Şimdi Ara

Grand C4 Picasso (2007-2013) İlk sürüş izlenimi.. (4. sayfa)

Bu Konudaki Kullanıcılar:
3 Misafir - 3 Masaüstü
5 sn
10.698
Cevap
117
Favori
833.204
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
9 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 23456
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Sevgili jetranger,

    Mazot Katkısı konusunda bize de, her daim kullanmayı salık verdiler. "Piyasada 20-25 ytl" demişti oradaki yetkili arkadaş...
  • merhabalar.
    Allah herkese kazasız belasız yolculuklar nasip etsin diyorum ve konuya giriyorum.
    Bende bir Grand C4 Picasso var. Araç 30000 km yapmış durumda. yaklaşık 7 aydır kullanıyorum ve izlenimlerimi paylaşmak istedim.
    Evvela biz önceden VW transporter kullanıyorduk. Yeni nesil Transporter Grand Picasso yanında at arabası sayılır. Picasso'nun en mükemmel özelliği ferahlığı. Harika bir tasarımı var. Oturan herkes rahat ediyor. Sessiz bir araç. Hele transporter gürültüsü üzerine sesi yok denebilir. Motoru harika.
    Vites konusunda şüphe içinde olan arkadaşlar korkmasınlar.
    Ben 30000 km yol aldım ama hiçbir sorun yaşamadım. Tabi ki 30000 km çok büyük bir değer değil ama uyuzluk yapacak olsa hissettirirdi diye düşünüyorum. Vites geçişleri çok rahat ve hafif bir boşluk hissediliyor. Rahat kullanımda 80 km/s den itibaren 6. vites devreye giriyor. Ama performans gerektiği anda vites düşürmesi çok hızlı ve tatmin edici. 4. viteste 110, 5. viteste ise135-140 kmlik bir hıza ulaşıyor ve bunun için de motoru çok fazla da zorlamanıza gerek kalmıyor. Bu değerler yaklaşık 3500 devirde ortaya çıkıyor. Motor sessiz. Yani bu kadar olur. Nihayetinde bir dizel ve epeyce lüks arabadan daha sessiz. tam bir uzun yol arabası. Güçlü bir motoru var. Yüksek devirde uzun süre kullanmak motoru boğmuyor. Ve garip birşey var sanki: Picasso ile ilk yola çıktığınızda sanki biraz hantal kalıyor. Mesela yüksek bir hıza çıkmakta zorlanıyor gibi. Ama o yüksek hıza çıkıldığında ise bir daha ki seferler motor hiç zorlanmadan devirleniyor gibime geldi. Belki de bana öyle gelmiştir ama bunu bir kez yaşamadım. Bir de ince bir tavsiye: Özellikle uzun yola giderken doğal olarak motor yüksek güç üretmek zorunda. Öyle 120-130 km bile aslında hiç de basit hızlar değil. Bu şekilde kullanılan bir Picasso ile yolda mesela benzin almak için durduğunuzda kesinlikle aracı hemen stop ettirmeyin ve hatta eğer 10 dakiakadan daha uzun süre dumayacaksanız motor çalışır halde kalsın. Çekiş ciddi anlamda düşebiliyor ve çok atak olan araç huysuz ve gıcık bir hal alıyor. Tabi bu Sadece Picasso için geçerli değil. Dizelleri ve hatta turbolu dizelleri, hatta hatta yüksek performanla kullanılan turbolu dizelleri kullanmayı bilmek gerek. Benzinli bir araba gibi baştan savma kullanılan turbolu dizel bir araç büyük hayal kırıklıklarına yol açabilir. Ama kullanmayı bilirseniz de yüksek mukavemete sahip olmak zorunda olan dizeliniz yıllar boyu sorun yaratmaz. Dizelden korkanlar bence bilgi eksikliğinden dolayı sorun yaşıyorlar. Mesela bir dizel motor normalde asla 3000 deviri geçmez. Belki bir zerre geçer ama o durumda motor ne hale gelir orası kullananın sorunu. Şimdiki arabalarla 4000 devir görmek turbonun marifeti. Ve bu değeri de fazla aşmak turbonun parçalarını yoldan toplamaya sebep olabilir. Picasso 4000-4200 devirde yaklaşık 200 km hıza ulaşıyor. Bundan fazlasını isteyenler Picasso almamalı.
