BOSNA HERSEKTE MAHSUR KALDIM (8. sayfa)

Hocam geçmiş olsun. Tek çaren direk konsolosluğa gidiyorsun , başka yerlerde de ugrayıp kendini daha da zor durumlara düşürme.

Babam değil annem Avusturalya büyükelçiliği yaptı

Öncelikle şu kesin ki ; konu ağır CSB.

Papağan gibi aynı şeyi yazıp duruyorsun kardeşim. Konsolosluğa gittiğinde kapıda zaten Türkiye Cumhuriyeti tarafından görevlendirilmiş yetkililer olacak. Boşnak polisle muhattap bile olmayacaksın. Ki hadi denk geldi oldun, güzel kardeşim salak mısın? Türk konsolosluğu içerisinde sana hangi polis ne yapabilir?

Aynı geziyi ben yaptım. Karadağ Bosna sınırında gümrük kontrolü vardır. Pasaportuna damga yemeden sınırı geçmeniz için bagajda olmanız veya üzerinizin bir şeyle örtülmüş olması ve sınır polisinin de bunu farketmemesi lazım, ki mümkün değil. Söz konusu sınır dandik bir sınırdır. Polis işkillenmez ise bagajı kontrol etmez. Ancak üstü örtülü bir kabarıklığa fena işkillenir. Her araba sınır polisi tarafından gözle kontrol edilir.

Ancak çok saçma bir durumdur. Zira, Türk pasaportu ile Karadağ'a da, Bosna'ya vizesiz girilebilmektedir. Dolayısı ile kaçak geçiş anlamsızdır. Özel çaba göstermeden de zaten mümkün değildir.

Dolayısı ile konu ağır ÇSB diyorum.

---------------------------

Eğer kaçak geçişinin özel bir sebebi yoksa, yani Türkiye'de bir sebepten aranan biri değilsen, konsolosluğa gideceksin. Durumu anlatacaksın. Cezası büyük değildir. Ceza yazılmaya da bilir. Suçu Türkiye'ye karşı değil, Bosna'ya karşı işlemişsin. Cezaya maruz kalsan da, Türkiye'ye dönmek için değer.  

Hayatımda böyle saçma ve gerçek olması pek muhtemel olmayan bir şey duymadım. Bir insan, vizesiz girebildiği bir ülkeye niye kaçak girer yani?  Karadağ sınırında her araç durdurulur. Bakılır. İçi aranmasa bile bakılır. Durmadan geçmek diye bir şey yok. Çünkü şengendeki gibi bir sınır birliği söz konusu değildir. Araç Karadağ plakalı olsa da durdurulur. Bosna plakalı olsa da durdurulur. Çünkü içindekilerin pasaport/kimlik kontrolleri yapılır. HER BİRİ İÇİN.

Allah'ın unuttuğu bir yerde bir sınırdır. Ama orada bile 600-700 metre kamyon sırası olur. Gidiş-geliş yolda otomobil olarak kamyonları geçersin (Karşıdan araba gelmemesini umarak). Sınırda pasaportları verirsin. Damgalarlar. Girersin. Gece olduğu için 600-700 metre kamyon sırası yoktu diyelim. En az 3-5 kamyon vardır yani.

---------------------------

Konsolosluk da "geldiğin yere geri dön" diye akıl vermez. "Suç işlemişsin. Tekrar suç işle" diyor öyle mi konsolosluk memuru? Alırlar o memurun aklını.  Siz de Türkiye'yi iyice maymun olmuş devlet bellemişsiniz. Sık sıkabildiğine... Dışişleri çalışanı kamyon kasasında geri dön diyecek. Vallaha alırlar aklını. Doğubeyazıt'ta şark hizmetine verirler. Off-the record bile söylemez bence. Ama resmi yöntem ne ise onu söyler. Sadece kayıtdışı "eğer becerebiliyorsan böyle yap, bizim de başımızı ağrıtma, senin de başın ağrımasın" dedi diyelim, hiç sanmıyorum ama; resmi yöntem ne ise o konuda yardımcı olurlar. Takar yanına bir adam, yapılması gereken işlem varsa birlikte yapar icabında. Olacak olan da şu: Sınırdışı edileceksin. Türk vatandaşı olduğun için de Bosna sınırdışı işlemlerini tamamlayınca, kalan işlemleri Türk konsolosluğu yapacak. Saraybosna'ya geldi isen işin zaten çok daha kolay. Büyükelçilikle halledeceksin. Türkiye'nin orada forsu kuvvetlidir. Böyle bir salaklıktan bir Türk vatandaşının başına büyük bir iş gelmez. Sınır dışı sürecinde iki gün üç gün seni sovyet stili otelimtrak (bizdeki modern hapishaneler konforunda) bir misafirhaneye tıkabilirler. O kadar. Ancak Türk büyükelçiliği onları halleder muhtemelen Bosna misafirhanesine kalmadan uçururlar seni buraya.  Sen bizim dışişlerini muz cumhuriyeti dışişleri sanıyorsun galiba?

