Şimdi Ara

Bir kara deliğin ilk fotoğrafı yayınlandı: İşte tarihi görüntü (3. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
78
Cevap
0
Favori
3.799
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Sanat Günesi kullanıcısına yanıt
    "biyerlerde yazıyordur kesin" Kuranı okumadığın nasıl da belli

  • quote:

    Orijinalden alıntı: BekirARSLAN

    Bu tür konulardaki mesajlara bakarak hangi üyelerin boş ve cahil olduğunu görebiliyoruz...
    Kesinlikle katılıyorum. Blok konusu

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Canlı olarak izledim bugün. Tarihi bir şey. Astronomi ile ilgilenenler bana hak verir.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Azumi

    Barış Özcan'ın yeni videosunun konusu belli oldu

    Canlı yayın yaptı

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Aynen yeterince yaşadık bu dünyada belki gittiğimiz yerde başka şekilde yaşarız tabi o yer varsa.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • Bir konuyu da bazıları bilinçaltında yatan İslam düşmanlığına bağlamadan değerlendirse kurban kesecem
    Yaklaşık 1500sene önceki bir kitapta karadeliği astrofiziği,uzay zamanı,zamanın göreceli olduğunu nerdeyse daha yeni ispatlayan izafiyet teorisini geçtim,İnsanların kılıç kalkan kullandığı ilkel bir çağda aşağıdaki alıntı bilimle ilgilenmek yerine kafayı İslamla bozmuşların belki ufkunu açar

    Allah katında bir gün kaç güne eşittir?

    Gün (yevm)” kelimesi Kuran’da sadece 24 saatlik zaman dilimi için kullanılmaz. Bu kelime “gün” anlamının yanı sıra “dönem, devir” anlamına da gelmektedir. Secde Suresi’nin 5. ve Mearic suresinin 4. ayetleri “yevm” kelimesinin anlamını açıklamaktadır. Şimdi bahsi geçen ayetlere bakalım:

    Gökten yere her işi çekip çevirir. Sonra sizin saymakta olduğunuz bin yıla denk bir günde (dönemde) O’na yükselir. (32-Secde-5)

    Melekler ve Ruh, süresi elli bin yıl olan bir günde (dönemde) O’na yükselirler. (70-Mearic-4)

    Görüldüğü gibi Allah Kuran’da “gün/dönem” kelimesini farklı zaman aralıklarına karşılık olarak kullanmaktadır. Burada önemli olan “gün/dönem” kelimesinin farklı bağlamlarda, farklı zaman aralıklarına denk olmasıdır. Zira burada farklı iki olaydan bahsedilmektedir ve bu farklı olaylar farklı zaman aralıkları ile ifade edilir. Buradan yapılacak basit bir çıkarım, olayın özelliğine göre bir “günün (dönemin)” farklı zaman aralıklarına karşılık geleceğidir. Yani Allah, Evreni 6 günde yarattığı söylendiğinde, yukarıdaki ayetlerle paralel bir düşünce ile, bu sürenin 6×24 saat anlamına gelmediğini, yani burada kelimenin “dönem” anlamının kastedildiğini anlayabiliriz.

    Burada Kuran’ın ilginç bir yönü daha öne çıkmaktadır. İnsanlık tarihi boyunca zamanın, gerek Evren’de, gerekse mümkün olabilecek her ortamda her varlık için aynı şekilde işlediği tahmin edilmiştir. Bunu göz önünde bulundurduğumuzda Kuran’ın yukarıdaki ayetlerinin insan zihni için ne kadar köklü bir anlayış değişikliği getirdiği ortadadır. Kuran, değişik durumlarda “gün” kavramının değişeceğini, bir “günün” elli bin yıla eşit olabileceğini söylemiştir. Yüzlerce yıl muhtemelen “Acaba böyle bir şey nasıl olabilir?” itirazlarıyla karşılaşmış olan bu ayetlerin, aslında ne kadar önemli gerçeklere işaret ettiği son yüzyılda anlaşılmıştır.

