Üye Girişi
Bağlan Google+ ile Bağlan Facebook ile Bağlan
Yeni Kayıt
Tüm Forumlar
  • Tüm Forumlar
  • Konu Dışı / Off Topic
  • Konu Dışı
  • Bu Konuda
Şimdi Ara

YAVUZ SULTAN SELİM'in Şah İsmail'e yazdığı müthiş şiir.

Sıcak Fırsatlarda Tıklananlar
Editörün Seçtiği Fırsatlar
Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
4 Misafir (2 Mobil) - 2 Masaüstü, 2 Mobil
5 sn
36
Cevap
0
Favori
39.367
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
Konuya Özel
0 oy
Öne Çıkar
Cevapla
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Sanma şahım herkesi sen,sadıkhane yar olur
    Herkesi sen dostum sandın,belki ol ağyar olur
    Sadıkhane belki ol alemde,dildar olur
    Yar olur,ağyar olur,dildar olur,serdar olur

    Şair: Yavuz Sultan Selim

    Yavuz Sultan Selim'in bu şiirinde aşağıda açıklandığı üzere; şiir soldan sağa okunduğu gibi sırasıyla birinci mısradan itibaren,bölünmüş kelimeleri alt alta
    getirdiğimizde yine anlam bütünlüğü bozulmadan şiir bütünlük içinde yukarıdan aşağı da sırasıyla aynen okunmuş olur.Şiir sanatında bu ilk ve tektir.Şimdi yukarıdan aşağıya okunur durumuna bakalım.

    1.) Sanma şahım/ herkesi sen/ sadıkhane / yar olur
    2.) Herkesi sen/ dostum sandın/ belki ol/ ağyar olur
    3.) Sadıkhane/belki ol/ alemde/ dildar olur
    4.) Yar olur/ ağyar olur/ dildar olur/ serdar olur

    Yukarıdan aşağıya;

    1.) Sanma şahım
    herkesi sen
    sadıkhane
    yar olur
    2.) Herkesi sen
    dostum sandın
    belki ol
    ağyar olur
    3.) Sadıkhane
    belki ol
    alemde
    dildar olur
    4.) Yar olur
    ağyar olur
    dildar olur
    serdar olur

    soldan sağa 1.mısra,yukarıdan aşağıya 1. sırayı
    soldan sağa 2.mısra,yukarıdan aşağıya 2. sırayı
    soldan sağa 3.mısra,yukarıdan aşağıya 3. sırayı
    soldan sağa 4.mısra,yukarıdan aşağıya 4. sırayı
    oluşturur ve şiir soldan sağa ve yukarıdan aşağıya sırasıyla anlam ve
    sıralama değişmeden okunur.


    Müthişforumdan facebooka eklediğim bi arkadaşın profilinde yazıyodu.Sagonunda 1 şarkısında var.







    • Yapay Zekanın Yanıtı

    Yavuz Sultan Selim'in Şah İsmail'e Yazdığı Şiirin İncelenmesi

    Giriş

    Yavuz Sultan Selim, Osmanlı İmparatorluğu'nun 9. padişahı olarak bilinmektedir. Şah İsmail ise Safevi Devleti'nin kurucusudur. Bu iki lider arasındaki şiirsel alışveriş, tarih boyunca ilgi çeken önemli bir olaydır.

    Şiirin Arka Planı

    Yavuz Sultan Selim'in Şah İsmail'e yazdığı şiir, Çaldıran Savaşı'nın ardından kaleme alınmıştır. Bu savaşta Osmanlı ordusu, Safevi Devleti'ni mağlup etmiş ve Şah İsmail savaş meydanından kaçmıştır.

    Şiirin İçeriği

    Yavuz Sultan Selim'in şiiri, Şah İsmail'e meydan okuma niteliğindedir. Şiirde, Yavuz'un üstünlüğünü vurgulayan ve Şah İsmail'i acizlikle suçlayan dizeler yer almaktadır. Aynı zamanda, Şah İsmail'e Osmanlı topraklarına boyun eğmesi çağrısında bulunulur.

    Şiirin Edebi Özellikleri

    Şiir, divan edebiyatının özelliklerini taşır. Nazım şekli kasidedir ve Aruz ölçüsüyle yazılmıştır. Yavuz Sultan Selim, şiirinde ahenk ve kafiye unsurlarına özen göstermiştir.

    Şiirin Etkisi

    Şiir, döneminde büyük yankı uyandırmıştır. Şah İsmail de Yavuz Sultan Selim'e bir cevap şiiri yazarak meydan okumuştur. Bu şiirsel alışveriş, iki lider arasındaki gerilimi ve rekabeti yansıtmaktadır.

    Sonuç

    Yavuz Sultan Selim'in Şah İsmail'e yazdığı şiir, Osmanlı-Safevi ilişkilerinde önemli bir dönüm noktasıdır. Şiir, iki liderin karakterlerini, siyasi görüşlerini ve edebi yeteneklerini ortaya koyması bakımından tarihsel öneme sahiptir.

