Bir Atatürk Düşmanı Mürteci Daha Eksildi - Y. Bahadıroğlu Öldü (8. sayfa)

6 7 Eylül olduğunda ülke Şeriat devleti rejimine mi geçmişti. Başta şeriatçılar mı vardı. Derin devleti, genelkurmayı, yargısı, meclisi şeriatçı mıydı? Ülkede Kuran mı anayasaydı? Ülkedeki 40 yıllık eğtim medrese miydi?

Anayasasında laiklik olmayan kısmen şeriat yasaları olan ülkelerde neden böyle şeyler olmuyordu? İran'da kaç tane Zerdüşt yakıldı, Mısır'da kaç tane Hristiyan yakıldı, Arabistan'da kaç tane Yahudi yakıldı, Irak'da (Şu anki Şii yönetime gelinceye kadar, Saddam öncesi) kaç tane Şii yakıldı? Peki Türkiye'de 1 gün önce Alevileri bir gün sonra Sünnileri yakanlar/katledenler ve bunun suçunu cahil dindar halka yıkan kimlerdi?

Bugüne kadar işlenmiş 10 binlerce cinayetin, yıkımın, yakmanın, darbenin, b*k yedirme dahil cezaevi işkencelerinin arkasında hep Atatürkçülük kılıfı yok muydu? Bu ülkede Atatürkçülük idealleri uğruna kaç Ermeni, Rum, Hristiyan,Yahudi, yok edildi, sürüldü mobbinge uğradı. Mısır'ın yarısı nerdeyse Hristiyanken bir sorun çıkmazken, Türkiye'nin %99 müslüman olduğunu söyleyip MGK kararlarında misyonerliği düşman olarak ilan edenlerin motivasyonu Atatürkçülük değil miydi? Modernitenin getirdiği doğal ilerlemeyi Aratürkçülük kılıfı altında insanlara dayatmayı kimler yaptı? Elhamdülillah demeyi parti kapatma nedeni sayan yargıçlar Atatürkçülük kılıfı altına saklanmıyorlar mıydı? Başörtüsü yasağının nedeni neydi? PKK'nın çıkmasına neden olan yanlışların yapılmasına neden olan OLGU neydi?

Abdullah Öcalan, PKKlılar, IŞIDciler medresede mi yetişti?

Bana Atatürk döneminde Atatürkçülük adına tek bir kötü olay gösteremezsiniz.. Ya Atatürkten sonra olanlar..

Biri bana son 70 yıldır Atatürkçülük adına iyi bir şey yapıldığını söylesin. Bir şey olsun ki bu Atatürkçülükten olsun. Tam tersi tüm yanlış şeylerin nedeni hep Atatürkçülük kılıfı altında olmuştur. Biri bana 2008'e kadar ülkede Atatürkçü kılıfı altında muktedir olunmayan bir gün söylesin?

RTE muktedir olduğu dönemde (2008 sonrası) bu ülkede Atatürkçülük kılıfı altında olmuş olan tek bir kötü olay göstersin. Evet (Son Osmanlı'da) İslamcılık özünde güzel şeydir, ama yozlaştığı için insanlara kan kusturmuştur. (Son Türkiye'de) Atatürkçülük özünde iyi bir şeydir, ama ......( bundan sonrası koruma kanununa göre suç)

Sorumun cevabı bu değil ..Allah neye göre kesin cehheneme atacak bu kulu ? Elinizde ki sebebler nedir ?

allahına kavuşmuş işte yoksa diğerlerininde isteğide bu değil mi? bir müslüman neden ölmek için çabalamaz ki? neden hastalanınca doktora giderki allahına kavuşmak varken. yoksa.. ?

Ülkede çok partili dönemden beri siyasi iktidar, Türk sağının, Demokrat Parti geleneğinin elindedir, ülkenin fikrî yapısı sol 80 darbesiyle traşlanmadan önce dahi sağcı çoğunluğundaydı. 6-7 Eylül olaylarını, Çorum Maraş katliamlarını ülkenin ordusu mu yaptı? Bu nasıl siyasi okuma?

Atatürkçülük, Demokrat Parti döneminden itibaren hem siyasilerce (CHP'li olmayanlar dahil) hem de ordunun kimi kurmaylarınca istediği haltı karıştırmanın kılıfı olmuştur, bunu reddetmek aptallıktır.

