< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi İdrak İstimlak -- 28 Mayıs 2018; 8:45:59 > |
Bildirim
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi İdrak İstimlak -- 28 Mayıs 2018; 8:45:59 > |
Bu saydığınız oyunların hiçbirinde karakterler atmosferi baltalayacak şekilde bu denli komedi unsuru taşımıyordu.Biz oyun çöp , kimse almasın , firma batsın demiyoruz.Bu evreni sevdiğimiz için uğradığımız hayal kırıklığından dolayı içimizdekileri döküyoruz.
Oyun resmi olarak daha çıkmadı bile , bırakın da insanlar eleştirilerini yapsınlar , tepkilerini koysunlar. Zaten 10 gün sonra bu başlıkta sadece oyunu bu haliyle kabullenip oynayanlar kalacak.Oyunun içeriğinden başka bir şey konuşulmayacak. İnsanlar Ubisoft a watchdogs da ac unity de böyle tepki koyup tokatı yapıştırmasaydı kendine biraz da olsa çeki düzen verirmiydi. Bioware e de tepki koyun ki Mass Effect 5 i de böyle özensiz şekilde çıkartmasın. Siz yine 80-100 saat oynayın oyunu kimsenin birşey dediği yok.Patch le düzelsin bu saçmalıklar biz de 100 saatimizi gömeriz oyuna. Ayrıca ben 25-30 yıldır oyun oynuyorum , kara kutu atari de de saatlerce oynadım.Grafik fetişisti falan da değilim.Oyunda diyalog ekranlarında sadece karakter resimleri olsa hareketsiz , altta text le anlatsa derdini , dublaj bile olmasa bu kadar tepki göstermezdim.Bu adamların yaptığı oyuncuya saygısızlık, uncarted 4 ün , horizon un olduğu piyasaya böyle oyun sürülmez, hele ki yılların bioware iysen. |
İki video izleyip 150 saat oynamış gibi yorum yapanları gördükçe bazı konulara açıklık getirmek gerekiyor diye düşünüyorum zira oynamadan konuşanlara itibar etmeyin.
Bunları 90 saatlik single, 8 saatlik de multi deneyimim sonucu yazıyorum. En çok eleştiriyi alan vücut hareket animasyonlarının, sadece "ara sahneler" için geçerli olduğunu herkes bir kafasına yazsın. Çok bilmiş biri "genel animasyonlara" laf etmiş, oyun içi vücut animasyonları Horizon ile kıyaslanacak kadar başarılı, hatta emin olun Witcher 3'de Geralth'ın kütük hareketlerinden daha iyi. Yüz animasyonları kötü ama işin burada insanların atladığı bir şey var. Mass Effect hiçbir zaman bu konuda öncü bir oyun olmadı, çıktığı dönemlerde bu konuda hep kötü oldu. Bu oyun o döneme göre kayda değer bir gelişme sarf etmiş mi, pek etmemiş ama ME, "karakter mimik yapamıyor" diye eleştirilip, oynanmayacak bir oyun değil. Bunu yapan da zaten oyuncu falan değildir. Diyalog konusunda oyunun gömüldüğü kadar kötü bir durumu yok. Eleştirilen kısım şu, birincisi bazı konuşmalar, ki bu da sürekli karşınıza çıkan bir şey değil; yersiz uzun olabiliyor hali ile muhabbet biraz mantıksız bir hale gelebiliyor. İkincisi ise çok fazla teknik terim yer alıyor. Yabancı dil seviyeniz yüksek dahi olsa bu terimleri anlamıyorsunuz çoğu zaman, anlamadığınız için de sıkabiliyor. Ancak oynadığım süre içerisinde sıkıldığım konuşmaların sayısı bir elin parmağını geçmez. Ek olarak, oyundaki kelime sayısı söylendiğine göre 800-900k civarında ve bu Witcher 3, Skyrim gibi oyunlardan iki katı fazla diyalog var demek. Her diyaloğun