Şimdi Ara

C4 PİCASSO vs TOURAN 1.4 TSI (TOURAN ALINDI)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir (1 Mobil) - 1 Masaüstü1 Mobil
5 sn
83
Cevap
1
Favori
25.861
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Kullanmakta olduğum focus aracımı sattım şimdi daha ferah bir araba alıcağız ama kararsız kaldım.
    C4 PİCASSO ile TOURAN arasında kararsız kaldık.
    C4 MCP vites VW DSG gibi seri geçmektemidir.
    2 aracı da kullananlar yorumlarını bekliyorum



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi hakoist -- 20 Ağustos 2009; 14:45:25 >



  • Yapay Zekanın Yanıtı

    C4 Picasso vs TOURAN 1.4 TSI: Hangisini Seçmelisin?

    Hem C4 Picasso hem de TOURAN 1.4 TSI, aileler için geniş ve pratik seçenekler sunan iki popüler MPV'dir. Ancak hangisi sizin için daha iyi bir seçimdir?

    Motor ve Performans

    TOURAN 1.4 TSI, 150 beygir gücü ve 250 Nm tork üreten 1,4 litre turboşarjlı bir benzinli motora sahiptir. Bu, daha güçlü bir performans sunar ve 9,3 saniyede 0'dan 100 km/sa hıza ulaşabilir.

    C4 Picasso'da ise 110 beygir gücü ve 254 Nm tork üreten 1,6 litre dizel motor bulunur. Bu, daha düşük yakıt tüketimi sağlar ve 12,3 saniyede 0'dan 100 km/sa hıza ulaşabilir.

    İç Mekan ve Pratiklik

    İki araç da geniş ve ferah iç mekanlar sunar. Ancak TOURAN 1.4 TSI, daha uzun bir dingil mesafesine ve daha fazla bagaj alanına sahiptir. Ayrıca üçüncü sırada iki ek koltuk seçeneği sunar, böylece toplam yedi kişiye kadar oturabilir.

    C4 Picasso, daha küçük bir bagaj alanına ve yalnızca beş kişilik oturma kapasitesine sahiptir. Bununla birlikte, panoramik cam tavanı ve daha fazla saklama alanı gibi bazı ek konfor özellikleri sunar.

    Yakıt Tüketimi ve Emisyonlar

    C4 Picasso'nun dizel motoru daha iyi yakıt ekonomisi sağlar ve WLTP standartlarına göre ortalama 4,6 l/100 km yakıt tüketir. TOURAN 1.4 TSI'nın benzinli motoru ise ortalama 6,4 l/100 km yakıt tüketir.

    Emisyonlar açısından C4 Picasso, 121 g/km CO2 emisyonuyla daha çevre dostudur. TOURAN 1.4 TSI, 149 g/km CO2 emisyonu üretir.

    Fiyat ve Donanım

    Fiyatlandırma, seçtiğiniz özellikler ve donanım seviyesine bağlı olarak değişir. Genel olarak, TOURAN 1.4 TSI, daha güçlü motoru ve daha geniş iç mekanı nedeniyle C4 Picasso'dan biraz daha pahalıdır.

    Her iki araç da çeşitli donanım seçenekleri sunar, ancak TOURAN 1.4 TSI genellikle daha gelişmiş sürüş yardımı sistemleri ve bilgi-eğlence özellikleri ile gelir.

    Sonuç

    C4 Picasso ve TOURAN 1.4 TSI, her ikisi de aileler için pratik ve konforlu seçeneklerdir. Seçiminiz, özel ihtiyaçlarınıza ve tercihlerinize bağlıdır. Daha güçlü performans ve geniş iç mekan arıyorsanız TOURAN 1.4 TSI daha iyi bir tercih olabilir. Daha iyi yakıt ekonomisi ve daha düşük CO2 emisyonları istiyorsanız C4 Picasso düşünülmelidir.

    Yapay Zekanın Yanıtını Genişlet
  • iki aracıda kullanmadım ama Touran TSI + DSG daha sıcak geliyor. Yeni nesil turbo motor
  • quote:

    Orijinalden alıntı: superxp

    iki aracıda kullanmadım ama Touran TSI + DSG daha sıcak geliyor. Yeni nesil turbo motor
    Touran motor ve şanzuman olarak daha ağır basıyor ama görünüm olarak eskidi. 2011 model yılında tamamen yenilenecek diye biliyorum. Ayrıca 1.6 TDI seçeneği eklenme ihtimali de var.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: vincentvega

    Touran motor ve şanzuman olarak daha ağır basıyor ama görünüm olarak eskidi. 2011 model yılında tamamen yenilenecek diye biliyorum. Ayrıca 1.6 TDI seçeneği eklenme ihtimali de var.

    Alıntıları Göster
    c4 grand picasso kullanıyorum gayet başarılı bi otomobil vw kadar vites gecişi hızlı olmasa bile 1.6 hdi motor o kasayı cok rahat götürüyor
     C4 PİCASSO vs TOURAN 1.4 TSI (TOURAN ALINDI)




  • quote:

    Orijinalden alıntı: hakoist

    Kullanmakta olduğum focus aracımı sattım şimdi daha ferah bir araba alıcağız ama kararsız kaldım.
    C4 PİCASSO ile TOURAN arasında kararsız kaldık.
    C4 MCP vites VW DSG gibi seri geçmektemidir.
    2 aracı da kullananlar yorumlarını bekliyorum


    Hakan bey, aylar sonra sizden ses alabilmek ne güzel. Connect'ten sonra dar araba sizi pek açmamış anlaşılan, yeniden geniş araba isteği, heyecanı ve merakı ağır basmaya başlamış.


    Yakından inceleyen biri olarak iki araçla ilgili bildiklerimi ve deneyimlerimi, bu doğrultuda "bana göre" olan görüşlerimi açıklamaya çalışayım.




    1-
    C4 G.Picasso 1.6 HDi MCP : Her iki araç da modüler bir şekilde bir şekilde 7 kişilik oluyor. Picasso, 3. sıra koltuklarda daha rakibine oranla daha geniş ve rahat.
    Touran 1.4 TSI DSG : 3. sıra koltuklara rağmen ikinci sıra koltuklarda da Touran daha rahat. Picasso'da arka koltukların sırtlıkları daha kısa kalıyor ama Touran'ın arka sıra koltukları daha "koltuk" gibi duruyor.

    2-
    1. sıra koltuklarda rahatlık her ikisinde de aynı iken, Picasso'daki iki koltuk arası boşluk, araya buzdolabı koymak gibi işe yarayan aksesuarlara yer açsa da klima havasıyla soğutulan ön torpido yerine buzdolabı alınır mı, bu bir tercih meselesi. Fakat şu işe yaradığı kesin, olası bir park esnasında aracın solunu duvara iyice yanaştırıp, herhangi bir engel atlamadan sağ koltuktan geçerek sağ kapıdan çıkmak gibi.
    1. sıra koltuk arasındaki kol dayama ünitesinin altındaki gözle idare ediliyor.

    3-
    Panoramik cam tavan var, ön cam da inadına çok çok büyük. İçerdeki yolculara çok güzel bir ferahlık sağlıyor.
    Panoramik cam tavan yok, sadece sunroof opsiyon dahilinde alabiliyorsunuz. Ön cam ise Connect'den dahi daha küçük. Ama Touran'da da rakibine göre otomobil hissi daha fazla.

    4-
    İç mekandaki kalite hissi rakibine göre zayıf duruyor. Özellikle ön konsoldaki açılır kapanır çekmecelerin kalitesi çok kötü.
    Klasik Vw tarzı var ve kalite hissi, hakikaten hissediliyor.

    5-
    Otomobil içindeki göz sayısı rakibine göre az gibi görünse de özellikle ön konsoldaki ve torpido hizasındaki gözler, rakibine fark attırıyor.
    Kataloguna göre, 39 adet göz var, ama bunun içerisine bardaklıklar ve askılıklar da dahil.

