Şimdi Ara

Yargıtay: Çocuklara Memati ismi konulamaz (4. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
73
Cevap
0
Favori
9.736
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
Giriş
Mesaj
  • yahu yapmayın,
    demokratik bir ülkede yaşıyoruz diye her istediği ismi koyamazlar.
    çocuk ismine kendi karar vermiyor. bu isim ölene kadar onunla beraber gelecek. bırakın da çocuğun haklarını da savunan bir sistem olsun.
  •  Yargıtay: Çocuklara Memati ismi konulamaz
  • quote:

    Orijinalden alıntı: hashus1099

    yahu yapmayın,
    demokratik bir ülkede yaşıyoruz diye her istediği ismi koyamazlar.
    çocuk ismine kendi karar vermiyor. bu isim ölene kadar onunla beraber gelecek. bırakın da çocuğun haklarını da savunan bir sistem olsun.


    İsim ölene kadar onunla beraber gitmiyor dostum. Çocuk isterse reşit olduğunda tıpkı şu anda annesinin ve babasının yapmak istediği gibi kendi ismini değiştirebilir. Ayrıca her istenilen isim tabiki konamaz. Mesela bir anne baba çoğcuğunun adına b.k koyabilir mi? Çok uç bir örnek oldu ama sapla samanıda ayırmak lazım. Çok aykırı bir isim değilse bence konabilir.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: samplus

    Alışveriş yaptığımız birisinin Türk mü Kürt mü olduğuna bakmıyoruz ya da ne biliyim günlük hayatta karşılaştığımız birisinin ırkına göre muamele yapmıyoruz. Bunu belki yapan insanlar var aramızda ama bu insanlarda her ülkede var. Sonuçta devlet ihalelerine giren firmalara bakın, onların sahiplerine bakın, devlet memurlarına bakın hangi birisi etnik kökeninden dolayı buralarda zarara uğratılmış ya da bir ayrımcılıkla karşılaşmış. Ben Türkiyede ırkçılığın söylediğiniz kadar aşırı olmadığına inanıyorum. Hatta Türkiyede yaşayan bir Kürt ile Yunanistanda yaşayan bir Türk ün aynı kefeye konulamayacağına inanıyorum. Birisinde her iki kişi farklı ülkelerin vatandaşları iken bir diğerinde her ikiside Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı. Söylediğiniz eyalet sistemi ilede yönetilmiyoruz ki. Yasalarda bir takım değişiklikler yapıldı. Daha düne kadar evinizde dahi Kürtçe konuşmak yasakken bu gün Kürtçe yayın yapan devletin resmi bir televizyon kanalı var. Düne kadar terör örgütünün adını arkadaş muhabbetlerinde bile ağzına alamayanlar bu gün tv kanallarında propagandasını yapabiliyorlar. Bir toplum daha ne kadar özgür olabilir daha ne kadar demokratik olabilir? Bu şartlar altında dahi hala bir federasyon isteyen zihniyet kusura bakmayın ama eşitlikten çok sanki toprak istiyormuş gibi geliyor bana.

    Ayrıca insanların çocuklarına istedikleri isimleri verme hakkına sahip olduklarını düşünüyorum.

    Sonuçta çocuk, bu durumdan şikayetçi olduğu takdirde 18 yaşını geçtikten sonra ismini kendi almak istediği bir isimle değiştirebilir.


    Türkiye, ırkçılığın en şiddetli olduğu ülkelerdendir. Türk insanının cehaleti sürdükçe, ırkçılık da sürecektir. Herhangi bir şehit konusunda yazılanları görmüyor musunuz? Hiç çekinmeden "soykırım!" diye bağıranlar var bu forumda! Birine iyi muamele göstermedikten sonra ondan iyi muamele bekleyemezsiniz. Hoşgörünün temel kuralı olan bu madde tüm insanlar tarafından bilinse eminim ki Türkiye'de hiçbir ırkçı faaliyet söz konusu olmaz.

