Şimdi Ara

Beğendiğiniz Şiirler.. (2. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
3 Misafir - 3 Masaüstü
5 sn
103
Cevap
4
Favori
9.695
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Öyle çok var ki..
    Şu sıralar gözdem olanı ekliyim



    aydınlık neyin oluyor senin
    gökyüzü akraban filan mı
    beni bulur bulmaz gözlerin
    şimşek çakıyorum yalan mı
    yüzünde yalazını gezdirdiğin
    saçlarından tutuşmuş orman mı
    akla ziyan bir şey elektriğin

    ayışığı mavisi dudaklarından mı
    o ışık zenginliği mi giyindiğin
    uzay tozları mı yıldızlardan mı
    elime dokunduğu an elin
    güneşler açıyorum sahi ondan mı
    aydınlık neyin oluyor senin



    ATTİLA İLHAN
  • ve..

    Gökte zamansızlık hangi noktada?
    Elindeyse yıldız yıldız hecele!
    Hüküm yazılıyken kara tahtada
    İnsan yine çare arar ecele!

    Gençlik... Gelip geçti... bir günlük süstü;
    Nefsim doymamaktan dünyaya küstü.
    Eser darmadağın, emek yüzüstü;
    Toplayın eşyamı, işim acele!


    Necip Fazıl Kısakürek
  • edebiyat ve şiirle pek aram iyi değildir
    ama atilla ilhanın ben sana mecburum şiirine hastayım

    ayrıca seyrani nin taşlamasına
  • Seni, anlatabilmek seni.
    İyi çocuklara, kahramanlara.
    Seni anlatabilmek seni,
    Namussuza, halden bilmeze,
    Kahpe yalana.

    Ard- arda kaç zemheri,
    Kurt uyur, kuş uyur, zindan uyurdu.
    Dışarda gürül- gürül akan bir dünya...
    Bir ben uyumadım,
    Kaç leylim bahar,
    Hasretinden prangalar eskittim.
    Saçlarına kan gülleri takayım,
    Bir o yana
    Bir bu yana...

    Seni bağırabilsem seni,
    Dipsiz kuyulara,
    Akan yıldıza,
    Bir kibrit çöpüne varana,
    Okyanusun en ıssız dalgasına
    Düşmüş bir kibrit çöpüne.

    Yitirmiş tılsımını ilk sevmelerin,
    Yitirmiş öpücükleri,
    Payı yok, apansız inen akşamlardan,
    Bir kadeh, bir cıgara, dalıp gidene,
    Seni anlatabilsem seni...
    Yokluğun, Cehennemin öbür adıdır
    Üşüyorum, kapama gözlerini...
    Ahmed ARİF




  • quote:

    Orijinalden alıntı: tandem_78

    edebiyat ve şiirle pek aram iyi değildir
    ama atilla ilhanın ben sana mecburum şiirine hastayım

    ayrıca seyrani nin taşlamasına

    Atilla İlhan ın çoğu şiiri harikadır
  • AKDENİZ YARAŞIYOR SANA

    Akdeniz yaraşıyor sana
    Yıldızlar terler ya sen de terliyorsun
    Aynı ıslak pırıltı burun kanatlarında
    Hiç dinmiyor motorların gürültüsü
    Köpekler havlıyor uzaktan
    Demin bir çocuk havladı
    Fatmanım cumbadan çarşaf silkiyor yine
    Ali dumdum anasına sövüyor saatlerdir
    Denizi tokmaklıyor balıkçılar
    Bu sesler işte sessizliğini büyüten toprak
    O sesinin sardunyalar gibi konuşkan sessizliği
    Hayatta yattık dün gece
    Üstümüzde meltem
    Kekik kokuyor ellerim hala
    Senle yatmadım sanki
    Dağları dolaştım
    Ben senden öğrendim deniz yazmayı
    Elimden düşmüyor mavi kalem
    Bir tirandil çıkar gibi sefere
    Okula gidiyor öğretmenim
    Ben de ardından açılıyorum
    Bir poyraz çizip deftere
    Bir ada var sırf ebabil
    Dönüyor dönüyor başımda
    Senle yaşadığım günler
    Gümüş bir çevre oldu ömrüm
    Değince güneşine
    Neden sonra buldum o kaçakçı mağarasını
    Gözlerim kamaşınca senden
    Ölüm belki sularından kaçırdığım
    O loş suda yıkanmaktır
    Durdukça yosundan yeşil
    Kulaç attıkça mavi
    Ben düzde sanırdım yıkıntım
    Örenim alkolik asarım
    Mutun doruğundaymışım meğer
    Senle çıkınca anladım
    Eski Yunan atları var hani
    Yeleleri bükümlü
    Gün inerken de öyle
    Ağaçtan izdüşümleriyle
    Yürüyor Balan tepeleri
    Yürüyor bölük bölük can
    Toplu bir güzelliğe doğru
    Kadınım Yaraşıyorsun sen Akdenize

    Can YÜCEL




  • Dünyanın En Tuhaf Mahluku..


