Şimdi Ara

Ekonomi kotu issizlik inanilmaz ama araba satislari nasil tarihi rekor kiriyor? (2. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
68
Cevap
0
Favori
2.059
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • kardesim avukat arada icra davalari filanda geliyor dedi sey su:" ya anlamiyorum ben bu milleti harabe gibi evlere giriyoruz icra icin koltuklar dolap yatak hersey eski pusku uyduruk cok kotu ama lcd ps3 digiturk mutlaka var." hal boyle olunca bu kadar cok araba satilmasina sasirmiyorum ben acikcasi kredi kartlari ve krediler saolsun cepte para olmasa bile araba alabiliyorsun bizim ulkede mantik bu. kredi kartiyla araba alan biliyorum ya krediye bile gerek yok :D
  • 2004 yılında 26.000 TL araba aldım 9.000 TL kredi çektim. Aynı yıl bir tanıdık 30.000 TL civarı vererek ve neredeyse hepsini krediyle aldı.
    Benim araç 29.000 TL tanıdığın araç 40-45.000 TL arasına geldi.

    İki aracında 2. eli 20.000 TL Benim zarar 9.000, tanıdığın zararı aynı sınıf araç için 20-25.000 TL artık siz düşünün.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: gzlmmr

    vayy taş geldi kardeşim ne dersen de elini vicdanına koy siyasi düşünme 9 sene önceyle şimdiyi kıyasladığımızda daha mı kötü!! ben araba ithalatçısı falan değilim çıkarımda yok sadece yiğidi ödürüp hakkını veriyorum böyle milli sermayeyi savunduğunu söyleyen arkadaşların giydiği ayakkabıya bakıyosun aaa converse bu ne perhiz bu ne lahana turşusu


    Canım kardeşim, ben Converse ayakkabı giyecek yaşı geçtim ama itiraf edeyim, 9 sene önce yani gençken giyerdim.

    Yukarıdaki cümlemde milli sermayeyi savunma olarak algılanacak bir cümle olabilir, ama onun nedeni benim milli sermayeyi savunuyor olmam değil, elini vicdanına koyarak ülke ekonomisi hakkında yorum yapmak için düşünmektir. Sizinle tartışmak istemiyorum, ama lütfen cari açık ne demek, bunu bir araştırın. Ardından hem işsizlik artarken hem maaşlara %4-5 zam yapılırken 3'e ya da 4'e katlanan milli gelirin anlamını bir düşünün.

    Ya da size basitleştirerek anlatayım;
    Bir fabrika düşünün. Patron ve işçiler var. İşçi sayısı 100 olsun. Patronun toplam geliri yıllık 9 milyon TL iken, işçilerin geliri kişi başına yıllık 10.000 TL olsun. Toplam gelir 10 milyon eder ve kişi başına düşen gelirleri de yaklaşık 100 bin TL olur.

    Ben bu şekilde de anlatamazsam, sanırım hiçbir şekilde anlatamam. Ülkede birşeyler birileri için gerçekten iyi gidiyor ama çoğunluk için hiçbir zaman olmadığı kadar kötüye gidiyor. İşsizlik rekor kırdı, cari açık rekor kırdı, Merkez Bankası'nın rezervleri rekor seviyede, finans sisteminin yaklaşık %80'i yabancılara ait. Enerji ve telekomünikasyon işleri artık yabancıların elinde. Bu ülkede bize ait hiçbirşey kalmadı ve bunun karşılığında da bize kendi ürettikleri otomobilleri ve cep telefonlarını veriyorlar. Birileri de o cep telefonlarına bakıp, üretemediğini unutarak "Ulan ne geliştik be" diye cümle kuruyor. Gelişmek harcamakla olmaz, gelişmek kazandığını harcamakla olur.




  • Çogunluk felaket tellallıgı yaptıgımızı düşünüyor artık, umarım 3-4 yıl sonra hükümet yanlısı arkadaşlar haklı çıkar, ekonomi gerçekten!! iyiye gider ve bizler yaptıgımız tüm yorumlar için özür dileriz.

