❤️💙Trabzonspor 2024/25 Sezonu [Ana Konu] #BizdenBiriŞenolGüneş (24. sayfa)

2010-2011 senesinin şampiyonunu görmek istiyorsan Inter ile oynadığımız CL maçının özetini izleyebilirsin. 1-0 kazanmıştık.

Valla hemşo, Avni Aker'i, Akyazı'yı her yeri gezdim. 2010/11 kupasını göremedim. Şampiyonun kupası müzesinde olur, o da Kadıköy'de :)) Döneminin ***'cü savcılarının operasyonuyla ve döneminin TFF'si ile ortaklaşa yürütülen bu kirli operasyonda, ismimizin Avrupa listelerine verilmesi zaten absürt olurdu.

Millet işine geldiğinde 15 Temmuz, vatan millet savunması diyor ama ***'cülerin kumpas davasına inanmıyor. ***'cülerin hakkından gelen devlet, Fenerbahçe'ye de beraat kararı verdi. Bu kadar basit.

Siz 2010/11'i bırakın da 6S yüzünden sizden gidenlere bakın. Trabzonlu büyüklerimiz de bilir ki Fenerbahçe, Trabzon'un düşmanı değil, değerli bir rakibidir. 1967'de Trabzonspor kurulmadan önce, şehrin yarısından fazlası Fenerbahçeliydi. Bugün 60 yaş ve üzeri Trabzonluların ciddi bir kesimi Fenerbahçelidir. Ben de böyle bir kültürün evladıyım ve gocunmuyorum.

Şayet biraz uyanıksanız, Hacıosmanoğlu'na çekmek üzere oldukları operasyonu anlar, adamın arkasında durursunuz; zira 6S, puan farkı kapanmaya başladığı için ortalığı yine yangın yerine çevirmeye ve TS ile FB'yi birbirine vermeye hazırlanıyor.

Çünkü seni doğrayan Hacıosmanoğlu değil. Onun yetkisinin üstünde bir mesele bu. Tüm olay siyasette ve MHK'de bitiyor.

6S'nin sinsiliklerini cidden göremiyor musunuz? Adamlar istisnasız her sezon, puan farkı açılınca yapı var, gizli şeyler var deyip ağlayıp zırlıyorlar ve ligi açıktan tehdit ediyorlar. Detaylar sorulunca da ligin kalitesi etkilenmesin diye kem küm ediyorlar. Siyaset ve MHK bunların ağzına bal çalıp, şampiyon yapınca da ağlamaları bitiyor. E hani yapı vardı diye sorulduğunda sus pus oluyorlar.

İçine ettikleri ligde, başka takımlar da adaletsizlikten, yapıdan vs. bahsedince alay ediyorlar ve konuyu sulandırıyorlar, itibarsızlaştırıyorlar (bu sezondaki gibi). Sonra puan farkı yine daralıyor ve yine ağlamaya, zırlamaya ve açıktan tehditlere başlıyorlar (şu anki gibi).

Düne kadar Hacıosmanoğlu'nu ben mi destekliyordum, ben mi yalıyordum? Adam Allah'tan onurlu, gururlu çıktı da siyasetin ve MHK'nin yoluna alet olmadı ve itiraz etti. Bu sefer de Hacıosmanoğlu'nu aforoz ediyorlar, sen Fenerbahçe'nin adamısın diyorlar. Bu konuda en büyük sorumluluk Trabzonspor camiasına düşüyor. Bu adamı yedirirseniz, ömrü billah 6S'nin uydusu olursunuz.

Fenerbahçe, büyüklüğü ile taraftarının en kötü günlere rağmen gücü ve desteğiyle zaten her sene en az 2. olup, Avrupa'da güzel işler çıkartıyor. Spor kulübü olmanın verdiği sorumluluk ve Cumhuriyet vizyonu gereği başka branşlarda da ülkemizi gururla temsil ediyor. Bizim kaybedecek bir şeyimiz kalmadı zaten. Çoluğun çocuğun hayallerini çaldılar. Varsın, Fenerbahçe yine şampiyon olmasın. Siz bu felaket yumağı 6S'ye yancılık yapmaya devam ederseniz, taraftarınıza, o çoluk çocuğun yüzüne nasıl bakacaksınız? Onu düşünün.