    Einstein’ın en meşhur keşiflerinden birisi İzafiyet Teorisi’dir. Fizikle ciddi bir şekilde ilgilenmeyen birçok kişi hâlâ bu teorinin ne demek istediğini anlayabilmiş değildir. Kuran ancak bu teoriyle anlaşılabilen gerçeklere 1400 yıl önce işaret etmektedir. Einstein, izafiyet ile ilgili açıklamalarını “Özel İzafiyet Teorisi” ve “Genel İzafiyet Teorisi” diye iki çalışmada toplamıştır.Einstein’a göre ışık hızına yakın bir hızla hareket eden bir araca binen kimse için zaman daha yavaş akmaktadır. Dünya’daki bir kişi için 100 gün geçtiği bir ortamda, ışık hızına yakın hareket eden kişi için 50 gün geçmektedir. Bu bulgu “Özel İzafiyet Teorisi”nin en ilginç sonucudur. Evren’de hız arttıkça zaman daha yavaş geçmektedir. Demek ki zaman aynı Kuran’ın işaret ettiği gibi izafi bir kavramdır. Her ortamda, her yerde, her hızda saatler farklı işlemekte, günler farklı algılanmaktadır.

    “Genel İzafiyet Teorisi” ise zamanın izafiliği konusunda hızı bir kenara bırakıp, çekim alanlarını ele almakta ve zamanın büyük çekim alanlarında daha yavaş geçtiğini göstermektedir. Demek ki Güneş’in üzerinde bir kişinin yürümesi mümkün olsa bu kişinin saati de, biyolojik, anatomik yapısı da, atomlarının düzeyindeki hareketlerin hepsi de yavaşlayacaktır. Son yıllarda yapılan bir deney de bu bulguyu doğrulamaktadır. Bu deneyi İngiliz Ulusal Fizik Enstitüsü yapmıştır. Araştırmacı John Laverty zamanı mükemmele yakın bir şekilde doğru gösteren (300 bin yılda sadece 1 saniye hata yapan) iki saati senkronize etti. Saatlerden biri Londra’daki laboratuvarda tutuldu, diğeri ise Londra’dan Çin’e gidip gelen bir uçağa kondu. Uçak yüksekten uçtuğu için, Dünya’daki çekim gücünden daha düşük bir çekimde hareket etmektedir. Yani zamanın uçakta daha hızlı geçmesi beklenmektedir.(Genel İzafiyet Teorisi’ne göre). Yeryüzündeki bir kişiyle, uçaktaki kişinin maruz kaldıkları çekim farklılıkları aslında çok ufaktır. Bu çok ufak fark ancak bu kadar hassas bir saatle tespit edilebilirdi. Nitekim uçaktaki saatin saniyenin 55 milyarda biri kadar hızlı hareket ettiği tespit edildi. Böylece zamanın izafiliği deneysel olarak da onaylanmış oluyordu. Oysa zaman hakkındaki genel önyargıya göre iki saatin arasında hiçbir farkın olmaması gerekirdi. Bu deney Kuran’ın zaman hakkındaki önyargıyı kırışını desteklemektedir.

    Böylece Kuran’ın “yevm” kelimesini kullanış tarzı Yahudilerin, Hıristiyanların da altı günde yaratılmadan neyi anlamaları gerektiğini açıklamakta, onların da anlayışlarına katkıda bulunmaktadır. Uzay fiziğindeki tüm bulgular, Evren’in ve Dünya’mızın ayrı devirlerden, aşamalardan geçip yaratıldığını ortaya koymaktadır. Gaz bulutlarından galaksilere, Dünya’mızda ilk atmosferin oluşumundan, suların, madenlerin oluşumuna kadar hep değişik aşamalar, değişik devreler geçmiştir.

