Ateist olman bu tür bilgileri bilmene mahal vermez. Kültür babında anlamlıdır bence senib için de . Yani insanlar sadece inandıkları üzerinde bilgi sahibi olmak veya teslimiyetsiz sorgulamalardan ibaret olmamalıdır. Eleştirmek için bilmen gerekiyor. Elbette Ateizm bir varış noktasıdır ve herkesin sebepleri geliş yeri dini veya hayat deneyimleri filan farklıdır. |
Siz İslam’ı 14 asır, 15 asır öncesi hükümleriyle kalkıp da bugün uygulayamazsınız (3. sayfa)
-
-
Benim anlamadığım hermeneutik ve analitik bakımdan hadis diliyle Kuran dili nasıl farklı olabilir? Hadis dili biraz radikal ve az yapıcı bir dilken Kuran ise yapıcı ve evrensel ve tarihsel bir kutsal kitaptır. Kuran Allah tarafından göklerden vahiy yoluyla peygambere indirildi. Hadisleri kim yazdı o zaman. Hadisler de mi ki bazıları zayıf hadis. Vahiy yoluyla indirildi.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Pusula her daim şaşmamalı . Bazen eski dönemlerin dilleri ile günümüz dili farklı olması da sorun yapar mesaj neydi acaba diye ? Aynı dönem de farklı coğrafyalarda bile dilsel farklılıklar var... Yani anlaşılma mevcut diyarlardaki dille yerelleşmesine ve aynı dönemde olması zaman olgusu da yadsınamazlığı ile yekten ele alınır ...
Hadis meselesi bir ihtiyaçsa vahimdir ... Dil gelişiyor insanlarca kullanıldıkça ama Kur'an dili gelişmez ama muhtaç dünyevi şeyler kaçarı yok ...
Uydurma Hadisler kadar Sünnet sayılmayan şeylerin de sünnet gibi ele alıp bunun üzerinden mezhepler bile türetilmiştir elbette tepkisel mezhepler de vardır katliamlar zulümlerden sebep te çeşitlenmiştir ...
İslam ve Müslümanlık kendi içinde vaktiyle kendi bütünlüğüne anlaşılabilir kılınmış olsa bile günümüz için bir anlamı ARTIK yoktur.
İlahi korunsa da insan dilini geliştiriyor veya başka dilden de olabiliyor. Mealler de malum Arapça kutsal değil ama aracı bir dil konuşulduğu dildir.... Manada ilahice korunmamıştır. Çünkü korunsa diyelim ( keza imkansız dil canlı bir varlıktır gelişir kullanılan insanlarca ... ) insanların algılayışı farklıdır bu farklılıklar mevcut kültürü ve diğer etmenlerle kitlesel veya bireysel çeşitliliklere vesile olacaktır.
Hadisleri kimin yazdığından çok kim uydurdu kim sözlü veya yazılıya kaynak oldu ?
İSlam veya başka birşey eski dönemlerde dil odaklı din odaklı çağlar boyu ve her diyarda evrensel ve klasik eskimez filan denilmesi aymazlık olur.
-
RTE'nin tövbe etmesi lazım bu sözler insanı dinden çıkarır
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Bunun için 6 sene gecikti, sen de tabi.
-
Ülkede ki muhalefetin özeti bu konu olsa gerek. 6-7 yıl geriden geliyor :D 2018'deki bir konuşmanın bir kısmışın kesmişler 2024 yılında buradan ALGI kasmaya çalışılıyor efsane ya.
Konuşmanın tamamı Cumhurbaşkanlığının Resmi internet sayfasında var okuyun lütfen biraz.
https://www.tccb.gov.tr/haberler/410/91690/kadin-tum-insanligin-ilk-ogretmenidir.html
Konuşmanın önü arkası gayet açık buraları KIRPIP 6 yıl sonra ALGI kasmaya çalışmayın gerçekten bu SIĞ muhalefet anlayışı ile olmuyor. Kur'an a Ters değilse mesele bitmiştir diyor zaten Erdoğan.