Başörtüsünü üniversitelerde yasaklayan Kenan Evren iktidarıdır. Aynı Kenan Evren darbe sonrası sözüm ona cumhurbaşkanlığı seçimlerinden önce umreden ihramlı fotoğraf vermiş adamdır. Son 20 senedir ne yaşıyorsak, sorsan Atatürkçü olan bu takiyyeci mürtecinin bok yemesinden hasıl olmuştur zaten. Bu taşları hususi döşemiş olsa gerek.

Saydığınız ülkelerde ise hangi kesimden kaç kişi yakılmış bir bilgim yok, sadece İran'daki Humeyni devriminin ilk işinin, Pehleviyi beraber protesto ettikleri solcuları ortadan kaldırmak olduğunu bilirim, 3000 kişinin akıbeti hâlâ bilinmiyor -ki zaten sorumun cevabı zaten bu değil. İslamın egemen olduğu hiç bir ülkede gayrimüslimler istedikleri gibi yaşayamazlar, ancak "evlat edinilirler", "hoşgörülürler". Bir yerde yaşamadan ses duymuyor olmanız o ülkede her şeyin güllük gülistanlık gittiğinin göstergesi zaten olamaz.

Ermeniler ülkeden güneye sürülürken Osmanlı Devleti idi, bile bile ölüme yollandılar. Yahudisi, Yunanına Atatürkçülük idealleriyle ne olmuş, hatırlatın.

Elmayla armutu birbirine sokup yanıt bekliyorsunuz. Sizin mantığınızla Batıda bir tane terörist çıkmaması lâzım. Ekstremizm böyle basite indirgenip "aha da suçlusu şu eğitim sistemi" denemez. Mardin'e göreve gittiğimde "Batıda hep kızlar evden kaçıyolar" diyen iki denyoyu dün gibi hatırlarım. Ağzıma kadar geldi "burada canından korktuğundan bir şey yapamıyor olmasınlar" diye. Böyle yüzeysel okumalarla ancak canınızın istediğini suçlamaya bahane bulursunuz.

Öze inmeye çalışmayı denemeniz takdir edilesi ancak sorularınız çok kötü, çünkü küçük hoşunuza giden bir delikten gördüğünüz şekliyle soruyorsunuz.

Doğru söylediğin şeyler var ancak, kimse Ermeni'leri ölüme göndermedi, güvenlikleri için tehcir edildiler. Hatta bazı bölgeler bu zorunlu tehcir kararına dahil edilmedi. Ancak bu bölgelerde de terör eylemleri gözlenince bu şehirler de tehcire dahil edildi.

6-7 Eylül ise zaten tamamen kirli siyaset amacıyla çıkarılan olaylardan başka bir şey değildi, sadece sonuçlarının bu olabileceğini tahmin ettiler mi bilemiyorum. Ne Atatürkle alakası var, ne sağla, ne solla ne de laikle. Cevap yazdığınız şakirt manipülasyon yapıp kirli bilgi yaymaktan başka bir şey amaçlamıyor. Atatürkle önce iyi bir şey söylüyor sonra kötü bir şey, sonra tekrar iyi bir şey söyleyip konuyu kapatıyor.

Ermeniler çoluk çocuk, onlara coğrafi sebeplerden kinli Kürt komutanların gözetiminde çöle sürüldüler, nolacağını tahmin etmek zor değildi. Hatay'dan Yozgat'a kadar "döndürülmüş" Ermeni kızları dolu bu memleket, hepsi müslüman yapılıp alınmışlar, evlenilmişler falan. Ermenilerin sütten çıkmış ak kaşık olduğu iddiasında da değilim. Bence karşılığı orantısız bir hesaplaşma söz konusu olmuş ama Ermenisi, Yahudisinden başlayıp IŞİDcisine kadar Türkiye Cumhuriyetine bağlayabilmek büyük bir özensizlik yahut kindar bir cehalet gerektiriyor.