    Eski Mısır, Çin, Hint uygarlıklarının Evren hakkındaki görüşlerini inceleyelim. Kimisi Evren’i kaplumbağaların sırtına oturtmuş, kimisi Evren sonsuzdan beri varmış gibi açıklamalarda bulunmuştur. Tüm bu uygarlıklardan hiçbiri Evren’in değişik devirlerden geçip oluştuğu gibi önemli bir noktanın altını çizmemişlerdir.

    Ayrıca Kuran,Yahudilerin, “Allah altı günde Evren’i ve yeryüzünü yarattı, yedinci günde ise dinlendi.” izahını düzeltmekte ve Allah için yorgunluğun söz konusu olmadığını söylemektedir.

    Andolsun Evren’i, yeryüzünü ve ikisinin arasında bulunanları altı günde (dönemde) yarattık, hiçbir yorgunluk da duymadık. (50-Kaf-38)

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Bir kara deliğin ilk fotoğrafı yayınlandı: İşte tarihi görüntü



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi BCRTVKCS -- 11 Nisan 2019; 1:56:25 >
  • Umarım James Webb teleskobu daha fazla ertelenmez de uzayla ve özellikle de karadeliklerle ilgili sorular yanıtlanır. Keşke bizim de radyo teleskobumuz olsaydı, projeye katkımız olurdu. Adamlar tarihe geçti.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Sevgialp S kullanıcısına yanıt
    Teşekkürler.
  • Gödrüğüm en büyük geri dönüşüm kutusu :)
    Şaka şaka, Güneş'in kütlesinden 6.5 milyar kat büyükmüş ufkumu açtı XD



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Chagotta -- 11 Nisan 2019; 7:2:55 >
  • Chagotta kullanıcısına yanıt
    Kara deliklerin belgesellerini yıllardır izlerim.
    Anlatılan mantığı hep dinlerdik ama güneşin milyar katı büyüklüğünde bir kara delik belgeseli izlememiştim.Muazzam. Projede yer alan en önemli isimlerden birisi türk hanımefendi malesef türkiyeden
    bir üniversite vb kurumdan bizi temsil edememiş olmasıda ayrı bir utanç.

  • smartboy38 S kullanıcısına yanıt
    Bir gün de bilimle alakalı bir konuya dini karıştırmayın. İnsanlar bilimsel bir konu hakkında tartışsın birbirleriyle Kuran'da var mıydı yok muydu konularına girmeden. Artık bilinçli ve organize şekilde çalıştığınızı düşünmeye başladım. Herşey Kuran'da geçiyorsa Allah için bir tane de biz henüz keşfedilmemiş birşeyi bulup da insanların hizmetine sunalım. Adamlar buluyor siz de aaa bu zaten Kuran'da var diyorsunuz. İnsan sormaz mı neredeyse 1500 yıldır elinin altında yazıyordu madem niye bulamadın diye.

  • Haberlerde hiç bahsedilmemiş ama bahsedilen Messier 87 galaksisi dünyamızdan yaklaşık 53 milyon ışık yılı uzakta. Yani bu demek oluyor ki kara deliğin (yada etrafındaki ışık katmanlarının) 53 milyon yıl önceki halini görüyoruz. Kara deliğin şu anki hali çok daha farklı olabilir belki kütlesini milyarlarca kat daha arttırmış olabilir. Uzay korkunç bir yer.





