Aşağıdaki şiir, Sümbülzade Vehbi Efendi'nin müstesna bir eseridir. Şiirin hikayesi: Bir gün padişah Vehbi Efendi'yi yanına çağırır ve: "Bana öyle bir şiir yaz ki bir mısrasını okuyunca içimden seni öldürmek, bir sonrakini okuyunca ise ödüllendirmek gelsin" der.
Vehbi Efendi şu diseleri sıralar:
Azm-u hamam edelim, sürtüştürem ben sana, Kese ile sabunu, rahat etsin cism-u can. * * * Lal-u şarap içurem ve ıslatıp geçirem, Parmağına yüzüğü, hatem-i zer drahsan. * * * Eğil eğil sokayım, iki tutam az mıdır? Lale ile sümbülü kakülüne nevcivan. * * * Diz çökerek önüne ılık ılık akıtam, Bir gümüş ibrik ile destine ab-ı revan. * * * Salınarak giderken arkandan ben sokayım, Ard eteğin beline, olmasın çamur aman. * * * Kulaklarından tutam, dibine kadar sokam, Sahtiyenden çizmeyi, olasın yola revan. * * * Öyle bir sokayım ki, kalmasın dışarıda hiç, Düşmanın bağrına, hançerimi nagehan. * * * Eğer arzu edersen, ben ağzına vereyim, Yeter ki sen kulundan lokum iste her zaman. * * * Herkese vermektesin, bir de bana versene, Avuç avuç altını, olsun kulun şaduman. * * * Sen her zaman gelesin, ben Vehbi'ye veresin, Esselamun aleyküm ve aleykümesselam
bir fenerli bir beşiktaşlı bir galatasaraylı Arabistan da yasak olmasına rağmen bir otelde içki içerken yakalanır.Mahkemeye çıkarılırlar.Karar İDAM!!!
Bizimkiler itiraz ederler ve karar ömür boyu hapis cezasına çevrilir.Ama o gün bayrama denk geldiği için Kral hazretleri ömür boyu hapsi kaldırıp hepsine 20 kırbaç cezası verir.Bizimkileri sempatik bulduğu için de bir kıyak daha yapıp herkese acıyı hafifletmek için bir istek hakkı tanır.
önce beşiktaşlıya sormuşlar isteğin nedir diye.o da "sırtıma bir yastık bağlayın" der..tabii bir iki vurmadan sonra yastık paramparça olur ve pek fayda etmez.
Uyanık fenerbahçeli bunu görünce "sırtıma 2 yastık bağlayın"ama 2 yastık bile 20 kırbaca dayanmaz.
Sıra Galatasaraylıya gelince kral " bak galatasaraylı sana acıdım.bu yıl ligde durumunuz kötü,teknik direktörlerden çok çektiniz..Bu yüzden "sana 2 istek hakkı veriyorum" der..
Galatasaraylı bunun üzerine " o zaman bana 40 kırbaç vurulsun" deyince herkes şaşkına döner.
kral hazretleri " peki 2. isteğin nedir diye sorar.