Açıkçası bana da öyle geldi, klas bir sinsilik var ^^

gebermesi iyi olmuş. Sevindirici

Atatürk'ün dini üzerinden tartışma yapanlar hatta bunun üzerinden Atatürk'e sallayanlar var.Yahu Atatürk bu ülkede sizin deyiminizle ezanların susmamasını sağlayan liderdir.Siz neyden bahsediyorsunuz?Atatürk'ün önderliğinde Türk kurtuluş savaşı yaşanmasaydı hepimiz Anadolu topraklarından sürülmüştük.Balkanlar önümüzde duruyor.Beş yüz küsur yıl Türk'e vatan olan Balkanları birkaç yıl içinde tamamen kaybetmiştik.Balkan Türkleri Anadoluya sürülmüşlerdi.Sevr Anlaşması ile de Asya'ya sürülüyorduk bunu önleyen de Atatürk oldu.Camileri,evliyaların türbelerini,Padişahların türbelerini,medreseleri sizin deyiminizle Hrıstiyanların işgalinden o kurtardı.Siz herhalde bundan 100 yıl önce yaşanılanları hafife alıyorsunuz.Yahu bugün küçümsediğimiz Yunanistan 100 yıl önce Ege'ye çıkmış tüm Batı Anadolu'yu işgal etmiş,Ankara'ya kadar gelmişti.Ertuğrul Gazi,Osman Gazi türbeleri Yunan işgali altındaydı.Fatihin,Kanuninin,Yavuzun ve son zamanlarda parlattığınız II.Abdülhamid'in türbeleri de İngiliz-Fransız-İtalyan işgali altındaydı.Sakarya savaşında 22 gün süren mücadele olmasaydı bugün Batı Anadolu tümden Yunanistana bağlanmış olacaktı.30 Ağustos zaferi olmasaydı Karadenizde Pontus Rum devleti kurulacak,Akdeniz bölgesi İtalyanların,G.Doğu Fransızlarla-İngilizlerin,D.Anadolu'da Ermenilerin olacaktı.Türkiye ise küçücük bir iç anadolu devleti olarak kalacaktı.

Atatürk dinlidir,dinsizdir bu tartışılır ancak bazı dincilerin iddia ettiği şekilde İslama düşmanda değildi.O bugünün İşid'i,el kaidesi,talibanı,fetösü gibi o dönemde din üzerinden halka kan kusturanlara,halkı orta çağda yaşatmaya çalışanlara karşıydı.Atatürk Türk milleti neye inandığını öğrensin diye Kuranı Türkçeleştiren,ibadetine anlayarak çağrılsın diye ezanı Türkçeleştiren bir insandı.İslama karşı olsa ne diye Türk milletinin inancını öğrensin diye çabalasın?Dahası Kamil Miras Hoca'ya 'Buhari Hadislerinin Tercümesi ve Şerhi' isimli 12 ciltten oluşan eseri hazırlatıp Diyanet aracılığıyla 1932 yılında bastırıp yurdun dört bir yanına ücretsiz olarak dağıttırmıştır.Elmalılı Hamdi Yazır'ın 9 ciltten oluşan Kur'an tefsiri ve tercümeside Atatürk'ün emri üzerine hazırlanıp 1936-1939 yılları arasında on bin takım olmak üzere basılıp yine Diyanet aracılığıyla yurdun dört bir yanına ücretsiz dağıttırmıştır.Dahası işgal döneminde işgalciler tarafından hasara uğrayan ve Osmanlının ihmal edip yıkılmaya yüz tutmuş Anadoluda bulunan yüzlerce camide yine Atatürk döneminde tamirattan geçip yeniden ibadete açılmıştır.Örneğin 1 Mart 1923’te meclis konuşmasında Atatürk ;’Efendiler!Geçen yıl içinde Vakıf Bakanlığı,dini yapılar ve hayır kurumlarının onarım ve inşaatında oldukça önemli bir çalışma yapmıştır.Yapılan onarım içinde ülkemizin çeşitli yerlerinde olmak üzere 126 cami ve mescit ile 31 medrese ve okul,22 su yolu ve çeşme,175 gelir getiren yer ile 26 hamam bulunmaktadır.’ demiştir.Sadece tek bir yıl içinde 126 camiyi onartan ve yeniden ibadete açan bir insandan bahsediyoruz.

