Şimdi Ara

Abdülhamid ülkeyi kıyamete hazırlıyordu! (5. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
93
Cevap
0
Favori
6.676
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
Giriş
Mesaj
  • Makaleler / Hicaz Demiryolu , Doç. Dr. Said Öztürk



    Osmanlı Devleti, modern teknolojinin ülkeye adaptasyonu konusunda oldukça duyarlı davranmıştır. Mesela, telgraf gibi iletişim teknolojisinin, batıda kullanılmaya başlanmasından kısa bir süre sonra Osmanlı ülkesine intikal ettirildiği görülür. Telgraf 1832’de batıda, 1853 yılında Osmanlı’da kullanılmaya başlar. Osmanlı Devleti’nde demiryolu inşasına dair ilk teklifler de, demiryollarının batıda kullanılmaya başlanmasının hemen akabine rastlar. İlk olarak, İngiliz subay Francis Chesney’in 1830’lu yıllardaki Akdeniz’i Basra körfezine kısmen demir yolu kısmen nehir yolu ile bağlama projesi gelir.

    Demiryollarının Osmanlı ülkesinde inşaası fikri, Osmanlı ve batı ülkeleri açısından farklı kaygılar üzerine bina ediliyordu. Demiryolları Osmanlı açısından, devletin nüfuzunun ülkenin en ücra köşesine ulaştırılması, ülke güvenliğinin sağlanmasında önemli rol üstlenmesi, ülke kalkınmasına katkıda bulunması, yeni toprakların üretime açılması ve ürün çeşidinin artması, ülkede pazar bütünleşmesini ve daha etkin vergi tahsilini mümkün kılması noktasında önem arzediyordu. Batı ülkeleri içerisinde özellikle İngiltere açısından bakıldığında, sanayi inkılabını önde gerçekleştiren İngiltere’nin ürünlerine kıta Avrupası ülkelerinin giriş yasağı koyması üzerine, İngiltere başka pazarlara yönelme durumunda kalmış, demiryolu sayesinde İngiltere hem kendi ürünlerine yeni pazarlar bulmuş olacak, hem de buraların hammadde kaynaklarından azami ölçüde faydalanması mümkün olacaktı. Diğer batı ülkeleri açısından da benzer kaygılar taşınıyordu.

    Hicaz Demiryolu fikrinin oluşumu

    Hicaz bölgesine demir yolu yapımına ilişkin yerli ve yabancılara ait olmak üzere pek çok teklif bulunuyordu. 1864’de Alman asıllı Amerikalı mühendis Dr. Charles F. Zimpel’in, Kızıldeniz ile Şam’ı birleştirecek demiryolu projesi, iki temel gerekçe ileri sürülerek reddedildi; biri hattın geçeceği güzergahtaki Arap kabilelerin tepkileri, diğeri demiryolunun tahmini maliyetinin yüksekliği idi. 1872’de Alman mühendis Wilhelm von Pressel’in Osmanlı Asyası’na yönelik demir yolu projesinde, özellikle Hicaz’ın askeri kontrolü açısından önemli kolaylıklar sağlayacağı öne sürülüyordu. Bu meyanda 1874 yılında Osmanlı ordusunda görevli binbaşı Ahmed Reşid’in, 1878 yılında Elphinstone Dalrmple adlı bir İngiliz’in teklifleri bulunuyordu.

    Hicaz bölgesine demir yolu inşaasına yönelik mufassal bir layiha 1880’de Nafia nazırı Hasan Fehmi Paşa tarafından tanzim edildi. Hasan Fehmi Paşa’nın layihası ülke kalkınmasına yönelik genel bir projeydi. Bu konuda diğer bir isim Hicaz Vali ve Kumandanı Osman Nuri Paşa idi. Osman Nuri Paşa 1884’de bir ıslahat layihası kaleme almıştı. 1892’de tekrar bir layiha daha sunmuştu. 1890’da yapılan diğer bir teklif ise Dr. Kaymakam Şâkire ait idi.