    Benim kastım Kürtlerin durumunun bir Türk'ün Yunanistan'daki yaşamına göre uyarlanmasıydı. Yunanistan vatandaşı olan Türk asıllı kişilere, çocuklarına Yorgo vb. isimler koyma zorunluluğu getirilseydi, Türkçe konuşmaları yasaklansaydı, Türk asıllı olmalarına rağmen Türklükleri kabul edilmeseydi, her yerde "en iyi Türk ölü Türk'tür" sözlerini duysalardı, yaşadıkları bölgeye hiçbir imkan sağlanmasaydı bu insanlara yapılanların hümanizme uygun olduklarını savunabilir miydiniz? Eğer cevabınız hayırsa, bu durum aynı şekilde Kürtler için de geçerlidir. Çünkü bunların hepsi onlara yapıldı ve yapılanların doğru olarak gösterilmesi sağlandı. Ezilen halk da kendi çapında ayaklanmalar yaptı ve daha sonra bunu fırsat gören kapitalist ülkeler de 30 seneden fazla bir süre faaliyet gösterebilecek bir örgüt kurdular. Türklerin yaptıklarının insanların cehaletinden yararlanılarak doğru gösterildiği gibi aynı şekilde Kürtlere de gösterildi. Geçen günlerde Osman Baydemir'in yaptığı konuşmada geçen şu sözlere dikkat çekmek isterim; "Bizden ihanet eden bulamayacaksınız."

    Görüldüğü üzere bu insanların davalarından vazgeçmeye niyetleri yok. Çünkü bu zihniyetin tek düşmanı olan eğitim oradan uzak tutuluyor. Bunu yapan da Türkiye'dir. Kısacası, bu olgu bizim sayemizde oluşmuş ve bizim sayemizde sürdürülmektedir. Adaletin sağlanamadığı bu ülkede demokrasiye yer yoktur. Adaletin olmadığı yerde de anarşi başlar ve adalet sağlanana kadar son bulmaz. PKK ve yandaşlarının demokrasi adı altına istedikleri bölücülüğün de nedeni budur. Şimdi siz söyleyin, bu durum son bulabilir mi?




  • quote:

    Orijinalden alıntı: TheMassacre
    Bir dizi izledi diye çoçuğunun ismini o dizideki karakter isimleri ile değiştirmek isteyen ailenin ben aklına tüküreyim.
    İyi ki izin verilmemiş,ne angut insanlar var ya...

    burada dikkatinizi çektiyse adam nüfus memurunun onay vermemesine karşılık bu isimlerin kullanımında bir sakınca olmadığına ve bunları kullanmak istediğine yönelik dava açmış. "yerel mahkemeden" olumsuz karar çıkmasına rağmen bu isimleri kullanmak istemede ısrar etmiş ve davayı yargıtaya kadar taşımış. "yargıtaydan" da benzer karar çıkmış. davayı açan çocuğun babası. böyle bir angutluk için o kadar mesai saati de meşgul edilmiş.

    yani bazı aklı evvel cahil arkadaşların algıladığı gibi bir durum yok ortada.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi lcdekran -- 12 Ocak 2010; 16:04:12 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: seocu

    Memati olmuyorsa Abdülhey koysun O da olmadı Kazım.


    Dün haberleri izlerken aynı bu yorumu yapmıştım Memati koyamıyorsa Abdülhey koyar o da




    Ayrıca o kadar kürt isimleri var o kadar garip garip isimler var onlara karsı cıkmıyo buna mı cıkmıs yargıtay..


    Valla çok ilginc bi ülkede yaşıyoruz ya




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Historia Calamitatum


    Türkiye, ırkçılığın en şiddetli olduğu ülkelerdendir. Türk insanının cehaleti sürdükçe, ırkçılık da sürecektir. Herhangi bir şehit konusunda yazılanları görmüyor musunuz? Hiç çekinmeden "soykırım!" diye bağıranlar var bu forumda! Birine iyi muamele göstermedikten sonra ondan iyi muamele bekleyemezsiniz. Hoşgörünün temel kuralı olan bu madde tüm insanlar tarafından bilinse eminim ki Türkiye'de hiçbir ırkçı faaliyet söz konusu olmaz.