  • Bir de adam eski Hint’i filan kötüleyerek izafiyet yazıyor kuranda filan demiş. O beğenmediğin Hint vedic’lerinde “bizim için bin yıl geçerken Brahma için bir yıl geçer” ifadesine rölativitede hep atıfta bulunulur. Sadece o da değil. Cennette geçen ve burada geçen zamanın farklı aktığı söylenir. Sonradan hristiyanlık da bire bin oranını korumuş. Abi bizim için bin yıl geçer ama tanrı için saniyedir o lafını demeyen kalmamış zaten. Bildiğin batıl kitaplarda yazıyor. İnsan yazımı.
    Daha da arttıralım. Bir yığın ortadoğu ve hint masalında adam bir kapıyı açar, periler ülkesine gider. Periler padişahı tutsak eder türlü maceralar yaşar. Yıllar geçer ama bir de döner ki periler ülkesinde zaman farklı geçermiş de bişeylermiş.
    O masalları yazana mı tapmalı yani binlerce önce düşünmüş zaman farklı geçermiş de bişeylermiş. Bunların Einstein’ın teorisiyle de ilgisi yok işin komik yanı.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Eleman güzel açıklamış, mutlaka izleyin. Bu videonun Youtube trend'de ikinci sırada olması şaşırtıcı. Türkiye'de ergen gençler bizim nesil gibi değil. Bu, Türkiye'nin geleceği açısından umut verici.

  • Çağrı Mert Bakırcı'nın hazırlamış olduğu yazı güzelmiş:

    İnsanlığın İlk Defa Çekmeyi Başardığı Karadelik Fotoğrafı!
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Grokerion

    Bir gün de bilimle alakalı bir konuya dini karıştırmayın. İnsanlar bilimsel bir konu hakkında tartışsın birbirleriyle Kuran'da var mıydı yok muydu konularına girmeden. Artık bilinçli ve organize şekilde çalıştığınızı düşünmeye başladım. Herşey Kuran'da geçiyorsa Allah için bir tane de biz henüz keşfedilmemiş birşeyi bulup da insanların hizmetine sunalım. Adamlar buluyor siz de aaa bu zaten Kuran'da var diyorsunuz. İnsan sormaz mı neredeyse 1500 yıldır elinin altında yazıyordu madem niye bulamadın diye.
    Ben öyle bir şey hiç karıştırmadım da forumu uzun süredir takip eden biri olarak ne zaman bilimsel bir gelişme olsa salyalarını akıtıp Allah yokmuş ya la diye sırıtan davarlara lafım.Bilinçli ve organize zihin bulandırmaya çalışan davarları biz çok iyi tanıyoruz hocam.Lafı üstüne alınmana da gerek yoktu bu zihniyette değilsen.Bilim bilimdir faydası herkesedir,Kuran da ordadır,isteyen inanır isteyen güler geçer bu kadar basit de şu konuya bile kirli zihnindeki İslam düşmanlığını karıştıranlardan değilsen lafı üstüne alınmana gerek yoktu

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • siz buna kara delik demişsiniz ama bu bildiğiniz yeni nesil lokma

  • Chagotta kullanıcısına yanıt
    Güneş’ten daha küçük olabilir kütlesi yoğun olduğu için.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: cemsinan