    Şu an ekonomi ''BALON'' dedigimiz kredilerle mutlu tablolar çiziyor. Uzun uzadıya ekonomi dersi vermenin anlamı yok, gündemi medyadan takip etmek yerine tarafsız haber sitelerini de gözlemler arada bagımsız kaynaklardan birşeyler okursanız pembe düşlerin her ülkede aynı hüsranla bittigini göreceksiniz. (bkz: izlanda)
    Buhran başladıgında tarih yeniden tekerrür edecek ve uluslararası bankerler yerli hissedarlardan kurtulurken küçük çaplı banka ve kredi kuruluşlarının tümü batırılacak.



    Belgeselin tamamını torrent üzerinden çekip divxplanetten indirdiginiz altyazı ile birlikte izleyebilirsiniz.




  • Ülkenin gelişmesiyle cari açık olması arasında doğru orantı var.Gelişmek için bazı şeyleri göze alacaksınız bu da cari açık olarak yansıyor ki yaşam standartları kalitesi şuan ülkemizde yükselmekte.Hiç kimse 7-8 sene öncesi ile bugunu kıyaslayıp ülke kötü durumda diyemez.Derse haksızlık etmiş yada objektif olmayan yorum yapmış olur.

    İnsanlar eleştirmek yeter ki istesin herşeyden bişey bulunur.Bira yapıcı olmakta yarar var.Cari açık nedir bir araştırın deyip google dan okunan iki satırı kastederek insanlara bişey anlatamazsınız.Gelişmekte olan bir ülkede cari açık tabiki olucak.Çünkü yatırımlar kar payını azaltıyor.Şimdilik.
  • "Konulara dikkat ediyorum Herkes Ekmek Peynir Gibi Sıfır Araba alıyor?"
    başlıklı konuya yazdığım ve silinen mesajımı aynen buraya aktarıyorum


    Tam tersine bu bahsettiğiniz olay halkımızın mali konularda sıkıntısının arttığı anlamına geliyor.Son 7-8 yılda otomobil satışları milli gelirle orantısız olarak arttığına göre bu,ülkedeki gelir adaletsizliğinin arttığına işarettir.Zengin daha zengin fakir daha fakir oluyor demektir.Türkiye git gide hem fakiri hemde zengini bol bir ülke haline geliyor demektir.

    Memleketin bir kaç milyonluk bir kesimi bol bol araç alıp satarken geriye kalan milyonlarca insanımız açlık ve yoksullukla imtihan edilir duruma geldi.

    Yoksulları,her gün kırmızı körüklü otobüslere balık istifi binen ve asgari ücretle çalışan insanları göz ardı ediyoruz.Onun yerine Bmw ve Mercedes'leri görüyoruz her yerde.Algılarımız hayallerimizi seçerek bunları gözlerimiz aracılığıyla beynimize sunuyor.

    İnsan olduğumuz için bencil içgüdülerimiz her daim içimizde yatıyor.Aslında çok basit fakat çok vurucu bir hataya düşüyoruz.Kendimizden kötü durumda olanları görmek yerine iyi durumda olanları görüyoruz.Bu sahte algıda bizde sahte düşünceler oluşturuyor.

    Görünürde herşey iyi gibi,fakat biraz derin düşünürsek....

    Hayaller sahte gerçeklere dönüşüyor.

    "Hayaldi gerçek oldu"




  • Ekonominin iyi olduğu filan yok.
    Tüketim toplumu olduk, kapitalist alışkanlıkları kazandık olay bu.
    Eskiden atıyorum 20 bin lirası olan 15 binlik araba alayım 5 binde kötü günler için kalsın derdi.
    Şimdi 20 bini olan 15 binde kredi çekeyimde daha iyi bir araba alayım derdinde..
    Millet yemeyip içmeyip araba alıyor.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Fatih211

    Ülkenin gelişmesiyle cari açık olması arasında doğru orantı var.Gelişmek için bazı şeyleri göze alacaksınız bu da cari açık olarak yansıyor ki yaşam standartları kalitesi şuan ülkemizde yükselmekte.Hiç kimse 7-8 sene öncesi ile bugunu kıyaslayıp ülke kötü durumda diyemez.Derse haksızlık etmiş yada objektif olmayan yorum yapmış olur.