    6-
    Kullanım detaylarına gelince;
    Picasso'daki şanzıman "otomatikleştirilmiş" manuel şanzıman. Bu da yollarda, alışkın olmayan sürücüler için sarsıntılı vites geçişleri ve "kuvvetli boyun kasları gerektiren yolcular" manasına geliyor. (Tırnak içindeki ifade, Auto Motor Sport dergisindeki Picasso test yazısı yazarına aittir. İstek olursa yazının tamamının fotoğrafını çekip burada paylaşabilirim) Ama Markalar bölümünde Grand C4 Picasso başlığı altında yazan arkadaşlar; alıştıktan sonra, çok problemli bir sürüş olmadığını sadece alışkanlık gerektirdiğini, vites değişim zamanlarında ayağı gazdan çekince herhangi bir sorun yaşanmadığını yazıyorlar, fakat şunu da ekliyorlar, "daha önce otomatik şanzımanlı araç kullanmış olanlar zorlanabilirler, fakat manuel vitesten geçiş yapanlar için bulunmaz kolaylık". Detayları için Markalar altındaki Grand C4 Picasso başlığını inceleyebilirsiniz.
    DSG'nin kullanım kolaylığı tartışılmaz. Sarsıntısız geçişler, otomatik vites değil manuel'den bile hızlı değişimler, performans kaybı olmaması, yakıt tüketimi değişikliği olmaması, her halukarda DSG'yi ön plana çıkarıyor. Rakibine göre farklı olarak, ayağınızı gazdan hiç çekmeden uzun sürüşler yapabiliyorsunuz.

    7-
    Performansı, rakibine göre ciddi oranda düşük. Test yazısında 0-100 km hızlanmasını 13.7 sn olarak vermiş.
    TSI. Bu da DSG şanzımanda 9.7 sn'de 0-100 km hızlanması manasına geliyor. Bu sınıf bir araç için muhteşem.

    8-
    Yakıt tüketimi, hem yeni nesil dizel motor, hem de tüketim yönünden kendini ispatlamış (PSA - Ford) olması nedeniyle rakibine göre daha iyi.
    Benzinli olması, yakıt tüketiminde eksi puan. Ancak 1.4 ve TSI olması ise artı puan. O da çok korkulacak kadar yakıt tüketimi olmaması manasına geliyor.

    9-
    Son hıza ulaşmak, hele hele yüklüyken sabır gerektiriyor. Katalog verisi de zaten rakibine göre zayıf.
    Yeni nesil, ödüllü TSI motor, son hız için çok çaba gerektirmiyor. Hatta üstüne bile çıktığını söyleyenler varsa da .........

    10-
    Yalıtım rakibine göre daha zayıf. Bunda dizel olmasının etkisi büyük.
    Yalıtım rakibine göre çok daha iyi. Daha sessiz sürüşler sağlıyor.

    11-
    Sürüş keyfi yönünden hiç şikayet duymadım, kullanan herkes de çok beğeniyor.
    Otomobil kadar keyifli sürüşler bekliyor kullanıcısını.

    12-
    Picasso başlığında da yazdım; İzmir'de iki bayi dolaştım. Aracı satın almak için, hiç bir opsiyon ya da renk seçme şansınız yok, bayi hangisini getirirse onu almak zorundasınız, işinize gelirse. Vakit hiç belli değil, standart bir araç getirme periyotları yok. Hele hele Citroen'in rakiplerine göre en büyük artı puanı olan hidraktif süspansiyonu, aydınlatma paketini, bi-xenon sistemini isteseniz bile getirtemiyorsunuz.
    5 kişilik Touran belli aralıklarla geliyor. Ancak 7 kişilik istediğinizde yine İzmir'deki iki Vw bayisinden geçen hafta aldığım bilgiye göre, 2.5-3 aydan önce getirme şansları yok. Ama onda da istediğiniz opsiyonu araca ekletebiliyorsunuz, yani araç sizin isteğinize göre üretiliyor. Bi-xenon farlar, katalogdaki orijinal deri koltuklar, navigasyon sistemi (mesela RNS 510) gibi bir sürü ayrıntıyı araca ekletmeniz mümkün. Fakat bundaki dezavantaj da fiyat garantisi yok. Araç geldiği zaman fiyat belirleniyor. İşinize gelirse.

    13-
    Her ikisinde de kullanışlı detaylar var, mesela Picasso'da bagaj ışığının yerinden sökülerek el feneri olması gibi.
    Touran'da da dikkatimi çeken detay; arka koltukların 17 kg gibi hafif bir ağırlığa sahip olması, sökme işleminde büyük kolaylık.

    14-
    Göstergelerin ortada ve dijital olması, üstüne üstlük artık satılmayan aydınlık paketi ile birlikte getirilen farklı renklerdeki gösterge ışığının olmayıp, sadece anber sarısı ile satılıyor olması alışkanlık gerektiriyor. Bugün en meşhur otomobil firmalarının bile analog göstergede ısrar ettiği günümüzde, C4 Picasso'nun dijital tercihi, kişisel tercihleri etkiler mi bilemem, ama beni çok fazla etkilemiyor, aksine bence farklılık yaratıyor.
    Göstergeler bütün otomobiller gibi direksiyon gerisinde ve halen Vw'nin artık yavaş yavaş terketmeye başladığı mavi renkli aydınlatma ile sunuluyor. Belki makyajı bekliyor bu da.

    15-
    Klima düzenini de farklılık olsun diye en uçlara koymuşlar, bu da alışkanlık gerektiriyor, zira kumandaları çok küçük.
    Vw geleneğine göre, ortada ve gayet kullanışlı klima kumandaları var.

    16-
    Direksiyonunun ortasının dönmemesi, çok ilgi çekmedi; basından takip ettiğim kadarıyla. Citroen zannımca bu işi fazla uzatmayacak.
    Caddy'den Passat'a kadar hemen hemen bütün Vw'lerde kullanılan üç kollu direksiyona sahip.

    17-
    Yeni araç olduğu için, henüz bir makyaj veya yenileme operasyonu gözükmüyor.
    2010 yılında, 2011 model yılı olarak podyumlarda yerini alacak. Passat topiğinde ilk fotoğrafları da yayınlandı. Ancak görebildiğim kadarıyla, şasi ve kasada fazla bir değişiklik olmayacak sadece ön yüzü, güncel Golf'e benzetiliyor. Bu da her markada olduğu gibi bir gelenek.

    18-
    Ferahlık hissi daha fazla. Cam oranının rakibine göre yüksek olması, içerdeki yolcuların daha müreffeh bir yolculuk yapmasını sağlıyor.
    Daha basık bir yapısı var. Halbuki ağabeyi Sharan daha geniş boyutlara sahip olsaydı, basıklığını bir nebze de olsa da boyuttan kapatabilirdi.

    19-
    Daha çok hafif ticari kullanıyor gibi bir his veriyor insana. Bunda yüksekliğinin etkisi var gibi geldi bana.
    Daha çok otomobil lezzeti alıyorsunuz.

    20-
    Temmuz ayı fiyatlarına göre Türkiye'ye getirilen en dolu haline 52.500 TL fiyat verdiler, ancak benim sorduğum tarihlerde 2010 model fiyatları henüz belli değildi.
    Geçen hafta; sunroof opsiyonuyla beraber 59.000 küsur fiyat verdiler. Bu fiyat 2010 model fiyatı olmakla beraber, ellerinde araç olmadığı için kesin fiyat değil, sipariş teslimi anındaki fiyatlar geçerli. Doğuş Oto'nun da bu konuda sabıkası bir hayli yüksek olduğu için 60.000'i kesin geçer diye düşünüyorum.

    21-
    Uzun yolda rakibine göre daha yorucu. Bunda dizel olmasının ve şanzımanının rakibine göre daha sarsıntılı olmasının payı yüksek. Ancak performasının, rakibine göre daha düşük olması, yolda görülen Touran'larda "keşke" duygusuna kaptırabilir.
    Tam bir keyif aracı. Sessizlik, sarsıntısız vites geçişleri, ayağınızla verdiğiniz her komuta zıpkın gibi cevap veren bir performans... Yolda hiç bir araca gözünüz kaymaz, sadece depo ibresine bakan gözünüz hariç.

    22-
    Kişisel tercihime gelince;
    Eğer yılda yapacağım km bakımından hesap edilecekse, tercihim G. Picasso olur. 7 kişilik tercihime cevap veriyor, içindeki yolcuların her türlü ihtiyacı karşılanıyor, üstüne üstlük cam oranının yüksek olması, gece ve yağmurlu havalardaki doyumsuz seyahat güzelliği, cezbeden faktörler. Ama renk ve opsiyon tercihinin olmaması büyük hayal kırıklığı. Bir de buna belirsizliği ekleyin.
    Teslimat süresi uzun, fakat tercih zenginliği güzel. Beklemeye değer mi sorusunun cevabı, alacak olan kişinin acelesine bağlı. Eğer bu süre 15 gün olsaydı Touran herhalde bu sınıf alıcılarını cezbederdi. Fiyatının yüksekliği de bütün VW araçlarda olduğu gibi eksi puan. Kalite farkı, o kadar da pahalı değil; iki araç arasında.