    Akrep gibisin kardeşim,
    korkak bir karanlık içindesin akrep gibi.
    Serçe gibisin kardeşim,
    serçenin telaşı içindesin.
    Midye gibisin kardeşim,
    midye gibi kapalı, rahat.
    Ve sönmüş bir yanardağ ağzı gibi korkunçsun, kardeşim.
    Bir değil,
    beş değil,
    yüz milyonlarlasın maalesef.
    Koyun gibisin kardeşim,
    gocuklu celep kaldırınca sopasını
    sürüye katılıverirsin hemen
    ve âdeta mağrur, koşarsın salhaneye.
    Dünyanın en tuhaf mahlukusun yani,
    hani şu derya içre olup
    deryayı bilmiyen balıktan da tuhaf.
    Ve bu dünyada, bu zulüm
    senin sayende.
    Ve açsak, yorgunsak, alkan içindeysek eğer
    ve hâlâ şarabımızı vermek için üzüm gibi eziliyorsak
    kabahat senin,
    — demeğe de dilim varmıyor ama —
    kabahatın çoğu senin, canım kardeşim!


    Nazım Hikmet



    Mükemmel bir şiirdir.Bana okulda yapılan şiir yarışmasında 2.liği getirmiştir




  • quote:

    Orijinalden alıntı: AXU


    quote:

    Orijinalden alıntı: tandem_78

    edebiyat ve şiirle pek aram iyi değildir
    ama atilla ilhanın ben sana mecburum şiirine hastayım

    ayrıca seyrani nin taşlamasına

    Atilla İlhan ın çoğu şiiri harikadır

    tabi ki
  • GÖZLERİ SİYAH KADIN

    Gözleri siyah kadın o kadar güzelsin ki
    Çok sevdiğim başına yemin ediyorum ben
    Koyu bir çiçek gibi gözlerin kapanırken
    Bir dakika göğsünün üstünde olsa yerim
    Ömrümü bir yudumda ellerinden içerim
    Gözleri siyah kadın o kadar güzelsin ki.
    NAZIM HİKMET RAN
  • Adı kadın
    Anadır bacıdır kadın
    Candır cananadır, eşdir kadın
    Eli öpül esidir, duygu selidir kadın

    Anlattıkça çoğalan, çoğaldıkça güçlenen kadın
    Adı kadın yüreği yangın, acılarla yoğrulan kadın
    Gözyaşlarını içine akıtan kadın
    Eşinin şekillendirdiği kalıba giren kadın

    Sorgusuz sualsiz istenileni yapan kadın
    Gözü yaşlı, bağrı yaslı kadın
    Daha küçücük bir kızken gelin edilen kadın
    Ne olduğunu anlamadan bebe karnına koyulan kadın

    Küçücük bir çocukken çocuk doğuran kadın
    Ummanda kaybolan kadın
    Adı kadın
    Yüreği yangın kadın...


    SERAP ATAY


    GÜZEL VE SEVDİĞİM ŞİİRLERDENDİR
  • DAĞLARDA KAR OLSAYDIM

    Şu dağlarda kar olsaydım...
    Bir asi rüzgar olsaydım...
    Arar bulur muydun beni,
    Sahipsiz mezar olsaydım?

    Şu yangında har olsaydım...
    Ağlayıp bizar olsaydım...
    Belki yaslanırdın bana,
    Mahpusta duvar olsaydım...

    Şu bozkırda han olsaydım,
    Yıkık, perişan olsaydım...
    Yine sever miydin beni,
    Simsiyah duman olsaydım?

    Şu yarada kan olsaydım,
    Dökülüp ziyan olsaydım...
    Bu dünyada yerim yokmuş,
    Keşke bir yalan olsaydım!..