    Güvenlik konusu çok başarılı. Mükemmel frenlere sahip. Yol tutuş harikulade. Süspansiyonlar biraz sert belki ama virajlara iyice saçmalamamak şartıyla istediğiniz hızla girince ve çizginizden asla taşmayınca, süspansiyonların kalitesini görüyorsunuz. Tabi ki burada üstün Michelin lastik teknolojisini unutmamak gerek. Geçen lastiğe bir vida girmiş ve haliyle tamir ettirmeye götürdüm. Michelin bayisindeki ustaya arabadaki orijinal lastiklerin seviyesini sordum. O da bana bu arabaya bu lastikler çok bile dedi. Sanırım ağır bir araç olmasından dolayı mükemmele yakın bir lastik kullanılmış ve hem yüksek hıza, hem yol tutuşa çok uygun. 9 hava yatığı var. ESP var. Cİtroenin yol tutuş dehası ve Euro NCAP'da 5 yıldız. Yani yeter artık. Daha üstü özellikler için çok ciddi bir araba almak gerek.
    Yakıt tüketimi ise yaklaşık 20 kuruş civarı. Benim biraz seri kullanmam belki fark yaratıyordur tabi.
    Donanım olarak yok yok. Sadece xenon far takmayı unutmuş dangalaklar. Bunun dışında gerçekten çok zengin bir donanıma sahip.
    Ha şunu belirtmek gerek. Elektroniği sevmiyorsanız bu arabadan uzak durun. Herşey elektronik. El freni bile. Kullanmak zor mu? Asla. Hatta çok rahatlatıyor adamın işini. Arabayı park ettiğinizde anahtarı çekin ve çıkın. Bana çok karizmatik geliyor. Hele o el frenini devreye sokarken gelen bir ses var. İnsan kendini uçakta hissediyor. Vites alışınca o kadar kolay değiştiriliyor ki, kullanmak gerek tabi. Sonra direksiyon arkası "tık tık" vites seçeneği var ki ben genelde o modda kullanıyorum ,tamamen zevkine. Klimayı kullanabilmek alışkanlık gerektiriyor kesinlikle. Hele karmaşık bir yol durumunda iseniz işiniz daha zor gibi. Ama alışınca doğal olarak o da sorun yaratmıyor. Göstergeler pek bir fosforlu ve hararet göstergesi yok. Teypin sesi güzel. Mp3 artı 5 CD çalar.
    Ferah ve geniş bir araba. Verdiğimiz paraya değmiş yani. Biraz şansa oldu gerçi ama kısmet, çok güzel bir arabaya rastgeldik. Tabi tipini görüp de bu arabaya aşık olmamak çok zor. Biz de o sebeple biraz pek düşünemedik başka bir araba.
    Başka ne anlatsam diye düşünüyorum....
    Mesela alarm. Kesinlikle korsan bir alarm taktırmaya kalkmayın. Biz öyle bir girişimde bulunduk. Adam, asla abartmıyorum, iki saati aşkın zaman kapılara giden bağlantıları aradı. Akşam olduğu için sonraki güne bıraktık. Ertesi gün o usta citroen'de çalışan bir arkadaşına sormuş nasıl bağlıyalım diye alarmı. Cevap olarak da, arabaya asla dokunmaması ve başına bela alabileceği söylenmiş ki hakikaten bu kadar elektroniğe boğulmuş bir arabayı basit bir ustanın eline vermek çok mantıksız. Adamın deşmediği kablo kalmadı. Ayrıca serviste bile uzun süre alarm takmadılar. Normal c4 alarmı da uymuyormuş. Çünkü yeni ve karmakarışık bir elektronik donanım kullanılmış. Nihayet geldi alarm. Taktıracağız bu günlerde. Fiyat 670 lira. Çok kazık ama, ne yapalım. Ayrıca bu araca başka yerde alarma takılıyor ama olası bir sorunda tamamen garanti dışı kalıyorsunuz ki, ilk mahvolacak olan araç beyni oluyor ve fiyat yaklaşık 8000 lira. Bana çılgınca geldiği için orijin bir alarm taktırmaktan yanayım.
    Çok uzun oldu galiba ama faydalı bilgiler vermeye çalıştım. Bir fayda görürseniz sevinirim.