müthiş olmasını beklemeyin, o kadar çok npc ile muhabbete giriyorsunuz ki, eski rol yapma oyunlarını aratmayan Dragon Age Origins'den bu yana rol yaptığımı bu kadar çok hissettiren ikinci oyun oldu Andromeda. Hikaye, bu konuda oyun müthiş bir gizemin içine sokuyor insanı, eğer direk ana hikaye görevlerine odaklanmaz iseniz oyun zaten azar azar veriyor hikayeyi, büyük bir merak ve gizem içerisinde kalıyorsunuz. Olağanüstü bir sci-fi hikayesi anlatmıyor ama kötü bir hikayesi de yok. Gayet yeterli seviyede, sizi meraklandıracak kadar başarılı bir hikayesi var. Daha açıklayıcı bir tabir kullanayım, oyunun hikayesi bir başlangıç-geçiş hikayesi aslında, tıpkı ME1 gibi; orada da Reaper'lardan çok az bahsedilmiş, ikinci plana atılarak merak ettirmişlerdi. Andromeda'da çok benzer bir durum var, bazı şeylerin başlangıcını bilmiyorsunuz ve şüpheye düşüyorsunuz. Ek olarak, oyunun hikaye ilerleyişi aslında gerçeğe çok uygun bir şekilde de gidiyor. ME denilince insanların aklına ME2-3'ün bitmek bilmeyen tempoda anlattığı bilimkurgu macerası gelebilir ama Samanyolundan yolan çıkan ırklar, yeni bir galakside yeni yaşanabilir yerler yaratmaya çalışıyorlar. Mantık olarak bu oyun biraz daha durağan, biraz daha ağır yapıda olmak zorunda zaten, çok normal. Gelelim oyunun artılarına, Yaşanabilir hale getirebildiğiniz koca haritaları olan beş farklı gezegen var. İniş yapabildiklerinizin sayısı daha da fazla, hepsi ayrı ayrı detaylı bir şekilde modellenmiş. Hepsinin kendi ekosistemi var, kendine has şartları var. Oturduğu yerden g.tlerini büyüten çok bilmiş tipler "5 yılda bunu mu yaptılar yeaa" diyor hani, adamlar 5 yılda kendilerini detaya gömmüşler, ince ince işlemişler gezegenleri ve hepsi öylesine araştırmaya, keşfe müsait yapıdalar ki, ilk ayak bastığınızda içinde kayboluyorsunuz. Bir müddet görev bile yapmak gelmiyor içinizden çünkü keşfetmenin cazibesi çok fazla. Sesler, muhtemelen sci-fi yapımları arasında ya en iyisidir ya da ilk üçtedir. İnanılmaz bir tecrübe yaşatıyor, eğer iyi de bir kulaklığınız varsa kendinizi gerçekten orada hissediyorsunuz. Grafik konusunda modeller zayıf ama aydınlatma o kadar başarılı ki, iç ve dış fark etmeksizin tüm mekanlar çoğu zaman çok gerçekçi bir manzara oluşturuyor. Özellikle bazı gezegenlerin görüntülerini tarif etmek ise mümkün değil. Spoiler olmaması için mp'den birkaç resim ekliyorum ki aydınlatmanın ne kadar başarılı olduğunu görebilin. Yüksek poligonlu modellerden ziyade görsel çıtanın yükselebilmesi için en önemli şey aydınlatmadır, o yüzden Andromeda'da grafik beklentisi olanları hayal kırıklığına uğratan bir oyun değil. http://i.hizliresim.com/m32VO1.jpg http://i.hizliresim.com/EgP7G8.jpg http://i.hizliresim.com/DP7Lz6.jpg Oyunun en başarılı tarafı hatta bu konuda muhtemelen yapılmış en iyi oyunlardan biri; çatışma sistemi. Oyun bu konuda çılgına bağlıyor, toplam 36 farklı yetenek ve 7 farklı profil ile kendinize sayısız, bakın abartmıyorum sayısız kombinasyonda karakter build yapabiliyorsunuz. Oyunu 100 saat oynasanız, her 10 saatte bir build