Şimdi Ara

ANTİFİRİZLE BAŞIM DERTTE

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
4 Misafir (1 Mobil) - 3 Masaüstü1 Mobil
5 sn
39
Cevap
0
Favori
18.299
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • GEÇEN SENE KIŞ AYINDA ARACIMIN MOTORUNA KOMPLE ANTİFİRİZ KOYDURMUŞTUM ŞİMDİ İSE YAZ AYLARINDA HARARETİMİN GEÇEN SENEYE GÖRE 1 KADEME YUKARIDA OLDUĞUNU GÖRMEKTEYİM ACEBA İÇİNE SU KATSAMMI YOKSA ÖYLECE BİNSEM BİŞEY OLURMU ? SIK SIK SOĞUTMA SIVISINI DEĞİŞTİRMEKTE İSTEMİYORUM İŞİN AÇIĞI ÇÜNKÜ ÖYLE OLUNCA YA RADYATÖR DELİNİYORMUŞ YADA MOTORUN VE RADYATÖRÜN İÇİ KİREÇ TORTU VS YABANCI MADDELER BAĞLIYORMUŞ , USTALAR LÜTNEN YARDIM EDİN BANA



  • böle dursun daha ii

    Hararetin az fazla olmasının başka sebebi vardır. elektrikli fanın 1. devresi çalışıyomu 2 devreli olmas lazm..

    emsalleriyle kıyasla olmazssa. Antifirizin fazla oranlı olması böle bişye sebep olmaz...
  • quote:

    Orijinalden alıntı: 1999 Siena 16 16V

    böle dursun daha ii

    Hararetin az fazla olmasının başka sebebi vardır. elektrikli fanın 1. devresi çalışıyomu 2 devreli olmas lazm..

    emsalleriyle kıyasla olmazssa. Antifirizin fazla oranlı olması böle bişye sebep olmaz...
    antfrizin içine su katarsanız hararet daha da yükselir.Sakın katmayın.
    Sanırım uzun süredir duruan antifriz yüzünden yağlı atık petekleri sarmış veya çok üksek dış hava şartları yüzünden hararetiniz yükseliyor.Tavsiyem antifiriziniz 5 yıla yaklaşmışsa değiştirmeniz ve yeni antifiriz konmadan önce radyatörün içini basınçlı su temizlettirmeniz.Hatta kimyasal koyarak temizleyenler olduğunu söyleyenler var forumda onlara da danışabilirsin.

    Ancak ilk yapılması gereken basınçlı su ile dıştan peteklerin iyice yıkanması , yüzden 10-15 faydasını görürsünüz.Sıcaklık artışı eğer klima kullnımından kaynaklanıyorsa tamamen normal bir durumdur yola devam edin.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: vezir

    antfrizin içine su katarsanız hararet daha da yükselir.Sakın katmayın.
    Sanırım uzun süredir duruan antifriz yüzünden yağlı atık petekleri sarmış veya çok üksek dış hava şartları yüzünden hararetiniz yükseliyor.Tavsiyem antifiriziniz 5 yıla yaklaşmışsa değiştirmeniz ve yeni antifiriz konmadan önce radyatörün içini basınçlı su temizlettirmeniz.Hatta kimyasal koyarak temizleyenler olduğunu söyleyenler var forumda onlara da danışabilirsin.

    Ancak ilk yapılması gereken basınçlı su ile dıştan peteklerin iyice yıkanması , yüzden 10-15 faydasını görürsünüz.Sıcaklık artışı eğer klima kullnımından kaynaklanıyorsa tamamen normal bir durumdur yola devam edin.

    Alıntıları Göster
    VEZİR HOCAM GÜZEL Bİ KONUYA DEĞİNMİŞSİN DEDİĞİN GİBİ KLİMAYI AÇTIĞIMDA HARARET YÜKSELİYOR BU NORMALMİDİR ? BAŞKA ZAMAN İSE ÇOK FAZLA YÜKSELMİYOR HARARET




  • quote:

    Orijinalden alıntı: mendel50

    VEZİR HOCAM GÜZEL Bİ KONUYA DEĞİNMİŞSİN DEDİĞİN GİBİ KLİMAYI AÇTIĞIMDA HARARET YÜKSELİYOR BU NORMALMİDİR ? BAŞKA ZAMAN İSE ÇOK FAZLA YÜKSELMİYOR HARARET

    Alıntıları Göster
    eğer klimadan dolayı hararet yükseliyorsa tamamen normal bir olaydır , canını sıkmayasın.Yapacağın şey radyatörün petekleri dıştan yıkamacıya basınçlı su ile yıkattırmaktır.hatta kaputu aç fan tarafından da basınçlı su ile arka tarafını yıkattır .Peteklerin arası çamur ve pislik dolarsa hararet yükselir.Fan görevini tam olarak göremez.

    bir yuyarı yapacağım yıkamacıda aracını yıkatırken motorun biraz soğumasında yarar var , Çünkü içten temizlerken basınçlı suyun bir kısmı motora veya manifolta gelebiliyor bu hiçte iyi bir şey değildir.Soğukken veya ılıkken problem değil ama motor sıcak ise ani ısı değişimi kılcal çatlak yapabilir.Radyatörün sıcak soğuk olmasının bir önemi yoktur.

    birde son söz , klimalı araçlarda genelde 2 tane arka arkaya radyatör vardır.Bunlardan birisi motorun diğeri klimanın radyatörüdür.İkisinide basınçlı su ile dıştan temizletin.


    quote:

    Orjinalden alıntı: mendel50

    VEZİR HOCAM GÜZEL Bİ KONUYA DEĞİNMİŞSİN DEDİĞİN GİBİ KLİMAYI AÇTIĞIMDA HARARET YÜKSELİYOR BU NORMALMİDİR ? BAŞKA ZAMAN İSE ÇOK FAZLA YÜKSELMİYOR HARARET




  • quote:

    Orijinalden alıntı: vezir

    eğer klimadan dolayı hararet yükseliyorsa tamamen normal bir olaydır , canını sıkmayasın.Yapacağın şey radyatörün petekleri dıştan yıkamacıya basınçlı su ile yıkattırmaktır.hatta kaputu aç fan tarafından da basınçlı su ile arka tarafını yıkattır .Peteklerin arası çamur ve pislik dolarsa hararet yükselir.Fan görevini tam olarak göremez.

    bir yuyarı yapacağım yıkamacıda aracını yıkatırken motorun biraz soğumasında yarar var , Çünkü içten temizlerken basınçlı suyun bir kısmı motora veya manifolta gelebiliyor bu hiçte iyi bir şey değildir.Soğukken veya ılıkken problem değil ama motor sıcak ise ani ısı değişimi kılcal çatlak yapabilir.Radyatörün sıcak soğuk olmasının bir önemi yoktur.

    birde son söz , klimalı araçlarda genelde 2 tane arka arkaya radyatör vardır.Bunlardan birisi motorun diğeri klimanın radyatörüdür.İkisinide basınçlı su ile dıştan temizletin.


    quote:

    Orjinalden alıntı: mendel50

    VEZİR HOCAM GÜZEL Bİ KONUYA DEĞİNMİŞSİN DEDİĞİN GİBİ KLİMAYI AÇTIĞIMDA HARARET YÜKSELİYOR BU NORMALMİDİR ? BAŞKA ZAMAN İSE ÇOK FAZLA YÜKSELMİYOR HARARET


    Alıntıları Göster
    vezir hocam
    antifirize su koyma, hararet daha da yükselir demişsiniz.bunun mekanizması nedir acaba?
    benim araçta da tama yakın antifiriz var ve uzun yolda hararet sıfıra düşüyor,içine su mu ilave etmem gerekiyor hararetin normale çıkması için?




  • quote:

    Orijinalden alıntı: tedirgin35

    vezir hocam
    antifirize su koyma, hararet daha da yükselir demişsiniz.bunun mekanizması nedir acaba?
    benim araçta da tama yakın antifiriz var ve uzun yolda hararet sıfıra düşüyor,içine su mu ilave etmem gerekiyor hararetin normale çıkması için?

    Alıntıları Göster
    hararet sıfıra düşüyorsa aracınızın termostadı ya çalışmıyordur veya sökülmüştür diyebilirim.Çünkü hareret ibresinin hareketi aslında söyledir.

    Güne ilk başta uykudan kalkamayan biri gibi çok yavaş ve tepki vermeyen bir şekilde başlar , hatta ilk başlarda araç birkeç km yol almasına rağmen hiç kıpırdamaz öylece minimum da durur.Uyukladığını zannedersiniz, bir müddet sonra biraz kıpırdanarak gözlerini ovuşturarak olayı anlamaya çalışır ve hareketlenmeye başlar , ancak yine yavaş ve ağır hareketlerle yükselir , sonra bu hareket hızlanmaya ve birim zamanda daha hızlı yükseliş ile kahvaltı moduna geçer.Bu süre zarfında karnı iyice doyan haharet ibremiz max enerjisine kısa süre sonra ulaşır burada işte artık kapıdan çıkıp işe gitme vakti geldiği için termostadın açılmasıyla bir miktar gerileyen hareret artık sabit bir seviye de seyrine devam eder.Aslında devamlı ısınmakta ve arada su içerek serinlemektedir (fan çalışmadan rüzgar ile aracın hızını kullanarak ısı transferi ) ancak kırmızı ışıkta beklerken oluşan küçük terlemeleri de fan yardımıyla normale döndürmektedir.

    umarım küçük hikayemi yanlış anlamadan ince noktaları yakalamışındır.