    Tüm sorularınıza cevap vermekten mutlu olurum. Benim adres coskunrd@hotmail.com İnşallah adres vermek yasak değildir forumda. Eğer öyleyse özür dilerim...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi -- 6 Haziran 2008; 19:02:11 >




  • Teşekkürler arkadaşım. Sen de çok güzel bilgiler vermişsin. Ben arabayı senin kadar performanslı kullanamadım henüz.
    Ancak bir sorum olacak. Lastik havalarını kaç yapıyorsun? Ben araba boş iken kapı içinde gösterilen min 2.4 bar, yani 35 PSI yapıyorum, sanırım biraz sert geliyor. Yumuşak bir kullanma için en az kaç olması gerekir, yazarsan sevinirim..
  • Abicim sana açık konuşayım. Biraz dandik bir mahallede bir atölye var bizim. Bizim lastikler dört defa galiba çivi vida falan aldı. Bu durumda lastikçiye gittik haliyle ve lastik havalarını onlar ayarladı hep. Bir de servise gitti zaten araba. Bir ayar da onlar çekti. Ben sormuştum ama unuttum. Yani ne desem yalan.
    Araba bugün yarın servise gidecek. Dedim ya 30000'e geldi. Sorayım da ondan sonra yazarım inşallah.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi -- 6 Haziran 2008; 19:03:53 >
  • hararet göstergesi yok demişsiniz. doğrumu tam anlamadım. hararet çok yükselirse bunu belirten bir sesli ikazda mı yok?
    (eminim bu güzel arabanızda bunuda güzel çözmüşlerdir)
  • quote:

    Orjinalden alıntı: jetranger

    Teşekkürler arkadaşım. Sen de çok güzel bilgiler vermişsin. Ben arabayı senin kadar performanslı kullanamadım henüz.
    Ancak bir sorum olacak. Lastik havalarını kaç yapıyorsun? Ben araba boş iken kapı içinde gösterilen min 2.4 bar, yani 35 PSI yapıyorum, sanırım biraz sert geliyor. Yumuşak bir kullanma için en az kaç olması gerekir, yazarsan sevinirim..

    sol ön kapı içinde yazan değerlerin 1 psi altına veya üstüne çıkabilirsiniz. Bunun dışındaki bir basınç hem yoltutuşunu hemde yakıt tüketimini olumsuz etkiler. Size tavsiyem bu değerlerin dışında bir basınç basmayın tekerlere.

    Ayrıca lastiklere nitrojen basıyorlarmış daha iyi oluyor deniyor. Farkı nedir bilen varmı?
  • MERHABA ARKADAŞIM, HAYIRLI OLSUN. BENDE YAKLAŞIK 2.5 AY ÖNCE CİTROEN C4 PİCASSO ALDIM. ARABA ŞU AN 6.000 KM'YE YAKLAŞTI. ALLAH'A ÇOK ŞÜKÜR HERHANGİ BİR SORUN ÇIKMADI. İNŞAALLAH HİÇKİMSEDE DE ÇIKMAZ. ARABA GERÇEKTEN ÇOK FERAH. İÇİNDE İNSAN KENDİNİ ÇOK RAHAT, HUZURLU VE KONFORLU HİSSEDİYOR. YAKIT TÜKETİMİNE GELİNCE, 1.540 KG AĞIRLIĞINDAKİ GÖVDEYE GÖRE GAYET İYİ. ŞEHİR DIŞI, ŞEHİR İÇİNE GÖRE DAHA İYİ. ARA SIRA İSTANBUL ÇORLU ARASINDA GİDİP GELİYORUM 90 KM/SAAT HIZDA GİDİNCE 4.6 LİTRE/100 KM. DEĞERİNİ YAKALIYORUM. BEN GAYET MEMNUNUM. HERKEZ MEMNUN OLUR İNŞAALLAH.
  • Herkeze selam
    ailem genişlediği için ben de 7 koltuklu bir araca terfi etme ihtiyacı duyuyorum. 2si bebek 3 çocuk toplam 5 kişi. Çok sevdiğim C-max ı elden çıkarıp 7 koltuklu bir araç alacağım sizlerin tecrübelerinizden yararlanmak istiyorum, aşağıdaki sorularımı cevaplayabilirseniz sevinirim:
    1. MOtor ve vites konusundaki tecrübelerinizi yazmışsınız, yurtdışı testlerde otomatikleştirilmiş şanzımanla ilgili sorunlar belirtiliyor, mesela arabanın yığılması, yanlış viteste gitmesi mesela düşük vitesde ve çekmemesi vs.. bir de 7kişi tam yüklü iken motor yetersiz kalmıyormu
    2. peki kalabalık aileler için kullanımı nasıl 2. ve 3 koltuk sıralarının kullanımı nasıl. 3. sırada uzun yolculuk yapmak mümkün mü?Picasso yu Ford S-Max, Grand Voyager, Grand Scenic veya 7 koltuklu Santa Fe gibi SUV larla kıyasladığınızda ne düşünüyorsunuz. Özellikle 3. koltuk sırasının kullanımı açısından, Grand voyager da çok geniş bir alan söz konusu, ancak 3. koltuk sırası dar voyager da.., 127 cm, Picasso da 143 cm... Ben 2. koltuk sırasına 2 çocuk koltuğu ve bir de anne sığdırmak zorundayım böyle rahat bir yolculuk yapmak Picasso da mümkün mü sizce
    3. Araca hiç tavanda TV/DVDli LCD ekran, buzdolabı vs.. gibi eklemeler yapanınız oldu mu, iyi sonuç veriyor mu, Yurtdışında sanırım ön koltukların arkasında ekran imkanı söz konusu
    4. Klima sistemi nasıl, arkadaki yolcular için özellikle sanırım 3. koltuk sırası için havalandırma menfezi yok (yurtdışı versiyonlarda var halbuki)
    5. Parça ve bakım masrafları nasıl, hangi sıklıkla periodik bakım gerektiriyor
    6. Cam tavan için ne diyorsunuz, aracın içi çok ısınıyor mu, takla vs. gibi durumlarda risk ne kadar yüksek taş vs geldiğinde kırılabilir mi
    cevaplarınız için şimdiden teşekkürler herkezin bayramını kutluyorum