    23-
    Akıl ve mantık Picasso diyor, zira cebe hitap ediyor; hem alırken, hem kullanırken.
    Duygu ve hisler Touran diyor. Zira kalite, performans ve sessizlik ön planda. Ancak fiyat yüksek, Picasso ile kıyaslandığında ve benzin - motorin fiyat farkı da gözönüne alındığında; tüketim de yüksek kalıyor.





    Son olarak, 3. koltukların her iki araçta da 12 yaş üstü çocuklar için uzun yolculuklarda sıkıntılı olduğunu hatırlatayım. Eğer aldığınız aracı uzun süre kullanacaksanız, bu yaş aralığına yakın çocuklar için ileriyi düşünmekte fayda var. Tıpkı bende olduğu gibi. Bu da sizi ikinci el Viano gibi araçlara sevkedebilir. Yine tıpkı bende olduğu gibi...

    İnşallah gönlünüze göre olur.





  • quote:

    Orijinalden alıntı: Lukunku

    quote:

    Orijinalden alıntı: hakoist

    Kullanmakta olduğum focus aracımı sattım şimdi daha ferah bir araba alıcağız ama kararsız kaldım.
    C4 PİCASSO ile TOURAN arasında kararsız kaldık.
    C4 MCP vites VW DSG gibi seri geçmektemidir.
    2 aracı da kullananlar yorumlarını bekliyorum


    Hakan bey, aylar sonra sizden ses alabilmek ne güzel. Connect'ten sonra dar araba sizi pek açmamış anlaşılan, yeniden geniş araba isteği, heyecanı ve merakı ağır basmaya başlamış.


    Yakından inceleyen biri olarak iki araçla ilgili bildiklerimi ve deneyimlerimi, bu doğrultuda "bana göre" olan görüşlerimi açıklamaya çalışayım.




    1-
    C4 G.Picasso 1.6 HDi MCP : Her iki araç da modüler bir şekilde bir şekilde 7 kişilik oluyor. Picasso, 3. sıra koltuklarda daha rakibine oranla daha geniş ve rahat.
    Touran 1.4 TSI DSG : 3. sıra koltuklara rağmen ikinci sıra koltuklarda da Touran daha rahat. Picasso'da arka koltukların sırtlıkları daha kısa kalıyor ama Touran'ın arka sıra koltukları daha "koltuk" gibi duruyor.

    2-
    1. sıra koltuklarda rahatlık her ikisinde de aynı iken, Picasso'daki iki koltuk arası boşluk, araya buzdolabı koymak gibi işe yarayan aksesuarlara yer açsa da klima havasıyla soğutulan ön torpido yerine buzdolabı alınır mı, bu bir tercih meselesi. Fakat şu işe yaradığı kesin, olası bir park esnasında aracın solunu duvara iyice yanaştırıp, herhangi bir engel atlamadan sağ koltuktan geçerek sağ kapıdan çıkmak gibi.
    1. sıra koltuk arasındaki kol dayama ünitesinin altındaki gözle idare ediliyor.

    3-
    Panoramik cam tavan var, ön cam da inadına çok çok büyük. İçerdeki yolculara çok güzel bir ferahlık sağlıyor.
    Panoramik cam tavan yok, sadece sunroof opsiyon dahilinde alabiliyorsunuz. Ön cam ise Connect'den dahi daha küçük. Ama Touran'da da rakibine göre otomobil hissi daha fazla.

    4-
    İç mekandaki kalite hissi rakibine göre zayıf duruyor. Özellikle ön konsoldaki açılır kapanır çekmecelerin kalitesi çok kötü.
    Klasik Vw tarzı var ve kalite hissi, hakikaten hissediliyor.

    5-
    Otomobil içindeki göz sayısı rakibine göre az gibi görünse de özellikle ön konsoldaki ve torpido hizasındaki gözler, rakibine fark attırıyor.
    Kataloguna göre, 39 adet göz var, ama bunun içerisine bardaklıklar ve askılıklar da dahil.

    6-
    Kullanım detaylarına gelince;
    Picasso'daki şanzıman "otomatikleştirilmiş" manuel şanzıman. Bu da yollarda, alışkın olmayan sürücüler için sarsıntılı vites geçişleri ve "kuvvetli boyun kasları gerektiren yolcular" manasına geliyor. (Tırnak içindeki ifade, Auto Motor Sport dergisindeki Picasso test yazısı yazarına aittir. İstek olursa yazının tamamının fotoğrafını çekip burada paylaşabilirim) Ama Markalar bölümünde Grand C4 Picasso başlığı altında yazan arkadaşlar; alıştıktan sonra, çok problemli bir sürüş olmadığını sadece alışkanlık gerektirdiğini, vites değişim zamanlarında ayağı gazdan çekince herhangi bir sorun yaşanmadığını yazıyorlar, fakat şunu da ekliyorlar, "daha önce otomatik şanzımanlı araç kullanmış olanlar zorlanabilirler, fakat manuel vitesten geçiş yapanlar için bulunmaz kolaylık". Detayları için Markalar altındaki Grand C4 Picasso başlığını inceleyebilirsiniz.
    DSG'nin kullanım kolaylığı tartışılmaz. Sarsıntısız geçişler, otomatik vites değil manuel'den bile hızlı değişimler, performans kaybı olmaması, yakıt tüketimi değişikliği olmaması, her halukarda DSG'yi ön plana çıkarıyor. Rakibine göre farklı olarak, ayağınızı gazdan hiç çekmeden uzun sürüşler yapabiliyorsunuz.

    7-
    Performansı, rakibine göre ciddi oranda düşük. Test yazısında 0-100 km hızlanmasını 13.7 sn olarak vermiş.
    TSI. Bu da DSG şanzımanda 9.7 sn'de 0-100 km hızlanması manasına geliyor. Bu sınıf bir araç için muhteşem.

    8-
    Yakıt tüketimi, hem yeni nesil dizel motor, hem de tüketim yönünden kendini ispatlamış (PSA - Ford) olması nedeniyle rakibine göre daha iyi.
    Benzinli olması, yakıt tüketiminde eksi puan. Ancak 1.4 ve TSI olması ise artı puan. O da çok korkulacak kadar yakıt tüketimi olmaması manasına geliyor.

    9-
    Son hıza ulaşmak, hele hele yüklüyken sabır gerektiriyor. Katalog verisi de zaten rakibine göre zayıf.
    Yeni nesil, ödüllü TSI motor, son hız için çok çaba gerektirmiyor. Hatta üstüne bile çıktığını söyleyenler varsa da .........

    10-
    Yalıtım rakibine göre daha zayıf. Bunda dizel olmasının etkisi büyük.
    Yalıtım rakibine göre çok daha iyi. Daha sessiz sürüşler sağlıyor.

    11-
    Sürüş keyfi yönünden hiç şikayet duymadım, kullanan herkes de çok beğeniyor.
    Otomobil kadar keyifli sürüşler bekliyor kullanıcısını.

    12-
    Picasso başlığında da yazdım; İzmir'de iki bayi dolaştım. Aracı satın almak için, hiç bir opsiyon ya da renk seçme şansınız yok, bayi hangisini getirirse onu almak zorundasınız, işinize gelirse. Vakit hiç belli değil, standart bir araç getirme periyotları yok. Hele hele Citroen'in rakiplerine göre en büyük artı puanı olan hidraktif süspansiyonu, aydınlatma paketini, bi-xenon sistemini isteseniz bile getirtemiyorsunuz.
    5 kişilik Touran belli aralıklarla geliyor. Ancak 7 kişilik istediğinizde yine İzmir'deki iki Vw bayisinden geçen hafta aldığım bilgiye göre, 2.5-3 aydan önce getirme şansları yok. Ama onda da istediğiniz opsiyonu araca ekletebiliyorsunuz, yani araç sizin isteğinize göre üretiliyor. Bi-xenon farlar, katalogdaki orijinal deri koltuklar, navigasyon sistemi (mesela RNS 510) gibi bir sürü ayrıntıyı araca ekletmeniz mümkün. Fakat bundaki dezavantaj da fiyat garantisi yok. Araç geldiği zaman fiyat belirleniyor. İşinize gelirse.

    13-
    Her ikisinde de kullanışlı detaylar var, mesela Picasso'da bagaj ışığının yerinden sökülerek el feneri olması gibi.
    Touran'da da dikkatimi çeken detay; arka koltukların 17 kg gibi hafif bir ağırlığa sahip olması, sökme işleminde büyük kolaylık.