    Yusuf Hayaloğlu
  • Güzelleme

    Bak bunlar ellerin senin bunlar ayakların
    Bunlar o kadar güzel ki artık o kadar olur
    Bunlar da saçların işte akşamdan çözülü
    Bak bu sensin çocuğum enine boyuna
    Bu da yatak olduğuna göre altımızdaki
    Sabahlara kadar koynumda yatmışsın
    Bak bende yalan yok vallahi billahi
    Sen o kadar güzelsin ki artık o kadar olur

    İşe bak sen gözlerin de burda
    Gözlerinin ucu da burda yaşamaya alışık
    İyi ki burda yoksa ben ne yapardım
    Bak çocuğum kolların işte çıplak işte
    Bak gizlisi saklısı kalmadı günümüzün
    Gözlerin sabahın sekizinde bana açık
    Ne günah işlediysek yarı yarıya

    Sen asıl bunlara bak bunlar dudakların
    Bunların konuşması olur öpülmesi olur
    Seni usulca öpmüştüm ilk öptüğümde
    Vapurdaydık vapur kıyıya gidiyordu
    Üç kulaç öteden İstanbul gidiyordu
    Uzanmış seni usulca öpmüştüm
    Hemen yanımızdan balıklar gidiyordu.

    Cemal SÜREYYA




  • İki güneş geçti bir gece
    Biraz yağmur yağdı bana
    Biraz ben yağmura...
    Sevdiğim bir şarkı çıktı radyoda
    Yarısına ben eşlik ettim
    Yarısına gözlerim...
    Anlatmak istemiyorum ama
    BEN SENİ BURDA ÇOK ÖZLEDİM! ...

    Ceyhun Yılmaz
  • Tel Cambazının Tel Üstündeki Durumu

    Sizin alınız al inandım
    Morunuz mor inandım
    Tanrınız büyük âmenna
    Şiiriniz adamakıllı şiir
    Dumanı da caba
    Ama sizin adınız ne
    Benim dengemi bozmayınız

    Bütün ağaçlarla uyumuşum
    Kalabalık ha olmuş ha olmamış
    Sokaklarda yitirmiş cebimde bulmuşum
    Ama ağaçlar şöyleymiş
    Ama sokaklar böyleymiş
    Ama sizin adınız ne
    Benim dengemi bozmayınız

    Aşkım da değişebilir gerçeklerim de
    Pırıl pırıl dalgalı bir denize karşı
    Yangelmişim dizboyu sulara
    Hepinize iyi niyetle gülümsüyorum
    Hiçbirinizle döğüşemem
    Siz ne derseniz deyiniz
    Benim bir gizli bildiğim var
    Sizin alınız al inandım
    Sizin morunuz mor inandım
    Ben tam dünyaya göre
    Ben tam kendime göre
    Ama sizin adınız ne
    Benim dengemi bozmayınız

    Turgut Uyar




  • Biliyorum sana giden yollar kapalı
    Üstelik sen de hiç bir zaman sevmedin beni

    Ne kadar yakından ve arada uçurum;
    İnsanlar, evler, aramızda duvarlar gibi

    Uyandım uyandım, hep seni düşündüm
    Yalnız seni, yalnız senin gözlerini

    Sen Bayan Nihayet, sen ölümüm kalımım
    Ben artık adam olmam bu derde düşeli

    Şimdilerde bir köpek gibi koşuyorum ordan oraya
    Yoksa gururlu bir kişiyim aslında, inan ki

    Anımsamıyorum yarı dolu bir bardaktan su içtiğimi
    Ve içim götürmez kenarından kesilmiş ekmeği

    Kaç kez sana uzaktan baktım 5.45 vapurunda;
    Hangi şarkıyı duysam, bizimçin söylenmiş sanki

    Tek yanlı aşk kişiyi nasıl aptallaştırıyor
    Nasıl unutmuşum senin bir başkasını sevdiğini

    Çocukça ve seni üzen girişimlerim oldu;
    Bağışla bir daha tekrarlanmaz hiçbiri


    Rastlaşmamak için elimden geleni yaparım
    Bu böyle pek de kolay değil gerçi…

    Alışırım seni yalnız düşlerde okşamaya;
    Bunun verdiği mutluluk da az değil ki

    Çıkar giderim bu kentten daha olmazsa,
    Sensizliğin bir adı olur, bir anlamı olur belki

    İnan belli etmem, seni hiç rahatsız etmem,
    Son isteğimi de söyleyebilirim şimdi:

    Bir geceyarısı yazıyorum bu mektubu
    Yalvarırım onu okuma çarşamba günleri




    Cemal Süreya




  • Bağlanmayacaksın - Can Yücel
  • GİTTİ AH GİTTİ

    gitti ah..,
    gecelere hüzünleri serperek
    yaralı bir kuş gibi kanarcasına gitti..,
    yalvaran gözlerime, elemi pay ederek,
    bir kabahatmiş gibi, kaçarcasına gitti...