    şimdi biraz daha teknik olarak neden hiç su katılmamış radyatör daha yüksek hararet gösterir bunu belirteyeyim.Bilineceği üzere suyumuz atmosferik şartlarda 1 atm de 100 celcius derecede kaynar.Bizim bütün korkumuz ise suyun kaynama sıcaklığına çıkması ve buhar fazına geçmesidir.Belki lÖss sınıvlarındaki sorulardan hatırlayabilirsiniz, su buhar fazına geçmek için birim zamanda çok fazla kcal olarak enerji alması gerekir.İşte düğüm noktası burasıdır.Siz antifreeze gibi bir kimyasal kullnadığınızda bunun kaynama noktasısuyun kaynama noktasından en az 15-20 derece yukarıdadır.Yani suyun 90-100 derece arasındaki bandındaki bekleme süresi atmosferik basınca ve ısı tranferinin yapılmamasına rağmen suyun buhar fazına geçmesinin zaman alması veya başka bir değişle kcal olarak ihtiyacının olmasındandır.Ancak direk antifirz kullanırsanız kaynama ve donma sıcaklığı her mana suyudan fazla (kaynama ) veya eksik(donma ) olan bu sıvının avantajlarından yararlanmanızdır.

    İşte temel sebep olarak bu yüzden su ile karıştırdığınız çözültinizin kaynama sıcaklığı düşecek ve 100dereceye yaklaşacak veya altı olacaktır.burada ince bir nokta daha vardır.Suyun ve diğer maddelerin kaynama sıcaklığı da atmosferik şartlara bağlı olduğu için düşük basınçta yani yüksek rakımlarda radyatördeki fokurdama daha hızlı olmaktadır.Bunu engellemek için tasarımcılar basınçlı radyatör dizaynına gitmişler ancak iyi bir soğutma yapmadığınız veya radyatör petekleri tıkalı ise ne kullanırsanız kullanın eninde sopnunda kaynama gerçekleşecektir.

    şimdi sizin sorunuza geri dönersek , burada motor ısısının sabit bir rejimde olması yakıt tasarrufu veya performans için gereklidir.Bu yüzden öncelikle termostadınızın doğru çalıştından veya olup olmadığını ! kontrol ettirmenizde fazda bulunmaktadır.Çünkü hararet çok az yükseliyorsa burada olmayan veya çalışmayan thermostadın izleri göze çarpmaktadır.


    quote:

    Orjinalden alıntı: tedirgin35

    vezir hocam
    antifirize su koyma, hararet daha da yükselir demişsiniz.bunun mekanizması nedir acaba?
    benim araçta da tama yakın antifiriz var ve uzun yolda hararet sıfıra düşüyor,içine su mu ilave etmem gerekiyor hararetin normale çıkması için?




  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    TEYZELERLE BAŞIM BELADA
    2 ay önce açıldı
    Daha Fazla Göster
  • quote:

    Orijinalden alıntı: vezir

    antfrizin içine su katarsanız hararet daha da yükselir.Sakın katmayın.
    Sanırım uzun süredir duruan antifriz yüzünden yağlı atık petekleri sarmış veya çok üksek dış hava şartları yüzünden hararetiniz yükseliyor.Tavsiyem antifiriziniz 5 yıla yaklaşmışsa değiştirmeniz ve yeni antifiriz konmadan önce radyatörün içini basınçlı su temizlettirmeniz.Hatta kimyasal koyarak temizleyenler olduğunu söyleyenler var forumda onlara da danışabilirsin.

    Ancak ilk yapılması gereken basınçlı su ile dıştan peteklerin iyice yıkanması , yüzden 10-15 faydasını görürsünüz.Sıcaklık artışı eğer klima kullnımından kaynaklanıyorsa tamamen normal bir durumdur yola devam edin.

    Alıntıları Göster
    vezir hocam, antifrize su katarsak hararet yukselir de kisin saf antifriz ile halimiz ne olur?
    cevap:""Donma noktası -12 derece olan saf antifriz, su ile karıştırıldığında donma noktası -37 dereceye kadar düşürmektedir.""

    antifriz ile ilgili baska bir baslikta da bazi arkadaslar saf antifriz koyduklarini ya da koymak istediklerini soylemisler. otomobil uzmani olarak onlari bu duruma karsi uyarmamissiniz. oraya da gerekli bilgiyi yazdim.
    hava sicakligi -20 ye dusse bu arkadaslarin hali ne olacak?

    quote:

    Orjinalden alıntı: vezir

    antfrizin içine su katarsanız hararet daha da yükselir.Sakın katmayın.
    Sanırım uzun süredir duruan antifriz yüzünden yağlı atık petekleri sarmış veya çok üksek dış hava şartları yüzünden hararetiniz yükseliyor.Tavsiyem antifiriziniz 5 yıla yaklaşmışsa değiştirmeniz ve yeni antifiriz konmadan önce radyatörün içini basınçlı su temizlettirmeniz.Hatta kimyasal koyarak temizleyenler olduğunu söyleyenler var forumda onlara da danışabilirsin.

    Ancak ilk yapılması gereken basınçlı su ile dıştan peteklerin iyice yıkanması , yüzden 10-15 faydasını görürsünüz.Sıcaklık artışı eğer klima kullnımından kaynaklanıyorsa tamamen normal bir durumdur yola devam edin.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: ayi terbiyecisi

    vezir hocam, antifrize su katarsak hararet yukselir de kisin saf antifriz ile halimiz ne olur?
    cevap:""Donma noktası -12 derece olan saf antifriz, su ile karıştırıldığında donma noktası -37 dereceye kadar düşürmektedir.""

    antifriz ile ilgili baska bir baslikta da bazi arkadaslar saf antifriz koyduklarini ya da koymak istediklerini soylemisler. otomobil uzmani olarak onlari bu duruma karsi uyarmamissiniz. oraya da gerekli bilgiyi yazdim.
    hava sicakligi -20 ye dusse bu arkadaslarin hali ne olacak?

    quote:

    Orjinalden alıntı: vezir

    antfrizin içine su katarsanız hararet daha da yükselir.Sakın katmayın.
    Sanırım uzun süredir duruan antifriz yüzünden yağlı atık petekleri sarmış veya çok üksek dış hava şartları yüzünden hararetiniz yükseliyor.Tavsiyem antifiriziniz 5 yıla yaklaşmışsa değiştirmeniz ve yeni antifiriz konmadan önce radyatörün içini basınçlı su temizlettirmeniz.Hatta kimyasal koyarak temizleyenler olduğunu söyleyenler var forumda onlara da danışabilirsin.

    Ancak ilk yapılması gereken basınçlı su ile dıştan peteklerin iyice yıkanması , yüzden 10-15 faydasını görürsünüz.Sıcaklık artışı eğer klima kullnımından kaynaklanıyorsa tamamen normal bir durumdur yola devam edin.


    Alıntıları Göster
    ben konuyu açalı çok oldu ama bi soru daha sorayım , bazı yeni nesil araçlarda kırmızı antifiriz kullanıyorlar bu neyin nesidir iyimidir




  • quote:

    Orijinalden alıntı: vezir

    hararet sıfıra düşüyorsa aracınızın termostadı ya çalışmıyordur veya sökülmüştür diyebilirim.Çünkü hareret ibresinin hareketi aslında söyledir.

    Güne ilk başta uykudan kalkamayan biri gibi çok yavaş ve tepki vermeyen bir şekilde başlar , hatta ilk başlarda araç birkeç km yol almasına rağmen hiç kıpırdamaz öylece minimum da durur.Uyukladığını zannedersiniz, bir müddet sonra biraz kıpırdanarak gözlerini ovuşturarak olayı anlamaya çalışır ve hareketlenmeye başlar , ancak yine yavaş ve ağır hareketlerle yükselir , sonra bu hareket hızlanmaya ve birim zamanda daha hızlı yükseliş ile kahvaltı moduna geçer.Bu süre zarfında karnı iyice doyan haharet ibremiz max enerjisine kısa süre sonra ulaşır burada işte artık kapıdan çıkıp işe gitme vakti geldiği için termostadın açılmasıyla bir miktar gerileyen hareret artık sabit bir seviye de seyrine devam eder.Aslında devamlı ısınmakta ve arada su içerek serinlemektedir (fan çalışmadan rüzgar ile aracın hızını kullanarak ısı transferi ) ancak kırmızı ışıkta beklerken oluşan küçük terlemeleri de fan yardımıyla normale döndürmektedir.

    umarım küçük hikayemi yanlış anlamadan ince noktaları yakalamışındır.

    şimdi biraz daha teknik olarak neden hiç su katılmamış radyatör daha yüksek hararet gösterir bunu belirteyeyim.Bilineceği üzere suyumuz atmosferik şartlarda 1 atm de 100 celcius derecede kaynar.Bizim bütün korkumuz ise suyun kaynama sıcaklığına çıkması ve buhar fazına geçmesidir.Belki lÖss sınıvlarındaki sorulardan hatırlayabilirsiniz, su buhar fazına geçmek için birim zamanda çok fazla kcal olarak enerji alması gerekir.İşte düğüm noktası burasıdır.Siz antifreeze gibi bir kimyasal kullnadığınızda bunun kaynama noktasısuyun kaynama noktasından en az 15-20 derece yukarıdadır.Yani suyun 90-100 derece arasındaki bandındaki bekleme süresi atmosferik basınca ve ısı tranferinin yapılmamasına rağmen suyun buhar fazına geçmesinin zaman alması veya başka bir değişle kcal olarak ihtiyacının olmasındandır.Ancak direk antifirz kullanırsanız kaynama ve donma sıcaklığı her mana suyudan fazla (kaynama ) veya eksik(donma ) olan bu sıvının avantajlarından yararlanmanızdır.

    İşte temel sebep olarak bu yüzden su ile karıştırdığınız çözültinizin kaynama sıcaklığı düşecek ve 100dereceye yaklaşacak veya altı olacaktır.burada ince bir nokta daha vardır.Suyun ve diğer maddelerin kaynama sıcaklığı da atmosferik şartlara bağlı olduğu için düşük basınçta yani yüksek rakımlarda radyatördeki fokurdama daha hızlı olmaktadır.Bunu engellemek için tasarımcılar basınçlı radyatör dizaynına gitmişler ancak iyi bir soğutma yapmadığınız veya radyatör petekleri tıkalı ise ne kullanırsanız kullanın eninde sopnunda kaynama gerçekleşecektir.

