akp li belde başkanı partisine isyan bayrağı açtı, 20 bin köpeği barınakta tutmak mümkün değil.

Düzce Belediye Başkanı Özlü'den başıboş köpek düzenlemesine tepki: Bu yasa uygulanabilir değil

Komisyonda kabul edilen başıboş köpek düzenlemesi konusunda AK Partili belediyelerden ilk çatlak ses geldi. Sokak hayvanlarına ilişkin örnek belediye olarak gösterilen Düzce Belediyesi'nin başkanı Faruk Özlü "Kimseye zararı olmayan bir hayvanı niye alıp barınakta saklayalım? Bu yasa uygulanabilir değil, yasanın mevcut soruna çözüm olmadığı kanaatindeyim" dedi.

Türkiye'deki başıboş köpek sorununun çözümü için hazırlanan düzenleme komisyondan geçerken önümüzdeki günler ise Meclis'e gelmesi bekleniyor. Sokak hayvanlarına ilişkin yaptığı çalışmalarla örnek gösterilen Düzce Belediyesi'nin AK Partili Başkanı Faruk Özlü katıldığı canlı yayında dikkat çeken değerlendirmelerde bulundu.

Yasanın sorunun çözümüne herhangi bir katkı sağlamadığını belirten Özlü, kimseye zararı olmayan sokak hayvanlarının da barınaklara alınmasına karşı olduğunu söyledi. Özlü mevcut yasada sorunların çözülebileceğini ancak belediyelerin ve bakanlığı görevini yapmadığını dile getirdi.

"HER İKİ KESİMİN DE İSTEKLERİNİ DİKKATE ALAN BİR ÇALIŞMA YAPILMALI"

Düzce Belediye Başkanı Faruk Özlü'nün açıklamalarından satır başları şu şekilde; "Esasen bir yanlıştan bahsedeyim. Bütün sokak hayvanlarını tehdit olarak görmek yanlış bir düşünce. Çünkü bu ülkede hayvanseverler var hayvan sevmeyenler de var. Şimdi sadece hayvan sevmeyenlerin taleplerini isteklerini göz önünde alarak bir çalışma yapamayız. Devlet olarak aslında her iki kesimin de taleplerini her iki kesimin isteklerini dikkate alan onlara değer veren bir çalışma yapmamız gerekir. Bir yasa hazırlamamız gerekir. Tarım ve Orman Bakanlığımız ile belediyelerin bu her iki kanunda da kendilerine verilen görevleri yapmamış olmalarıdır. Ne Tarım Bakanlığı üzerine düşen görevleri yaptı ne de belediyeler yaptı. Tabii kanunlarda verilen görevler yerine getirilmeyince popülasyon artmış oldu. Buradaki çözüm aslında problem uygulamada yasalarda bir sorun yok. Mevcut yasalar aslında sokak hayvanları sorununun çözülmesi için yeterli düzeyde. Sorun uygulamada.

"SOKAK HAYVANLARININ BARINAKLARDA TUTULMASI MÜMKÜN DEĞİL"

Bu tasarıda sokak hayvanlarının sahiplendirilinceye kadar barınaklarda muhafaza edilmesi ile ilgili bir madde var. Bu pratik olarak mümkün değil. Yani bu yasayı hazırlayan arkadaşlarımız 4 milyon sokak hayvanının hangi barınakta sahiplendirinceye kadar tutabileceğini düşünmeleri gerekir. Bakın bizim barınağımız örnek bir barınak ama kapasitesi 500 yani. Şöyle bir değerlendirme vardır şehirlerin nüfusunun yüzde 10'u kadar sokak hayvanı olabilir denir. Diyelim ki yüzde 5'i kadar şimdi düşünün Düzce'nin nüfusu 400.000 civarında yüzde 5'ini alırsak 20 bin sokak hayvanı eder. Yani bütün sokak hayvanlarına toplayıp bir barınakta bakmak muhafaza etmek rakamlara girdiğimiz zaman 20 bin sokak hayvanı ediyor. 20 bin sokak hayvanını Düzce için söylüyorum bir barınakta bakmak muhafaza etmek fiilen mümkün değil.