Galatasaraylı pis pis sırıtır ve ekler; " FENERLİYİ SIRTIMA BAĞLAYIN"
BİLGİSAYAR VE İNTERNET Teknoloji dedim , bilgisayar aldım. O da yetmedi internete baglandım PC Personel Computer ne demekmis anladım WEB sayfasi hazırlamaya basladım
Arkadas dedi chat denen bir sey var Karsinda milyonlarca insan var Arada çiksa da bir kaç davar Bu alemde çok sey var
Buldum bir SCRIPT yükledim bilgisayara Isin yoksa kanal kanal kiz ara Yakisikliyim diye gel de anlat bunlara Fotografda yok ki göndereyim de inansinlar bana
Sonunda buldum bir kiz inandi bana Olmusum gözünde bir numara Ben oldum Mecnun o oldu Leyla Bu ask bitmez dedim gitse de mezara
Askim için gece gündüz bekledim Belki gün gelir , evleniriz dedim Telefonumu verdim aramasini bekledim Gün geldi GAY oldugunu ögrendim
Leyla dedigim çıktı Kerem Bundan sonra ben neylerem Utanmadan bir de yollamıs resim Bu CHAT ten kaçtı hevesim
Arkadaslar gülsün dursun, Ben ugruna yedigim BANlara yanarım Zaten olsaydı birazcık sansım Sanal alemde OP (@) olarak dogardım Belki bir Alman, bir de Ingiliz tavlardım
Gel zaman, git zaman bir kız buldum Telefon açtım sesini duydum Resmini görünce havalara uçtum Bu sefer IRCyi gözünden vurdum
Yine bir gün CHAT yaparken Gizliden bir HACKER bizi dinlerken Yollamis adıma telefonunu Bir gün sonra aldı elimden yavrumu
Ihaneti kirdi umudumu Nickini gördükçe bükerim boynumu Halbuyki onun için bozmustum Klavyemin A-S-K-I ve M tusunu
Gün geldi OP (@) oldum CHAT isini hayra yordum Kimmis o HACKER onu da buldum Bilgisayarina FORMAT i koydum
Terkeden askim döndü geri Gelir gelmez VOICE (+) istedi Meger gözü OP (@) umdaymis Arkadasa söyledim , hemen kickledi
Oysaki ne çok sevmistim Askindan WEB sayfalarina düsmüstüm Artalana resmini koymustum Belki inanmazsin ama Hatta ve hatta IP numaranı ezberlemistim
cocuk babasina sorar:
"baba politika nedir?" baba soyle der: "bak oglum, ben eve para getiriyorum, oyleyse ben kapitalistim. annen parayi yonetir, oyleyse o hukumettir. deden paranin dogru idare edilip edilmedigine dikkat eder, oyleyse o da sendikadır. hizmetci kiz ise isci sinifidir. bizlerin ise tek hedefi vardir, senin rahatligin. dolayisiyla sen de halksın. ve altinda bezi ile yatan kucuk kardesin ise gelecektir. soyle bakalim anlayabildin mi?" cocuk dusunur ve o gece babasinin anlattiklarini dusunecegini soyler. gece yarisi cocuk uyanir. cunku kucuk kardesi altini pisletmistir ve aglamaktadir. ne yapacagini bilemeyen cocuk anne ve babasinin yatak odasina gider. annesi yalniz ve derin bir sekilde uyumaktadir, oyle ki onu uyandiramaz. hizmetci kizin odasina gider. bakar ki babasi hizmetci kizla yatmaktadir. dedesi de pencereden gizlice onlari izlemektedir. hepsi oyle mesguldurler ki cocugun orada oldugunu farketmezler bile. cocuk hicbir sey yapamadan yatagina geri doner. ertesi sabah baba cocuga kendince politikanin ne oldugunu anlatmasini ister. "evet" der cocuk "kapitalizm isci sinifini kotuye kullaniyor... sendika bunu seyrediyor... bu arada hukumet uyuyor... halk ise dikkate alinmiyor... ve gelecek bokun icinde yatiyor! politika budur!!!"