    Yapay Zekanın Yanıtını Genişlet
  • Padişahlar çok iyi eğitim alıyorlardı
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Toyota SUPRA

    Padişahlar çok iyi eğitim alıyorlardı
    Güzel.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Toyota SUPRA

    Padişahlar çok iyi eğitim alıyorlardı
    yoksa benim profilimde mi ?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Toyota SUPRA

    Padişahlar çok iyi eğitim alıyorlardı
    Yavuz Sultan Selim zamaninda, Iran Şahı İsmail kiymetli mücevherlerle süslü bir sandik hediye gönderiyor,Sultan Selime. Sandık açılıyor. İçinden çeşit çeşit değerli taşlar, kıymetli atlas, kadife kumaşar çıkıyor. Fakat bir de pis bir koku yayılıyor.
    Dehşet bir koku, herkes burnunu tikiyor.Neyse en alttaki bohçadan insan pisliği çıkıyor.. Yani Osmanlı'ya büyük bir bir hakaret ediliyor.Cihan Padisahı emir veriyor, herkes düşünsün, buna ince bir sekilde cevap vermemiz gerekir.
    Ve cihan padişahı yine çözümü kendisi buluyor.
    Ayni şekilde değerli mücevher ve kumaşlarla süslü bir sandik hazirlatiyor. İçine o zamanın Osmanlı Istanbul´unda imal edilen gül kokulu en nadide lokumlardan bir kutu hazırlatiyor, en altina da küçük bir kağıt ve bir satir yazi ekleyip gönderiyor. Sah sandığı açıyor. Halılar,değerli taşlar...
    Açtıkça güzel bir koku ve en altta bir kutu lokum. Anlam veremiyorlar tabii. Bizim elçi yiyor önce,zehirsiz olduğunu göstermek için, sonra oradakilere ikram ediyor. lokum bittikten sonra kutunun içindeki notu Sah İsmail okuyor:

    "Biz biliriz ki,herkes yediğinden ikram eder."




  • quote:

    Orijinalden alıntı: PERENAL.

    Bu mesaj silindi.

    Alıntıları Göster
    Nefret ettiğim Sagopa nın sayesin de tanıştım bu şiirle gerçekten muhteşem.Birde Drama Yolları'nda ki "Kimsede aramadım gönlümün pamuk prensesini" sözünden etkilenmiştim.
    Neyse sevmiyorum bu adamı
  • quote:

    Orijinalden alıntı: atquare

    Yavuz Sultan Selim zamaninda, Iran Şahı İsmail kiymetli mücevherlerle süslü bir sandik hediye gönderiyor,Sultan Selime. Sandık açılıyor. İçinden çeşit çeşit değerli taşlar, kıymetli atlas, kadife kumaşar çıkıyor. Fakat bir de pis bir koku yayılıyor.
    Dehşet bir koku, herkes burnunu tikiyor.Neyse en alttaki bohçadan insan pisliği çıkıyor.. Yani Osmanlı'ya büyük bir bir hakaret ediliyor.Cihan Padisahı emir veriyor, herkes düşünsün, buna ince bir sekilde cevap vermemiz gerekir.
    Ve cihan padişahı yine çözümü kendisi buluyor.
    Ayni şekilde değerli mücevher ve kumaşlarla süslü bir sandik hazirlatiyor. İçine o zamanın Osmanlı Istanbul´unda imal edilen gül kokulu en nadide lokumlardan bir kutu hazırlatiyor, en altina da küçük bir kağıt ve bir satir yazi ekleyip gönderiyor. Sah sandığı açıyor. Halılar,değerli taşlar...
    Açtıkça güzel bir koku ve en altta bir kutu lokum. Anlam veremiyorlar tabii. Bizim elçi yiyor önce,zehirsiz olduğunu göstermek için, sonra oradakilere ikram ediyor. lokum bittikten sonra kutunun içindeki notu Sah İsmail okuyor:

    "Biz biliriz ki,herkes yediğinden ikram eder."


    off çok pis koymuştur he...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Cüzvettin -- 20 Şubat 2010; 14:47:11 >




    • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Mustafa Kemal Atatürk'ün hayatını anlatan en iyi filmler
    3 ay önce açıldı
    Sümbülzade Vehbi Efendi ve Efsane Şiiri
    9 yıl önce açıldı
    Cengiz Han'ın ünlü sözü gibi
    4 ay önce açıldı
    Daha Fazla Göster
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Cüzvettin

    quote:

