Yeni Kayıt
Konudaki Resimler
önceki
|
Hızlı 
Bildirim
AVM otoparkında yaşanan küçük kaza ve komikli değer kaybı davası... (4. sayfa)
Sıcak Fırsatlarda Tıklananlar
Editörün Seçtiği Fırsatlar
Daha Fazla 
Bu Konudaki Kullanıcılar:
Daha Az 
3 Misafir - 3 Masaüstü
Giriş
Mesaj
-
-
jasonmorhyne
J
kullanıcısına yanıt
Avukatlık ücretini karşı taraf ödüyor tam olarak ne demek açıklar mısınız?
Davayı kazandığınızda sizin avukatınız karşı tarafın vekiline karşı avukatlık ücreti ödetir, beni yordun boşu boşuna der:D
Ama açtığınız davada tuttuğunuz avukata ödediğiniz avukatlık ücreti hiç bir şekilde size dönmez kazansanız da kaybetseniz de, o ücret avukatın hakkıdır.
Avukat davayı kazandığında hem sizden hem karşıdan kazanır kısacası.
Sigorta tahkim bilmemnesi tamda bu işleri uzmanları tarafından ve 4 ay gibi kısa sürede, en az masrafla çözüme kavuşturmak için kurulmuştur. Karar kesindir karşı davalarla uğraşmazsın.
https://youtu.be/zEVxkRoI-hY?t=301
https://youtu.be/NqFJG01CqhY?t=195
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi AAABBBTR42 -- 5 Ocak 2017; 12:19:17 >
-
quote:
Orijinalden alıntı: AAABBBTR42
Avukatlık ücretini karşı taraf ödüyor tam olarak ne demek açıklar mısınız?
Davayı kazandığınızda sizin avukatınız karşı tarafın vekiline karşı avukatlık ücreti ödetir, beni yordun boşu boşuna der:D
Ama açtığınız davada tuttuğunuz avukata ödediğiniz avukatlık ücreti hiç bir şekilde size dönmez kazansanız da kaybetseniz de, o ücret avukatın hakkıdır.
Avukat davayı kazandığında hem sizden hem karşıdan kazanır kısacası.
Sigorta tahkim bilmemnesi tamda bu işleri uzmanları tarafından ve 4 ay gibi kısa sürede, en az masrafla çözüme kavuşturmak için kurulmuştur. Karar kesindir karşı davalarla uğraşmazsın.
https://youtu.be/zEVxkRoI-hY?t=301
https://youtu.be/NqFJG01CqhY?t=195
Anlaşılan sigortacı ya da iş takipçisisin. Davadan çıkan miktar ile tahkimden çıkan miktar aynı mı olur sence?
-
jasonmorhyne
J
kullanıcısına yanıt
Kafanız çok karışık, gerildiniz ve çirkinleşiyorsunuz:D
Önerdiğim yol, şahsi dilekçeyle yapılıyor dolayısıyla aracı yok:)
Ha meşgulsünüzdür, sizin adınıza vekalet verdiğiniz avukatınız da başvurabilir illa iş takipçisi arıyorsanız
-
Geçmiş olsun.
Ben kişisel olarak tampon veya far değişimini takmam. Ama bu değişim tramer kaydına girecek ve orada bir "çarpma" olarak görünecek.
Yukarıda örneği verilmiş, birinde kayıt var, değişmiş, serviste boyanmış tampon var. Birinde fabrikasyon boyası olan, tertemiz tramer ı olan bir araç. Bu durumda herkes ya hasarsız olanı alır ya da daha uygun olanı.
Ancak : sigortacilar plastik aksam için değer kaybı yazmiyorlar. Çok kez duydum. Yüzde 50 komik bir oran evet. Herkese de ayrı ayrı dava açılması "tuttuğunu koparmak isteyen avukat" izlenimi verdi.
Kolay gelsin -
adıdı
kullanıcısına yanıt
Hocam Tuverna değil, Tuvnera. Lütfen dikkat edelim. Kendisi bizim için bir efsaneydi, doğru analım. 
-
Hüseyin hocam geçmiş olsun, olay sizden yana kolaylıkla tatlıya bağlanacaktır diye düşünüyorum.