> > > PENISIN ZAM TALEBI > > > > > > > " Ben penis olarak aşağıdaki nedenlerden dolayi zam > > > > istiyorum: > > > > - Bedensel olarak çalışıyorum... > > > > - Her işimde mutlaka kafamı da kullanıyorum... > > > > - Hem derin, hem yüzeysel işlerde çalışıyorum... > > > > - Tatil, bayram tatilim ve senelik izinlerim yok... > > > > - Karanlık, havasız ve rutubetli ortamlarda çalışıyorum... > > > > - Çalışma ortamım çok sıcak ve fazla mesai ödenmiyor... > > > > - YAPTIĞIM İŞLERDE HASTALIĞA KAPILMA OLASILIĞIM ÇOK > > > > YÜKSEK. BUNA RAĞMEN SOSYAL GÜVENCEM YOK. " > > > > > > > YÖNETİM KURULUNUN PENİSE CEVABI > > > > > > > > " Sevgili Penis, zam isteğiniz değerlendirildi ve > > > > aşagıdaki gerekçelerden ötürü olumsuz karşılandı: > > > > > > > - Aralıksız 8 saat çalışamıyorsunuz... > > > > - Kısa zamanda yorulup, saatlerce uyuyorsunuz... > > > > - Verilen işleri seçip her işi yapmıyorsunuz, itiraz > > > > ediyor, uyumsuz davraniyorsunuz... > > > > - Başına buyruk davranıyor, kendi çalısma sahanızdan > > > > çok başkalarının iş yerleri ile ilgileniyorsunuz... > > > > - Kendiliginden işe başlayamıyorsunuz, sürekli > > > > teşvik ve motivasyon bekliyorsunuz... > > > > - İşiniz bitmeden bazen işinizi terk ediyorsunuz... > > > > - Çalışırken iş elbisesi kullanmiyor, hatırlatınca > > > > itiraz ediyorsunuz... > > > > - İşiniz bittiğinde arkanızda dağınık ve pis bir > > > > ortam bırakıyorsunuz... > > > > - 60 yaşına yaklaşmadan çalışamaz hale geliyorsunuz... > > > > - Ve belirtmeden geçemeyecegim; sürekli yaninizdaki şüpheli iki >topla > > > > görülmeniz düzensiz yaşam sürdügünüzü gösteriyor... > > > > > > > > SAYGILAR, > > > > > > > > YONETIM KURULU
Amerika'da küçük bir kasabada tenha bir pub.. Hayli çarpıcı bir sarışın bara doğru yaklaşır ve barmene doğru eğilir.. Barmen hemen karşılık verir, o da eğilir barın üzerinden sarışına doğru.. Sarışının hareketleri de, sesi de iç gıcıklayıcıdır.. Elini uzatır, parmaklarını barmenin sakallarının içine sokarken konuşur:
"Buranın yöneticisi sen misin?.."
Sarışın, barmenin yüzünü iki eli ile okşarken adam yanıt verir..
"Pek sayılmam.."
Kadın ellerini barmenin sakallarından saçlarına kaydırırken gene kısık sesle fısıldar:
"Bana yöneticiyi çağırabilir misin hemen, ona söyleyeceklerim var.."
Adamın nefesi kesilir..
"Şu anda çağırmama imkan yok.."
Tahrik olduğu artık iyice anlaşılmaktadır.. "Bana söyleyin, ben yardım edebilirim belki.."
"Tabii edebilirsin" der, sarışın iyice kısıklaştırdığı sesi ile.. Bu sırada parmaklarını barmenin ağzına uzatmış, adamın onları emmesine de izin vermiştir..
"Tabii yardım edebilirsin hayatım.. Ona de ki, bayanlar tuvaletinde, tuvalet kağıdı kalmamış!.." __________________
O sabah evlenen Çinli çift, hemen çocuk yapmama kararı vermişler. Gece yarısı çantada ara Allah, kaput yok.. Yeni gelin "Otele gelirken gördüm, caddenin ilerisinde bir nöbetçi eczane var" deyince, damat fırlamış.. Sağda mı, solda mı derken, yolu da oldukça karıştırmış.. Bu sırada balkon kapısından bir hırsız süzülmüş içeri.. Yatakta yarı uyanık yatan çırılçıplak kadını karanlığa alışan gözleri ile seçince, şeytana uyup yatağa süzülmüş. Uyku sersemi yeni gelin, hafif de şampanyanın etkisi ile bulutlu ya, kocası sanıp bir sarılmış hırsıza..
Otelde bunlar olurken, damat nihayet eczaneyi bulmuş.. Elini cebine atmış.. Acele ve aşkla fırlarken, cüzdanı masanın üzerinde unutmamış mı?.. Pantolon cebinde iki tane on sent var..
"Prezervatif istiyorum" demiş, eczacı kadına..
"Dört kalite var" demiş kadın.. "En ucuzu beyazlar, 10 sent tanesi.. Orta kalite sarılar 15 sent!. İyi kalite, siyah olanlar, 20 sent.. En iyi, en pahalısı morlar 25 sent.."
İlk gecesinde karısına, paranın satın alacağı en kaliteli prezervatifi kullanmak isteyen Çinli, 20 senti tezgahın üzerine koymuş.. "Bir tane siyah" demiş.. Koşarak otele dönmüş.. Hızla kapıyı açmış.. Bakmış karısı uyuyor.. Ama onun uyku muyku dinleyecek hali yok.. Yatağa adeta uçmuş.. Karısı az önce seviştiği kocasının bu ikinci muhteşem performansından nasıl memnun..