    şimdi sizin sorunuza geri dönersek , burada motor ısısının sabit bir rejimde olması yakıt tasarrufu veya performans için gereklidir.Bu yüzden öncelikle termostadınızın doğru çalıştından veya olup olmadığını ! kontrol ettirmenizde fazda bulunmaktadır.Çünkü hararet çok az yükseliyorsa burada olmayan veya çalışmayan thermostadın izleri göze çarpmaktadır.


    quote:

    Orjinalden alıntı: tedirgin35

    vezir hocam
    antifirize su koyma, hararet daha da yükselir demişsiniz.bunun mekanizması nedir acaba?
    benim araçta da tama yakın antifiriz var ve uzun yolda hararet sıfıra düşüyor,içine su mu ilave etmem gerekiyor hararetin normale çıkması için?


    Alıntıları Göster
    quote:

    Orjinalden alıntı: vezir

    hararet sıfıra düşüyorsa aracınızın termostadı ya çalışmıyordur veya sökülmüştür diyebilirim.Çünkü hareret ibresinin hareketi aslında söyledir.

    Güne ilk başta uykudan kalkamayan biri gibi çok yavaş ve tepki vermeyen bir şekilde başlar , hatta ilk başlarda araç birkeç km yol almasına rağmen hiç kıpırdamaz öylece minimum da durur.Uyukladığını zannedersiniz, bir müddet sonra biraz kıpırdanarak gözlerini ovuşturarak olayı anlamaya çalışır ve hareketlenmeye başlar , ancak yine yavaş ve ağır hareketlerle yükselir , sonra bu hareket hızlanmaya ve birim zamanda daha hızlı yükseliş ile kahvaltı moduna geçer.Bu süre zarfında karnı iyice doyan haharet ibremiz max enerjisine kısa süre sonra ulaşır burada işte artık kapıdan çıkıp işe gitme vakti geldiği için termostadın açılmasıyla bir miktar gerileyen hareret artık sabit bir seviye de seyrine devam eder.Aslında devamlı ısınmakta ve arada su içerek serinlemektedir (fan çalışmadan rüzgar ile aracın hızını kullanarak ısı transferi ) ancak kırmızı ışıkta beklerken oluşan küçük terlemeleri de fan yardımıyla normale döndürmektedir.








  • quote:

    Orijinalden alıntı: ayi terbiyecisi

    vezir hocam, antifrize su katarsak hararet yukselir de kisin saf antifriz ile halimiz ne olur?
    cevap:""Donma noktası -12 derece olan saf antifriz, su ile karıştırıldığında donma noktası -37 dereceye kadar düşürmektedir.""

    antifriz ile ilgili baska bir baslikta da bazi arkadaslar saf antifriz koyduklarini ya da koymak istediklerini soylemisler. otomobil uzmani olarak onlari bu duruma karsi uyarmamissiniz. oraya da gerekli bilgiyi yazdim.
    hava sicakligi -20 ye dusse bu arkadaslarin hali ne olacak?

    quote:

    Orjinalden alıntı: vezir

    antfrizin içine su katarsanız hararet daha da yükselir.Sakın katmayın.
    Sanırım uzun süredir duruan antifriz yüzünden yağlı atık petekleri sarmış veya çok üksek dış hava şartları yüzünden hararetiniz yükseliyor.Tavsiyem antifiriziniz 5 yıla yaklaşmışsa değiştirmeniz ve yeni antifiriz konmadan önce radyatörün içini basınçlı su temizlettirmeniz.Hatta kimyasal koyarak temizleyenler olduğunu söyleyenler var forumda onlara da danışabilirsin.

    Ancak ilk yapılması gereken basınçlı su ile dıştan peteklerin iyice yıkanması , yüzden 10-15 faydasını görürsünüz.Sıcaklık artışı eğer klima kullnımından kaynaklanıyorsa tamamen normal bir durumdur yola devam edin.


    Alıntıları Göster
    quote:

    Orjinalden alıntı: ayi terbiyecisi

    vezir hocam, antifrize su katarsak hararet yukselir de kisin saf antifriz ile halimiz ne olur?
    cevap:""Donma noktası -12 derece olan saf antifriz, su ile karıştırıldığında donma noktası -37 dereceye kadar düşürmektedir.""

    antifriz ile ilgili baska bir baslikta da bazi arkadaslar saf antifriz koyduklarini ya da koymak istediklerini soylemisler. otomobil uzmani olarak onlari bu duruma karsi uyarmamissiniz. oraya da gerekli bilgiyi yazdim.
    hava sicakligi -20 ye dusse bu arkadaslarin hali ne olacak?

    quote:

    Orjinalden alıntı: vezir

    antfrizin içine su katarsanız hararet daha da yükselir.Sakın katmayın.
    Sanırım uzun süredir duruan antifriz yüzünden yağlı atık petekleri sarmış veya çok üksek dış hava şartları yüzünden hararetiniz yükseliyor.Tavsiyem antifiriziniz 5 yıla yaklaşmışsa değiştirmeniz ve yeni antifiriz konmadan önce radyatörün içini basınçlı su temizlettirmeniz.Hatta kimyasal koyarak temizleyenler olduğunu söyleyenler var forumda onlara da danışabilirsin.

    Ancak ilk yapılması gereken basınçlı su ile dıştan peteklerin iyice yıkanması , yüzden 10-15 faydasını görürsünüz.Sıcaklık artışı eğer klima kullnımından kaynaklanıyorsa tamamen normal bir durumdur yola devam edin.



    sıcaklık aşırı düşüyorsa -20 ve altı yapacak şey yok saf antifiz gereklidir.Ancak sonuçlarını önceden koymadan da bilebilirsiniz.Yani kaçış yok tamirat gerekliyle, bu kış gelmeden yaptırılmalı ve araç saf antifirzle çalıştırılacak hale getirilmelidir.Sonuçta hedef budur .

    yanlız bir dip not olarak ekleyeyim , radyatörün donup patlaması olayı ısı tranferiyle alakalıdır.Bu da sadece sıcaklık düşüşü ile değil ,konum ,mekan , aracın açıkta soğuk ayaz alması vb durumlar ile alakalıdır.Aynen çok soğuk olup da üşümememiz , bazen bir ayaz ile donmamız gibi.kafaya çok da termometrenin gösterdiği ısıyı takmayın derim..
    Benim rahmetli pederin bana öğrettiği bir yöntem vardı.Eski topraklar ruhu şadoldsun, birinci nesil mühendislerden (1945-1955)idi.
    Yöntem şu idi, radyötere koyduğu su ve antifirz karışımı antifirizden bir ilaç şişesi kadar örnek alırdı .Bunu radyatörün tapasını açarak kışa girmweden alır balkona rüzgar alan bir yere bir cam şişeye bir de alüminyum kaba koyardı.Eski kışlar daha sert olurdu, gece yatmadan örneklere bakrdık katılaşma var mı diye eğerr donma varsa hemen paltoyu giyer, aracı 10 dakika çakıştırmaya aşağıya inerdik.Ben kontrol memuru gibi ikide bir camı açar örnekler donuyor mu incelerdim.Annemden de azar işitirdim ,evi soğutuyorum diye.vay be 30 -35 yıl olmuş hey gidi günler hey...
    Yani özetle sizler de kafayı bu işlere takarsanız herşeyin bir çözümü var ne kadar istekli olduğunuza bağlı.Eğer örnekler tehlikede ise aracınızdaki soğutma sıvısı da tehlikede demektir.Buna göre tedbir alabilirsiniz.Bu eski yöntem işe yarar ama sadece araca tutku ile baiğlıysanız işe yarar, yoksa aracını bile yıkatmayan motorun kaputunu bile açmayan biriyseniz ve problem istemiyorsanız koyarsınız saf antifirizi sonuçları garantilidir donma asla olmaz.Ama eski bir araçta kevgir gibi bir radyatör elde edebilirsiniz.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: vezir

    quote:

    Orjinalden alıntı: ayi terbiyecisi

    vezir hocam, antifrize su katarsak hararet yukselir de kisin saf antifriz ile halimiz ne olur?
    cevap:""Donma noktası -12 derece olan saf antifriz, su ile karıştırıldığında donma noktası -37 dereceye kadar düşürmektedir.""

    antifriz ile ilgili baska bir baslikta da bazi arkadaslar saf antifriz koyduklarini ya da koymak istediklerini soylemisler. otomobil uzmani olarak onlari bu duruma karsi uyarmamissiniz. oraya da gerekli bilgiyi yazdim.
    hava sicakligi -20 ye dusse bu arkadaslarin hali ne olacak?

    quote:

    Orjinalden alıntı: vezir

    antfrizin içine su katarsanız hararet daha da yükselir.Sakın katmayın.
    Sanırım uzun süredir duruan antifriz yüzünden yağlı atık petekleri sarmış veya çok üksek dış hava şartları yüzünden hararetiniz yükseliyor.Tavsiyem antifiriziniz 5 yıla yaklaşmışsa değiştirmeniz ve yeni antifiriz konmadan önce radyatörün içini basınçlı su temizlettirmeniz.Hatta kimyasal koyarak temizleyenler olduğunu söyleyenler var forumda onlara da danışabilirsin.