    İnsanlar eleştirmek yeter ki istesin herşeyden bişey bulunur.Bira yapıcı olmakta yarar var.Cari açık nedir bir araştırın deyip google dan okunan iki satırı kastederek insanlara bişey anlatamazsınız.Gelişmekte olan bir ülkede cari açık tabiki olucak.Çünkü yatırımlar kar payını azaltıyor.Şimdilik.

    Gelişmekte olan ülkeler tanımına ne ile girdigimizi düşünüyorsun dostum?

    Devlete ait vergi dısında bir gelir kapısı gösterebilir misin? Vergi geliri sadece iç ekonomik döngüyü dengeler ki vergi oranları tekrardan %50 artırılsa yine de devlet ne egitim kurumlarına, ne kamu personeline, ne saglık kurumlarına ve argesine yine de yeterl bir bütçe ayıramaz, kaynak için gerekenler zaten satıldılar... Yurtdışına havlu, battaniye, biraz pamuk ve zeytin satarak mı gelişiyoruz? otomobil, uçak, askeri mühimmat, bilişim ürünleri, sağlık ekipmanları, eğitim gereçleri gibi aklınıza gelebilecek her türlü sanayi ekipmanını yurt dışından temin ediyoruz. Ben günümüz hükümetini degil cumhuriyet tarihinin 50 yılını kusurlu buluyorum. ya farkına varmıyorsunuz ya da varmak istemiyorsunuz.




  • bugün düşündüğüm daha doğrusu hesap yapmaya çalıştığım konu geldi aklıma. paylaşayım dedim. ne kadar faydası olur isteyen yorum yapsın. şu anda alfa romeo 156 araç düşünüyorum. ortalama temizi 25.000 tl. dedim ki 15.000tl için kredi çekeyim. aylık ödemesi 500 tl 36 ay. aylık masrafları böldüğümde 100 tl kasko 25 tl trafik sigortası 25 tl vergi desek 36 ay boyunca bana 650 tl masrafı var. bunun üzerine ayda 400 km yapsam 150 180 tl arası yakıt desek 800 tl bir rakam yapıyor. bu araç hiçmi masraf yapmayacak onları katmadan ayda bana masrafı 800 tl. iyi bir mevkide iyi bir işim olduğu halde bunun üzerine kredi kartıydı faturalarıda düşününce açıkçası beni korkuttu ancak şu anda asgari ücretle çalışan yakın bir arkadaşım passat alırken hiçbirşey düşünmedi ve şu anda araç 6 aylık olmasına rağmen km si 120 km lerde. merak ettim sordum oğlum binmeyeceksin neden 60 ay vadeli araç aldın. 5 yıl modeli eskimeyecekmi? cevap yok. ilerde maaşım artar o zaman binerim. sanıyorum tamamen dünyaya bakış açısıyla alakalı.

    sözün özü 15.000 lik bir araç alacak adamın bile aylık 1500 lira ve fazlası geliri olması lazım. yoksa bu rakamların üzerinde olan araç alımları hüsranla biter gibi geliyor bana.




  • "Konulara dikkat ediyorum Herkes Ekmek Peynir Gibi Sıfır Araba alıyor?" konusuna yazdığım mesajı aynen kopyalamayı uygun görüyorum.

    Sıfır araç satışlarının %80i banka kredisi ile gerçekleşiyor, yani millet olmayan parasıyla araç alıyor. Senelerce faiziyle beraber bu kredileri ödüyorlar. Buna ek olarak vergi, kasko, bakım vs.. masraflarıda eklenince borç daha da büyüyor. Aldıkları maaşın tamamını hatta daha fazlasını anında tüketen tanıdıklarım var. İleride yaşanan en ufak bir maddi sıkıntıda araç satılıyor çünkü başka çare yok, birikim yok. Hesabını kitabını iyi yaparsın, gelirinde gerçekten iyi ve garanti durumdadır kredi çekilir ama millet kader kısmet diyor, bilinçsizce tüketiyor. Gösteriş ve lüks merakıda cabası, bide mahalleye hava atma olayı var. İşin bide diğer tarafı var; böyle araç alıp ödeyemeyip satan yada 2-3 senede araç yenileyenler sayesinde uygun fiyatlı çok iyi 2. el araçlar alınabiliyor.




