Şimdi Ara

Aşısız çocukların okula kaydı engellenmeli (11. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
259
Cevap
1
Favori
29.472
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
319 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 910111213
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Vay memleketim vay ne hallere düşmüş, ortadoğu karanlığı diyorduk ilkçağ resmen şu başlıktaki yorumlardan görünen resim.
  • tuketiciserdar T kullanıcısına yanıt
    Bilimin neye göre sürekli söylediğini değiştiğini iddia ediyorsunuz? Test edilmiş, bilimsel yöntemlerle sınanmış bilgi değişmez, gelişir. Aşının içindeki bir maddenin zararını -eğer varsa- bulacak olan yine bilimdir, komplo teorisyenleri değil. Yeterli donanımınız varsa bu zararı siz de tespit edip yayın yapabilirsiniz. Aşı karşıtları tıp dünyasında da mevcut. Bu kişiler bunun üzerine araştırma yaptılar ama duvara tosladılar. Aşının uzun dönem spekülatif yan etkileri (otizm gibi) üzerine geniş ölçekli araştırmalar yapıldı fakat bir bulgu bulunamadı.

    Aşılar tüm ilaç piyasasınında sadece %2 - %3 civarı pazar payına sahip. Tonla arge yapıp ürettikleri aşıyı satabilmeleri için aşının işe yarar olması gerekir. Kendi kurduğun mantıkla çelişiyorsun burada. Ayrıca sosyalist Küba da aşı üretiyor.

    İnsanların hastanelerde daha fazla vakit geçirmesi tıp biliminin zararını mı gösterir yoksa faydasını mı iyi düşün. İnsanlar en ufak sorunda hastaneye gidiyor, tıpa güvendiği için. Tıp kötü beslenen kişileri, genetik hastaları, kronik hastaları yaşatıyor, hayatta tutuyor. Bu insanlar hastaneye gitmese mezara gidecekler zaten, nasıl buradan yola çıkarak kötüleyebiliyorsunuz?

    Babanız istese kemoterapiyi reddedebilirdi. Kemoterapinin yan etkileri bir sır değil. Size %100 tedavi şansı da sunmuyor. Kendinizi uyanık zannettiğinizin aksine kanser tedavisinde başarı oranı giderek artıyor.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-481916DD1 -- 6 Şubat 2020; 11:35:6 >




  • tuketiciserdar T kullanıcısına yanıt
    Aşı da test ediliyor. Hem de basit bir test değil bir çok fazdan oluşan detaylı testlerden geçiyor.
  • Test edildi. Onaylandı. Etken madde olarak yüksek oranda aluminyum çözeltisi içerir.

    Aşıların %90+ 'ı aluminyum çözeltisi içerir. Sprey deodorant taki aluminyum çözeltisi dahi deriden girerek vücutta birikirken damardan zikredilen 1 tip dolusu çözelti ne yapar?

    Beyinde birikir! Cunku aluminyum vücudun hiçbir yerinde kullanılmayan bir metaldir ve öyle metaller yağda birikir ve beynin 70% kadarı yağdır. Fakat nonmetalik maddeler gibi beyin Aluminyumu atamaz, Aluminyum beyinde yerleşir , cıkmaz ve birçok diger zehirli maddenin aksine beyinden atılırken başağrısı da yapmaz, beyinde sinsice birikir, anlamazsınız, orta ve uzun vadede hafıza kaybı ve otonom işlevlerin kaybı başlayıncaya kadar. Aşı ile vücuda kabul ettiğiniz aluminyum, beyinden bir daha cıkarılamaz, tedavisi yok. Non curable. Geri dönüşü yok. Non reversable. Aşı vurduran kişi, orta uzun vadede zeka geriliğine maruz kalacağını bilmelidir. İğneyi cok seviyor ve sık vurduruyorsanız, bu zeka geriliği daha erken de olabilir tabi.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • Günlük su tüketimiyle alınan alüminyum miktarı bir doz aşıdan alınan miktardan kat kat daha fazlasıdır.
  • 2020 dünyasında konuştuğumuz konulara bak cehalet almış başını gidiyor.
  • Yil olmus 2020 hala insanlar viruslerle ugrasiyor. Gercek cözüm asilar degildir, sorunu kökten cözmek icin Viruslerin hucrelere sizmasi önlenmeli, bunu basardinmi ne asiya gerek kalir nede Ilac Endüstrisine . Asi ile viruslere karsi savasmak bataklikta sivrisinek öldürmeye benzer, batakligi kuruttunmu sorun kökünden hallolmus olur!
  • Üşenmedim baktım.

    Aşılardaki alüminyum miktarı 0,2 ila 0,6 mg/ml imiş.