Kolay gelsin. -
quote:
Orijinalden alıntı: as2642
biri benim sıfır mercedesime amatör gibi geri geri gelip çarpsa ben de ne gerekiyorsa yaparım. komik olan ne onu anlamadım sizinkisi kıçı kırık bir şirket aracı olduğundan komik geldi heralde
Öncelikle değerli cevabınız için teşekkür ederim. Yanlış kişiye çattın. Kıçı kırık şirket aracım Türkiye'deki kıçı kırık vergi koşulları siz ölümlülere ağır geldiği için ülkeden çekildiğinde satış fiyatı 145.000TL idi, ki bu araba 2.0. Legacy'nin üvey evladıdır. Gerçek Legacy'ler 2.5'den başlar.
Hmmm... Düşünüyorum, diğer kıçı kırık şirket aracım A3 cabrio. Diğer kıçı kırık şirket aracım 57 2 kapı direksiz V8 Belair. Kabaca 120.000TL değeri var. Öbür kıçı kırık şirket aracım 58 I6 4 kapı direksiz Belair. Kabaca 100.000TL de onun değeri var. Kaldı ki aracım kıçı kırık olsa ne? Olmasa ne? Sonuç aynı. Araba bu. 4 tane tekeri var. Gidiyor ve duruyor.
Hepsi aynı riski taşıyor. Geri geri gelip biri dalgınlıkla vurabilir. Sindiremeyeceksen, binmeyeceksin. Tabii ki değer kaybı falan aç. Ama sonuçta geldi vurdu adam. Onu öyle ya da böyle sindirebiliyor olman lazım. Sen kaybının hesabını gene sor. Ben sorma demiyorum. Bu konuyu da "lanet olsun bu düzene" demek için açmadım. Kadının yasal hakkı. Kullanmış. Ben sizi bilgilendirmek ve süreçte minik çaplı bilgi edinmek için konuyu açtım. Kavga etmek için boş yere konuya yazıp konuyu kirletmeyin. Varsa bir derdiniz mesaj atın. Konuyu kirlettikçe gelecekte benzer bir şey başkasının başına gelse aradığı cevapları bulması zorlaşıyor. Gerek yok. Forumun amacı bilgi paylaşımı...
Neyse, kavga etmek için foruma girenler rica ediyorum benim konularımdan uzak dursun. Açtığım şu konunun tek bir amacı var. Bilgilendirmek. Başıma gelenleri yazacağım. Kaybedersem kim ödedi, sigorta mı ödedi, ben mi ödedim onu yazacağım. Kazanırsam nasıl kazandım, onu yazacağım. Amacım histeri kusmak, kavga etmek, tanımadığım insanlara laf atmak değil. O yüzden bu amaca hizmet etmeyecek yorumun ve yorumcunun gözümde zerre değeri yoktur.
Bahçeli dili ile konuşur isem: "Haydi şuradan!"
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Huseyin-ZST -- 5 Ocak 2017; 15:7:46 >
-
quote:
Orijinalden alıntı: jasonmorhyne
quote:
Orijinalden alıntı: Huseyin-ZST
İşin rengi değişti biraz şimdi. Detayları okudum. Sadece tampon değilmiş. Far ve far yıkama robotu da değişmiş. Üstelik kendi kaskosundan yaptırmış. Sebebini anlamadım. Karayolları dışında diye mi sigortama başvurmamış, kendi kaskosundan yaptırmış bilmiyorum.
Şimdi bir değer kaybı oluşabilir tabi. Bir şey diyemeyeceğim. Gene de %50 olacağını sanmıyorum. Hahaha! %50 olacaksa zaten aracı ben alırım %50'den. Merco'ya binmem. Sevdiğim 1-2 Merco modeli var. Ama satarım, güzel para kazanırım.
Sonuçta kaskom da olduğu için, sigorta "karayolları dışında" diye sorumlu olmadığını iddia ederse kaskoyu devreye sokarım. Ancak şimdi işin rengi değişti. İşim gücüm yok annemin yaptığı kazanın mahkemesinin yazılarını okuyorum ya... Neyse. Ailenin marabası da olduk. Kazayı sen yapmışın takibini de sen yap be yönetim kurulu üyesi... Bu yüksek yönetici tayfası çok gaddar valla...
