Yeni Peugeot RIFTER ( ANA KONU) DONANIM HABER İN EN ESKİ VE AKTİF TAKIMI SINCE 2009 GÖKHAN AYDIN (1397. sayfa)

Arkadaşlar selamlar herkese Gökhan AYDIN ben bu sayfanın kurucusu ve ilk rifter GT LİNE sahiplerindenim

2019 da GT line serisi bitti ve GT ye döndüler ayrıca 2 tane Rifter ve toplamda Tepee premium pack olmak üzere 3 adet Peugeot aracım oldu..

Rifter GT line aracımı 2023 Eylül ayı gibi sattım..

aracı 2. el almıştım 20 bindeydi sanırım.

50 bini geçmişti ben saterken,ve ayrıca Adblue denen illet yüzünden araçtan soğudum o denli..(

3 defa yolda kaldım yakıtı hep shelden o sıvıyı da hep ordan aldım sürekli..

sonra iptal etdirdim,araç farklı hatalar verdi.

normale döndüm yine düzelmedi.

en son marmaris tatilinden dönerken araç denizlide kaldı ve çekiciyle istanbula geldim..(

dizel almamaya yemin ettim,ayrıca Peugeot bu işi malesef yapamamış araçlar kronik sorunlu vede bunu aldıktan sonra farkediyorsunuz.

aracın motor ve şanzımanı çok iyi özellikler güzel.

fakat adblue kronik sorunlu ve sizi habire yıpratıyor.

Rifter için konuşacaklarım özetle güzel araç motor şanzımanı çok iyi,kamyonet olması sizi zora sokabilir.

ve adblue kronik arızalı arkadaşlar.

kullanan arkadaşlar için önerim kesinlikle uzatmalı garantiyi devam ettirin ocağınıza incir ağacı dikilir valla

selametle kazasız belasız sürüşler dilerim hepinize..

Araçtan çok memnunum. Komple bakım kaplama vs yaptırma planı varken elektrikli araçlara ilgim arttı. Hybrid ve full elektrik arasında gidip geliyorum açıkçası. Byd atto 3 vs bakıyorum. Takas ederek aracı. Takas edebileceğim sistemlere bakıyorum. Satılmazsa da şirkette dursun sonradan ambulansa döndürürüm çakar taktırıp planlarım bu yönde şimdilik

Merhaba,

Bir şeye kronik diyebilmeniz için, bu sorunun tüm Rifter'larda istisnasız olarak yaşanıyor olması gerekir fakat yaşanmıyor. Talimatlara uymadan, yanlış yöntemle AdBlue dolumu yapmış veya bunlardan bağımsız olarak şanssız olabilirsiniz. Yakıtı pompadan mı yoksa bidondan mı doldurduğunuz, eğimli yerde dolum yapıp yapmadığınız, kontağı açıp açmadığınız, uyarı verince doldurup doldurmadığınız, istenilen sertifikada olup olmaması gibi birçok etken var. Sevgiler.

Katılmıyorum. Adblue denen illet sadece Peugeot ile alakalı değil. Renault grubu da bu illet şeyden çok çekiyor. Yetkili servisler neredeyse sadece bu iş için ayrı bir ekip oluşturuyor. Öyle illet bir sistem ki ne kadar düzgün kullanırsan kullan günün sonunda DPF tıkandığında bütün mesele başlıyor.

Şirket aracımızda DPF dolunca önce yetkili servis ile çözmeye çalıştık ama olmadı. DPF değişecek dediler. Fiyat sizce ne kadar 126.000TL. Bizim filtre 150.000 km'de doldu. Sürekli OPET bidonlarından kullandığımız halde bu hale geldi. Ayrıca araç sıfır şehir içi kullanım sürekli uzun yol yapıyor. Habire devirli kullanım var. Buna rağmen bu sorunu yaşadık.

İçini temizlettik olmadı, ilaçla temizlettik olmadı. En nihayetinde içini boşalttırdık şu an o şekilde kullanıyoruz ama bunun da farklı zararları var tabii. Koku, çevre kirliliği vs.

Velhasıl kelam adBlue pişmanlıktır ve KRONİK bir sorundur. Bugün değilse de yarın ama istisnasız herkes bu sorunu yaşayacak. Sistemin çalışma şekli bu çünkü. O filtrenin belli bir kilometrede tıkanmaması sürpriz olur.