    Aşı başına enjekte edilen ilaçlar 1ml'den az. 0,2 veya 0,5 ml gibi değerler.

    Yani aşı başına 0,04 ila 0,3 mg gibi alüminyum var diyebiliriz.

    Suyun içindeki alüminyum litrede 0,2mg dan az ise güvenli sayılıyormuş.

    Günlük alüminyum alımının %5 ila 10'unu suyla alıyormuşuz.

    Ortalama bir insan günlük olarak 2-10 mg alüminyum alıyormuş yiyecek ve içecekten.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • aşıların içeriği hakkında SIFIR bilgiye sahip olarak herkes konuşmuş, malum konuşmayı severiz, konuşun tabi görüş sizin görüşünüz,

    ama biraz araştırmayı deneyin bence,

    mesela dünyada özellikle avrupa ve amerikada aşı yüzünden çocuklarının hayatı kararan ve bu nedenle açılan davaları araştırın mesela,

    mesela 2016 yılında yayınlanan "Vaxxed: From Cover-Up to Catastrophe" isimli filmi izleyin, ve o filmin vizyona sokulmadığını çoğu televizyon kanalında oynatılmadığını aklınızın bir köşesine yazın!

    dünya sağlık örgütü denen kurumun hiç masum olmadığı,

    afrika gibi ülkelerde insanlara denek hayvan muamelesi yapıldığı,

    birçok ülkede uydurma virüsler çıkartılıp, milyarlarca dolar değerinde o ülkelere aşı satılması,

    bizim ülkemizde de bazı virüslerin bu şekilde uydurularak, bir tek insan ölmediği halde, milyonlarca hayvanın telef edilmesi ve ülkemize verilen aşılara milyarlarca lira para ödenmesi, ve o aşıların çöp oluşu, neyse yazacak çok şey varda, biz konuştuğumuzla kalırız.

    bu arada dünyada kanunen kimseye zorla aşı yaptırılamaz, bilginiz olsun.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: abrahamme

    aşıların içeriği hakkında SIFIR bilgiye sahip olarak herkes konuşmuş, malum konuşmayı severiz, konuşun tabi görüş sizin görüşünüz,

    ama biraz araştırmayı deneyin bence,

    mesela dünyada özellikle avrupa ve amerikada aşı yüzünden çocuklarının hayatı kararan ve bu nedenle açılan davaları araştırın mesela,

    mesela 2016 yılında yayınlanan "Vaxxed: From Cover-Up to Catastrophe" isimli filmi izleyin, ve o filmin vizyona sokulmadığını çoğu televizyon kanalında oynatılmadığını aklınızın bir köşesine yazın!

    dünya sağlık örgütü denen kurumun hiç masum olmadığı,

    afrika gibi ülkelerde insanlara denek hayvan muamelesi yapıldığı,

    birçok ülkede uydurma virüsler çıkartılıp, milyarlarca dolar değerinde o ülkelere aşı satılması,

    bizim ülkemizde de bazı virüslerin bu şekilde uydurularak, bir tek insan ölmediği halde, milyonlarca hayvanın telef edilmesi ve ülkemize verilen aşılara milyarlarca lira para ödenmesi, ve o aşıların çöp oluşu, neyse yazacak çok şey varda, biz konuştuğumuzla kalırız.

    bu arada dünyada kanunen kimseye zorla aşı yaptırılamaz, bilginiz olsun.
    Evet, burada %100 emin olarak konuşan, aşıları şartsız savunan arkadaşlar bir izlesin derim o belgeseli... belgesel'de gerçekler inkar edilememiş, ama yayını yasaklanmış, bu da çok çok ilginç...

    Bu arada böyle yazarken aşı karşıtlığını savunmak ve haklı çıkarmak için yazmıyorum...

    Benim sadece daha önce yazdığım gibi şüphelerim var... basit gıdalarla bile kanser riskini bilinçli artıran kapitalist düzenin senin içeriğini sorgulayamadığın aşıya zararlı bişey koymayacağına inanamıyorum sadece...

    Komplo teorilerini geçin, aşının zararları hakkında açıklama yapan tüm bu doktorlara batan ne? Neden yapıyorlar? Sizin düşündüğünüz gibi dini sebeplerden mi? Bence hayır...

    Dünya sağlık örgütünün Afrika'dan çocuk yaşta kızları kaçırıp pazarladığı, çalışanların kız çocuklarına tecavüz ettiği belgelenmiş, ne masumiyeti...




  • T.C. Anayasası Madde 42 – Kimse, eğitim ve öğrenim hakkından yoksun bırakılamaz.
  • Vaxxed: From Cover-Up to Catastrophe isimli film sansürlenmiş ve yasaklanmış...