  • Arkadaşım UKK, sorularına ayni numara sırası ile kısa cevaplar vereyim..

    1. Otomatikleştirilmiş şanzıman aslında otomatik şanzımana göre bakım yönünden çok daha ekonomiktir. Manuel şanzımanın sürücü yerine elektrohidrolik servolar vasıtası ile otomatik olarak kullanılması esasına göre çalışır. Dolayısı ile işleyişi basittir ve arıza olasılığı manuel şanzıman ile aynidir. Yığılma dediğiniz vites değişim aralıklarındaki hız konusuna gelince biraz kullanma ve alışma deneyimi gerektirir. Örneğin küçük viteslerde vites değişim anını hissettiğinizde ayağınız ile gaz pedalına yaptığınız basıncı biraz azaltırsanız hiç bir aralık hissetmezsiniz. Büyük viteslerde zaten böyle birşeye gerek yok.
    C4 Grand'ı 5 yolcu ve full bagaj tükü ile Ankara-Antalya arsında kullandım. Emin olun bir aile arabasından beklenenin çok üzerinde performans ile karşılaştım. Motor turbo ile desteklendiği için çekiş gerçekten bir harika..

    2. Üçüncü sırayı pek kullanmıyorum. Bir kez 6 kiş binmek durumunda kaldık. 6 ncı koltuğa bir büyük bindirdim. Önündeki 2 nci sıra koltuğu biraz öne alarak rahatça oturdu. Ama bu kısa mesafe içindi ve aslında pek rahat değildi. Çocuklar için bir sorun çıkacağını sanmıyorum. Uzun yolculuklarda bacaklar uzatılamayacağı için sorun çıkar. Ama bu her arabadaki 3 ncü sıra için aynidir.2nci sıraya iki çocuk koltuğu rahatça sığıyor. Ama orta koltuğa kemer ile koltuk bağlamada kemer kısa geliyor. Isofix ile hiçbir sorun olmaz.

    3.Bu tür aksesuvarlara ben ihtiyaç duymadım. Bunlar ( Tv ) ülkemizde satılan versiyonda yok. Dışarıda ilaveler yaptırırken dikkatli olun Aracınız garanti kapsamı dışında kalabilir.

    4.Klima, ısıtma ve soğutma, cam buğu giderme, vs gayet etkili bbir şekilde çalışıyor. 3 ncü sıraya hava alığı var . Isıtma gidiyor.

    5. Henüz peryodik bakıma girmedi.. 9000km civarında..

    6. Cam tavanın içten perdesi kapanınca ısıtma ve soğutmaya hiçbir etkisi olmuyor. Sağlamlığına gelince bayilerde videosu var. Arabayı deviriyorlar, üstüne çıkıp zıplıyorlar. Bu özel plexiglass çatlıyor ama asla kırılmıyor. Bence normal tavandan daha sağlam, çünkü göçmüyor..

    Sizin de bayramınız kutlu olsun arkadaşım..