    14-
    Göstergelerin ortada ve dijital olması, üstüne üstlük artık satılmayan aydınlık paketi ile birlikte getirilen farklı renklerdeki gösterge ışığının olmayıp, sadece anber sarısı ile satılıyor olması alışkanlık gerektiriyor. Bugün en meşhur otomobil firmalarının bile analog göstergede ısrar ettiği günümüzde, C4 Picasso'nun dijital tercihi, kişisel tercihleri etkiler mi bilemem, ama beni çok fazla etkilemiyor, aksine bence farklılık yaratıyor.
    Göstergeler bütün otomobiller gibi direksiyon gerisinde ve halen Vw'nin artık yavaş yavaş terketmeye başladığı mavi renkli aydınlatma ile sunuluyor. Belki makyajı bekliyor bu da.

    15-
    Klima düzenini de farklılık olsun diye en uçlara koymuşlar, bu da alışkanlık gerektiriyor, zira kumandaları çok küçük.
    Vw geleneğine göre, ortada ve gayet kullanışlı klima kumandaları var.

    16-
    Direksiyonunun ortasının dönmemesi, çok ilgi çekmedi; basından takip ettiğim kadarıyla. Citroen zannımca bu işi fazla uzatmayacak.
    Caddy'den Passat'a kadar hemen hemen bütün Vw'lerde kullanılan üç kollu direksiyona sahip.

    17-
    Yeni araç olduğu için, henüz bir makyaj veya yenileme operasyonu gözükmüyor.
    2010 yılında, 2011 model yılı olarak podyumlarda yerini alacak. Passat topiğinde ilk fotoğrafları da yayınlandı. Ancak görebildiğim kadarıyla, şasi ve kasada fazla bir değişiklik olmayacak sadece ön yüzü, güncel Golf'e benzetiliyor. Bu da her markada olduğu gibi bir gelenek.

    18-
    Ferahlık hissi daha fazla. Cam oranının rakibine göre yüksek olması, içerdeki yolcuların daha müreffeh bir yolculuk yapmasını sağlıyor.
    Daha basık bir yapısı var. Halbuki ağabeyi Sharan daha geniş boyutlara sahip olsaydı, basıklığını bir nebze de olsa da boyuttan kapatabilirdi.

    19-
    Daha çok hafif ticari kullanıyor gibi bir his veriyor insana. Bunda yüksekliğinin etkisi var gibi geldi bana.
    Daha çok otomobil lezzeti alıyorsunuz.

    20-
    Temmuz ayı fiyatlarına göre Türkiye'ye getirilen en dolu haline 52.500 TL fiyat verdiler, ancak benim sorduğum tarihlerde 2010 model fiyatları henüz belli değildi.
    Geçen hafta; sunroof opsiyonuyla beraber 59.000 küsur fiyat verdiler. Bu fiyat 2010 model fiyatı olmakla beraber, ellerinde araç olmadığı için kesin fiyat değil, sipariş teslimi anındaki fiyatlar geçerli. Doğuş Oto'nun da bu konuda sabıkası bir hayli yüksek olduğu için 60.000'i kesin geçer diye düşünüyorum.

    21-
    Uzun yolda rakibine göre daha yorucu. Bunda dizel olmasının ve şanzımanının rakibine göre daha sarsıntılı olmasının payı yüksek. Ancak performasının, rakibine göre daha düşük olması, yolda görülen Touran'larda "keşke" duygusuna kaptırabilir.
    Tam bir keyif aracı. Sessizlik, sarsıntısız vites geçişleri, ayağınızla verdiğiniz her komuta zıpkın gibi cevap veren bir performans... Yolda hiç bir araca gözünüz kaymaz, sadece depo ibresine bakan gözünüz hariç.

    22-
    Kişisel tercihime gelince;
    Eğer yılda yapacağım km bakımından hesap edilecekse, tercihim G. Picasso olur. 7 kişilik tercihime cevap veriyor, içindeki yolcuların her türlü ihtiyacı karşılanıyor, üstüne üstlük cam oranının yüksek olması, gece ve yağmurlu havalardaki doyumsuz seyahat güzelliği, cezbeden faktörler. Ama renk ve opsiyon tercihinin olmaması büyük hayal kırıklığı. Bir de buna belirsizliği ekleyin.
    Teslimat süresi uzun, fakat tercih zenginliği güzel. Beklemeye değer mi sorusunun cevabı, alacak olan kişinin acelesine bağlı. Eğer bu süre 15 gün olsaydı Touran herhalde bu sınıf alıcılarını cezbederdi. Fiyatının yüksekliği de bütün VW araçlarda olduğu gibi eksi puan. Kalite farkı, o kadar da pahalı değil; iki araç arasında.

    23-
    Akıl ve mantık Picasso diyor, zira cebe hitap ediyor; hem alırken, hem kullanırken.
    Duygu ve hisler Touran diyor. Zira kalite, performans ve sessizlik ön planda. Ancak fiyat yüksek, Picasso ile kıyaslandığında ve benzin - motorin fiyat farkı da gözönüne alındığında; tüketim de yüksek kalıyor.





    Son olarak, 3. koltukların her iki araçta da 12 yaş üstü çocuklar için uzun yolculuklarda sıkıntılı olduğunu hatırlatayım. Eğer aldığınız aracı uzun süre kullanacaksanız, bu yaş aralığına yakın çocuklar için ileriyi düşünmekte fayda var. Tıpkı bende olduğu gibi. Bu da sizi ikinci el Viano gibi araçlara sevkedebilir. Yine tıpkı bende olduğu gibi...

    İnşallah gönlünüze göre olur.



    Alıntıları Göster


    kıyaslama yapan ama yapamayan otomobil dergileri utansın. çok güze olmuş. ben de gidip bir bakayım, inceleyeyim diyorum ammaaa connectoya 31000 lirayı zor ödedik, hani bundan sonra olsa olsa olsa ve olsa 40000 lira sınıra çıkarız ki bu da muhtemelen 50 yıl sonra connect 800 000 km de falanken olur.

    yanisi üzülmemek için bakamıyorum c4 e... bu saatten sonra da binek araba olsa olsa sw olur. o da aradığım ferahlık hissini bulamazsam çok çok bayıldığım, hayranı olduğum audinin ve mercedesin sw lerini bile istemem. ferah da ferah araba isterem..




  • quote:

    Orijinalden alıntı: dragotreis



    kıyaslama yapan ama yapamayan otomobil dergileri utansın. çok güze olmuş. ben de gidip bir bakayım, inceleyeyim diyorum ammaaa connectoya 31000 lirayı zor ödedik, hani bundan sonra olsa olsa olsa ve olsa 40000 lira sınıra çıkarız ki bu da muhtemelen 50 yıl sonra connect 800 000 km de falanken olur.

    yanisi üzülmemek için bakamıyorum c4 e... bu saatten sonra da binek araba olsa olsa sw olur. o da aradığım ferahlık hissini bulamazsam çok çok bayıldığım, hayranı olduğum audinin ve mercedesin sw lerini bile istemem. ferah da ferah araba isterem..

    Alıntıları Göster
    Çok güzel ve objektif bir kıyaslama emeğinize sağlık..




  • çok iyi açıklamışsınız 2 aracıda test ediceğim.Ama benim için performans ön planda kullanmakta olduğum ford focus aracımıda performanslı olmadığından dolayı sattım.
    quote:

    Orijinalden alıntı: Lukunku


    quote:

    Orijinalden alıntı: hakoist

    Kullanmakta olduğum focus aracımı sattım şimdi daha ferah bir araba alıcağız ama kararsız kaldım.
    C4 PİCASSO ile TOURAN arasında kararsız kaldık.
    C4 MCP vites VW DSG gibi seri geçmektemidir.
    2 aracı da kullananlar yorumlarını bekliyorum


    Hakan bey, aylar sonra sizden ses alabilmek ne güzel. Connect'ten sonra dar araba sizi pek açmamış anlaşılan, yeniden geniş araba isteği, heyecanı ve merakı ağır basmaya başlamış.


    Yakından inceleyen biri olarak iki araçla ilgili bildiklerimi ve deneyimlerimi, bu doğrultuda "bana göre" olan görüşlerimi açıklamaya çalışayım.




    1-
    C4 G.Picasso 1.6 HDi MCP : Her iki araç da modüler bir şekilde bir şekilde 7 kişilik oluyor. Picasso, 3. sıra koltuklarda daha rakibine oranla daha geniş ve rahat.
    Touran 1.4 TSI DSG : 3. sıra koltuklara rağmen ikinci sıra koltuklarda da Touran daha rahat. Picasso'da arka koltukların sırtlıkları daha kısa kalıyor ama Touran'ın arka sıra koltukları daha "koltuk" gibi duruyor.