Dokuz ay sonra, kadın doğurmuş.. Doğurmuş da, sarı Çinlilerin bebeği, simsiyah bir zenci..
Aradan yıllar geçip, çocuk büyüyünce, o da merak etmiş rengini.. Sormuş babasına.. "Annem ve siz sarı iken, ben nasıl siyah oldum" diye..
"Söylenme de, şansına şükret" demiş, Çinli.. "Cebimde beş sent daha olsaydı, mor olacaktın!.."
Temel ile Dursun sosyeteye girmişler ve sosyetik delikanlılarla arkadaşlık kurmuşlar. Bir gün kendi aralarında oyun oynamaya karar vermişler. Delikanlı; - ''Bir odada kız erkek karışık toplanacağız ve sonra lambaları kapatacağız ondan sonra kim kime neyaparsa''.. diye oyunun kurallarını açıklamış. Oyun başladıktan bir süre sonra pat diye ışıklar yanmış. Priz başında temel duruyor. Dursun; - ''ula uşağum ne cüzel oyniduk niçun oyin bozanluk yapisun''. Temel; - ''*ikiyum böyle oyinu da.. Tuttuğumiz iki meme yeduğumuz *arrağun haddi hesabu yok''...
Adam evlenir, 10 sene geçer çocuğu olmaz. Yurt dışına göreve gider. Hanımından gelen mektupta hamile olduğu yazılıdır. Yurda döndüğünde ise hanımı doğurmuştur ama çocuk zencidir. Hanımına sorar: - Hanım ne sizin sülâlede ne de bizim sülâlede zenci değil, esmer bile yok; bu iş nasıl oldu?" Hanımı : - Çocuğu doğurduktan sonra sütüm gelmedi mecburen bir süt annesi tuttuk, onun sütünü emdi. Sütanne zenciydi herhalde bu yüzden böyle oldu. Adam ikna olmuşa benzer ama içinde yine de ufak bir kuşku vardır ve "bunu bilse bilse annem bilir" düşüncesiyle annesine sorar. Anne: - Olmaz olur mu oğlum, tabii ki olur. Seni doğurduğumda benim de sütüm gelmemişti ve inek sütüyle beslemiştim. Bak boynuzların çıkmaya başlamış bile!
Bir gün hamile bir kadın mağazada alışveriş yaparken, bir çatışma çıkar ve vurulur. Hemen hastaneye kaldırırlar. Doktor ameliyat sonrası kadına : - Hanımefendi hayati tehlikeyi atlattınız. Ancak iki kurşunu çıkaramadık. Bunlardan biri doğacak olan kız çocuğunuza diğeri ise erkek çocuğunuza isabet etmiş. Şimdi çıkarırsak ölürler. Ancak üzülmeyin ileride bu kurşunları vücutlarından atarlar. Kadın doğum yapmış. Çocuklar sağlıklı. Aradan yıllar geçmiş. Kız çocuğu bir gün bahçede oynarken : - Anne! Anne! Çabuk gel!!! diye bağırmış. Annesi telaş içinde ; - Ne oldu kızım? - Bak anne vücudumdan bir demir parçası çıktı. Kadın sevinmiş: - Telaşlanma! Doktor amcan demişti. Bak kurşunu vücudundan attın. Bundan birkaç gün sonra bu kez erkek çocuğu : - Anne anne çabuk gel! Kadın yine telaşla koşmuş : - Ne oldu oğlum? - Anne, mastürbasyon yaparken kediyi vurdum!
Anadolunun Ağalık düzeni süren bölgelerinde, herkes başı sıkışınca, bir derdi olunca doğru ağaya koşar. Çünkü Ağa güçlüdür, beceriklidir, herşeyi bilir. Küçük Reso'nun da kamışına su yürümüş. Yani ergenliğe erişmiş. Ama bu farkında değil aleti devamlı şişiyor ağrıyor. Hastalandığını sanöış ve doğru Ağaya koşmuş. Kapiyi acan Agaya aletini gostererek aglamakli bir sesle :
- Agam şişti, inmir...!
