Şimdi Ara

Battlestar Galactica (2004-2009) (32. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
3 Misafir - 3 Masaüstü
5 sn
751
Cevap
7
Favori
38.494
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 3031323334
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Diziye başlamıştım, 3 bölüm izledim beni pek sarmamıştı. Genelde böyle beğenilen diziler sarmıyorsa o anki ruh halimle bağdaştırır, diziye ara veririm. Yaklaşık 2 ay sonra kaldığım yerden devam ettim ve hayranı oldum. Psikolojik anlatımları, bazen sarksa da harika akan bir kurgusu ve olağanüstü bir science fiction havası var. Number Six'i söylememe gerek yok bile. Şu anda da ikinci sezonu indiriyorum..

    Battlestar Galactica (2004-2009)
  • 2. sezon bitti, inanılmaz şeyler oluyor. Ayrıca şu soundtrack dizinin opening theme kısmına acayip oturmuş;

  • 3. sezon finali neydi lan öyle..
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Ed Wood

    3. sezon finali neydi lan öyle..

    Oooo Ed Wood hocam sen BSG yi izlememişmiydin yav. Efsanedir finali öyle bir bağlıyorlarki en sevdiğim finallerdendir
  • Üni sezonunu kapadık çok şükür günde iki bölüm gideceğim. Şu an 4. sezonu çekiyorum yarın başlarım sonra arada The Plan falan derken finale kadar yolumuz var. Hele ki finali iyi bağlıyorsa harikulade olacak.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Ed Wood

    Üni sezonunu kapadık çok şükür günde iki bölüm gideceğim. Şu an 4. sezonu çekiyorum yarın başlarım sonra arada The Plan falan derken finale kadar yolumuz var. Hele ki finali iyi bağlıyorsa harikulade olacak.

    Sen finali izlede bi hele ben aşırı beğendim senin yorumunuda merak ederim alıntıla beni
  • Tamamdır hocam unutmam seni..
  • Diziyi bitirdim. Kurgusuna, anlattığı olayların kronolojik düzenine ne kadar övgü sıralasam azdır. İnanılmaz bir dizi olmuş, hele o finali baya etkiledi beni. Bundan sonra Caprica ve Blood and Chrome'u izleyeceğim. Fakat onların bitmesini beklemeden uzun bir yazı yazmak için heyecanlanıyorum doğrusu.
  • http://tr.battlestar-galactica.bigpoint.com/
    diziden etkilenip başlamıştım oyuna. oynadıkça dizi aklıma geliyo. süper bi diziydi.
  • Türü science fiction olsa da, çok daha fazlası. Özellikle kurgusu bu diziyi inanılmaz bir yere taşıyor. Son sezonunda bunu fark edeceksiniz. Kendi içindeki kronolojisi öyle iyi yerlere oturtuluyor ki, bize hiç bahsedilmeyen mitolojik konularda bile söz sahibi olabiliyoruz. Tabii bir de dizinin psikolojik yönünü atlamamakta fayda görüyorum. Yapay zeka sisteminin temele oturtulduğu bu denli güzide bir dizide mindfuck olmazsa olmaz. Post apokaliptik dönemin veriliş atmosferi o kadar yoğun ki, bu psikolojik kısmı hissetmek çok daha fazla mümkün oluyor. Dizinin bazı yerlerinde durduk yere kurguda atlamalar olabiliyor. Bunların sonrasında verilen bölümlerde ise bu boşluklar güzel bir şekilde doldurulmaya çalışılmış.

    Dizinin en ilgi çekici yanlarından bir tanesi izlediğimiz karakterlerin gerçekte ne olduklarıyla ilgilenmek oluyor. Yani herkes şüpheli, birileri rol yapıyor ama bunlar kim sorunsalları seyir zevkini üst noktaya taşıyor. İlk sezondan başlayıp finaline kadar konu öyle bir noktaya geliyor ki, başında da bahsettiğimiz kurgusunun ne denli inanılmaz boyutlarda oturtulduğunun farkına varıyoruz. Gizemli bir dizi evet ama unutmamak lazımdır ki Lost'da öyleydi ama Lost inanılmaz saçma noktalara savruldu. İşte bu dizi gizemi verirken geçmişiyle birlikte olayları öyle mantıklı yerlere oturtuyor ki diyecek söz bırakmıyor.