Yok kadın okumaz kadın çalışmaz yok kadın tek gezemez bir yere gidemez gibi bir şeyler uyduruyorlar ya onlara bir şeyler söylüyor aslında.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi 0zkanK. -- 24 Ağustos 2024; 0:48:43 >
-
Ahzap 50 güncelencekmi
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Edit : ''Sadece sana olmak üzere'' yerine ''Tüm müslümanlara özel olmak'' şeklinde yeniden düzenlenmiştir . şeklinde yapılsa hiç birimiz zorluk çekmezdik :))
-
Ateist cehaletin ağzında sakız gibi çiğnediği Ahzab 50'de peygambere özgürlük değil tam tersi sınırlama var.
İslâm Kur'an'ı Kerim'dir, hükümlerinin bugün bile geçerli olduğunu ibretle izliyorum şahsen özellikle lpg konusunda.
Ne mutlu ki Müslümanım.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Novagate -- 24 Ağustos 2024; 2:27:54 >
-
direk kurana demiyor onu bazı tarikatlarda islam kadın çalışmaz okumaz evden çıkmaz gibi abuk subuk saptırılmış şeylerde var.
eğirtilen böğürtülen şeyler için söylüyor kesinliği net ve açık olan şeyler için değil.
-
Ahzap 50 deki sınırlamaları anaokulu terk birinin anlayacağı şekilde anlatacak yürekli cesur bir kardeşimiz varmı
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Bu sözler din cahillerine söylenmiş sözlerdir. İnanan kesim anlar ama diğerlerini çok farklı şeyler anlayacaktır. İsteyen olursa anlatabilirim.
-
Eee burası orası anlat ,sınırı niye koymuş,koymasaymış nasıl bir tehlike bekliyormuş inananları
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Bence koruduğu yok. Aksine zarar veriyor. Tacizciler tecavüzcü hocalar ... Şifacı ayağına kadına kocasına anasına babasına akrabalarına tecavüz eden hocalar sözde şifa bilmem ne diye eşcinselliği aşmışlar aile boyu tecavüz ve en vahimi de buna kanılması zincirleme öneriler de ...
Kur'an Kurslarında hocaların tecavüzleri ... İslami CEmaatleri Öğrenci Yurtlarındaki erkek erkeğe tecavüzler hatta rızasıyla oğlan hocasıyla ilişkiler kamera görüntüleri bile medyada çıkmıştır ... Tektük filan da değil. Baya yaygın ülkenin her bir köşesindeler ! ...
Kısacası İslam hükmünü yitirmiştir... Zaten var oluşundan beri yokluğa başlamıştır...
-
Tecavüzcü hocaların din ile bir alakası yok, kişilik ile alakası var. Atatürkçü laik olup tecavüz edip hırsızlık yapan da var.
İslâm lgbt sapkınlığına karşıdır, insanlara zarar veren hayvanlara köpeklere karşıdır, hırsızın yolsuzluk yapanın elini keser..
İslam insana değer verir, İslam demek toplumsal ve kişisel huzur ve mutluluk demektir, insanca bir yaşam sunar.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Novagate -- 24 Ağustos 2024; 10:3:48 >
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Ahzab 50'de peygambere özgürlük yok, tam tersi sınırlama var.
"mehirlerini verdiğin" diyor, burada peygambere evlenmeden önce mehir vermek şartı var, diğer müslümanların ise evlenmeden önce mehir verme şartı yok eşi ile anlaşıp sonra da verebilir.
"Birlikte -hicret ettiğin- amca,.hala,.teyze kızı" diyor, birlikte hicret etmediği teyze hala amca kızları helal değil, burada peygambere yine sınırlama var, diğer müslümanlara ise hicret etme şartı yok.
İşte Ahzab 50 diye ağzınıza sakız ettiğiniz mevzu bu. Gördüğün gibi peygambere özgürlük yok tam tersi sınırlamalarla dolu bir ayet bu.
Ama ateist hesaplar bu ayeti size nasıl sunuyor? "Ne vereyim abime" yazıp altına bu ayeti koyarak sunuyor, siz de zaten sazan olunca böyle sizle uğraşıyoruz işte.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Kur'an kişiliklere kişilere karşı etkisiz diyorsun. Bu da güzel ...
Allah'ın inanılan kitabını nelerle kıyaslıyorsun bu da anlamlı ...