Aga durumu anlamis. Icerden buz almis ve Reso'nun alete buzu basmis. Buzun etkisiyle agri ve sislik kalmamis. Reso rahatlamis ve mutlu bir sekilde eve donmus. Ama ertesi gun ayni dert. Yine sislik ve agrilar. Tekrar Agaya kosmus. Yine buz fasli. 3. gun yine agri ve sisten sikayetle Agaya kosmus. Kapiyi calmis. Bu kez Aganin karisi acmis kapiyi. - Abla Agam evde yok mudur ? - Yoktur Ula ne yapacaksin Agayi ? Reso, bu kez Aganin karisina aleti isaret ederek, sizlanmis: - Abla sisti. Inmir..! Abla durumu anlamis ve Reso'yu iceri almis. Reso'nun aletini bir guzel indirmis ve gondermis. Reso, bu tedavi yonteminden oldukca memnun kalmis. Ertesi gun yine dayanmis Aganin kapisina. Kapiyi bu kez Aga açar. - Yine ne var ula, demis. - Agam, abla yoktur.? - Ablayi ne yapacaksin ula pok yiyen.? Reso, aletini isaret ederek; - Vallah Agam o senden eydir. O hem sisini indirir. Hemde iltihabini alir.
10 kişiyi öldürmekten ömür boyu hapis mahkumu olan adam hapisten kaçar. Kaçarken önüne çıkan bir eve girer ve yataklarında uyumakta olan bir çifti esir alır. Adamı bir sandalyeye, kadını da yatağa bağlar. Bir an etrafına bakınıp kadının üstüne atlar ve boynunu öpmeye başlar. Aradan bir dakika bile geçmez, mahkum yeniden ayağa fırlar ve odayı terkeder. Bunun üzerine adam karısıyla konuşmaya başlar; - "Sevgilim, bu adam yıllardır kadın görmemiş. Boynunu nasıl öptüğünü gördüm. Sanırım geri gelince seninle birlikte olmak isteyecektir. Aman ne derse yap, onu sinirlendirme, sadece memnun olmasını sağla'ki burdan sağ çıkabilelim. Unutma hayatımız buna bağlı. Dayanıklı ol ve unutma, seni seviyorum!". Kadın bu sözler üzerine gülümser ve sakince konuşur; - "Haklısın sevgilim bu adam yıllardır kadın görmemiş ama o sırada benim boynumu öpmüyor, kulağıma senin çok yakışıklı olduğunu, seni çok beğendiğini söylüyordu. Hemen ardından'da bana vazelinin banyoda olup olmadığını sordu. Dayanıklı ol ve unutma, bende seni seviyorum!"...
Hükümet Erzurum'a bir yazı göndermiş:
- Kışın soğuk geçeceği anlaşılmaktadır. Kullandığınız yakıtın cinsini, kod numarasını ve stok durumunu acele bildiriniz.
Erzurumlu bir köy muhtarı da hemen Ankara'ya cevap yazmış:
FB hezimeti sonrası eve kapanıp toplum içine cıkamayan Beşiktaşlılardan carew'in canı cok sıkılmış ve kılık kiyafet değiştirip bir cafe ye gitmiş. Yanına yaşlı bir teyze sokulup naber carew demiş... Carew tanındığını anlayıp hızla uzaklaşmış ve bütün gece nasıl tanındığını merak etmiş... Ertesi gün yine aynı kafeye kılık değiştirerek gitmiş ve aynı teyze Carew naber demiş... Carew; ama teyze beni nereden tanıdın demiş? Yaşlı teyze : Ne teyzesi lan ben Emre aşık demiş....
Yüzbaşı Jack......