    İzlemeye henüz başlamamış olanlar için içeriğinden bahsetmekte fayda görüyorum. İnsanların kendi faydaları için yarattıkları cylonların, bir süre sonra insanlara baş kaldırma ve isyan etme durumları oluyor. Buna 1. cylon savaşı deniyor. Bu savaş tam olarak 12 yıl sürmekte ve bunun sonrasında cylonlar birden savaşı kesip, ateşkes kararı almaktadırlar. Tam 40 yılın sonunda 12 koloniden biri olan Caprica adlı kolonide büyük bir yıkım gerçekleşiyor ve diğer kolonilerdeki hayatta kalan insanlarla birlikte Galactica adlı savaş gemisinde Dünya adlı gezegeni bulmak adına yola çıkıyorlar. Bu 12 koloniden bazıları tarımda, bazıları teknolojide, bazıları da din gibi alanlarda tanınır haldeler. Yıkımın Caprica'da olmasının nedeni en gelişmiş teknolojinin burada olmasından kaynaklıdır. Bu kolonilerde de humanoid cylon (insansı cylon) denilen cylon türleri var. Tamamen insan görünümünde, duyguları olan yapay zekalar. Fakat bunlardan bazıları cylon olduklarından habersiz, aktifleştirilmeyi bekliyorlar. İnsanların arasında büyük tehlike arz eden bu cylonları fark etmek neredeyse imkansız, herkes şüpheli durumunda.

    Karakterleri bu kısımda tanıtmaya pek de gerek yok. Çünkü her biri konu üzerinde ciddi etki yarattığı için ne söylesek spoiler'a girecek. Aydınlatma açısından dizinin kendi tarihi ve dizi içindeki argümanlar hakkında bolca şey yazılabilir diye düşünüyorum.





    Ana düşünce silah çıktı mertlik bozuldu (robotların yaratılışı) ve melezlerin sürekli bahsettikleri ''tüm bunlar daha önce oldu ve tekrar olacak'' üzerine kurulu. Ki burada bahsettikleri 'tekrar olacak' sözü gelecek adına şüphe uyandırıcı. Biliyoruz ki her şey sona erdikten sonra insanlar ve insansı cylonların ortak bir görüş birliği içerisinde centurionları serbest bıraktıklarını biliyoruz. Her ne kadar oradan günümüze 150,000 yıl geçmiş olsa da dünya'da yaratılan robotların gelecek adına tehdit oluşturduğu ve bırakılan centurionların her an tekrar geri dönebilecekleri yadsınamaz. Bu açıdan dizi, bize hep bir paradoksun yaşanacağını açık ve net bir şekilde söylüyor.

    Dikkat ederseniz dizinin çokça yerinde sürekli cylonların ve insanların kendi içlerinde inanılmaz çatıştıklarını görüyoruz. Darbeler, iç savaşlar, kişisel çıkarlar, Pegasus'un yaptığı inanılmaz soykırımlar hepsine zarar veriyor. Buradan sonra insanların, skinjobların geçmişlerine dönmekte fayda var;

    • Her şeyin sıfır, yani başlangıç noktası Kobol. Tüm insanlık tarihi Kobol'da başlayıp gelişim gösteriyor.

    • İnsanlar ilk önce kendilerine yardım etmeleri, bir nevi köleleştirmeleri amacıyla centurionları yaratıyorlar. Bunun sonrasında insansı cylonları yaratıyorlar. Diriliş teknolojisinin temelde yapı taşlarını yine insanlar oluşturuyor, teknoloji Kobol'da çok gelişiyor.

    • Centurionlar, insanlara ve skinjoblara karşı isyan edip inanılmaz soykırımlar gerçekleştiriyorlar. Bundan sonra insanlar ve skinjoblar Kobol'dan kaçıyorlar.

    • Buradan kaçan insanlar ve skinjoblar Alg Gezegeni'nde Umutlar Tapınağı'nı inşa ediyor. Buradaki Jüpiter'in Gözü, Kara Thrace ile doğrudan bağlantılı. Son beşli için de anahtar bir öneme sahip oluyor.