    Ancak ilk yapılması gereken basınçlı su ile dıştan peteklerin iyice yıkanması , yüzden 10-15 faydasını görürsünüz.Sıcaklık artışı eğer klima kullnımından kaynaklanıyorsa tamamen normal bir durumdur yola devam edin.



    sıcaklık aşırı düşüyorsa -20 ve altı yapacak şey yok saf antifiz gereklidir.Ancak sonuçlarını önceden koymadan da bilebilirsiniz.Yani kaçış yok tamirat gerekliyle, bu kış gelmeden yaptırılmalı ve araç saf antifirzle çalıştırılacak hale getirilmelidir.Sonuçta hedef budur .

    yanlız bir dip not olarak ekleyeyim , radyatörün donup patlaması olayı ısı tranferiyle alakalıdır.Bu da sadece sıcaklık düşüşü ile değil ,konum ,mekan , aracın açıkta soğuk ayaz alması vb durumlar ile alakalıdır.Aynen çok soğuk olup da üşümememiz , bazen bir ayaz ile donmamız gibi.kafaya çok da termometrenin gösterdiği ısıyı takmayın derim..
    Benim rahmetli pederin bana öğrettiği bir yöntem vardı.Eski topraklar ruhu şadoldsun, birinci nesil mühendislerden (1945-1955)idi.
    Yöntem şu idi, radyötere koyduğu su ve antifirz karışımı antifirizden bir ilaç şişesi kadar örnek alırdı .Bunu radyatörün tapasını açarak kışa girmweden alır balkona rüzgar alan bir yere bir cam şişeye bir de alüminyum kaba koyardı.Eski kışlar daha sert olurdu, gece yatmadan örneklere bakrdık katılaşma var mı diye eğerr donma varsa hemen paltoyu giyer, aracı 10 dakika çakıştırmaya aşağıya inerdik.Ben kontrol memuru gibi ikide bir camı açar örnekler donuyor mu incelerdim.Annemden de azar işitirdim ,evi soğutuyorum diye.vay be 30 -35 yıl olmuş hey gidi günler hey...
    Yani özetle sizler de kafayı bu işlere takarsanız herşeyin bir çözümü var ne kadar istekli olduğunuza bağlı.Eğer örnekler tehlikede ise aracınızdaki soğutma sıvısı da tehlikede demektir.Buna göre tedbir alabilirsiniz.Bu eski yöntem işe yarar ama sadece araca tutku ile baiğlıysanız işe yarar, yoksa aracını bile yıkatmayan motorun kaputunu bile açmayan biriyseniz ve problem istemiyorsanız koyarsınız saf antifirizi sonuçları garantilidir donma asla olmaz.Ama eski bir araçta kevgir gibi bir radyatör elde edebilirsiniz.

    Alıntıları Göster
    vezir hocam, yazdiklarim yanlis anlasilmis galiba. ben bu konuda sizin kadar bilgili degilim elbette ancak merak ettim wikipedia ya baktim. http://tr.wikipedia.org/wiki/Antifiriz

    sizin dediginiz gibi araca "sadace antifriz konulursa bu antifriz -12 derecede" donacaktir. yani vazifesini yerien getiremeyecektir. oysa %33 ila %50 arasi su ile karistirilarak kullanilsa donma noktasi da -37 dereceye kadar dusuyor.

    yasadiginiz yer -12 nin altinda sicakliklara dusuyorsa, ki bunu da http://www.meteoroloji.gov.tr/2006/tahmin/tahmin-iller.aspx adresinden bakabilirsiniz. bulundugunuz ili tikladiktan sonra asagi kisimda o sehirde yasanmis en dusuk sicakliklar gorulebiliyor. ankara icin konusursak ocak-subat-mart aylarinda -20 ve uzeri sicakliklar gorulmus. diyelim ki bu aylarda bu sene -17 derece gorulsun.

    simdi sizin onerdiginiz gibi saf antifriz -12 derecede donacak ve arkadaslara masraf acacak. oysa yeterli oranda su ile karisim yapilsa -37 dereceye kadar koruma saglanabilecek.

    iyi gunler.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: ayi terbiyecisi

    vezir hocam, yazdiklarim yanlis anlasilmis galiba. ben bu konuda sizin kadar bilgili degilim elbette ancak merak ettim wikipedia ya baktim. http://tr.wikipedia.org/wiki/Antifiriz

    sizin dediginiz gibi araca "sadace antifriz konulursa bu antifriz -12 derecede" donacaktir. yani vazifesini yerien getiremeyecektir. oysa %33 ila %50 arasi su ile karistirilarak kullanilsa donma noktasi da -37 dereceye kadar dusuyor.

    yasadiginiz yer -12 nin altinda sicakliklara dusuyorsa, ki bunu da http://www.meteoroloji.gov.tr/2006/tahmin/tahmin-iller.aspx adresinden bakabilirsiniz. bulundugunuz ili tikladiktan sonra asagi kisimda o sehirde yasanmis en dusuk sicakliklar gorulebiliyor. ankara icin konusursak ocak-subat-mart aylarinda -20 ve uzeri sicakliklar gorulmus. diyelim ki bu aylarda bu sene -17 derece gorulsun.

    simdi sizin onerdiginiz gibi saf antifriz -12 derecede donacak ve arkadaslara masraf acacak. oysa yeterli oranda su ile karisim yapilsa -37 dereceye kadar koruma saglanabilecek.

    iyi gunler.

    Alıntıları Göster
    quote:

    Orjinalden alıntı: ayi terbiyecisi

    vezir hocam, yazdiklarim yanlis anlasilmis galiba. ben bu konuda sizin kadar bilgili degilim elbette ancak merak ettim wikipedia ya baktim. http://tr.wikipedia.org/wiki/Antifiriz

    sizin dediginiz gibi araca "sadace antifriz konulursa bu antifriz -12 derecede" donacaktir. yani vazifesini yerien getiremeyecektir. oysa %33 ila %50 arasi su ile karistirilarak kullanilsa donma noktasi da -37 dereceye kadar dusuyor.

    yasadiginiz yer -12 nin altinda sicakliklara dusuyorsa, ki bunu da http://www.meteoroloji.gov.tr/2006/tahmin/tahmin-iller.aspx adresinden bakabilirsiniz. bulundugunuz ili tikladiktan sonra asagi kisimda o sehirde yasanmis en dusuk sicakliklar gorulebiliyor. ankara icin konusursak ocak-subat-mart aylarinda -20 ve uzeri sicakliklar gorulmus. diyelim ki bu aylarda bu sene -17 derece gorulsun.

    simdi sizin onerdiginiz gibi saf antifriz -12 derecede donacak ve arkadaslara masraf acacak. oysa yeterli oranda su ile karisim yapilsa -37 dereceye kadar koruma saglanabilecek.

    iyi gunler.

    saf antifiriz derken 4 litrelik antifirizin olduğu gibi depoya boşaltılmasından bahsediyorum.Labratuar şartları değil.Yani piyasadan alacağınız herhangi bir antifiraz direk radyötöre boşaltılırsa -12 çok çok altında donma derecesine sahip olur.Bunu satıcılar direk sususz konulduğunda kaç derecede donacağını yüzde kaç karıştırılınca kaç derecede donacağını bilirler.-12 derece diye birşey duymadım çok garip ,ama yine de araştıracağım belki atladığım nokta vardır diye.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: vezir

    quote:

    Orjinalden alıntı: ayi terbiyecisi

    vezir hocam, yazdiklarim yanlis anlasilmis galiba. ben bu konuda sizin kadar bilgili degilim elbette ancak merak ettim wikipedia ya baktim. http://tr.wikipedia.org/wiki/Antifiriz

    sizin dediginiz gibi araca "sadace antifriz konulursa bu antifriz -12 derecede" donacaktir. yani vazifesini yerien getiremeyecektir. oysa %33 ila %50 arasi su ile karistirilarak kullanilsa donma noktasi da -37 dereceye kadar dusuyor.

    yasadiginiz yer -12 nin altinda sicakliklara dusuyorsa, ki bunu da http://www.meteoroloji.gov.tr/2006/tahmin/tahmin-iller.aspx adresinden bakabilirsiniz. bulundugunuz ili tikladiktan sonra asagi kisimda o sehirde yasanmis en dusuk sicakliklar gorulebiliyor. ankara icin konusursak ocak-subat-mart aylarinda -20 ve uzeri sicakliklar gorulmus. diyelim ki bu aylarda bu sene -17 derece gorulsun.

    simdi sizin onerdiginiz gibi saf antifriz -12 derecede donacak ve arkadaslara masraf acacak. oysa yeterli oranda su ile karisim yapilsa -37 dereceye kadar koruma saglanabilecek.

    iyi gunler.

    saf antifiriz derken 4 litrelik antifirizin olduğu gibi depoya boşaltılmasından bahsediyorum.Labratuar şartları değil.Yani piyasadan alacağınız herhangi bir antifiraz direk radyötöre boşaltılırsa -12 çok çok altında donma derecesine sahip olur.Bunu satıcılar direk sususz konulduğunda kaç derecede donacağını yüzde kaç karıştırılınca kaç derecede donacağını bilirler.-12 derece diye birşey duymadım çok garip ,ama yine de araştıracağım belki atladığım nokta vardır diye.

    Alıntıları Göster
    değişik kimyasal teknolojisi kullanılan antirizlerin küçük bir history özeti.

    There are essentially three basic types of antifreeze:


    Traditional North American "green" antifreeze, the original "universal" formula that everybody used until the introduction of extended-life coolants 10 years ago. The fast-acting silicate and phosphate corrosion inhibitors provide quick protection for bare iron and aluminum surfaces, and have a proven track-record of providing trouble-free service in virtually any vehicle application (domestic, Asian or European). But the short-lived nature of the corrosion inhibitors means this type of coolant should be changed every two to three years or 30,000 miles (though some products now claim a service interval of up to 50,000 miles with improved chemistry).


    OAT-based extended-life coolants. OAT stands for Organic Acid Technology, and includes such ingredients as sebacate, 2-ethylhexanoic acid (2-EHA) and other organic acids, but no silicates or phosphates (except in the case of Toyota's pink extended-life coolant, which adds a dose of phosphate to its extended-life OAT-based antifreeze). OAT-based coolants are usually (but not always) dyed a different color to distinguish them from regular North American green antifreeze. GM's OAT-based Dex-Cool is orange. Volkswagen/Audi uses a similar product that is dyed pink. But Honda has an extended-life OAT coolant that is dyed dark green and does not contain 2-EHA.

    The corrosion inhibitors in OAT coolants are slower acting but much longer-lived than those in traditional North American green coolants. Consequently, OAT coolants typically have a recommended service life of five years or 150,000 miles.

    OAT corrosion inhibitors provide excellent long-term protection for aluminum and cast iron, but may not be the best choice for older cooling systems that have copper/brass radiators and heater cores. It depends on the formula. One ACDelco spokesman said they do not recommend Dex-Cool for older vehicles with all-iron engines and copper/brass radiators.