  • Bazı arkadaşların toz pembe yorumlarını okudum..Bişi yazmıycam çünkü daha önce çok yazdım hep silindi.Yazdım silindi bida yazdım yine silindi..Silenmediğinde konu hepten çöpe gitti..Bende anladım ki yıllardır bazı şeyleri konuşamadığımız için böyle bir toplum haline geldik ve birileride hala konuşmamızı düşünen bireyler olmamızı çok kötü birşey gibi önümüze sürüyor...Evde konuşma,okulda konuşma,iş yerinde konuşma,sosyal ağlarda konuşma forumlarda konuşma..Hiç birşey hakkında konuşma fikir taşıma düşünme sadece tüket....Tüketen toplum ol...Neyse yani özetle yeri burası değilmiş..

    Sadece konu hakkında şunu diycem bunca sene boyunca iktisat okudum..Bu toz pembe yorumlardan anladığım ya bana bunca sene iktisat,kamu ekonomisi,maliye derslerinde okutulan herşey yalnıştı yada bunca profun,iktisatçının kitaplarını bunca sene yedim yuttum satır satır demek ki bu adamlar bi b*k bilmiyormuş...

    Edit : İmla



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi zugasi_berepe -- 7 Haziran 2011; 0:54:13 >




  • Bu başlığa girmeden "bu konu kesin siyaset muhabbetine döner" demiştim ve başlığa girdim, yanılmamışım !!!
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Details


    quote:

    Orijinalden alıntı: Fatih211

    Ülkenin gelişmesiyle cari açık olması arasında doğru orantı var.Gelişmek için bazı şeyleri göze alacaksınız bu da cari açık olarak yansıyor ki yaşam standartları kalitesi şuan ülkemizde yükselmekte.Hiç kimse 7-8 sene öncesi ile bugunu kıyaslayıp ülke kötü durumda diyemez.Derse haksızlık etmiş yada objektif olmayan yorum yapmış olur.

    İnsanlar eleştirmek yeter ki istesin herşeyden bişey bulunur.Bira yapıcı olmakta yarar var.Cari açık nedir bir araştırın deyip google dan okunan iki satırı kastederek insanlara bişey anlatamazsınız.Gelişmekte olan bir ülkede cari açık tabiki olucak.Çünkü yatırımlar kar payını azaltıyor.Şimdilik.

    Gelişmekte olan ülkeler tanımına ne ile girdigimizi düşünüyorsun dostum?

    Devlete ait vergi dısında bir gelir kapısı gösterebilir misin? Vergi geliri sadece iç ekonomik döngüyü dengeler ki vergi oranları tekrardan %50 artırılsa yine de devlet ne egitim kurumlarına, ne kamu personeline, ne saglık kurumlarına ve argesine yine de yeterl bir bütçe ayıramaz, kaynak için gerekenler zaten satıldılar... Yurtdışına havlu, battaniye, biraz pamuk ve zeytin satarak mı gelişiyoruz? otomobil, uçak, askeri mühimmat, bilişim ürünleri, sağlık ekipmanları, eğitim gereçleri gibi aklınıza gelebilecek her türlü sanayi ekipmanını yurt dışından temin ediyoruz. Ben günümüz hükümetini degil cumhuriyet tarihinin 50 yılını kusurlu buluyorum. ya farkına varmıyorsunuz ya da varmak istemiyorsunuz.

    Senin bu saydıklarını aynı anda yapan ülke sayısı 10 u bile bulmaz hocam.Forumda bir cari açıktır gidiyor.Çok fazla bir açık da değil.Alınan her araba eksi değer olarak dönüyor.Fakat insanların yaşam standardı yükseliyor.En basitinden doğana binenler kredi ile daha iyi araçlara biniyor.Gecekonduda oturanlar apartmana siteye taşınıyor kredi ile ev alıp.Kredi almak kolaylaştı düşük faizle doğrudur.Cari açığı artırıyor o da doğrudur.Ama kalite yükselirken bunların olması normal.Sonuçta 10 yıl öncesine kadar yapılan hatalar bir anda düzelemez.