    • Sonrasında insanlar ve skinjobların yolları ayrılıyor. İnsanlar 12 koloniyi (Aerilon, Aquarion, Canceron, Caprica, Gemenon, Leonis, Libran, Picon, Sagittaron, Scorpia, Tauron, Virgon) inşa ederken, skinjoblar (13. koloni) ise earth adlı gezegeni aramaya koyuluyorlar.

    Yerleştikten sonra farklı hikayeler ortaya çıkmaya başlıyor.. Öncelikle insanları ve kolonilerini ele alalım.

    • İnsanlar 12 koloniyi inşa edip, bu gezegenlere yerleşiyorlar. Bu gezegenlerin her biri farklı alanlarda gelişme kaydediyorlar. Fakat, Sagittaron en fazla terörist eylemin gerçekleştirildiği, tıbbın ve tedavinin dinen bir sakınca olduğu bir gezegen konumundadır. Çoğu kişi tarafından sevilmezler, 12 koloni arasındaki bazı savaşların en büyük sorumluluğu bu gezegene aittir. Kısaca Battlestar Galactica'nin Orta Doğusudur..

    • Sütten ağzı yanmayan insanlar kendilerine yardım amaçlı olarak tekrar centurionları imal ediyorlar. Her şey aynen tekerrür ediyor, centurionlar isyan ediyorlar ve ilk cylon savaşı böylece başlamış oluyor.

    Skinjoblar ve earth


    • Cylonlar earth'ü bulup yerleşiyorlar. Tıpkı insanlar gibi burada medeniyet kuruyorlar. Ve yine insanlar gibi aynı hataya düşüp centurionları tekrar üretiyorlar. Bilim insanları burada diriliş sistemini tekrardan devreye sokmak için uğraşıyor. Son beşli bu yolda çok fazla ilerleme kaydediyorlar. Görünümleri birbirlerine kazandırırak yapmak istedikleri şeyler konusunda başarılı oluyorlar.

    • Centurionlar, earth adlı gezegene nükleer saldırı gerçekleştiriyorlar ve bu gezegen radyasyonla dolu bir çöp haline gelinceye kadar devam ediyorlar. Son beşli de ölüyor fakat diriliş gemisinde tekrar hayata dönüyorlar. Her ne kadar geç kalmış olsalar da, son beşli insanları bir daha centurion üretmemeleri konusunda uyarmak için kendilerine bir rota çiziyorlar. Yolculukları tam olarak 2000 yıl sürüyor. İnsanları buluyorlar fakat ilk cylon savaşı çoktan başlamış haldeyken..

    • Burada Ellen Tigh büyük bir atılım yaparak centurionlara, ateşkes önerip bunun karşılığında skinjob üretimini kendilerine öğretmeyi vadediyor. Bu teklifi kabul görüyor ve 40 yıllık ateşkesin temelleri atılıyor.

    • Son beşlinin yolculukları esnasında da centurionlar, hybridleri üretiyor.

    • Son beşlinin önderliğinde Number One (Cavil) üretiliyor ve Ellen Tigh ona 'John' ismini veriyor. Bundan sonra 7 skinjob daha üretiliyor ve Ellen'ın popüler bebeği Number Seven (Daniel) oluyor. Fakat John son beşlinin diğerlerine olan ilgisini kıskanıyor ve tam anlamıyla çakallığa bürünüyor. Zaten New Caprica'da ve diğer ortamlarda özellikle Ellen'ı elde etme çabası, arzulaması bir diğer gösterge. Number Seven'a özellikle kinlenip onu yok ediyor. Fakat ben tam anlamıyla yok ettiğini düşünmüyorum, nedenine sonradan değineceğim. Bununla birlikte John, son beşlinin hafızalarını çeşitli yollarla bir yere kaydediyor. İsmini de Cavil yapıyor.

    • Bundan sonra Cavil, son beşliye ders vermek amacıyla onlara bir bedene aktarıp, çeşitli kodlamalar ve blocklanmalara maruz bırakılmış hafızalarını geri veriyor. Tek amacı ise onların ölüp, yanlarında dirilmesi ve insanların kötü olduğu düşüncesinin enjekte edilmesi. Ancak son beşliden hiçbiri ölmüyor ve hepsinin yolu Galactica'da kesişiyor.