  • quote:

    Orjinalden alıntı: AlperAkbilgi


    quote:

    Orjinalden alıntı: jetranger

    Teşekkürler arkadaşım. Sen de çok güzel bilgiler vermişsin. Ben arabayı senin kadar performanslı kullanamadım henüz.
    Ancak bir sorum olacak. Lastik havalarını kaç yapıyorsun? Ben araba boş iken kapı içinde gösterilen min 2.4 bar, yani 35 PSI yapıyorum, sanırım biraz sert geliyor. Yumuşak bir kullanma için en az kaç olması gerekir, yazarsan sevinirim..

    sol ön kapı içinde yazan değerlerin 1 psi altına veya üstüne çıkabilirsiniz. Bunun dışındaki bir basınç hem yoltutuşunu hemde yakıt tüketimini olumsuz etkiler. Size tavsiyem bu değerlerin dışında bir basınç basmayın tekerlere.

    Ayrıca lastiklere nitrojen basıyorlarmış daha iyi oluyor deniyor. Farkı nedir bilen varmı?



    Lastik havabasınçları ile ilgili bilgilendirmeniz için teşekkürler Alper Bey..
    Ben de lastiklere hava yerine Nitrojen ( Azot ) basılması ile ilgili sorunuza cevap vereyim.. Malumunuz hava % 78 Azot, % 21 oksijen % 1 de diğer gazlardan oluşur. Bir diğer bilinen gerçek de paslanma nemin metal yüzeylerde (oksijen yüzünden ) sebep olduğu bir kimyasal olaydır. Dolayısı ile havanın bileşiminden oksijeni atarsak paslanma nedenini de ortadan kaldırmış oluruz. ( Oksijensiz ortamda nem elde edemexsiniz ) Lastiklere sadece azot basmak uçak tekerleklerinde kullanılan bir yöntemdir. Jantın paslanmasını önler. Kuru hava diye de bilinir. Otomobillerde de uygulanabilir. Eğer bu imkanı bulursanız uygulayın, ancak hava basıncı ayarlarken normal hava kullanırsanız tüm emek boşa gider..




  • merhaba arkadaşlar.ben grande punto kulanıcısıyım.arabamdan çok memnundum ta ki ikiz bebeklerim olana kadar.şimdi sığamıyoruz.sedan alayım derken mpv araçlara yöneldim.hem kullanışlı hem büyük hem konforlu duruyorlar.versoyu çok beğendim.borç harç elegant modelini düşünüyordum ancak 2009 da model yenilenecek deniyor.dizeli yok ve otomatik vites seçeneği yok.citroen bayinin önünden geçerken picassoyu gördüm.bi bakayım dedim ve ben de çekimine kapıldım.tabi grandpicasso versoya göre pahalı ve citroen markası ile hiç ilgim olmadı daha önce.çevremde kimsede de yok.forumda yazdıklarınız iyice gaza getirdi şimdi bayiye gidip bir daha bakacağım:)
    .
    benim sorum araç özelliklerinden çok(herkes gayet güzel anlatmış) citroen ile ilgili.aracın güzelliği kadar servisin de kaliteli ve ehil olması önemli bence.allah bakım dışında kimseyi düşürmesin ancak her elektronik ve mekanik şey bozulabilir.bu önemli değil.önemli olan soruna ne ölçüde çözüm bulunabildiği.fiat servisinden o kadar çok memnunum ki mpv aracı olsa ilk tercihe koyacağım.sizin servislerle ilgili görüşleriniz nasıl?tavırları bilgileri nasıl?
    bir arkadaş neredeyse citroen ile mahkemelik olacakmış.sizce bu istisnai bir olay mı?

    herkese iyi bayramlar ve mutlu yıllar.




  • benim de bir kaç sorum olacak yardımcı olursanız sevinirim..sorularım c4 picasso için;

    1-picassonun vites olayı nasıl ben anlamadım resim de bulamadım ayrıntılı olarak bakabileceğim mümkünse arac içinden resimler koyarsanız iyi olur
    2-scenic e göre avantajları ve dezavantajları nelerdir kısaca bilginiz varsa tabi
    3-ağırlık 1540 kg mu gercekten?

    tesekkürler
  • quote:

