Benim aracı boyadılar sanıyorum 2 ay kadar falan oluyor görünürde şu an bir problem yok gibi duruyor birkaç defa tavanı kontrol ettim. Ama ilerleyen süreçte ne olur bilmiyorum boyatırken servis bunun bir daha yaşanmayacağına dair söz vermeye çalışmıştı. |
2021 Sonrası Mokka (33. sayfa)
-
-
Teşekkür ediyorum hocam. Umarım sorun yaşamadan kazasız belasız kullanırsınız
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
@cenkbora Grupta bir kişi kaplanmış olmasına rağmen boya attığını yazmıştı, fotoğraf da göndermişti. Sorun boyanın, son kat cila üstüne atılmış olmasından kaynaklanıyor. Arkadaşımla bu konuyu konuştuğumuzda (yıllardır gittiğim ustamdır) "Cila üstüne boya tutmaz ki" dediğini hatırlıyorum.
Grupta yazılanlar doğruysa (belki sorumluluk bayi üzerinde olduğundan dolayıdır) aracın bu boyası temizlenip, yeniden boyanıyormuş. Boyandıktan sonra tekrar boyası atan var mı bilgim yok.
@safakuner O anahtar işareti bende de son zamanlarda çıktı. Geçen yıl zamlardan etkilenmemek için bakımı 15 gün erken yaptırmıştım, km'si de dolmadığı için bu işaret yoktu. Dilerseniz siz de bunu sıfırlayabiliyorsunuz fakat bu sıfırlama bakıma kalan yol ve zamanı da sıfırlıyorsa (ki sanırım sıfırlıyor) önümüzdeki seneye bu işaret daha da erken çıkar.
-
Silecek kolunu bir defa geri ittirdigimde, su püskürüyor tek defa çalışıyor
Yağmurlu havada su püskürtme den otomatik çalışıyor mu
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Sağ kolu öne itip, o şekilde tuttuğunuzda ( bırakmazsanız) arka silecek su püskürtür, silme yapar.
Sağ kolun ucundaki düğmeyi ileri doğru döndürüp, o şekilde bırakırsanız silecek su püskürtmeden, aralıklı olarak çalışır. Yağmurlu havalarda (eğer ihtiyacınız olursa) bu şekilde kullanırsınız.
Sağ kolu kendinize doğru çeker ve öyle tutarsanız, silecek ön cama püskürtme yapar.
Sağ kolu yukarı iterseniz, ekranda "Silecek Auto Mod Devrede" uyarısıyla birlikte, ekranın sol alt köşesinde yeşil simge ile birlikte otomatik silme yapar (püskürtme yapmaz).
Silecek hassasiyetini (silme ayarını) bilezikten yapacaksınız. Size ekran resimlerini gönderiyorum.
-
Mokka harici, son günlerde (sanırım hemen hepimizin takip ettiği) konuyla ilgili görüşlerimi paylaşayım:
15 Kasım'da BYD'nin açıkladığı fiyatlara bakınca: Bu ülkede ucuza araç almanın bir şekilde önüne geçiriliyormuş gibi fiyatlar açıklandığını düşünüyorum.
Vergi üstüne vergiden dolayı kafam iyice karışmıştı; ancak sitede olan fiyatları görünce elbette fiyatların çok daha düşeceği beklentisi oluşmuştu bende de.
Kısa bir paragrafla durumu açıklayayım: Geçen sene Atto 3'ü incelemek için gittiğimde bayide fiyatları konuşabileceğimiz birisi yoktu (o sonradan geldi), benim zamanım sınırlı olmasına rağmen test sürüşü teklifi de alamadık, bir başka zaman geldiğimde test sürüşü teklifime de "Uygun olursa" cevabı aldım. Aracı beğensem de bu yaklaşımdan dolayı uğramadım tekrar. O günden bu güne bir test videosu izledim, mesai arkadaşım bir kaç kez test etmiş ve ikisi de benzer yorumlarda bulundu. Bu sebeplerle BYD ilgilendiğim bir marka olmaktan çıktı.
Almayacağım hatta ilgilenmediğim hâlde fiyatların düşeceği beklentisi neden oluştu? Her ne kadar 2. elde zarar edecek olsak da Chery'nin yaptığı gibi oyun kurmaya geldiğini düşünmüş, (diğer markalarda) fiyatların düşmese bile sabit devam edeceğine katkı sağlayacağını düşünmüştüm; fakat olmadı.