    Hicaz bölgesine demir yolu yapımıyla ilgili sunulan en mufassal teklif ise, Ahmet İzzet Efendi’nin idi. Ahmet İzzet Efendi Cidde Evkaf Müdürü iken 1892 Şubatı’nda Bahriye Nezareti aracılığıyla takdim ettiği layihada Hicaz’a yapılacak demiryolunun önemi üzerinde duruyordu. Ahmet İzzet Efendi Hicaz bölgesinin geri kalmışlığı üzerinde tahlillerde bulunuyor, bölgenin güvenliğine değiniyordu. Ahmet İzzet Efendi Hicaz bölgesi başta olmak üzere Arap yarımadası için yeni bir tehlikenin baş gösterdiğine ve sömürgeci emeller taşıyan ülkelerin faaliyetlerine dikkat çekiyordu. Özellikle Süveyş kanalının açılmasıyla Arap yarımadası Avrupalıların ilgi ve müdahale alanına girmiş, dış tehdit ve saldırılara açık hale gelmişti.
    devamı...




  • Ekonomik krizden zengin çıkan bir padişah: II. Abdülhamid

    Dünya finans kriziyle yatıp kalkıyoruz. Bayram tatili bitince borsa ve dövizin ne olacağının merakı içindeyiz.

    http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/goster/haber.aspx?id=10563262&tarih=2008-12-14
  • Üniversitede Sultan Adülhamid'i ve Vahdettin'i yok yere kötüleyen İnkılap tarihi hocama kapak olsun. E azından birisiyle ilgili genis bilgiler var. Yazıcıdan cıkarıp götüreyim bari. Yinede inkar edecektir ama ben yinede götüreyim.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: Red Kit

    Bir konu kapanıyor, bir konu açılıyor... Ne Abdulhamitmiş be kardeşim!


    Gerçekten öyledir... O çok önemli bir dönemin çok önemli bir padişahıdır.
    Bir kesim tarafından sürekli karalanmaktadır. Diğer kesim ise karalanmaya anlam veremediği için hatta "ulan ne iş Fatih de aynı zihniyette, Kanuni de, yavuz da, öyle ise niye Abdulhamit karalanıyor" diye şüphelendiğinden önemini kavrayarak gerçekleri ortaya koymaya çalışmaktadır...

    Bkz. Necip Fazıl Kısakürek - Ulu Hakan




  • Aklını kullanan krizlerdeki fırsatları ve yeni iş kollarını da görür zaten. Dehasını kişisel yatırımlarında da göstermiş demekki...
    quote:

    Orjinalden alıntı: lehrer35

    Ekonomik krizden zengin çıkan bir padişah: II. Abdülhamid

    Dünya finans kriziyle yatıp kalkıyoruz. Bayram tatili bitince borsa ve dövizin ne olacağının merakı içindeyiz.

    http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/goster/haber.aspx?id=10563262&tarih=2008-12-14






  • Evvela belirtmekte fayda var , kimseye zorla bir şeyi kabul ettiremezssiniz.

    Bir çok şey söylenmiş bu konuda , ben abdülhamid hanı sever ve minnet ile anarım tahrif edilen tarihin utanç verici sayfalarında isminin lekelenmiş olması şahsım içinhiç bir şey ifade etmediği gibi beni bu isim konusunda kahreden en mühim ve acı gerçek hal edilişinde ki alçaklıktır ki eşi ve benzeri yoktur.

    Kendisinin ağzından dökülen şu cümlelere kulak vermek yerinde olur.

    Bana en çok dokunan; bu mason taslağı Yahudi'nin hal, (tahttan indiriliş) kararını tebliğ edişi olmuştur. Yıldız'a gelen mebuslar heyetinde Emanuel Karaso'yu hiç unutamıyorum. Bu suretle makam-ı hilâfete hakaret edilmiştir, yahudilerin Hazret-i Peygamber (a.s.m.) zamanından beri sadr-ı İslama ve Makâm-ı Hilâfete karşı duyduklan kin ve nefret cümlenin malumudur. Ben Osmanlı tahtında iken, siyonistlik dâvası için bir gün huzuruma beynelmilel (uluslararası) Yahudi teşkilatının kurucusu Teodor Hertzel ile Hahambaşı gelmişlerdi. Bunları Yıldız Sarayı'nda kabul etmiş ve maksatlarını dinlemiştim. Her ikisi Yahudiler için bir yurt dileğinde idiler. Bunun için de Kudüs'ü gösteriyorlardı. Hatta utanmadan o Teodor Hertzel:

    'Zât-ı Haşmet penâhîlerine arzedelim ki, Kudüs için her kaç milyon altın tensip buyurursanız (isterseniz), derhal takdime hazırız.' demez mi?

