Milletlerinin tarihlerinden,dillerinden ve dinlerinden nefret ederler.
Üzerinde oynanma dediğiniz, oldukça karmaşık bir mesele. Bunu daha ayrıntılı bir şekilde açıklasaydınız keşke. Diğer tezinize gelirsek:
Millet dediğiniz, dil dediğiniz, din dediğiniz kültürel formların hiçbiri sabit ve mutlak gerçeklikler olmadığı gibi, insanların kendi iradi kapasiteleri doğrultusunda dönüşüme uğramaya elverişli şeylerdir. Yani anladığım kadarıyla bir insanın kendi kültürel değerlerinin ölene dek kendisinde barınması gerektiğini iddia ediyorsunuz. Hayır böyle bir şey mümkün değildir. Böyle düşünmek kültürün tüm alanlarını değişmez tözler olarak görme hatasına davetiye çıkarır; kültürel determinizmin kollarına bırakır bireyi.
Bir insan daha önce çılgıncasına savunduğu değerleri daha sonra nefret edercesine terk edebilir veya kişi, daha önce mensup olduğu bir milletin belirlediği belirlenmişliklerden sıyrılmak isteyebilir. Hatta bu, yaşamı dönüştürerek onu estetik bir kudret olarak yeniden yaratmanın koşullarından biridir. Değerlerin yeniden değerlendirilip yerine başka değerlerin konması, bir değeri mutlak ve tek gerçeklik kabul edip bağnazca savunmaktan yeğdir.
yeni mesaja git
Yeni mesajları sizin için sürekli kontrol ediyoruz, bir mesaj yazılırsa otomatik yükleyeceğiz.Bir Daha Gösterme