İşin ciddi olduğunu kavradım yazıları okuduktan sonra. %50 kayıp iddiası ise hala bir geyik unsuru tabi. Sanırım bu işe avukatı salmak gerekecek. Sigortacıyla konuşacağım bugün. Ona göre avukatla da bir konuşurum. Gelişmeleri yazmaya devam edeceğim.
3'üncü şahıs olduğumdan çekirdek çitleyerek izliyorum şu an ve işin marabalığını yapıyorum. Araca satılamaz hükmü koydurmak da istiyormuş. Dur koydurmadan aracı bir bankaya rehinletip kredi limiti çıkarayım da pislik olsun.
Avukatı salmak gerekecek falan hoş laflar değil, çok saygısız bir insansınız...
Davayı kaybedip üzerine de avukatlık ücreti vs ödeyeceksin, sindirmen lazım artık bunları. Ee madem koskoca anonim şirketiniz var, yönetim kurulu üyesiymiş anneniz size dokunmaz heralde dimi.
Kasko meselesine geçince, herkes böyle bir kazada kaskodan yaptırıyo, kasko şirketi ileride size ve sigorta şitketinize dava açacaktır. Bu dava ile uğraşmamak için bu yönteme başvurmuşlar.
Şu sigorta tahkim bilmemnesine başvurun, avukata para vermeyin kafası yaşayanları da anlamak mümkün değil. Avukatın parasını zaten karşı taraf ödüyo, Allah aşkına 2 bine kapatmak varken hangi sigorta şirketi 10 bin vereyim der... Milleti enayi yerine koyuyolar, yok davayla uğraşmıyon, yok masraf olmuyo diye...
Avukatı salmak deyince neden bozuluyorsunuz ki? Aksine avukata yüklenmiş karizmatik bir görev var ortada:
Ne diyeceğim? "Avukatı serbest bırak!" mı diyeceğim? Yoksa gavur gibi "Release the lawyer" deyip esprinin içine mi edeyim? Ülke içi ve uluslar arası geyikleri ve bunun oluşturduğu jargonları takip etmekle alakalı tabi. Herkes esprilere ilgili olacak diye bir şey yok. Tabirimi yanlış anladı iseniz bilgilendirmemi yapmış olayım. Ortada kötü bir niyet yoktur.
Bu işin sonucu ne olacak bilgilendirme amaçlı açtığım bir konu bu. Ben mi ödeyeceğim, sigorta mı, kasko mu göreceğiz. Ne çıkarsa çıkacak zaten. Hazmetmek hazmetmemek meselesi değil ki bu. Diğer insanlara bak böyle bişiy var ahali demek asıl amaç. Bu süreçte sigortacı ve avukatla konuşurken bomboş gitmemiş olmama da yarıyor tabii bura. Çoğunluk hezeyan kusup yok yere kavga etmeye çalışırken, küçük bir azınlık da güzel bilgiler veriyor. Ufak tefek bilgi edinmeme de yarıyor. Ancak temel amaç diğerleri de görsün, neler olabilir, başlarına neler gelebilir bilsin.
Yoksa ne olacak en kötü? 5000TL değer kaybı, ne sigorta ödedi, ne kasko diyelim. Olup olacağı en kötü senaryo bu. Öderim. Ancak pek sanmıyorum böyle bir şey olacağını. Ben sigorta veya kasko ile işi çözerim. 25 yıllık müşterilerine madik atmazlar.
-
quote:
Orijinalden alıntı: palpatine48
200 bin liraya mercedes al. kapalı garajda araba kullanmayı bilmeyen biri geri geri çıkarken gelsin tamponunu dağıtsın. olay kara yolunda olmadığı için karşı tarafın sigortası ödeme yapmasın, kendi kaskondan yaptır. hasarsızlık indirimin bozulsun. kasko primin fırlasın. aracı satacağın zaman alacak kişi tamponu ileri sürüp başında çingene pazarlığı yapsın.
Tüm bunlar sana patlarken biri de çıkıp "nolacak yea altı üstü bir tampon 2-3 bin liranın peşine düşüyorlar yazık" diye ahkam kessin.