> > >>51. piyade alayinda yuzbasi jack diye bir subay varmis. bu alayda > > >>butun herkes bu yzb'dan illallah demis. cunku her girdigi iddiayi > > >>kazaniyormus. alay komutani sonunda dayanamayip yzb. jackin > > >>tayini ni cikarmayi basarmis. ve bizim yzb. 61. piyade alayina > > >>tayini cikmis. 51. piyade alay komutani, 61. piyade alay > > >>komutanina telefon ederek yuzbasi icin 'aman bu adama dikkat > > >>edin sakin kimseyle iddiaya > > >>girmesin. aka kara der iddiayi yinede kazanir' diye uyarida > > >>bulunmus. > > >>61. piyade alay komutani olurmu canim oyle sey diyip telefonu > > >>kapatmis. neyse bizim yzb. 61. piyade alayina gelmis ve alay > > >>komutanin karsina gecerek komutanim ben geldim' demis. > > >>alay komutani: > > >>- senmisin $u me$hur yzb. jack > > >>derken, yzb. alay komutanina > > >>- a a komutanim beni hatirladiniz mi, demis > > >>- hayir hatirlamadim > > >>- olurmu komutanim vietnam savasinda beraber mevzide idik siz > > >>ozaman yarbaydiniz bende daha tegmendim. > > >>- yok canim ben o savasa katilmadim > > >>- aa komutanim ben adim gibi hatirliyorum > > >> > > >>sizin kIcInIza $araplen parcasi gelmisti. kesin onun yara izide > > >>kalmistir. > > >>- olurmu canim sen manyakmisin ben ne o savasa katildim nede > > >>kIcImda $araplen yarasi var. > > >>- komutanim 100$ iddiasina girerim ki sizin kIcInIzda $araplen > > >>yarasi var.demis ve 100$ iddiasina girilmis. > > >>alay komutani indirmis pantalonu ve yaranin olmadigini gostermis. > > >>yzb: > > >>- ah komutanim cok ozur dilerim. yanilmisim buyurun 100$ inizi > > >>demis ve 100$ i vermis. > > >>61. piyade alay komutani sevine sevine 51. piyade alay komutanini > > >>telefonla arayarak > > >>- he he bumuydu her iddiayi kazanan adam. > > >>- ne oldu ki > > >>- iddiaya girdim ve kazandim > > >>- sakin ona g.tumu gosterdim deme! > > >>- nereden anladin g.tumu gosterdigimi > > >>- ulan senin allah belani versin allah seni kahretsin o adam > > >>senin g.tunu gormek icin butun alayla iddiaya girmisti.
SEÇME FIKRALAR
KARISTIRMADIN KI Iki deli havuzun basinda oturuyorlarmis.Biri kalkip havuza seker atmis.Havuzdan bir yudum almis ve tükürmüs.Arkadasina: -Havuza seker attim ama tatli olmadi.. Arkadasi: -Karistirmadinki salak!
PROVA Iki deli birgün deliler hastanesinden kaçmislar.Kimse bu delileri bulamamislar.Doktorlar ümitlerini kestikleri an deliler çika gelmis.Doktorlar hayretle niye geldiniz demis: Deliler"Yarin kaçacagizda, onun provasini yaptik.
BOGALARDAN HOSLANIYOR Ögretmen sinifa geç gelen ögrenciye:-neden geç geldin oglum* der -bizim inegi damizlik bogaya götürdüm hocam. der çocuk -o isi baban yapamazmiy di? diye sorunca ögretmen, çocuk gülerek -belki yapabilirdi hocam ama bizim inek bogalardan daha çok hoslaniyor..
SIKARKEN Nasrettin hoca bir gün yolun kenarinda kedisini yikiyomus. yoldan geçen arkadasi hocaya: "hocam kediyi yikama ölür. " demis. hoca aldiris etmemis ve yikamis. arkadasi dönüste hocayi tekrar yolun kenarinda görmüs. kedi ölmüstü. adam: " hocam ben size kediyi yikamayin ölür demedimmi? " demis. hoca: " ben kediyi yikarken ölmediki sikarken öldü
BACAK Biyoloji dersinden yapilacak sinav için siniftaki herkes acayip çalismis, notlar, kopyaliklar havada uçusmus. Daha sonra sinavin yapilacagi gün gitmisler bir de bakmislar, ortada kagit kalem yok sadece sira sira mikroskoplar. Hoca; -Bu mikroskop lam'larinda bir böcegin bacagi var, sinaviniz bacagindan böcegi tanimak" Tabi hemen itirazlar ama fayda etmemis, hoca dedigi dedik. Ögrenciler mikroskoplarin basina geçmis ama taniyamiyorlar… En sonunda biri dayanamamis, kapiyi çarpip çikmis. Hoca arkasindan seslenmis; -Kimsin sen, kapiyi çarpip çikiyorsun? Kapi hafifçe aralanmis ve bacagini uzatmis, -Tanisana hadi tanisana kim oldugumu…
Aganin Ayricaligi Irgat kosa kosa agasinin yanina gelir; -Agam aksam rüyamda seni gördüm -Hayirdir len nasil gördün? -Ikimizde ayni uçakta seyahat ediyorduk. -Eeee -Sonra uçak ariza yapti ve düstü. -Hayirdir insallah,ne oldu sonra? -Ben bok çukuruna, sen de bal çukuruna düstün. -Olacak di mi o kadar fark. Agaligim rüyada bile belli olmus. -Sonra birbirimizi yalaya yalaya temizledik.