Diğer boyutu, sağlanan teşviklerin fiyatlara yansımaması da markanın bizlere bakış açısı hakkında ipucu verdi. Maksimum kâr sağlamaya çalışan işletmeler olduğunu farkındayım, hayır kurumu olmadıklarının da farkındayım, satabilecekleri en yüksek fiyattan satmaya çalışacaklarının da farkındayım; fakat bende internete girdiğim zaman vergi karmaşasından dolayı işin içerisinden çıkamasam da olması gereken fiyatları paylaşanların yaptıkları hesaptan, kitaptan anlaşılıyor ki sağlanan vergi avantajı ortada yok.
Alanlara hayırlı olsun, güle güle kullansınlar. Kaybeden yine bizler olduk. İster ihtiyacı olduğu için, ister zamanı geldiği için araç değiştirmeyi düşünen, orta gelir grubundaki bizlere oldu olan.
-
güzel yorumlarınız var hocam teşekkürler. fiyatların düşeceğini ve son kullanıcı tarafında söylenildiği gibi yakın zamanda bir iyileşme olacağını sanmıyorum. ( çinli üretici yatırımları bence parametre olarak alınmamalı ) malesef ülke yeterli yatırımı halen çekemiyor gözüküyor. enflasyon verileri iyi bir noktada değil. çok zorlu bir aralık - ocak dönemi bizleri bekliyor gözüküyor ufukta. özellikle asgari geçimli ve emekliler tarafında durumlar sıkıntılı.
yakın zamanda sıfır almış olsun veya daha eski bir araba olsun elimizdekileri korumamız gerektiği kanaatindeyim. mokkayı satarsak bence tekrar almaya kalkmak en az 2 kat daha zor olacak.
Ben de yeni gelecek olan opel grandlandın liste fiyatını merak ediyorum doğrusu bakalım ne kadardan giriş yapacak ülkeye tahminim 2 milyon 250 bin.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi m-99 -- 17 Kasım 2024; 22:0:18 > -
@m-99 Yeni Grandland 3008'den ucuz olur diye düşünüyorum.
Şimdi fiyatlarına baktım Allure 3008 2.190, GT 2.555 liracık, paramızdan 3 sıfır atılsaydı
Belki şöyle olur En üst donanım Grandland Allure ile aynı fiyat ya da hemen üstünde olur; en baz donanımı da 1.800 - 1.900 başlatırlar diye düşünüyorum; ama kasa iri, motor küçük. Böyle ağır kasaya 1.2 motor olur mu? Bence olmaz, tıpkı byd'nin udm-i denilen plug in hibrit modelindeki 90 beygirlik motorun, o kasaya yakışmayacağı gibi.
Bir hayal kuruyorum: Elimde 2.5 milyonum var, gidip Grandland gibi, 3008 gibi, Tiguan gibi araç almazdım. Ben Sapanca'da oturuyorum, buralarda dahi artık belli bir saatte trafik yoğunluğu had safhada, park yeri sıkıntısı oluyor. Kullanımı ağırlıklı olarak şehir içi olan bizler için (bence) ideal olanı 425 ~ 435 cm uzunluğunda, bizim araçlardan az geniş (mesela 1825 ~1850 mm ) olan araçlar. Senede bir uzun yola da gelir, şehir içerisinde kullanıma da gelir.
Bizim mokka da çok şehir içi
Konu dışına çıkıyorum: Yarın sabah servise gidiyorum, aracı bırakacağım, 1 hafta sonra teslim alacağım. Tavandaki boya atmalarında artma yok, her şey ilk gördüğüm gibi. Neden bu kadar uzadı? Aslında bu konu Eylül başında kapanmıştı, hatta Ağustos ortasında fakat genel merkezle 2 hafta haberleşemedik. Yani (sözde) benim dosyama bakan arkadaş, günde sadece 1 kez arayabiliyormuş... 2 hafta oradan gitti. Kasım'a sarkmasının en önemli sebebi yetkili servis, ne kadar ısrar etsem de servis dolu olduğu için 18 Kasım'dan öncesine gün vermedi. Şu an derdim ikame olarak verecekleri aracın bir an önce teslim alıp, sürecin tamamlanmasını beklemek.
-
Evet o cüsseye sahip bir grandland 1.2 motor ile işi kotarabilecek mi soru işareti. 2 yıl sonra yeni kasa Mokka gelecek ona bilenmek lazım inceden. Mokka opelin artık gelecek vizyonu.