şu olay başına gelse bir kucak taşla, 2 avukatla peşine düşecek adamlar gelip suçsuz, alakasız adamla dalga geçiyorlar. yeni Türkiye'de böyle tipler prim yapıyor demek ki. dürüstlük enayilik olmuş.
İnatla bilmeden yorum yapmaya devam ediyorsunuz. Gerekli bilgiyi de verdim, 20 yıllık şoför yapmış bir salaklık dedim. Boşa uzatıyorsunuz. Hayır bir de Sith Lord'ları akıllı olur. Leb demeden leblebiyi anlar. Yoksa bir kendin, bir çömezin, koca cumhuriyeti nasıl imparatorluğa çevireceksin? Haaaa... Belki de ondan 5-7 çapulcu isyancıya yenildiiin... Şaka şaka... Lan tamam! elektrik basma tamam! Inını!? Şaka yaptım lan... Tamam tamam bırak şaka... Daaarthh, darth evladım neredesin bir el atsan?!...
Karayolları dışında da olsa trafik sigortası yaşanan bir kazada karşı tarafın hasarını ödemekle yükümlüymüş. Bu konuda emsal kararlar varmış. Ben de bilmiyordum. Çok saygı duyduğum bir abi, sağolsun özel mesaj atıp linkini verdi. Yani, karşı taraf hasarını benim sigortamdan talep edebilirmiş. Etmemiş. Bana ne abi etmemişse? Ben olsam reddedecek olsa da talep ederdim. Yani, karşı tarafn kaskosunu kullanmasında da benim bir suçum yok.
İnatla da aynı şeyi tekrar ediyorsunuz. "Araba kullanmayı bilmeyen biri bik bik bik..." Sonra da aynı saçma yaya örneğini veriyorsunuz. Trafikte önündeki ani freni koydu. Duramadın vurdun. %100 suçlusun. Ya önündeki yaya olsaydı? Yaaa gördün mü araba kullanmayı bilmiyorsun... Süper saçma olmadı mı? 25 yıldır araba kullanan birine gitti salak saçma bir kaza yaptı diye "kullanmayı bilmiyorsun" demek... Koldan vites manuel kullanmış birine "kullanmayı bilmiyorsun" demek. Hayatında senkromeçsiz araba kullanmamış, onu geçtim, muhtemelen abs'siz araba bile kullanmamış biri olarak saçman sepelek konuşmak... Çok mu abarttım? Belki ABS'siz araç kullanmışsınız evet. Muhtemelen hepimiz yetiştik o döneme.
Saçma şeyler bunlar. İnat etmeyin. Ortada bir kasıt yok. Karşı tarafın da varsa bir derdi ve haklıysa ama benim sigortamdan, ama kaskomdan, ama şirketimden kaybı karşılanacak zaten. Size ne oluyor o zaman? Hakkında konuştuğunuz kişi de annem. Ağzınızı toplayın o yüzden. Yaşanmış bir kaza. Sonucunda olanları paylaşıyorum. Örnek olsun diye, bir başkasının başına gelirse ne yapması gerektiğini öğrensin diye. Kavga etmeye açmadım konuyu. Kavga edesiniz varsa başka yerde edelim. konuyu kirletmeyelim.
Not: Annem gitse senin arabanın tepesine çıksa (tam manası ile) ve "bu beni kesmedi ben bir daha çıkacağım" dese, gerekirse sonrasında kendi arabamı satar sana borcumu öderim; ama onu da oraya çıkartırım.
Kusura bakmayın. Anadır. Size yenisini alırım.
Neyse gerilmeyelim. Amaç bilgilendirmek. Bunu unutmayalım. Haklıysam kazanırım. Haksızsam kaybederim. Buna bir isyanım yok. Kaybedersem de sigorta, kasko ya da şirket karşı tarafın kaybını ve masraflarını öder. O yüzden siz de gerilmeyin. Her kaza yapana da aynı örnekle mi çıkıyorsunuz merak ettim: "Ya orada yaya olsaydı!?" Vururdum evet. Allahtan yoktu. Bir de bir mesajınızda da ayna ve makyaj geyiği yapmışsınız. Hem seksist hem de biraz fakir buldum. Bizim arabalarda güneşliklerde otomatik aydınlatmalı makyaj aynaları var bebeem. Makyaj için barzo gibi dikize eğilmemiz gerekmiyor. İşte herkes karanfil bıraktı malum...