değiştirseniz 10 farklı oyun oynamış gibi olursunuz emin olun, böylesine farklı ve keyifli bir deneyime imkan sağlıyor. Çatışma sisteminin bir diğer iyi tarafı da, çok sayıda silah, zırh ve mod olması. Tam anlamıyla içinde kayboluyorsunuz, seviyenize göre eşya craftlarken size göre en iyisini seçmek ayrı keyifli, onu modlayarak daha da iyi hale getirmek ayrı keyifli. Daha yukarısı var mı bilmiyorum ama benim gördüğüm lvl 80'e kadar kadar eşyalarınızı geliştirebiliyorsunuz. Ben 100 saate yaklaştım, lvl 50 ayarında eşyalarını yeni yapabildim. Ek olarak, siper alma sistemine de laf edilmiş, oyunun siper sistemi değişti. Bir duvarın önüne geldiğinizde karakter artık kendi kendine siper alıyor, bu benim de sevdiğim bir şey değil ama bu oyunda bir sıkıntı yaratmadı bana, çünkü aksiyona girdiğinizde tempo o kadar yükseliyor ki, bir saniye yerinizde durmuyorsunuz. İlla ki sipere gireceğim diyorsanız da yamuk yumuk bir yerde değilseniz zaten karakter de sıkıntısız sipere giriş yapıyor. Görev çeşitliliği var ama benzer görevlerde yer alıyor. Açık dünya yapısına sahip her oyunun yaşadığı sıkıntıyı Andromeda'da yaşıyor ama görevlerin yapısı gezegenler ve ırklar üzerinde öylesine güzel yedirilmiş ki, benzer tip görevi yapsanız dahi sırıtmıyor. Ancak gerçekten çok farklı tip de bolca görev var, bunlara ek olarak gezegenlerin ve karakterlerin kendine özel görevleri de yer alıyor. Tam anlamıysa görev havuzunun içinde yüzüyorsunuz. Verilen paraya değer mi diye soran varsa, 90 saatte %61'ini tamamladığım, içeriği dolup taşan, tam bir sci-fi macerası sunan, gizemli bir hikayesi olan, oynanış mekanikleri ciddi anlamda başarılı olan, ek olarak seveni var sevmeyeni var ama arkadaşlarınızla 4 kişi co-op da oynayabilme imkanı sunan, çooook uzun bir oyun Andromeda. |
Yüz detayına bakın Mass Effect 1'den bile kötü sanki
|
Oyunu yeni bitirdim ve tek söyleyeceğim oyuna dev haksızlık yapılmış olması. Öncelikle animasyon hataları tamamen giderilmiş gibi zira bu kadar muhabbeti dönmeseydi aklıma bile gelmezdi yüz animasyonlarının sorunlu olduğu. Performans olarak ise hiç kayda değer fps düşüşü yaşamadım, bir görev bug yüzünden yapılmıyor ve bir iki kezde oyundan atma yaşadım onun dışında sorunsuz bir tecrübe yaşadım.
Öncelikle oyunun görev yapısını biraz anlamak gerekiyor, dört farklı görev türü var. Ana görev, yan görev, gezegenlerin kendi görevleri ve task diye geçen çer çöp görevler. Görev takibi ise biraz mmorpg kafasında yapılıyor, en yakınındaki görevi yapmaya itiyor. Çünkü öteki türlü, ana görev ve sadakat görevleri dışında tek bir göreve odaklanıp yapmaya çalışılırsa sinir krizi geçirtecek şekilde oradan şuraya git, buradan oraya git diyebiliyor. Onun için en uygunu, göreve odaklanmak değilde gezegene odaklanmak gibi geldi bana. Mesela yaşama elverişli hale getirilecek bir gezegene gidip, o gezegendeki tüm görevleri yapmaya odaklanırsa görevlerin sıkıcılığı gidiyor. Ana görev başlangıç hikayesi olduğunu hesaba katarsak, kendi içinde olduğunca tutarlı ve keyifli, hele son görevler görsellik ve aksiyon anlamında