    gitti ah..
    şarkılara bel bağlamak faydasız.
    üstüme kapıları kaparcasına gitti...
    gecenin geldiğini haber vermeden; hırsız...
    yaşanmış bir ömrü çalarcasına gitti

    gitti ah... bir nehirdi,
    yazamadığım şiirdi.
    yüzüme son bir defa
    bakarcasına gitti...

    gitti ah...
    gözyaşları yanaklarımda kaldı.
    hayatın perdesini çekercesine gitti...
    belki doyulmamış toz pembe bir masaldı.
    göğsümden yüreğini sökercesine gitti...

    gitti ah...
    karşılaşmak ömür boyu imkansız.
    beni hazanda koyup bahar dalına gitti...
    bilmiyorum ne yapsam, ne söylesem anlamsız.
    ayrılmıştı dünyamız; kendi yoluna gitti...

    gitti ah... bir mevsimdi,
    çizemediğim resimdi.
    kalbime bir çiviyi,
    çakarcasına gitti...


    Yusuf HAYALOĞLU




  • Vay be bu konu çoktan unutulmuştur sanıyordum..Bi tanede ben ekliyim o zaman.

    Beni güzel hatırla
    Bunlar son satırlar
    Farzet ki bir rüyaydım esip geçtim hayatından
    Yada bir yağmr sel oldum sokağında
    Sonra toprak çekti suyu kaybolup gittim
    Beklide bir rüyaydım
    Senin için..
    Uyandın ve ben bittim
    Beni güzel hatırla
    Çünkü sevdim seni ben her şeyini
    Sana sırdaş oldum dost oldum koynumda ağladın
    Yüzüne vurmadım hiçbir eksikliğini
    Beni üzdün kınamadım
    Alışıktım vefasızlığa el oldun aldırmadım
    Beni güzel hatırla
    Sayfalarca mektup bıraktım sana
    Şiirler yazdım her gece
    Çoğunu okutmadım
    Sakladım günahını sevabını içimde
    Sessizce gittim senden öncekiler gibi sende anlamadın
    Beni güzel hatırla
    Sana unutulmaz geceler bıraktım
    Sana en yorgun sabahlar
    Gülüşümü gözlerimi sonra sesimi bıraktım
    En güzel şiirleri okudum gözlerine baka baka
    Söylenmemiş merhabalar sakladım her köşeye
    Vedalar bıraktım duraklarda
    Ne arasan bir sevdanın içinde
    Fazlasıyla bıraktım ardımda
    Beni güzel hatırla
    Dizlerimde uyuduğunu düşün
    Saçını okşadığımı üşüyen ellerini ısıttığımı
    Mutlu olduğun anları getir gözünün önüne
    Anlından öptüğüm dakikaları
    Birazdan kapını çalan kişi olabileceğini düşün
    Şaşırtmayı severim biliyorsun
    Bu da sana son sürprizim olsun
    Şimdi seninle yaşanan günleri ateşe veriyorum
    Beni güzel hatırla
    GİDİYORUM....



    Orhan Veli Kanık




  • Seninle olmanın en güzel yanı ne biliyor musun?

    Elin elime değmeden avuçlarımı terleten sıcaklığını taa içimde hissetmek.

    Seninle olmanın en kötü yanı ne biliyor musun?

    ''Seni seviyorum'' sözcüğü dilimin ucunu ısırırken her konuşmamızda boş yere saatlerce havadan sudan söz etmek.

    Seninle olmanın en heyecanlı yanı ne biliyor musun?

    Aynı şeyleri seninle aynı anda düşünmek birlikte ağlamak gülmek. Ve buradayken bile seni çılgınca özlemek...

    Seninle olmanın en acı yanı ne biliyor musun?

    Seni hiç tanımadığım bir sürü insanlarla paylaşmak. Senin yanında olan, seninle konuşan herkesi çocukça kıskanmak.

    Seninle olmanın en mutlu yanı ne biliyor musun?

    Tanıdık birileriyle karşılaşma tedirginliği ile yollarda yürümek yan yana... Elimdeki şemsiyeye inat yağmurda ıslanmak birlikte. Elimde kır çiçeğiyle seni beklemek... Aynı mekanlarda aynı yiyecekleri yemek.


    Seninle olmanın en romantik yanı ne biliyor musun?