"BU YASANIN MEVCUT SORUNA ÇÖZÜMÜ YOK"

Dolayısıyla ben bu yasanın mevcut soruna çözüm olmadığı kanaatindeyim bunu. Gerçekten ilgili arkadaşlarımızla da söyledim. Çünkü pratiği yok. Burada yapılması gereken saldırgan olanların yani çocuklarımıza yaşlılarımıza zarar verme ihtimali kapasitesi riski olanların barınaklarda muhafaza edilmesi. Ancak bu şekilde pratik olarak yapılabilir. Düşünün Türkiye'de 4 milyon sokak hayvanı var. 4 milyon sokak hayvanının barınaklarda bakılması bunlar için yatırım yapılması gerçekten pratiği yok. Ben bu yasa tasarısının uygulanabilir olmadığı kanaatindeyim. Pratiği olmayan bir yasa tasarısı mevcut soruna da çözüm getirici değil. Çünkü genelleme yapıyor şimdi size soruyorum. Bir sokak hayvanı mahallemizde köpekler vardır, sitelerimizde köpekler vardır. Şimdi kimseye bir zararı yok sempatik sevimli ona bakanlar da var. Şimdi kimseye zararı olmayan bir hayvanı niye alıp barınakta saklayalım, besleyelim. Bunun bir mantığı var mı? Yani bir cinsi bir ırkı topluca barınaklara hapsedip barınaklarda bunlara bakmayı öngören bir yasa tasarısının uygulanabilir olmadığı kanaatindeyim. Bunu da ilgili arkadaşlarımla paylaştım ifade edeyim. Bu yasada sahiplendirmeye teşvik edici hiçbir şey yok. Ben isterdim ki bu yasada teşvik olsun. Beklerdim ki belediyeler sokak hayvanlarını sahiplenenlere su indirimi yapsın."

haberler

Düzce Belediye Başkanı Özlü'den başıboş köpek düzenlemesine tepki: Bu yasa uygulanabilir değil

https://www.haberler.com/guncel/duzce-belediye-baskani-ozlu-den-basibos-kopek-17558751-haberi/

demek ki neymiş uyutma olmalıymış...bunu anlıyoruz buradan. ne hikmetse akp sanki güç elinde değilmiş gibi kanundan çıkarmak zorunda kaldı ötenazi maddesini.

belediyeler 2028 e kadar barınak kurulmalı maddesini istismar edecek bence ,ve bazı belde başkanları hayvanları toplamayacak kanun yönetmliği iyi hazırlanmazsa yeni sorunlara gebe kanun.

kist hidatik: (araştırın çok kötü bir bela)

köpeklerin dışkısından bulaşıyor insanlara, köpekler çiğ besinle beslendiğinde köpekte oluşuyor, beyaz kanser diğer adı, ankarada rastgele seçilen insanların 3 de 1 inde kist hidatik çıktı, 10 15 kere ameliyat gerektirebiliyor, ağır ameliyat izleri bırakıyor,

kist hidatik:

Halk arasında köpek kisti olarak bilinen karaciğer kist hidatiği, hayvandan insana geçen ve ölüme kadar götürebilen ciddi bir hastalık. Karaciğer kist hidatiği insandan insana bulaşmıyor ancak, sarılıktan ölümcül alerjik reaksiyonlara kadar bir çok sorunu da beraberinde getiriyor.

Kist hidatiği, köpek, kurt, çakal ve tilki gibi hayvanların bağırsağında yaşayan parazitlerin neden olduğu hastalıktır. Halk arasında kist hastalığı olarak da bilinmektedir. Hastalık, bu hayvanların dışkıları ile atılan yumurtalardan insana bulaşmaktadır.

Hastalık köpek dışkısı ile atılan yumurtalar ile insana bulaşır. Köpek dışkısı ile atılan yumurtalar çok dayanıklıdır, toprakta ve soğukta bir yıl kadar canlı kalabilirler. Dışkıyla atılan yumurtalar hayvanların ayakları, arazi eğimi, rüzgar ve yağmurla yayılırlar.

Bu konu akplilerin ve hayvan düşmanlarının denilenleri nasıl kendine göre anladığını gösteriyor.

x (formerly twitter)

Orhan Aydın (@hallederiztamam) on X

https://x.com/hallederiztamam/status/1816777837124141429

Bu gördüğünüz resim, kist hidatik hastası Nejdet Bey'in böbreğinde yapılan operasyon sonrası çekilmiş.

Kist Hidatik, köpeklere verilen çiğ etlerdeki kistlerin köpeklerde oluşturduğu tenyaların köpek dışkısı ile insanlara bulaşması ile oluyor.

Bu hastalığı kapmak için köpeklerle temas etmeye gerek yok.

10 yıl sonra hepimiz bu ameliyattan olabiliriz.

adam haklı yasa vahşi köpeklerin hemen öldürülmesi omalıydı 10.000 cesini nereye tıkıcan bende kanunu beğenmedim.

Kanun bu gidişle uygulamada ona evilecek zaten.

Sadece bulaşıcı hastalığı olanlar ile saldırgan olanların uyutulması sağlanıp zararı olmayanlar kısırlaştırılıp sokağa salınacaktır gene. ( Siyaseten sorduklarında da AKP biz çıkardık CHP uymuyor deyip geçecektir. ) Yani ihale gene muhalefete kalacaktır.