Sen ve senin gibi neredeyse bütün fb tayfası her mecrada her yerde size medyanız tarafından dayatılan şeylere körü körüne inanıyorsunuz. Ne aklanmasından ne kumpasından bahsediyorsunuz anlamak mümkün değil. Millet işine geldiğinde 15 Temmuz vatan millet Sakarya diyor dedikten sonra nasıl 15 Temmuz'u işinize geldiği gibi kullandığınızı görüyoruz.

15 Temmuz davası öncesi ülkedeki ****'cü hakim ve savcıları fb kulübüne biz mi üye yaptık ? Kendi antrenman sahalarınızda halı saha organizasyonunu bu adamlarla biz mi yaptık ? Aç araştır bak bakalım kim yapmış. Dava açılana kadar canım cicim dava açıldıktan sonra biz şike yapmadık. Ondan sonra bir dönem yaptıysak fb için yaptık. Ondan sonraki argüman siyaseten hükümet **** ile mücadeleye başlayınca şikeyi biz yapmadık **** bize kumpas kurdu.

Yahu bu ülkede Ümit Karan bile **** yüzünden GS'de ilk 11'e giremedim falan diyor. Her içinden çıkılamaz durumda bir kaçış kapısı oldu bu ****. Zamanında herkes ile içli dışlı olan ve yukarıda da belirttiğim gibi fb üyesi yapılıp onlarla organizasyon yapılırken birden düşman oldular. Buna ancak ahmaklar ve holiganlar inanar, buralarda yediremezsiniz.

Gidip CAS'ta dava açacaktınız ne oldu o iş mesela ? Hiç soruyor musun bu yönetimlerine ? CAS davası namusumuzdur diye pankartlar açıyordunuz ne oldu ? Namussuz kaldınız çünkü davayı kaybedeceğinizi bildiğiniz için geri çektiniz. Öylece medya tarafından bir yalana inandırıldınız ve bu konu da geçiştirildi.

Bir kere her şeyi bir kenara bırak. Otur mahkeme dosyalarını tek tek oku. Ben hepsini okudum. Karar tutanağında bile şike yoktur demiyor. Elde edilen deliller hukuka aykırı şekilde (yani dinlemeler dinlenenlere haber verilmeden yapıldığı için... haber verilse nasıl tespit edilecek orası da ayrı muamma) elde edildiği için dava geçersizdir diyor. Bu bile kanıttır yahu.

Ya kardeşim banane GS'den banane fb'den... Biz kimseye yancılık yapmıyoruz. Trabzonspor her zaman sizin gibi 3 büyütülmüşlerle savaşmıştır ve savaşacaktır.

Oyuncular 2010-2011 senesinden sonra Galatasaray'ı tercih etti diye yanlamış mı oluyoruz ? Ekici'de size gelmişti hatırlarsan ne yapalım şimdi size mi yanlamış olduk ? Böyle bir şey mantıklı mı sence ? Kim ister şampiyon olmuş kadrosunu en ciddi rakibine vermeyi ?

Tamamen 6S'lilerin ağzıyla konuşuyorsun. O savcılar, o dönem Fenerbahçe'yi de 6S gibi kafalama projesiyle takımın içine sızdırılan kişilerdi zaten. Buna bilerek ya da bilmeyerek sebep olan her kimse zaten Allah onun da cezasını verir, bundan hiç şüphem yok.

***'cülerin en güçlü olduğu dönemde, Fenerbahçe'nin içine kıyısından köşesinden girememesi sürpriz olurdu zaten. Önemli olan tabana yayılabilmek. İşte, bunu yapamadılar. Gözü torbalı moruğun itiraf ettiği, "Fenerbahçe biraz sert, biraz katı" söylemi de bunun delilidir. Video YouTube'da duruyor, aç izle.

Aziz Yıldırım'ın söylediği sözü hiç bıkmadan usanmadan çevirip duruyorsunuz. O dönem RTE, takımlar ayrı, kişiler ayrı çıkışı yapmıştı. Aziz Yıldırım da dedi ki: Ben şike yapmıŞSAM (bir şart, koşul ve olmamışlık belirtir. Türkçeyi yeni öğrenmiyorsanız ya da art niyetli değilseniz anlarsınız), Fenerbahçe için yapmışımdır dedi ve kendisinin itibarsızlaştırılmasının, yem edilmesinin önüne geçti.