    Orjinalden alıntı: dişçi79

    merhaba arkadaşlar.ben grande punto kulanıcısıyım.arabamdan çok memnundum ta ki ikiz bebeklerim olana kadar.şimdi sığamıyoruz.sedan alayım derken mpv araçlara yöneldim.hem kullanışlı hem büyük hem konforlu duruyorlar.versoyu çok beğendim.borç harç elegant modelini düşünüyordum ancak 2009 da model yenilenecek deniyor.dizeli yok ve otomatik vites seçeneği yok.citroen bayinin önünden geçerken picassoyu gördüm.bi bakayım dedim ve ben de çekimine kapıldım.tabi grandpicasso versoya göre pahalı ve citroen markası ile hiç ilgim olmadı daha önce.çevremde kimsede de yok.forumda yazdıklarınız iyice gaza getirdi şimdi bayiye gidip bir daha bakacağım:)
    .
    benim sorum araç özelliklerinden çok(herkes gayet güzel anlatmış) citroen ile ilgili.aracın güzelliği kadar servisin de kaliteli ve ehil olması önemli bence.allah bakım dışında kimseyi düşürmesin ancak her elektronik ve mekanik şey bozulabilir.bu önemli değil.önemli olan soruna ne ölçüde çözüm bulunabildiği.fiat servisinden o kadar çok memnunum ki mpv aracı olsa ilk tercihe koyacağım.sizin servislerle ilgili görüşleriniz nasıl?tavırları bilgileri nasıl?
    bir arkadaş neredeyse citroen ile mahkemelik olacakmış.sizce bu istisnai bir olay mı?
    herkese iyi bayramlar ve mutlu yıllar.


    Dişçi79 Arkadaşım,Alacağınız araç konusunda kendiniz araştırın, kendiniz karar verin. Ben de 3 ay araştırdım ve bu arabaya karar verdim. Almamda göz önünde bulundurduklarım:
    Dizel, Otomatik Vites, Büyük bagaj ve yukarı açılan bagaj kapısı, Donanım, Modelin alımdan sonra kaç yıl değişmeden devam edeceği, fiyat/performans , yakıt ekonomisi ve SERVİS ve BAKIM Hizmeti gibi hususlardır.
    Servis konusuna gelince: ülkemizde tüm markaların servislerinin başarısı veya başarısızlığı markadan çok o servisi işleten Müdür, satış elemanları, bakım personeli gibi unvana sahip şahısların iş anlayışı, kabiliyeti ve halkla ilişkiler konusundaki deneyimleri gibi hususlarla ölçülür. Ayni şehirde bir markanın değişik servisleri arasında bile bu yüzden büyük farklar oluşabilir. Bu konuda daha fazla yorum yapmaya gerek görmüyorum..

    Servislerle mahkemelik olma durumuna gelinmiş olabilir. Böyle durumlarda sadece burada okuduklarımızla karar vermenin mümkün olacağını sanmıyorum. Tek taraflı bilgilendirmelerle hiç bir tarafı yargılamak istemem. Bir örnek vermek gerekirse ben aracın plakası için beklediğim günlerde satış temsilcisinden arabamın kullanma kılavuzunu alıp trafiğe çıkmadan aracı öğrenmek için 2 gün inceledim. Bir elektronik cihaz aldığımda da önce kılavuzunu okur öğrenir, sonra fişe takarım. Ama ülkemizde tam tersini yapan çoktur..

    Ancak unutmayalım, bu bir karmaşık mekanik ve elektronik aksamdır, ve insan yapısıdır.




  • quote:

    Orjinalden alıntı: sociolog

    benim de bir kaç sorum olacak yardımcı olursanız sevinirim..sorularım c4 picasso için;

    1-picassonun vites olayı nasıl ben anlamadım resim de bulamadım ayrıntılı olarak bakabileceğim mümkünse arac içinden resimler koyarsanız iyi olur
    2-scenic e göre avantajları ve dezavantajları nelerdir kısaca bilginiz varsa tabi
    3-ağırlık 1540 kg mu gercekten?

    tesekkürler


    Sociolog arkadaşım, sorularınızın tamamının cevaplarını internetten kolayca bulabilirsiniz. Biraz çaba gösterin lütfen. Kolay gelsin..
  • Lastik havalarının 34 olmasını tavsiye etti servis.
  • Biz köye giderken bagaj ağzına kadar yük doluydu. tabi bizim ailedeki 5 kişiyi de unutmayalım. Bu da yaklaşık 400 kgyi geçer ki toplam olarak 2 ton ağırlığa ulaşmış oldu araba. ben bu halde bile çok dik olmayan rampalarda 140 km hıza rahat ulaştım. hele 130 altına düşmek için iyice dik bir yere rastlamanız gerekiyor.