Boya olayı çok can sıkıcı ben o süreçleri atlattım hızlı bitti sayılır. Tavan boyandı şimdilik yolunda gidiyor her şey ama artık üstü kapalı alanda tutuyorum aracı hatta tavana çarşaf seriyorum ince. kaput kısmına da ppf kaplattım. Böyle idare ediyorum.
Kediler ve martılar aracın üstüne çıkıyor istanbulda çok sıkıntı.
-
@m-99 Mokka gelir mi bilmem ama az daha geniş, az uzun olsaymış gönlümü fethedecekmiş işin garibiyse araştırırken en kısa boylu bu diye de aklıma yatmıştı ancak teoride mantıklı gelen her şey; pratikte ikna edici olamayabiliyormuş. Bu şartlar altında (hem araç fiyatları, hem enflasyon, hem bu sözde enflasyona rağmen maaşlarımızdaki artışın geride kalması, oğlumuzun lise çağında olması ve sonrasının da yakın olması gibi sebeplerle) uzunca bir süre bu araçla giderim, gitmek zorundayım.
Ben araç olmadığı zaman huzursuzlanıyorum, alışmışım varlığına da o sebepten hemen hissediliyor. Yoksa samimiyetimle söylüyorum, canımı ne boya attığını gördüğümde, ne de attığını okuduğumda sıkmadım. Hatta bugün bir arkadaş, satacak olduğumda kafamı ağrıtacağından, çok değer düşeceğinden bahsetti. Elim darda olmadıkça ve tok satıcı olarak araç değiştirmeye çalıştığım zaman (eğer aracın her hangi bir kusuru olmazsa) alıcı farklı seçeneklere bakabilir. Şimdiden 2 alıcısı hazır, bu duruma rağmen ama...
Benim üstü kapalı alanım yok maalesef; fakat sizlere de İstanbul'da Allah kolaylık versin. Geçen sene Kasım ayında geldim, o trafik çekilecek çile değil açıkçası. Araç belli bir yaşa geldikten sonra gerek galerici, gerek şahısların aradığı (izlenimlerim) aracın ağır hasarı olmasın, varsa ufak tefek şeyler de inanın kafasına takıp da "Ben almıyorum" diyen görmedim. Tavandaki boyayı dert edecek alıcı, aldıktan sonra huzursuz edecek alıcı, satıcıyı da huzursuz eder diye düşünüyorum. Bence siz de canınızı sıkmayın, zamanı geldiğinde satılır; yerine (umarım) daha iyileri konulur.
Size iyi geceler, görüşmek üzre.
-
Valla arkadaşlar hepinize geçmiş olsun.
Ben eşimin 2015 model golf comforline 1.2 TSİ manuel arabasını satıp mokka gs almıştık 1 yılı geçkin kullanıyoruz çok memnunuz. Bizde boya atması olmadı araba 18 aylık 13000 km’de ilk başta arka lastikler sert geliyordu basıncı 32-33 Psi düşürünce rahatladık ve en sevdiğim yanı şanzıman motor ikilisi ve trim sesi olmaması tam bir şehir içi arabası.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi dekstra -- 18 Kasım 2024; 21:0:34 >
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
@dekstra Şimdi bu düşünce aklınızdan geçtiği, ya yarın ya da yarından daha yakında yaşayacaksınız Bende "17 ay oldu, bir şey yok" dedim 1 hafta geçmeden...
Ben takılmıyorum, ileride de takılmayacağım. Sizlere akıl veriyor gibi olmasın; önerim sizler de canınızı sıkmayın, değmez. Gittiğim serviste aracı teslim etmeden önce az da olsa sohbet ettik, izlenimim şu oldu: Orada çalışanlar da bizler gibi ekmeğinin peşinde, yaşanan bu durumdan dolayı rahatsız olduklarını gördüm, gönül almaya çalışırcasına konuşmaya başladığında arkadaş: Ben böyle şeylere takılmıyorum, sizler de takılmayın. Benim istediğim şey iş düzgün olsun, araç beni yolda bırakmasın, üretilme amacını yerine getirsin. Böyle konuşunca ortamdaki gerginlik de kayboldu.
Biliyorum, Türkiye'de yaşıyoruz, eşya (maalesef) kıymetli, bu sebeple elbette malımız, mülkümüz zarar görmesin, temiz olsun, en az değer kaybıyla satalım istiyoruz fakat ne yapalım, bu başımıza geldi ve yaşandı, yaşanıyor. İleride almayacak adam almasın ne diyelim, alacak başka birisi vardır, hem de aynı fiyata ve sizin durumunuzu anlayacak birisi, mutlaka vardır.