    Sensiz gecelerde sana söyleyemediklerimi yıldızlara aya anlatmak... Okuduğum kitabın sayfalarında dinlediğim şarkıların türkülerin şiirlerin her mısrasında seni bulmak.

    Seninle olmanın en zor yanı ne biliyor musun?

    Seni kaybetme korkusuyla hayatta ilk kez tattığım o tarifsiz duygularımı umut denizinin ortasında küreksiz bir sandala hapsetmek. Sevgili yerine yıllarca dost kalmayı başarmak. Yalın ayak yürümek bıçağın en keskin yerinde. Kanadıkça tuz yerine gözyaşlarımı basmak yüreğime.

    Seninle olmanın tek yan etkisi ne biliyor musun?

    Nereden bileceksin?

    Sen benimle hiç olmadın ki. Olsaydın avuçlarım terlemezdi... Isırmazdım dilimin ucunu... Özlemezdim seni yanımdayken.Kıskanmazdım.

    Korkmazdım yollarda yürümekten. Islanmazdım yağmurlarda... Yıldızlara aya dert yanmaz, böyle her şarkıda serhoş olmazdım.

    Korkmazdım seni kaybetmekten ayaklarım kan revan atlardım sandaldan denize... Ve her kulaçta haykırırdım seni..

    Ama sen hiç benimle olmadın ki...
    YA AKLIN BAŞKA YERLERDEYDİ YA YÜREĞİN...



    Can YÜCEL - Seninle Olmanın En Güzel Yanı



    işler atom reaktörleri işler
    yapma aylar doğar güneş doğarken
    ve güneş doğarken çöp kamyonları
    ölüleri toplar kaldırımlardan
    işsiz ölüleri aç ölüleri

    işler atom reaktörleri işler
    yapma aylar geçer güneş doğarken
    ve güneş doğarken köylü aile
    erkek kadın eşek ve karasaban
    saban koşulu eşekle kadın
    toprağı sürerler toprak bir avuç

    işler atom reaktörleri işler
    yapma aylar geçer güneş doğarken
    ve güneş doğarken ölür bir çocuk
    ölür bir japon çocuğu hiroşima'da
    on iki yaşında ve numaralı
    ve ne boğmacadan ne menenjitten
    ölür bin dokuzyüz elli sekiz de
    ölür bir japon çocuğu hiroşima'da
    dokuzyüz kırkbeş te doğduğu için

    işler atom reaktörleri işler
    yapma aylar geçer güneş doğarken
    ve güneş doğarken tombul bir adam
    yatağından çıkar dalgın giyinir
    'bugün kimi kime gammazlamalı,
    amirin gözüne nasıl girmeli'

    işler atom reaktörleri işler
    yapma aylar geçer güneş doğarken
    ve güneş doğarken zenci şoförü
    ağaca asarlar yol kıyısında
    gazyağına bulayarak yakarlar
    sonra kimi kahve içmeye gider
    kimi saç tıraşı olur berberde
    kimi dükkanını açar erkenden
    kimi genç kızını öper alnından

    işler atom reaktörleri işler
    yapma aylar geçer güneş doğarken
    ve güneş doğarken mahpus kadını
    kolları masaya bağlı sırtüstü
    çıplak memeleri al kan içinde
    sorguya çekilir bir bodrumda
    sorguya çekenler cigara içer
    biri yirmisinde altmışlık biri
    gömlekleri terli kollar sıvalı
    ve kum torbaları elektrodlar

    işler atom reaktörleri işler
    yapma aylar geçer güneş doğarken
    ve güneşdoğarken gülyaprağına
    uçak alanından sessiz pilotlar
    'H' bombası yükler tepkililere
    ve güneş doğarken güneş doğarken
    otomatik silahlarla biçilir üniversitelilerle işçiler
    akasya ağaçları bulvarın
    pencereler balkondaki saksılar
    ve güneş doğarken devlet adamı
    konağına döner bir ziyafetten
    ve güneş doğarken kuşlar ötüşür
    ve güneş doğarken güneş doğarken
    genç bir ana bebesini emzirir

    işler atom reaktörleri işler
    yapma aylar geçer güneş doğarken
    ve güneş doğarken ben bir geceyi
    bir uzun geceyi gene uykusuz
    ağrılar içinde geçirmişimdir
    düşünmüşümdür hasretliği ölümü
    seni memleketi düşünmüşümdür
    seni memleketi dünyamızı.

    işler atom reaktörleri işler
    yapma aylar geçer güneş doğarken
    ve güneş doğarken hiç umut yokmu
    umut umut umut... umut insanda.