    Hararet göstergesi yok ama, arabanın herşeyi elektronik kontrol altında. Onun için merak etmeyin. Ayrıca ben arabayla yine full dolu halde yaylalara tırmandım, otoyolda çok yüksek hızlarda seyrettim hararetle ilgili br sorun yaşamadım.

    Ben arabayı Elmas'dan aldım ve gayet memnunum. Pazartesi yine servise gidiyor araba. 30000 kmye ulaştık hiç sorunsuz, çok şükür. hele şu ikinci 15000 km çok kırıcı geçti. karadenizde ta Ayder'den Bayburt'a kadar gezmediğimiz yer kalmadı. Yaklaşık 10000 km üzerine geri döndük istanbula ve sadece 1 ay.

    Arabanın bakımları 15000 kmde bir yapılıyor. Bence bu süre uzun. Bizm şartlarımızda 15000 km bence çok. Bakımlar masraflı değil gibi. 350 lira vermiştik ilk bakımda. Bu sefer ne olur yazarım.

    3. sıra koltuklar bu tip arabalarda hep hayal kırıklığı. Verso adı geçmiş yukarıda. Bizim komşu aldı. Ben inceledim arabayı. Bariz bir şekilde Picassodan kısa. Ferahlık konusunda Picassonun yanına yaklaşamaz bence. 3. sıra koltuklar Picassodan daha boğuk.

    Scenic'e göre avantajları: daha yakışıklı, daha oturaklı ve bildiğim kadarıyla daha güçlü bir motora sahip.

    Ford S-MAX harika bir araba. Picassodan 10000 ytl civarı daha pahalı. Çok güçlü bir motoru var. Ve picassodan daha geniş gibi. Ama picassodaki ön camların verdiği aydınlığı, görüş rahatlığını Picassodan başka sadece Neoplan'larda bulabilirsiniz.

    Arabanın full hali isteğe bağlı geliyor yurtdışından. Fiyat 85000 ytl civarı. Gerçek bir limuzin keyfi.

    Evet araç 1540 kg.

    Oricinıl lastikler mükemmel. Sanki biraz küçük gibi duruyor arabanın altında ama...Mükemmel.

    Isıtma soğutma çok güzel. Isıtma motor soğukken biraz gecikiyor gibi. Soğutmada hiçbir sorun yok. Isıtma-Soğutma paneli direksiyonun solunda. Biraz değil, bayağı alışkanlık istiyor.

    Vites bazı amerikan arabaları gibi. Direksiyon üstünde kullanımı çok kolay. Hiçbir alışkanlık ihtiyacı yok.

    Cam tavan iyiden iyiye aydınlık sağlıyor. Ben ilk defa üç gün önce arka koltukta seyahat ettim Picasso ile. Gerçekten bu güne kadar bindiğim arabalar içindeki en değişik araç. Ön topido bir garip duruyor. Garip derken karizma. Diğer arabalardan farklı bir arabaya bindiğinizi emen farkediyorsunuz.

    Cam tavanlı Picassoda üstte tv gibi bir cihaz için yer yok gibi. Orijinal buzdolabı var ayrıyetten. Yaklaşık 300 ytl imiş.


    Otomatikleştirilmiş vites çok konforlu. Eğer arabayı gerçek bir şoför gibi kullanırsanız kimse hissetmez vites değişimlerini. Çok hafif bir boşluk oluyor vites aralarında. Kesinlikle sorun değil.

    Arabların içi mekanı ile ilgili soru soran kişilere şunu söylemek isterim. Bazı arabaların diz mesafesi çok kısa ama tavan yüksek, bazılarındatam tersi, bazı arbaların camlarından ışık girmiyor vs.. Bu konuda yapılacak yegane iş mağazalarda arabalara bizzat binmek ve incelemektir. Ölçü vermekle olacak iş değil diye düşünüyorum.

    Picasso'ya binin ve aydınlık bir iç mekan nasıl olur görün.

    (Picasso almanızı tavsiye edemiyorum. Çünkü bir Fransız üretimi.)