    Bir de adam eski Hint’i filan kötüleyerek izafiyet yazıyor kuranda filan demiş. O beğenmediğin Hint vedic’lerinde “bizim için bin yıl geçerken Brahma için bir yıl geçer” ifadesine rölativitede hep atıfta bulunulur. Sadece o da değil. Cennette geçen ve burada geçen zamanın farklı aktığı söylenir. Sonradan hristiyanlık da bire bin oranını korumuş. Abi bizim için bin yıl geçer ama tanrı için saniyedir o lafını demeyen kalmamış zaten. Bildiğin batıl kitaplarda yazıyor. İnsan yazımı.
    Daha da arttıralım. Bir yığın ortadoğu ve hint masalında adam bir kapıyı açar, periler ülkesine gider. Periler padişahı tutsak eder türlü maceralar yaşar. Yıllar geçer ama bir de döner ki periler ülkesinde zaman farklı geçermiş de bişeylermiş.
    O masalları yazana mı tapmalı yani binlerce önce düşünmüş zaman farklı geçermiş de bişeylermiş. Bunların Einstein’ın teorisiyle de ilgisi yok işin komik yanı.
    Hintoloji veya dinler tarihi uzmanı bir profesör olmadığını varsayarak her duyduğuna inanma,biraz sorgula.Hak Kitaptan ayetleri kopyalayıp kendine kutsal kitap uyduranları bir araştır.İstersen Kuran ayetlerini ve diğer dinlerin ayetlerini tarihsel süreçte farklılık ve benzerlikleriyle inceleyip bilimsel karşılaştırmalarla analiz etmiş yıllarıne emeğiyle kitap yazmış meşhur Fransız profesör Maurice Bucaillenin "Tevrat İnciller Kuranı Kerim ve Bilim"kitabını bi oku.Belki klişe argümanlarla yıkanan beyninde bir farkındalık oluşur.Tipik klişerlerle yok brahmanlar biliyordu,yok kuranı insan yazdı yok sümerlerden alınma gibi sözlerle diye beyninizi güzelce domestosla yıkamışlar ama inkar etsen de,kılıç kalkan döneminde insanların kız çocuklarını diri diri gömdüğü cahiliye devrinde Allahın buyruklarını ve Haktan geldiği de bilinsin diye yüzlerce yıl sonra bilimsel gelişmelerle ultra hassas teknolojik cihazlarla anca ortaya çıkan gelişmelere nokta atışıyla işaret eden Kitabı inkar etmeyi ve ettirmeyi kendine ilke edinip,inanmamanı mantığa bürümeye büyük bir kibirle devam edebilirsin sorun yok.Bir kulaktan girip diğerinden çıkar aşagıdakiler sümerlerin yazdığı şeyler zaten dersin,dinlerin hepsi aynı diye kendini kandırmaya ışık hızında devam etsen de hakikatleri hatırlatmak da fayda vardır.

    Ve Evren’i (Göğü) kuvvetimizle kurduk, muhakkak ki onu genişletmekteyiz. (Zâriyât suresi 47. ayet)
    Evren genişliyor mu yoksa durağan mı? Bu soruyu bilginler yüzlerce sene tartıştılar. Ancak 20. yüzyılda Edwin Hubble’ın gelişmiş teleskobuyla gözlemleri, yıldız kümelerinin hızla birbirlerinden uzaklaştığını tespit etmiş ve genişleyen Evren tezi doğrulanmıştır. Kuran ise bunu net olarak 1400 yıl önce zaten söylüyordu.

    Sizi annelerinizin karınlarında, üç karanlıkta, bir yaratılıştan diğer yaratılışa geçirerek yaratmaktadır…(Zumer Suresi 6. ayet)
    Cenini dış tehlikeler karşı koruyan 3 bölge vardır. Annenin karnındaki bu üç bölge; karın duvarı, rahim duvarı ve amniyon kesesidir. Kuran’ın indiği dönemin bilgi seviyesiyle açıklanamayacak bu ayette söylendiği gibi, ceninin bu kapkaranlık yerdeki gelişim aşamasının tüm bilimsel kitaplarda üçe ayrılması da çok ilginçtir.

    Kemiklere de bir bak. Nasıl yerli yerince düzenliyoruz onları ve sonra da onlara et giydiriyoruz… (Bakara Suresi 259. ayet)
    Embriyodaki kıkırdak doku, ayette söylendiği gibi sonradan kemikleşmeye başlar ve daha sonra kas etleri oluşarak kemikleri sarar. Ayette geçen “lahm” kelimesi kas etleri için kullanılmaktadır. Kuran’da 1400 yıl önce haber verilen bu kemik oluşum sıralamasından, bilim çok yakın döneme dek habersizdi.