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Huseyin-ZST -- 5 Ocak 2017; 15:55:13 >
-
adıdı
kullanıcısına yanıt
Bunu neye dayanarak söylediğinizi gerçekten çok merak ediyorum bir beton şirketinin filo yöneticiliğini yapan biriyim. En az kazası olan arabamız bile yaklaşık olarak senede 50 civarına kazaya karışmıştır. Çoğunda kusur karşı tarafta oluyor ve genelde kör noktadan kaçmaya çalışanlar oluyor ama yine de bizim şoförlerin de kusuru olan kazalar oluyor. Sizin dediğiniz gibi bir durum olsaydı 600 aracımızın tamamının kasko ve sigortasız olarak dolaşması lazımdı. Doğrudur sigorta şirketleri pek hasar oranı yüksek araç barındıran şirketleri sevmez ama tamamen yapmaz bilgisi de yanlış bir bilgidir. Sonuçta hasar oranına göre prim alıyorlar sizden.
< Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı > -
Huseyin-ZST
kullanıcısına yanıt
Konudaki yorumların tamamını okumadım. Dolayısıyla yazdılar mı bilmiyorum...
Sizin davaya itiraz dilekçeniz kabul edilmez. Taraf değiliz demekle olmuyor o işler :)
Sigorta şirketi ile beraber kaza yapan taraf müştereken ve müteselsilen sorumludur. Yani davacı kişi borcun tamamını bu sorumlulardan talep edebilir. Sorumlulardan biri de sizsiniz. Sizden de talep etmesi doğru. Ha siz cebinizden ödersiniz, sonra bunu Sigorta şirketinden geri almak istersiniz o ayrı.
Sizinki allahtan ufak kaza. Misal şöyle düşünün; aracınıza kasko yaptırdınız, kaskonun verdiği teminat 30.000 TL. Sizin suçlu olduğunuz kazada karşı tarafa vermiş olduğunuz zarar 50.000 TL. Şimdi zarar gören, davayı sadecd kasko şirketine açsa en iyi ihtimalle 30.000 lira alacak. E geri kalan 20.000 Tl ne olacak? Üstüne soğuk su mu içecek? Bu sebepten ötürü siz de davanın tarafısınız.
Fakat dert etmeyin. Sizin olayınızda kasko şirketi avukatları gerekeni yapacaktır. Teminat kapsamında olan bir zarar söz konusu çünkü.
< Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
-
Arka tamponuma çarpıp kaçan mı dersin, komşunun sol kapıya çarpıp eliyle temizleyip gitmesi mi. Bir sürü şey geldi böyle küçük küçük ama bir insan gamsızsa gamsızdır. Kamera kaydı veya tutanak yoksa da ispatlayamazsın. Şahsen ben ispatlasaydım gene uğraşmazdım bu ülkede park yeri yüzünden insan öldürüyorlar ne gerek var onla uğraşmaya. Gittim boyattım tamponumu kafam rahat. O nedenle bir suç işlendiyse karşıdakinin ne olduğu belli olmadığı için her konuda anlaşıp gerekirse belgeler imzalatıp ayrılmak gerek oradan. Sonra bunlar çıkınca insanın canı daha çok sıkılıyor. Örneğin ben haklı bile olsam öyle kurallar var ki karşıdaki haklı durumuna düşüyor, aldığım paranın faiziyle geri ödemem gerekebilirdi. Çok uzun zamandır da severek takip ettiğim bir forum üyesisiniz buradaki yorumlara takılmayın kişiyle bir şekilde anlaşın veya avukatlar yoluyla anlaşın en büyük kazanız bu olsun, geçmiş olsun.
-
Ya arkadaşlar şahıs neden ödesin ?
Ne diye sigorta yaptırıyoruz o zaman ?
Kanunlar çok açık , açın okuyun.
Eğer, alkol, ehliyetsizlik, bilerek ve isteyerek cana ve mala kasıt yoksa, harici hiçbir kazadan şahistan para alınmaz. Sigorta karşılar .