Sinekler Dokuz yasindaki oglan cocugu elinde raket, gözünü pencere camina konmus çiftlesmekte olan sineklere dikmis.. - "Anneee!!" diye cagirmis.. "Sineklerin erkegi olur mu?" Anne bu masum sorudan kuskulanmadigi için "Olur yavrum.." cevabini verince, oglan sorusunu ikilemis - "Peki sinegin disisi olur mu?" Kadin o zaman sorularin çetrefilli bir yere gidecegini sezip, yan çizmis - "Olmaz evladim.." Oglan aradigi cevaplari alinca elindeki raketi hirsla sineklerin üzerine yapistirmis. "Ibneler!"
Garanti Bankası - Benim pos cihazimda sorun var islem yapamiyorum. - Nasil bir sorun var? Hangi islemi yaparken problem cikariyor? - Ekraninda yabanci terimler var. Hiç bir menuye giremiyorum - Anladim. Makinizin programi silinmis. Yetkili servise bildirimini yapiyorum bir teknisyen isletmenize gelip makinanizi degistirecek.
- Ne zaman gelecekler? - Ben bildiriminizi su an itibariyle yaptim, en kisa surede geleceklerdir. - Kardesim burasi bir firma en kisa sureden kastiniz ne? - Teknik servisler firmalara bize bildiris sirasina gore mudahale ediyorlar.Sizi yaniltmamak icin net bir saat veremeyecegim.
- Ben onu bunu bilmem 15 dakikada bu makinayi degistirmezseniz gorursunuz siz neler olacagini. - Benim ismim Cengiz. Kiminle gorustugumu ogrenebilirmiyim? - Cemal ben - Cemal bey size yardimci olmak istiyorum fakat 15 dakika icinde gelemezler bunu sebebi yetkili servislerin firmalara bize bildiris sirasina gore mudahale etmeleridir.Ama sizin icin yetkili servislere bizzat telefon acip acil oldugunu belirtecegim.
- Ben onu bunu bilmem 15 dakika icinde birisi gelmez ise bu makinayi yakarim.Hatta sunu soyliyeyim 13 dakikaniz kaldi - Cemal bey dukkani yaksaniz itfaiye 13 dakika icinde gelmez.biraz anlayis lutfen )) - Simdi 13 dakikada kimse gelmiyormu. - Maalesef bunun icin size soz veremiyorum. - Isminiz Cengiz'di degil mi? - Evet ismim Cengiz - Bak Cengiz sana soyle diyeyim o zaman. Buraya yarim saat icinde birini yollamazsan Genel Mudurlugunuze telefon acip 15 gun once sana bildirim yaptigimi ve halen kimseyi yollamadigini ve kimse gelmedi diye bugun sana telefon actigimda bana kufur ettigini soyleyecegim.Sanirim isinden olmak istemezsin
- Cemal bey oncellikle su an zaten genel merkez ile gorusuyorsunuz. Ayricada su an konustugumuz telefon dinleniyor ve kayit yapiyor. Soylediginiz hersey kayit altina alindi ve istendiginde arsivden cikarilip dinlenebiliniyor.