Dahası Atatürk 1931 yılında Konya'ya yapmış olduğu gezide Selçuklu döneminden kalan Alaaddin caminin harap olmasından dolayı ibadete kapalı olmasından ve bundan dolayı caminin orduya bağlı askeri birliklerce 'depo' olarak kullanıldığını görmesi üzerine bundan rahatsız olmuş ve dönemin başbakanı İnönü'ye;'' Başvekil İsmet Paşa Hazretlerine, Son tetik seyahatimde muhtelif yerlerdeki müzeleri ve eski sanat ve medeniyet eserlerini de gözden geçirdim.Konyada asırlarca devam etmiş ihmaller sebebiyle büyük bir harabi içinde bulunmalarına rağmen sekiz asır evvelki Türk medeniyetlerinin hakiki mimari şahaserleri sayılacak kıymette bazı mebani vardır.Bunlardan bilhassa Karatay medresesi,Alaadin camii,Sahip Ata medresesi camii ve türbesi,Sırçalı Mescit ve İnce minerali cami derhal ve müstecelen tamire muhtaç haldedir.Bu tamirin gecikmesi,bu abidelerin kamilen indirasını mucip olacağından,evvela asker işgalinde bulunanların tahliyesinin ve kaffesinin mütehassız zevat nazaretile tamiri temin buyrulmasını rica ederim.Gazi Mustafa Kemal '' imzalı telgraf çekmiştir.Bu telgraf üzerine Alaaddin cami askerden arındırılmış ve tamirden geçirilmiştir.Tamir bittikten sonrada ibadete açılmıştır.

Ayrıca Atatürk'ün gökten indiği sanılan kitaplar ifadesinde baştan aşağıya doğrudur.Ne yani Atatürk meclis kürsüsünde böyle konuşmayıp ''Aziz milletvekilleri,dünyaca bilinmektedir ki,bizim devlet programımız,Cumhuriyet Halk Fırkası programıdır.Bunun kapsadığı prensipler yönetimde ve politikada bizi aydınlatıcı ana çizgilerdir.Bu prensipler gökten inen kitapların dogmalarıyla bir tutulmalıdır.Biz ilhamlarımızı yaşamdan değil,gökten ve gaipten alıyoruz'' mu diyecekti?Hayatı boyunca aklı ve bilimi esas alan ve ''Efendiler! Dünyada her şey için; uygarlık için, hayat için, başarı için en hakiki mürşit ilimdir; fendir. İlim ve fennin dışında rehber aramak dikkatsizliktir, bilgisizliktir, yanlışlıktır.'' diyen bir insan Cumhuriyet Halk Fırkası programını gökten inen kitaplarla mı bir tutacaktı?Yahu böyle söylese CHP programını sizin düşündüğünüz şekilde kutsal kitaplarla bir tutmuş olmayacak mıydı?

Ha bugün müslüman diye peşine takıldıklarınızda fetö tarafından,işid tarafından,el kaide tarafından,taliban tarafından,hizbullah tarafından ve diğer birçok dinci yapılanma tarafından 'dinsiz,kafir' olarak adlandırılıyor.Tutuklanan bu dinciler 'müslümanlara zulmediliyor' şeklinde propaganda yapıyor.Bunlardan haberiniz var mı acaba?

Dahası Ortadoğu Uzmanı Alman Kurt Ziemke 1928’de yayımlanan Die Neue Turkei adlı kitabında ‘’İngilizler Musulda hedeflerine ulaşmak için bir yandan Türkiye’deki ayrılıkçı hareketlere destek verirken,diğer yandan da kemalist akımın yayılmasını engelleyecek önlemlere başvurmalıdır.Yapılması gereken Kemalist Cumhuriyet’in hem din düşmanı hem de Kürt düşmanı olduğu temasını gündeme getirip işlemektir.’’ şeklinde ifadeler kullanmıştır.

Kısacası Atatürk dinlidir veya dinsizdir bu önemli değil.Önemli olan Atatürk'ün birilerinin iddia ettiği gibi islam düşmanı olmamasıdır.Ha elbette Türk insanını cemaatlerin,tarikatların pençesinden kurtardığı için,Türk insanı inandığı dinin ne dediğini anlasın diye mücadele ettiği için 'dinsiz' olarak kabul ediliyorsa edilsin.Gerçi onu dinsiz ilan edenlerin dahası İslam düşmanı ilan edenlerinde kimlerle beraber aynı yağmur altında yürüyüp gururla şarkılar söylediklerini biliyoruz ya neyse...