    Filmin internetteki türkçe özeti, alıntıdır:

    "Karma aşısının otizmi tetikleme oranlarında cdc'nin (centers for disease control and prevention) manipülasyon yaparak bu karma aşı firmalarına kıyak geçmesinden bahsedilmektedir. cdc içerisinden bir yetkilinin günah çıkarma adına paylaştığı mmr deneylerine yönelik manipüle edilen veriler ve toplantı tutanakları programın ana çerçevesini oluşturmaktadır. Onbinlerce ailenin mmr aşısı yaptırdıktan hemen sonra çocuklarının nöbet geçirmesinin ardından tıbbi kayıtlara göre herhenagi bir problemi olmayan bu çocuklara otizm teşhisi konulmasının tesadüf olamayacağı belirtilmektedir. Bazı ailelerin çocukları ile ilgili videoları ve röportajları bulunmaktadır. Bu çalışmayı savunan bilim adamlarına göre bu aşının yaygınlaşması ve otizm'in çocuklarda görülme oranı hızla artmaktadır. 1930 yılında 1/15000 olan bu oran günümüzde 1/45 e kadar çıktığı belirtilmektedir. böyle giderse 2050 yılında bu oranın 1/2 (erkek çocuklarında %80) olacağı düşünülmektedir."

    Şimdi internette birçok ünlünün bile insanların bu belgeseli izlemesi gerektiğine dair demeçleri görünce insan şaşırıyor... Burada %100 emin konuşan arkadaşlara o yüzden şaşırıyorum, sanki aşı firmasında çalışıyorlar, sanki aşının tam içeriğini biliyorlar, sanki uzun vadeli araştırmaların sonuçlarını biliyorlar.

    İnsanlar aşı olmak istemiyoruz demiyorlar, aşı yaparken bilinçli bazı hastalıklar tetikleniyor diyorlar.

    Doğru mu değil mi ben bilemem, ama doğrusu tam öğrenilemiyor, nedenini bu konuyu okuyarak bile bulabilirsiniz... AMA dediğinizde bile insanlar ana akım medya ve haberlerden aşırı etkilendiği için anında linç girişimine başlıyorlar.

    Sacece bir dipnot:
    2 oğlum var ve her ikisine de aşı yaptırdım... ama bu şüphelerim olmadığı anlamına gelmez!!!



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Bethesta -- 6 Şubat 2020; 16:8:2 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: asderty

    Üşenmedim baktım.

    Aşılardaki alüminyum miktarı 0,2 ila 0,6 mg/ml imiş.

    Aşı başına enjekte edilen ilaçlar 1ml'den az. 0,2 veya 0,5 ml gibi değerler.

    Yani aşı başına 0,04 ila 0,3 mg gibi alüminyum var diyebiliriz.

    Suyun içindeki alüminyum litrede 0,2mg dan az ise güvenli sayılıyormuş.

    Günlük alüminyum alımının %5 ila 10'unu suyla alıyormuşuz.

    Ortalama bir insan günlük olarak 2-10 mg alüminyum alıyormuş yiyecek ve içecekten.
    konu kapandı işte bu kadar
  • quote:

    Orijinalden alıntı: neroavalon

    konu kapandı işte bu kadar

    Alıntıları Göster
    1930 yılında otizm oranı 1/15000, günümüzde otizm oranı 1/45... aşılarla birlikte oran aşı olan insan sayısı ile doğru orantılı artmış... tesadüf mü yani? Ben kesi aşı demiyorum, sadece merakımdan soruyorum... sizce tesadüf mü?
  • Liseden bir arkadaş, bir arkadaşın villasını ziyarete gitti. Villada güzel bir köpek var. Arkadaş köpekleri sever. Aceleyle, elini koklatmadan (yani köpekle tanışmadan) sevmeye başını okşamaya calışmış köpek ani bi hareketle arkadaşın başmarmak işaret parmağı arasını delecek şekilde ısırmış. Köpeğin aşıları düzgün yapılıyor yani köpek kuduz değil fakat "ya kuduz ise?" işte bu düşünce ile arkadas devlet hastanesine "aşılı hayvan kuduz olur mu, ısırsa sorun olur mu" diye sormaya gider. Doktor soruyu dinledikten sonra "1 tetanoz 5 kuduz aşısı 3 kuduz serumu" yazar! Arkadaş şokta. Fear Uncertainty Destruction / Korku Belirsizlik Yıkım anı. Arkadaş korkuyla tetanoz ve kuduz aşılarını vurdurmuş. Diyor ki omuzdan vurdular, öyle damara enjekte değil. Omzu günlerce ağırır. sonra kuduz serumu... serumdan sonra kulaklarında bir çınlama / tinnitus. Yan etki? Geçici mi kalıcı mı? Geçididir diyerek aşı daha olmuş fakat cınlama daha da artıyor ve o anda aşı ve serumların bu yan etkisinin kalıcı gibi görünmesi dolayısıyla arkadaş harekete geçiyor. Köpek sahibi arkadaşı arayıp köpeğin sağlık durumunu soruyor. Köpek gayet sağlıklı kuduz belirtisi hiç yok. Arkadaş riske girerek aşı ve serumların kalan dozajlarına gitmeme kararı alıyor. Aşı 3, serum 2 dozaj eksik. Aradan bir hafta geçiyor. Köpek sağlıklı, kudurma yok. Arkadaşta kudurma yok fakat kulak cınlaması bonus olarak kalıyor.