181 bin küsür km'de sıfır soruna istinaden böyle yazıyorum. Kimsenin yaşadığı sorunu elbette görmezden gelmiyorum, böyle bir şey yok da demiyorum. Sadece kronik değil ve şans işi diyorum. Bu bir illetse eğer, dünya genelinde birçok dizel araçta AdBlue kullanılıyor ve bu araçlar milyonlarca satılıyor. Kronik olması hâlinde dünyada yer yerinden oynaması ve bu sistemin tartışılması gerekir. Sorun çıkardığında illet bir sistemdir, doğrudur ama herkesin başına gelmiyorsa kronik değildir. Sevgiler.

Bir gün herkes adBlue kaynaklı arıza yaşayacak. Sevgiler.

Senede 30 bin km giden, 6 yaşında araç yaşamamış. Tam olarak kaç yaşında yaşar hocam? 6'dan sonra yaşayacaksa da neden yaşadın demem :D 10 sene yaşamamasını mı bekliyoruz? Ki bu ticari amaçla, eşek niyetine kullanılmış hâli. Kişisel kullanımda çoğu insan 6 seneden önce aracını elden çıkarmış oluyor. En azından kendim için konuşuyorum. Kendimin ve çevremdeki insanların başına hiç böyle bir şey gelmediği için, elimde veri olmadığından dolayı kronik diyemem. Senin için böyle rahatlayacaksa, kronik olsun bakalım. Genelde insanlar kendi başlarına bir sorun geldiğinde, başkalarının da aynı şeyi yaşıyor olması durumundan motivasyon bulurlar çünkü.

Sevgili hocam bizim şirket araçları da yılda 40.000 km yapan ve Shell dışında bir yerden mazot alınmayan araçlar. Tüm bakımları kilometreleri gelmeden yapılır vs. vs. Böyle bir araçta bile bu sorun yaşandı ise her araçta yaşanır diyorum. 2 tane yetkili servis tanıyorum. İkisi de Duster, Dokker, Megane dolu. Sorduğumda hepsi adBlue arızası ve çözülemiyor.

DPF değişimine gidiyor işin sonu ama onun da akla sığmaz fiyatları var. Dolayısıyla sizde bugün sorun yaşamadığınız ve yolda kalmadığınız için bu soruna kronik değil diyorsunuz. Ama inanın bana bu adblue davasında yolda kalanlar değil kalmayanlar istisna. Biraz sanayileri ve forumları koklamanızı tavsiye ederim.

Merhaba, 2018 sıfır km aldığım 1.5 benzin otomatik Honda hrv 80 bin km satarak geçen hafta 2024 makyajlı 0 km Toyota proace aldım, sürüş çok rahat yormuyor, yakıt uzun yolda üzmüyor, 228 km gidiş 4,0 litre (2 kez 10 ar dk stop etmeden rolantide mola verdim) aynı yolu dönüş 5,0 litre yaktı(Honda hrv ile aynı yolu 5 lt/100 km ile gidip 5,5 lt ile dönerdim, 80 bin km ortalamam ise 5,9 idi..) ve hayatımda ilk kez turbolu ve dizel araç kullanıyorum, ancak burada yazılanları okuyunca araçtan soğudum acaba benim başıma ne zaman ve nerede adblue sorunu çıkacak, ve partikül filtresini uzun yolda otomatik vites nasıl yüksek devir sabit tutabilirim de temizlerim kaygısı aldı, sonuçta Manuel at 4 e yüksek devir çevir, ama otomatik beceremem gibi geliyor, 5 sene sonra tekrar hrv dönerim sanırım.. Hesap yaptım hrv ile devam etsem 5 sene sonunda bugünkü şartlarda 32 bin TL vergi, vize, sigorta, bu araçlarla ise 52 bin TL masraf çıkacak, ancak hrv 7 yılda daha hiç akü değişmedi ve lastik masrafı da ekleyince 60 bin ı bulacaktı, ama kullanmayı beceremezsem bir çok masraf çıkaracak gibi duruyor bu araçlar, gerçi Dr arkadaşım 2016 peugeot 3008 var ve tüm adblue dolumlarım serviste rutin bakımda yapıldı, hiç uyarı vermedi daha dedi..herkese hayırlı yolculuklar dilerim..

Merhaba hocam, bir üstte yazdığım şeyin birebir canlı örneği olman iyi bir rastlantı oldu. Tam olarak bundan bahsediyorum. Düz kullanıcıyı da düşünmek gerek. Adam sıfır araç alıyor ve PC'sini açtığında karşısına "kronik", "illet bu" gibi söylemler çıkıyor.