    Hybrid OAT coolants, also known as "G-05." This formulation also uses organic acids, but not 2-EHA (different organic acids are used). Hybrid OAT coolants add some silicate to provide quick-acting protection for aluminum surfaces. Silicate also helps repair surface erosion caused by cavitation in the water pump. Hybrid OAT coolants are currently used by many European vehicle manufacturers as well as Ford and Chrysler.


    görüleceği üzere renklerine göre değişik kimyasallar organik inorganik kullanılmakta bunların nedenlerini de yukarıda açıklamış.Yani her kimyasal aynı derecede donmadığı gibi karışım oranları ve kıullanılan radyatörün materyali de önem kazanmakta.Dikkat ederseniz yazıda turuncu OAT antifirizlerinin eski daöküm veya bakır radyatörlerde kullanılmasını önermiyorlar.Çünkü silikat ve fosfat içermiyorlar.

    şimdigelim -12 efsanesi nereden çıkıyor bu klasik yeşil antifirizin kullanılmadığı etilen glikolün donma derecesinden kaynaklanmaktadır.Evet laboratuar şartlarında deney yapıyorsanız belki bu sonuç alınabilir ben kimyacı değilim ama son ürün olarak piyasaya çıkan antiriz bir karışım ile satılıyor içinde birçok katkı maddesi de vardır.Bunu susuz direk radyatöre eklediğinizde -12 çok altında bir donma derecesi olacaktır.En basiti bir bomesini ölçtürürsün hiç problem olmaz.-30 göre ayarlandığında donma olayı olması ihtimali çok zayıftır.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi vezir -- 16 Kasım 2007; 13:30:59 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: vezir

    değişik kimyasal teknolojisi kullanılan antirizlerin küçük bir history özeti.

    There are essentially three basic types of antifreeze:


    Traditional North American "green" antifreeze, the original "universal" formula that everybody used until the introduction of extended-life coolants 10 years ago. The fast-acting silicate and phosphate corrosion inhibitors provide quick protection for bare iron and aluminum surfaces, and have a proven track-record of providing trouble-free service in virtually any vehicle application (domestic, Asian or European). But the short-lived nature of the corrosion inhibitors means this type of coolant should be changed every two to three years or 30,000 miles (though some products now claim a service interval of up to 50,000 miles with improved chemistry).


    OAT-based extended-life coolants. OAT stands for Organic Acid Technology, and includes such ingredients as sebacate, 2-ethylhexanoic acid (2-EHA) and other organic acids, but no silicates or phosphates (except in the case of Toyota's pink extended-life coolant, which adds a dose of phosphate to its extended-life OAT-based antifreeze). OAT-based coolants are usually (but not always) dyed a different color to distinguish them from regular North American green antifreeze. GM's OAT-based Dex-Cool is orange. Volkswagen/Audi uses a similar product that is dyed pink. But Honda has an extended-life OAT coolant that is dyed dark green and does not contain 2-EHA.

    The corrosion inhibitors in OAT coolants are slower acting but much longer-lived than those in traditional North American green coolants. Consequently, OAT coolants typically have a recommended service life of five years or 150,000 miles.

    OAT corrosion inhibitors provide excellent long-term protection for aluminum and cast iron, but may not be the best choice for older cooling systems that have copper/brass radiators and heater cores. It depends on the formula. One ACDelco spokesman said they do not recommend Dex-Cool for older vehicles with all-iron engines and copper/brass radiators.


    Hybrid OAT coolants, also known as "G-05." This formulation also uses organic acids, but not 2-EHA (different organic acids are used). Hybrid OAT coolants add some silicate to provide quick-acting protection for aluminum surfaces. Silicate also helps repair surface erosion caused by cavitation in the water pump. Hybrid OAT coolants are currently used by many European vehicle manufacturers as well as Ford and Chrysler.


    görüleceği üzere renklerine göre değişik kimyasallar organik inorganik kullanılmakta bunların nedenlerini de yukarıda açıklamış.Yani her kimyasal aynı derecede donmadığı gibi karışım oranları ve kıullanılan radyatörün materyali de önem kazanmakta.Dikkat ederseniz yazıda turuncu OAT antifirizlerinin eski daöküm veya bakır radyatörlerde kullanılmasını önermiyorlar.Çünkü silikat ve fosfat içermiyorlar.

    şimdigelim -12 efsanesi nereden çıkıyor bu klasik yeşil antifirizin kullanılmadığı etilen glikolün donma derecesinden kaynaklanmaktadır.Evet laboratuar şartlarında deney yapıyorsanız belki bu sonuç alınabilir ben kimyacı değilim ama son ürün olarak piyasaya çıkan antiriz bir karışım ile satılıyor içinde birçok katkı maddesi de vardır.Bunu susuz direk radyatöre eklediğinizde -12 çok altında bir donma derecesi olacaktır.En basiti bir bomesini ölçtürürsün hiç problem olmaz.-30 göre ayarlandığında donma olayı olması ihtimali çok zayıftır.

    Alıntıları Göster
    vezir bey, yazdıklarınızla insanları yanlış yönlendirmeyin. araştırın. safantifrizin donma noktası -12 dir. içine su koymazsanız en fazla -12 ye kadar korur ve sonra motor bloğunu çatlatırsınız. ancak az miktarda da su eklemeniz gerekir ki, su antifriz ile kimyasal tepkimeye girer ve donma noktası -30 derecelere kadar düşer. saf su kullanmanız paslanmayı önlemeniz için önerilir. çok ağır kış koşullarında 3 litre antifriz ve 1 litre saf su kullanılır. ama dediğim gibi su kullanmazsanız kimyasal tepkime oluşmaz ve donma noktası düşmez.

    dikkatli olun arkadaşlar. bilmediğiniz konularda yanlış yorum yapmayın.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: zybann

    vezir bey, yazdıklarınızla insanları yanlış yönlendirmeyin. araştırın. safantifrizin donma noktası -12 dir. içine su koymazsanız en fazla -12 ye kadar korur ve sonra motor bloğunu çatlatırsınız. ancak az miktarda da su eklemeniz gerekir ki, su antifriz ile kimyasal tepkimeye girer ve donma noktası -30 derecelere kadar düşer. saf su kullanmanız paslanmayı önlemeniz için önerilir. çok ağır kış koşullarında 3 litre antifriz ve 1 litre saf su kullanılır. ama dediğim gibi su kullanmazsanız kimyasal tepkime oluşmaz ve donma noktası düşmez.

    dikkatli olun arkadaşlar. bilmediğiniz konularda yanlış yorum yapmayın.

    Alıntıları Göster
    quote:

    Orjinalden alıntı: zybann

    vezir bey, yazdıklarınızla insanları yanlış yönlendirmeyin. araştırın. safantifrizin donma noktası -12 dir. içine su koymazsanız en fazla -12 ye kadar korur ve sonra motor bloğunu çatlatırsınız. ancak az miktarda da su eklemeniz gerekir ki, su antifriz ile kimyasal tepkimeye girer ve donma noktası -30 derecelere kadar düşer. saf su kullanmanız paslanmayı önlemeniz için önerilir. çok ağır kış koşullarında 3 litre antifriz ve 1 litre saf su kullanılır. ama dediğim gibi su kullanmazsanız kimyasal tepkime oluşmaz ve donma noktası düşmez.

    dikkatli olun arkadaşlar. bilmediğiniz konularda yanlış yorum yapmayın.

    ÖLE BİŞY YOK ARAKADAŞIM Saf ve kaliteli antifirizin donma sıcaklığı -60 derecedir. Su ile antifiriz TEPKİMEYE GİRMEZ...




  • quote:

    Orijinalden alıntı: 1999 Siena 16 16V

    quote:

    Orjinalden alıntı: zybann

    vezir bey, yazdıklarınızla insanları yanlış yönlendirmeyin. araştırın. safantifrizin donma noktası -12 dir. içine su koymazsanız en fazla -12 ye kadar korur ve sonra motor bloğunu çatlatırsınız. ancak az miktarda da su eklemeniz gerekir ki, su antifriz ile kimyasal tepkimeye girer ve donma noktası -30 derecelere kadar düşer. saf su kullanmanız paslanmayı önlemeniz için önerilir. çok ağır kış koşullarında 3 litre antifriz ve 1 litre saf su kullanılır. ama dediğim gibi su kullanmazsanız kimyasal tepkime oluşmaz ve donma noktası düşmez.

    dikkatli olun arkadaşlar. bilmediğiniz konularda yanlış yorum yapmayın.

    ÖLE BİŞY YOK ARAKADAŞIM Saf ve kaliteli antifirizin donma sıcaklığı -60 derecedir. Su ile antifiriz TEPKİMEYE GİRMEZ...

    Alıntıları Göster
    ayrıca suyun donma sıcaklıgı 0 (n.ş.a.)olduğu için antifrizin donma noktasını yükseletir..

    -12C ( bile olsa) DN olan antifriz ile 0C olan suyu karıştırdığınız zaman nasıl -30 elde edileblir ki?

    % 50 oranla karıştırsan -6-7 gibi bi değer elde edilmesi lazım.

    bknz :

    Çözeltilerin Donma ve Kaynama Noktaları

    Bir çözücüde, uçucu olmayan bir maddenin çözünmesi, onun buhar basıncını düşürür. Çünkü; çözünen madde tanecikleri birim yüzeydeki çözücü taneciklerinin sayısını azaltır. Bu durum çözücünün zor buharlaşmasına neden olur. Buhar basıncının düşmesi de kaynama noktasının yükselmesine sebep olur. Yani çözelti saf çözücünün normal kaynama noktasında kaynamaz. Çözeltinin buhar basıncını bir atmosfere çıkarmak için sıcaklığının çözücünün normal kaynama sıcaklığının üstüne çıkarılması gerekir. Şu halde uçucu olmayan maddelerin çözülmesiyle hazırlanan çözeltilerin kaynama noktaları saf çözücülerinkinden daha yüksektir. Örneğin tuzlu suyun donma noktası saf suyun donma noktasından küçüktür. %10’luk tuz çözeltisinin donma noktası -6 °C iken %20’lik tuz çözeltisinin donma noktası -16 °C’ ye düşer.