    Sonuç olarak ben 8-9 yıl öncesi ile günümüz arasındaki farkı beğeniyorum.Beğenmeyenler için de kendi yorumudur bişey diyemem.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Fatih211


    quote:

    Orijinalden alıntı: Details


    quote:

    Orijinalden alıntı: Fatih211

    Ülkenin gelişmesiyle cari açık olması arasında doğru orantı var.Gelişmek için bazı şeyleri göze alacaksınız bu da cari açık olarak yansıyor ki yaşam standartları kalitesi şuan ülkemizde yükselmekte.Hiç kimse 7-8 sene öncesi ile bugunu kıyaslayıp ülke kötü durumda diyemez.Derse haksızlık etmiş yada objektif olmayan yorum yapmış olur.

    İnsanlar eleştirmek yeter ki istesin herşeyden bişey bulunur.Bira yapıcı olmakta yarar var.Cari açık nedir bir araştırın deyip google dan okunan iki satırı kastederek insanlara bişey anlatamazsınız.Gelişmekte olan bir ülkede cari açık tabiki olucak.Çünkü yatırımlar kar payını azaltıyor.Şimdilik.

    Gelişmekte olan ülkeler tanımına ne ile girdigimizi düşünüyorsun dostum?

    Devlete ait vergi dısında bir gelir kapısı gösterebilir misin? Vergi geliri sadece iç ekonomik döngüyü dengeler ki vergi oranları tekrardan %50 artırılsa yine de devlet ne egitim kurumlarına, ne kamu personeline, ne saglık kurumlarına ve argesine yine de yeterl bir bütçe ayıramaz, kaynak için gerekenler zaten satıldılar... Yurtdışına havlu, battaniye, biraz pamuk ve zeytin satarak mı gelişiyoruz? otomobil, uçak, askeri mühimmat, bilişim ürünleri, sağlık ekipmanları, eğitim gereçleri gibi aklınıza gelebilecek her türlü sanayi ekipmanını yurt dışından temin ediyoruz. Ben günümüz hükümetini degil cumhuriyet tarihinin 50 yılını kusurlu buluyorum. ya farkına varmıyorsunuz ya da varmak istemiyorsunuz.

    Senin bu saydıklarını aynı anda yapan ülke sayısı 10 u bile bulmaz hocam.Forumda bir cari açıktır gidiyor.Çok fazla bir açık da değil.Alınan her araba eksi değer olarak dönüyor.Fakat insanların yaşam standardı yükseliyor.En basitinden doğana binenler kredi ile daha iyi araçlara biniyor.Gecekonduda oturanlar apartmana siteye taşınıyor kredi ile ev alıp.Kredi almak kolaylaştı düşük faizle doğrudur.Cari açığı artırıyor o da doğrudur.Ama kalite yükselirken bunların olması normal.Sonuçta 10 yıl öncesine kadar yapılan hatalar bir anda düzelemez.

    Sonuç olarak ben 8-9 yıl öncesi ile günümüz arasındaki farkı beğeniyorum.Beğenmeyenler için de kendi yorumudur bişey diyemem.


    Ekonominin şu anki durumundan, genel olarak insanların isteklerine, ihtiyaçlarına ulaşabilmesinden memnun olabililirsin. Ancak cari açığı küçümsemek te, her ne kadar büyüme devam etse de, kesinlikle doğru bir yaklaşım değil. Bir kere büyümek ile kalkınmak farklı şeyler, bizdeki büyümeler genelde sıcak para ile karşılanan, sonucunda kalkınmayı getirmeyen, üretime tam anlamıyla bağlı olmayan şekilde. Asıl sorunu görmek için özel sektörün son 5 yıl içindeki dış borçlanma verilerini incelemek daha sağlıklı olacaktır, ortada aşırı değerli TL gerçeği var, yarın ciddi bir kur artışında olacakları söylemek için kahin olmaya gerek yok.




