Erasmus programı kapsamında 5-6 ay yurtdışında yaşadım
Dikkat edilmesi gerekenler ve olumsuzluklar
- Dikkatinizi dağıtacak çok fazla şey var: Gece hayatı, kızlar, gezme tozma (diğer avrupa şehirlerine yakın olacaksınız büyük ihtimal) bu gibi durumlar derslere yoğunlaşmanızı zorlaştırır
- İyi bir arkadaş bulmanın zorluğu: Yerel halk yüzüne güler ertesi gün seni Facebooktan çıkarır. Orada yaşayan Türklere de biraz sonra değineceğim. Erasmusçu Türkleri ise aklınızdan çıkarın. Hem gidiciler hem de havalar tavan.
- Kültür şoku: Bunu ben pek yaşamadım 23 yaşında gittiğim için belki de. Ama 18 yaşında yol yordam bilmeden bambaşka bir ülkede bambaşka bir ortamda bulacaksınız kendinizi. En basitinden yediğiniz yemekler bile farklılaşcak. Bu sizi zorlayabilir.
- Müslümanlara ya da yabancılara bakış açısı: Gece kulübünde bi tane dingo onların dilini konuşamadığım için laf atmıştı. Sarhoştu ama bu olayı değiştirmez. Ayrıca arkadaşlarımı ittirdiler biri yaralandı kolundan hafif bir şekilde. Onlar da aralarında Lehçe konuşmadıklarından dolayı oldu. Müslümanları bazıları sevmiyo bazıları korkuyo. Haberlerde görüyorsunuz zaten.
- Gereksiz para harcamaları: Bi kap yemek pişireniniz olmayacak. Ayrıca tek başınasınız. Aileden uzaksınız. Dikkat dağıtan unsurlar fazla dedim mesela. Çoğu paranızı içkiye gezmeye harcayıp son günler dımdızlak kalabilirsiniz.
- Denklik olayı: Bu belki de en önemlisi. Gittiğiniz ülkede okudunuz. Diploma aldınız zor şartlarda. Türkiye'de iş bulamayabilirsiniz. Hele bir de gittiğiniz ülkenin dilini de öğrenmemişseniz dımdızlak ortada kalabilirsiniz.
- Kan emici orada yaşayan Türkler: Yurtdışına okumaya giden Türklerin çoğu bir baltaya sap olamamış tipler. Borçlarına sadık değiller çoğu. Hepsi birbirine borçlu. Sorsan kardeşlik derler. Komedi ...
Artılar;
- 5-6 ayda edindiğim tecrübeyi Türkiye'de 5-6 yılda elde edemezdim büyük ihtimal.
Son nokta;
Ailenizin durumu orta üstüyse (yıllık 3000 euro okul için; bahsettiğim yer Polonya) ve hayata direkt atılmak istemiyorsanız tüm olumsuzluklara rağmen yurtdışında okuyun. Size çok şey katacaktır. Keşke ben 18 yaşında olsam da ailemi ikna edip yurtdışında okusam (gerçi adı okumak olmaz pek :))
Okuduğunuz için teşekkürler. Sorularınız varsa lütfen buraya yazınız. Belki aklıma geldikçe konuya ekleme yaparım.
Efendim merhaba, size şunu sorayım. İngilizce seviyenizi bilemiyorum ancak iyi oldugunu tahmin ettim sadece, çeviride kendimi geliştiriyorum ve iyiyim ancak daha çok kendime ingilizcede birşey katmak için çalışma sistemim nasıl olmalıdır acaba? bu konuda mümkünse bana yardımcı olabilir misiniz? (örnegin derlerya film izleyin o tarz çalışma yöntemleri bakımından sordum) şimdiden saolun..
quote:
Orijinalden alıntı: mrspanky
Efendim merhaba, size şunu sorayım. İngilizce seviyenizi bilemiyorum ancak iyi oldugunu tahmin ettim sadece, çeviride kendimi geliştiriyorum ve iyiyim ancak daha çok kendime ingilizcede birşey katmak için çalışma sistemim nasıl olmalıdır acaba? bu konuda mümkünse bana yardımcı olabilir misiniz? (örnegin derlerya film izleyin o tarz çalışma yöntemleri bakımından sordum) şimdiden saolun..
Grammer olarak mı yoksa speaking olarak mı?
Speaking olarak yurt dışına çıkıp ingilizce konuşmak ve derdinizi anlatmaya çalışmak çok etkili oluyor fakat grammer yönünüz zayıflıyor
Aslında şundan başlayım sormaya yine de
1)çevirimi daha iyi yapmak için ne yapmalıyım
quote:
Orijinalden alıntı: mrspanky
Aslında şundan başlayım sormaya yine de
1)çevirimi daha iyi yapmak için ne yapmalıyım
Kitap mı çevirceksiniz yoksa duyduğunuzu mu çevirceksiniz
Artı olarak eğer duyduğunuzu çevircekseniz başka bir insana mı çevirceksiniz yoksa yazılı mı çevirceksiniz?
okudugum ve duyduğumu yazılı olarak çevirmek istiyorum....
quote:
Orijinalden alıntı: mrspanky
okudugum ve duyduğumu yazılı olarak çevirmek istiyorum....
Aklıma şöyle bir fikir geldi. Yakın sayfalarda (mesela türkçesi 550 sayfa ingilizcesi 500 sayfa) romanın adı da suç ve ceza olsun atıyorum.
Chapter chapter oku değiştirirek mesela ilk önce ingilizce chapter 1 oku sonra türkçe chapter 1 oku. Aradaki farkları gör çevirmen onu nasıl tercüme eetmiş ona bak bu şekilde gelişebilir.
Duyduğunu çevirmek içinse yabancı arkadaşlar edin (internetten olabilir) (anadili ingilizce olan ve diksiyonu iyi olan) onlarla internetten görüntülü konuş. Bu şekilde gelişebilir.