    • Cavil inanılmaz derecede kinli olduğu için diğer cylon modellerinin de hafızasından son beşliyle ilgili kanıtları yok ediyor. Fakat kendisinden önce gerçekleşen Jüpiter'in gözüyle ilgili olan ayrıntılardan haberdar bile değil. Sadece son beşli değil, beş bilim insanı..

    • Ve planlar yavaş yavaş işlerken, Baltar'ın da büyük yardımından kaynaklanan savunma sistemlerinin çökmesiyle 40 yıl sonra büyük işgal başlıyor. Bundan sonra iki ırk arasında amansız bir savaş başlıyor, tek ortak amaç dünya adlı gezegeni bulmak oluyor. Hatta insanlar New Caprica adını verdiklerini yeni bir yaşam olduğuna inandıkları bir gezegende konaklıyorlar. Fakat burası da cylonlar tarafından işgal ediliyor. Ve son beşlinin lideri Ellen burada ölüp, Cavil'in yanında uyanıyor.

    • Bu paralel süreçte cylonlar kendi aralarında iç savaşa sürükleniyorlar. 2,3,6 ve 8 numaralı modeller Cavil'in karşısında olurken 4 ve 5 numaralı modelleri Cavil'in tarafını tutuyorlar. Bu noktadan sonra ayrılıkçılar ve insanlar arasında bir ittifak başlıyor.

    • İki ırk Dünya'yı buluyorlar. Fakat radyasyonla harap edilmiş bu gezegen onlar için hiçbir şey ifade etmiyor. Yine aşırı radyasyonun yapay zekaya vermiş olduğu tepkime nedeniyle son beşli burada geçmişleriyle ilgili ilk kırıntıları topluyorlar.

    • Yine tıpkı cylonlar gibi insanlar arasında bir isyan çıkıyor fakat bu isyan bastırılıyor. Dikkat ederseniz cylonlar ne yaşarsa hepsini insanlar, insanlar ne yaşarsa tıpkısını cylonlar yaşıyor.

    • Bu olaylardan sonraki son zincir halkası da zaten Dünya'nın bulunması, ilk ilkel toplumların bulunması ve yerleşme süreci. 150,000 yıl sonra ise günümüzde, ilk yarı cylon yarı insan olan tek bir kadının soyundan geldiğimiz ve onun Hera olduğundan bahsediliyor. Sahnelerin ardından robotların gösterimi ise mükemmelin ötesinde.

    Şimdi karakterlerden bahsedelim, bu kısım biraz daha eğlenceli olabilir.

    William Adama | İnanılmaz derecede sert ve dikkafalı bir amiral. Ancak kendisine bir şey söylendiği zaman yalnız kaldığı anlarda bunu kendi halinde çok iyi sorguya çeken birisi. Gemisi için her şeyi göze alabilen birisi. Yani geminin varlığı ve insan hayatı için ekibindeki her askeri, görevliyi harcayabilir. Oğlu Lee ile arası hep soğuktu. Fkat böyle soğuk baba oğul ilişkisinin bağları her zaman daha kuvvetlidir bana göre. Her ne kadar farkında olmasalarda. Laura Roslin ile bana göre çok güzel bir tatlı aşk ilişkisi içerisindeydi. Bana amiral diyorlar ama çavuşu tokatlamasını da bilirim der gibiydi adeta. Boomer'ın kendisini vurması ise beni derinden üzmüştü.

    Laura Roslin | Normal bir öğretmen ya da başkandan çok daha fazlası. Bir kere Caprica'da yaşadığı hayat, iki kız kardeşini kaybetmesi, düzensiz yatak ilişkileri ve kanseriyle baya bir drama tadını yaşattı bize. En esrarengiz olayları, yıkımdan önce Baltar ve Number Six'i buluşup, samimi hallerde görmesi ve Hera'yı, Number Six, Baltar ve Boomer ile birlikte peşlerinde görmesiydi. Ki bu olay, dizinin direkt olarak final sekansıydı.