    Orijinalden alıntı: atquare

    Yavuz Sultan Selim zamaninda, Iran Şahı İsmail kiymetli mücevherlerle süslü bir sandik hediye gönderiyor,Sultan Selime. Sandık açılıyor. İçinden çeşit çeşit değerli taşlar, kıymetli atlas, kadife kumaşar çıkıyor. Fakat bir de pis bir koku yayılıyor.
    Dehşet bir koku, herkes burnunu tikiyor.Neyse en alttaki bohçadan insan pisliği çıkıyor.. Yani Osmanlı'ya büyük bir bir hakaret ediliyor.Cihan Padisahı emir veriyor, herkes düşünsün, buna ince bir sekilde cevap vermemiz gerekir.
    Ve cihan padişahı yine çözümü kendisi buluyor.
    Ayni şekilde değerli mücevher ve kumaşlarla süslü bir sandik hazirlatiyor. İçine o zamanın Osmanlı Istanbul´unda imal edilen gül kokulu en nadide lokumlardan bir kutu hazırlatiyor, en altina da küçük bir kağıt ve bir satir yazi ekleyip gönderiyor. Sah sandığı açıyor. Halılar,değerli taşlar...
    Açtıkça güzel bir koku ve en altta bir kutu lokum. Anlam veremiyorlar tabii. Bizim elçi yiyor önce,zehirsiz olduğunu göstermek için, sonra oradakilere ikram ediyor. lokum bittikten sonra kutunun içindeki notu Sah İsmail okuyor:

    "Biz biliriz ki,herkes yediğinden ikram eder."


    off çok pis koymuştur he...

    Alıntıları Göster
    sehır efsanesı.

    unutmalayımkı her ıkısıde kendı egemenlıklerı ugruna turk u turke kırdırmıstır




  • quote:

    Orijinalden alıntı: byrahim

    yoksa benim profilimde mi ?

    Olabilir
  • Sagopa nın bi şarkısını sözleri deilmi bunlar :)


    Özenti sagopa
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Feint-TR

    quote:

    Orijinalden alıntı: byrahim

    yoksa benim profilimde mi ?

    Olabilir

    Alıntıları Göster
    şah ismail şiirlerinic Türkçe, yavuz sulan selim ise farsça yazamış.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: bmurat07

    Sagopa nın bi şarkısını sözleri deilmi bunlar :)


    Özenti sagopa
    Ecdat yapıyor
  • quote:

    Orijinalden alıntı: bmurat07

    Sagopa nın bi şarkısını sözleri deilmi bunlar :)


    Özenti sagopa
    sagopa cezadan daha iyi.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: nobran19

    Ecdat yapıyor



  • quote:

    Orijinalden alıntı: nobran19

    Ecdat yapıyor

    Alıntıları Göster
    bu laflar bayır aşşaa
  • quote:

    Orijinalden alıntı: _PerenaL

    sagopa cezadan daha iyi.

    tamam da ne alakası var
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Feint-TR

    quote:

    Orijinalden alıntı: _PerenaL

    sagopa cezadan daha iyi.

    tamam da ne alakası var

    Alıntıları Göster
    Konunun içine .ıçtınız ya




  • quote:

    Orijinalden alıntı: nobran19

    Konunun içine .ıçtınız ya

    Alıntıları Göster
    Madem beğendiniz bi tane daha yazayım.
    Sultan Selim ve kankası Hasan Can bir seferden dönüşte(adı aklımda değil,ama Mısır olabilir)Hasan Can Y.S.S'e dönerek
    -Sultanım yumurta severmisin?
    -Evet,severim. Bu konuşma burda biter.
    Seneler sonra ikisi sarayda otururken Hasan Can döner ve
    -nasıl sultanım der. Y.S.S ise ışık hızıyla şu cevabı verir:
    -rafadan severim.
    Birbirlerine böyle kelime oyunları yaparlarmış.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: atquare

    Madem beğendiniz bi tane daha yazayım.
    Sultan Selim ve kankası Hasan Can bir seferden dönüşte(adı aklımda değil,ama Mısır olabilir)Hasan Can Y.S.S'e dönerek
    -Sultanım yumurta severmisin?
    -Evet,severim. Bu konuşma burda biter.
    Seneler sonra ikisi sarayda otururken Hasan Can döner ve
    -nasıl sultanım der. Y.S.S ise ışık hızıyla şu cevabı verir:
    -rafadan severim.
    Birbirlerine böyle kelime oyunları yaparlarmış.






  • quote:

    Orijinalden alıntı: atquare

    Madem beğendiniz bi tane daha yazayım.
    Sultan Selim ve kankası Hasan Can bir seferden dönüşte(adı aklımda değil,ama Mısır olabilir)Hasan Can Y.S.S'e dönerek
    -Sultanım yumurta severmisin?
    -Evet,severim. Bu konuşma burda biter.
    Seneler sonra ikisi sarayda otururken Hasan Can döner ve
    -nasıl sultanım der. Y.S.S ise ışık hızıyla şu cevabı verir:
    -rafadan severim.
    Birbirlerine böyle kelime oyunları yaparlarmış.


    bu da sehır efsanesı.hatta efsane bıle degıl uydurma.zıra seneler sonra dıye bırsey olamaz.cunkı rıdanıye savasından 9 ay sonra selım han hakka yuruyor




    • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki

Benzer içerikler

- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.
Hizmet kalitesi için çerezleri kullanabiliriz, DH'yi kullanırken depoladığımız çerezlerle ilgili veri politikamıza gözatın.
Kabul Ediyorum