resmen şahane. Sadakat görevleri de çok keyifli. Geri kalan yan görevler ise, eğer takip edip benimserseniz gayet anlamlı ve güzel yazılmış(takip ederseniz dedim, çünkü başta belirttiğim gibi genelde yan görevin bir kısmını çok önce yapıp bitişini daha sonra yaptığınız filan oluyor). Onun dışında ki task görevleri de tam anlamıyla çöp, alakasız kişilerin saçma sapan isteklerini, neden yaptığımızı bile anlamayacağımız gereksizlikte görevler, ama yapmak zorunda değilsiniz, yakınınızda ise anca öyle yaparsınız güzel tecrübe getiriyor. Karakterler ise özellikle ikinci oyunun yerini tutmasa da gayet güzel. Araçla gezerken, karakterlerin birbiriyle diyalogları, görevlerde verdikleri tepkiler filan çok keyif veriyor. Genel olarak hepsini benimsedim. Çatışmalarda ise ilk seriye kıyasla yetenekleri otomatik kullanmaları, combo taktiklerini uygulamada işi şansa bıraksa bile, alıştıktan sonra çatışmalarda gayet güzel sinerji oluşturulabiliyor. Çatışma kısımları ise tek kelime ile muhteşem. Yetenekler tam anlamıyla bir rpg oyunu olduğunu hissettiriyor, her yetenek buildi birbirinden çok farklı oyun stilini ortaya çıkartıyor. Bir çok silah çeşidi var ve her birisi yetenekler ile de sinerji oluşturarak birbirinden çok farklı oynanış hissettiriyor. Jetpack ile gelen mobillik ise hem çatışmalarda, hem gezintilerde çok keyifli bir oyun yapısına büründürüyor. Değinmek istediğim diğer bir husussa, zorluk derecesi. Her rpg oyununda, oyunun sunduğu tüm mekaniklerden aktif olarak faydalanmak için her zaman en zor olan zorluk ayarında oynamayı tercih ederim. Genel olarak tüm oyunlarda, en başlarda çok zorlayıp ilerde ise gittikçe kolaylaşmaya başlar, bu oyunda ise onun dengesini çok güzel kurmuşlar. Oyunun sonlarına doğru bile ne kadar gelişirsen geliş, dikkatsiz bir şekilde kalabalığın içinde kaldığın zaman ölme ihtimalin oluyor. Ancak bununla birlikte oyunun en uyuz olduğum yönü ortaya çıkıyor oda save sistemi. Ana görevlerde ve belli başlı görevlerde manuel save alamıyorsun ve oto save ise çok saçma sapan yerlerde alıyor. Neredeyse yarım saat süren bir görevin sonlarına doğru bir anlık dalgınlıkla kalabalığın içinde kalıp öldüğünde, en başa attığı bile oldu ki bir kaç kez zorluğu düşürmek zorunda kaldım bu yüzden, çekilecek çile değil resmen. Genel olarak ele almak gerekirse, oyunun çok hakkı yendi. Belki muhteşem bir oyun değil ama rpg ve uzay temalarını seven birisi için elmas değerinde bir oyun. Hakkında forumlarda, oyun medyasında söylenenler pek umurumda olmazdı, şirket benim mi sanki düşüncesiyle ama devam oyununun ertelendiğini okuyunca boş eleştirenlerden nefret eder oldum. Yüz animasyonları dışında(ki oda fixlendi) eleştirilerin büyük bir kısmı alakasız beklentiler ve alakasız kıyaslar yüzünden haksız eleştiriler. |
Inceleme notları anthem'den çok daha iyi, ortalama 10 15 puan fazla almış her platformda anthem'den. Zaten güncellemeler ile sorunlar da düzeltildi. Özellikle artık çok güzel kadın karakterler yaratabiliyorsunuz. Mesela bu benimki, kim demiş güzel karakter yaratılamaz diye.