    Kaynama noktasındaki yükselme çözeltideki çözünenin derişimi ile orantılıdır. Aşağıdaki bağıntı bu ilişkiyi ifade etmektedir.

    DTb=Kb x m

    m: molalite Kb: molal kaynama noktası yükselmesi sabiti

    Donma noktasında katı ve sıvının buhar basıncı eşittir. Sıvı çözücü ile katı çözücünün buhar basıncı eğrileri çözeltinin donma noktasında kesişir. Ancak bu sıcaklıkta çözeltinin buhar basıncı saf çözücünün denge buhar basıncından daha düşüktür. Çözeltinin buhar basıncı eğrisi, katı çözücünün buhar basıncı eğrisini daha düşük bir sıcaklıkta keser. Bu nedenle, çözeltinin donma noktası, saf çözücününkinden daha düşüktür. Otomobil radyatörlerinin suyuna eklenen etandiol(glikol) C2H4(OH)2 suyun donma noktasını düşürür. Bu da kışın otomobil motorlarının içlerinde donan su ile çatlamasını önler böyle donma noktasını düşürerek donmayı geciktiren maddelere antifiriz denir.

    Donma noktası düşmesi de çözelti derişimine ve çözücüye bağlıdır. Aşağıdaki bağıntı bu ilişkiyi ifade etmektedir.


    DTf=Kf x m

    m: molalite Kf: molal donma noktası düşmesi sabiti

    Çözeltilerde kaynama noktası yükselmesi ve donma noktası düşmesi maddenin türüne bağlı değildir. Bu durum ideal çözeltiler için Çözünen madde miktarına ve bunun çözeltide oluşturacağı (molekül- iyon) sayısına bağlıdır. Çözelti içindeki tanecik sayısı toplamı arttıkça kaynama noktası yükselir, donma noktası düşer.

    "http://tr.wikipedia.org/" den alıntı



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi _KUZEY -- 20 Kasım 2007; 13:56:36 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: _KUZEY

    ayrıca suyun donma sıcaklıgı 0 (n.ş.a.)olduğu için antifrizin donma noktasını yükseletir..

    -12C ( bile olsa) DN olan antifriz ile 0C olan suyu karıştırdığınız zaman nasıl -30 elde edileblir ki?

    % 50 oranla karıştırsan -6-7 gibi bi değer elde edilmesi lazım.

    bknz :

    Çözeltilerin Donma ve Kaynama Noktaları

    Bir çözücüde, uçucu olmayan bir maddenin çözünmesi, onun buhar basıncını düşürür. Çünkü; çözünen madde tanecikleri birim yüzeydeki çözücü taneciklerinin sayısını azaltır. Bu durum çözücünün zor buharlaşmasına neden olur. Buhar basıncının düşmesi de kaynama noktasının yükselmesine sebep olur. Yani çözelti saf çözücünün normal kaynama noktasında kaynamaz. Çözeltinin buhar basıncını bir atmosfere çıkarmak için sıcaklığının çözücünün normal kaynama sıcaklığının üstüne çıkarılması gerekir. Şu halde uçucu olmayan maddelerin çözülmesiyle hazırlanan çözeltilerin kaynama noktaları saf çözücülerinkinden daha yüksektir. Örneğin tuzlu suyun donma noktası saf suyun donma noktasından küçüktür. %10’luk tuz çözeltisinin donma noktası -6 °C iken %20’lik tuz çözeltisinin donma noktası -16 °C’ ye düşer.

    Kaynama noktasındaki yükselme çözeltideki çözünenin derişimi ile orantılıdır. Aşağıdaki bağıntı bu ilişkiyi ifade etmektedir.

    DTb=Kb x m

    m: molalite Kb: molal kaynama noktası yükselmesi sabiti

    Donma noktasında katı ve sıvının buhar basıncı eşittir. Sıvı çözücü ile katı çözücünün buhar basıncı eğrileri çözeltinin donma noktasında kesişir. Ancak bu sıcaklıkta çözeltinin buhar basıncı saf çözücünün denge buhar basıncından daha düşüktür. Çözeltinin buhar basıncı eğrisi, katı çözücünün buhar basıncı eğrisini daha düşük bir sıcaklıkta keser. Bu nedenle, çözeltinin donma noktası, saf çözücününkinden daha düşüktür. Otomobil radyatörlerinin suyuna eklenen etandiol(glikol) C2H4(OH)2 suyun donma noktasını düşürür. Bu da kışın otomobil motorlarının içlerinde donan su ile çatlamasını önler böyle donma noktasını düşürerek donmayı geciktiren maddelere antifiriz denir.

    Donma noktası düşmesi de çözelti derişimine ve çözücüye bağlıdır. Aşağıdaki bağıntı bu ilişkiyi ifade etmektedir.


    DTf=Kf x m

    m: molalite Kf: molal donma noktası düşmesi sabiti

    Çözeltilerde kaynama noktası yükselmesi ve donma noktası düşmesi maddenin türüne bağlı değildir. Bu durum ideal çözeltiler için Çözünen madde miktarına ve bunun çözeltide oluşturacağı (molekül- iyon) sayısına bağlıdır. Çözelti içindeki tanecik sayısı toplamı arttıkça kaynama noktası yükselir, donma noktası düşer.

    "http://tr.wikipedia.org/" den alıntı

    Alıntıları Göster
    Güzel olmuş KUZEY hocam...

    O yüzden suya göre çok küçük moleküllerden oluşan bazılarının pancar suyu dediği sıvı kullanılırki bu sıvı metallerle plastik ve lastiklerle ve hava içindeki çeşitli gazlarla tepkimeye girmediğinden zarar verme olasılığı azdır. ayrıca iyi bir çözücüdür ki tıkanık yerleri açar tıkanmayı engeller. Bu yüzden antifiriz tercih edilir.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: _KUZEY

    ayrıca suyun donma sıcaklıgı 0 (n.ş.a.)olduğu için antifrizin donma noktasını yükseletir..

    -12C ( bile olsa) DN olan antifriz ile 0C olan suyu karıştırdığınız zaman nasıl -30 elde edileblir ki?

    % 50 oranla karıştırsan -6-7 gibi bi değer elde edilmesi lazım.

    bknz :

    Çözeltilerin Donma ve Kaynama Noktaları

    Bir çözücüde, uçucu olmayan bir maddenin çözünmesi, onun buhar basıncını düşürür. Çünkü; çözünen madde tanecikleri birim yüzeydeki çözücü taneciklerinin sayısını azaltır. Bu durum çözücünün zor buharlaşmasına neden olur. Buhar basıncının düşmesi de kaynama noktasının yükselmesine sebep olur. Yani çözelti saf çözücünün normal kaynama noktasında kaynamaz. Çözeltinin buhar basıncını bir atmosfere çıkarmak için sıcaklığının çözücünün normal kaynama sıcaklığının üstüne çıkarılması gerekir. Şu halde uçucu olmayan maddelerin çözülmesiyle hazırlanan çözeltilerin kaynama noktaları saf çözücülerinkinden daha yüksektir. Örneğin tuzlu suyun donma noktası saf suyun donma noktasından küçüktür. %10’luk tuz çözeltisinin donma noktası -6 °C iken %20’lik tuz çözeltisinin donma noktası -16 °C’ ye düşer.

    Kaynama noktasındaki yükselme çözeltideki çözünenin derişimi ile orantılıdır. Aşağıdaki bağıntı bu ilişkiyi ifade etmektedir.

    DTb=Kb x m

    m: molalite Kb: molal kaynama noktası yükselmesi sabiti

    Donma noktasında katı ve sıvının buhar basıncı eşittir. Sıvı çözücü ile katı çözücünün buhar basıncı eğrileri çözeltinin donma noktasında kesişir. Ancak bu sıcaklıkta çözeltinin buhar basıncı saf çözücünün denge buhar basıncından daha düşüktür. Çözeltinin buhar basıncı eğrisi, katı çözücünün buhar basıncı eğrisini daha düşük bir sıcaklıkta keser. Bu nedenle, çözeltinin donma noktası, saf çözücününkinden daha düşüktür. Otomobil radyatörlerinin suyuna eklenen etandiol(glikol) C2H4(OH)2 suyun donma noktasını düşürür. Bu da kışın otomobil motorlarının içlerinde donan su ile çatlamasını önler böyle donma noktasını düşürerek donmayı geciktiren maddelere antifiriz denir.

    Donma noktası düşmesi de çözelti derişimine ve çözücüye bağlıdır. Aşağıdaki bağıntı bu ilişkiyi ifade etmektedir.


    DTf=Kf x m

    m: molalite Kf: molal donma noktası düşmesi sabiti

    Çözeltilerde kaynama noktası yükselmesi ve donma noktası düşmesi maddenin türüne bağlı değildir. Bu durum ideal çözeltiler için Çözünen madde miktarına ve bunun çözeltide oluşturacağı (molekül- iyon) sayısına bağlıdır. Çözelti içindeki tanecik sayısı toplamı arttıkça kaynama noktası yükselir, donma noktası düşer.

    "http://tr.wikipedia.org/" den alıntı

    Alıntıları Göster
    kimya biliminde matematiksel ortalama almak nasıl bir şey anlamadım. saf antifrizin donma noktası -12 derecedir. doğru. saf suyun donma noktası 0 derece civarındadır. o da doğru. ikisini eşit oranlarla karıştırırsanız matematiksel olarak -6 derecede donacaktır o da doğru. ama koyduğunuz antifriz kimyasal bir bileşimdir.

    Antifriz radyatörü ve soğutma sistemini pas ve korozyondan korumak amacıyla da kullanılmaktadır. Donma noktası -12 derece olan saf antifriz, su ile karıştırıldığında donma noktası -37 dereceye kadar düşürmektedir. Ancak su oranı veya antifriz oranı arttıkça donma noktası düşmektedir.Bu nedenle doğru miktarda su ile karıştırılması önemlidir. Su oranı %70'i aşarsa donma %30'un altına düşmekte ve hararet tehlikesi baş göstermektedir. Antifirizin ısıyı taşıma özelliği suya izafi olarak daha az olduğundan düşük ağırlığın önem arz ettiği uygulamalarda daha da az kullanılır.