Dosyaya gelecek olursak da senin bir kişinin ses kaydını rızası olmadan alman ve mahkemede kullanman bile birçok dava başlığında yasak ve hukuk dışıyken, usulsüzce dosya üretilen bu süreçte böyle bir karara muhalefet olman da son derece saçma. Birincisi, adamlar zaten ***'cü. Allah dediklerinden bile şüphe edilir. İkincisi, kanıt diye düzenledikleri çoğu şey tarihiyle ve aslıyla oynanmış sahte evraklardan ibaret, bunlar da ortaya çıktı.

Ses kaydı dediğin şeylerin bir benzerini de 17-25 Aralık operasyonlarında, AKP'ye karşı yaptılar. Trabzon şehri o ses kayıtlarına inanmadı ve AKP'yi iktidar yaptı. Bir zahmet ***'cülerin, Fenerbahçe için ortaya saldığı montaj ses kayıtlarına da itibar etmeyin sevgili Trabzonlu hemşehrilerim :) Kaldı ki dediğim gibi; dünyanın her yerinde böyledir. Hukuk evrenseldir. Usulsüz bir şekilde elde edilen, üretilen vs. her türlü "belge" delil olarak kullanılamaz ve davayı geçersiz kılar.

Seninle bu konuda anlaşmamız imkansız çünkü sen her kararı eğip büküp işine geldiği gibi yorumluyorsun. Delillerin ve o ses kayıtlarının montajlı olduğuna dair ne fb kulübünün bir iddiası var ne de mahkemenin gerekçeli kararında böyle bir durum var. Bu tamamen senin mabadından uydurman.

Bir kere şöyle düşün ya. Madem kumpastı neden 1 gecede bütün milletvekilleri toplandı da küme düşme kaldırıldı ?  Korku varsa aksiyon vardır.

Her şeyi geçtim madem ŞİKECİ değilsiniz madem masumsunuz madem suçsuzsunuz kulüp neden FIFA dahil sürecin tüm taraflarına dava açıp hakkını aramıyor ? Neden hala UEFA'nın sitesinden ŞİKEDEN HÜKÜM GİYEN KULÜPLER listesinde adınız var? Biraz holiganlığı bırak ve makul düşün. Damarlarında Trabzon'lu bir adamın kanı akıyorsa yapman gereken bu.

Ben sana daha sağlam bir fikir sunayım. Geçmişe dönük tüm maçlar ortak bir komisyon ve hakem heyeti tarafından incelensin. Türk, UEFA vs. tüm yetkililer bir araya gelsin. 6 ayda mı 1 sene de mi artık ne kadar süre gerekiyorsa, tüm Türkiye'nin gözü önünde yapılsın. Hangi takım şike, teşvik, adam ayartma, transfer ihlalleri, sponsorluk usulsüzlükleri, kombine yolsuzlukları vb. durumlara karışmışsa cezasını çeksin. Şu anda Fenerbahçe yönetimi bunu istiyor. Hesapta bir 6S'li yönetici de buna tamam dedi ama sonra içeriden baskı yediği için ortadan kayboldu.

ınstagram

90artı5 on Instagram: "Fenerbahçe nin dolaşıma soktuğu video #fenerbahçe #galatasaray #futbol #süperlig #superlig #fener #galatasaraylıyız #football #nostalji #fenerbahce #spor #haber #instagood #instadaily"

https://www.instagram.com/share/reel/_cVLfPJ5z

Şunu izle. Bunun, günümüzde Fenerbahçe tarafından yapıldığını düşün, yer yerinden oynardı. Geçmişte bu b*kları Fenerbahçe de TS de BJK de GS de her kim yediyse eşit terazide tartılarak bedelini ödesin. Burada önemli olan cadı avı değil bak, herkes eşit yargılansın.

Böyle bir şeye yanaşmayacaklar, çünkü hiçbir kulüp 6S kadar şaibeli değil bu memlekette.

Sen konuyu neden sürekli GS'ye getiriyorsun anlamadım burası TS konusu.

Ayrıca şu olmasını istediğiniz şey olsa ve sonuca bağlanabilse bir sürü şampiyonluğun el değiştirmesi gerektiği ortaya çıkar. Bu ülkede hakemler tarafından en çok doğranan takım Trabzonspor'dur. Bunu cümle alem bilir. Sizin ağlamalarınız bana hiç samimi gelmiyor.