Ancak sen arabayla 10 kişiyi öldürmüşsündur, senin sigortanin bir ödeme gücü var, atiyorum en fazla ölümlü kazalarda 300 bin öder.
Ya da jettayla Ferrariyi bicmissindir ve hata yuzde yuz sendedir 90 bin lirasini karşılar gerisini senden alir.
Sigorta yaparken ek ucret odeyerek bu oranları artirabilirsin. -
Ulan bidaha yazacam ya hirsimi alamadim 
Ya sen 150 bin lik araba aliyorsun, 3-5 liralik degersiz seyelre takmaman lazim.
Kendimden ornek vereyim : ben memurum haddim capim bellidir. Daha önce 70 bin liralik arabam vardi, sokaga cikarirken park ederken , trafikte vs kasılıyordum. Aman cizilekcek mi, deger kaybedeck mi , vs diye .
Sonra farkettim ki haddimi aşan meblağlı ürünlerin kölesi oluyorum fight club taki gibi, sahip oldukların sonunda sana sahip oluyor...
Simdi o bütçeyi biraz asagi cektim, kademeli olarak. 40 bin civari bi arac kullaniyorum. Daha rahatim, huzurluyum.
Toplam malvarlığı, yillik kazanc, yürütme maliyeti felan hesaplanarak bi bütçeyle arac alinmali. Ki kaybettiginde uzulmeyesin.
Yoksa 40 bin benim arabam. 40 bin kadar nakitim var eder 80 bin. Ustune de 60 bin ceksem memur tayfasi icin en kralini alabilirim. .
Onemli olan almak değil yürütmek !!!!! Varını yoğunu arabaya yatirirsan gece uykularin kacar.
Arabasi çizildi diye sıkıntıdan vücudunda lekeler oluşan, burnu şişen arkadasim var.
-
Bu dediğinize katiliyorum. Herkes rahat edeceği bütçedeki arabaya binmeli, yoksa aracın kölesi olunuyor. Ancak değer kaybı peşinde koşmayı saçma bulmuyorum. Zengin için 2-3 lira önemsiz olabilir eyvallah da, eğer bende bir hakkı varsa, neden bıraksın ki hakkını?
Bu iş için idik didik ve komik bir savunma yazmak, kaza sonrası ağlayıp bağırmak çağırmak falan benim takıldığım mevzular... Gereksiz bir durum. Ben onun yerinde olsam dava acmazdim da, o açmış. Bunu da yadirgamiyorum yani. Sonuçta hakliysa da parasını alsın. Onda da değilim. Neticede yasal hakkı.
Ama ağlayıp bağırıp cagirmasaydi iyiydi. Kendine zarar. Araba mi sana çalışıyor, sen mi arabaya çalışıyorsun? Zararın var olduğuna inanıyorsan zaten yasal hakkın var, karşılanır. O zaman neye agliyorsun, bagiriyorsun? 65 yaşındaki kadını uzuyorsun geriyorsun?
Bu kadar. Yoksa davasında değilim. Önce kendimi savunurum. Tutturamazsam bunun masrafı olacaksa da ben onu sigorta, o da olmazsa kaskoya odetmeye bakacağım. Hukuki prosedür kısaca.
-
Link>>https://forum.donanimhaber.com/sbn-trafik-sigortasi--117652111#118366941
Zamanında yukarıda linkteki konuyla ilgili özelden görüşünü aldığım, sigorta hukuku konusunda tecrübeli avukat üyemizin cevabını aşağıya ekliyorum.
''Sigorta sirketinin ödeme yükümlülügünü yerine getirmedigi durumlarda, karsi tarafin dava yoluyla sigortalidan alacaklarını tahsil ettigi durumlar hakkinda görüşünüz nedir? Bunlar olmamasi gereken hukuk kazalari mi, yoksa kanunlara mevzuatlara vs. uygun kararlar mi acaba?'' diye sormuşum.