    2-
    1. sıra koltuklarda rahatlık her ikisinde de aynı iken, Picasso'daki iki koltuk arası boşluk, araya buzdolabı koymak gibi işe yarayan aksesuarlara yer açsa da klima havasıyla soğutulan ön torpido yerine buzdolabı alınır mı, bu bir tercih meselesi. Fakat şu işe yaradığı kesin, olası bir park esnasında aracın solunu duvara iyice yanaştırıp, herhangi bir engel atlamadan sağ koltuktan geçerek sağ kapıdan çıkmak gibi.
    1. sıra koltuk arasındaki kol dayama ünitesinin altındaki gözle idare ediliyor.

    3-
    Panoramik cam tavan var, ön cam da inadına çok çok büyük. İçerdeki yolculara çok güzel bir ferahlık sağlıyor.
    Panoramik cam tavan yok, sadece sunroof opsiyon dahilinde alabiliyorsunuz. Ön cam ise Connect'den dahi daha küçük. Ama Touran'da da rakibine göre otomobil hissi daha fazla.

    4-
    İç mekandaki kalite hissi rakibine göre zayıf duruyor. Özellikle ön konsoldaki açılır kapanır çekmecelerin kalitesi çok kötü.
    Klasik Vw tarzı var ve kalite hissi, hakikaten hissediliyor.

    5-
    Otomobil içindeki göz sayısı rakibine göre az gibi görünse de özellikle ön konsoldaki ve torpido hizasındaki gözler, rakibine fark attırıyor.
    Kataloguna göre, 39 adet göz var, ama bunun içerisine bardaklıklar ve askılıklar da dahil.

    6-
    Kullanım detaylarına gelince;
    Picasso'daki şanzıman "otomatikleştirilmiş" manuel şanzıman. Bu da yollarda, alışkın olmayan sürücüler için sarsıntılı vites geçişleri ve "kuvvetli boyun kasları gerektiren yolcular" manasına geliyor. (Tırnak içindeki ifade, Auto Motor Sport dergisindeki Picasso test yazısı yazarına aittir. İstek olursa yazının tamamının fotoğrafını çekip burada paylaşabilirim) Ama Markalar bölümünde Grand C4 Picasso başlığı altında yazan arkadaşlar; alıştıktan sonra, çok problemli bir sürüş olmadığını sadece alışkanlık gerektirdiğini, vites değişim zamanlarında ayağı gazdan çekince herhangi bir sorun yaşanmadığını yazıyorlar, fakat şunu da ekliyorlar, "daha önce otomatik şanzımanlı araç kullanmış olanlar zorlanabilirler, fakat manuel vitesten geçiş yapanlar için bulunmaz kolaylık". Detayları için Markalar altındaki Grand C4 Picasso başlığını inceleyebilirsiniz.
    DSG'nin kullanım kolaylığı tartışılmaz. Sarsıntısız geçişler, otomatik vites değil manuel'den bile hızlı değişimler, performans kaybı olmaması, yakıt tüketimi değişikliği olmaması, her halukarda DSG'yi ön plana çıkarıyor. Rakibine göre farklı olarak, ayağınızı gazdan hiç çekmeden uzun sürüşler yapabiliyorsunuz.

    7-
    Performansı, rakibine göre ciddi oranda düşük. Test yazısında 0-100 km hızlanmasını 13.7 sn olarak vermiş.
    TSI. Bu da DSG şanzımanda 9.7 sn'de 0-100 km hızlanması manasına geliyor. Bu sınıf bir araç için muhteşem.

    8-
    Yakıt tüketimi, hem yeni nesil dizel motor, hem de tüketim yönünden kendini ispatlamış (PSA - Ford) olması nedeniyle rakibine göre daha iyi.
    Benzinli olması, yakıt tüketiminde eksi puan. Ancak 1.4 ve TSI olması ise artı puan. O da çok korkulacak kadar yakıt tüketimi olmaması manasına geliyor.

    9-
    Son hıza ulaşmak, hele hele yüklüyken sabır gerektiriyor. Katalog verisi de zaten rakibine göre zayıf.
    Yeni nesil, ödüllü TSI motor, son hız için çok çaba gerektirmiyor. Hatta üstüne bile çıktığını söyleyenler varsa da .........

    10-
    Yalıtım rakibine göre daha zayıf. Bunda dizel olmasının etkisi büyük.
    Yalıtım rakibine göre çok daha iyi. Daha sessiz sürüşler sağlıyor.

    11-
    Sürüş keyfi yönünden hiç şikayet duymadım, kullanan herkes de çok beğeniyor.
    Otomobil kadar keyifli sürüşler bekliyor kullanıcısını.

    12-
    Picasso başlığında da yazdım; İzmir'de iki bayi dolaştım. Aracı satın almak için, hiç bir opsiyon ya da renk seçme şansınız yok, bayi hangisini getirirse onu almak zorundasınız, işinize gelirse. Vakit hiç belli değil, standart bir araç getirme periyotları yok. Hele hele Citroen'in rakiplerine göre en büyük artı puanı olan hidraktif süspansiyonu, aydınlatma paketini, bi-xenon sistemini isteseniz bile getirtemiyorsunuz.
    5 kişilik Touran belli aralıklarla geliyor. Ancak 7 kişilik istediğinizde yine İzmir'deki iki Vw bayisinden geçen hafta aldığım bilgiye göre, 2.5-3 aydan önce getirme şansları yok. Ama onda da istediğiniz opsiyonu araca ekletebiliyorsunuz, yani araç sizin isteğinize göre üretiliyor. Bi-xenon farlar, katalogdaki orijinal deri koltuklar, navigasyon sistemi (mesela RNS 510) gibi bir sürü ayrıntıyı araca ekletmeniz mümkün. Fakat bundaki dezavantaj da fiyat garantisi yok. Araç geldiği zaman fiyat belirleniyor. İşinize gelirse.

    13-
    Her ikisinde de kullanışlı detaylar var, mesela Picasso'da bagaj ışığının yerinden sökülerek el feneri olması gibi.
    Touran'da da dikkatimi çeken detay; arka koltukların 17 kg gibi hafif bir ağırlığa sahip olması, sökme işleminde büyük kolaylık.

    14-
    Göstergelerin ortada ve dijital olması, üstüne üstlük artık satılmayan aydınlık paketi ile birlikte getirilen farklı renklerdeki gösterge ışığının olmayıp, sadece anber sarısı ile satılıyor olması alışkanlık gerektiriyor. Bugün en meşhur otomobil firmalarının bile analog göstergede ısrar ettiği günümüzde, C4 Picasso'nun dijital tercihi, kişisel tercihleri etkiler mi bilemem, ama beni çok fazla etkilemiyor, aksine bence farklılık yaratıyor.
    Göstergeler bütün otomobiller gibi direksiyon gerisinde ve halen Vw'nin artık yavaş yavaş terketmeye başladığı mavi renkli aydınlatma ile sunuluyor. Belki makyajı bekliyor bu da.

    15-
    Klima düzenini de farklılık olsun diye en uçlara koymuşlar, bu da alışkanlık gerektiriyor, zira kumandaları çok küçük.
    Vw geleneğine göre, ortada ve gayet kullanışlı klima kumandaları var.

    16-
    Direksiyonunun ortasının dönmemesi, çok ilgi çekmedi; basından takip ettiğim kadarıyla. Citroen zannımca bu işi fazla uzatmayacak.
    Caddy'den Passat'a kadar hemen hemen bütün Vw'lerde kullanılan üç kollu direksiyona sahip.

    17-
    Yeni araç olduğu için, henüz bir makyaj veya yenileme operasyonu gözükmüyor.
    2010 yılında, 2011 model yılı olarak podyumlarda yerini alacak. Passat topiğinde ilk fotoğrafları da yayınlandı. Ancak görebildiğim kadarıyla, şasi ve kasada fazla bir değişiklik olmayacak sadece ön yüzü, güncel Golf'e benzetiliyor. Bu da her markada olduğu gibi bir gelenek.

    18-
    Ferahlık hissi daha fazla. Cam oranının rakibine göre yüksek olması, içerdeki yolcuların daha müreffeh bir yolculuk yapmasını sağlıyor.
    Daha basık bir yapısı var. Halbuki ağabeyi Sharan daha geniş boyutlara sahip olsaydı, basıklığını bir nebze de olsa da boyuttan kapatabilirdi.

    19-
    Daha çok hafif ticari kullanıyor gibi bir his veriyor insana. Bunda yüksekliğinin etkisi var gibi geldi bana.
    Daha çok otomobil lezzeti alıyorsunuz.