Bu rezil ligin şu anki siyaset ve bağlantıları sebebiyle sorumlusu 6S'dir. Konu ona değil de bana mı gelecekti? Siz şunlara yancılık yapmayı bırakın, Hacıosmanoğlu'nu yedirmeyin, gerisi gelir zaten. Hiç biz tüm İstanbul takımlarına karşı aynıyız tribine de girmeyin. 6S ile Fenerbahçe'ye aynı anlayış ve tutum içerisinde olmadığınızı cümle alem biliyor, görüyor. Siz de biliyorsunuz. Biz ayrıcalık istemiyoruz. Ligin içine herkesten daha çok etmiş takıma diş gösteremeyip, her fırsatta bize göstermeye kalkıyorsanız bu mesele zaten hiç bitmez ve sonsuza dek 6S'nin işine yarar. Siz de kendinizi kandırıp durursunuz.

Adalet istemenin vücut bulmuş hali zaten Trabzonspor. Burada bunları yazmana gerek yok. Biz bunları yıllardır söylüyoruz. Ayrıcalık isteyen zaten namussuzun bayrak taşıyanıdır.

fb ile olan münasebet şike yaptığınız sezondan geliyor. O sezona kadar olan mücadeleye bakarsan GS'den veya BJK'den bir fark göremezsin. O süreç yaşandıktan sonra bu kadar nefret oluştu. Bunu düzeltecek olan da haklıya hakkını vermesi gereken fb camiasıdır ama gel gör ki Özkan Sümer'in de dediği gibi fb haksızlığı kendisine hak olarak kabul etmiş bir kulüptür.

Selametle forumdaş.

Biz Fenerbahçe camiası olarak, geçmişteki tüm maçların incelenmesini ve şayet o dönemin Fenerbahçeli yöneticileri bir yanlış yapmış ise bunu da kabulleneceğimizi defalarca söylüyoruz.

Hatice'ye değil, neticeye bakmak gerekiyor. Şu anda tüm Fenerbahçeli yöneticiler; ayrıcalık değil, adalet istiyoruz diyor. Geçmişte o olmuş, bu olmuş, şu olmuş, bunun didişmesine girdiğimiz sürece atı alan (6S), Üsküdar'ı geçiyor.

Bu konuya, neyimiz doğru ki lig de doğru olsun gözüyle bakmak gerekiyor. Mesela Trabzonspor'un, Sadri Şener döneminde teşvik primi olayları da patlamıştı. Bu ligde bu işlere kıyısından köşesinden bulaşmamış takım var mı? Bunları elbette normalleştirmemek gerekiyor ama ortada 6S gibi günahkar bir takım varken, UEFA kupasını kaldıran futbolcularını dahil gösteremezken, burada tüm günah keçisinin Fenerbahçe olması en net tabirle vicdansızlıktır. 6S varken, en masumu Fenerbahçe'dir. Zaten Avrupa'daki çabalarımız, kimin liyakat ile kimin hakem ittirmesiyle oyun oynadığını gösteriyor.

Bu konuyu sabaha kadar konuşalım, bir şey çözemeyeceğiz. Birbirimize yönelik bu hasmane tutumu bırakmamız gerekiyor. E-devlet'e bakınca, 1800'lü yıllara kadar hem anne hem de baba tarafından Trabzonluyum. Kütük hiç bozulmamış. Yaşantısı, kültürü, bağlılığı itibarıyla Trabzon'dan kopmuş bir insan değilim ama Trabzonsporlu da değilim. Bence insanların bazı şeyleri birlikte değiştirmesi gerekiyor. Farklılıklara açık olmamız gerekiyor. Çok çabuk parlayıp, 6S gibi sinsi camiaların gazına geliyorsunuz. Çabuk parlamak zaten Trabzonluların genlerinde olan bir şey ama bu, camiaya zarar veriyor.

AKP'nin bir şeyleri halkın beynine işlediği gibi 6S de 2010/11'i sizin zihninize yalan yanlış işlemiş ve oraya takılı kalmışsınız. Salın artık, önünüze bakın. Varsa bir namussuzluk, Allah er ya da geç ortaya çıkarır zaten.

Hocam kirmiziyi sarı yı geç sarisiz müdahale oldugu anda bile penaltı. Penaltı kuralı değiştirilmeli bu gibi pozisyonlarda çift vuruş olmalı. Penaltı konusu hayli daraltılmali . Direk gol şansı varsa Penaltı yoksa cift vuruş olmalı. Bize karşı verilen Penaltı da kurala göre Penaltı ama top korner çizgisinde.

Bana çok saçma geliyor. Ya yandan 6 pas çizgileri ile Penaltı noktası içi için Penaltı olmalı yada direk gol ihtimali varsa.

Himm demek o yüzden tff demek ki si..e var ama sahaya yansımadı diye karar alıp işin üstünü örttü.hatta 1 gece de kanun bile değişti ilginç.

Bu arada kacyildir aheste aheste çıkıyor zaten. Siz böyle devam edin.

Birader ne boş yapmışsın.

Bir Göztepe sayfasının paylaşımı

VATANİST GÖZTEPELİLERfacebook

İngiltere’de yaşadığınızı düşünün. Birmingham, Cardif, Sheffield, Sunderland veya İngiltere’nin herhangi bir yerinde Londra takımı olan Chelsea’nin Premier Lig şampiyonluğunu kutlamak için arabanıza...

https://www.facebook.com/share/p/1DoDcKLjwd

İngiltere’de yaşadığınızı düşünün.

Birmingham, Cardif, Sheffield, Sunderland veya İngiltere’nin herhangi bir yerinde Londra takımı olan Chelsea’nin Premier Lig şampiyonluğunu kutlamak için arabanıza atlayıp kornaya basarak dolaşıyorsunuz.

İnsanlar anlam veremez yaptığınıza çevreyi rahatsız ettiğiniz için ceza yemek bir yana sizi sırf bu yüzden kamu hizmetinde çalıştırırlar. Çünkü orada yaşayan herkes şehrinin, kasabasının takımını tutacağını küçük yaşta öğrenir. Aileleri ufak yaşta çocuklarının elinden tutup oynadığı lig fark etmeksizin Nottingham, Sunderland, Derby Country tribünlerine sokar çocuklarını. Hiçbiri Arsenal’li, United’li, Chelsea’li yapmaya gerek duymaz, zaten tuhaf karşılanır. Yaşadıkları bölgenin takımı iki alt ligde oynasa bile kutu gibi stadyumlar da mahalledeki arkadaşlarıyla ağabeyleriyle aynı ortamda ısınır o çocuklar kulüplerine. Kasabasını yüzlerce kilometre ötedeki şaşalı kulüplere satmayı hiçbiri düşünmez.

Aynı şey Avrupa’nın diğer ülkelerinde de geçerlidir. İspanya’da San Sebastian kentinin nüfusu toplam 200 bin yokken 32 bin kişilik stadyum zaman gelir yetmez. Bu kentte yaşayan kimse Real Sociedad’a karşı Barca’yı Real’i tutmaz. Bilbao deplasmanın da dünya devi Barcelona’yı destekleyen 200 kişi zor görürsünüz tribünde onlarda Bilbaolu değildir zaten. Münih’te Dortmund’lu, Torino’da Milan’lı, Nantes’ta Lyon’lu göremezsiniz.

Televizyon da izlerken hep imrendiğiniz İngiltere Liginde 8 bölgeden 23 farklı takım bu sebeple şampiyon olmuştur. Senin ülkende Anadolu futbolu ezilirken orada Premier lige çıkan takım 170 milyon Euro gelire sahip olur, sırf yukarıdaki takımlarla daha iyi şartlarda rekabet edebilsin diye…

İtalya Liginde 16 farklı kulüp şampiyonluk yaşamıştır. Bugün beğenmediğin Genoa’nın 9, Torino ve Bologna’nın 7 şer şampiyonluğu vardır. Almanya’da 62-63 sezonundan itibaren Bundesliga statüsünden sonra 12 farklı ekip şampiyon olsa da Bundesliga öncesine indiğimizde bu rakam 28’i bulur. Gelirlerin en adaletsiz dağıtıldığı İspanya’da bile şampiyonluk yaşamış 9 farklı kulüp vardır.

Fransa Liginde 19 takım şampiyonluk yaşamıştır. Lig 1’in kurulduğu 1932 öncesine indiğimizde bu rakam 28’i bulur. Sana sorsak bugün PSG’den büyüğü yoktur orada ama en çok şampiyonluğu Saint Etienne kazanmıştır. (10 şampiyonluk), Marsilya’nın 9, Nantes’in 8, Monaco ve Lyon’un 7, Bordeaux ve Reims’in 6, PSG’nin 5, Nice’in 4, Lille’in 3, Le Havre ve Sochaux’un 2 şampiyonluğu bulunur. Avrupa liglerindeki en adil gelir dağılımının meyvesi bu kadar denk şampiyonluk sayılarıdır. Fransa’da gelirlerin kulüp kayırmadan adilane yapılması rekabeti arttırmıştır. Hadi diyelim ki bunlar Avrupa’nın önde gelen ligleri, tabloyu biraz daha aşağı çekelim, Hollanda’da 18 şehirden 29 şampiyon çıkarken, Porto, Benfica,S.Lizbon gibi birkaç kulübün tekelinde gibi görünen Portekiz’de 8, Belçika’dan 15, İsveç’te 10, İsviçre’de 19 farklı takım şampiyonluk yaşamıştır. Hani şu tükürüğümüzle boğarız dediğin Avrupa şampiyonluğu bulunan 10 milyonluk Yunanistan var ya orada bile 6 kulüp şampiyonluk yaşamış kardeşim.

Senin her tarafı kokuşmuş liginde 59 senede 5 takım şampiyon olurken, 52 şampiyonluk İstanbul’dan çıkmış. Yani bu akşam kendini monte ettiğin kornaya basma nedenin başarılması çok güç bir şey zannettiğin aynı takımın 59 sezonda 20.kez ipi göğüslemesi mi? Matematiğe vurduğunda 3’te 1’e tekâmül eder hemen hemen, senin dışında kuş grubundaki diğer ikisinin de 19’ar ve 13’er şampiyonluğu var, son 30 sezonda Bursaspor mucizesini dışarı koyarsak 29 şampiyonluk senin kulüp binasının yerine bilmediğin, televizyonda köle olduğun ve 600 km öteden korna aşındırdığın İstanbul’a gitmiş. Bu aptal düzende 50 sene sonra evde televizyon karşısında giydiğin forman da hipodromda at binen jokeyin formasından çok yıldız olup, kuyruklu yıldız misali armanın üstünden başlayıp kıçına doğru sıralanacak.

Bütün gün İzdivaç programı izleyip akşam televizyonunda finali takip ettiği dizinin sona ermesi ile yapan ve genelde çarşamba günleri çeyrek altın günlerine giden mahallenin teyzelerine bile bu ligde ilk üç kim olur diye sorsak sana pat diye bu üçünü sıralar. İşte futbola yakınlığın o teyze kadar senin.

Bu şehirde kazandın, bu şehir ile övündün, bu şehir ile gurur duydun ama bu şehrin takımlarına arkanı döndün, kendini güce sattın önüne dayatılanı yedin, kalabalığa biat ettin, yeri geldi kendi mahallenin takımının karşısında adıyla çok övündüğün İzmir Atatürk Stadyumu’nda “Küme’ye” diye bağırdın, İzmir takımı sahaya çıkarken ıslıkladın. Bu sezon iki takımı küme düşmüş olan mahallende utanmadan tura çıktın. İşte bütün bunlardan dolayı çok övündüğün bu şehrin sokakları senin oralarda kornaya basarak dolaşmandan utanıyor be kardeşim.

Elbet bu rüyadan kısa zaman sonra ayılacaksın, biat ettiğin güç bu şehrin eline geçecek bir gün, o gün bu güçlü gördüğün büyütülmüşlerin suratına indireceğimiz şamar o saltanatı yıktığında ayılacaksın. Atkını, formanı içine saklayıp girdiğin Mersinli tarafındaki kale arkasında İzmir ile alakası olmayan azınlığın içinde yalnız kalacaksın. Birbirlerine sarılmış 50 bin inanmış İzmirli karşısında aciz duruma düşüp İzmirliliğin Boyoz ve Kumru’dan ibaret olmadığını işte o gün anlayacaksın ama inan ki senin için çok geç olacak…

Yaşadığı şehrin, semtin takımını tutan herkese selam olsun...

Mazlum Sarkaya

Cevap için teşekkürler

Tatminkardı