    Nazım Hikmet - Umut



    Kim o, deme boşuna...
    Benim, ben.
    Öyle bir ben ki gelen kapına;
    Başdan başa sen.

    Özdemir Asaf - İki Eşittir Bir





    bir oğlum olacak adı temmuz
    uykusuz
    korkusuz
    beter mi beter
    ben beynimi satarak yaşıyorum
    o benden proleter

    bir oğlum olacak adı temmuz
    karataşın göbeğinde aşk
    karataşın göbeğinde barış
    karataş çatladıçatlıyacak
    bende bitmeyen kavga
    onda yeniden başlıyacak

    bir oğlum olacak adı temmuz
    öfkede benden fırtına
    sevgide deniz
    ne samanyollarının ulu kervanları susuzluğumun
    ne kutupşafaklarında tanrılaşması ilkelliğimin
    temmuz gibi sıcak ve bereketli
    temmuz gibi uçsuzbucaksız

    bir oğlum olacak adı temmuz
    dilinde en güzel sesi türkçemin
    kulağı en yiğit şarkılarla delik
    korkak bir merakla değil yıldızlı karanlığı
    vivaldi'yi dinler gibi okuyup anlıyacak
    ve belki de sütdişleri sürerken balaban bir bursa şef-
    [talisine
    ay'dan kendi sesini dinliyecek
    vahşi bir çiçek gibi açılmış gözleriyle

    ben ki yalınayak bastım kızgın dişlerine açlığın
    iri bir çizme gibi balkanlar'a basarken faşizm
    dağlarda silâh atmayı sevdim
    ben ki silâh taşıdım gizli gizli
    dünyanın bütün devrimlerine
    boşuna dönmüyor bu rotatifler
    boşuna bağırmıyor bu kara
    boşuna dinlemiyor bu korku kapımızı
    anamın aksütü gibi biliyorum ki
    doyumsuz günlere doğacak temmuz
    doyumsuz günler görecek
    hani şu hep andıkça sızlatan yüreğimizi
    hani şu hep dalıp dalıp gittiğimiz andıkça
    beklediğimiz beklediğimiz beklediğimiz
    ve tam görecekken göçüp gittiğimiz günler
    [gibi günler
    ama mutlaka

    karataşın göbeğinde aşk
    karataşın göbeğinde barış
    karataş çatladıçatlıyacak
    ben direndim yorulmadım
    o yorulup yıkılmıyacak

    vurun kanatlarınızı karanlığa kuşlarım
    geçin sıcak ırmakları kuşlarım
    kızılırmak kızılırmak akın kuşlarım

    Hasan Hüseyin Korkmazgil - Bir Oğlum Olucak Adı Temmuz



    Not: İnşallah ilerde olum olursa ismini Temmuz koyacağım.



    Aslında saymakla bitmez ama bir şiir tutkunu olarak ilk düşündüğümde aklıma gelenler bunlar.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Özkan -- 24 Haziran 2010; 23:50:23 >




  • MEMLEKET İSTERİM

    Memleket isterim
    Gök mavi, dal yeşil, tarla sarı olsun;
    Kuşların çiçeklerin diyarı olsun.

    Memleket isterim
    Ne başta dert, ne gönülde hasret olsun;
    Kardeş kavgasına bir nihayet olsun.

    Memleket isterim
    Ne zengin fakir, ne sen ben farkı olsun;
    Kış günü herkesin evi barkı olsun.

    Memleket isterim
    Yaşamak, sevmek gibi gönülden olsun;
    Olursa bir şikâyet ölümden olsun.



    Cahit Sıtkı TARANCI

    Necip Fazılın her şiiri muhteşemdir : TIKLADA GÖR
    Cahit Sıtkı Tarancı - Otuz Beş Yaş ve Memleket İsterim
    Can Yücel - Bağlanmayacaksın , Eğer ,Herşey sende gizli şiirleri
    Nazım Hikmet in bütün şiirleri özellikle Davet şiri
    Özdemir Asaf : Lavinia
    Atilla İlhan : Ben sana mecburum
    Aziz Nesin : Atam İzindeyiz
    Ömer Hayyam ın rubaileri
    Yusuf Hayaloğlu şiirleri
    Yahya Kemal Beyatlı - Sessiz Gemi

    Daha bir sürü şiir ama en güzeli Necip Fazıl Kısakürektir.




  • 
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.