İçini rahatlatır mı bilmiyorum ama yukarıda da bahsettiğim üzere bu araç ailesinden Peugeot Rifter'a, biri şirkete, biri bana ve diğeri de bir akrabama ait olmak üzere çok yakından aşinayım. Zaten şirket aracını da kendi aracımı da bizzat düzenli olarak sürüyorum. Şirketteki, yukarıda bahsettiğim 180 bin küsür km'de olandı. Benim aracım ise daha yeni ve fazla yol yapmıyorum. 4000 km anca oldu ve hatta AdBlue'sunu da çok yakın zamanda ekledim. Senin yaşadığın stresi ben de yaşadım. Önümde sorunsuz bir araç örneği olmasına rağmen yine de bir "acaba" oluştu. Yakıtı doldururken salavatlarla doldurdum. :D Bunda maalesef internete yansıyan olumsuz deneyimlerin etkisi var.

Herkes yaşadığını bilir. Elbette inkâr etmiyorum. Bu emisyon mevzusu da bana bazı noktalarda mantıklı gelmiyor ama globale yayılmış bir sistem bu. Bu aşamada da ne yapacağız? Her geçen gün kendimizi yiyip bitirecek miyiz? Yoksa "Olursa düşünürüz, şu anda bir şey yok." mu diyeceğiz? Bence ikincisi daha mantıklı. Belayı üzerimize çağırmanın bir anlamı yok. Bu sistemde PSA grubunda arıza yaşayan insan sayısı globalde atıyorum 20 bin ise yaşamayan da 500 bindir. Bu durum diğer markaların AdBlue ile çalışan araçları için de geçerli. Sonuçta sayıları milyonu bulan bir araç havuzu var ve herkes ya da büyük bir çoğunluk böyle bir şey yaşasaydı, en daraltılmış örnekle Peugeot Rifter, 2018'den bu yana piyasada tutunamazdı. Firma da batar giderdi. Bunun ticari sorumluluğu var, hukuki sorumluluğu var. Var oğlu var.

Konu yine dönüp dolaşıp bir ürünün ömrüne geliyor. Belli bir kullanım ömrü neticesinde maalesef sorunlar başlayabilir ama bu pat diye olacak bir süreç değil. Bir de bu sorunu kendi kullanım yanlışlarından dolayı yaşayan insanlar da oluyor. Onları da internetteki "kronik" söyleminin içine dahil edebilirsin. Azınlığın sesi, çoğunluktan daha çok çıkar; çünkü farklı olan kendini hemen belli eder. Bir şeyden memnun olanın sesi çıkmaz. Bu AdBlue meselesi de böyle. Umuyorum ki daha da iyi bir teknolojiye dönüşsün.

Aracın çok güzel. Güle güle kullan. Rifter almasaydım, alacağım araç Proace olurdu. Aracımı nasıl yüksek devirde kullanırım diye sormuşsun, onu da yanıtlayayım. Vitesi D'den M'ye alıyorsun ve vitesi kulakçıklardan ayarlayarak devri yükseltiyorsun. Yani araç yarı otomatiğe dönüşüyor. Vites atman gerektiğinde ekranda görürsün, atmazsan da devir yükselir ve hedefine ulaşırsın. Partikül temizleme olayını gözünde büyütme. Sen boşta bulunup, sürekli devirsiz de kullansan en kötü ihtimalle ekranında uyarı ışığı yanacak. Mesela bu durumlar için Rifter'ın kitapçığında aynen şu yazıyor:

"Trafik koşulları izin verdiği takdirde, aracı 2500 dev/dak üzeri bir motor devrinde 60 km/saat ya da üzeri bir hızla yaklaşık 15 dakika süreyle (uyarı lambası sönene kadar) sürerek filtreyi normale döndürünüz. 60 km/saat hıza ulaşmak mümkün değilse, motoru yaklaşık 15 dakika rölantide çalıştırınız, ardından aracı 2500 dev/dak üzeri bir motor devrinde 15 dakika sürünüz. (Filtre tamamen normale dönene kadar motoru kapatmayınız; tekrarlanan aralıklar motor yağının zamanından önce bozulmasına neden olabilir. Filtre rejenerasyon işleminin araç duruyorken yapılması önerilmez.)"

Bunun benzeri senin aracın kitapçığında da yazar. Uyarı ışığı yanmadan önce veya olur da yanarsa, belli aralıklarla bu uygulamayı yaparsan sorunların önüne geçmiş olursun. AdBlue takviyesinde de dikkat edeceğin şeyler şunlar olsun:

- ISO 22241 belgeli ve SKT'si geçmemiş, bidon içinde AdBlue kullan. Shell, PO, Opet vb (Ben sadece PO denedim). Pompadan doldurtma. AdBlue'nun havayla teması arttıkça, bozulma oranı da artıyor. Pompadan hava da basıyorlar.

