Şimdi Ara

GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
6
Cevap
0
Favori
499
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Tarihin gördüğü büyük kişilik, askeri ve siyasi deha. Genç yaşından itibaren ömrünün büyük bölümünü cephelerde savaşarak geçirmiş ve dönemin subayları gibi yurdu düşmana karşı savunmakla meşgul olmuştur. "Mondros Teslimiyetini tanımam, İskenderun’a çıkarlarsa İngilizlere ateş açarım" demiş ve Türk toplumunun arasına adeta bomba tesiriyle düşen bu büyük insan, Kurtuluş Savaşımızın kahramanıdır. Gelişen dünya çevresi içerisinde yıkılan krallıklar ve monarşi düzenlerine karşı yeni bir yönetim anlayışı olan demokrasi formülünün uygulayıcısı, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin kurucusu ve kültürümüzün temsilcisidir.

    Türkiye Cumhuriyeti bugün emperyalistlerin bu bölgeyi alamadıkları için sadece hayranlıkla seyrettikleri bir devlettir. Masum halklar ise Atatürk gibi bir lidere sahip olamadıkları için kendilerini şanssız hissetmektedirler.

    "Yurtta sulh, cihanda sulh" - Gazi Mustafa Kemal Atatürk -



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi erkurt02 -- 29 Ağustos 2018; 23:24:21 >







  • ''Ancak Hasan-Ali'ye "dava arkadaşıyla" tek bir defa omuz
    omuza gelmek nasib oldu, o aziz hatırayı omuzunda taşımak
    ayrıcalığına ve bahtiyarlığına ulaştı. Türkiye Büyük Millet
    MecHsi'nin Atatürk'ün naaşını taşımak üzere kur'a ile seçtiği
    12 milletvekilinden biri olarak42 görevini yaparken hissettiklerini
    en güzel kendisi dile getirmiştir:
    "Biliyor musun, bu ağaçtan kolunu tutarak taşıdığın tabutun içinde kim
    var? O insan mı? olamaz. O bir cihandı. Fezalara sığmamalıydı; nasıl bir soğuk
    mahfazanın içinde durabiliyor? Oraya niçin girdi, nasıl girdi? biliyor
    musun? bilemezsin. Anlıyamazsın. Sen bu muammayı çözemezsin. Önüne
    bak, işine bak. Taşı, o cihanı bu tabutun içinde belliyerek taşı!..
    15
    Sen onu daima kendi arzularına göre yürür ve yaşar görmüştün. Şimdi
    O, hareketlerini sizin iradelerinize bırakmıştır. İstediğiniz yere koyup dilediğiniz
    yere kaldırıyorsunuz. Mukavemet etmiyor, hayır demiyor. Kendini size
    terketmiş gibidir. Niçin? niçin bu hür, hareketlerine sahip insan, hürriyetinden
    ve iradesinden vaz geçmiştir? Zihnini yorma; halledemezsin. Taşı, senin
    götürmek istediğin yer, şimdi O'nun gitmek istediği yerdir. Gözlerinin
    nemini kurutmadan, bol bol gözyaşı dökerek O'nu taşımak vazifendir. O kadar!..
    Sen onu yap ve başka şey sorma!..
    Taşı !..
    Taşı O'nu ... Bir cihan götürüyorsun. Cihanlar yaratan bir insan götürüyorsun.
    Korkma, ezilmezsin. O, kendini ezilmeden taşıtmak için sana kendi
    kudretinden vermiştir. Başka şey düşünme. Dikkat et, bu tabutun içindeki
    varlığında da O seni taşıyor. Sen kendini taşıyor gibisin. Karanlık meçhullere
    dalma. Ellerinin üstünde en büyük hakikati götürüyorsun. Ona bütün katılığı,
    bütün acılığiyle dokunmaktasın. Buna mazhariyet her zaman mümkün
    olmaz. Kadrini bil. Başını önüne eğ. Gözlerinin yaşını silmeyi düşünmeden
    O'nu taşıl Taşı, omuzlar üstünde en büyük hakikati taşımaktasın. Sen de bir
    yanından tut ve taşı!...
    Bırakma, zaman dar; çünkü hayat kısadır. Bu kısa mesafelere sonsuzluğu
    sığdırabilmek, herkese müyesser olmaz. Taşı, omuzunda bir namütenahilik
    olduğunu bilerek taşı. Asırlar götürüyorsun. Bu ağırlık ondan. Asırlar ve
    asırlar, O'nda bir hayat olmuştu; O'nun yarım asrı birkaç yıl geçebilmiş ömrüne
    sığınmıştı. Gaflet etme; bir tarih taşıyorsun. İstikbal olmuş bir mazi götürüyorsun.
    Maziyi istikbale naklediyorsun. Taşı; yükün ağır, fakat paha biçilmez
    bir kıymettedir. Taşı; O'nu taşıyarak sen de tarih oluyorsun. Bunu bilerek
    taşı!..
    Yer nemli, gök nemli, gözlerin nemli. Bu ıslak hava içinde kaskatı ve kupkuru
    bir şey taşımaktasın. Üzülme. Maddenin ve ruhun bu çiseliyen yaşlariyle
    o katılık yumuşuyor, o kuruluk yavaş yavaş yok oluyor. Hissetmiyor
    musun, taşıdığın cansız şeye yepyeni, başka bir hayat gelmektedir. Ve onun
    için değil midir ki O'nu taşırken bu hayat sana da sirayet ederek o aziz yükün
    altında dipdirisin. Canlısınız; taşınan da taşıyan da. Ölüm artık siliniyor.
    Fanilik beka ile omuz omuza ... Bu kadar yakınlık içerisinde O'nu hayatta
    hissetmiyor musun? Taşı; bir ölü değil, bir diri taşıyorsun. Taşı, O'nu taşıyarak
    yaşıyacaksın. Yaşadıkça O'nu taşıyacaksın. Taşı, taşı!...''




  • Türk'ün son başbuğu.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Okudukça büyüklüğünün farkına daha çok vardığım insandır.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: dubbed

    Okudukça büyüklüğünün farkına daha çok vardığım insandır.
    Hakikaten öyle, normalde tarihte önemli bir adamı araştırdıkça, kötü yanlarına rastlarsın ama Atatürk'de tam tersi.
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Atatürk Üniversitesi
    7 ay önce açıldı
    Daha Fazla Göster
    
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.