Kısacası İslam ve Müslümanlık ETKİSİZ diyorsun hatta daha da vahimi kişilerin kötü oluşunda izin dahi veriyor diyorsun ? Neticelere bakıyoruz bunun destekliyor ... Oğlancılık ... Kadın kadına sevicilik lezbiyenlik filan bunları İslam iflah ettirmemiş diyorsun ...
Toplumsal ve kişisel huzur diyorsun ... Eşcinselliği yaşayan Hocalar huzuru şuan ... Bu konuda sessiz kalınması da tarafsınızdır manasına da gelir ...
Sessiz şeytan. Sessizlik suça ortaklıktır. Bir de savunmak daha da beteridir ...
Kişi kendini bilmeli ...
-
Diyanet aslında güzel açıklamış, neresini anlamadınız. Onun üzerinden gidelim.
﴾50﴿ Ey peygamber! Mehirlerini verdiğin eşlerini, Allah’ın sana ganimet olarak verdiği câriyelerini, seninle birlikte hicret eden amca kızlarını, hala kızlarını, dayı kızlarını, teyze kızlarını sana helal kıldık. Ayrıca mümin bir kadın kendini peygambere mehirsiz olarak bağışlar, peygamber de onunla evlenmek isterse, diğer müminlere değil, sırf sana mahsus olmak üzere, onu da sana helâl kıldık. Müminlere eşleri ve sahip oldukları câriyeleri hakkında hangi kuralları geçerli kıldığımızı biliyoruz. Sana mahsus olanı güçlük çekmeyesin diye meşrû kıldık. Allah çok bağışlayıcı, pek esirgeyicidir.
Tefsir (Kur'an Yolu)
Hz. Peygamber’in hiç olmazsa aile hayatında rahat olabilmesi, birden fazla eşiyle yaşarken sıkıntıya düşmemesi için kendisine özgü olmak üzere bahşedilen ruhsatlar, kolaylıklar bu âyetten itibaren bazı açıklamalarla birlikte şöyle sıralanmıştır: Dörtten fazla olan eşlerle evlenmesinin helâl olması, isteyen kadınlarla mehirsiz evlenmesinin câiz olması, kadınlarının yanlarında kalma sürelerini eşit tutma (buna fıkıh kitaplarında, paylaştırma mânasında kasm denilmektedir) mecburiyetinin bulunmaması, bu âyetler geldiğinde evli bulunduğu kadınlardan başka kadınla evlenmesinin ve bunlardan birini boşayarak yerine bir başka kadını almasının câiz olmaması, vefat ettiğinde veya boşadığında eşleriyle başkalarının evlenmesinin câiz olmaması ve eşlerinin bundan sonra yabancılara karşı daima perde arkasında bulunmaları.
Birçok kadın, peygamber eşi olabilmek için mehirsiz olarak onunla evlenmek istemiştir (âyetin ifadesiyle kadınlar kendilerini ona bağışlamışlardır). Bu şartla evlenmesi âyete göre câiz olduğu halde kendisinin bu ruhsatı kullandığına dair örnek yoktur (Ebû Bekir İbnü’l-Arabî, III, 1559). Ayrıca kendisi, yirmi beş yaşında iken kırk yaşında dul bir hanımla evlenmiş, onunla yirmi beş yıl mutlu bir hayat yaşamış, çocuk sahibi olmuş, Hz. Hatice vefat edinceye kadar da başka bir hanımla evlenmemiştir. Şu halde daha sonra, on yıl gibi kısa bir zaman içinde birçok eşle evlenmesinin cinsel arzuyla izah edilemeyecek sebepleri ve hikmetleri olmalıdır. Fedakârlık eden bazı hanımların ödüllendirilmesi, evlilik yoluyla akrabalık (sıhriyet) bağı kurarak bazı fertleri ve grupları kazanmak, onlarla yakınlık ve dostluk oluşturmak ve bu suretle İslâm’a karşı olan cepheyi zayıflatmak, özel hayatı ve aile ilişkileri başta olmak üzere ümmetin bilmesini istediği hususların eksiksiz zaptedilip başkalarına anlatılmasını, bu amaçla toplumun peygamber hanımlarının bilgilerinden yararlanmalarını sağlamak bunlardan bazılarıdır. Hanımların da onunla evlenmek istemelerinde birinci saik, peygamber hanımı olarak yaşama ve ölme şerefine nâil olmaktır. Bu sebepledir ki, kendilerini, dünya nimetleri ile peygamberden birini seçmede serbest bıraktığında eşlerinin tamamı onu ve Allah rızâsını seçmişlerdir (Resûlullah’ın çok evliliğinin başlıca sebepleri konusunda daha fazla bilgi ve değerlendirme için bk. Muhammed Hamidullah, İslâm Peygamberi, II, 10-17).