    Saptırmayı dilediğinin de göğsünü öylesine dar ve sıkıntılı kılar ki, o göğe yükseliyormuş gibi olur. (En’am Suresi 125. ayet)
    Psikolojik sıkıntının anlatıldığı bu ayette belirtilen, göğe yükseltiliyormuş gibi tanımı çok ilginçtir. Çünkü gökyüzüne doğru yükseldikçe, atmosfer basıncı azalmakta ve kan, basınçla damarları ve kalbi zorlamaktadır. Ayrıca yukarı çıkıldıkça azalan oksijen, nefes alma güçlüğü doğurur ve göğsümüzün içindeki akciğerlerde sıkıntı ve daralma hissedilir. 1400 yıl önce atmosferde yükselmenin sonuçları bu ayette belirtilmiştir

    İnsan başıboş bırakılacağını mı sanıyor? Kendisi dökülmüş menide bir damla değil miydi? (Kıyame Suresi 36-37. ayetler)
    Bu ayette de o dönemde ulaşılması imkansız bir bilgiye rastlıyoruz. Başlangıçta insanın, meninin içindeki bir damla olduğu ifade edilen bu ayette geçen damla kelimesinin Arapça karşılığı “Nutfe” kelimesi, bir kova boşaltılınca dibinde kalan sıvıyı ifade için de kullanılır. Bu kelime insanın meninin hepsinden değil, meninin içindeki bir parçadan yani spermden yaratıldığına işaret etmektedir.

    Elbette hayvanlarda da sizin için ibretler vardır. Size onların karınlarında sindirilmiş gıdalar ile kanın arasından, halis, boğazınızdan kolaylıkla kayan bir süt içirmekteyiz. (Nahl Suresi 66. ayet)
    William Harvey, Peygamberimiz’in vefatından 1000 yıl kadar sonra kan dolaşımını keşfetmiştir. Ayetin indiği dönemde kanın, sindirilmiş gıdalardan ayrışmış besinleri meme salgı bezlerine taşıdığı, meme salgı bezlerinin ise kendilerine ulaşan bu ham maddeleri işleyerek süt ürettiği bilinmemekteydi.

    Ve yeryüzünü de yayıp yuvarlattı. (Naziat Suesi 30. ayet)
    Ayetin Arapça’sında geçen “dahv” kelimesinin köklerinden türetilen kelimeler “yuvarlaklık” ifade etmekte, “devekuşu yumurtası” gibi anlamlara gelmektedir. Dünya’nın şekli gerçekten yumurtanın şekline benzemektedir. Dünyamız aynı devekuşu yumurtası gibi geoittir. Yani tam düzgün küre olmayan, fakat küremsi, kutuplardan basık şekildedir. İnsanlığın yıllarca anlamaya çalıştığı Dünya’nın şeklinin ne olduğu Kuran’da zaten bildiriliyordu.

    Ve gökyüzünü korunmuş bir tavan yaptık. Onlar ise bunun delillerinden yüz çeviriyorlar. (Enbiya 32. ayet)
    Dünya atmosferi şeffaf olmasına rağmen, meteor yağmurlarına karşı mükemmel bir zırh işlevi görür. Ayrıca Güneş’ten gelen tüm zaralı ışınları süzen yapısı, Dünya’da yaşamın sürmesinin yegane sebeplerinden birisidir. Uzayda ısının -270 dereceleri bulduğunu düşünürsek atmosferin bu ayette geçen anlamıyla dünyayı nasıl koruduğunu tekrar görmüş oluruz

    İki denizi birbiri üstüne salan O’dur. Bu tatlı ve ferahlatıcı, bu tuzlu ve acıdır. Ve ikisinin arasına karışmalarını önleyen bir sınır olarak engel koymuştur. (Furkan Suresi 53. ayet)
    Denizlerin birleşmesine rağmen suların karışmaması, Kuran’da 14 asır önceden söylenmiştir. Çıplak gözle algılanamayan ve suyun özelliklerine ters gibi gözüken bu durum, ilk olarak Arap Yarımadası’nın denizle ilgisi olmayan bu insanlarına indirilen Kuran’da belirtilmiştir. Bu Kuran’ın geleceğe ışık tutan mucizelerinden sadece bir diğeridir.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi smartboy38 -- 11 Nisan 2019; 13:7:49 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • 
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.