    Benim kastım Kürtlerin durumunun bir Türk'ün Yunanistan'daki yaşamına göre uyarlanmasıydı. Yunanistan vatandaşı olan Türk asıllı kişilere, çocuklarına Yorgo vb. isimler koyma zorunluluğu getirilseydi, Türkçe konuşmaları yasaklansaydı, Türk asıllı olmalarına rağmen Türklükleri kabul edilmeseydi, her yerde "en iyi Türk ölü Türk'tür" sözlerini duysalardı, yaşadıkları bölgeye hiçbir imkan sağlanmasaydı bu insanlara yapılanların hümanizme uygun olduklarını savunabilir miydiniz? Eğer cevabınız hayırsa, bu durum aynı şekilde Kürtler için de geçerlidir. Çünkü bunların hepsi onlara yapıldı ve yapılanların doğru olarak gösterilmesi sağlandı. Ezilen halk da kendi çapında ayaklanmalar yaptı ve daha sonra bunu fırsat gören kapitalist ülkeler de 30 seneden fazla bir süre faaliyet gösterebilecek bir örgüt kurdular. Türklerin yaptıklarının insanların cehaletinden yararlanılarak doğru gösterildiği gibi aynı şekilde Kürtlere de gösterildi. Geçen günlerde Osman Baydemir'in yaptığı konuşmada geçen şu sözlere dikkat çekmek isterim; "Bizden ihanet eden bulamayacaksınız."

    Görüldüğü üzere bu insanların davalarından vazgeçmeye niyetleri yok. Çünkü bu zihniyetin tek düşmanı olan eğitim oradan uzak tutuluyor. Bunu yapan da Türkiye'dir. Kısacası, bu olgu bizim sayemizde oluşmuş ve bizim sayemizde sürdürülmektedir. Adaletin sağlanamadığı bu ülkede demokrasiye yer yoktur. Adaletin olmadığı yerde de anarşi başlar ve adalet sağlanana kadar son bulmaz. PKK ve yandaşlarının demokrasi adı altına istedikleri bölücülüğün de nedeni budur. Şimdi siz söyleyin, bu durum son bulabilir mi?


    'Türkiye, ırkçılığın en şiddetli olduğu ülkelerdendir.' demişsiniz. Bende etnik köken itibari ile Türk değilim ama bu zamana kadar ne ben ne ailem nede sülalemden herhangi birisi ırkçı bir muamele ile karşılaşmadık. Bilmiyorum neden kaynaklanıyor ya da bölgesel mi ama burada karşılaşılan kötü muamelede birazda özeleştiri yapmanız gerektiğini düşünüyorum.

    Eğitim neden olmuyor neden veril(e)miyor sizce? Zamanında Güneydoğu anadolu bölgesinde görev yapan öğretmenlerimiz aileleri ile birlikte katledilmedi mi? Oralara yatırım yapılması kim tarafından kimler tarafından engellendi hiç düşünüyor musunuz? yine söylediğiniz o dış güçlere geliyor konu ama bugün Kürtlerin bu oyuna gelmemeleri gerekiyordu.

    Ben yaklaşık 15 yıl kadar önce Antalyanın bir köyüne gitmiştim yanlış hatırlamıyorsam adı değirmenözü küyüydü. Bu köyün ne yolu ne okulu ne elektriği ne de suyu vardı. Köye gidebilmek için derelerin içinden geçiyordunuz. Antalya dediğimiz yer Batıdır. Emin olun Batıda bu gibi daha nice köyler vardır. Batıdaki bu köy ile Güneydoğu Anadolu bölgesindeki o köylerin gelişmeme nedeni 1983 teki ilk eyleme kadar aynıydı. Devletin acziyetiydi ama bu bir takım insanlar tarafından kullanıldı. Oralara hizmet götürülmemesinin ardında art niyet arandı ve G.D.Anadolu bölgesindeki vatandaşlarımıza bu şekilde lanse edildi. 83' ten sonra artık olayın boyutu değişti. Bu gelişmemişlik ve cehalet bir takım güçlerin ekmeğine yağ sürüyordu ve onlar tarafından sürekli engellendi. Öğretmenler katledildi, yatırım yapılması tehdit yolu ile engellendi. Tüm bunlar yüzbinlerce işsiz, bilgisiz ve kolay kandırılabilir insan doğurdu.

    O zamanlar bu yapılanmanın temelini atanlar her ne kadar biz dış güç desekte bu gün aramızdalar. Bu oluşuma alet olan maşa olan herkesin (şayet samimi ise eşitlik istediği konusunda) kanaatimce birazda özeleştiri yapması gerekiyor.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi samplus -- 12 Ocak 2010; 17:09:34 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Historia Calamitatum

    quote:

    Orijinalden alıntı: samplus

    Yunanistanda yaşayan bir Türkle Türkiyede yaşayan bir Kürt' ü aynı kefeye mi koyuyorsunuz? Yunanistanda yaşayan Türk' ün Yunanistanda edindiği haklar ile Türkiyede yaşan bir Kürt' ün Türkiyede edindiği hakların aynı olduğunu mu savunuyorsunuz?