Yaşım neredeyse 50 oldu arkadaşlar, böyle şeylerle ne kendi canımı, ne ailemin canını sıkmaya harcayacak vakit yok. Geçen her an bir daha gelmemek üzere, hatta bir çoğu anılarımızda bile kalamayacak kadar yok olup gidiyor. Bu aracın kullanılamaması çok büyük dert olurdu, bunu kabul ediyorum ve zaten benim temelde baktığım nokta burası. Ses konusunda, zırıltı konusunda takıntılıyım (dikkatimi dağıtıyor) fakat ufak tefek sesler geldiğinde ya kemerden, ya torpidoda bıraktığımız bir şeylerden geldiğini görüyorum. Arada bir zırıltı geliyor ama onu da görmezden geliyorum. Zamanında üzüldüm, günlerce kafama taktım ve hepsi geçti, gitti. Ev borcu öderken pert kayıtlı araba aldık (farkında olmadan), onun bile dertleri bitti, gitti; sütüne elimizde hiç nakitimiz yokken sıfır araç aldık. Onu da sattık, bunu aldık, 2 yıl geçti neredeyse.
Elbette lunaparktaki çarpışan arabalar misali, sakatatı kalmış araçları da alalım demiyorum. Şu sıfır araç konusuna girdikten sonra sık sık kayış konusu gündeme geldi. Kafama takıldı, başımıza gelir mi, şu mu, bu mu... E önemli bir konu, aracı kullanamamak en büyük sorun... Girdim 2. el sitesine, orada 1.2 puretech motorlu, otomatik şanzımanlı araçları en yüksek kilometreden düşüğe doğru sıraladım. Hatta Excell'de tablo da yapmıştım fakat araya tatil girdi, araçlar satıldı, benim operadan girdiğim link bağlantılarını ayıran farklı renkler kayboldu derken ilanları takip edemedim, üşendim ve uğraşmadım da.. Uğraşmadım çünkü bu konuyu dillendirenler mantıkla değil de, yazdıklarıyla birileri etkileme çabasıyla yazıyorlar, yazılanları okuyanları alım kararından vazgeçirmeye çalışıyorlar izlenimi oluştu bende. Onları ikna etmeye çalışmaktansa, tabloyu silmek daha kolay geldi. Sonuç? Pejoda (tüm modellerde) 300 araçta 4 ya da 5 araç vardı motor değişimi olan (ilanda durumu belirten). Citroen ve Opel için de başlamıştım fakat dediğim bıraktım ve tabloyu sildim, zahmetli bir iş. Yani, onca yaygara (bana göre) bunun için koparılmış.
Bana asıl dokunan şu: Bugün aracı teslim ettim, 2. bakım tavandan daha fazla dokundu tamı tamına 11.000 TL dediler. Buna da takılmıyorum, ihtiyaçtır, yapılması gereklidir, yapılacak da 11.000 lira olmasına gerek yoktu , 7.5 ~9 arasına tamamdım.
İkame araç Egea dediler, istemedim küçük bir araç istedim ve Clio geldi. Abi konfor yok, yakıtı (Mokka ile kıyaslayınca) fazla geldi, ses yalıtımı çok kötü, fren tepkileri ilginç, otomatik vites ilk kalkışlarda tepkileri aşırı, hele motor ilk çalıştırmada (jikle açıncaya kadar) aşırı titriyor. Aracın ruhsatına bakmadım fakat bu durumlara bakılırsa 3 silindirli 1.0 motor (hacmini de bilmiyorum). Eğer bu tip durumlara bakılmadan puretech eleştiriliyorsa, bence bu motorlara haksızlık edildiğini düşündüm.
1.6 CRDI kullandıktan sonra, 1.2 puretech Mokka'da motorla ilgili, şanzımanla ilgili olumlu düşüncelerim oluşmuştu, eğer ikame araçtaki sistem eş veya benzer şeyler verebilseydi, "puretech konusunda eleştiriler yersiz değilmiş" diye düşünürdüm; fakat temiz, rafine çalışıyor, yere aktarımı çok iyi, ilk çalıştırmada titreşim bu aracın yanında nerdeyse yok. Mokka, bugünkü tecrübeden sonra kötü araç değil, keyifli kullanımı var, inmesi-binmesi, şehir içerisinde manevra konusunda kabiliyetli. Aracın sertliği konusunda ilk defa net oalrak bir şey söylemek istiyorum (ki sizde yazmışsınız): Araç doğru lastik basıncıyla gayet konforlu. Lastik basınçları 32'nin altında veya üstünde olduğunda sertmiş gibi geliyor ama değil. Bu durumu çok defa gözlemledim ve konfor düştüğünde, lastik basınçlarını kontrol ediyorum. Pamuk gibi demiyorum, gayet yeterli diyorum.