Bir de Bosna'da herkesin surat bir karışmıştı. Valla görmedim böyle bir şey. Bosna polisi dahil.   Çam yarması gibiler orası ayrı. Sulak memleket çocukları hepsi. Osmanlı'nın neden bu bölgeden sürekli asker devşirdiğini anlıyor insan gidince. Boyum 1.85. Kendimi güdük hissettim şerefsizim.  

---------------------------

Ha, Avrupa'ya kaçak gitmeye çalışan mültecinin dolandırılması ve Bosna'da bırakılması konulu Şener Şen filmi vari bir mesele ise bu, Bosna'dan Hırvatistan'a zaten nah geçerdin. Geçmek kolay olsa Bosna'lı geçerdi.  Sırbistan'a geçip, oradan Hırvatistan'a girecektiysen, neden en başta Sırbistan'a gitmedin? Oraya da vize yok. Karadağ'dan Hırvatistan'a geçmek bile Bosna'dan daha kolay olur. Olaya bir de kaçak mülteci mantığı ile yaklaşıyorum. Gene tutmuyor senin hikaye. Diyelim seni kaçıracaklarla Karadağ'da buluşacaktın. Düzen öyle idi. Amaç da seni dolandırmakmış. Bosna'da çük gibi bırakılınca ayıldın. Ama o mantıkta bile Türkiye açısından bir sorun yok. Türkiye senin kaçaklığınla ilgilenmiyor. Burada sorun şu: Pasaportuna son damga vuran yer Karadağ mı? Karadağ kanunlarına göre, 3 aydan daha çok kalamazsın Karadağ'da. Kalmadı isen zaten Karadağ'da kaçak konumuna düşmedin. Kalanı ile Türkiye'yi ilgilenmez. Senin pasaportuna el koymaz, ceza yazmaz. Kaçak konumuna düşer ve sınırdışı edilirsen Türkiye o zaman ilgilenebilir. Ama senin durumunda iş öyle bir iş de değil. Burada Türkiye'yi bağlayan bir konu yok gibi. Dolayısı ile senin korktuğun pasaportuna el konulması, kara listeye girmen gibi konularsa onlardan korkma. Onlar için X ülkesinde süreyi geçirmiş, kaçak konumuna düşmüş, yakalanmış ve sınırdışı edilmiş olman lazım. İlk seferde de gitmiyor.

----------------------------

Te Allam, ÇSB mi, yoksa kaçak göçmen mi olduğunu bilmediğimiz adama yardım ediyoruz.

Türkiye'ye dönmek için yardım istediği için, Türkiye'de kanun kaçağı olmadığını düşünüyorum.

Çaresi kalmayan adam gider Konsolosluğa ben TÜRKÜM der konu kapanır.

Cool story bro

konuya son noktayı koymuşsun resmen..

bu başlığı açan hala harekete geçmiyorsa csb

Konsolosluğa gideceksin, kimliğin ve Türkiye hudutlarından çıkış şeklin-tarihin teyit edildikten sonra pasaport yerine geçen bir A4 sayfada kaşeli imzalı seyahat belgeni vericekler, normal bir yolcu gibi uçağa binip dönüceksin. O ülkeye kaçak girmiş olman durumu değiştirmez. Amerika'ya 1990'larda gemiden atlayıp kamyon lastiğiyle yüzerek girip 2016'ya kadar hiç bir resmi işlem başlatmamış kaçak yaşamış sigortasız çalışmış bir adam gözümün önünde Kennedy havalimanında benimle aynı uçağa bindi döndü Türkiye'ye, bir daha amerika'ya asla girememek şartıyla. Rötardan dolayı baya sohbet etmiştik Nakliye firması kurmuş orda yasal yaşayan kardeşinin üzerine yapmış fırmayı vsvs. Kimse de adamı alıp hapise falan atmadı bir kaç sayfa imzaladı bindi uçağa. Elinde de yanında götürdüğü 90'lardan kalma eski türk pasaportuyla geçti sınırdan. Bosna-Hersek kim ki bundan ağır bir prosedürü olucak?

Arkadaşım geç bir karayoluna elbet türk plakalı bir tır denk gelir :D Atla önüne o seni geçirir.. Yani ben olsam bi şansımı denerdim bu yönde. Yoksa senin için en güvenli yer türk konsolosluğu olur.. Adresini bul ve dayan kapılarına :D

Katar konsolosluğuna git.Swap yapacağım de onlar anlarlar.