Oyunu yeni oynayacaklar için zevk artırıcı tavsiyeler vereyim o halde. -Scott Ryder hem seslendirme hem animasyon olarak Sara Ryder'dan çok daha iyi. Oyun sanki onun için yapılmış gibi duruyor. Sara Ryder oynayacak iseniz oyunun size verdiği karakteri kullanmayın, 10 numaralı yüz tipinden harika şeyler çıkıyor. -Oyunda dört tip görev var. En iyi görevler ikincil görevler olan Allies and Relationships bölümünde, Burada gerçekten mass effect oynadığınızı hissediyorsunuz, oyun burada parlıyor. Loyalty missionlar falan hep burada, aynı zamanda oyunun ana seriye burada bağlanıyor. Ondan sonra Priority Ops yani birincil görevler geliyor zevk sıralamasında. Üçüncül görevler ise gezegenin yaşanılabilirlik seviyesini artırmak için kullanılıyor. Yüzde yüz yaptıktan sonra size kalmış. Bu görevler açık dünyalı fakat hikayeye sahip görevler. Dördüncü Additional Task'a hiç mi hiç bulaşmayın. -Remnant puzzle'lere internetten bakın hiç uğraşmayın, veya oyun içindeki satıcılardan kilit açmak için bir şey var onu alın. -Çoğu kişi 3 yetenek aynı anda kullanıyoruz zannediyor oyunda ama oyunda 4 profil oluşturup menüye girmeden profil değiştirebiliyoruz yani 12 yetenek toplamda. Kullanın bunu. -Jaal oyundaki en iyi karakter. İlk seri seviyesinde, koy sırıtmaz hatta en iyilere girer. -En iyi romance oyunda Reyes Vidal'in, onu Kadara'da bulabilirsiniz. Kesinlikle oynayın senaryosu ana oyundan daha iyi. (Aynı anda normal romance'nizle devam ederken onunla kaçamak yapabilirsiniz) -Deluxe edition'a para vermeyin, tek güzel yani pyjak onu da internetten izleyin. Space hamster var bu arada gene. -Maillerinize bakın. -Gemide yüzünüzü sonradan değiştirebiliyorsunuz. -Kesinlikle güncellemeleri yapıp patch 1.10 da oynayın oyunu. Xbox One X de 4k 60 fps desteği var diye biliyorum. Oyun gene en iyi Xboxda çalışıyor diyorlar. -Single seven bir insansanız benim gibi bile multi'yi deneyin, Asari olarak oynamak çok keyifli. -Tekrar olacak ama Liam'ın Loyalty Mission'u kesinlikle oynayın. Citadel Dlc'si tadı verdi bana. Aklıma gelenler şimdilik bunlar sorusu olan varsa cevaplarım. Yukarı çıkarırsanız sevinirim, millet görsün faydalansın. Arada kaybolmasın. |
Oyun leş mi?
Ben farklı bir oyun oynadım sanırım. Hikayesi ilgi çekici. Nereye nasıl bağlanacak diye merak ediyorsun. Dövüş sistemi çok akıcı, silahlar çok çeşitli ve kullanması zevkli. Yetenek ağaçları çok kullanışlı. Farklı oynanış stilleri geliştirebiliyorsun. Oluşturulan gezegenler çok detaylı ve birbirinden farklı. Bilim kurgu rpg oyunu olarak zaten muadili yok. 30-40 saat senaryo modu sürüyor. Yan görevleri ve takımındaki yardımcı karakterlerin görevini de yapmaya kalkarsan 60 saati devirebiliyorsun. Oyunun ilk zamanlarında sırıtan yüz animasyonlarının da birçoğu ufak yamalarla düzeltildi. Oyunun hiç mi kötü yanları yok, elbette var. Örneğin ana karakter ve yardımcı karakterler ilk üçlemedeki kadar hafızalarda kalmıyor. Ryder'ları Commander Shepard kadar içselleştiremiyorsun. Yan görevlerin fazlalığı nedeniyle bazen ana görevden kopuyor ve amacını unutabiliyorsun. Oyunda sık sık fps düşmesi yaşanıyor. Genel olarak; ilk üçleme kadar başarılı bulmasam da leş kelimesini kesinlikle hak etmeyen bir oyun. Bilim kurgu seviyorsanız kaçırmamalısınız. |
Oyunda sonlara yaklastim ve oyunda bana gore bir eksiklik de su olmus, acik dunya yuzunden gorevlerin cok etrafa sacilmis ve lineerlikten uzaklasmis olmasi. Mass effect'e cok yakismamis bu. Bir gezegene gelince belli bir gorevi takip etmek yerine haritayi acip gorevlerde en yakini hangisiyse ona gitmeye tesvik ediyor insani. Haritada yapilacak edilecek her seyi size en yakin olan neyse ona gide gide yapiyorsunuz.