TEFSİR:
Nisâ sûresinin 3. âyeti, o dönemde Araplarda, yahudi ve hıristiyanlarda yaygın olan aynı anda pek çok eşle beraber bulunma adetini en fazla dört kadınla sınırlandırmış, bunun için de en azından maddî ve fizikî imkânlar açısından eşler arasında adâleti sağlamayı şart koşmuştur. Eğer adâleti sağlamak mümkün olmayacaksa tek kadınla yetinilmelidir. Mü’minlerin evliliğiyle alakalı diğer hükümler de Kur’an ve sünnet çevresinde belirlenmiştir. Fakat bu hükümler Resûlullah (s.a.s.)’i bağlamamaktadır. Çünkü tefsirini yaptığımız âyet-i kerîmeler, Efendimiz (s.a.s.) ile alakalı hükümleri müstakil olarak düzenlemektedir. Buna göre Efendimiz (s.a.s.)’e evlenmesi helâl olan kadınlar şunlardır:
› Mihrini vererek evlendiği kadınlar,
› Sahip olduğu câriyeleri,
› Mekke’den hicret eden amca, hala, dayı ve teyzesi kızları,
› Kendisini, herhangi bir karşılık talep etmeden Peygamberimiz (s.a.s.)’e hîbe eden kadınlar.
Peygamberimiz istediği takdirde bu kadınlarla evlenebilir. Peygamberimiz (s.a.s.) dışında, kadınların kendilerini hususi olarak başka erkeklere hibe etmeleri caiz değildir. Bu, sadece Efendimiz’e mahsus bir durum olup ona kolaylık sağlamak içindir. Diğer mü’minlere gelince onların evlenmeleri ve câriyelere sahip olmaları hakkında İslâm’ın hükümleri bellidir. Hülasa olarak onlar en fazla ancak dört kadınla evlenebilirler. Evlenirken de mehir, şâhit ve kadının velisinin izni gibi şartlar bulunmaktadır. Câriyede ise ne Peygamber Efendimiz’e ne de diğer mü’minlere bir sınırlandırma yoktur.
-
Zaytung Haberleri gibi birşey :
Sapıklıklar, tecavüzlre çocuklara, hemcinsine, Camide bir kadınla cinsel ilişki yaşayanlar , şifa diye cinsel ilişki, erkek hoca kocasıylan da cinsel ilişki sonra annesiyle akrabalarıylan da cinsel ilişki neymiş şifa ve bunu fark etmeyen hocaya gidenler! .....
Bu tür hocalar otomatikten ALGISAL olarak Ateist mi oluyor ? Yoksa halen Müslüman mı ?
Cehenneme gidip günahlarını çekip sırf Müslümandır diye eninde sonunda Cennete kesin suçları çektikten sonra gidecek olduğunu da biliyorsa Müslümanım diyerek te bu dünyada sapıklıkların her türlüsü hırsızlıkların her türlüsünü ve cinayet zarar vermenin her türlüsünü ne de olsa cehennemden sonra kesin Cennet te olacak inancı bilinciyle suç ta işler ...
Her Cuma tövbe eder ... Haftalık ta kurtulur... Cuma Namazı öncesi tüm suçları işler ne de olsa tövbe edecektir ya ... Her hafta bunu da yapar. Cehennem korkusunu da bu dünyada tövbe ile her hafta Cuma da temizler ...
Böyle bir ortam tam bir Zaytung Haber malzemeleriyle boldur ....
-
Ayetin tamamını açıklaman,inancını zayıflatır diyemi korkuyorsun ,yoksa inananlar okurda inancı zayıflar diyemi korkuyorsun, Allah'ın sana ganimet olarak
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X