    20-
    Temmuz ayı fiyatlarına göre Türkiye'ye getirilen en dolu haline 52.500 TL fiyat verdiler, ancak benim sorduğum tarihlerde 2010 model fiyatları henüz belli değildi.
    Geçen hafta; sunroof opsiyonuyla beraber 59.000 küsur fiyat verdiler. Bu fiyat 2010 model fiyatı olmakla beraber, ellerinde araç olmadığı için kesin fiyat değil, sipariş teslimi anındaki fiyatlar geçerli. Doğuş Oto'nun da bu konuda sabıkası bir hayli yüksek olduğu için 60.000'i kesin geçer diye düşünüyorum.

    21-
    Uzun yolda rakibine göre daha yorucu. Bunda dizel olmasının ve şanzımanının rakibine göre daha sarsıntılı olmasının payı yüksek. Ancak performasının, rakibine göre daha düşük olması, yolda görülen Touran'larda "keşke" duygusuna kaptırabilir.
    Tam bir keyif aracı. Sessizlik, sarsıntısız vites geçişleri, ayağınızla verdiğiniz her komuta zıpkın gibi cevap veren bir performans... Yolda hiç bir araca gözünüz kaymaz, sadece depo ibresine bakan gözünüz hariç.

    22-
    Kişisel tercihime gelince;
    Eğer yılda yapacağım km bakımından hesap edilecekse, tercihim G. Picasso olur. 7 kişilik tercihime cevap veriyor, içindeki yolcuların her türlü ihtiyacı karşılanıyor, üstüne üstlük cam oranının yüksek olması, gece ve yağmurlu havalardaki doyumsuz seyahat güzelliği, cezbeden faktörler. Ama renk ve opsiyon tercihinin olmaması büyük hayal kırıklığı. Bir de buna belirsizliği ekleyin.
    Teslimat süresi uzun, fakat tercih zenginliği güzel. Beklemeye değer mi sorusunun cevabı, alacak olan kişinin acelesine bağlı. Eğer bu süre 15 gün olsaydı Touran herhalde bu sınıf alıcılarını cezbederdi. Fiyatının yüksekliği de bütün VW araçlarda olduğu gibi eksi puan. Kalite farkı, o kadar da pahalı değil; iki araç arasında.

    23-
    Akıl ve mantık Picasso diyor, zira cebe hitap ediyor; hem alırken, hem kullanırken.
    Duygu ve hisler Touran diyor. Zira kalite, performans ve sessizlik ön planda. Ancak fiyat yüksek, Picasso ile kıyaslandığında ve benzin - motorin fiyat farkı da gözönüne alındığında; tüketim de yüksek kalıyor.





    Son olarak, 3. koltukların her iki araçta da 12 yaş üstü çocuklar için uzun yolculuklarda sıkıntılı olduğunu hatırlatayım. Eğer aldığınız aracı uzun süre kullanacaksanız, bu yaş aralığına yakın çocuklar için ileriyi düşünmekte fayda var. Tıpkı bende olduğu gibi. Bu da sizi ikinci el Viano gibi araçlara sevkedebilir. Yine tıpkı bende olduğu gibi...

    İnşallah gönlünüze göre olur.








  • quote:

    Orijinalden alıntı: dragotreis



    kıyaslama yapan ama yapamayan otomobil dergileri utansın. çok güze olmuş. ben de gidip bir bakayım, inceleyeyim diyorum ammaaa connectoya 31000 lirayı zor ödedik, hani bundan sonra olsa olsa olsa ve olsa 40000 lira sınıra çıkarız ki bu da muhtemelen 50 yıl sonra connect 800 000 km de falanken olur.

    yanisi üzülmemek için bakamıyorum c4 e... bu saatten sonra da binek araba olsa olsa sw olur. o da aradığım ferahlık hissini bulamazsam çok çok bayıldığım, hayranı olduğum audinin ve mercedesin sw lerini bile istemem. ferah da ferah araba isterem..



    Ben de çok yana yakıla "bu araçlardan alayım" diye bakmadım zaten. Arabaya binenlerin, uzun yolculuklarda aracı konforsuz bulmaları neticesinde "acaba" diye bakarken aklıma gelen araçlardı bunlar. Yolum düştüğü zamanlarda da incelemiş bulundum. Aklıma gelenleri de gecenin o saatinde ancak o kadarlık haliyle yazabildim.

    Beğendiğinize sevindim.




    ----------

    @yıldırans; Teşekkür ederim.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: hakoist

    çok iyi açıklamışsınız 2 aracıda test ediceğim.Ama benim için performans ön planda kullanmakta olduğum ford focus aracımıda performanslı olmadığından dolayı sattım.
    quote:

    Orijinalden alıntı: Lukunku


    quote:

    Orijinalden alıntı: hakoist

    Kullanmakta olduğum focus aracımı sattım şimdi daha ferah bir araba alıcağız ama kararsız kaldım.
    C4 PİCASSO ile TOURAN arasında kararsız kaldık.
    C4 MCP vites VW DSG gibi seri geçmektemidir.
    2 aracı da kullananlar yorumlarını bekliyorum


    Hakan bey, aylar sonra sizden ses alabilmek ne güzel. Connect'ten sonra dar araba sizi pek açmamış anlaşılan, yeniden geniş araba isteği, heyecanı ve merakı ağır basmaya başlamış.


    Yakından inceleyen biri olarak iki araçla ilgili bildiklerimi ve deneyimlerimi, bu doğrultuda "bana göre" olan görüşlerimi açıklamaya çalışayım.




    1-
    C4 G.Picasso 1.6 HDi MCP : Her iki araç da modüler bir şekilde bir şekilde 7 kişilik oluyor. Picasso, 3. sıra koltuklarda daha rakibine oranla daha geniş ve rahat.
    Touran 1.4 TSI DSG : 3. sıra koltuklara rağmen ikinci sıra koltuklarda da Touran daha rahat. Picasso'da arka koltukların sırtlıkları daha kısa kalıyor ama Touran'ın arka sıra koltukları daha "koltuk" gibi duruyor.

    2-
    1. sıra koltuklarda rahatlık her ikisinde de aynı iken, Picasso'daki iki koltuk arası boşluk, araya buzdolabı koymak gibi işe yarayan aksesuarlara yer açsa da klima havasıyla soğutulan ön torpido yerine buzdolabı alınır mı, bu bir tercih meselesi. Fakat şu işe yaradığı kesin, olası bir park esnasında aracın solunu duvara iyice yanaştırıp, herhangi bir engel atlamadan sağ koltuktan geçerek sağ kapıdan çıkmak gibi.
    1. sıra koltuk arasındaki kol dayama ünitesinin altındaki gözle idare ediliyor.

    3-
    Panoramik cam tavan var, ön cam da inadına çok çok büyük. İçerdeki yolculara çok güzel bir ferahlık sağlıyor.
    Panoramik cam tavan yok, sadece sunroof opsiyon dahilinde alabiliyorsunuz. Ön cam ise Connect'den dahi daha küçük. Ama Touran'da da rakibine göre otomobil hissi daha fazla.

    4-
    İç mekandaki kalite hissi rakibine göre zayıf duruyor. Özellikle ön konsoldaki açılır kapanır çekmecelerin kalitesi çok kötü.
    Klasik Vw tarzı var ve kalite hissi, hakikaten hissediliyor.

    5-
    Otomobil içindeki göz sayısı rakibine göre az gibi görünse de özellikle ön konsoldaki ve torpido hizasındaki gözler, rakibine fark attırıyor.
    Kataloguna göre, 39 adet göz var, ama bunun içerisine bardaklıklar ve askılıklar da dahil.

    6-
    Kullanım detaylarına gelince;
    Picasso'daki şanzıman "otomatikleştirilmiş" manuel şanzıman. Bu da yollarda, alışkın olmayan sürücüler için sarsıntılı vites geçişleri ve "kuvvetli boyun kasları gerektiren yolcular" manasına geliyor. (Tırnak içindeki ifade, Auto Motor Sport dergisindeki Picasso test yazısı yazarına aittir. İstek olursa yazının tamamının fotoğrafını çekip burada paylaşabilirim) Ama Markalar bölümünde Grand C4 Picasso başlığı altında yazan arkadaşlar; alıştıktan sonra, çok problemli bir sürüş olmadığını sadece alışkanlık gerektirdiğini, vites değişim zamanlarında ayağı gazdan çekince herhangi bir sorun yaşanmadığını yazıyorlar, fakat şunu da ekliyorlar, "daha önce otomatik şanzımanlı araç kullanmış olanlar zorlanabilirler, fakat manuel vitesten geçiş yapanlar için bulunmaz kolaylık". Detayları için Markalar altındaki Grand C4 Picasso başlığını inceleyebilirsiniz.
    DSG'nin kullanım kolaylığı tartışılmaz. Sarsıntısız geçişler, otomatik vites değil manuel'den bile hızlı değişimler, performans kaybı olmaması, yakıt tüketimi değişikliği olmaması, her halukarda DSG'yi ön plana çıkarıyor. Rakibine göre farklı olarak, ayağınızı gazdan hiç çekmeden uzun sürüşler yapabiliyorsunuz.