    "Kan beynime sıçramıştı. Düşün ki, yüzbaşı, makam-ı saltanatımızda bu iki yahudi, rüşvet teklifi cesaretinde bulunmuşlardı.

    'Terk edin burayı, vatan para ile satılmaz!' diye bağırmıştım. İçeri giren saray adamlarına da, her ikisini almalarını söylemiştim. İşte bundan sonra, Yahudiler bana düşman oldular. Şimdi burada Selanik'te çektiklerim, Yahudilere yurt göstermeyişimin cezasıdır!..



    Söyleyecek sözüm çoktur lakin müsaid değilim nasib olur ise paylaşıma devam ederiz

    Saygılar..




  • Gecen hafta sözde AYDIN olarak bilinen bi tip TV ye cıkıp "Abdülhamid icki icerdi" demisti. Adama kaynak sordular, dediki son Osmanogullarından biri bana söyle dedi. Dedigi kisiye baktılar, adam 1912 de dogmus ve Abdülhamid sultanı hayatında bi kere görmüs. O da Sultan Abdülhamidin hapsedilip sınırlı olarak akrabalarıyla görstürülgüü yıllarda. Adam 1912 de dogmus ve 1918 de ölen Abdülhamid hanı hayatında bi kez görmüs. Hangi yıl olduguda belli degil.
  • Kimmiş bunu diyen kişi tutunsatar?
    Bana sanki hayali yalancı üzerinden söylenen bir yalan gibi geldi. Malum marazlı cenah bunu çok sık yapar.
  • Buradaki MARAZLI CENAH sen oldum simdi dostum. Cünkü gecen haftalardaki gündemi iyi takip etseydin Abdülhamid hana "icki icerdi" diyen güya aydınımızı iyi bilirdin. Gündemi daha sıkı takip et dostum daha sıkı.....

    quote:

    Orjinalden alıntı: lehrer35

    Kimmiş bunu diyen kişi tutunsatar?
    Bana sanki hayali yalancı üzerinden söylenen bir yalan gibi geldi. Malum marazlı cenah bunu çok sık yapar.


  • @lehrer35. Bence gündemde yer eden bir seyi belirten kisiye "MARAZLI CENAH" imasında bulunmaktansa, gündemi takip etmen ve bi seyi yalanlamadan önce arastırman daha iyi olur dostum. Normalde söylediklerimin kaynagını vermeyecektim, senin arastırmanı bekleyecektim ama neyse. Bu seferlik centilmenlik bizde kalsın.

    Bi daha da "MARAZLI CENAH" imasında bulunma, bulunup ta kendin MARAZLI CENAH kapsama alanına girme dostum. İste kaynaklardan sadece biri:
    http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=173124

    quote:

    Orjinalden alıntı: lehrer35

    Kimmiş bunu diyen kişi tutunsatar?
    Bana sanki hayali yalancı üzerinden söylenen bir yalan gibi geldi. Malum marazlı cenah bunu çok sık yapar.






  • Kaynak? Hangi kanal, hangi program, hangi katılımcı?
    Gündemi takip etseydin diye bir kaynak gösterilemez. Bir şey iddia ediyorsanız bunun kanıtlarını sunmalısınız. Ben hiç bir tarihçinin insanların içkisiyle, namazıyla uğraşmayacağını biliyorum. Çünkü tarihin böyle bir ilgi alanı yok.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: tutunsatar

    http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=173124


    Tarihçiden çok tüccarlığını yapan biri. Ekonomist. "şahbaba"sının intikamı için tarihlede ilgilenmeye başlayan biri. Doğrusu şaşırmadım.
  • adını duyunca ya da onunla ilgili bir yazı okuyunca tüylerim diken diken oluyor. ona yapılan haksızlık ve saygısızlıklara lanet ediyorum. Allah rahmet eylesin. yaptıkları olmasa bugün bu topraklarda elimizde olmazdı. inşallah onun kalitesinde devlet adamları tarafından ülkemiz yönetilir.

    Abdulhamid Han hakkında ünlü alman devlet adamı Bismark şöyle demiştir;"dünyadaki zekanın %90 ı Abdulhamid de,%5 i bende diğer %5 i ise diğer insanlara dağıtılmıştır",aradan yıllar geçer ve bismark şunları söyler;"ben yanılmışım,dünyadaki zekanın %95 i Abdülhamid de geri kalan %5 ise bütün insanlığa dağıtılmış."
  • 
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.