    Baltar ile arası her ne kadar iyi olmasa da onun sayesinde geçici de olsa kanseri bir nevi yenmeyi başarmış ve yaşamına devam etmiştir. Din, tapınak, tanrılara çok fazla kendini kaptırıp bir ara cemaat havası solumuş fakat dünya sözünün fos çıkması sonucu tüm inançlarını yıkarak hayatına devam etmiştir. Başkanlık seçimlerinde yaptığı hile ise, kendisinin neden amiral ile olduğunu anlamamıza neden olmuş ve yaşlı kurt tabirini hak ettiğini göstermiştir. Kimsenin gözünü yaşına bakmamıştır.

    Lee Adama | Kendisi gemide her rütbeye ulaşmış, her işi yapmış tek karakterdir. Bir tek paspas işine gark olmadı sanırım ama benim nedense en sevdiğim karakterdi. Dürüst olması, istediklerinin bilincinde olması ve en önemlisi asker olmasına rağmen hiçbir zaman katı olmaması onu iyi yapan temel şeyler.

    Ayrıca bu kadar iyi bir görünüme sahip olup karıyla kızla işinin olmaması ayrıca güzeldi. Kara Thrace ile inanılmaz boyutta karmaşık bir ilişkiye sahiptir, hatta sahip bile değiltir. Kardeşi, Thrace ile sevgiliyken çok fazla içip kardeşinin kanepede sızdığı sırada mercimeği fırına vermeyi denemişlerdir. Bu da yetmemiş Dee ile evli olduğu sırada kendisini çokça yine Kara Thrace ile aldatmıştır. Caprica'da bir çocuk meselesi yüzünden ayrıldığı sevgilisinin hep bir yerlerden çıkmasını bekledim ama olmadı. Kendisi New Caprica yerleşkesi sırasında inanılmaz kilo almış, işlerin yoluna girmesinden sonra düzelmiştir. Dizinin konusu içerisinde çok ciddi yapı taşlarından biri olmamıştır ama Lee candır..

    Kara Thrace | Bana göre dizinin bug'ı, en önemli karakteri. İşgal altındaki Caprica'ya ilk ayak basanlardan olup verilen görevi yerine getirmeye çalışmış, Jüpiter'in gözünü çizerek Umut Tapınağı konusunda bir ön bilgi vermiş, çocukken babasının öğrettiği notaları Hera'nın ona verdiği yıldız resmi sayesinde kullanıp ırkının dünya'yı bulmasını sağlamış, aynı notaların sesi son beşlinin uyanmasına sebebiyet vermiştir. Kendisinin yolculuk sırasında ölmesi ve sonra tekrar dönüş evresi ise bir diğer önemli olaydır. Ve bana göre earth'de cesedi ortaya çıkıp onu tekrar geri getiren şey Number 7 idi. O andan itibaren Baltar'ın bahsettiği meleklerden bir tanesi kendisiydi. Tüm bunlar, Kara'yı dizinin en önemli noktasına yerleştiriyor zaten. İster sevin, ister sevmeyin.

    Dizinin başlarında Saul Tigh ile sürekli papaz oluyordu. Aslında dengesiz bir kız, bunu da annesinden gördüğü muameleye bağlayabilirim. Number 4, Caprica'da kendisinden üreme ve tohum kaynaklı yararlanmak istediyse de oradan da kaçmayı başardı. Kendisinin östrojen oranı yüksekti aslında Number 4'e hak vermek lazım. Sevişmeyi çok seven bir hatundu. Lee'ye bence çok büyük haksızlıklar yapmış. Lee, Dee'yi kendisi de Samuel'i aldatırken birbirlerine bu yasak ilişkiyi anlatacaklarına dair söz vermişler fakat Kara, Samuel ile hain bir şekilde evlenmiştir. Lee, yine piç gibi ortada kalmıştır. Lee'nin kardeşi Raptor sınavlarından geçememesine rağmen ona bir kıyak geçeyim deyip çocuğun ölümüne yol açmıştır. Melezler kendisini hep insanlığı ölüme götürecek diyordu. Buna gerçekten anlam veremezdim. Neden böyle söylediler, Kara başka bir yolla gerçekten aslında insanlığın sonuna mı neden oldu bilemeyiz.

    Number 2'nin kendisine ayrı bir takıntısı vardır...