- cemal bey beni daha simdi aradiniz bakin bunlara hic gerek yok biz burada sorunlarinizi halletmek icin calisiyoruz. Oradaki pos makinasinin calismasini bende sizin kadar istiyorum.. Sonucta oraya pos cihazini calismasi icin koyduk. Dedigim gibi servis ile telefon ile gorusup en kisa surede makinanizin degistirilmesini saglayacagim. Buna emin olabilirsiniz
- Tamam tamam Cengiz gonderde ne zaman gonderirsen gonder. size hic dis gecmiyor senide sevdim orada adresim vardir bir ara gelde cay ismarliyayim sana.
- tamam oldu Cemal bey - hadi optum -)) Iyi gunler...
alıntı...
Delikanlı yeni bir motorsiklet almış. Satıcı bir kutu vazelin vererek yağmurlu havalarda bunu metal kısımlarına sürersen pas yapmaz demiş. Genç adam motorunu gostermek uzere kız arkadaşını aramış ve buluşup turlamışlar. Akşama doğru kız delikanlıyı evine davet etmiş, hem ailemle tanışırsın hemde akşam yemeği birlikte yeriz demiş. Tam ayrılırlarken bir hatırlatmada bulunmuş. " Dikkat et bizim evde yemek yerken kimse konuşmaz. Konuşan bulaşıkları yıkar.."
Delikanlı 4 kişinin bulaşığından ne olacak diye düşünerek gülümsemiş fakat eve girdiklerinde bir de ne görsün her yer bulaşık yığılı... Uulan bir konuşursak yandık diye düşünmüş... Yemek yerken tüm gayreti ile konuşmamaya çalışırken aklına " Ulan ben simdi bu kızın elini tutsam kimse bir şey diyemez" fikri gelmiş. Kızın elini tutmuş kimseden çıt yok. Bir de öpeyim demiş, öpmüş gene çıt yok... Ulan ben bununla bu işi pişireyim demiş, herkesin gözü önünde o işi de yapmışlar ama gene çıt yok...
Adam iyice pişkinliğe vurup yahu bunun anası da güzelmiş deyip onunla da yatmış... Gene çıt yok... Tam bu sırada dışarıda gök gürleyip yağmur yağmaya başlamış. Bizimki motoru paslanmasın diye aldığı vazelini cebinden çıkarıp motoruna sürmek için yerinden kalkınca kızın babası korkuyla bağırarak ayağa fırlamış... " Tamam tamam koy onu yerine bulaşıkları ben yıkarım"
Kadını tanımlamanın en güzel yolu onu toplara Benzetmektir...
**20* yaşında futbol topudur.. (22 kişi peşinden koşar.)
**30* yaşında basketbol topudur.. (10 kişi peşinden koşar.)
**40* yaşında golf topudur.. (1 kişi peşinden koşar.)
**50* yaşında pingpong topudur.. (2 kişi birbirine atar.)
**60* yaşında voleybol topudur.. (Kimse tutmak istemez.)
**70* yaşında yakar toptur.. (Herkes kaçar )
Yeni mahallesinde kahvede sohbet eden adama arkadaşları: ''Senin aile yaşantına hayranız, eşin ve çocuklarınla çok mutlu bir yaşantın var. Karının bir dediğini iki etmiyorsun. Bu mutluluğunun sırrını bize de anlat yoksa pısırık olduğunu düşüneceğiz.'' derler. ''Kısaca anlatayım..'' der adam.''Düğünümüz bittikten sonra karım kendi atına, ben de kendi atıma bindik evimize doğru gidiyoruz. Benim bindiğim atın ayağı takıldı ve sendeledi. Karım eğildi ve benim atıma 'Bir' dedi. Biraz daha ilerledik ve benim atımın ayağı tekrar takılıp tökezlediği zaman eşim tekrar eğilip atıma 'İki' dedi. Az sonra atım tekrar aynı şekilde tökezleyince eşim atından indi ve at'a 'Üç' dedi ve çeyizinden tabancasını çıkartıp atımı alnından vurdu. Ben şok olmuştum... Eşime bir hışımla çıkıştım ''Yazık değil mi ata, neden vurdun kadın, manyak mısın sen?'' diye bağırdım...Karım arkasını döndü ve bana 'Bir' dedi. Ve o günden sonra karımın bir dediğini iki etmedim.