    7-
    Performansı, rakibine göre ciddi oranda düşük. Test yazısında 0-100 km hızlanmasını 13.7 sn olarak vermiş.
    TSI. Bu da DSG şanzımanda 9.7 sn'de 0-100 km hızlanması manasına geliyor. Bu sınıf bir araç için muhteşem.

    8-
    Yakıt tüketimi, hem yeni nesil dizel motor, hem de tüketim yönünden kendini ispatlamış (PSA - Ford) olması nedeniyle rakibine göre daha iyi.
    Benzinli olması, yakıt tüketiminde eksi puan. Ancak 1.4 ve TSI olması ise artı puan. O da çok korkulacak kadar yakıt tüketimi olmaması manasına geliyor.

    9-
    Son hıza ulaşmak, hele hele yüklüyken sabır gerektiriyor. Katalog verisi de zaten rakibine göre zayıf.
    Yeni nesil, ödüllü TSI motor, son hız için çok çaba gerektirmiyor. Hatta üstüne bile çıktığını söyleyenler varsa da .........

    10-
    Yalıtım rakibine göre daha zayıf. Bunda dizel olmasının etkisi büyük.
    Yalıtım rakibine göre çok daha iyi. Daha sessiz sürüşler sağlıyor.

    11-
    Sürüş keyfi yönünden hiç şikayet duymadım, kullanan herkes de çok beğeniyor.
    Otomobil kadar keyifli sürüşler bekliyor kullanıcısını.

    12-
    Picasso başlığında da yazdım; İzmir'de iki bayi dolaştım. Aracı satın almak için, hiç bir opsiyon ya da renk seçme şansınız yok, bayi hangisini getirirse onu almak zorundasınız, işinize gelirse. Vakit hiç belli değil, standart bir araç getirme periyotları yok. Hele hele Citroen'in rakiplerine göre en büyük artı puanı olan hidraktif süspansiyonu, aydınlatma paketini, bi-xenon sistemini isteseniz bile getirtemiyorsunuz.
    5 kişilik Touran belli aralıklarla geliyor. Ancak 7 kişilik istediğinizde yine İzmir'deki iki Vw bayisinden geçen hafta aldığım bilgiye göre, 2.5-3 aydan önce getirme şansları yok. Ama onda da istediğiniz opsiyonu araca ekletebiliyorsunuz, yani araç sizin isteğinize göre üretiliyor. Bi-xenon farlar, katalogdaki orijinal deri koltuklar, navigasyon sistemi (mesela RNS 510) gibi bir sürü ayrıntıyı araca ekletmeniz mümkün. Fakat bundaki dezavantaj da fiyat garantisi yok. Araç geldiği zaman fiyat belirleniyor. İşinize gelirse.

    13-
    Her ikisinde de kullanışlı detaylar var, mesela Picasso'da bagaj ışığının yerinden sökülerek el feneri olması gibi.
    Touran'da da dikkatimi çeken detay; arka koltukların 17 kg gibi hafif bir ağırlığa sahip olması, sökme işleminde büyük kolaylık.

    14-
    Göstergelerin ortada ve dijital olması, üstüne üstlük artık satılmayan aydınlık paketi ile birlikte getirilen farklı renklerdeki gösterge ışığının olmayıp, sadece anber sarısı ile satılıyor olması alışkanlık gerektiriyor. Bugün en meşhur otomobil firmalarının bile analog göstergede ısrar ettiği günümüzde, C4 Picasso'nun dijital tercihi, kişisel tercihleri etkiler mi bilemem, ama beni çok fazla etkilemiyor, aksine bence farklılık yaratıyor.
    Göstergeler bütün otomobiller gibi direksiyon gerisinde ve halen Vw'nin artık yavaş yavaş terketmeye başladığı mavi renkli aydınlatma ile sunuluyor. Belki makyajı bekliyor bu da.

    15-
    Klima düzenini de farklılık olsun diye en uçlara koymuşlar, bu da alışkanlık gerektiriyor, zira kumandaları çok küçük.
    Vw geleneğine göre, ortada ve gayet kullanışlı klima kumandaları var.

    16-
    Direksiyonunun ortasının dönmemesi, çok ilgi çekmedi; basından takip ettiğim kadarıyla. Citroen zannımca bu işi fazla uzatmayacak.
    Caddy'den Passat'a kadar hemen hemen bütün Vw'lerde kullanılan üç kollu direksiyona sahip.

    17-
    Yeni araç olduğu için, henüz bir makyaj veya yenileme operasyonu gözükmüyor.
    2010 yılında, 2011 model yılı olarak podyumlarda yerini alacak. Passat topiğinde ilk fotoğrafları da yayınlandı. Ancak görebildiğim kadarıyla, şasi ve kasada fazla bir değişiklik olmayacak sadece ön yüzü, güncel Golf'e benzetiliyor. Bu da her markada olduğu gibi bir gelenek.

    18-
    Ferahlık hissi daha fazla. Cam oranının rakibine göre yüksek olması, içerdeki yolcuların daha müreffeh bir yolculuk yapmasını sağlıyor.
    Daha basık bir yapısı var. Halbuki ağabeyi Sharan daha geniş boyutlara sahip olsaydı, basıklığını bir nebze de olsa da boyuttan kapatabilirdi.

    19-
    Daha çok hafif ticari kullanıyor gibi bir his veriyor insana. Bunda yüksekliğinin etkisi var gibi geldi bana.
    Daha çok otomobil lezzeti alıyorsunuz.

    20-
    Temmuz ayı fiyatlarına göre Türkiye'ye getirilen en dolu haline 52.500 TL fiyat verdiler, ancak benim sorduğum tarihlerde 2010 model fiyatları henüz belli değildi.
    Geçen hafta; sunroof opsiyonuyla beraber 59.000 küsur fiyat verdiler. Bu fiyat 2010 model fiyatı olmakla beraber, ellerinde araç olmadığı için kesin fiyat değil, sipariş teslimi anındaki fiyatlar geçerli. Doğuş Oto'nun da bu konuda sabıkası bir hayli yüksek olduğu için 60.000'i kesin geçer diye düşünüyorum.

    21-
    Uzun yolda rakibine göre daha yorucu. Bunda dizel olmasının ve şanzımanının rakibine göre daha sarsıntılı olmasının payı yüksek. Ancak performasının, rakibine göre daha düşük olması, yolda görülen Touran'larda "keşke" duygusuna kaptırabilir.
    Tam bir keyif aracı. Sessizlik, sarsıntısız vites geçişleri, ayağınızla verdiğiniz her komuta zıpkın gibi cevap veren bir performans... Yolda hiç bir araca gözünüz kaymaz, sadece depo ibresine bakan gözünüz hariç.

    22-
    Kişisel tercihime gelince;
    Eğer yılda yapacağım km bakımından hesap edilecekse, tercihim G. Picasso olur. 7 kişilik tercihime cevap veriyor, içindeki yolcuların her türlü ihtiyacı karşılanıyor, üstüne üstlük cam oranının yüksek olması, gece ve yağmurlu havalardaki doyumsuz seyahat güzelliği, cezbeden faktörler. Ama renk ve opsiyon tercihinin olmaması büyük hayal kırıklığı. Bir de buna belirsizliği ekleyin.
    Teslimat süresi uzun, fakat tercih zenginliği güzel. Beklemeye değer mi sorusunun cevabı, alacak olan kişinin acelesine bağlı. Eğer bu süre 15 gün olsaydı Touran herhalde bu sınıf alıcılarını cezbederdi. Fiyatının yüksekliği de bütün VW araçlarda olduğu gibi eksi puan. Kalite farkı, o kadar da pahalı değil; iki araç arasında.

    23-
    Akıl ve mantık Picasso diyor, zira cebe hitap ediyor; hem alırken, hem kullanırken.
    Duygu ve hisler Touran diyor. Zira kalite, performans ve sessizlik ön planda. Ancak fiyat yüksek, Picasso ile kıyaslandığında ve benzin - motorin fiyat farkı da gözönüne alındığında; tüketim de yüksek kalıyor.