    Kısacası Kürtler başka bir ülkenin vatandaşları mı?



    Demokrasiye göre herkes eşittir. Türk'ün de Kürt'ün de eşit olması gerekir. Geçmişte yapılan bazı yanlışlar kapitalist güçler tarafından bu halkın gözüne faşizm ve ırkçılık olarak gösterildi ve küçük bir sorunu başımıza büyük bir bela olarak kıldılar. Her sene 30 şehit verirsin, operasyona diye gider geri dönersin, bir daha da gidemezsin. Geçmişte sıkça kullanılmış olan "Bu ülkede yaşayan herkes Türk'tür, bu ülkenin dili Türkçe'dir" ifadeleri, Kürt ırkçılığı ve Türk milliyetçiliği bu durumu kaçınılmaz hale getirdi. ABD'de New Mexico eyaletinin resmi dili İspanyolca, eyaleti mi kaybetmişler? Milliyetçiliği destekleyen JFK'i boş yere mi vurdular? Milliyetçiliğin insanları ne hale getirdiğini tarih bize anlatabilir.

    Siz Kürt'le Türk'ü aynı kefeye koymazsanız, daha çok uzun yıllar şehit veririz; buna emin olun.

    Türklük bir ırk değil millettir ancak onu oluşturanlar ırk olabilir. Millet dediğin de ortak değerlerden kültürlerden oluşur yani ortak bir şeyler olması gerekir örneğin anadili bayrağı marşı ve toprağı gibi. Sen bunlardan birini ayırıp ben senden değilim dersen sen ırkçılık yapmış olursun -sana demiyorum tabi bunu diyenlere-.Ortak bir şeyler olmazsa o devletin varlığı tehlikededir. Neyse değineceğim şey şu Türk evladı Yunanistan'da doğsa ve ona Türk ismi koymana izin verilmese demişsin. Evet istemezdik böyle bir şeyi ama ülkemizde olan durum orada da olsa ve bu kötü duruma biz sebep oluyorsak bunu anlayışla karşılardım ve "devlet temkinli davranıyor" derdim Yunanistan için. İsteyen istediği ismi koysun buna bir şey diyen yok ama o ismi koymasının altında kötü amaçlar bir art niyet varsa ve sakıncalıysa tabi ki o ismi koyamazsın. Her şeyin bir usulü bir ölçüsü var. Hiçkimse devletten üstün değildir o yüzden ben yıkarım yakarım benim dediğim olur gibi artistik fevri çıkışlar boşadır. ABD'nin yönetim sistemi Türkiye'yi ilgilendirmez herşeyi aynı olmak zorunda değildir Türkiye ulus devlettir.Ulus devleti sevmeyen başka yapıdaki devletleri deneyebilir. Sorun yerine çözüm üretilmeli.




  • bence memati ismi, kürdistan isminden çok daha masumane.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: ScramJet

    quote:

    Orijinalden alıntı: lcdekran

    - sırf savaş eski bir isim olduğu için değil. diğer gerekçeleri de yazdım ve savaşla mematinin karşılaştırmasını detaylı yaptım. kafana göre yazdıklarımı indirgeme. yazdıklarımı tamamen ve iyice oku. ayrıca şu an 3. dünya savaşı yıllarında olsaydık ve ülkede savaşa katılmak isteyenler ve istemeyenler sokakta birbirlerini yeseydi, savaş adı da kabul edilmezdi.

    -ulvi kim bilmiyorum (anladığım kadarıyla geniş ailede bir karakter) ama mematiyi biliyorum. memati geniş kitlelerin bildiği bir karakter. hem ulvi nin kötü bir kelime anlamı da yok. ulvi adı pezevenkliğe ya da nasıl bir karakterse onu destekler bi anlama sahip değil. o bölümde kv dizisi kötü ya da iyi gibi bir değerlendirmede bulunmadım. diziye genel olarak son bölümde değindim ki burada da asıl vurguladığım dizinin tıpkı bez bebeğin bazı küçüklere hipnoz etkisi yatarması gibi bir etkiye sahip olduğu idi.üstelik benim yukarıda vurguladığım şey, memati adındaki çocuğun, anlamı çok belirgin olmayan bu kelimeye muhtemelen yeni anlamlar yükleyeceği, memati karakterine bürünmeye yelteneceği idi. bu ulvi bölümünde iyice saçmaladın.