  • Eskiden ev alma, komşu al derlerdi. Şimdi ev alma, araba al diyorlar. Komşum kirada oturuyor. İyi kötü bir Renault Spring arabası vardı. Sattı. Ev alacakmış diye dedikodular çıktı. Adam bir gün benzinli Fiat Albea ile çıktı, geldi. Yine kirada oturuyor.

    Araba düşkünü milletiz biz.
  • @Fatih211 bu kadar özelleştirmenin ardından bırakın borçlu olmayı dışarıya borç vermemiz gerekirdi hoş benimki sadece ironi, özelleştirmelerin başladıgı hiçbir ülkenin borç batagından çıktıgı tarihte görülmemiş. Siz olayı mevcut hükümete çekerek 8 yıldır herşey çok güzel demeye getiriyorsunuz. Bense diyorum ki marshall yardımlarıyla başlayan bir süreç ülkeyi dışa bagımlı hale getirdi, çok çok uzun bir süredir bizler parlamentoda temsil edilmiyoruz. Bizleri temsil ettiğini iddia eden tüm parti ve liderler aslında şirket güdümlü yöneticiler. Seni temsil etmesi için seçtigin adam ''sana ananı da al git'' diyebilir mi, kimin ülkesinde kime bu lafı söyleme hakkını kendinde bulabiliyorsun?
    Halkı dini inançlarıyla, milliyetçiligiyle, cumhuriyetçilikle ideolojiler yaratıp peşlerinden sürükleyen partiler birbirlerinden taşıdıkları ideolojiler dısında farklı degiller. Fanatizmi anlayamıyorum, yahu az'a kanaat etmek öğretilmiş, çok şükür bugünde karnımı doyurdum diyip geçiyoruz, niye çıkıp sormuyorsunuz fabrikalarda veya kamu binalarında taşeron firma tarafından kullanılarak asgari ücretle geçinmeye çalısan adamlara nasıl geçinebildiklerini?




  • sadece bu konu için değil, her konuda aynı şey. bir şey ya siyah ya da beyaz olmak zorunda mı? arada kalan, gri kısımlar hiç yok mudur?

    10 öncesinden iyi arabaya biniyoruz ama herşey dört dörtlük değil.
    cari açık çok fazla ama battık, bittik gibi bir durum yok.

    şunlar şunlar doğru iyi yapıldı ama şunlar yanlış, şunlar şöyle yapılmalıydı demek yok.

    bizim katma değerli mallar/hizmetler üretmemiz ve bunları satmamız lazım. yok don satarak yok hıyar satarak bu iş olmaz.tabi bunlar da olacak ama önce enerji açığımızı kapatacağız, sonra elektrik ucuzlayacak rekabet gücümüz artacak böylece daha güçlü olacağız.

    neyse çok fazla siyasete girmeyelim ya da bir partiyi savunmayalım. herşey toz pembe değil ama öncekine göre daha iyi.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Details

    @Fatih211 bu kadar özelleştirmenin ardından bırakın borçlu olmayı dışarıya borç vermemiz gerekirdi hoş benimki sadece ironi, özelleştirmelerin başladıgı hiçbir ülkenin borç batagından çıktıgı tarihte görülmemiş. Siz olayı mevcut hükümete çekerek 8 yıldır herşey çok güzel demeye getiriyorsunuz. Bense diyorum ki marshall yardımlarıyla başlayan bir süreç ülkeyi dışa bagımlı hale getirdi, çok çok uzun bir süredir bizler parlamentoda temsil edilmiyoruz. Bizleri temsil ettiğini iddia eden tüm parti ve liderler aslında şirket güdümlü yöneticiler. Seni temsil etmesi için seçtigin adam ''sana ananı da al git'' diyebilir mi, kimin ülkesinde kime bu lafı söyleme hakkını kendinde bulabiliyorsun?
    Halkı dini inançlarıyla, milliyetçiligiyle, cumhuriyetçilikle ideolojiler yaratıp peşlerinden sürükleyen partiler birbirlerinden taşıdıkları ideolojiler dısında farklı degiller. Fanatizmi anlayamıyorum, yahu az'a kanaat etmek öğretilmiş, çok şükür bugünde karnımı doyurdum diyip geçiyoruz, niye çıkıp sormuyorsunuz fabrikalarda veya kamu binalarında taşeron firma tarafından kullanılarak asgari ücretle geçinmeye çalısan adamlara nasıl geçinebildiklerini?