Yoksa bir köpek nerden baksan en az 10 sene yaşıyor düzgün beslenirse 13-15 te yaşar. Barınaklarda o kadar köpeğe günde 3 öğün yemek nasıl sağlanır bunun yanıdna düzenli aşılama bakım temizlik flan üstesinden gelinemez kısa vadede. Ayrıca o köpeklerin bakımı ile ilgilenecek personel flan nerden baksan bir barınaha 8-10 kişi lazım. Onların sadece maaşları sigortaları zaten 400-500 bin TL yi geçer aylık veterine kısırlaştırmayı bedava yapmayacak sonuçta oda masraf ilaçlar flan hep masraf yani.

Üstüne bir belediye mücadele ediyor topluyor kısırlaştırıyor diyelim yandaki belediye hiç bir şey yapmıyorsa 1 yıl sonra gene aynı duruma gelinir köpek yılda 2 kere yavrulasa her seferde 7-8 yavru yapsa gene değişen bir şey yok gibi olacak.

Esasen şöyle çözüm mantıklı olabilir mi?

Bu köpeksever, hayvanyer, diğer hayvan sevmez arkadaşlarımız, insanların köpeklerin doğal yaşama alanını işgal ettiğini iddia ediyor gibiler. O zaman bu arkadaşların iddia ettikleri gibi işgal edilerek oluşturulmuş yapay alanlardan yahni betonarme evlerinden doğaya veya sokağa tahliye edilmesi gerekmez mi? Evlerine de köpekler yerleştirilse barınak sorununa çözüm olur mu? 50 derece sıcak asfaltta; çöpün yanında , reva gördükleri artıklarla besleneceğine; klimalı, kombili, jakuzili, dolapta dondurma, kasap sucuk,kasap köfte, jambonla beslense, 4k oled tv de ücretli platformda film izleyip keyif yapsa iyi olmaz mı? Can dostu için fedakarlık yapmaları; dostluğun gereği değil midir? 

yanlışın var yöneten hükümet, tedbiri alması gerekirken almadı, hiçbir şekide chp ye kalmaz, bütün ihale akp ye kalacak.

@he_man o zaman referandum yapalım. demokrasi işlesin, niye azınlık bir kitlenin taleplerini dikkate alcaz. azınlık değilseniz hadi referanduma.

Türkiye'de 10 milyon başıboş iti besleyecek ne barınak, ne arazi, ne de bunu kaldıracak ekonomi var. Tek çözümün toplu itlaf olduğunu yıllardır bağırıyoruz, çözüm ertelendikçe sorun büyüyor.

Aslında çok kolay halledibilecek bir konu. Hayvan sever ve yeri müsait her ailenin bir sokak köpeğini bakımını üstlenerek evine bahçesine almasıyla bu konu çözülür. Ben öyle yaptım. Sokağa atılmiş bir yavru köpeği sevdim bu köpek elimi yalayınca içim bir tuhaf oldu. Hemen evime götürdüm. Veterinere gidip bakımını yaptırdım. Hayvan benim bir evladım gibi oldu. Onu gerçekten çok seviyorum.

Bilerek Yapıyor Zaten Amaç Çözümsüzlük Hocam,Başından Sağdı Gitti 

"2029 1 Ocak" Yılına Kadarda Süre Verdi Belediyelere Topla Diye 

Evet Şuan 10 Milyon 2029 Yılına Kadar 20 Milyon Olacak Zaten Sayı  

Ülkede Her Şey Çözümsüz,Hiç 1 Hayırlı Haber Göremezsiniz...

savamadı başından, çözüm merci ve yasayı çıkarma kudretinde olan akp hükümetidir, yine bastırcaz yine hükümeti suçlayacaz

Bu yüzden uyutmak istiyorlar zaten ki bence sahipsiz köpeklerin yeri sokaklar değil barınaklardır. Hangi avrupa ülkesinde sokaklarda bu kadar köpek var?

Bu kadar it sayısıyla ne barınak ne aşı işi sorunu çözer. Yarım yamalak bir şey ortaya çıkardılar.

İtlafla belirli bir sayının altına düşecek ki ondan sonra kalan itler sağlıklı ve bakılabilir şekilde barınaklarda kısırlaştrılarak ölene kadar yaşasınlar.

cumhurbaşkanı süreci iyi yönetmedi, diyanette çatlak sesler var, ilk önce diyanette üst düzey bürokratların bu konudaki kanaatlerini almalı ve islam hukukuna aykırı görüşte olanlar pasif görevlere çekmeliydi, sonra diyanetten köpek itlafı ile ilgili fetvayı çıkartmalıydı, sonra hutbelerde vaazlarda bu konu işlenmeliydi , böylece meclise eli kuvvetli girerdi hükümet, aynısını basında da yapabilirdi, bu konu iyice işlenebilirdi, ama direk meclise soktu, sonra mecliste komisyonda ötenaziyi kaldırmak zorunda kaldı,