    -iyi o zman tüm mahkemeleri kaldıralım her şeye sen karar ver. ulviyi geçelim de mesela bir dizide "pezonova" adında pezevenk bir karakter olsun. bu pezonova da rusça da pezevenk anlamına gelsin. bunun bir de kadını olsun. onun adı da nataşa ya da ne bileyim melissa gibi bir isim olsun. hatta atıyorum bu melissa nın anlamı da rusça da kevaşe gibi bir şey olsun. bu karakterlerin oynadığı dizi de ülkemizde kv kadar çok seyredilsin. sence pezonova, melissa, nataşa isimlerinin kaderi memati ile aynı olmaz mı?

    -muhammed, mehmet , abdullah, ziya, sema vs. gibi arapça kelimeler kötü anlamlara gelmiyor. memati gibi hafif psikopat bir karaktere isimlik yapmıyorlar. bu isimler memati ile denk değil. bu yüzden de yasak değiller.


    - 3. dünya savaşı çıktı, var diyelim. Adı savaş olanlar ne olacak o zaman? Mantıksız bir tespit, mantıksız ikinci tespit, ben kafama göre yazılanları indirgemiyorum.

    - Ulvi kim bilmiyorsan, yorum yapman da doğru değil. Burada Yargıtay dizi sevdalısı rolüne girip, çocukların KV dizilerine ait isimlerin konulmasını istemiyor bu kadar basit.

    - Mahkemelerin kalkması, benim karar vermem gibi bir durum yok. Herkes özgür diyorum, mahkeme karışamaz diyorum. Verdiğin örnek de tam bir kargaşa üstelik verdiğin dizi örneğindeki isimleri ben kimsenin çocuğuna vereceğini sanmıyorum, örnek verilirse, kimse kızına nataşa adını koymaz. Örneği yoktur Türkiyede.

    Bir de böyle kalıplarla gelmeyin. Yok sen benim okuduğumu yazmıyorsun da anlayamıyorsun da bilmem ne de... Memati'nin de anlamı ne bence kesin belli değil, TDK'da en azından anlamı yazmıyor.



    Çocuk reşit olana kadar hak ve özgürlüklerinden aile kadar devlet yani yargı sorumludur. Kimse kendi çocuğunu dövemeyeceği gibi gelecekte çocuğun hayatını karartacak isimlerde koymamalı.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: noteb00k


    quote:

    Orijinalden alıntı: ScramJet

    quote:

    Orijinalden alıntı: lcdekran

    - sırf savaş eski bir isim olduğu için değil. diğer gerekçeleri de yazdım ve savaşla mematinin karşılaştırmasını detaylı yaptım. kafana göre yazdıklarımı indirgeme. yazdıklarımı tamamen ve iyice oku. ayrıca şu an 3. dünya savaşı yıllarında olsaydık ve ülkede savaşa katılmak isteyenler ve istemeyenler sokakta birbirlerini yeseydi, savaş adı da kabul edilmezdi.

    -ulvi kim bilmiyorum (anladığım kadarıyla geniş ailede bir karakter) ama mematiyi biliyorum. memati geniş kitlelerin bildiği bir karakter. hem ulvi nin kötü bir kelime anlamı da yok. ulvi adı pezevenkliğe ya da nasıl bir karakterse onu destekler bi anlama sahip değil. o bölümde kv dizisi kötü ya da iyi gibi bir değerlendirmede bulunmadım. diziye genel olarak son bölümde değindim ki burada da asıl vurguladığım dizinin tıpkı bez bebeğin bazı küçüklere hipnoz etkisi yatarması gibi bir etkiye sahip olduğu idi.üstelik benim yukarıda vurguladığım şey, memati adındaki çocuğun, anlamı çok belirgin olmayan bu kelimeye muhtemelen yeni anlamlar yükleyeceği, memati karakterine bürünmeye yelteneceği idi. bu ulvi bölümünde iyice saçmaladın.