    Türkiye iklim koşullarında maksimum koruma için % 33 ila % 50 arasında antifriz kullanımı tavsiye edilmektedir. Karışım yaparken sert sulardan kaçınılması gerekmektedir. Çünkü sert sular antifrizin içindeki koruyucu katıkların etkisini azaltmaktadır. Bu nedenle musluk suyu yerine yumuşatılmış ve distile edilmiş su kullanılmalıdır. "Antifriz eklenmesi veya değiştirilmesine bomometre ile ölçüm yapıldıktan sonra karar verilmemelidir Bomometre cihazı, sadece karışımdaki etilen glikol miktarını ölçmektedir ve formülündeki koruyucuların durumu hakkında bilgi vermemektedir. Dolayısıyla bomometre, antifrizin soğutma sistemini koruma gücünü ölçememektedir. Bütün antifrizler birbirlerinin aynısı değildir çünkü, piyasadaki antifriz ürünleri arasında büyük oranda kalite farkı vardır. OAT (organik asit teknolojisi) ile üretilen antifrizler içeriğindeki katıkların kimyasal özellikleri sayesinde hem daha uzun ömürlüdürler hem de aşınmaya karşı daha iyi koruma sağlarlar. Genel maksatlı antifrizler normalde yılda bir defa, ekleme yapılmadan değiştirilir. Gelişmiş antifrizler ise daha uzun ömürlü olduklarından 3 yıla kadar kullanılabilmektedir

    ben bilim adamıyım ve kaynak vererek konuşuyorum. eğer ingilizceniz kafi gelirse aşağıdaki iki kaynağa göz gezdirin. antifrizin donma noktasını belirleyen tek şey glycomat aleti ile ölçülen şey değildir. iindeki antiasit özelliklerdir. eğer okumak veya kaynaklara ulaşmak zor ise ben size özetini yollayayım. ayrıcawww.carcare.org sitesini ziyaret edip aracınızla ilgili hangi bakımları nasıl ve ne zaman yaptırmanız gerektiği ile bilgi alınız. aracınıza iyi bakın ve bilmediklerinizi öğrenin. matematik ve kimya ayrı bilimlerdir. siz öyle zannetseniz bile aracınıza yazık etmeyin. özür dilerim, tabi ingilizceniz varsa bu kaynakları okursunuz. eğer ingilizceniz yoksa sadece bu forumda yazanlarla (doğru-yanlış) yetinmeniz gerekecek.

    saygılar.

    Antifreeze is used in internal combustion engines, and for many other heat transfer applications, such as electronics cooling and chillers for HVAC. Compounds are added to water to reduce the freezing point of the mixture to below the lowest temperature that the system is likely to be exposed to, and to inhibit corrosion in cooling systems which often contain a range of electrochemically incompatible metals (aluminum, cast iron, copper, lead solder, etc.). The term "colligative agent" is to be preferred as, in warm climates, the benefit of these compounds is to increase the boiling point of the coolant, which should then be more properly referred to as "anti-boil", and as anti-freeze decreases and increases both properties, respectively, "colligative agent" more accurately describes the liquid. The term "engine coolant" is widely used in industry.

    Agents

    Methanol

    MethanolUntil the late 1930s, methanol was the most widely used antifreeze. While effective in preventing the coolant from freezing, its low boiling point and low specific heat capacity led to considerably less cooling than water alone. Also, the concentration of methanol would tend to be reduced over time due to its greater tendency to evaporate than the water with which it was mixed.


    Ethylene glycol

    Ethylene glycolEthylene glycol solutions became available in 1937 and were marketed as "permanent antifreeze", since the higher boiling points provided advantages for summertime use as well as during cold weather. They are still used today. Ethylene glycol antifreezes are poisonous and should be kept away from any person or animal (children and especially dogs) that might be tempted by its sweet taste. They form calcium oxalate crystals in the kidneys and can cause acute renal failure and death. All spills should be cleaned, or else an area in which it may be present should be kept inaccessible to those who might ingest it.

    Should ingestion of antifreeze occur, ethanol (alcoholic beverages) can be administered until proper treatment can be started in order to slow the conversion of methanol to formaldehyde and formic acid which are the substances responsible for methanol's toxicity. In practice, ethanol can be administered intravenously by doctors to counter ethylene glycol and methanol poisoning, but now that another antidote is available (fomepizole), its popularity for this application is greatly in decline. [1]

    In order to prevent ingestion, bittering agent (denatonium benzoate) is usually added to engine coolant to make it taste unpleasant. In the United States, there is legislation before Congress (H.R.2567/S.1110) that would make the use of a bittering agent mandatory.


    Propylene glycol

    Propylene glycolPropylene glycol, on the other hand, is considerably less toxic and may be labeled as "non-toxic antifreeze". It is used as antifreeze where ethylene glycol would be inappropriate, such as in food-processing systems or in pipes in homes, as well as numerous other settings. It is also used in food, medicines, and cosmetics, often as a binding agent. Propylene glycol is "generally recognized as safe" by the Food and Drug Administration (FDA) for use in food. However, propylene glycol-based antifreeze should not be considered safe for consumption. In the event of accidental ingestion, emergency medical services should be contacted.


    Other developments
    In the 1980s inventor Jack Evans discovered the advantages of using a waterless coolant. His final formulation is a mixture of ethylene glycol and propylene glycol. This coolant has a high boiling point of 188 °C (370 °F) and is not corrosive, solving many of water's problems including freezing.

    Most commercial antifreeze formulations include corrosion inhibiting compounds, and a colored dye (commonly a green, red or blue fluorescent) to aid in identification. A 1:1 dilution with water is usually used, resulting in a freezing point of approximately −40 °C. In warmer areas weaker dilutions are used.

    Glycol antifreeze solutions should generally be replaced with fresh mixture every two years. Many modern cars now come filled with organic acid technology (OAT) antifreeze (such as Dex-Cool[1]), which has an extended service life of five years. However Dex-cool has caused severe corrosion and ruined radiators and manifolds and should be flushed out of GM cooling systems, rather than relying on the purported 5 year service life. Although these still contain glycol, OAT solutions may not be compatible with conventional inorganic-based coolants containing glycol (e.g., with silicates, borates, phosphates) and, if changing from one type to the other, the cooling system must be thoroughly flushed with clean water.[2] Typically OAT antifreeze contains a red or pink dye to differentiate it from the conventional inorganic coolants (blue or green). Some of the newer technology OAT coolants claim to be compatible with all types of OAT and inorganic-based coolants; these are typically green or yellow in color.

    Description: The most common formulation of antifreeze is green in color and uses ethylene glycol as a base with anti-corrosion additives mixed in. The ethylene glycol part of the formula provides crucial anti-freezing characteristics and the additives deliver the anti-rust and anti-corrosion capabilities. Beginning with 1995 models, most GM vehicles started coming from the factory filled with an extended-life antifreeze, trademarked as DEX-COOL®. Distinctively different in appearance, DEX-COOL®, and its aftermarket equivalents, is an orange/amber color. It still uses ethylene glycol as a base, but contains a different additive package than standard green-colored antifreeze. This coolant is designed to protect cooling systems for up to 150,000 miles or five years. Other antifreeze formulations include silicate-free for Japanese cars and phosphate-free for European cars.


    Purpose: When properly mixed, antifreeze and water provide excellent anti-freeze, anti-boil and anticorrosive properties.

    Maintenance Tips/Suggestions: Check your owner's manual for antifreeze usage specifications. Antifreeze, when mixed at a 50/50 ratio with water, provides excellent anti-freeze, anti-boil, and anti-corrosive properties. In extremely cold environments, the ratio for standard ethylene glycol can go as high as 70% antifreeze, 30% water. With DEX-COOL®, the maximum ratio of antifreeze to water is 60/40. Although DEX-COOL® type antifreeze can be mixed with standard ethylene glycol antifreeze, DEX-COOL® loses its 5 yr./150,000 life. As such, it's best not to mix antifreeze types unless absolutely necessary. All coolants must be diluted with water at the proper ratios and should not be used full-strength. Full-strength antifreeze actually has a lower freeze point than when mixed with water. Generally, standard ethylene glycol type antifreeze should be changed every two years or 24,000 miles. Even though the coolant freeze protection may test OK with a hydrometer (freeze protection only drops with extreme dilution, not with age), the additives break down over time. When changing coolant, it also presents an opportune time to replace bad cooling system hoses. Leaking, brittle, spongy, cracked, or rotted hoses should be replaced before new antifreeze is installed. Hose clamp connections should also be checked to ensure that they're secure and free from leaks. If you decide to service your cooling system yourself, use extreme caution: Opening a hot radiator or coolant reservoir/overflow tank can cause severe burns. Be sure that both the engine and cooling system are cool before you begin any heating/cooling system maintenance or repairs. Because of lower hood profiles and cramped engine quarters, it's also possible that your car may be equipped with an air bleed for the cooling system. Unless the cooling system is bled properly, air may stay trapped in the system and cause erratic temperatures, or in extreme cases, engine or cooling system damage. If you're unsure about any aspect of cooling system service, don't take a chance. Have your car looked at by a professional service technician.

    ^ Keyes, Daniel C. (2005). Toxicity, Ethylene Glycol. eMedicine. Retrieved on 2007-02-13.
    ^ Clearing Up Coolant Confusion: Coolant Flush & Fill section.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: zybann

    kimya biliminde matematiksel ortalama almak nasıl bir şey anlamadım. saf antifrizin donma noktası -12 derecedir. doğru. saf suyun donma noktası 0 derece civarındadır. o da doğru. ikisini eşit oranlarla karıştırırsanız matematiksel olarak -6 derecede donacaktır o da doğru. ama koyduğunuz antifriz kimyasal bir bileşimdir.