    Gaius Baltar | Gözlerini sürekli bir deli edasında açması, aksanı, yaptığı hareketleri ile dizinin en ilginç karakteri olma niteliği Baltar'a gidiyor. Caprica'da savunma sistemlerinin çökmesinde başrol oynayıp, kolonilerin sonunu hazırlamıştır. Number Six ile ilişkisi hep göz önünde olmuş. Gittiği her yere melek adını verdiği bir Six götürmüştür. Onun bu yaptığı şizofrenik hareketler başkalarının da dikkatini çekti. Yaptığı ayaklanmalar, teoriler, doktorluk ve bilim merakı, vulva sevdası kendisini garip kılıyor. Hatta bir savaş gemisinde haremi olan tek bilim insanı desem olayı özetlemiş olurum sanırım. Arada sırada girdiği din fetvaları ise önceden takındığı ateist havalarını siler nitelikteydi. Aslında öyle çok mucize yaşadı ki bir şeylere inanmaması mümkün değildi.

    Baltar'ın hep cylon olduğunu düşünürdüm. Kendisinin de öyle olabileceği yönünde dizi bir ara çokça mesaj verdi de zaten. Gerçekten garip bir karakterdi Baltar, balta girmemiş ormanlar.

    Skinjoblar


    Number One (Cavil) | Kendisi hakkında her şeyi söyledik. Cylonların en önemli ismidir. Ayrıca Galactica'da papazlık rolünü aldığı sırada son beşliyle arasındaki diyalogları dikkat çekicidir.

    Number Two (Leoben) | Kara Thrace takıntısı olan bir model. Hatta kendisini esir tutmuşluğu vardır. Bana göre modeller arasındaki en zararsızıydı. İnsanlara çoğu zaman hep yardımı oldu ve asla katı bir tutum sergilemedi.

    Number Three (D'Anna) | Muhabir olarak ilk gözüktüğü sırada şüphelenmiştim kendisinden. Spartacus'u bu diziden önce izlediğim için midir nedir hep de bir hainlik beklerdim o da oldu zaten. Kendisinin en önemli olayı tapınakta son beşliyi görmesi ve olayın Köroğlu ile sonuçlanmasıdır. Bundan sonra savaş yıldızına adım attığı sırada son beşli ile bakışmaları güzeldir, izlenesidir.

    Number Four (O'Neill) | Tipinden bir şerefizlik olduğu zaten belli olan bu model cylonların Cottle'ı olarak görev almakta. Caprica'daki üreme işlemlerin önemli bir pay sahibi var. Fakat o kadar inanılmaz işlevler yüklenen modellerden biri değil.

    Number Five (Aaron) | Aslında en salak cylon modeli budur. O yüzdendir ki Cavil kendisini canlı bomba olarak insan ırkının içine yollamıştır. İlk sezonlarda Number Six ile birlikte Helo'yu gözlemlemekteydi.

    Number Six (Tanrıça) | Benim için tanrıça yanlış anlaşılmasın. Keşke her cylon kendisi gibi olsa, ben soykırıma uğramaya razıyım. Baltar'a bu konuda çok kızardım. Müthiş bir kadın elinde varken sürekli başkalarından medet umardı. Ayrıca ilk bölümlerde Baltar'ı başkasıyla sevişirken izlemişliği bile vardır. Kıskanır ama trip atmaz, deli bir kırınganlık bakışı vardır. Dizideki en seksi karakter. Öhöm neyse kendisine dönelim..

    En önemli ikinci cylon modelidir. Öyle olduğundan dolayı önemli görevler kendisine verilmiştir. Dizide birçok yerde kendisini gördük. Caprica ise sürekli Baltar'ın yansımasını görmekteydi. Birbirlerine bu yansıma olayıyla acayip yardımcı oluyorlardı. Melek dense de onlar kimdi, neydi tam olarak belli değil.

    Number Seven (Daniel) | Kara öldükten sonra onu bir zaman için geri getirenin kendisi olduğunu düşünüyorum. Dizinin içinde kaldığımız bir diğeri gizemi.

    Number Eight (Sharon) | Genelde gönül işleri konusunda gördük kendisini ilk sezonlarda. Skinjob olduğunun farkına varmasını beklediğimiz ilk karakter olduğundan bize yansıtılan olaylar çok heyecanlıydı. Kendisi çok güvenilir bir görüntü çizer. Aslına bakılırsa çok fazla inanılmaz hatalar, yanlış yapsa da sırf bu sergilediği güvenilir görüntüden dolayı önemli işler kendisine yüklenir. En basitinden Cavil'in ona verdiği Hera görevini batırmıştır.. Helo ve şef arasında gidip gelmektedir. En başında Hera'nın anasıdır...