- Benim aracın AdBlue yakıt tankı 17 litre. Senin de öyle olması lazım. Benim araç 3000 km gibi, motoru çalıştırdığımda AdBlue eklememi istemişti ve eklemezsem 2400 km sonra motorun duracağını belirtiyordu. 1 litre AdBlue ile ortalama 1000 km'ye yakın gidilebiliyor. Yani uyarı ekrana geldiği an, yaklaşık 3 litre kadar AdBlue'nun depoda olduğunu söyleyebiliriz. Dolayısıyla da 10 litrelik bidon alabilirsin. Burada dikkat etmen gereken şey; AdBlue uyarısı ilk çıktığında takviye yapmaya özen göster. Ekrana kalıcı uyarı gelene kadar bekleme.

- Dolum yaparken motoru ve kontağı kapat, sadece kapın açık olsun. Ayrıca araç da düz bir zeminde olmalı.

- AdBlue yakıtını kesinlikle farklı bir kaba aktarıp, depoya dökme ve açılmış/havayla temas etmiş AdBlue'yu sonradan kullanma.

- Yeni aldığın AdBlue'yu doğrudan güneş ışığında bekletme. Oda sıcaklığında, serin bir yerde dursun.

- Kış aylarında AdBlue deposunun boşa yakın seviyelerde olmamasına dikkat et. Depoda minimum 5 litre AdBlue olsun. Bu hesabı da ilk 10 litrelik dolumdan sonraki mevcut kilometreyi not ederek, üç aşağı beş yukarı denkleştirebilirsin.

- Yakıtı taşırma. Depo seviyesini 13 litre seviyelerinde tutman yeterlidir. Boyaya vs. taşar ya da dökülürse, bol soğuk su ile durulayıp temizle. AdBlue deposuna sakın su vb. madde karıştırma. AdBlue'yu su ile seyreltme.

- Dolum yapacağın zaman en az 5 litrelik AdBlue doldur ki sensör devreye girsin. Sistem 5 litre ve üzerindeki takviyeleri kaydediyor.

Sonrası Allah kerim, keyfine bak :) Son olarak da garanti uzatma konusunu da tedbiren değerlendir. Sıfır araçta 2 sene dolmadan, uzatılmış garanti pakedi alabiliyorsun ve en son baktığımda çok uygundu. Kazası belasız sürüşler hocam. İçin rahat olsun diye uzunca yazdım.

Allah razı olsun, zaman ayırıp bilgilendirdiğiniz için teşekkür ederim.

Başka telefonla da denedim, dediğiniz gibi servise danışmaktan başka yol kalmadı.

selamlar bu 3.peugeot aracım 2.rıfter ım dı.

3 defa yolda kaldım.vede başka elektronik arızalarda çıktı..

araç motor şanzıman olarak çok iyi fakat adblue etrafımdaki herkesde var istisnasız..

beni tanıyanlar bilirler..

yakıtı ve sıvıyı sadece shelden alıyordum daima ve sürekli..

yıllık bakımlarım rutindir.

yani araca benden daha fazla bakım tertip rutin gerekli işleri yapabilen profil sayısı nerdeyse yoktur iddialıyım..

sorun yapmadıklarım değil aracın doğasındaki bir problemin sürekli nüksetmesi ben buna kronik derim..

bir iki istisna kaideyi bozmuyor malesef.

yanılmış olmak isterdim.

ama aracın sorunlarını ben satarak çözebildim bir daha asla dizel araç almam kimseyede önermem..

dizel arabalar sorunlu cihazlar ve ben bunu ilk elden yaşadım ve araçtan soğudum resmen..(

dizel pişmanlıktır açık ve net...(

selamlar aracınız hayırlı olsun.

benzinli bir aracı satıp dizel almakla şartlarınızı bilmemekle beraber hata etmişsiniz.

heleki toyota ve honda sorunsuzluğu ve düz mantık daki araçları göz önüne alındığında..

kullandığı markayı ve ürünü acımasızca eleştiren biri olarak ve bu konu başlığını açan kişi olarak yazıyorum bunları..

benimde bu aracı alırkende bunlardan haberim yoktu malesef..(

Arkadaşlar bu araç ruhsatta kamyonet diye mi geçiyor? Mtv si nasıl hesaplanıyor? Ayrıca hız sınırları nedir? Şimdiden teşekkür ederim.

Merhaba. Araç kamyonet olarak geçiyor. Aracım 2021 model 2.taksit MTV için 2677,50 TL ödedim geçen ay. Hız sınırlarına da çok dikkat etmek gerekiyor şehirler arası yolda. 1 km ile bile ceza yedim. EDS'ye de dikkat edilmezse direkt ceza geliyor.