    Vatandaş tepkisini edepli bir şekilde dile getirmezse o cevabı alır. Onu başbakan değil de karşısındaki kişi söyleseydi böyle zihinlerinize yazmazdınız. Hak aramasını da bileceksiniz. Başbakan öcü değil ki.




  • Hiç bir siyasi amaç gütmeden ve herhangi bir tezi savunmadan cari açıkla ilgili bir şeyler söylemek istiyorum.
    Arkadaşların belirttiği gibi cari açığımız malesef ki çok yüksek seviyelerden seyir ediyor. Fakat bunun birinci hatta temel nedeni ne yazık ki enerjide dışa bağımlı bir millet oluşumuz yani hem petrolü hem de doğal gazı dışarıdan ithal ediyor oluşumuz. Bu sene petrol fiyatlarının dolar bazındaki yükselişi bizim cari açığımızı direk olarak etkiledi.
    Enerji sorununa bir çözüm bulamadıkça artan nüfusla birlikte o veya bu hükumetin bu cari açığın önüne geçebileceğini ne yazık ki sanmıyorum.
  • 13-14 yaşlarındaydım.. Siyah beyaz televizyonların, renkli televizyona dönüşüm zamanlarıydı.. Her bir yayınlanan gazetede meşhur enflasyon canavarı resimleri yer alırdı boy boy.. Birde unutamadığım, her gün bir yerlerde birilerinin suikaste uğradığıydı.. Kim yapar ne için yapar bilmezdim.. Sonrasında o konu hiç konuşulmazdı.. Aklım erdiğinde anladım ki onun ismi fail-i meçhul muş.. Birde ekonomi bakanları çıkar televizyonlara şöyle yabancı sermaye gelecek böyle yatırım yapacak deyip dururlardı.. Bu yabancı sermaye dedikleri iyi bir şey herhalde derdim.. 7-8 li yaşlarımı hep unutmak istiyorum.. O yüzden 13-14 den başladım.. Kim hatırlamak ister ki her geçe bir yerlerde patlayan silah seslerini, serseri kurşunların yıktığı insanları.. Birde meşhur kuyruklarımız vardı o dönem.. Tüp, yağ vesaire için bilimum insan kuyrukları.. Yol kenarlarında duran amcaların sesleri halen kulaklarımda.. "Kent var Marlboro var, Kent var Marlboro var.. Biz bunları çocukluklarımızda yaşadık..

    Seksen ihtilalinde doğanlar dahi şu an 31 yaşında.. Onlar dahi o günleri aklı başında yaşamadılar.. Bizler ucundan kıyısından gördük.. Keşke görmeseydik..

    Şimdi ise konular bambaşka.. Kolay çekilen krediler, her evde olan Lcd ler, her ay artan cari açık ve merkezin elinde olan 90 milyar dolar.. Bir cinayet işlendiğinde 3-5 günde yakalanan kişiler.. Biten fail-i meçhuller..

    Bir ekonomist olarak ekonomik konuları çok ayrıntılı yazarım.. Ayrıntılarla boğmak istemiyorum.. Evet cari açık problem fakat finanse edildiği sürece sıkıntı yok.. Bu böyle gitmeli mi? Gitmemeli.. Bunun içindir ki munzam artışları geldi MB den.. Bu da yetmezse başka önlemler gelebilir.. Ama şunu bilmenizi isterim ki Türkiye ekonomisi tarihinin en parlak dönemini yaşıyor.. Avrupa, Amerika krizlerle boğuşurken bizim onları seyretmemiz bazı şeylerin değiştiğini göstermiyor mu?




  • 
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.