    Final Five (Son Beşli)


    Ellen Tigh | İlk gördüğümüzde bu kadar dağınık görüntü çizen bir kadının, son beşlinin başı olması ne kadar garip değil mi? En önemli karakterlerden bir tanesi daha. Öyle olduğunu son sezonda anladık. Cavil nasıl oldu da kendisini ve diğer dörtlüyü manipüle etti anlamadım doğrusu. Bir yolla mı kandırdık yoksa karşılıklı bir konuda şartlaştıktan sonra Cavil buna uymadı mı merak konusu.

    Saul Tigh | İçki problemi olan ikinci kaptan görünümlü son beşliden biri. Aklıma gelecek belki de en kişiden bir tanesiydi. Aslında son beşli olduğunu öğrendikten sonra bir cylon saldırısının son anda gerçekleşmeyeceğini sezip bombaların fırtılmaması yönündeki direktifi ilginç şekilde mürettebatta garip şekilde karşılanmadı. New Caprica'da tek gözü gitti, belki de Cavil'in Ellen üzerindeki sevgisi bunu yapmaya itti bilemeyiz.

    Galen Tyrol | Gemide Sharon ile yaşadığı yasak aşkla tanıdık. Her şeyin bakımı ve onarımdan sorumluydu. Bundan sonra git gide dizi içinde önemli noktalara adım attı. Aslında son beşlilerin üç tanesi git gide önemli noktalara adım atıp, son beşli çıktıkları sırada aslında bizi şaşırtmayacaklardı. Tyrol'ın merdivenden çıkıp atlamayı istediği rüya, sonradan karısı olacak Cally'nin suratını parçalaması, Cavil ile kendisinin cylon olduğuna dair varsayım muhabbetleri çok ilginçtir. Kendisinin yaşadıkları bir dramdır aslında. Kendisinden sandığı çocuğu, Hot Dog'ın çıkmış ve sevdiği kadın, Tory tarafından hain şekilde öldürülmüştür.

    Samuel Anders | Dizinin ortasında yerleştirilmiş bir kadar olup bu kadar kısa zamanda bir nevi hybrid mertebesine yükselmesi kendisini ilginç kılıyor. Caprica'da Starbuck ile yoğun bir tutkuyla aşk yaşamış bunun sonucunda kendisiyle evlenmiştir. Aslında hiçbir zaman onun olmamıştır.. Dizinin sonunda ise filo ile birlikte kendisi usul usul güneşe doğru sürüklenmiş, bitkisel yaşamına son vermiştir.

    Tory Foster | Son beşlinin en çarpık karakteridir. Hele ki Cally öldürdüğü sahnede ne kadar küfür ettim bilmiyorum. Bir ara azgınlık dönemi geçirip Baltar'a da sardı. Beşli arasında nitekim en etkisiz karakterdir.


    Hera | Hangi yolla, nasıl bu kadar kilit öneme sahip bilinmemekte. Kara Thrace'in çocukluğuyla, Hera'nın çocukluğu arasında çok ciddi bağıntılar seziyorum. Starbuck'a verdiği yıldız resmi, belki de Starbuck'ın piyano başına geçip o besteyi öğrendiği yaşla aynıydı.

    Mürettabat ve ekip


    Helo | En sadık insanlardan bir tanesi. Ne olursa olsun her zaman verilen görevi layıkıyla yerine getirdi. Athena ile Caprica'dan başlayan aşkı ile dikkat çekti.
    Dee | Acıdıklarımdan.. Esmer bir teni olup o gözlerinin verdiği ışıltıyı almak mümkünken, kepçe olması tüm büyüyü bozuyor. Lee'nin, kendisine aşık olmadığını hatta aldattığını bile bile bir şeyleri sürdürme sevdası dikkatimi çekmiş, takdirimi kazanmıştır.
    Felix Gaeta | Dizinin Patrona Halil'i oldu adeta. Yaptığında haklılık payı olsa da Tom Zarek ile yola çıkması kendisinin mağlup olmasında başlıca etkendir. Adam meclis üyelerini infaz etti lan daha ne olsun. Senin ayağın zaten gitmiş, çukurdasın.. Senin neyine isyan be Gaeta.. Yıllarca hizmet vermişsin ekibine, hatta ilginç bir şeklilde skinjoblarda sizden yana çıkmış isyanlardasın.. Ama her zaman sevdim seni.