    Aşı ve serumu bıraktıktan 10 gün kadar sonra cepten bir telefon. Aile hekimi arıyor. Arkadaş durumu açıklıyor, köpek 15 gündür sağlıklı, kuduz virüsünün kuluçka süresini hesaba alsak kuduz falan yok. Aile hekimi, yönetmelik ve prosedürden bahsederek yani işte "toplum sağlığını ilgilendiren, ölümcül bulaşıcı hastalık" falan, aşı ve serumu kendi isteğiyle terk ettiğine dair yazılı belge imzalamalısınız" diyor. Arkadaş belge imzalıyor.

    Aşılar aynı anda vurulunca virüsü değil, beyni vuruyor. Arkadaşın tinnitusa yakalanması bunun ispatı.

    Bunun sebebi alimunyum değil. Bazı arkadaşlar içme suyunda da alu var, aşıda olsa ne fark eder diyorlar. Bir tetanoz bir kuduz aşısı aynı anda vurulunca aşının içindeki binbir ceşit, ne olduğu belirsiz maddeler beyni vuruyor ve kalıcı hasar bırakıyor. Net.

    Arkadaş akıllı birisi fakat işte doktorun sözünü dinleyerek akılsızlık yapmış. Ona anlattım. Asla doktora güvenme.Bankacı, araba tamircisi, pazarlamacı vs ye güven, ama doktora güvenme! Cunku onlar seni kafaladığında maddi kaybın olur, telafi edebilirsin ama doktora güvenirsen sağlık kaybını telafi edemezsin. Arkadaşın tinnitus problemi devam ediyor.

    Bu yaşanmış deneyimleri anlattığımda birilerinin cıkıp "cahil" demesi :) Veya 2000'lere kadar aşı içinde civa vardır diyorum, birileri cıkıp "dünya küredir" diyerek yanıtlıyor :) Bu da işin komedi tarafı :)

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Bethesta

    1930 yılında otizm oranı 1/15000, günümüzde otizm oranı 1/45... aşılarla birlikte oran aşı olan insan sayısı ile doğru orantılı artmış... tesadüf mü yani? Ben kesi aşı demiyorum, sadece merakımdan soruyorum... sizce tesadüf mü?

    Alıntıları Göster
    1. Kaynak ne
    2. 1930 yılında otizm diye bir hastalık yaygın olarak biliniyor ve bu teşhis konuyor muydu?
    3. 1930'dan günümüze bir çok şeyin kullanımı arttı, iki şey bir arada artıyor diye aralarında bir ilişki var anlamına gelmez.
    Benzin tüketimi arttı, telefon kullanımı arttı, çamaşır deterjanı üretimi arttı. Otizm acaba eskisinden daha çok et yediğimiz için mi artıyor?

    Bu tip uydurmasyon rakamlar ve kulağa ilk duyuşta mantıklı gelen savlarla yapılan şarlatanlığa "psödobilim" deniyor. Malesef TV'lerde gündüz programlarında sürekli bu tip soytarılar çıktığından insanlar gerçekten bir komplo, gizlenen gerçekler olduğunu falan düşünüyor.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • başlığı her okuyuşumda arsız çocuk olarak okuyorum.
    bilinçaltım

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: 6341

    Bak mutasyona uğrayan virüs diyorsun. Mutasyona uğrarsa zaten sendeki aşı işe yaramaz. Mutasyonu es geçiyorum uzak durabilirsin o kişiden
    E iyi de virüsün yaşayıp, çoğalıp, mutasyon geçirebileceği ortamı sağlayan kim? Aşı olmayanların, aşı olanlar için tehlikesi bu zaten.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Sen bu zamana kadar nasıl geldin?

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • TRojka kullanıcısına yanıt
    Arkadaşım sen de haklısın ama bu insanların bedeni üzerinde söz sahibi olma hakkı vermez sana.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: önceki 910111213
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.