Yine çok uzattım, beni hoş görmenizi rica ediyorum. Sıkıcı olmaması için de çaba gösteriyorum, sanırım ben 3-5 cümleyle kendimi ifade edemiyorum, verdiğim kabak tadı için üzgünüm. Size iyi akşamlar, bu akşam da çenem düştü yine
-
Kesinlikle aynı fikirlerdeyiz
şuanda da başka bir araç alma arefesindeyin
elimdeki manuel şanzımanlı benzinli bir aracım var onu satıp 408 gt almayı düşünüyorum yoksa elektrikli ioniq 5 mi diye ama kafama hala fosil yakıtlı araç yattı menzil derdim yok ne bileyim elektrikte 2025 den sonra belli bir kotadan sonra tarşfe farkı vs ve elektrikli araçların 2. Eldeki ciddi değe kayıpları beni 408 sevk ediyor siz ne düşünürsünüz ?
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Cam suyu koyarken, antifirizin orta cizgiden azaldığını farkettim, sorun olur mu?
15 bin bakımına kasım sonu gitmeyi planlıyorum
-
@safakuner Min ile Max arasında olması yeterli, eğer aracınız düz zemindeyse, bence bir miktar su eklemek lazım. Ortalayıncaya kadar ekleme yaparsınız, motor soğuk olsun, mesela bugün işten geldiniz, sabah çıkmadan çok az bir ekleme yapar çıkarsınız. Bu eklemeden sonra da ekleme isteyeceğini düşünmüyorum fakat arada kontrol etmekte fayda var.
@dekstra Üstadım, eskiden her hafta sonu bayilere gidip ya araç inceler ya da test sürüşü yapardım. O zamanlar olsaydı size gözlemlerimin sonuçlarına göre bir fikir verebilirdim. Uzuuun zamandır araçlara olan ilgimi kaybettim (fiyattan dolayı), araçlarla ilgili bilgim forumda yazılan ya da kanallarda izlediğim testlerden ibaret, teorik bilgiler. Bu da size yardımcı olmaz diye düşünüyorum ama...
İoniq 5 çok iri bir araç, yazacaklarım elektrikli araca karşı olduğum için değil, olumsuz durumlara dikkat etmem den kaynaklanıyor. Günlük İ5 konusuna da giriyorum, kullanıcıların paylaştıkları okuyorum. Amerika'da bir kullanıcı araçla kaza yapmış. Bu kazada görünürde bir şey yok, sağ ön lastik tarafından hasar almış ancak çamurluk üstü dodiği kırılmış, sağ ön kapıda altındaki plastik aksesuar yerinden çıkmış gibi önemsiz görünen hasarla ilgili yetkili servis bu hasardan dolayı sağ ön tekerin batarya bağlantılarını sıkıştırdığını ve bataryanın değişmesi gerektiğini söylemiş. Bu dikkatimi çekti; çünkü bir çekiciye yüklenirken altı hafifçe sürten Ford Mach-e için de servis "batarya tırnakları" kırıldı diyerek, batarya değişmesi gerektiğinin haberi vardı. Bu durum (Denizli'de yaşıyordunuz yanlış hatırlamıyorsam) sizin yaşadığınız şehir gibi aşırı trafiğin olduğu yerde büyük bir sorun olur. Bir motosikletin çarpmasıyla ya da hafif bir tıklatmayla bu tip manzaralar yaşanacaksa, bir adım geriye çekilip ortamı gözlemlemek iyi olur (bence). Böyle bir senaryoda Türkiye'de servis ne tepki veriyor anlamak açısından... E bir e üstüne 5.000kw sınırı düşündürücü.
408 albenisi olan bir araç fakat ben olsam benzer fiyatlı makyajlı kasa Sportage veya makyajlı Tucson veya (yukarıda da yazmıştım) şehir içerisinde (bana göre) ideal ölçülerde olan 425-435 cm aralığında boyu olan Kona albenili geliyor ama; Kona fiyatları yüksek ve bu fiyatları eder mi tartışılır. Temel donanım Sportage veya özellikle Tucson bulmak da (fiyat paylaşanlara bakınca) oldukça zor.