    Son olarak, 3. koltukların her iki araçta da 12 yaş üstü çocuklar için uzun yolculuklarda sıkıntılı olduğunu hatırlatayım. Eğer aldığınız aracı uzun süre kullanacaksanız, bu yaş aralığına yakın çocuklar için ileriyi düşünmekte fayda var. Tıpkı bende olduğu gibi. Bu da sizi ikinci el Viano gibi araçlara sevkedebilir. Yine tıpkı bende olduğu gibi...

    İnşallah gönlünüze göre olur.






    Alıntıları Göster
    şu karşılaştırmayı bir yere kaydedeyim ileride lazım olur çok güzel olmuş




  • quote:

    Orijinalden alıntı: hakoist

    çok iyi açıklamışsınız 2 aracıda test ediceğim.Ama benim için performans ön planda kullanmakta olduğum ford focus aracımıda performanslı olmadığından dolayı sattım.




    Hiç heveslenmeyin, hem Citroen'de hem de Vw'de, test edecek araç yok, gelmeyecek de. Etrafınızdaki kullananlardan rica minnet alır da test ederseniz o başka. Test istediğinizde, Citroen'de C5, Vw'de de Caddy öneriyorlar, ne alakası olduğu değil, ellerinde olan araçlar bunlar.

    Performans isteğinizin tam karşılığını, bu sınıftaki bir araç için Touran'da tam olarak bulursunuz. Hatta S-max, Galaxy ve benzeri araçlardan bile daha tatmin edici bir performansı var. Bu sınıftaki en konforlu araç olan Grand Voyager'in 60.000 küsur Euro'luk fiyatının yanında, onun yarı fiyatından daha ucuz bir 7 kişilik araç beklentinizi, malesef ancak bu iki araçta bulabiliyorsunuz. S-max'in fiyatı bile 80.000 civarında.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Lukunku -- 17 Ağustos 2009; 13:02:55 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: dragotreis



    kıyaslama yapan ama yapamayan otomobil dergileri utansın. çok güze olmuş.

    ...




    Şu "Kıdemli Yarbay" payesi, hala @Lukunku için uygun görülmedi mi? Kimler ve kimlere verildi de 7000 mesajı geçmiş ve her mesajında da mutlaka faydalı bir bilgi sunmuş @Lukunku'ya mı çok görüldü?


    Sayın yöneticilere duyurulur. @Lukunku'ya en üst rütbelerden birisi verilsin. İsterseniz oylama yapın.




  • Touran nasıl olduğunu biliyorum.Kullandım daha önceden bir tane 2009 var sıfır 52.000 tl diyor.Citroenden de fiyat alacağım.
    quote:

    Orijinalden alıntı: Lukunku

    quote:

    Orijinalden alıntı: hakoist

    çok iyi açıklamışsınız 2 aracıda test ediceğim.Ama benim için performans ön planda kullanmakta olduğum ford focus aracımıda performanslı olmadığından dolayı sattım.




    Hiç heveslenmeyin, hem Citroen'de hem de Vw'de, test edecek araç yok, gelmeyecek de. Etrafınızdaki kullananlardan rica minnet alır da test ederseniz o başka. Test istediğinizde, Citroen'de C5, Vw'de de Caddy öneriyorlar, ne alakası olduğu değil, ellerinde olan araçlar bunlar.

    Performans isteğinizin tam karşılığını, bu sınıftaki bir araç için Touran'da tam olarak bulursunuz. Hatta S-max, Galaxy ve benzeri araçlardan bile daha tatmin edici bir performansı var. Bu sınıftaki en konforlu araç olan Grand Voyager'in 60.000 küsur Euro'luk fiyatının yanında, onun yarı fiyatından daha ucuz bir 7 kişilik araç beklentinizi, malesef ancak bu iki araçta bulabiliyorsunuz. S-max'in fiyatı bile 80.000 civarında.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: hakoist

    Touran nasıl olduğunu biliyorum.Kullandım daha önceden bir tane 2009 var sıfır 52.000 tl diyor.Citroenden de fiyat alacağım.




    Fiyat aldığınız aracın özellikleri nedir? 7 kişilik mi, 5 kişilik mi? Manuel mi , DSG'mi? Sunroof'u var mı?

    Sahibinden.com'da 7 kişilik, DSG'li, sunroof'lu Touran var, halen satılık. Pazarlık edilmemiş fiyatına 56.000 TL diyorlardı...

    Bilgileri bizimle paylaşır mısınız?
  • DSG 5 kişilik sunroof yok 2009 model sıfır ruhsat benim adıma cıkacak
    quote:

    Orijinalden alıntı: Lukunku


    quote:

    Orijinalden alıntı: hakoist

    Touran nasıl olduğunu biliyorum.Kullandım daha önceden bir tane 2009 var sıfır 52.000 tl diyor.Citroenden de fiyat alacağım.




    Fiyat aldığınız aracın özellikleri nedir? 7 kişilik mi, 5 kişilik mi? Manuel mi , DSG'mi? Sunroof'u var mı?

    Sahibinden.com'da 7 kişilik, DSG'li, sunroof'lu Touran var, halen satılık. Pazarlık edilmemiş fiyatına 56.000 TL diyorlardı...

    Bilgileri bizimle paylaşır mısınız?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: hakoist

    DSG 5 kişilik sunroof yok 2009 model sıfır ruhsat benim adıma cıkacak



    Fiyat listesinde 2010 modeli metalik renkle birlikte 57.500 civarında (5 kişilik).

    Ben olsam 7 kişiliğini alırdım. Gerçi benim ihtiyacım 7 kişilik, sizin ihtiyacınızı 5 kişiliği karşılıyordur onu bilemem.
  • 5 kişilik uygun ama ellerinde 5 kişilik var.Bide 2009 model ile 2010 arasında fiyat farkı var 52.000 vermek varken 1 yıl için ve 2 koltuk için 5.000 lira fark vermek pek mantıklı değil.Picasso'yu merak ediyorum.Onu inceleme fırsatı bulduktan sonra nihayi kararımı vericeğim.
    quote:

    Orijinalden alıntı: Lukunku


    quote:

    Orijinalden alıntı: hakoist

    DSG 5 kişilik sunroof yok 2009 model sıfır ruhsat benim adıma cıkacak



    Fiyat listesinde 2010 modeli metalik renkle birlikte 57.500 civarında (5 kişilik).

    Ben olsam 7 kişiliğini alırdım. Gerçi benim ihtiyacım 7 kişilik, sizin ihtiyacınızı 5 kişiliği karşılıyordur onu bilemem.



  • quote:

    Orijinalden alıntı: hakoist

    5 kişilik uygun ama ellerinde 5 kişilik var.Bide 2009 model ile 2010 arasında fiyat farkı var 52.000 vermek varken 1 yıl için ve 2 koltuk için 5.000 lira fark vermek pek mantıklı değil.Picasso'yu merak ediyorum.Onu inceleme fırsatı bulduktan sonra nihayi kararımı vericeğim.
    quote:

    Orijinalden alıntı: Lukunku


    quote:

    Orijinalden alıntı: hakoist

    DSG 5 kişilik sunroof yok 2009 model sıfır ruhsat benim adıma cıkacak



    Fiyat listesinde 2010 modeli metalik renkle birlikte 57.500 civarında (5 kişilik).

    Ben olsam 7 kişiliğini alırdım. Gerçi benim ihtiyacım 7 kişilik, sizin ihtiyacınızı 5 kişiliği karşılıyordur onu bilemem.





    Alıntıları Göster
    Passat topiğindeki @VW_Passat nickli Yasin bey'in izniyle...

    ------------

    Yeni Touran...

    Yan profili aynen duruyor gibi sanki. Dolayısıyla, platform aynen muhafaza edilmiş, fakat ön yüzü ise kaçıncı kez oldu bilmem değişeli...

     C4 PİCASSO vs TOURAN 1.4 TSI (TOURAN ALINDI)




  • Bu da daha farklı bir çalışma. Yukardakiyle ikisi arasında özellikle ön görünümde epey bir fark var, tek benzerlik plakası...






     C4 PİCASSO vs TOURAN 1.4 TSI (TOURAN ALINDI)
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Lukunku

    Bu da daha farklı bir çalışma. Yukardakiyle ikisi arasında özellikle ön görünümde epey bir fark var, tek benzerlik plakası...






     C4 PİCASSO vs TOURAN 1.4 TSI (TOURAN ALINDI)
    Bir de bu çalışma var 2011 Touran için. VW'nin bir sonraki yüzü bu olabilir mi?
     C4 PİCASSO vs TOURAN 1.4 TSI (TOURAN ALINDI)


    Bu da Passat:

     C4 PİCASSO vs TOURAN 1.4 TSI (TOURAN ALINDI)




  • 
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.