    -iyi o zman tüm mahkemeleri kaldıralım her şeye sen karar ver. ulviyi geçelim de mesela bir dizide "pezonova" adında pezevenk bir karakter olsun. bu pezonova da rusça da pezevenk anlamına gelsin. bunun bir de kadını olsun. onun adı da nataşa ya da ne bileyim melissa gibi bir isim olsun. hatta atıyorum bu melissa nın anlamı da rusça da kevaşe gibi bir şey olsun. bu karakterlerin oynadığı dizi de ülkemizde kv kadar çok seyredilsin. sence pezonova, melissa, nataşa isimlerinin kaderi memati ile aynı olmaz mı?

    -muhammed, mehmet , abdullah, ziya, sema vs. gibi arapça kelimeler kötü anlamlara gelmiyor. memati gibi hafif psikopat bir karaktere isimlik yapmıyorlar. bu isimler memati ile denk değil. bu yüzden de yasak değiller.


    - 3. dünya savaşı çıktı, var diyelim. Adı savaş olanlar ne olacak o zaman? Mantıksız bir tespit, mantıksız ikinci tespit, ben kafama göre yazılanları indirgemiyorum.

    - Ulvi kim bilmiyorsan, yorum yapman da doğru değil. Burada Yargıtay dizi sevdalısı rolüne girip, çocukların KV dizilerine ait isimlerin konulmasını istemiyor bu kadar basit.

    - Mahkemelerin kalkması, benim karar vermem gibi bir durum yok. Herkes özgür diyorum, mahkeme karışamaz diyorum. Verdiğin örnek de tam bir kargaşa üstelik verdiğin dizi örneğindeki isimleri ben kimsenin çocuğuna vereceğini sanmıyorum, örnek verilirse, kimse kızına nataşa adını koymaz. Örneği yoktur Türkiyede.

    Bir de böyle kalıplarla gelmeyin. Yok sen benim okuduğumu yazmıyorsun da anlayamıyorsun da bilmem ne de... Memati'nin de anlamı ne bence kesin belli değil, TDK'da en azından anlamı yazmıyor.



    Çocuk reşit olana kadar hak ve özgürlüklerinden aile kadar devlet yani yargı sorumludur. Kimse kendi çocuğunu dövemeyeceği gibi gelecekte çocuğun hayatını karartacak isimlerde koymamalı.


    Memati ismi çocuğun hayatını ne derecede karartacak/etkileyecek, bunu da kimse 2x2 = 2+2 = 4 kadar kesin bir şekilde söyleyemez. Bunun kesin sınırını çizin öyle gelin, çizebilirseniz tabi.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: bozoklar

    arapçaymış adamlar kürtçe isim koyuyor.


    Arapça olduğu için değil, ölüm-ölümcül anlamı taşıdığı ve ilerde çocuğu zor duruma düşürebileceği için izin verilmemişki yerinde bir karar olmuş, cocuklarına bir diziden etkilienerek o dizideki çakma kahramanların isimlerini vermek isteyen aileyede koca bir YUH...
  • yukarıda biri doğuda eğitim yok diye zırvalamış.
    eğer atamalara bakarsanız son 10 yıldır en fazla atama Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesine yapılmıştır.
    Daha dün bir akrabam Şırnak'a gitti öğretmenlik için.

    Ayıptır hiç mi utanmıyorsunuz bu kadar kafadan sıkıp zırvalarken.

    Ayrıca en güzel yollar şu an güneydoğu anadolu bölgesindedir. Ben gittim gördüm.
    Batıda ise öyle yerler var ki doğudakinin yanında adamlar sefalet hayatı sürüyor.

    Ayrıca bu ülkenin insanına ırkçı diyen en büyük YALANCIDIR!.
    Kişilerin milletini sevmesi, mesela Türklüğünü sevmesi ırkçılık değildir.
    Aynı şekilde dinini sevmesi de gericilik değildir.
    Batı toplumlarında herkes milletiyle, vatanseverliğiyle gurur duyar. İnanan insaları saygı görür.
    ABD'de adamlar evlerinin önüne bile bayrak asıyor.

    Bizde vatanseverlik ırkçılık, dindarlık gericilik olarak görüldüğü sürece bir adım ileri gidemeyiz.




  • 
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.