Daha fazlasını yazamam; araçları gidip ne inceledim, ne de test sürüşü de yaptım. 408'in bir SUV değil Crossover denilen yerden yüksek hb araç olduğunu düşünüyorum. Tercih sizin.
-
Cevaplarınız için teşekkür ederim peki son bir sorun olacak, Sizce Türkiye’de fosil yakıtlı araçlar aşırı değerini kaybetmeden 5 yıl daha alınır satılır mı?
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
@dekstra Bu soruya vereceğim cevap, gündemi yakından takip, dünyayı gözlemleyen birisi gibi olmaz, bireysel olur; çünkü her ne kadar elektrikli araç alma konusunda çok istekli olmasam da iklim değişikliğinin altında yatan sebebin bizim araçlarımız olduğunu düşündüğümden dolayı taraflı bir bakış olur.
Gelinen noktada alım gücümüz git gide düşüyor. Bundan 11 yıl önce 22 maaşımla alabildiğim aracı bugün almak en azından 30 maaş ödemek zorundayım, zorunlu giderlerse büyük bir kalem olunca alma işi daha da uzun bir süre alır. Diğer tamam küçük boyutlu araç özellikle şehirlerin kalabalıklaştığı bu günlerde önemli fakat size yukarıda tarif ettiğim gibi kompakt boyutlarda araç almak istediğimizde fiyatlar yukarılara çıkıyor. Bunun yanında elektrikli araçların, ülkedeki matrah zımbırtısından dolayı ilginç şekilde hep matraha yakın fiyatlara çıkıyor.
Sonuç: Sıfır araç konusundan yazan arkadaşların ifadeleri doğruysa, ben yazanların çoğu kadar kazanamıyorum. Ben bir araca "en az 5 sene binerim" diyebilecek kadar zengin değilim. Bana göre buralara yazmayan ya da yazamayan bireylerin büyük bir çoğunluğu da benden farklı değil. Üstüne bir de şu meskenlerde 5.000 kw'lık elektrik kullanımı sınırının konulması benim gibi insanların elektrikli araca tümden uzak kalmasına sebep olacak. Bunun yanında çoğumuz (her ne kadar bazıları kanallarında telefon bataryaları gibi değil dese de) pilli araçla ilgili öngörülerimiz telefondaki bataryayla ilgili gözlemlerimizden ibaret. Ben belki 10 hatta 15 sene daha Türkiye'de içten yanmalı araçların gözden düşeceğini düşünmüyorum.
Sıfır araçlarda benzinli araçlar rağbet görmeye başladı, bundan 10 sene önce bunu diyebilir miydik? Rağbet görmesinin tek sebebinin ithalatçıların dizel araç getirmemeleri olduğunu düşünmüyorum. Bir çoğumuz dizel aracın kullanım şeklimize uymadığını anladı ve rağbet azaldı (bana göre). Bundan 10 sene sonra da elektrikli araçlara ilgi artabilir ama o tarafta batarya sağlığı, meskenlerin kullanımına getirilen sınırlama, şarj etmenin getireceği zorluklar...
Size hibrit araçlara bakın diyeceğim orada da Toyota'nın güçsüz motorlarının yanına, bir de yüksek MTV eklenince onlar da rağbet görmüyor. Bu marka haricinde güven veren, hatta Toyotalar gibi tam hibrit hangi marka, modeller var onları da bilmiyorum.
En iyisi şöyle yapalım: Siz bir kona alın, fiyatını çok düşürüp sizi üzmeyecek bir fiyat ile ama beni ikna edecek kadar da uygun yazdıktan sonra ben sizden alırım
-
Aslında paralel düşünüyoruz 408 alacağım
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
carsized.comOpel Mokka 2020-present vs. Peugeot 408 2022-presenthttps://www.carsized.com/en/cars/compare/opel-mokka-2020-suv-vs-peugeot-408-2022-liftback-crossover
408, Sportage ve Tucson liste fiyatlarına baktım. Tucson başlangıç donanımı bulamadıklarını yazanlar var. Ben, makyajlı kasa Sportage'ye öncelik verirdim. 408 güzel araç ancak eğer SUV almak istiyorsanız doğru model olmadığını düşünüyorum. Donanımları karşılaştırmaya çalıştım, yavaş yavaş uykumun gelmeye bu saatte farkları ayırt edemedim. Belki de birbirlerine yakın donanımları vardır.
Hayırlısı olsun, seçiminiz hangisi olursa olsun iyi günlerde nasip olsun. Bana müsaade, size iyi geceler.
-
Çok teşekkürler iyi geceler
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X