    Antifriz radyatörü ve soğutma sistemini pas ve korozyondan korumak amacıyla da kullanılmaktadır. Donma noktası -12 derece olan saf antifriz, su ile karıştırıldığında donma noktası -37 dereceye kadar düşürmektedir. Ancak su oranı veya antifriz oranı arttıkça donma noktası düşmektedir.Bu nedenle doğru miktarda su ile karıştırılması önemlidir. Su oranı %70'i aşarsa donma %30'un altına düşmekte ve hararet tehlikesi baş göstermektedir. Antifirizin ısıyı taşıma özelliği suya izafi olarak daha az olduğundan düşük ağırlığın önem arz ettiği uygulamalarda daha da az kullanılır.

    Türkiye iklim koşullarında maksimum koruma için % 33 ila % 50 arasında antifriz kullanımı tavsiye edilmektedir. Karışım yaparken sert sulardan kaçınılması gerekmektedir. Çünkü sert sular antifrizin içindeki koruyucu katıkların etkisini azaltmaktadır. Bu nedenle musluk suyu yerine yumuşatılmış ve distile edilmiş su kullanılmalıdır. "Antifriz eklenmesi veya değiştirilmesine bomometre ile ölçüm yapıldıktan sonra karar verilmemelidir Bomometre cihazı, sadece karışımdaki etilen glikol miktarını ölçmektedir ve formülündeki koruyucuların durumu hakkında bilgi vermemektedir. Dolayısıyla bomometre, antifrizin soğutma sistemini koruma gücünü ölçememektedir. Bütün antifrizler birbirlerinin aynısı değildir çünkü, piyasadaki antifriz ürünleri arasında büyük oranda kalite farkı vardır. OAT (organik asit teknolojisi) ile üretilen antifrizler içeriğindeki katıkların kimyasal özellikleri sayesinde hem daha uzun ömürlüdürler hem de aşınmaya karşı daha iyi koruma sağlarlar. Genel maksatlı antifrizler normalde yılda bir defa, ekleme yapılmadan değiştirilir. Gelişmiş antifrizler ise daha uzun ömürlü olduklarından 3 yıla kadar kullanılabilmektedir

    ben bilim adamıyım ve kaynak vererek konuşuyorum. eğer ingilizceniz kafi gelirse aşağıdaki iki kaynağa göz gezdirin. antifrizin donma noktasını belirleyen tek şey glycomat aleti ile ölçülen şey değildir. iindeki antiasit özelliklerdir. eğer okumak veya kaynaklara ulaşmak zor ise ben size özetini yollayayım. ayrıcawww.carcare.org sitesini ziyaret edip aracınızla ilgili hangi bakımları nasıl ve ne zaman yaptırmanız gerektiği ile bilgi alınız. aracınıza iyi bakın ve bilmediklerinizi öğrenin. matematik ve kimya ayrı bilimlerdir. siz öyle zannetseniz bile aracınıza yazık etmeyin. özür dilerim, tabi ingilizceniz varsa bu kaynakları okursunuz. eğer ingilizceniz yoksa sadece bu forumda yazanlarla (doğru-yanlış) yetinmeniz gerekecek.

    saygılar.

    Antifreeze is used in internal combustion engines, and for many other heat transfer applications, such as electronics cooling and chillers for HVAC. Compounds are added to water to reduce the freezing point of the mixture to below the lowest temperature that the system is likely to be exposed to, and to inhibit corrosion in cooling systems which often contain a range of electrochemically incompatible metals (aluminum, cast iron, copper, lead solder, etc.). The term "colligative agent" is to be preferred as, in warm climates, the benefit of these compounds is to increase the boiling point of the coolant, which should then be more properly referred to as "anti-boil", and as anti-freeze decreases and increases both properties, respectively, "colligative agent" more accurately describes the liquid. The term "engine coolant" is widely used in industry.

    Agents

    Methanol

    MethanolUntil the late 1930s, methanol was the most widely used antifreeze. While effective in preventing the coolant from freezing, its low boiling point and low specific heat capacity led to considerably less cooling than water alone. Also, the concentration of methanol would tend to be reduced over time due to its greater tendency to evaporate than the water with which it was mixed.


    Ethylene glycol

    Ethylene glycolEthylene glycol solutions became available in 1937 and were marketed as "permanent antifreeze", since the higher boiling points provided advantages for summertime use as well as during cold weather. They are still used today. Ethylene glycol antifreezes are poisonous and should be kept away from any person or animal (children and especially dogs) that might be tempted by its sweet taste. They form calcium oxalate crystals in the kidneys and can cause acute renal failure and death. All spills should be cleaned, or else an area in which it may be present should be kept inaccessible to those who might ingest it.

    Should ingestion of antifreeze occur, ethanol (alcoholic beverages) can be administered until proper treatment can be started in order to slow the conversion of methanol to formaldehyde and formic acid which are the substances responsible for methanol's toxicity. In practice, ethanol can be administered intravenously by doctors to counter ethylene glycol and methanol poisoning, but now that another antidote is available (fomepizole), its popularity for this application is greatly in decline. [1]

    In order to prevent ingestion, bittering agent (denatonium benzoate) is usually added to engine coolant to make it taste unpleasant. In the United States, there is legislation before Congress (H.R.2567/S.1110) that would make the use of a bittering agent mandatory.


    Propylene glycol

    Propylene glycolPropylene glycol, on the other hand, is considerably less toxic and may be labeled as "non-toxic antifreeze". It is used as antifreeze where ethylene glycol would be inappropriate, such as in food-processing systems or in pipes in homes, as well as numerous other settings. It is also used in food, medicines, and cosmetics, often as a binding agent. Propylene glycol is "generally recognized as safe" by the Food and Drug Administration (FDA) for use in food. However, propylene glycol-based antifreeze should not be considered safe for consumption. In the event of accidental ingestion, emergency medical services should be contacted.


    Other developments
    In the 1980s inventor Jack Evans discovered the advantages of using a waterless coolant. His final formulation is a mixture of ethylene glycol and propylene glycol. This coolant has a high boiling point of 188 °C (370 °F) and is not corrosive, solving many of water's problems including freezing.

    Most commercial antifreeze formulations include corrosion inhibiting compounds, and a colored dye (commonly a green, red or blue fluorescent) to aid in identification. A 1:1 dilution with water is usually used, resulting in a freezing point of approximately −40 °C. In warmer areas weaker dilutions are used.

    Glycol antifreeze solutions should generally be replaced with fresh mixture every two years. Many modern cars now come filled with organic acid technology (OAT) antifreeze (such as Dex-Cool[1]), which has an extended service life of five years. However Dex-cool has caused severe corrosion and ruined radiators and manifolds and should be flushed out of GM cooling systems, rather than relying on the purported 5 year service life. Although these still contain glycol, OAT solutions may not be compatible with conventional inorganic-based coolants containing glycol (e.g., with silicates, borates, phosphates) and, if changing from one type to the other, the cooling system must be thoroughly flushed with clean water.[2] Typically OAT antifreeze contains a red or pink dye to differentiate it from the conventional inorganic coolants (blue or green). Some of the newer technology OAT coolants claim to be compatible with all types of OAT and inorganic-based coolants; these are typically green or yellow in color.

    Description: The most common formulation of antifreeze is green in color and uses ethylene glycol as a base with anti-corrosion additives mixed in. The ethylene glycol part of the formula provides crucial anti-freezing characteristics and the additives deliver the anti-rust and anti-corrosion capabilities. Beginning with 1995 models, most GM vehicles started coming from the factory filled with an extended-life antifreeze, trademarked as DEX-COOL®. Distinctively different in appearance, DEX-COOL®, and its aftermarket equivalents, is an orange/amber color. It still uses ethylene glycol as a base, but contains a different additive package than standard green-colored antifreeze. This coolant is designed to protect cooling systems for up to 150,000 miles or five years. Other antifreeze formulations include silicate-free for Japanese cars and phosphate-free for European cars.


    Purpose: When properly mixed, antifreeze and water provide excellent anti-freeze, anti-boil and anticorrosive properties.

    Maintenance Tips/Suggestions: Check your owner's manual for antifreeze usage specifications. Antifreeze, when mixed at a 50/50 ratio with water, provides excellent anti-freeze, anti-boil, and anti-corrosive properties. In extremely cold environments, the ratio for standard ethylene glycol can go as high as 70% antifreeze, 30% water. With DEX-COOL®, the maximum ratio of antifreeze to water is 60/40. Although DEX-COOL® type antifreeze can be mixed with standard ethylene glycol antifreeze, DEX-COOL® loses its 5 yr./150,000 life. As such, it's best not to mix antifreeze types unless absolutely necessary. All coolants must be diluted with water at the proper ratios and should not be used full-strength. Full-strength antifreeze actually has a lower freeze point than when mixed with water. Generally, standard ethylene glycol type antifreeze should be changed every two years or 24,000 miles. Even though the coolant freeze protection may test OK with a hydrometer (freeze protection only drops with extreme dilution, not with age), the additives break down over time. When changing coolant, it also presents an opportune time to replace bad cooling system hoses. Leaking, brittle, spongy, cracked, or rotted hoses should be replaced before new antifreeze is installed. Hose clamp connections should also be checked to ensure that they're secure and free from leaks. If you decide to service your cooling system yourself, use extreme caution: Opening a hot radiator or coolant reservoir/overflow tank can cause severe burns. Be sure that both the engine and cooling system are cool before you begin any heating/cooling system maintenance or repairs. Because of lower hood profiles and cramped engine quarters, it's also possible that your car may be equipped with an air bleed for the cooling system. Unless the cooling system is bled properly, air may stay trapped in the system and cause erratic temperatures, or in extreme cases, engine or cooling system damage. If you're unsure about any aspect of cooling system service, don't take a chance. Have your car looked at by a professional service technician.

    ^ Keyes, Daniel C. (2005). Toxicity, Ethylene Glycol. eMedicine. Retrieved on 2007-02-13.
    ^ Clearing Up Coolant Confusion: Coolant Flush & Fill section.

    Alıntıları Göster
    antifirizin yapısını bilen var mı? suyla nasıl bir tepkime veriyor acaba?




  • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.