Bu da gorevleri karman corman ediyor haliyle. "Burada ne yapiyorduk su gorevin konusu neydi? Amaan en yakini hangisiyse ona gideyim iste" kafasina girince kopukluk oluyor. Bunu yapmayabilirsiniz tabii ama oyun insani bunu yapmaya durtuyor. Keske bu derece acik dunya olmasaydi. Veya gorevleri bu anlayisa kurban etmek yerine daha lineer cozumler bulsalardi. Mesela Witcher da sonucta acik dunyaydi ama bir queste baslayinca bir sonraki ayagi apayri bir haritada degilse genelde o questten kopmadan devam ediyorduk. Mass effectin yan gorev sisteminde bu surukleyicilik yok. Bir gezegene bir gorev icin gidiyorum, gezegene geldigim an her yerde o kadar cok yapilacak sey var ki bana en yakinindan sirayla gide gide geldigim gorev 5. 6. Plana atiliyor. E haliyle "biz napiyorduk burada ya" kafasina giriyorsunuz. Bunlarin disinda oyun HARİKA. Yeni gezegenleri gordukce hayran kaliyorum cok guzel tasarlanmis, ana hikayesi muthis ilerliyor. Bazen diyaloglarin bunalticiligi ve konuya hicbir etkisi olmamasina ragmen sakiz gibi uzatilmasi disinda her sey muthis. Remnant'lar harika. Mekanlari, karakterleri cok iyi. Vault'larin cizimlerinden ozen, sanat akiyor. Animasyon filmin icindeymis gibi kaliteli gorseller var buralarda. Kett'leri ise begenmedim. Archon disinda bir reaper degiller. Ama ana hikayedeki etkileri, yaptiklari seylerin gizemi vs. Olsun cok guzel oturtulmus. Bu kadar guzel sinematik sunumu bu kadar acik dunya yapmayip eski oyunlar gibi lineere daha yatkin sunsalardi cok daha iyi olurdu. Gunes sistemlerinde dolasmasi ise cok keyifli. Burada astronomiye meraki olan, sci-fi meraki olanlar mest olacaktir. Her hezegeni okumak, cevresinde tur atmak incelemek vs saatlerce sıkılmadan gezdim. Bunlarin hepsine inebilsek diye dusunmeden de edemedim, efsane olurdu. En azindan no man's sky gibi olsa, cok ozenilmese bile hepsinin icleri tasarlansaydi keske. Ama inmeden bile sistemler arasi, gezegenler arasi gezinmek muthis bir olay olmus. Oyunun bu kadar gomulmesini de asla anlamadim. Yani bakiyorum bir oyunu reddetmek icin onun alternatifi olmasi gerek. Mass effectin alternatifi yok. Bu oyunu gomenler mass effect serisiyle hic ilgisi olmayanlar bence. Yoksa yok yani bu konseptte, sci-fi turunde rpg olarak bu derece dolu dolu bir oyun daha yok. "Mass effect cok kotu, onun yerine ..... Oyununu oynayacagim" desen bosluga hangi oyunu koyabilirsin? Daha iyisi yapilsa keske de oynasak ama en iyisi bu ve kendi konseptinde cok cok iyi is cikartmislar. |
Oyun dünyasının da sürü psikolojisine sahip olduğunu görüyoruz bu oyunla. Oyunu oynamayan adamlar bile animasyonlar yüzünden yerin dibine soktular.
1.08 büyük patchinden sonra bu sefer insanlar ama hikaye vasat anlamsız diyaloglar var karakterler sığ dediler alakası bile yoktu çamur bir kere atılmıştı artık oyuna, ağzıyla kuş tutsa da ok yaydan çıkmıştı. Andromeda şu salak animasyonları halledip çıksaydı şuan devam oyunu teaserlarını görüyorduk ekranlarda, malesef olmadı, ben devamını görmek isterdim bu oyunun. İnternetteki yorumlara aldanmayın alın oynayın en az 50 saatlik bi macera sunuyor bu oyun her şeyi yapmaya kalksanız her ayrıntısını bilmek isteseniz 100 saati vurur. Neyse bir yandan da mutluyum zevksiz oyun basını yüzünden böyle güzel oyunlar fiyatlarını dibe indiriyorlar da biz de 60 keriz doları vermeden alıp oynuyoruz en güncel haliyle. |
Arkadaşlar...
Anthem anthem diye övdükleri yükleme ekranı simülasyonu, o kadar gömülen andromeda'dan daha kötü... En azından şimdilik. Andromedayı zamanında 17 TLye almıştım.... Anthemle uğraşmayın güncellemelerle düzeltilen andromedayı alın oynayın... |
< Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı > |
|
|
|
< Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı > |
|
|
|
< Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı > |
|
|
|
< Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı > |
|
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi canikoblivan -- 17 Mart 2014; 14:01:41 > < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
|
|
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |