Şimdi Ara

TURBOŞARJLI ARAÇLARI DOĞRU KULLANMANIN YOLLARI (114. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
2.380
Cevap
93
Favori
401.551
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
15 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 112113114115116
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: O.B.K

    Aracımızı çalıştırdık. Yol aldık. Ve şimdi de stop edeceğiz. Peki nasıl?

    Herkes bilir ve söyler ki turboşarjlı araçlarda motor stop edilmeden önce bir miktar rölantide beklenmesi ve ara gazı verilmemesi gerekir.

    Ama nedir bunun mantığı?

    Turbolu araçlarda kontak kapatılmadan önce beklemek gereksinimi hızla dönen turbo türbinlerini birbirine bağlayan milin yağlamasının, kontak kapatılınca kesilmesidir.

    Turbo yağlaması motor yağı ile yapılır. Haliyle motor stop edilince de yağlama biter.

    Yüksek basınç altında çalışan turbo türbinleri, kontak kapatılmadan önce bir süre beklenirse normal devrine düşer. Kontak kapatılınca da kısa sürede durur. Böylelikle yağlamanın kesilmesinden kaynaklı mil kesme durumları oluşmaz.

    Normal şartlarda yüksek basınçla dönen turbo türbinlerinin aracı stop etmeden önce bir miktar (çoğu zaman maksimum 1 dakika yeterlidir) rölantide bekletmek gerekir. Bu sürede turbo türbinlerindeki yüksek basınç düşer. Yani yüksek hızda dönen turbo türbinleri yavaşlar.

    Türbinler durur demiyorum. Çünkü motora hava girişi olduğu sürece türbinler döner.

    Eğer aracınızı gaza fazla yüklenmeden, yani turbo türbinlerinin basıncını fazla arttırmadan kullanmışsanız bu bekleme süresi daha da kısaltılabilir.

    Ancak bu bekleme süresi aslında gidilen yoldan bağımsızdır. “Yani uzun yola gitmedim. Öyleyse beklememe gerek yok” düşüncesi yanlıştır.

    Siz evinizden çıkıp tırmandığınız ilk yokuşda turbo türbinleri yüksek basınçla dönmeye başlamıştır bile.

    Yani gittiğiniz yol kısa da olsa, eğer gaza biraz fazla basarak aracınızı devirli kullanıyorsanız aracınızı stop etmeden önce muhakkak bir müddet rölanti devrinde bekleyiniz. En azından 30 saniye beklemek çok faydalı olur.


    burada anlattıklarınıza katılmakla beraber, start&stop sistemi ile üretilen araçlarda bunu yapmak imkansız ışıklarda durduğunuzda araç stop ediyor veya park ettiğinizde araç stop ediyor, ancak sizin bahsettiğiniz şekilde aracı bir süre rolanti devrinde çalıştırmak için start & stop sistemini manuel olarak kapamak gerekecek ki, araç yeniden çalıştırıldığında ise sistem yine otomatik olarak çalışmaktadır.
    birde şöyle bir durum var eğer bir yerde durulacaksa zaten ani bir duruş yapılmıyor yavaşlayıp öyle durulmaktadır, mesela uzun yoldayız ve bir yerde mola vereceğiz aracımızla yavaşlamak ve o mola yerine girmek için hazırlandığımızda zaten araç rolanti devrine düşmüş olmaktadır.




  • O.B.K verdiğiniz bilgiler için teşekkür ederim. Yıllar sonra okumuş olsamda yararlı bilgiler edindim sağolun.
  • arkadaşlar benim de bir sorum olacak. aracım clio 3 1.5dci 85bg 2006 model. tesadüfmü bilmiyorum geçen ay aracın 10bin bakımını yaptırdıktan sonra yol bilgisayarında enjektörleri kontrol ettir yazısı çıktı ve araç çekişten düştü. sonra internetten biraz araştırdım. hava filtresinin düzgün takılmamasından kaynaklı olabileceğini gördüm. bende tekrar çıkarıp düzgün olarak taktım. sorun düzeldi bir süre sonra tekrar aynı hata ile karşılaştım. bilgisayara bağlattık sanayide çıkan hata kodu "DF427 - şarj basınç kontrol valfi maximum seviyede" idi.motorcuya gittik. baktı motora turboya hortumlara bir problem gözükmüyor dedi. bikaç boru söküp sıvımsı bir sprey gibi birşeyler sıktı. tekrar olursa mazot filtresini de değiştirelim dedi. bakımda mazot filtresini değiştirmemiştim(20binde bir kez değiştiği için gerek yok demişti servis). nitekim aynı hatayı tekrar aldım. fakat her zaman yapmıyor bu hatayı. yapınca motoru durdurup tekrar çalıştırıyorum performans kaybı hiç olmamış gibi gaza basınca gidiyor. kafasına esince bu hata geliyor ve çekiş düşüyor. mazot filtresini de değiştireceğim. acaba başka neden olabilir bu durum? turbo basıncını ölçen sensör yolcu olabilir mi?yenisi ayrı olarak satılır mı yoksa tüm turboyla birlikte mi değişiliyor?




  • ben de 1.4 tdi ile uzun yoldan geldiğim sırada aracın motoru daha hızlı çalışıyor fazla sıkıştırmamama rağmen.sizin araçlarınızda da buna benzer oluyor mu?ve 1.4 tdi uzun yolda performansı inanılmaz artıyor herhalde bu dizellerin bir özelliği.
  • Opel Astra Sport 1.4 Turbo almayı düşünüyordum. Bu turbo olayı daha önce hiç araba kullanmayan ben için biraz can sıkıcı gözüküyor.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: mavifatih

    Megane 2 kullanıcı sayfasına da yazdım burayada yazayım, Megane 2 turbo arızası , Bir arkadaş turbonun bakımını yapalım dedi yaptırdım ama tekrar monte ederken contalara dikkat etmedii için 2 sene yağ sızması yaşadım, motordandır diyerek dikkat etmemiştim, 10 binde 1 lt civarı,

    900 tl ye orjinal turbo aldım boşu boşuna 190 bin km de turboyu değiştirdim yanında bir boru vardı yıpranmıs 100 tl yede o boruyu değiştirdim,

    sizi bilgilendirmek istediğim konu şudur, Turbo ile sorun yaşarsanız ön paneli mutlaka söktürün, ön panelde turboya hava gönderen hortumların temizlenmesi gerekiyor, turboya giden tüm boruların temizlenmesi gerekiyor, sadece turbonun değiştirmesi, ilerde turboya yine zarar vermeye neden olabilir,

    Ankara Şaşmazda Reno servisinden ayrılma , Garaj Reno bir çok belgesi olan sağlam bir usta buldum o yaptı, isteyen olursa telefonunu verebilirim,

    100 tl turbo değişimi 100 tl boruların temizlenmesi tuttu, çoğu usta söktükleri contaları bile takmamış, gözlerimle gördüm sanayi ustalarına güvenim iyice azaldı,

    maliyet boşu boşuna 1250 tl tuttu, Turbo temizlemesi diye birşey yok boşu boşuna sakın söktürmeyin, borular hassas tekrar montajda yağ kaçırıyor.


    Arkadaşım turbo arızası nasıl anlaşılır? Benim araç 135.000 de. Son 15-20 gündür rampada kalkışta kendini toplamıyor. Stop edecek karda yavaşlıyor sonra yavaş yavaş hızlanıyor. Yüksek viteslerde sorun yok.
    ERG yi temizlettim ama sorun devam ediyor. Turbo olabilir dediler. Boşu boşuna kurcalatmak istemiyorum.
    Şaşmazdaki ustanın bilgilerini verebilir misin?




  • Aracın bilgisayara bağlanıp turbo aktüatör testi yapılması gerekir. Turbo alt devirde yeterli basınç sağlayamıyor olabilir. Turboyu kontrol eden selenoid valf (elektrovana) problemli olabilir.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: cfergul

    Valla herkes bir şey yazmış. İşin reel yani yaşanmış tecrübe kısmına bakın arkadaşlar. Birinci hatta tek mantık şudur. Bir parçayı bozulduğunda ya da bozulmaya çok yaklaştığında değiştirmek size ekstra başka maliyetler yaşatır. Basit örnek vereyim. Ben de 2004 Vaneo var. 180.000 km de bilgisayar verilerine bakarak enjektör basıncını ölçtük. Sıkıntı net olarak yoktu fakat fabrika verilerinden uzaktı. Aynı teknikle turbo basıncınıda kontrol ettirdim. Onda da aynı şekilde veriler mevcuttu. Enjektörler ve turbo söküldü. Enjektörler meme değişmeden bakım geçirdi. Turbonun ise sadece tamir takımı değişti. Enjektör ve turbo için harcadığım para 600 tl + 150 tl işçilik. Sadece bir enjektörüm 1250 tl ve turbo 3000 tl hesabı yapın artık. Şu an aracım 225.000 km de ve herhangi bir sorunum yok. Yağ olarak 0-40w mobil 1 kullanıyorum. Bir çok servis araçlara 10-40w koyuyorlar kar marjı onların için yuksek diye. sonu 40w olarak kullanılan araçlar mümkünse sadece 0-40w kullansın derim. Turbolu araçlar için hava çok önemlidir onun için her 5000 km de araçlarınızın hava filitresini değiştirin. Bir de araç yağ değişiminde mutlaka araç motor içi temizliğini iyi yapın. Aracınızın yağını boşaltın. Sonra aracınızın aldığı litreye göre %30 mazot , %70 10 numara yağ koyun. Yağ filitreisini çıkartın. Sonra 15 dakika çalıştırın. Sonra motorun içini boşalttıktan sonra yeni yağınızı koyun. Bunu her bakımda yaparsanız motorunuzun ömrü çok uzun olur. Yapacanığınız bu işlemin maliyeti aracınızın aldığı yağ litresine göre 40 tl ile 60 tl arasında değişir. Herkese kazasız günler.

    yazınızı okudum, inceleyelim :

    turbo tamir kiti ile yenilendikten sonra tekrar basınç testi yapıldı mı ?
    turboda hava kaçağının tamir kitiyle düzeltilecek birşey olmadığını, çünkü hava kaçağının turbo ünitesinden ziyade, besleme borularıyla ara soğutucu kaynaklı olduğunu düşünüyorum.

    her 5000 km de hava filtresi değiştirmek israftan başka birşey değildir. ayrıca, herhangi bir filtrenin kabiliyeti, bir miktar kirlenince artar.

    motor temizliği olarak bahsettiğiniz işlemin de uygulanırlığı yoktur, yağ filtresini çıkarıp arabayı çalıştırmak, filtre bölümünden yağların fışkırması ve yağ basınıncının sağlanamayıp motorun mahfıyla sonuçlanır. çünkü yağ pompası yağı filtreye basar, filtreden geçen yağ filtre bölümünün diğer tarafından tekrar motor içine girer. sadece periyodik aralıklarla eski yağı boşaltıp yeni yağı koymak yeterlidir, mucizevi formuller aramak anlamsızdır. periyodunda değiştirilen yağ, zaten motoru temiz tutar.

    0w40 pahalı bir yağdır, w winter demektir ve kış anlamına gelmektedir. dolayısıyla ilk rakam kış ayında( soğukta ) akışkanlığı belirtir. örneğin adanada yaşayan bir insanın 15w40 değil de 0w40 kullanması sadece israftır.

    enjektörler bozulsa da, sökülüp adına 'bakım' denilen sanayi çakallığı yapılsa da harcanacak para aynıdır. kullanılan tamir setleri de aynıdır.

    keza turboda da durum aynıdır.

    dolayısıyla çalışıyorsa elleme prensibini kendinize ilke edinin, zor kazandığınız paraları çar çakala yedirmeyin, israf etmeyin derim.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: vezir

    OBK usta nerelerde bu topik onun katkılarıyla bunca sayfa olarak yer almıştır. Bir terslik yoktur inşallah .

    Turbo konusunu kendisine bırakarak diğer soruları cevaplayayım.

    Yeni nesil araçları boşa atmanın yarar yerine zarar getirdiğini daha önce birçok topikte tartışmıştık. Her zaman tasarruf yapmak istiyorsanız en yüksek viteste gaza basmadan yokuşu ininiz.

    Dİzel araçlar yapısı itibariyle oldukça zor stop ederler heleki boşta çalışırken stop etmesi kötü birşeyler olduğu anlamına gelir. Rölantideki dengesizlik gibi görünen konu aracın belirli güç çeken fonksiyonlarının ve cut off mekanizmasının eseridir. Eğer vites boşa atılmasa böyle bir durum mevcut olmayacaktır.

    Ayda çok km yapan sizin gibi araçlar için gerçek tasarruf doğru yağ seçimi ile olur . size tavsiyem tam sentetik 0w30 yağ seçmenizdir. Belirgin bir düşüş gözlemleyeceksiniz ama bunu anlamak için hep uzun yol yapmak lazım ki ölçümler sağlıklı olsun. Şehir içi yakıt ölçümleri sağlıklı olmadığı için farkı hissetmek bazen mümkün olamayabiliyor.
    quote:

    Orijinalden alıntı: xvet

    O.B.K ustam Vezir ustam merhaba bi konu kafama takıldı
    Bende 2008 model 1.5dcı eskı kasa kango var 46 bın km de ben bu aracı dagda bayırda sehır ıcınde her yerde kullanıyorum ortalama 200 ıle 220 arası yakıyor hemen hemen ayda 2500 km yapıyorum gecen gun aracı bosa atayım bıde boyle denıyeyım dedım mesela köylere gıderken rampa cıkıyorum 13 km donuste 13 kmde bosta donuyorum ve aracım durmadan vıtese kesınlıkle takmıyorum mesela 80 km ıle bosta gıderken bırden vıtese takmıyorum(motorun stop etme ıhtımalı varmı bosta gıderken rolantı 6 ya kadar dusuyor durunca 9 cıkıyor sonra tekrar 7 8 arasında kalıyor) ve 100 km hızı hemen hemen gecmedım aynı pompadan doldurdum ve bus efer agzına kadar doldrudum 445 km yol yaptım 74 tl odedım 1 hafta once olsaydı 97 tl odeyecektım arada 23 tl fark var yıldada 30 bın km yaptıgımı dusunursek 1500 tl gıbı para cıkıyor ortaya boyle kullanmamın aracın motoruna enjektorlere turbosuna bı zararı olurmu.......



    hocam bi konu sorucam size, yeni nesil araçlarda boşa atmak sıkıntılı bir durum diyorsunuz ?
    peki bu durum eski araçlarda ne durumda ?
    örneğin karbüratörlü, tek nokta enjeksiyonlu yada sıralı enjeksiyonlu otomobillerde ?
    gaza basmadan yokuş inmek, konusuna değinmenizi rica ediyorum.




  • Müthiş bilgiler. Teknik bilgi işin özü yahu Elinize sağlık.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: blackcoupe

    quote:

    Orijinalden alıntı: cfergul

    Valla herkes bir şey yazmış. İşin reel yani yaşanmış tecrübe kısmına bakın arkadaşlar. Birinci hatta tek mantık şudur. Bir parçayı bozulduğunda ya da bozulmaya çok yaklaştığında değiştirmek size ekstra başka maliyetler yaşatır. Basit örnek vereyim. Ben de 2004 Vaneo var. 180.000 km de bilgisayar verilerine bakarak enjektör basıncını ölçtük. Sıkıntı net olarak yoktu fakat fabrika verilerinden uzaktı. Aynı teknikle turbo basıncınıda kontrol ettirdim. Onda da aynı şekilde veriler mevcuttu. Enjektörler ve turbo söküldü. Enjektörler meme değişmeden bakım geçirdi. Turbonun ise sadece tamir takımı değişti. Enjektör ve turbo için harcadığım para 600 tl + 150 tl işçilik. Sadece bir enjektörüm 1250 tl ve turbo 3000 tl hesabı yapın artık. Şu an aracım 225.000 km de ve herhangi bir sorunum yok. Yağ olarak 0-40w mobil 1 kullanıyorum. Bir çok servis araçlara 10-40w koyuyorlar kar marjı onların için yuksek diye. sonu 40w olarak kullanılan araçlar mümkünse sadece 0-40w kullansın derim. Turbolu araçlar için hava çok önemlidir onun için her 5000 km de araçlarınızın hava filitresini değiştirin. Bir de araç yağ değişiminde mutlaka araç motor içi temizliğini iyi yapın. Aracınızın yağını boşaltın. Sonra aracınızın aldığı litreye göre %30 mazot , %70 10 numara yağ koyun. Yağ filitreisini çıkartın. Sonra 15 dakika çalıştırın. Sonra motorun içini boşalttıktan sonra yeni yağınızı koyun. Bunu her bakımda yaparsanız motorunuzun ömrü çok uzun olur. Yapacanığınız bu işlemin maliyeti aracınızın aldığı yağ litresine göre 40 tl ile 60 tl arasında değişir. Herkese kazasız günler.

    yazınızı okudum, inceleyelim :

    turbo tamir kiti ile yenilendikten sonra tekrar basınç testi yapıldı mı ?
    turboda hava kaçağının tamir kitiyle düzeltilecek birşey olmadığını, çünkü hava kaçağının turbo ünitesinden ziyade, besleme borularıyla ara soğutucu kaynaklı olduğunu düşünüyorum.

    her 5000 km de hava filtresi değiştirmek israftan başka birşey değildir. ayrıca, herhangi bir filtrenin kabiliyeti, bir miktar kirlenince artar.

    motor temizliği olarak bahsettiğiniz işlemin de uygulanırlığı yoktur, yağ filtresini çıkarıp arabayı çalıştırmak, filtre bölümünden yağların fışkırması ve yağ basınıncının sağlanamayıp motorun mahfıyla sonuçlanır. çünkü yağ pompası yağı filtreye basar, filtreden geçen yağ filtre bölümünün diğer tarafından tekrar motor içine girer. sadece periyodik aralıklarla eski yağı boşaltıp yeni yağı koymak yeterlidir, mucizevi formuller aramak anlamsızdır. periyodunda değiştirilen yağ, zaten motoru temiz tutar.

    0w40 pahalı bir yağdır, w winter demektir ve kış anlamına gelmektedir. dolayısıyla ilk rakam kış ayında( soğukta ) akışkanlığı belirtir. örneğin adanada yaşayan bir insanın 15w40 değil de 0w40 kullanması sadece israftır.

    enjektörler bozulsa da, sökülüp adına 'bakım' denilen sanayi çakallığı yapılsa da harcanacak para aynıdır. kullanılan tamir setleri de aynıdır.

    keza turboda da durum aynıdır.

    dolayısıyla çalışıyorsa elleme prensibini kendinize ilke edinin, zor kazandığınız paraları çar çakala yedirmeyin, israf etmeyin derim.



    Forumda son günlerde okuduğum en doğru ve mantıklı bilgileri sundunuz, teşekkürler.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: jjuuddaass

    quote:

    Orijinalden alıntı: vezir

    OBK usta nerelerde bu topik onun katkılarıyla bunca sayfa olarak yer almıştır. Bir terslik yoktur inşallah .

    Turbo konusunu kendisine bırakarak diğer soruları cevaplayayım.

    Yeni nesil araçları boşa atmanın yarar yerine zarar getirdiğini daha önce birçok topikte tartışmıştık. Her zaman tasarruf yapmak istiyorsanız en yüksek viteste gaza basmadan yokuşu ininiz.

    Dİzel araçlar yapısı itibariyle oldukça zor stop ederler heleki boşta çalışırken stop etmesi kötü birşeyler olduğu anlamına gelir. Rölantideki dengesizlik gibi görünen konu aracın belirli güç çeken fonksiyonlarının ve cut off mekanizmasının eseridir. Eğer vites boşa atılmasa böyle bir durum mevcut olmayacaktır.

    Ayda çok km yapan sizin gibi araçlar için gerçek tasarruf doğru yağ seçimi ile olur . size tavsiyem tam sentetik 0w30 yağ seçmenizdir. Belirgin bir düşüş gözlemleyeceksiniz ama bunu anlamak için hep uzun yol yapmak lazım ki ölçümler sağlıklı olsun. Şehir içi yakıt ölçümleri sağlıklı olmadığı için farkı hissetmek bazen mümkün olamayabiliyor.
    quote:

    Orijinalden alıntı: xvet

    O.B.K ustam Vezir ustam merhaba bi konu kafama takıldı
    Bende 2008 model 1.5dcı eskı kasa kango var 46 bın km de ben bu aracı dagda bayırda sehır ıcınde her yerde kullanıyorum ortalama 200 ıle 220 arası yakıyor hemen hemen ayda 2500 km yapıyorum gecen gun aracı bosa atayım bıde boyle denıyeyım dedım mesela köylere gıderken rampa cıkıyorum 13 km donuste 13 kmde bosta donuyorum ve aracım durmadan vıtese kesınlıkle takmıyorum mesela 80 km ıle bosta gıderken bırden vıtese takmıyorum(motorun stop etme ıhtımalı varmı bosta gıderken rolantı 6 ya kadar dusuyor durunca 9 cıkıyor sonra tekrar 7 8 arasında kalıyor) ve 100 km hızı hemen hemen gecmedım aynı pompadan doldurdum ve bus efer agzına kadar doldrudum 445 km yol yaptım 74 tl odedım 1 hafta once olsaydı 97 tl odeyecektım arada 23 tl fark var yıldada 30 bın km yaptıgımı dusunursek 1500 tl gıbı para cıkıyor ortaya boyle kullanmamın aracın motoruna enjektorlere turbosuna bı zararı olurmu.......



    hocam bi konu sorucam size, yeni nesil araçlarda boşa atmak sıkıntılı bir durum diyorsunuz ?
    peki bu durum eski araçlarda ne durumda ?
    örneğin karbüratörlü, tek nokta enjeksiyonlu yada sıralı enjeksiyonlu otomobillerde ?
    gaza basmadan yokuş inmek, konusuna değinmenizi rica ediyorum.

    aslına bakarsanız "sakıncalı" diye tabir edeceğimiz durumlar turboşarjlı araçlar için geçerlidir.çünkü turboşarjın yağlanmasında eksiklik oluşursa bu durum ömründen çalar.turbosu olmayan atmosferik motorlarda ise sakıncası yakıt sarfiyatında kendini gösterir.çünkü yeni nesil araçlarda cut off denilen gaz kesme sistemi vardır.vitese takılıp gaza basılmadığı müddetçe motor tekerlerin döndürme kuvveti ile çalışmaya devam eder ve bu süre zarfında sıfıra yakın bir tüketim elde edersiniz.bu sistem tek nokta enjeksiyon araçlarda da mevcuttur.ancak karbüratörlüler için aynı şey geçerli değildir.gaz teli ne kadar yakıta yol veriyorsa motor o kadar yakıt çeker.özetle karbüratörlü araçlarda yol eğer dik bir iniş değilse çok uzun süre olmamak kaydıyla boşa atmak tasarruf sağlar.eğer arabanız lpg liyse boşa atmanızı önermem.çünkü lpg de rölanti sisteminde zaman zaman dalgalanmalar olabilir ve haberiniz olmadan aracınız stop edebilir.stop ettiği andan itibaren westinghouse denilen sistem devre dışı kalacağı için frenleriniz tutmaz ve bu bir kaza riski oluşturur.böyle bir durum başınıza gelirse yapmanız gereken şey hıza uygun bir vitese takıp ayağınızı hafifçe debriyajdan kaldırıp motoru tekrar çalıştırmak ve yola devam etmektir.umarım aydınlatıcı olabilmişimdir.Kolay gelsin.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Rakipsiz Fırtına

    quote:

    Orijinalden alıntı: jjuuddaass

    quote:

    Orijinalden alıntı: vezir

    OBK usta nerelerde bu topik onun katkılarıyla bunca sayfa olarak yer almıştır. Bir terslik yoktur inşallah .

    Turbo konusunu kendisine bırakarak diğer soruları cevaplayayım.

    Yeni nesil araçları boşa atmanın yarar yerine zarar getirdiğini daha önce birçok topikte tartışmıştık. Her zaman tasarruf yapmak istiyorsanız en yüksek viteste gaza basmadan yokuşu ininiz.

    Dİzel araçlar yapısı itibariyle oldukça zor stop ederler heleki boşta çalışırken stop etmesi kötü birşeyler olduğu anlamına gelir. Rölantideki dengesizlik gibi görünen konu aracın belirli güç çeken fonksiyonlarının ve cut off mekanizmasının eseridir. Eğer vites boşa atılmasa böyle bir durum mevcut olmayacaktır.

    Ayda çok km yapan sizin gibi araçlar için gerçek tasarruf doğru yağ seçimi ile olur . size tavsiyem tam sentetik 0w30 yağ seçmenizdir. Belirgin bir düşüş gözlemleyeceksiniz ama bunu anlamak için hep uzun yol yapmak lazım ki ölçümler sağlıklı olsun. Şehir içi yakıt ölçümleri sağlıklı olmadığı için farkı hissetmek bazen mümkün olamayabiliyor.
    quote:

    Orijinalden alıntı: xvet

    O.B.K ustam Vezir ustam merhaba bi konu kafama takıldı
    Bende 2008 model 1.5dcı eskı kasa kango var 46 bın km de ben bu aracı dagda bayırda sehır ıcınde her yerde kullanıyorum ortalama 200 ıle 220 arası yakıyor hemen hemen ayda 2500 km yapıyorum gecen gun aracı bosa atayım bıde boyle denıyeyım dedım mesela köylere gıderken rampa cıkıyorum 13 km donuste 13 kmde bosta donuyorum ve aracım durmadan vıtese kesınlıkle takmıyorum mesela 80 km ıle bosta gıderken bırden vıtese takmıyorum(motorun stop etme ıhtımalı varmı bosta gıderken rolantı 6 ya kadar dusuyor durunca 9 cıkıyor sonra tekrar 7 8 arasında kalıyor) ve 100 km hızı hemen hemen gecmedım aynı pompadan doldurdum ve bus efer agzına kadar doldrudum 445 km yol yaptım 74 tl odedım 1 hafta once olsaydı 97 tl odeyecektım arada 23 tl fark var yıldada 30 bın km yaptıgımı dusunursek 1500 tl gıbı para cıkıyor ortaya boyle kullanmamın aracın motoruna enjektorlere turbosuna bı zararı olurmu.......



    hocam bi konu sorucam size, yeni nesil araçlarda boşa atmak sıkıntılı bir durum diyorsunuz ?
    peki bu durum eski araçlarda ne durumda ?
    örneğin karbüratörlü, tek nokta enjeksiyonlu yada sıralı enjeksiyonlu otomobillerde ?
    gaza basmadan yokuş inmek, konusuna değinmenizi rica ediyorum.

    aslına bakarsanız "sakıncalı" diye tabir edeceğimiz durumlar turboşarjlı araçlar için geçerlidir.çünkü turboşarjın yağlanmasında eksiklik oluşursa bu durum ömründen çalar.turbosu olmayan atmosferik motorlarda ise sakıncası yakıt sarfiyatında kendini gösterir.çünkü yeni nesil araçlarda cut off denilen gaz kesme sistemi vardır.vitese takılıp gaza basılmadığı müddetçe motor tekerlerin döndürme kuvveti ile çalışmaya devam eder ve bu süre zarfında sıfıra yakın bir tüketim elde edersiniz.bu sistem tek nokta enjeksiyon araçlarda da mevcuttur.ancak karbüratörlüler için aynı şey geçerli değildir.gaz teli ne kadar yakıta yol veriyorsa motor o kadar yakıt çeker.özetle karbüratörlü araçlarda yol eğer dik bir iniş değilse çok uzun süre olmamak kaydıyla boşa atmak tasarruf sağlar.eğer arabanız lpg liyse boşa atmanızı önermem.çünkü lpg de rölanti sisteminde zaman zaman dalgalanmalar olabilir ve haberiniz olmadan aracınız stop edebilir.stop ettiği andan itibaren westinghouse denilen sistem devre dışı kalacağı için frenleriniz tutmaz ve bu bir kaza riski oluşturur.böyle bir durum başınıza gelirse yapmanız gereken şey hıza uygun bir vitese takıp ayağınızı hafifçe debriyajdan kaldırıp motoru tekrar çalıştırmak ve yola devam etmektir.umarım aydınlatıcı olabilmişimdir.Kolay gelsin.

    yardımcı oldunuz tabiki çok teşekkürler bir sorum daha olacak turbo yağlamasını motor yağından mı yapar




  • Rica ederim.evet turbo yaglamayi motor yagindan yapar.bu nedenle eski yag ile asla binmemek gerekir.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: blackcoupe

    quote:

    Orijinalden alıntı: cfergul

    Valla herkes bir şey yazmış. İşin reel yani yaşanmış tecrübe kısmına bakın arkadaşlar. Birinci hatta tek mantık şudur. Bir parçayı bozulduğunda ya da bozulmaya çok yaklaştığında değiştirmek size ekstra başka maliyetler yaşatır. Basit örnek vereyim. Ben de 2004 Vaneo var. 180.000 km de bilgisayar verilerine bakarak enjektör basıncını ölçtük. Sıkıntı net olarak yoktu fakat fabrika verilerinden uzaktı. Aynı teknikle turbo basıncınıda kontrol ettirdim. Onda da aynı şekilde veriler mevcuttu. Enjektörler ve turbo söküldü. Enjektörler meme değişmeden bakım geçirdi. Turbonun ise sadece tamir takımı değişti. Enjektör ve turbo için harcadığım para 600 tl + 150 tl işçilik. Sadece bir enjektörüm 1250 tl ve turbo 3000 tl hesabı yapın artık. Şu an aracım 225.000 km de ve herhangi bir sorunum yok. Yağ olarak 0-40w mobil 1 kullanıyorum. Bir çok servis araçlara 10-40w koyuyorlar kar marjı onların için yuksek diye. sonu 40w olarak kullanılan araçlar mümkünse sadece 0-40w kullansın derim. Turbolu araçlar için hava çok önemlidir onun için her 5000 km de araçlarınızın hava filitresini değiştirin. Bir de araç yağ değişiminde mutlaka araç motor içi temizliğini iyi yapın. Aracınızın yağını boşaltın. Sonra aracınızın aldığı litreye göre %30 mazot , %70 10 numara yağ koyun. Yağ filitreisini çıkartın. Sonra 15 dakika çalıştırın. Sonra motorun içini boşalttıktan sonra yeni yağınızı koyun. Bunu her bakımda yaparsanız motorunuzun ömrü çok uzun olur. Yapacanığınız bu işlemin maliyeti aracınızın aldığı yağ litresine göre 40 tl ile 60 tl arasında değişir. Herkese kazasız günler.

    yazınızı okudum, inceleyelim :

    turbo tamir kiti ile yenilendikten sonra tekrar basınç testi yapıldı mı ?
    turboda hava kaçağının tamir kitiyle düzeltilecek birşey olmadığını, çünkü hava kaçağının turbo ünitesinden ziyade, besleme borularıyla ara soğutucu kaynaklı olduğunu düşünüyorum.

    her 5000 km de hava filtresi değiştirmek israftan başka birşey değildir. ayrıca, herhangi bir filtrenin kabiliyeti, bir miktar kirlenince artar.

    motor temizliği olarak bahsettiğiniz işlemin de uygulanırlığı yoktur, yağ filtresini çıkarıp arabayı çalıştırmak, filtre bölümünden yağların fışkırması ve yağ basınıncının sağlanamayıp motorun mahfıyla sonuçlanır. çünkü yağ pompası yağı filtreye basar, filtreden geçen yağ filtre bölümünün diğer tarafından tekrar motor içine girer. sadece periyodik aralıklarla eski yağı boşaltıp yeni yağı koymak yeterlidir, mucizevi formuller aramak anlamsızdır. periyodunda değiştirilen yağ, zaten motoru temiz tutar.

    0w40 pahalı bir yağdır, w winter demektir ve kış anlamına gelmektedir. dolayısıyla ilk rakam kış ayında( soğukta ) akışkanlığı belirtir. örneğin adanada yaşayan bir insanın 15w40 değil de 0w40 kullanması sadece israftır.

    enjektörler bozulsa da, sökülüp adına 'bakım' denilen sanayi çakallığı yapılsa da harcanacak para aynıdır. kullanılan tamir setleri de aynıdır.

    keza turboda da durum aynıdır.

    dolayısıyla çalışıyorsa elleme prensibini kendinize ilke edinin, zor kazandığınız paraları çar çakala yedirmeyin, israf etmeyin derim.



    1)Enjektör tamir takımı ve memeden oluşuyor. Kendi enjektörlerimin tamir takımı 350 tl civarında fakat sadece bir enjektör memesi 300 tl. Bu memelerin ise tamir takımı değişmesi sirasındaki temizliği ömrünü arttırmaktadır. Böylelikle enjektörleriniz bozulmadan ya da size fazla bir masraf açmadan elden geçirmiş olursunuz. Kısacası erken bakım sayesinde kar elde edersiniz.
    2)Turbo tamir takımı değiştikten sonra gerekli testleri tabiki yapıldı. Aracımda bir çok sensör olduğundan turboya giren ve çıkan havanın değerlerini net olarak görebilmekteyim. Ayriyetten turbo tamamen bozulup eksoz manifolduna yağ basmaya başladıktan sonra değiştireceğiniz tamir takımı zaten çöp olmuş turbonun yanında çöpe gitmekten başka bir işe yaramaz. Turbo içindeki yatakların ve millerin belirli bir ömrü var. Bu ömürlerini doldurduktan sonra bulundaki bölüme zarar vermeye başlarla ve turbonun kendi bloğuna gelen zararında tamiri sadece turbonun tamamen değişmesiyle olur. Zaten yolladığım turbocu arkadaş 3-5 bin km daha gitseydin tamiri mümkün olmayabilirdi dedi.
    3)Hava filitresini ne kadar temiz tutarsak aracın aldığı havayı o kadar temiz tutarız ki turbo destekli araçlarda hava hatta temiz hava çok önemlidir. Keşke eskiisi gibi yağlı hava filitreleri olsaydı.
    4)Yağ değiştirirken yağ filitresini çıkartın dedim. Benim aracımın yağ filitresi kağıttan. Yağ filitresinin olduğu bölümdeki kapağı açıyorum, içindeki kağıttan yağ filitresini çıkartıyorum sonra o kapağı tekrar yerine takıp dediğim işlemleri yapıyorum. Orayı açık bırakacak kadar ya da açık bırakın diyecek kadar uçmadım.
    5)Motor içi temizlik konusunda bir çok firmanın zaten bir çok ürünü var. Yağ değişiminden önce eski yağın araçtan net olarak temizlenmesi gerektiğini düşünüyorum.

    Ben bireysel bir kullanıcıyım ve yukarıdaki işlemlerin %70 lik kısmını ben kendim yapıyorum. Ayda 3000 km civarında yol yapıyorum. Aracımdaki en ufak değişikliği farkedecek kadar aracımı iyi tanıyorum. Ben bu yukarıdaki işlemleri deneye deneye en son noktasına getirdim. Benim aracım için en optimum bakım aralığını ve şeklini belirledim. Bitti mi peki hayır. Denemeye devam edeceğim. Şimdi yeni deneyeceğim şey engine flush sistem. Direk motora bağlanıp içini basınçlı bir şekilde temizleyen sistem. Kullananlar çok memnun. Bunu denedikten sonra yeni çıkan MOBILE 0-40W ESP yi deneyecem.
    NOT: BEN TAMİRCİ DEĞİLİM. SADECE KENDİ ARACIMA KENDİ MANTIĞIM ELVERDİĞİ ŞEYLERİ YAPTIM VE BURADA PAYLAŞTIM. HERKESE KAZASIZ GÜNLER.




  • Sayın cfergul,

    Yazdıklarınız tamamen mantıklı, akla ve mantığa uygun işler. Bende sizinle aynı kanaatteyim. Önleyici tedbir almak her zaman en kötüsünü beklemekten daha iyidir. Tabi bizim Türk mantığı gittiği yere kadar gitsin mantığıdır. Bu da daha fazla masrafa yol açar bu kesin.

    Yağlı filtreler yok değil. K&N ve Green gibi markaların bu tip ürünleri var. Ürün çeşitliliği de oldukça fazla ancak bu tip filtrelerin şöyle bir sıkıntısı var. Yağlı olduklarından hava ile birlikte bir miktar yağda hortumlardan geçiyor. Bu turbo için iyi ancak turboya girmeden önce hava miktarı ve derecesini ölçen hava akışmetre için kötü. Bu yağ partikülleri sensörü zamanla bozuyor. Bu yüzden aslında en iyisi sizin yaptığınız gibi sık sık orijinal hava filtresini değiştirmektir. Bizim kullandığımız bu filtreler belirli km geçtikçe performansı artan değil azalan kağıt filtrelerdir. Belirli km sonunda performansı artan filtreler yukarıda bahsettiğimiz yağlı tip filtrelerdir.

    Motor yağı konusuna gelince benim tavsiyem 5w30 olacaktır. Çünkü bu yağ 0w40.a göre daha az polimer içeren bir yağ. Yani aslında paramızın karşılığını daha fazla veriyor. Donma dereceleri arasında çok az fark var. 40 değerine ihtiyaç duyacağınız kadar performanslı kullanıp kullanmadığınızı bilmiyorum lakin 0w40 yağ genelde yüksek performanslı araçlar için daha çok önerilen bir yağ. Ayrıca 5w30 ve 0w30 yağlar daha fazla yakıt ekonomisi sağlar. Bir artıdan daha bahsetmek gerekirse 5w30 yağdaki (Mobil ESP serisinden bahsediyorum) sülfatlanmış kül içeriği daha düşük olduğundan emisyonlarınızda düşer.




  • bugün yolun ortasında bir pikap (ya reno ya pejo)kaldı, motor en yüksek devirde çalışmaya başladı, adam kotağı kapattı anahtarı çıkardı, motor hızla çalışıyor, her taraf toz duman oldu, göz gözü görmez oldu, sonunda radyatorden antifriz akmaya başladı ve motor durdu. bu dizel motorun elektriksiz kendi kendine çalışabilieceğini aklıma getirdi. yani motor durduk yere kendi kendini yiyebilirmiş.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: rahatbek

    bugün yolun ortasında bir pikap (ya reno ya pejo)kaldı, motor en yüksek devirde çalışmaya başladı, adam kotağı kapattı anahtarı çıkardı, motor hızla çalışıyor, her taraf toz duman oldu, göz gözü görmez oldu, sonunda radyatorden antifriz akmaya başladı ve motor durdu. bu dizel motorun elektriksiz kendi kendine çalışabilieceğini aklıma getirdi. yani motor durduk yere kendi kendini yiyebilirmiş.

    turbo mili kırıldığı için turbo içerisindeki yağı emme manifoldundan motora boşaltmış olay bundan ibaret silindirlerin içindeki yağ yakılana kadar da motor çalışmış ve durmuş.çok kötü bir durum.o yüzden belli aralıklarla turbo kontrolü yaptırmakta fayda var.
  • Öyle bir durumda yapılacak en iyi şey sanırım ya arabayı vitese takıp stop ettirmeye çalışmak ya da hava emişi bir şeyle kapatıp motora hava girmesini engellemek olur sanırım. Allah korusun kötü bir durum

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • sinir kupu kullanıcısına yanıt
    Böyle bir durumda egzos çıkışını kapatsak, motor boğulup istop eder mi acaba?
  • 
Sayfa: önceki 112113114115116
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.