    Ayrıca dizide öyle özgün soundtrackler mevcut ki her duruma, karaktere uygun müziği yansıtmayı başarmışlar.









    Bir diziyi daha izledik, Caprica ve Blood and Chrome'u izlemeden sabırsızlıkla içimi döktüm.

    So Say We All.....


    Battlestar Galactica (2004-2009)



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Ed Wood -- 7 Ağustos 2015; 21:47:24 >




  • Şu diziye nedense ısınamadım bir türlü mini series'i bitirip geçemiyorum diziye
  • Hocam gerçekten okurken dizi kadar keyif aldım eline sağlık. Beni unutmadığın için teşekkür ederim yoksa aklımdan çıkmıştı izledikten sonra unutma beni dediğim

    Ama bu güzel yazınızı başka mecralara yayın zira DH de kaliteli dizilere karşı alerji var; safya-yorum sayısı genelde az olan diziler.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Anthony John Soprano -- 8 Ağustos 2015; 11:58:57 >
  • Efsanee

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Rica ederim, ne demek. Bölümde sevdiğim üyelerden birisin ve benim için seninle diyalog kurmak ayrı zevk oluyor. Düşüncelerin için teşekkür ederim. Ayrıca yaptığım yorumları hep ekşi sözlükte'de paylaşırım, orada da baya ilgi görüyor. Dediğin gibi maalesef dh'de klasik, efsane olmuş dizilere ne yazık ki ilgi yok.

    Caprica, Blood and Chrome'u da izleyeyim sonra Band of Brothers'a geçeceğim. Dizi skalan benden çok daha geniş, bakalım BoB nasıl bir HBO dizisi.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Ed Wood -- 8 Ağustos 2015; 12:44:01 >
  • Harika bir dizidir, iki kere baştan sona izlemiştim, birincisi bekarken ikincisi evlenip eşime aşılamak için.

    Sanırım diziden sonra Cylonların planını anlatan ve sonra Adama karakterinin gençliğini anlatan filmleri izlemiştim, epey karışık bir yol izlemişim gibi hissettim bu konuyu okuyunca.
  • bir seni, bir de friendsi aklımdan çıkaramıyorum bee..

    -jump!

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Düşünmeye fırsat bulduğum zamanlarda düşündüğüm şeylerden birisi de bu. Aslında düşündüğüm demek düşünmeyi tercih ediyorum demektir, tercih etmesem de aklım bu diziye gidiyor. Genel bir sahneye değil, anlatmak istediğine. Bazen te yıllar önce izlemiş olduğum Ergo Proxy isimli animeye de aynı hisleri besliyorum. Bu bağlamda benim için travmalı geçen ve sonunda ayrılınan, keşfedilmeye değer bir sürü şey varken keşfedilemeyen ya da anlaşılmadan uzaklaşılan, hatırladıkça boğazda düğümlenme yapan eski sevgili gibi bu dizi.

    Ben de seriyi iki kere izledim. En son 3-4 yıl önce izledim. Keşke hiç izlememiş olsam. O yüzden bir iki sene sonra detaylardan da unuttuğum kısımlar olmaya başlayınca yeniden izlemeyi düşünüyorum.
  • Epeydir 2. kez izlemek var aklımda da bir türlü fırsat bulamadım, konu her yukarı çıkışında tamam diyorum bu kez başlıyorum tekrara ama sonra yine aynı tas aynı hamam. :)
  • Kolay hafif dizi degil sahsen benimde gozum kesmiyor biraz cesaret jump

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Ed Wood kullanıcısına yanıt
    Kanaldan dolayı hiç ilk bölümüne bile bakmamıştım dizinin ama öyle bir yazı yazmışsın ki açıp izleyesim geldi



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Lionel Fusco -- 15 Kasım 2015; 15:15:47 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: önceki 3031323334
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.