  • 5 li cd changer da ki cdler mp3 çalabiliyor mu? satıcıya sordum bilmiyorum dedi?

    arkadaşlar bende şu an araştırma evresindeyim.servisleri iciği cıcığı bu sebeplerle soruyorum.bugün aracın kontağını açtım.müziğini dinledim.ses sistemi gayet başarılı.çalıştırdım ve focusa kıyasla daha sessiz çalıştığını gördüm.daha doğrusu izolasyon daha iyi.el freninin o garip sesini duydum.gerçekten uçak park etmiş gibi:)



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi dişçi79 -- 24 Aralık 2007; 23:11:52 >
  • 5'li değiştirici mp3 çalmıyor. Sadece ana teyp mp3 çalıyor. Bence ses sistemi iyi.
    El freninin sesi karizmadır Picasso'da. Sadece Picasso'da duyabileceğiniz bir ses...
  • Geçenlerde bir arkadaşım servislerin yeterlilik ve insan ilişkileri konusunda bazı sorular sormuştu. Ben de bu markalara göre değil servis personelinin ne kadar eğitimli, bilgili ve ilgili olduğuna bağlıdır diye bir cevap vermiştim.

    Bu gün yolumun üzeri olduğundan arabamı aldığım İzmir, Gaziemir'deki Alsancak Oto'ya uğradım. Kaç ay geçmesine rağmen satış bölümündeki Murat Bey ve Satış Müdürü Ali Rıza Bey tarafından arabamı aldığım günkü gibi gibi karşılandım. Çay kahve ile küçük bir sohbetten sonra pazar günü uzun yola gideceğimi öğrendiklerinde bakım zamanı olmamasına rağmen Teknik Müdür Ufuk Bey arabayı hemen servis bölümüne aldırıp kısa bir yol kontrolu yaptırdı, şikayetim olup olmadığını sordular vs..

    Bu güzel davranışları için kendilerine buradan teşekkür ediyorum. Servislerde herşeyden öte kapıdan girince gülen bir yüzle karşılanmak, hal hatırı sorulmak gerçekten güven veriyor insana.
    Umarım hep böyle devam eder..

    Uzun yol ve yakıt sarfiyatı sonuçlarını dönüşte yine sizlerle paylaşacağım. Tüm Citroen sahibi arkadaşlarımın Yeni Yılını Kutlar, sağlıklı,mutlu günler ve kazasız sürüşler dilerim..




  • Resim1

    Resim2

    Resim3

    Merhabalar. Bizde bir Grand Picasso alıyoruz. önümüzdeki hafta içi teslim edecekler inşallah. (Gerçekten araç çok hoş, direksiyon başına geçtiğiniz anda sizi büyülüyor. Bir an önce yola çıkmak istiyorsunuz.)
    Ama size araç hakkında birkaç özellik farkı sunmak istedim. Yani katalogda görünen ve size getirtilen araç birebir olmayabiliyor maalesef. Ben Akdeniz bölgesindeyim buradaki bayide grand picasso olmadığından 5 koltuklu picassoyu inceleyerek beğenip almak istedik. Aracı sipariş ettik, birkaç güne gelicek. Bu süre içinde aracı beklerken bazı farklar olduğunu gördüm.

    Resim1: Arabayı size tanıtmak için verdikleri kataloglarda ve internet sitelerinde üstteki aracın jantlarının sizin arabanızdada olacağını sanıyorsunuz ancak alttaki aracın jantlarından geliyor.(bence arada çok far var, estetik olarak kıyaslanmaz bile)

    Resim2: Yine kataloglarda ve incelediğiniz internet sitesinde, sağdaki üststop lambası görünürken, soldaki üststop lambalı model geliyor. (buradada anlamsızca estetikten ödün verilmiş)

    Resim3: Yine katalogda ASR sistemide var yazıyor. Ancak internette ve diğer küçük kataloglarında yok.

    Bu farkları satıcıya ilettiğimde ASR sistemi için, bölge müdürlüğüne telefon açıp soruyor, bu sistemin araçta mevcut olduğunu öğreniyorum.
    (Diğer ikisi için yapabileceği pek birşey yok)

    :( Son Olarak, (onuda mesajı yolladıktan sonra fark ettim) hemen eklemek istedim. Bir eksikte Resim1'de üstte görülen aracın sağ önünden bagaja kadar uzanan Parlak şerit(aynanın hemen üstünden geçiyor), türkiyede satılmış olan araçlarda yok. Ve bukadarıda fazla diyorum.

    Aracı görmeden ve piyasadaki emsallerinide incelemeden kataloglara bakıp hayal kurmayın. Aracı ne kadar çok beğenmiş olsamda bu tür tüketiciyi yanıltma anlayışları benden çok büyük bir eksi aldı). Aracı anlatırken bu detaylarıda herkese söyliycem ufak tefek şeyler belki ama toplamda aracın makyajı neredeyse %40 azalıyor.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi dijionline -- 30 Aralık 2007; 18:08:50 >




  • 
Sayfa: önceki 23456
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.