişmiş bir aracı tercih etmem parayı kolay kazanmıyoruz tabiki aracı satarken maddi olarak çok zarar etmeyi kimse istemez arkadaşta doğal olarak bunların hesabını yapmıştır buradan tavsiyem soğuk kanlı bir şekilde hakkınızı sonuna kadar arayın

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Sandık motor ile Sıfır araba arasında ne fark var.. Sonuçda Rektefiyeden iyidir. Sorunsuz binersiniz hiçbişey olmaz. Zaten "0" Km araba almakla 2.elde kafadan 10 Bin zarar ettiniz. Böyle bir durumda satarken Sorun yaşanmaz. Yapilan Herşeyin garantisi olur.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: acr


    quote:

    Orijinalden alıntı: mbulur

    quote:

    Orijinalden alıntı: acr


    quote:

    Orijinalden alıntı: mbulur

    quote:

    Orijinalden alıntı: acr


    quote:

    Orijinalden alıntı: mbulur

    Araçta motor değişikliği yapıldığını kimse anlayamaz. Ruhsatınız komple değişecek, ve yeni ruhsatta yeni motor numarası yazıyor olacak. Size ayıplı mal verilmemiş. Ayıplı mal demek yeni alındığı anda kusurlu mal demek. Siz aracı aldığınız anda araçta arıza yokmuş, montaj yada malzeme hatası nedeniyle 2200 km yol yaptıktan sonra arıza yaşamışsınız. Ayrıca araç hararet yaptığı anda durup motoru kapatsaydınız, motorda şu anki sıkıntı yaşanmamış olacaktı.

    Servis motorunuzu da onarmıyor ve komple değişim yapıyor daha ne istiyorsunuz? Sizin için söylemiyorum ancak insanlar servis motoru onarmak istese "tamir istemem komple değişim isterim" diyor, servis komple motoru değiştirse bu defa da komple aracı değiştirin diyor. Bu mantığı anlamak zor.

    Otomotiv sektöründe distribütörün kendine ait 4 adet satış şubesinin genel müdürü olarak çalıştığım yıllarda binlerce araç sattık, yine binlerce araç takasa aldık ve sattık. Aldığımız araçlardan oldukça fazla sayıda komple motor değişimi olmuş araç vardı, ne alım fiyatlarımızda herhangi bir eksiltme yaptık nede satarken aracın motoru değişmiş olduğu için daha ucuza sattık. Hatta araç yüksek kilometrelerde motor değiştirmişse daha yüksek fiyattan daha kolay sattık, komple yeni motorlu diyerek.

    Opel ve Seat'ta komple araç değişimi hemen hemen imkansıza yakındır. Opel'in mahkeme kararına rağmen araç değişiminde direndiğine defalarca şahit oldum. Buna sebep mahkeme sonuçlanıncaya kadar mevcut aracın yenisinin gelmemesiydi. Örneğin X paketli Astra almışsınız ve artık o X paket gelmiyor yerine Y paket geliyor, Opel aracın aynısı artık üretimde yok yerine Y paket veririz ancak ...... kadar fark isteriz diyor. İstediği fark olması gerekenin çok üzerinde oluyor işler tıkanıyor.

    Yani aracınızı çok zor değiştirirler, bence komple motor değişimi olarak onarımı kabul edin, Herhangi bir sıkıntısı olmaz aracınızı keyifle kullanırsınız.


    Yahu tamam bilmiyorsunuz ama bari atıp tutmadan once yazdıklarınızı bir araştırın. Birde 3 tane oy almışsınız. Gulermisin, ağlarmisin.

    İspat yükü
    MADDE 10 – (1) Teslim tarihinden itibaren altı ay içinde ortaya çıkan ayıpların, teslim tarihinde var olduğu kabul edilir. Bu durumda malın ayıplı olmadığının ispatı satıcıya aittir. Bu karine, malın veya ayıbın niteliği ile bağdaşmıyor ise uygulanmaz.
    (2) Tüketicinin, sözleşmenin kurulduğu tarihte ayıptan haberdar olduğu veya haberdar olmasının kendisinden beklendiği hâllerde, sözleşmeye aykırılık söz konusu olmaz. Bunların dışındaki ayıplara karşı tüketicinin seçimlik hakları saklıdır.
    (3) Satışa sunulacak ayıplı mal üzerine ya da ambalajına, üretici, ithalatçı veya satıcı tarafından tüketicinin kolaylıkla okuyabileceği şekilde malın ayıbına ilişkin açıklayıcı bilgiyi içeren bir etiket konulur. Bu etiketin tüketiciye verilmesi veya ayıba ilişkin açıklayıcı bilginin tüketiciye verilen fatura, fiş veya satış belgesi üzerinde açıkça gösterilmesi zorunludur. Teknik düzenlemesine uygun olmayan ürünler ise hiçbir şekilde piyasaya arz edilemez. Bu ürünlere, Ürünlere İlişkin Teknik Mevzuatın Hazırlanması ve Uygulanmasına Dair Kanun ve ilgili diğer mevzuat hükümleri uygulanır.
    Tüketicinin seçimlik hakları
    MADDE 11 – (1) Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici;
    a) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme,
    b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme,
    c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme,
    ç) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme,
    seçimlik haklarından birini kullanabilir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür.


    http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2013/11/20131128-1.htm


    Siz önce ayıplı mal nedir onu öğrenin. Ayıplı mal demek yeni mal kriteriyle bağdaşmayan ürün demektir. Örneğin aracın gövdesindeki sac aksamnda size satılmadan önce hasar oluşur, hasarlı parça değişir, düzeltilir yada sadece boyanır ve size satılır, bu yapılan işlem malı ayıplı mal kategorisine sokar. Çünkü sonradan yapılan bu tamir hiçbir şekilde orjinal yapılan üretimin standardında değildir. Kanunda geçen madde bunu kapsar.
    Diğer taraftan araç size satılmadan önce örneğin klimasının çalışmadığı tespit edilir ve bu arızayla ilgili klima kompresörü komple değişir. Bu durum ürünü ayıplı mal durumuna sokmaz, çünkü arızaya sebep olan parça komple değişmiştir ve aracın ilerleyen zaman içindeki performansına yada ekonomik ömrüne herhangi bir olumsuz etkisi yoktur.

    Sizin mantığınzdan gidilse herhangi bir malda garanti kapsamı dahilinde çıkacak tüm arızaların ilgili malı ayıplı mal kategorisine sokması gerekir.



    Yeni bir araç üretimden son kullanıcıya satışına kadar hangi aşamalardan geçiyor kısaca yazayım.

    1)Fabrikada araçlar üretildikten sonra son kontrole ve fabrika pistinde yol kontrolüne alınır, ve herhangi bir hata tespit edilmesi durumunda fabrika içinde yer alan atölyeye alınır ve sorun giderildikten sonra sevkiyata sunulur. Fabrikadaki bu atölyenin yetkili servis standarlarından farkı yoktur.
    2) Araç diyelim Türkiye'ye geldi, distribütörün fiktif sahasını terkettikten sonra araç bayiye yollanmadan önce satış öncesi bakım denen bir işleme tabi tutulur. Bu işlem esnasında nakliye esnasında araca takılmış olan koruyucular vs sökülür ve aracın işleyişinde herhangi bir kusur olup olmadığı kontrol edilir, herhangi bir kusur yada çalışmayan bir aksam olması durumuda ilgili hata giderilir ve araç satılmak üzere bayiye nakledilir.
    3)Bayi aracı satışa sunmadan önce teslim öncesi bakım prosedürlerini uygular, burada araçta çalışmayan ve sorunlu bir kısım varsa ilgili hata düzeltilir ve araç tüm aksamları çalışır, tüm ayarları yapılmış olarak müşteriye satılır ve teslim edilir.

    Yukarıdaki üç aşamada yapılanları bir araya getirdiğinizde üretilen araçların en az yarısı yukarıdaki noktalardan birinde işlem görürken hata ortaya çıkarır ve ilgili hata giderilir. Kanun sizin anladığınız şekliyle olsa üretilen araçların en az yarısının hiç satılmaması ve araçların geri alınması gerekir.


    Buna gülerler. Kusura bakmayın. Yukarıda maddeleri vermesem neysede hala hatanizda ısrar ediyorsunuz. Cahillik, araştırmamak bir nebze kabul edilebilir belki ama hazir ispatıyla önünüze koyduktan sonra hala cahil kalmaya diretmek kabul edilemez.

    Kusura bakmayın cahil olan sizsiniz. Kanunun ne dediğinden sizden daha önceden haberim var. Sorun sizin kanunu işinize geldiği gibi yanlış şekilde yorumlamanız. Sizin düşüncenize ve yorumunuza göre 6 ay içinde herhangi bir sebeple yeni bir üründe arıza çıkması durumuda ürün direk ayıplı mal kategorisine giriyor. Cahil olan sizsiniz ki size detaylı olarak açıkladım ancak işinize gelmediğinden halen dediğinizde ısrar ediyorsunuz.

    Opel aracınızı değiştirmez. Mahkeme yolu açık, 2 yıl yerel mahkeme 1.5 yıl yargıtay süresi derken 3.5 yıl uğraşın bakalım.

    Ne oldu gizli ayıptan vazgeçtiniz sanırım. İsterseniz size çizikten dolayı değiştirilmiş yada şanzımanından ses geliyor diye değişmiş araclarin kararlarınida koyabilirim. Aşağıdaki maddeleri anlayarak okumanızı tavsiye ediyorum.

    MADDE 8 – (1) Ayıplı mal, tüketiciye teslimi anında, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan maldır.
    (2) Ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda, internet portalında ya da reklam ve ilanlarında yer alan özelliklerinden bir veya birden fazlasını taşımayan; satıcı tarafından bildirilen veya teknik düzenlemesinde tespit edilen niteliğe aykırı olan; muadili olan malların kullanım amacını karşılamayan, tüketicinin makul olarak beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mallar da ayıplı olarak kabul edilir.
    (3) Sözleşmeye konu olan malın, sözleşmede kararlaştırılan süre içinde teslim edilmemesi veya montajının satıcı tarafından veya onun sorumluluğu altında gerçekleştirildiği durumlarda gereği gibi monte edilmemesi sözleşmeye aykırı ifa olarak değerlendirilir. Malın montajının tüketici tarafından yapılmasının öngörüldüğü hâllerde, montaj talimatındaki yanlışlık veya eksiklik nedeniyle montaj hatalı yapılmışsa, sözleşmeye aykırı ifa söz konusu olur.

    Dediklerimin arkasındayım, tekrar söylüyorum kanunu işinize geldiği gibi yorumlyorsunuz. Sizin mantığınızla ve yorumunuzla 6 ay içinde herhangi bir sorun çıkaran ürün direk ayıplı mal sayılıyor ve değişmesi gerekiyor, yanlışınız burada.

    Mahkemelerin normal işlediği zamanda en az 3 yıl süren yargı süreci şimdiki malum durumlar nedeniyle çok daha uzamış durumda. Bu nedenle önünüzdeki en az 3 yıllık süreçte derslerinize daha çok çalışırsınız, başarılar.




  • 
Sayfa: önceki 7891011
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.