quote:
Sigorta 150 gün ödeme yapmadı vs. de hikaye, senin elinde mahkeme kararı varsa, mecburen o ödemeyi yapacaklar. yapmazlarsa, alırsın icra memurunu yanına, gidersin ege sigorta genel müdürlüğüne ve server odasındaki bilgisayarı haczedersin 1 tane bile poliçe kesemezler.. o duruma düşmemek için mecburen ödeyecekler parayı.. bunun dışında, istersen teknik departmandaki ya da hasar departmanındaki bilgisayarları haczedersin, bilgi işlemdeki bilgisayarı haczedersin, şirket kitlenir kalır.. 1 hafta çalışamasa iflas eder.
quote:
Kaza olduğunda, sigortalı araç sahibi, sürücüsü ve sigorta şirketi birlikte sorumludur. araç sahibi benim sigortam var, git parayı ondan al diyemez.
mağdur olan taraf sadece araç sahibine dava açarsa ve araç sahibi davayı kaybederse tabi ki mağdurun zararını gidermek zorunda. ama araç sahibi ödediği tazminatı son kuruşuna kadar sigorta şirketinden geri alacaktır.
uygulamada böyle davalar olmaz, çünkü aklı başında hiçbir avukat gidip de sigorta şirketini taraf göstermeden sadece araç sahibine dava açmaz. çünkü bu davayı kazansa bile tahsil tazminatın tahsili garanti değil.. buna benzer davaları, sigorta hukukundan anlamayan avukatlar ege sigortaya el konulduğu dönemde, ege sigortayı mı yoksa güvence hesabını mı davalı olarak göstereceklerini bilemedikleri için, garanti olsun diye sadece araç sahibine açtılar burdaki arkadaşın bahsettiği de böyle bir dava. yani burdaki karar uygun, doğru bir karar ama davayı açan avukatın büyük hatası var, bu davada sigorta şirketini de taraf göstermeliydi. bu davayı kazansan bile araç sahibinin batık olduğunu, cebinde beş kuruş olmadığını düşün.. adamdan parayı alamazsın, sigorta şirketi davaya taraf olmadığı için, bu mahkeme kararı onu bağlamaz, bu durumda yeniden sigorta şirketine dava açmak zorundasın...
bunun dışında 22 gün içinde türkiyedeki herhangi bir mahkeden karar almak da mümkün değil, bu davayı bunlar açınca, karşı taraf ben parayı ödeyip sigorta şirketimden kendim tahsil edeyim, uğraşmayayım diye vermiştir. hmkya göre, ben dava açacağım, hakim dilekçemi inceleyecek, tutanak tutacak, dilekçemi karşı tarafa tebliğ edecek, karşı tarafın 14 gün cevap süresi var.. karşı taraf cevap verdikten sonra o dilekçe davacıya tebliğ olacak, davacının 14 gün cevaba cevap süresi var, sonrasında cevaba cevap dilekçesi davalıya tebliğ olacak, davalının bu dilekçeye de 14 gün cevap süresi var.. sonrasında aylar sonrasında ön inceleme duruşması yapılacak, ön incelemede karar verilmesi hukuken mümkün değil vs. sigorta davasını, davalı taarf kabul etmediği sürece 1 yıldan erken bitirebilecek mahkeme yok. arkadaş sallamış burda, açıkça yalan söylüyor.
-
Hüseyin her şeyi kabul etmiş,başına gelen olayı yazmış ve bu tip olaylarla karşılaşan olursa bilgilensin diye konu açmış...
Daha bunun üzerine işi kişiliğe dek götüren garip garip mesajlar yazmanın bir anlamı yok arkadaşlar...
Burada yapılacak olan şey konuyu takip edip sonucu görmek ve bu kıssadan bir hisse çıkartmak...
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi D@rbeli M@tk@p -- 5 Ocak 2017; 17:28:8 > -
Annen 65 yaşında değil mi senin? Hatta daha öncede birine vurup kaçmıştı falan?
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi UsainBolt -- 5 Ocak 2017; 18:39:51 > -
ülkede her işin suyu çıkıyor.
değer kaybı için tazminat talep edilebilmesi için ya kasıt ya da ağır tedbirsizlik aranmalı, bunun haricindeki şeyler trafiğe çıkmanın doğal rizikosu olarak kabul edilmeli.
bu saçmalık sürerse sigorta pirimleri iyiden iyiye uçar gider. sonucta kazanan sigorta şirketleri olur.
Ip işlemleri
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
